25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
18 ŞUBAT 1995 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER lîmar Yasası'ndaki yerel yönetim yetkileri, 10. yıhnı dolduruyor ' Yağmademokrasisf sııııfta kaklı TOKTAMIŞ ATEŞ OKTAY EKİNCİ 1985 yılına dek kent planlaması ve ımarla ilgili yetkileryerel yönetimlerde değildi. Yaklaşık 30 yıl yürürlükte kalan 6785 sayılı frnar Yasasfna göne, belediye meclislerinde kabul edilen imar planlan- • nın yürürlüğe gırebilmesı içın İmar ve Iskân Bakan- • lığı'nın onayı gerekirdi. Bakanlık, bu planlan be- ğenmezse gen çevirebildiği gibi isterse "değiştire- •rek"onaylama yetkisine de sahiptı. Belediyelerin imarkonusundamerkezi yönetime •olan bu bajŞımlılığı, 197O'!ı yıllann ikinci yansın- dakı "demokratik yerel yönetimler*'tartışması ıçe- risinde yoğun olarak eleştırilmeye başlandı. Bu tartışmalar ışığında İmar Yasası'nın değişti- rilmesi ıçin ilk görüş ve önerilerin gündeme geldi- ği bır dönemde. parlamenter demokrasi 12 Eylül 1980 askeri darbesinin balyozunu yedi. ANAP. , 1984 yerel seçimierinde belediyelerin büyük bir çoğunluğunu kazandıktan sonra imar yetkilerini "bu belediyelere'" dev retme konusunu gündeme ge- tirdi. '• Yerel seçimler öncesinde yürürlüğe sokulan • 1985'te yürürlüğe giren İmar Yasasf yla planlama ve imar yetkileri belediyelere verildi. Ancak bu yetkilerin bilimsel ve kamu yaranna bir demokratik denetimle birlikte kullanılması gereği hep göz ardı edildiğinden, 10 yıllık dönem büyük oranda yine yağmacılara yaradı... 1985 "ten bu yana uygulanmakta olan imar Yasa- sfna göre, imarplanlannı onaylama ve onaylı plan- lan da "değiştirme" yetkisi, yerel yönetimlerde. Gerçi, aynı yasaya göre belediye meclıslerinin onayladığı planların birerkopyası "bügiiçin"yine Bayındırlık Bakanlığı'na da göndenlıyor; ama ba- kanlığın olası eleştırisi "yüriitmejidurdurmadığın- dan", artık hemen tüm yerleşmeler. yerel yönetim- lenn kararlanna göre imar görüyor: yanı yapılaşı- yor. Sayılan oldukça az olan bazı duyarlı belediye- lerdekı olumlu uygulamalar dışında. ülke geneline damgasını vuran gelişme, hep "imar ranbnatesiim olan'" bir planlama ve yapılaşma süreci şeklınde. Belediye meclıslerinin gündeminın hemen heryer- de "imar tadilatlan" i!e dolu olması. yine beledi- ye meclislennde en yoğun çalışan ve u en fazla üye- "imaraffi"yasalanndaki "gecekondularaüaveimar hakkj" uygulamasının gerçekleşebilmesi içın bu haklann bakanlık yerine belediyeler eliyle dağıtıl- ması daha uygun olacaktı. Nıtekım aynı af yasalanyla uygulanmaya başla- nan \e gecekondu bölgelerinde kaçak kentleşme- ye yeni imar olanaklan sağlayan "ıslah imar plan- İannırT yapımı ve onaylanma ışlemleri. büyük §e- hırlerdebılesalfilçebetediyelerinin''yetkisine ve- nldi. lşte böylesi bir anlayışın elinde biçimlenen ve "kaçak yapılaşmayı ruhsata baglamarun" yanı sı- ra geneldekı tüm keni pianlaması \e ımarla ilgili ka- rarlann da yine belediyelerce alınıp uygulanması- nı başlatan 3194 sayılı yenı İmar Yasası. 