Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 EYLÜL 1995 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI
Veni asgari ücrot
yupurlukte
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Asgari Ücret
Tespit Komisyonu
tarafuıdan 10 agustosta
belirlenen yeni asgari ücret,
dün yürürlüğe girdi. Buna
göre asgari ücret, 16
yaşından büyük işçiler için
5 milyon 547 bin 135, 16
yaşından küçük işçiler için
de 4 milyon 656 bin 105
liraya yükseldi. SSK Genel
Müdürlüğü'nün dünkü
Resmi Gazete'de
yayımlanan tebliğine göre,
sigorta primine esas ücret,
dünden geçerli olmak üzere,
16 yaşından büyük işçiler
için alt ve üst sınır aynmı
yapılmaksızın günlük 271
bin 542. aylık 8 milyon 146
bin 260 lira oldu.
MKH saüşları
kurala uygun
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Makina ve Kimya
Endüstrisi Kurumu
(MKJEK) Genel
Müdürlüğü'nün tüm
yurtdışı satışlarda,
uluslararası kurallara ve
ihracat mevzuatma her
yönden uygun hareket ettiği
bildırildi. MKEK'den
yapılan yazılı açıklamada,
kunımun dış satışlannın,
son dönemde abartılı
şekilde gündeme geldiği
ifade edildi.
'Doğu raporu'
tartışriıyor
• Ekonomi Servisi -
Türkiye Ekonomik ve
Sosyal Etüdler Vakfi
(TESEV), 5 Eylül 1995 Sali
günü saat 16.00'da The
Marmara Oteli toplantı
salonunda, Türkiye Odalar
ve Borsalar Birliği için Prof.
Dr. Doğu Ergil tarafından
hazırlanan ve kamuoyunda,
medyada büyük tartışmalara
neden olan " Doğu Sorunu:
Teşhisler ve Tespitler"
başlıkh raporun bilimsel
olarak tartışılacağı bir
toplantı düzenledi.
Ankara'da ekmek
9binira
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Ankara'da ekmeğe
zam yapıldı. Daha önce 250
gramı 7 bin 500 liraya
satılan ekmeğin gramajı
değişmezken fıyatı 9 bin
liraya çıkanldı. Zamlı
fiyattan ekmek satışlanna
bu sabahtan itibaren
başlandı. Ankara Fınncılar
Odası Başkanı Yusuf Ekşi,
ekmeğe yapılan zammın, 1
ay önce kararlaştınldığızu
söyledi. Ekşi, "Un fiyatlan
bir istikrara kavuşur
düşüncesiyle bekledik.
Ancak, bir gelişme olmadı
ve istikrarsızhk devarn
etti" dedi.
Özelleştipme
konferansı
• ANKARA (ANKA)-
Avrupa Birliği, gümrük
birliği açısından büyük
önem verilen Türkiye'deki
özelleştirme programını
tanıtmak üzere ekimde
büyük bir konferans
düzenleyecek. 3-4 ekim
günlerinde Brüksel'de
yapılacak konferansın
açılışına Başbakan Tansu
Çillerdekatılacak.
Türkiye'deki özelleştirme
programınm yabancı
fîrmalara tanıtımının
amaçlanması nedeniyle
Avrupa'da 4 bin şirkete
davetiye gönderiîdiği
öğrenildi.
Köytaş'm satışı
tamam
• AıNKARA (ANKA) -
Köytaş Köy Tanm ve
Sanayi Makinalan'nın
yüzde 85.59'unun 150 bin
dolara ABG ortak
girişimine satışını öngören
Özelleştirme Yüksek
Kurulu karan. Resmi
Gazete'de yayımlandı.
Karara göre Köytaş 'taki
Özelleştirme Idaresi'ne ait
18.7 milyar lira nominal
değerindeki hisse. ABG
ortak girişimine 150 bin
dolara satıldı.
SSK ödemeleri
tavandan otacak
• ANKARA (AA) - Asgari
ücretin. sigorta prim
tavanının üzerine
çıkanlması nedeniyle
bugünden itibaren 16
yaşından büyük tüm
SSK'liler tavandan prim
ödeyecek. Sigorta prim
tavanı halen 8 milyon 146
bin 260 lira düzeyinde
bulunuyor ve ücretlerin bu
tutan aşan kısmından prim
kesilmiyor. Geçerli oJan
yeni asgari ücret ise brüt 8
milyon 460 bin lira
düzeyinde bulunuyor.
İşverenler, Çalışma Bakanı'nın karşısmda sosyal demokratlara çatınca ipler koptu
Yeni bakanla bahar kısa sürdü• Çalışma Bakanı Ziya
Halis'ten ılımlı bir yakJaşım
gören işverenler, TİSK Başkanı
Refik Baydur'un "Sosyal
demokratlar çağın gerisinde"
sözleriyle, yeni bir tartışmaya
neden oldu. Bakan Halis de
liberaller ve muhafazakârlan
aynı biçimde suçladı.