9 Mayıs 1985 tarihlı Resmi Gazetede yayımlanarak yürür- lüğe girdı. 'Medeni Kanun'da değişiklikler öngören yeni tasan haziranda Meclis'e sunulacak Âilede demokrasi haziranda-• Çeşitli kadın kuruluşlan, İMedeni Kanun'un kabulünün 69. yıldönümü nedeniyle dün etkinlikler düzenleyerek yeni yasanın bir an önce çıkanlmasını istediler. Haber Merkezi - Kadın ve ai- leden sorumlu Devlet Bakanı 'Önay Alpago, Türk Medeni Ya- sası'nda değişiklik yapılmasını öngören yasa tasansında boşan- ma ve mal rejimı dışındaki hü- kümlerinin tamamlandığını vur- gulayarak tasannın, haziran a> ı- ina kadarTBMM'ye sunulacagı- !nı söyledi. Istanbul Kadın Kuru- Juşları BirliğTne üye kadınlar, ,dün araçlarla lstanbul'da tur attı •ve Medeni Kanun'un en kısa za- manda 20O0'li y ıllara yaraşır bır biçimde değıştirilmesıni istedı- iler. tzmir Kadın Platformu. ge- lcekondu semtlerinde yaptığı |toplantılarda kadınlara "haklan- jnı" anımsattı. 1 Ankara Büromuz"un haberi- iıe göre Devlet Bakanı Önay Al- pago, Medeni Kanun"un kabu- jünün 69. yıldönümü nedeniyle jdün düzenlediği basın toplantı- Jsında, kadınlann tüm alanlara eşit katıİHnının sağlanması ve ailenin cağdaş ve demokratik yapıya kavuşturulması amacıy- Ja Medgni Kanun'un aile huku- kunu düzenleyen maddelennın Ideğiştirileceğîni söyledi. Alpa- go, uzun süre TBMM Adalet Komisyonu'nda bekleyen yasa tasansının Adalet Bakanhği'nda öluşturulan komisyoncayeniden fele alındığını kaydederek tasan- da boşanma ve mal rejimine iliş- kin hükümler dışındaki madde- lenn tamamlandığını vurguladı. İstanbul Kadın Kuruluşlan Birliği'ne üye kadınlar, dün araçlarla tstanbuPda tur atü. (Fotoğraf: UĞUR GUNYUZ) İlk istemi bulunan" komisyonlann hep "imar ko- misyonlan" olması, yerel yönetimlere devredılen imar yetkilerinin genelde "hangi yönde" kullanıl- dığının da açık kanıtlannı oluşturuyor. Kent planlaması ve imar gibi her türlü yetkinin mutlaka "kamu yaranna" ve aynı anda "şehircilik bilimi dogrultusunda" kullanılması gereken bir ko- nuda, karar verme ve uygulama erki sadece "siya- si kadrolara" bırakıldığı içın yerelleşmeden bekle- nen olumlu sonuçlar yıllardır alınamıyor. Kent rantı üzerindekı oy hesapları ve yine ranta dayalı politik ödün ve beklentiler, yerel imar yetki- lerini yağmaya tutsak ediyor. Kimi az sayıdaki be- lediye başkanının "kişisel direnişleri" dışında, be- lediyelerin büyük çoğunluğu imar konusunda "sı- nıfta kalnuş" sayılabilir. Aynı 10 yıllık süre içerisinde kimi zaman "mer- keze" alınan bazı özel imar yetkilerinin de yine kent ve toplum yaranna değil, ranta ve dar çıkar- gruplannın beklentilerine dönük olarak kullanıldı- ğı da bir başka gerçek. Örneğin, 1982'de ülkede anayasa bile yokken as- keri yönetim tarafindan yürürlüğe sokulan Tunzmi Teşvik Yasası, özellikle 1984- 1990 yıllan arasında doğrudan "hükümet kararlanyla"' aynca- lıklı imarizinleri verilen "kentve çevre düşmanı" yapılaşmalara neden oldu. Şimdi. imar yetkilerinin yeni- den merkezi yönetime alınması acaba çözüm müdür? Bu sorunun yanıtını "evet" şeklinde vermek. hem yaşanan deneyler açısından hem de kent planlaması ve imar kavramının doğrudan "yöresd yaşama bağb" doğası gereğince artık mümkün değil. Şimdi artık, asıl yapılması ge- reken, 1985'te ANAP'ın demok- rasi yerine "işbitiririlik" anlayı- şıyla gerçekleştırdiği ve gerçek- ten 10 yılda kentlerin "işûıi biti- ren" bilim ve hukuk dışı bır yet- ki devrinin artık düzeltilmesı; imar konusunun sadece siyasile- re ve siyasilerin etkisi altındaki bürokrasiye değil, gerçekten "yö- resel demokratik kurullara ve uz- manlığa saygıiı karar organlan- na" bırakılması olsa gerek. Ya da kent yönetimı ve planla- ma konusundaki "Avrupa Konse- yi" kararlanna da uygun olarak, "yerel demokratik kanhmı ve ka- mu yarannı gözeten bir bilimsel denetimi" belediyelerin imaryet- kilerine "ön koşul" olarak getir- mek, yağmaya ve spekülasyona karşı en güvenilir önlemi de sağ- lamış olacak. Alpago. tasannın. haziran ayına kadar TBMM'ye sunulacağına dikkat çektı. Alpago. dayak ve tecavüze maruz kalan \ e karakollara baş- Nuran kadınlara yardımcı olun- ması için Emniyet Genel Mü- dürlüğü bünyesinde 5 ilde "ço- cukve kadın bürolan" kurulma- sının hedeflendiğini vurguladı. Kadınlann İstanbul tunı İstanbul HaberSenisi'ninha- berine göre İstanbul Kadın Ku- ruluşlan BırliSı'ne üye kadınlar. dün araçlarlaIstanbul'da tur at- tı. Arabalannı balon ve taleple- nni dile getiren afişlerle donatan kadınlar. Medeni Kanun'un en kısa zamanda 2000'li yıllara ya- raşır bir şekilde değiştirilmesini istediler. Birlikçatısıaltındatop- lanan Kadın Araştırmalan Der- neği, Türk Hukukçu Kadınlar Derneği. Çağdaş Yaşamı Des- tekleme Derneği ve DYP, SHP, CHP ile DSP il kadın komisyon- lannın da yeraldığı 32 kadın ku- ruluşuna üye kadınlar, rengâ- renk balonlarla süslenmiş araba- lanyla dün tstanbul sokaklanna renk kattı. 'Eşit hak, eşit katüım' Sabahın erken saatlerinden itibaren Çağlayan'agelen kadın- lar. oluşturduklan uzun araç konvoyuyla Istanbul'u yeniden fethetti. Arabalanna yapıştırdık- lan -Eşit hak. eşit katılım", "17 şubatian kadınlann insan hakla- n ba\ ramı olarak kutlamak isti- yoruz**, "Ailede demokrasi, top- İumda demokrasi" ve "Medeni ülke, medeni kanun" afışleriyie isteklenni dıle getiren kadınlar, kendilerine destek verilmesini istedi. Izmır Büromuz'un haberine göre Medeni Kanun'un kabulü- nün 69. yıldönümünde tzmir'de de kadınlar çeşitli etkinlıklerde bulundular. lzmir