Ekonomi Servisi - Çalışma Ba-
kanı ile işveren kesimi arasındaki
"bahar havası'* kısa sürdü. Aydın
Güven Gürkan'ın bakanlıktan ay-
nlmasını memnuniyetie karşılayan
ve yeni bakandan, daha ılımlı bir
yaklaşım gören işverenler, Türk-
Henkel ve Türkiye işveren Sendika-
lan Konfederasyonu'nun (TİSK)
ortaklaşa düzenledıklen "Dünyada
ve Tûrkiye'de Endüstri flişkiterinin
Yeni Bovunan" konulu toplantıda.
sosyal demokratlara çatınca ıpler yi-
ne koptu. lşçi sendıkalannın temsil
edilmediği "Sendikacılık" konulu
toplantı, hükümet ve işveren temsil-
cileri arasında sen tartışmalara sah-
ne oldu. Türkiye'de ve dünyada sen-
dikacılığın tartışıldığı toplantıya,
hiçbir işçi sendikasının çagnlmamış
TİSK Başkanı Refik Ba\dur Çalışma Bakanı Ziya Halis Devlet Bakanı Bekir Sami Daçe
olması da oldukça dıkkat çekıcıydı.
TİSK Genel Başkanı Refik Baydur
yaptığı konuşmada, 1994 yıb için-
de lngıliz lşçi Partisi'nın sosyal de-
mokrat ideolojiden sıynlıp kendini
yeniledığini hatırlattıktan sonra,
Tûrkiye'deki sosyal demokrat anla-
yışı eleştırdi. Türkiye'de üretımden
gelen gücün sokağa salınmasının
bir nevi çarpık demokrasi anlayışı
olduğunu savunan Baydur. "Sosyal
demokrasi anlayısının kah yasa hü-
kümleriyle işyerinin vok olması pa-
nasına. çalışandan yana olmak ha-
masi nutkuyla gecinen parti ve par-
rjlerimizin ve yasalann gölgesinde
yaşamaya hevesli sendikalanmızın
çakşan ve iş bekleyen in&ammıza kö-
tülükettikleri gerçeğini görmemete-
ri çok dikkat edilecek bir davranış
tarzKhr"dedi. TİSK Başkanı Refik
Baydur, aynca toplusözleşme ve sı-
nıf sendikacılığımn tüm dünyada
devrini tamamladığını ve bu tip sen-
dikalann süratle kan kaybetmeye
başladığını iddia etti. Baydur sözle-
rim şöyle sürdürdü: "Bugün ülke-
mizde çalışanlan işverenin ödediği-
ni devlede yan yanya paylaşır hale
geunişlerdir. Dünyada sosyal güven-
lik ve vergi uğruna Tflrk işvereni ve
Türk işçisi kadar devlet tarafından
acunasızca soyulan bir başka mem-
leket yoktur."
Refik Baydur'un konuşmasının
ardından kürsüye gelen Çalışma ve
Sosyal Güvenlik Bakanı Ziya Halis,
Türkiye'de işçinin iş güvencesının
zayıfolduğunu, işsizliksigortasının
bulunmadığını ve yönetime katılma
mekanizmalannın kurulmadığmı
belirterek, Bakanlık olarak bu so-
runlann çözümü için gerekli yasal
düzenlemeleri hazırladıklanm ifade
etti. Halis, İş ve lşçi Bulma Kuru-
mu'nun, Iş-Kur adı altında yenıden
örgütleneceğini de kaydetti. Bakan
Ziya Halis konuşmasının sonunda,
TİSK Genel Başkanı Baydur'un
eleştirilerine yanıt verdi. Türkiye'de
sosyal demokratlan "değjşınediler''
diye eleştirmenin haksızlık olacağı-
nı vurgulayan Halis, özelleştirme ile
ilgilı kanunlann Meclıs'ten gecme-
sinde hükümet ortağı olarak kendi-
lerinın de pay sahibi olduğunu ve
bütün bunlann gözardı edilmesınin
üzücü olduğunu belırttı. Halis, söz-
lerini şöyle sürdürdü: "tşcieylemle-
rini sokağa dökülme şeklinde kü-
çültemezsiniz. Türkiye'nin şu anda
içinde bulunduğu ekonomik ve sos-
yal skınulann sorumlulan bizler de-
giliz. Bütün bunlann tek sorumlu-
su liberal ve muhafazakâriardır. Bu
ülkede değişmesi gereken birileri
varsa, bunlar bizler değil, liberal ve
muhafazakâriardır. fğneyikendini-
ze batırmadan, çuvaldızı başkasına
baurmaya kalkmayın."
Son olarak kürsüye çıkan Devlet
Bakanı Bekir Sami Daçe hak arar-
ken kullanılan haksız araçlann kar-
şısında olduğunu belirterek bütün bu
hak arama yollannın kanunlar için-
de yapılması gerektiğini ifade etti.
Promosyon şirketlerine göre de gazetelerin yaptığı promosyon değil, satış
6
Bu çılgınbk er geç soııa erecek'
• Uluslararası Promosyon ve Armağan Ürünleri
için Ortaklık (IPPAG) adlı kuruluşun toplantısına
evsahipliği yapan TEKPAR'ın Genel Müdürü
Sedat Cengiz, gazetelerin bu maliyeti
karşılamasının olanaksız olduğunu söyledi.
ÖZGÜRULUSOY
Promosyon şırketleri, ga-
zetelenn promosyon çılgınlı-
ğından rahatsız. Uluslararası
Promosyon ve Armağan
Ürünleri için Ortaklık (IP-
PAG) adlı kuruluşun toplan-
tısına tstanbul'da evsahipliği
yapan Türkiye'nin en büyük
promosyon şirketlennden
TEKPAR AŞ.'nın Genei Mü-
dürü Sedat Cengiz, gazetele-
rin kuponla "taediye" dağıt-
masını "iş çığnndaıı cık-
ü"sözleriyle eleştirirken.
"Bir milyon televizyon ver-
mek promosyon dtgildir. Bu-
nun adı artık saüştır. Düırya-
nın hiçbiryerindegazctelertle
bovlc bir pn>mosvon çılgınb-
gı yok, dünyada insanlar ga-
zete okuyor" dıyor. Çengız
bu çılgınlığm ergeç biteceği-
ne inandığını da söylüyor.
Çengız, gazete promos-
yonlannın Türk sanayıini
baltalamakla kalmayıp. dek-
lare edilen abartılı rakamlar-
la halkın kandınldığını, hak-
sız rekabet ortamı yaratıldığı-
nı ya da gazetelerin bütçele-
rinın kaldıramayacağı yükle-
rin altına girdiğinı kaydetti.
Gazetelerin bir süredir pro-
mosyon şırketlerini aradan
çıkardığını belirten Gengiz,
"Çin'den, Hong Kong'tan
kulağınuza geliyor. gazeteler.
kendfleri ithalata başlamış-
lar" diye konustu.
Bir milyon televızyon da-
ğıtılmasının, arz talep denge-
lenni bozacağını ılen süren
Cengiz. "Kaldı ki, Çin'den bi-
le ithal etseniz. bunun fiyatı
200 dolardır, Gazeteler bu
yükü nasıl kaldıracak?"diye
sordu.. Yaklaşık ıkı yıl önce
promosyon için bir gazete-
nin, günlük satış fıyatının
yüzde 15'ı kadar bir rakam
verdiklerini belirten Cengiz,
şunlan söyledi:
u
Bu makııl
birorandır. Şimdi bu manük-
la rakamlan topluyonım. he-
saplan 365 güne sığdıramı-
yorum" diyor. Çengız'e göre.
TEKPAR Gend Müdürü Cengiz ve IPPAG Başkam Veidhoen
Promosyon uzmanlık işi
Bütün dünyadan hediyelık
eşya ve promosyon şirket-
lerınin oluşturduğu IPPAG
(Uluslararası Promosyon ve
Armağan Orünleri İçin Or-
taklık). 26 Ağustos-1 Eylül
tanhlen arasında Istanbul'da
toplandı. 28 ülkeden oluşan
IPPAG'ın Türkiye'deki tek
üyesı TEKPAR AŞ. IPPAG'a
her ülkeden tek bir kuruluş
üye olabiliyor, çünkü IPPAG
ıçerisinde sır saklanmıyor ve
bütün üyelenn yararlandığı
bir bılgı bankası oluşturu-
luyor.
Türkiye'de genellikle çok
uluslu firmalar promosyon
yapıyor. Promosyon şirket-
lerinin, hediye seçımınde
dikkate aldığı beş unsur var:
Crün, hedef kitle, aynlan
bütçe, adet ve zaman.
Bundan sonra, firma
bünyesındeki proje grubu,
bır arşıv çalışmasıyla, ürün
yanında venlecek armağını
belirliyor. Promosyon ürün-
lerinin reklamlardan farkı,
kalıcı olmalan ve ürünü alan
kişi tarafından süreklı kul-
lanılabılmelen.
dağıtıma kısa bir süre kala,
tirajın bırden bire ikı yüz bi-
ne düşürülmesi ve pek çok
"okurun" kuponlannı ta-
mamlayamaması ışten bile
değil. Bir başka nokta da,
deklare edilen fiyatlann ger-
çek flyatlann çok üstünde ol-
ması. Cengiz, sözgelimi
Hong Kong'ta 8 dolara satı-
lan bırporselen takım için 42
milyon değerbiçildığin belir-
tirken, bunun adını da koyu-
yor: "Halkı kandırmak."