Kadın Platfor- mu, gecekondu semtlerinde yap- tığı toplantılarda kadınlara "haklannı" anımsattı Çiller, alt derecedeki memurlara yüzde 80, üst düzey memurlara ise yüzde 60 zam istedi Başbakan'ın bütünleşmeye bagh zam hesabı ESRAYENER ANKAFLA - Başbakan Tansu Çiller, memur maaşlanna, yıl sonuna kadar; 31 Aralık I994'e göre. en düşük derecede yüzde 80, en üst derecede de yüzde 60 oranlannda yansıyacak bir zam hesabı yapılmasını istedi. Hükümetin hedefleri- nin üzerinde olmasına karşın, yüzde 160 düzeyıne tırmanan enflasyonun ücretler- de yarattığı erozyonu karşılamaktan uzak olduğuna dikkat çekilen maaş zammının son biçimı \e uygulama tarihi, solda bü- tünleşme kurultayının. koalisyonun de- vamı açısından doğuracağı sonuca göre netleşecek. Başbakanlık Konutu'nda Çiller baş- kanlığında, Maliye Bakanı İsmet Attila. ekonominin koordinasyonundan sorum- lu De\let Bakanı Aykon Doğan ve üst düzey bürokratların katılımıyla yapılan toplantıda memur maaşlanna yapılabıle- cek zam seçenekleri göriişüldü. Edinilen bilgiye göre Çiller. hafta ıçin- de Maliye Bakanlığı bürokratlarindan. ilk tasanda vüzde 20 ıle vüzde 40 arasın- da öngörülen maaş artış oranlannı yük- seltmelerini istedi. Çiller'in bu isteğinin olası bir erken seçimi dikkate alarak gün- deme getirdıği belirtildi. Maliye Bakan- lıSı'nınyaptı£ı çalışmaçerçe\esinde 31 Aıralık 1994'e"göre. 1995 sonunda alt ka- demedeki memur maaşına yüzde 80, üst düzey memur maaşına da yüzde 60'a va- ranoranlarda artış yapılacak. 15. derece- deki bır memurun maaşı yıl sonuna ka- dar yüzde 55 oranında arttınlarak. 5 mil- yon 300 bin lıradan 8 milyon liraya ka- dar yükselecek. Yetkililer, üst düzey me- mur maaşlannda meslek gruplanna gö- re artışyapılacağını söylediler. Bunagö- re. yılbaşında yüzde 15 oranında maaş artışı alan TSKuv vetleri mensuplan. tek- nik personel ve sağlık personeline 1995 sonu itibarıyla yüzde 40'a varan oranlar- da maaş artışı verilecek. Bu çerçevede üst düzey bir memurun maaşı, 20 milyon liradan 29 milyon liraya yükselecek. Çiller. bir gazetecinin 'Zamlar bayra- ma kadar yetişir mi" sorusuna. "En sü- ratli şekilde gitmeye çalışıyonız" yanıtını verdı. Bel-Car Alışveriş merkezinde cuma tatili ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Ankara Büyükşehir Be- lediyesi'nebağlı Bel-Çar'ınalış- venş merkezinin Kızılay'dakı mağazasının dün açılmaması halkın tepkisıne yol açtı. Bel-Çar yöneticılennın, bu karan. beledi- ye yönetimınden habersiz olarak uygulamaya koyduklan belirtil- di. Bel-Çar yönetıminin, Ulus mağazasının çarşamba günleri. Kızılay mağazasının ise cuma günlen haftalık tatil yapıp pazar günü çalışma karan almalan de- ğişik yorumlara neden oldu. Ma- ğazaya alış\eriş için gelen vatan- daşlar, Türkiye'de herkes için uy- gulanan tatil günlerinin, Bel-Çar için de uygulanması gerektiğini kaydettiler. Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, belediye yönetiminden habersiz alınan bu karann geçersiz olduğunu ve uy- aulamadan kaldınldığını bildir- dı. Arazisi kamulaştınlacak Erbakan belediye kıskacmda COŞKIIN YAMAN B.VLIKESİR - Altınoluk Bele- diye Meclısı. Refah Partısı Genel Başkanı Necraettin Erbakan'ın Altnoluk'ta yalnız 615 bın lira vere ödedıö 4 bin 100 metreka- reyı bulan arazılennı kamulaştır- mai içın ilk adımı attı. Altınoluk Belidıye Başkanı ts- maii Aynurıie 3 SHP'lı. 3 DYP'lı, 2 bağımsız \e bır ANAP'lı toplam 10 ûyeden oluşan belediye mecli- si, Erbakan'm arazilen. ze>iinlik- leri /e görkemlı villalannın bulun- dugj arazinm su sporlah komp- lek. sne dörüşmesi için ıstenen ıma' değışikiiğını oybirlıgı ıle ka- bul etn. Ajnur. Erbakan'a bır art niyet taşımsdıklannı. sadece ka- mım /arannı düşündüklennısöyle- di. Erbakan'ın. vasal gınşımlerde bulınsabılekavbedeceğını söyle- yen Aynur. i.amulaştınTia parası- nır» ia hazıroldugunu bildırdi. Emlakçılann IOOmilyarlirade- ğer~t>ıçtıği uşınmazlann değerini Erbıkan'ın '68 milyon lıra olarak göserdığmı belirten Avnur. "Biz de 14 bin 1 (W metrekarelik aranv i ve «t'ni/c sıfır \illaları Erbakan'ın uyj^ıngördöğü 168 mil\on liradan kâ»iula^tıracagız" dıye konuşru. GALERI • ATÖLYE 293 8978 (3HAT) I izınir'de sürüyor FUSUN ONUR "KADANS" 14Şubat-18Martt995 Galerı Pazar-Paı>rtesı hartç hef flun 130O-l9G0arasıaç!fc&' EYUniCaddesı31 Maçka Istanbu! Ie! 10212)240X123.234 4051 ÎMAÇKASANATGALERISİ KARMA SERGİ I Şubat'95 - I Mart '95 Galeri Lebriz - Cad Açık Hava A ; ı Nc 6/2 iirtîs Te (0-2'2) 24C 22 82 NEVHIZResım Sergısı CASA PERA ART 1-20Şubaf95 KocugaSolı Ho UBvfaglu (Ekıpler Amıfiıgı Sırası) Tel 243 6S09 SERVER DEMIRTAŞ 4 Şubat - 20 Mart '95 GALERİB Hjsrev Gerede Cad FmnSok N3 2 1Teşvıkı,e ist Tel 0-2*2'227 03 63 Pazar-Pazartea hariç hergün 1100-1900 arası açtktır. AFA Kıtabevı G A L E R İ S İ ÖZGÜN BASKI Burhan Doğançay Avnı Arbaş. Mehmet Gun E Rakovıç, H. Mısman Bekac Sok 17 • Takstrr Istanbul Tel 249 22 1B Galeri Atölye ılanlarınız içın 293 89 78 (3 hat) AFA Kitabevi G A L E R İ S İ Nuri İyem Bskar Sok v - Taksım Isıanbu Tel 249 22 18 TEM SANAT GALERISI ÖMER KALEŞİSon Gun .a^onagı C*: -ro* y Crtıar £/sc S^ « l •«sa-BS MMO »artu Te 2ı 2 24" 06 9= ÜMİT YAŞAR SANAT GAJLERİSİ KADIKOY ŞUBESİ YÜKSEL AYDIN Resırn Sergısi 5 Şubat -24 Şubat '95 Boğdal Cod Rfelbcy Sk No 293/3 Gczttpe Tei ı0 216)411 35 01 UĞURMİNETAMAY R e s i m S e r g i s i 14 Şubat- 14 Mart '95 Po:r ': sri' ı hct «'gııı 11 0&1' 00 «'«ı «*nı N'scetıe *Ai< Zsl Nı! «ct tlc 26 6 Levem Tel 10212ı 269 80 14 MELİKE ABASIYANIK KURTİÇ - M E O - C E Z İ R - FOTOĞRAF VE SERAMIK SERCISİ 16 Subit-14 Mart 1994 Demiryolu işçilerinin eylemi sona erdi Haber Merkezi - Devlet De- miryollan