Uluslararası Promosyon
ve Armağan Ürünlen için
Ortaklık (IPPAG)'ın başka-
nı Heino Aron VÛdhoen Al-
manya'da kupon birıktirme
esasına dayalı promosyonun
olmadığını ancak bazı dergi-
lerın ya da gazetelerin. abo-
nelenne. yeni aboneler ka-
zandırdıklan takdırde arma-
ğan verdığını kaydediyor. Bu
okur kazanmaya yönelik ol-
duğundan. promosyon hiz-
metlennın kökenınde yatan
müştenyi ürüne teşvik etme
ılkesıne aykırı düşmüyor.
Faralyalı:Tüketici korumasız
IZMtR (Cumhuriyet Ege
Bürosu)- Enerji ve Tabıi
Kaynaklareskı Bakanı Ersan
Faralyalı. promosyon yapan
gazetelenn "saoş mağazası-
na" döndüğünü belirterek.
"Birçok gazete tüketkri köse-
siyletüketicinin korunmasın-
da çok duyariı davranıyor.
Tükcticik'ri bu gazetelerden
kün koruyacak" diye sordu.
Faralyalı. gazetelenn bu yol-
la vergı kaçağına yol açtıkla-
nnı da dikkat çekti. Ege Böl-
gesı Sanayi Odası Meclisi
toplantısına katılan Faralyalı,
promosyon yapan gazeteleri
yaylım ateşıne tuttu. Faralya-
İı gazetelerin kendı araları-
daki rekabetten, promosyon
rekabetınden çok ciddi endi-
şeler yaşadığını belirtti.
Elektrikte ilk özelleştirme denemesi 5 yılını doldurdu, ancak hâlâ yasallaşamadı
Âktaş, Danıştay'ın onayını bekliyor• Daha önceki iptalin sadece
sözleşme konusunda Danıştay'dan
görüş ahnmamasından
kaynaklandığını belirten Aktaş
Elektrik Genel Müdür Yardımcısı
Faruk Acuner, yeni sözleşmenin
onaylanmamasının söz konusu
olmadığını söyledi.
Ekonomi Servisi- Bakanlar Kurulu tara-
findans onaylanarak TEAŞ'la yenilenen Ak-
taş'ın sözleşmesi. Danıştay tarafından ince-
lendikten sonra yürürlüğe girecek. Daha ön-
ceki iptalin sadece sözleşme konusunda Da-
nıştay'dan görüş ahnmamasından kaynak-
landığını belirten Aktaş Elektrik Genel Mü-
dür Yardımcısı Faruk Acuner. yeni sözleş-
menin onaylanmamasının söz konusu olma-
dığını söyledi.
1990 yılında olaylı bir şekilde Istanbul
Anadolu yakasının elektirk dağıtımını alan
Aktaş, beşinci yılını doldururken, yasal ze-
mine oturtulmaya çalışılıyor. 5 yıldan bu ya-
na gerek TEK ile imzalanan sözleşmenin
bozukluğu, gerek haksız alınan elektrik fa-
turalan, sayaç kiralan ve gerekse çıkanlan
işçilerle kamuoyunun gündeminden düşme-
yen şirket, TEAŞ'la olan tüm hukuki ve ida-
ri sorunlannı çözüyor. Yıldönümü nedeniy-
le dün düzenlenen toplantıda konuşan Faruk
Acuner. "Sözleşme hükümlerinin uygulan-
ması konusunda 5 yıldır süren çaiış,maiar so-
nuç aşamasına gelmiş ve Ağustos ayı içinde
TEAŞ'la şirketimiz arasında mahsuplaşma
tutanağı imzalanmısTjr" dcdi. Acuner, bu
çerçevede 1994 yıh için şirketlerinin TE-
AŞ'a 71 milyar lira borcu olduğunu söyle-
di.
Mahsuplaşma sayesinde 5 yıldan bu ya-
na artık kâra geçmeye başlayacaklannı sa-
vunan Acuner. hedeflerinın ıse Istanbul'un
Anadolu yakasını Türkiye'nin en aydınlık
yöresi haline getirmek olduğunu söyledi.
Aktaş Elektrik örneklerinin artmasını is-
teyen Acuner. şöyle konuştu:
"TEAŞ, ödenmeyen faturalardan kay-
naklanan kredilerle karşılaşıvor. Fakat.
elektrik dağınmı özel şirketlere verildiğinde
kurum sadece, toplu olarak fatura bedenni
alryor. Tahsilatı, görev li şirket yapıyor. Tem-
muz 1992rtibariyle,610 bin oian Anadolu ya-
kasındaki ödenmeyen fatura sayısı 110 bine
düşmüştür. Dolayısıy la devlctin zaran azal-
mıştır. Görev şirketieri arttığında bu zarar
daha da azalacak ve elektrik maliyetleri dü-
şecektir.'"
Anadolu yakasında yüzde 16.3 'lük elekt-
rik kaybı yaşandığını da kaydeden Faruk
Acuner. "Bunun makul seviyeye indirflme-
si yafjnmla olur. Bu amaçla Anadolu yaka-
sıran yılda 15 milyon dolarlık yaünma ihti-
yaa var. Fakat, devletin yatırun programm-
da yer almadığı için bu gerçekleşmiyor. Do-
layısıyla enerji kaybı bedeli de vatandaşın
cebinden çıkıyor" dedı.
TEAŞ'tan elektriğin kilovat saatini 2070
liradan alarak 3100 liraya sattıklannı belir-
ten Acuner, işletme gıderlerinın 1600 lira-
ya ulaştığıni ve bu yüzden de zarar ettikle-
rini kaydetti Acuner. elektriği en az 3100 lı-
radan satmalan gerektiğini belirterek, bu yı-
lın ilk aln ayındakı faalıyet zararlannı 158
milyar lira olan faalıyet dışı gelirleri ile ka-
pattıklannı ifade etti.
EBSO'da enflasyon ve ithalata dikkat çekildi
Egeli sanayiciler
büyiimeye Hemkinlî'
fZMİR (Cumhuriyet Ege Büro-
su)- Egeli sanayiciler. son aylarda
"ıyileşme gösteren"ekonomik duru-
matemkinliyaklaşılıyor. Sanayiciler,
ekonominin rayında tutulması için
her türlü çabanın gösterilmesini isti-
yor veyapısal değişikiiklerin alınma-
sı istiyorlar. Ege Bölgesi Sanayi Oda-
sı'nın (EBSO) olağan
meclis toplantısında
son ekonomik gelişme-
lerdeğerlendirildi. EB-
SO Yönetim Kurulu
Başkanı SeJim Yaşar,
Devlet Istatistik Ensri-
tüsü (DİE) rakkamlan-
na göre ikinci, üç aylık
büyümenin yüzde 12.4
olarak açıklandığını
belirterek. şöyle dedi:
"Bu yd sonunda yüzde 6 büyüme ola-
cağını gösteriyor. Mayıs ayında yaşa-
nan sıfır büyümenin ardından hazi-
randa başlayan dönüş ekonomiyi can-
landırdı. Büyüme hızıyla birlikte sa-
tış ve üretimde de artış oldu. Bu da
ekonominin iyi yola girmesine neden
oldu. Buna karşın enflasyon ve itha-
lattaki arüş dikkat çekicL Döviz kur-
• EBSO Meclis
toplantısında. yılın ikinci
çeyreğindeki büyümeyi
değerlendiren
sanayiciler. ekonomideki
gelişmelerin anormal
olduğunu ve
beklenmeyen sonuçlara
karşı hazırlıklı olunması
gerektiğini savundular.
lanndaki ayarlama da enflasyon ar-
tışı gözönüne aunarak yapılmalı."
EBSO Meclis Üyesı Murat Demi-
rer, DİE'nin rakamlanna göre, eko-
nomide bir büyümenin gerçekleştiğı-
ne dikkat çekerek. •'Türkiye'de her-
şey nasıl bir anda güllük gülüstanlık
oWu" diye sordu.
EBSO Meclis Üye-
si Ali Nail Kubalı da
ekonomide iyiye doğ-
ru bır gıdiş yaşandığı-
nı belirterek, "Ama
nasıl olsa herşeyin yo-
lunagireceğini biliyör-
duk"denilmemesi ge-
rektiğini söyledi. Tür-
kiye'nin 1994 yılının
son aylannda yüzde
120'yi bulan aylık enf-
lasyon yaşadığını, bunun acısını da
herkesin çektiğini anımsatan Kuba-
lı. "Ekonomiyi rayında tutmak için
hertüriü çabayı harcamalıyız. Ekono-
mik krizden çıkılması alınan tedbirie-
re rağmen oldu. İlave tedbirkr alın-
mak zorunda kalınıldı. Kimse kendi
döneminde oluşan krizden kurtulduk
diye madaha bek)emesin
n
dedi.
5 yıl suçlamalarla geçti
- Anadolu yakasındakı elektrik hizmetlen-
nı TEK'ten devralırken sözleşmeye göre
TEK'e ait mallann fıyatlandınlıp AKTAŞ'la
hesaplaşılması gerekiyordu. Bu mallann
TEK'e devredılmedıği ve bunlar üzenne he-
saplaşılmadığı ıddalan öne sürülüyor.
-Bakanlık Aktaş'a 1991 yatinm programı ıçın
140 milyar lira ödedı. Ekım 1991 'de yapılan ya-
tınm mıktannın 67 milyar olduğu saptandı.
-Aktaş'ın abonelerden topladığı ancak
"kompanzasyon tesısi kuracağım" dıyerek
TEK'e ödemedıği trilypn liralarla ifade edilen
reaktif enerji bedelleri bulunduğu söyleniyor.
-Aktaş hızmetı devraldığı ilk ıkı yıl sayaç sa-
hibi olan vatandaşlardan sayaç kirası aldı.
-Sözlesemede" bağlantı gücü 6 kilovata ka-
dar olan abonelerden reaktif enerjı bedeli alın-
maz" denildiğı halde, Aktaş bağlantı gücü 3
kılovatı aşmayan abonelennden bile bu bede-
li aldı.
-Vatandaşın faturasını elektnğı tükettiğı dö-
neme ait fiyattan değil. faturayı düzenledığı
günkü en son fiyattan hesapladı.
Beyaz eşya ihracatı ilk 7 ayda yüzde 51.5 arttı
Beyaz eşya dış pazara yöneldi
CANAN SOYSAL
Beyaz eşya pazan tersine dön-
dü. Geçen yıl yaşanan knz orta-
mma rağmen. iç piyasada fazla
bir düşüş yaşamayan sektör, bu
yıhn başından itibaren cıddı bır
pazar kaybına sahne oldu. An-
cak üretimdeki artış hızını devam
ettiren beyaz eşya sektörü, iç pi-
yasada yaşadığı düşüşe rağmen
ağırlığını tamamen ıhracata ver-
di. Bu yılın ilk 7 ayında 2 milyon
853 bin 620 adetlık üretim ya-
pan sektör, geçtığimiz yılın aynı
dönemine oranla üretimde yüzde
17"lık bir artış yaşadı. Beyaz eş-
ya ıç satışlan ise 1994 yılının i!k
7 ayına oranla yüzde 0.7 oranın-
da azalarak, 1 milyon 914 bin
217 adet gerçekleşti. Söz konu-
su dönemde iç satışta bu düşüşü
yaşayan sektörün yüzü ihracatta
güldü. Geçen yılın Ocak-Tem-
muz döneminde 624 bin 411
adetlik ihracat gerçekleştiren be-
yaz eşyacılar, bu yılın aynı döne-
minde yüzde 51.5'lik bir artışia
945 bin 514 adetlik bir ihracat
rakamına ulaştılar. Bu arada itha-
lat ise yine eş dönemde, yüzde 40
azalarak 33 bin 864 olarak ger-
çekleşti.
Yaz aylannda sektörün en çok
• Geçen yılki döviz krizinin
satışlara olan etkisi bu yıl
hissedilırken, ihracata
yönelerek üretimi arttınp 7
ayda 3 milyon adetin üzerine
çıkaran beyaz eşya üreticileri
sıkıntılı dönemi kazançh
olarak atlatıyorlar.
güvendiği ürünlerin başında ge-
len buzdolabında, bu yılın ilk 7
ayı itibarıyla yüzde 39'luk bir
üretim artışı yaşandı. Ocak-Tem-
muz döneminde buzdolabı üreti-
mi 980 bin 942 olarak gerçekleş-
ti. Bugüne kadar özellıkle yaz
aylannda en fazla satışı gerçek-
leşen ürünlerin başında gelen
buzdolabının bu yılın ilk 7 ayın-
dakı ıç satışı, geçen yılın aynı dö-
nemine oranla yüzde 4 artarak
484 bin 183 adete ulaştı. Bu ara-
da buzdolabı ihracatı ise yüzde
64'lük bir artışa sahne oldu.
KJasik çamaşır makmesi üre-
timi 1994 yılının ilk 7 ayına oran-
la yüzde 82 azalarak 4 bin 123
olarak gerçekleşırken. ıç satış ise
yüzde 77.5 oranında azalarak 4
bin 642'ye indi. Üretimde ve ıç
satışta yüksek oranda düşüş ya-
şayan bir başka ürün ise minı ça-
maşır makınesı. Üretimi yüzde
96 oranında azalan mini çamaşır
makinesi, ıç satışta ise yüzde
88.3'lük düşüş yaşadı. Bulaşık
makinesi üretimi yüzde 20, iç sa-
tışı ise yüzde 32 oranında azaldı.
Auer Genel Müdürü Rıfât Öz-
taşkın. geçen sene yapılan kam-
panyalar ve yeni ürün çeşitlennin
piyasaya sunulmasına rağmen iç
sanşlann 1993 yılına oranladüşüş
gösterdiğini ıfade etti. Ardem
A.Ş. Pazarlama Müdürü Ali Sü-
merval ıse beyaz eşya sektörünün
geçen yıl yaşanan knz nedeniyle
yüzde 30'lara varan oranlarda kü-
çüldüğünü belirterek, kriz döne-
minde süratle ve büyük ölçüde
darafan iç pazann ve döviz kurla-
nndakı artışın, özellikle ihracatta
fiyat rekabetinde yerlı firmalara
avantaj getırdığını söyledi.
İŞÇİNİN EVRENİNDEN
ŞUKRAN SONER
Eniştem Beni Niye Öptü?
Medya haber ve yorumlan şu günlerde, dönüp do-
laşıp ABD'nin Türkiye'ye nasıl sahip çıktığını ballan-
dırmakla noktalanıyor.
Petrol boru hattında, ABD bizden yana ağırlığını ko-
yuyor.
Bosna olayında Türkiye öne çıkanlarak, Türkiye'nin
beklentileri doğrultusunda çözümler üretiliyor.
Çiller, NATO harekâtından önce bilgilendirilerek,
dünyaya harekete geçilmesi için önceden çağn, birtür
ürtimatom(!) vermesi olanağı sağlanıyor.
Kuzey Irak Kürtlerinden, Türkiye ile uzlaşma içinde
olmalan istenryor. Arada bir Türkiye'nin çıkarlan ile ta-
ban tabana zıt bir Irak Kürdıstanı olgusu yaratılsa da
Türkiye'nin baş belası PKK dışlanıyor.
Türkiye'yi dışlamak eğilimindeki Avrupalılara, Türki-
ye'den vazgeçemeyecekleri, vazgeçmemeleri gerek-
tiği uygun dillerle anlatılıyor.
Türkiye'ye de Avrupalılarla dost olabilmeleri için yap-
malan gerekenler konusunda yol gösteriliyor.
Amerika'nın; Türkiye ile ticaret yapma, tıcareti ge-
liştirme arzusu kabarmış bulunuyor. Önemli kapıların
açılmasından söz ediliyor.
Kendisini Türkiye'nin başansı için adamış, kariyeri-
ni buna bağlamış bir Türk dostu büyükelçi var ki sor-
mayın grtsin.
Gerçi anayasa değişiklikleri konusunda Cindoruk'a
teşekkür mektubu yollanırken, Türkiye ile özdeşlemiş
buyükelçimiz kimi yanlışlar yapıp anayasa değişiklik-
lerini Çiller'e mal etmekle, DYP muhalefeti ve ANAP'ı
kızdırmak gibı bir küçük hata da işlemiş.
Ama ABD'nin Türkıye'yi Ortadoğu'da güvenilir bir
güçlü müttefık, radikal dinci ve ırkçı akımlara karşı çı-
karlannın güvencesi gördüğü de asla unutulmamalı.
Bu sınırlar içinde Çiller'in ıktidanna koltuk çıkması yad-
sınmamalı.. Medyanın en ünlü televizyon ve gazete ha-
ber-yorumculanndan, son haftanın içinden özetle alın-
tı yaptığım, kamuoyunun beynini yıkamayı hedefle-
yen görüşlere, şöyle bir daha göz gezdirir misiniz?
Tarih kitaplanmızda, Osmanlı'nın çoküş yıllannda,
Kurtuluş Savaşı destanı yazılırken, bu türden görüş-
len savunmuş aydınlara,"ma/idac/, vatan hainı.." fa-
lan denmiyor muydu?
Bu turden görüş sahipleri 196O'lı, 70'li yıllarda bal
gibi "Amerikan uşağı" diye kovalanıyoriardı. Hem de
o günlerin solcu aydınlan arasında yer alan, bugünler-
de bu görüşleri savunanlar tarafından.
Gençliğinde devrimci, solcu olanların, örneğin 68
kuşağının bugünün köşe dönmüşlerinin, o zamanki
düşünceleri ile 180 derece ters görüşleri savunmala-
n, Amerikan karşıtlığından, Amerikanofile dönüşme-
leri yeni bir şey, surpriz değil.
Kendi adıma asıl "Bayram değil, seyran değil, eniş-
tem beni niye öptü" sorusuna yanıt bulmak durumun-
dayım.
Amerikalılann bize olan aşklan durup dururken niye
kabardı böyle?
Belleğim beni yıllar öncesine götürüyor. Amerikalı-
lann arkasında durduğu 12 Eylül darbesinin ardından,
Amerikalılann pek sevdikleri Ozal'ın iktidar yıllan. Özal,
ABD'de ihracat olanakları bulmak, tekstil kotalannı
açmak için uğraşıyor. ABD'nin Türkiye masasında en
sorumlu kışilerden biri, biz gazetecilere perde arkası
bilgi veriyor..
"özal'ın gezisi, Türkiye'nin ne yapabıleceğıni, da-
ha doğrusu yapamayacağını görmesi açısından yarar-
//"diye söze giriyor. Sonra ustaca sözü Türkiye'nin de-
mokrasi sorununa, Avrupalılann bu konudaki duyarlı-
lığına getiriyor. "Biz Avrupalı dostlanmızr duyarNŞ:
na kulak tıkayamayız. Sonra bizim sendikalanmızın
yönetim üzen'ndekı ağıriığı var. Sendikal haklarda kı-
sıtlama yapılmışken, Türkıye'yi ithalatta korunmaya
mazhar ülkeler listesine alamayız.." türünden önemli
satır aralan çiziyor.
Türkiye'de sendikal haklar gasp edilirken, 12 Eylül
bütün ağıriığı ile yaşanırken, 1980'in ilk yansında kılı-
nı kıpırdatmamış ABD'nin; sendikacılık hareketinin,
demokrasi, insan haklan ve Batılı dostlann görüşleri
doğrultusunda 1984-85 sonrası niye duyariı hale gel-
meye başladığını pek anlayamamış, sadece ciddi bir
politika değişikliğini, Türkiye'nin Batılılann sorumlulu-
ğuna bırakılışını gözlemlemiştik. Beyaz Saray'la dost-
luğu, özel telefonlan, desteği ile övünen Özal'ın Tür-
kiye çıkarlan doğrultusunda hiçbir iş kotaramadığını
görmüştük. ABD'ye ihracata heveslenen tekstilciteri-
mızin hevesleri kursaklannda kalmıştı.
Evet, medyamızın mandacı kafayla övgüler dizdiği
bu yeni Amerika aşkı ne anlama geliyor? Eniştem be-
ni niye öptü? Tabıi bu soru ABD politikasında gerçek-
ten bir değişiklik söz konusu ise ancak sorulabilir. Ne-
denınin "Türkiye'nin önem/"nin anlaşılması gibi ma-
sum bir çerçeve ile açıklanamayacağından hıç şüp-
hemiz yok.
Aslını ararsanız bu bir görüntü. Eniştem gerçekten
beni öptü mü, öpmedi mi? O bile belli değil. Özal ör-
neğinde olduğu gibi, eniştenin öptüğü görüntüsü ya-
ratılıp tam aksı de gerçekleştiriliyor olabilir. Ne de ol-
sa Tansu Çiller de izinden gittığı Özal gibi Beyaz Sa-
ray'ın çok özel dostu ve özel müttefikı. O da destek-
lenip desteklenıp, ne yapabilecekleri değil, ne yapa-
mayacaklan öğretilenlerden olabilir.
İhracatyasaklandı, dünya
fıyatı yükseldi
AB, buğday stokuna
Türkiye'den duyarh
LONDRA/PARİS (AA)
- Avrupa Birliği'nin (AB),
tahıl stoklannın düşmesi
nedeniyle, daha önce koy-
duğu tahıl ihracatı yasağını
12 Ekim'e kadar uzatması
nedeniyle. dünya buğday fi-
yatlan yükselişe geçti.
Şıkago Ticaret Borsa-
sı'nda buğday fiyatlannın
vadeli satışı yükseldi ve sa-
tışlarda ölçü olarak kabul
edilen 36 kiloluk balyalar 7
cent yükselerek
4.45 dolara çıktı.
•AB. tahıl stoklan-
nın düşmesi nede-
niyle Temmuz
aymda tahıl ihra-
catını dondurmuş
ve Eylül ayının ba-
şında tahıl ihracatına yeni-
den izin vereceğini açıkla-
mıştı. A\Tupa Birliği'nin ta-
hıl stoklan, hasatm iyi ol-
masına rağmen, geçen yıla
oranla üçte iki oranında
azaldı. Avrupa Birliği (AB)
ülkeleri, buğday fazlası ol-
maması nedeniyle bu yıl 3.
Dünya'nın kalkınmakta
olan ülkelerine buğday ih-
raç edemeyecek.
AB'li tanm uzmanlan ve
yetkililennin verdiği bilgıye
göre, AB ülkelerinde buğ-
day üretimi toplam olarak
artacak. Ancak stoklann tü-
kenmesi nedeniyle üretim
ancak AB'deki tüketime ye-
tebılecek.
Kuzey Avrupa'nın tanm
kuşağında sıcak geçen ya-
zın ardından, buğday hasa-
tı bu yıl süratle yapıldı.
Özellikle lspanya başta ol-
mak üzere güneyde yaşa-
nan kuraklık ise buğday
üretımini azalttı. Bu durum-
da AB ülkelerinde
toplam buğday üre-
timi bu yıl yaklaşık
1 milyon ton artış-
ia 86 milyon tona
çıkacak. Ancak, bu
üretim miktanyla
AB'nin buğday
stoklannda üçte iki azalma
telafı edilemezken, AB pi-
yasalannda buğday ve buğ-
day mamülü ürünlerin fi-
yatlan yükselecek. Yetkili-
ler. AB kontrolündeki buğ-
day stoklannın 10 günlük
tüketime eşdeğer olan 2
miîyon ton civanna düştü-
ğünedikkati çekıyorlar. AB
Komisyonu'nun kontrolün-
deki buğday stoklanndaki
azalma. Brüksel'deki yetki-
lilen tahıl polıtikasını yeni-
den belirlemeye zorluyor.