çalışanlan, maaşlan- nı .eylem yaparak alabildiler. is- tanbul Anadolu yakası, Ankara, Adana ve Samsun "da yaklaşık 10 bın kamu çalışanının gerçekleş- tirdigi iş bırakma eylemi, dün maaşlann ödenmeye başlama- sıyla sona ererken lzmir TCDD çalışanlarının eylemi ise sürü- yor. Maaşlannı ve farklannı ala- mayan Ankara TCDD çalışanla- n, dün gar önünde eylem yaptı. Gann girişınde toplanan me- murlar, "Toplusözleşme hakkı- mız, söke söke alınz", **Yaşasuı demokrasi mücadelemiz" slo- ganlan attılar. Üç gündür açlık grevini sürdüren 6 çalışanın da katıldıgı eylem sırasında tshak Kocabıyıklı adl ı bir kamu çalışa- nı. bir konuşma yaparak grevli toplusözleşmeli ve grevli sendi- ka istemini dile getirdi. İstanbul Anadolu yakasında 15 şubatta ödenmesi gereken maaşlarını alamayan Birleşik Taşımacılık Sendikası (BTS) üyesi demiryolu çalışanlan, dün saat 11.00'e kadar çalışmadı. Kamu çalışanlan maaşlannı al- dıktan sonra işbaşı yaparken Haydarpaşa-Gebze arasındaki ilk banliyö treni de 11.15'te se- fere çıktı. BTS 1 Nolu Şube Baş- kanı Hasan Bektaş, 15 şubatta ödenmesi gereken maaşlannın 16'sında ödeneceğinin açıklan- dığını belirterek "Ancak ödeme 16'sında da >apılmayınca işi bı- rakük. Zaten ödenen ortalama maaş beş milyon lira. Bunu e\lem yaparak almak zorunda kâlıyo- ruz" dedi. Adana'da BTS öncü- lüğünde iş bırakma eylemi ya- pan TCDD 6. Bölge Müdürlü- ğü'nde görevli çok sayıda me- mur, 24 saat içinde istediğini al- dı. Direniş nedeniyie önceki gün işten uzaklaştınlan Ökkeş Baz, Hüse>in Çakir. Mehmet Duman, Tahsin Diindar. Şehmuz Kılıç, Rama/an \aşar, Galip İlhan. tz- zet Gürsoy; Mehmet Kurt, Mu- zaffer Gültekin \ e İlhami Kara- kaya, BTS Şube Başkanı Meh- met Akdemir ve arkadaşlannın ısrarlı girişimleri sonucu tekrar işbaşı yaptınldılar. TCDD lzmir Bölge Müdürlü- ğü'nde çalışan ve maaşlannı ala- mayan memurlar. iş bırakma ey- lemi yaptılar. Uyan eyleminden sonuç alınamaması halinde, ey- lemin Ege Bölgesi'ne yayılaca- ğı belirtildi. BTS Başkanı Mus- tafa Ali Aktaş, maaşlannın sü- rekli gecikmeli ödendiğinı belir- tti. 12EylürünMirası... Kim ne derse desin; SHP, 12 Eylül'ün bir 'ürünüdür.' Za- ten hangi aklı başında insan, bunun aksini ileri sürebilir? Hangi aklı başında insan, SHP'yi 12 Eylül koşullan dışın- daki bazı nedenlerin ortaya çıkardığını söyleyebilir? Günümüzün gençleri artık o günleri hatıriamıyor. Bugün 18 yaşında olan birgenç, o günlerde 3-5 yaşlannda idi. Ne 12 Eylül öncesini biliyor ve anımsıyorlar, ne sonrasını. Tek bildikleri, dergi ve gazetelerde okuduklan. Bunlar da bir gün 'ak' dediklerine, bir gün 'kara 'diyorlar. Gençlerne yapsın? 12 Eylül yönetimi, önce siyasal partilerin faaliyetlerini durdurmuştu. Erbakan ve Türkeş yargılanıyordu. Demi- rel el altından ilişkilerini sürdürmeye ve örgütünü ayakta tutmaya çalışıyordu. Ecevrt ise 'küsmüştü'. Kendini ara- yanlara 'yok' dedirtiyordu. (Bugünkü konumuz o değil, ama sanınm Ecevit CHP içindeki 'kliklerden' bıkmıştı ve kendine başka bir model arayışı içindeydi.) Derken bir gün 12 Eylül cuntası, faaliyeti askıya alınmış bulunan siyasal partileri kapattığını ilan etti. Kargaları bile güldürecek bir 'demokrasi takvimi (!)' işlemeye başladı. (Düşününüz ki, o dönemde "Böyle demokrasi olmaz. Bu olsa olsa çok partili yaşamdır" diye yazdığım için, iki se- ne hapis isteğiyle yargılanmıştım.) Ayrıca anayasanın ge- çici bir maddesiyle, 12 Eylül öncesinin siyasal partilerinin tüm lider ve yöneticilerine siyaset yasağı getirilmişti. (Bu yasakların geri alınması için yapılan referandum, bir baş- ka demokrasi ayıbı oldu. Belki bir gün de onu yazanm.) 12 Eylül cuntasının 'süper zekâlılan' ve onlann akıl ho- calan, Türk siyasal yaşamına istedikleri gibi yön verebile- ceklerine inanan 'saf insanlardı. Ne tarih, ne toplumbilim ve ne de siyaset biliminden haberleri vardı. Ayrıca hukuk bilgileri olmadığı gibi, hukuka düşmandılar. Görülmemiş yetkilerle donattılar kendilerini. Silah zoruyla 'gaspettikleri' yasa yapma yetkisini kulla- narak tüm bu kepazeliklere, bir de 'yasa kılıfı' uydurdular. "Türkiye'ye iki buçuk parti yeter" diyortardı. Ve nereden kaynaklandığı anlaşılmaz bu düşüncelerini yaşama geçir- mek için, görülmemiş bir Vefo yetkisi' kullandılar. Önce; kurulmaya çalışılan partilerin 'kurucularınt' veto ederek gene kendi kısır mantıklarının bir sonucu olarak SODEP, DYP ve RP'nın seçimlere girmesini engellediler. Sonra da seçimlere girmesine izin verilen Halkçı Parti, ANAP ve MDP'nin kimi adaylannı veto ederek seçimleri ANAP ve özal'ın kazanmasını sağladılar. Çok ilginç bir demokrasi takvimiydi bu. Ama fazlasına yerimiz yok. 1987'de kıran kırana bir referandumla siyasal yasaklar kaldırıldı. 1991 seçimleri sonrasında ise 12 Eylül cuntasının kapattığı partilerin yeniden açılması olanağı sağlandı. MSP, Refah'a; AR DYP'ye katılma karan aldı. MHP ve CHP açıldılar. O dönemde SHP'nin kimi kadroları 'es/c/yuvaya'döner- ken bir bölümü de SHP içinde kaldı. Ama o dönem için bunun birmantığı vardı. SHP, bir şeyler yapabilecek gibiy- di. En azından bunun umudu vardı. Ama bugün hiçbir umut kalmamıştır. Ve toplam oylan yüzde 10'un altında gö- rünen bu iki partinin birleşmekten başka çareleri yoktur. Ancak bana öyle geliyor ki; SHP yönetimi CHP çatısı al- tına girmek istemeyecek. Bakın göreceksiniz; parti dışın- dan ne 'destekler' çıkacak, ne akıllar öğretecekler... Bır ara Sayın Ecevit, siyaseti bırakmaya niyet ettiydi de, o zaman başbakan olan Ozal'ın ödü koptuydu. "Sorun maddi so- runsa, DSP'ye yardım da sağlarız" gibisinden beyanatlar bile vermişti. Allah'tan Sayın Ecevit bir yıl sonra 'dimdik ayakta duran' örgütünün (!) başına geçmişti. Ve 'rahmet- //'nin yüregine su serpilmiş, içi ferahlamıştı. Ama ister misiniz, SHP'nin 'aslan sosyal demokratları' CHP çatısı altında kenetlensin de, beni mahcup etsinler. İster misiniz SHP'nin bazı asker delegeleri; 'numaralı cumhuriyetçilere' göz kırpan, DYP'ye göz süzen, YDH'ye gerdan kıvıran yöneticilerini aşmış olsunlar. İster misiniz CHP çatısı altında Kuvay-i Milliye ruhunu canlandırmak is- tesinler. Vallahi rezil ederier beni. Ama çok da sevinirim... TBMM Başkanı "Ülkede 1. Meclis koşullan var" diyor, SHP'nin kimi yöneticileri koltuk derdinde. Yann halkın kar- şısına nasıl çıkacak bunlar? CHP çatısı altında birieşme- meyi hangi gerekçeyle açıklayacaklar? Günlerdir, haftalardırdüşünüyorum. SHP'nin CHP çatı- sını reddi için ne gibi gerekçeleri olabileceğini irdeliyorum. Inanın; emeğe ve emekçiye ihanet eden bu hükümete 'pa- yanda olmanın' ve koltuklarını birkaç ay daha sürdürebil- me hırsının dışında, hiçbir 'makul ve mantıklı' sebep bu- lamıyorum. Zaten bunlann ağzından da bir başka gerek- çe duymadım. Bu işin sonucu bugün belli olacak. Ne diyelim, hayırlısı olsun. Ama nasıl bir sonuç alınırsa alınsın, karamsariığa ka- pılmayacağız. lyi bir sonuç alınırsa, "Hadi bakalım..." di- ye umutlanacağız. Kötü bir sonuç alınırsa, "Yapacak çok işimiz var daha..." diyeceğiz. Ve daha çok çalışacağız. Umutla, sevgiyle ve inançla... Not: Cuma günkü Sabah gazetesinin manşetini görün- ce, "Ben bu haberi hatırlıyorum " demiştim. Sonra 14 ocak tarihli Cumhuriyet'e baktım. Olacak şey değil... Tüm okur- lanma tavsiye ediyorum. ATATURK'UN DUYGU DUNYASMDA HANIMLAR ŞEM^t BEUj FIKRIYE FİKRİYEBelge ve Fotoğraflarla Çocukluğundan Evliliğine kadar ATATÜRK'ün Duygu Dünyasında Hanımlar... Yazan: ŞEMSI BEUJ . MLOJ TATBKVİ Niye bu kadar uzak duruyoruz O'ndan? Neden çekiniyonız, in- san Atatürk'ün özel yaşanuna eğilmekten? O'nun uğruna inti- har eden aşk dolu giizel bir kadını konuşmaktan mı çekiniyo- ruz? Yoksa, savaş cephesinde bile bu sevgi dolu kadının sağlık durumunu şifre telgraflarla izleyen duygu yüklü bir Atatürk'le tanışmak. ayıp mı? Bu kitap, bir mücadele insanının, hiç yazılmamış ve sır kalmış gönül dünyasına bir vefa borcudur. • 1. Hamur, resimli, bûyük boy bez ciltli ve şömizli. BOTON PTAPÇILARDA 350.000 Hra • Ederi kadar posta ya da damga pulu göndererek BİLGİ YAYINEVİ'nden isteyebilirsiniz. • Kitapçılara % 25 iskontolu ödemeli gönderilir. |BILGI YAYINEVI, Meşrutıyet Caddesı 46 A 06420 Yenışehır - A'İKA Te 10-312)4318122-434 49 99 I BİLGİ DAĞITIM, Babıalı Cad. 19/2 - 34360 Cağatoğlu - İSTANBUL Tei: (0-212) 522 52 01 - 526 70 97 Faks: (0-212) 527 41 BİLGİ KİTABEVİ. Sakarya Caddesi 8/A - 06420 Kızrlay • ANKARA Tel. (0-312) 434 J1 06 - 434 41 07 Fans ıfj-3*2ı 4'<1 7;
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle