25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
13 ARALIK 1995ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA EKONOMI Beş büyük siyasi partinin ekonomik sorunlara yaklaşımı, sabit ve dar gelirlilere kısa vadede umut vermiyor Farldarı ayrmtılarda gizb• 24 Aralık Erken Genel Seçimleri'nde birbirine yakın oy oranlanyla sıralanmalan beklenen ve ikili ya da üçlü koalısyon senaryolan içinde iktidara aday olan beş bü^ük siyasi partinin. Türkiye'nin en büyük sorunu olan ekonomik darboğazı aşmak konusunda temelde çok farklı yaklaşımlar sergilemedikleri göze çarpıyor. Geçmiş yıllann aksine "aşın iddiah" ekonomik hedefler ve vaatler ortaya koymaktan kaçınmak için çaba harcayan partiler. siyasal tabanlan başta olmak üzere, seçmen kitlelerinin desteğini tehlikeye sokacak radikal önlemleri de dile getiremiyorlar. • İç ve dış borç sıkışıklığı, ithalat ve döviz baskısı, kamu açığı sıkıntısı ve kamu geliri eksikliği gibi darboğazlann aşılması, önümüzdeki kısa dönemde yeni kemer sıkma politikalarını gündeme getirecek ekonomik istikrar paketlerini zorunlu kılıyor. Parti vöneticıleri ise olası iktidarlan ile ilgili öngörülerinde. halktan isteyecekleri yeni özverileri ortaya koymak yerine, daha uzun vadeli yapısal değişim projelerini anlatmayı tercih ediyorlar. Partiler arasındaki temel farklar, borçlanma ve özelleştirme politikalarında göze çarparken. özellikle vergi ve ücret politikaları partilerin oy hesabını açığa vuruyor. PARTILERIN EKONOMİK HEDEFLERI D Y P A N A P C H P D S P R P FAİZ i DÖVİZ KURLARI .ürülecek. BORÇLANMA İSTİHDAM KİT'LER ÜCRETLER BÜTÇE AÇIĞI ENFLASYON VERGİ TURİZM YATIRIM BÜYÜME SOSYAL GÜVENLİK hracatın rekabet gücünü tekleyecek kur polrtikası Mlanacak. '*-"'"" hafifletilecek, st uzatılacak. 'm arttırıcı ,,.e yapılacak. \ icreöar üzeriiıdeki ilave Oklef «Jüşttrûler— A faiz ve «üorpipısı ıtoorçtenmapeHttkası ulanecak ' | yıkJa yözcfşÇya ; Urilecek. %l;\ ' srkese bir vergi numarası j "Sepüfikasyon" si geeiiecek. * *°» . "tyapıda öû •ktörün payı "rilece" 'lyasa tirteyecek * ~mz kurtanna J hate borç yönetiıni Merkez »kast'na devredilecek. tte 6'iık büyüme f l m c a k , : : ***••-• •• Utyn KtT'leryeı. i l k piyasada belirlenecek. İç ve dış borçlanma • gücüne göre azaltılacak tstihdam politikası,tHİyume ve fekabeti sağfgyacak. ıri ücret vergi. dşşı lacak, oran tiüşürütec borcun Merkez nkaet'na devriyte bütç ~ 'İükJiimte Satılamayanlar JÖHt üretici ; ve kooperatrflenrsatılacâk, j Toplumun tüm kesimter geHr dağtlımı sağlanacad Gider azaltıcı, gelir ar tedbirlere ' yılda yCted* «O^ere, 4y* ık hanefi rakama indire lyıtdişı ekonomivergi psamına altnacak. | • mifyar dolariık tuHzm gelir 5 mifyar dolara çıkacak. atırımlar 5 yılda milli getfrin jzde 25'ine denk olacak. ler yıl yüzde 7-8 oranında jir büyüme sağianacak. irikime dayalı emekliik istemi geliştirilecek * 4 yılda tek haneli rakamlara çekilecek. rıvetl ' kiboflukJar **• gjeBrarttırılaca 1 vfk poHtikalanrtda, % niiKk esas a i t p c a k ^ ı, anmsal büyüme ve sanayide ^erimlifik esas alınacak. *%>= Mt gelir kesimlerine "asgari ortadan itecek ilterıecek. turizm" iUpsiyle ısrtiama getiritecdİ haHİtesi He hızlı 'ÇeiÖeştirilecek ftaJı olacak. para ödenme SANAYİDE CÜMRÜK BİRLİĞİ Demir-çelik, beyaz eşya ve ilaçta AB standartlarını yakalamak güç Sanayi yatınm maliyetini zor kalcbrır ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - A\ - rupa Bırlıgı ıle gümrükbirligme geçişteen büyük sıkıntıyı, özellikle topluluğun ıste- diğı standartlar içın yeni yatınm yapmak zorunda olan küçük ve orta boy ışletme- ler çekecek. Gümrük birliğıyle birlikte nakit teşvik- lenn kesılecek olması beyaz eşya. demir- çelık gıbi büyük sanayiîerde çalışan ve yaklaşık 300 bin kışılik ıstihdamı sağla- yan yan sanayiyi. yatınm yapmak ıcin. devalüasyon ve enflasyon dogrultusunda oluşan yüksek kredı faizlenyle karşı kar- şıya bırakacak. Beyaz eşya. demir-çelik. ilaçgibı büyük sektörlerde. toplulukla re- kabet güçlennın, yine enflasyon ve deva- lüsasyon. vüksek girdı malıyetleri ve bü- rokratik engeller nedenıyle düşük olaca- ğı beklentisinde. Türkıye Mımar ve Mühendıs Odalan Bırliğı(TMMOB)tarafındandüzenlenen "Gümrük BiıiiğiiK Doğru Sana> i Sektör- lerimiz" konulu sempoz> umda. İconuşma- cılar gümrük bırligıne geçişle birlikte sek- törlennüretimyapısındameydanagelebı- lecek gelişmelerı değerlendırdiler. Sempozyuma sunulan bildirilere göre, sektörler gümrük birliğıy le birlikte şu ge- lişmeleri bekiiyorlar: Demir-çelik: Demir-Çelik Üreticilerı Derneğı (DÇÜD) tarafından sunulan bil- dıriye göre. sektörünün üretimi uzun ve yassi çelik olmak üzere ikı mal üzerinde yogunlaşıyor. Dünyada talebi yüksek olan yassı çelik üretimi açısından ise Türkiye topluluğa göre dezavantajlı durumda. Topluluğun toplam üretimi içinde yassı çeligın oranı yüzde 60 düzeyinde iken. Türkiye'de bu oran yüzde 13 gibı düşük oranda bulunu- yor. Sektör topîulukla rekabet edebilmek için özellikle yassı çelik üretimi içın yeni yatınmlannyapılmasıgereğı üzenndedu- ruyor. Bu çerçevede. gümrük bırlığiyle birlikte nakit teşviklenn kaldınlacak ol- ması ve kredı malıvetlerinın enflasyon ve devalüasyon dogrultusunda yüksek dü- zeyde bulunması nedeniyle sektörün ve- ni yatınmlar için finasman sorunu ortaya çıkacak. DÇÜD'nin bildirisine göre. sek- tördeki girişımciler. gümrük birlığiyle bir- likte rekabet edebilmek içın öncefikleya-.- sı ürün kapasitesinı arttıracak vatınmlar. mevcut tesislerin modernizasyonu ve araştırma geliştirme yatınmlan için kay- nakdesteği ıstiyor. Sektörün ıkınci büyük isteği de girdı malıvetlerinın dünya fiv at- lanna çekilmesi ve topluluğun üretıcilere uyguladığı korumanin Türkiye'de de dev- reye sokulması. Dökümsanayii: Yaklaşık 30 bin 400 ki- şinınçalı^tığı sektörde. yıllıküretim 1994 yılında 650 bin ton düzevinde gerçekleş- tı. 1396 özel. 1401 dekamukuruluşundan oluşan sektörde yalnızca 6 döküm tesısın- de Av rupa Bırliğf nin ihracat içın şart koş- tuğu ISÖ900bclgesı var Uçi ücretlerinın Av rupa Birlıği'ne göre düşük olmasından dolayı rekabettc bu açıdan ^anülı olan sek- törün de ana sanayi gibı yeni yatınmlar açısından finasman sorunu bulunuyor Sektörün Avrupa Bırliğf vle rekabet ede- bileceği vurgulanırken. itiracat için önce- lıkle kur artışları ile enflasyon arasındaki dengenin aynı doğrultuda tutulması ge- rektiği belirtıliyor. İlaç: llaç Endüstrisi lş\erenlerSendika- sı tarafından hazırlanan bildiriye göre. 12 bin 900 işçının çalı^tığı sektör. gümrük bırliğınmardından rekabet edebilmek için yüksek teknolojiye dayalı çok sayıda ya- tınma gereksınim duyacak. Patente ılişkin düzenlemelerin tamamlanmasının ardın- dan buvük bır vabancı -.ermave vatırımı bekleyen sektörde, özellıkle Orta Asv a ve Türkcumhunyetlennde büyük bır ihracat potansiyelı bekleniyor. Sektör. gümrük birliğinin ardından rekabet edebilmek için öncelikle yatınmlanna düşük maliyetlı ka>Tiak ıstiyor Beyaz eşya: Arçelik fırması tarafından sunuîan bıfdınye göre. 1994 yılında 150 milyon dolar tutarında ihracat yapan sek- tör. gümrük bırlığinde toplııluktakı firma- larla rekabet edebilmek için öncelikle gir- dı malıyetlennin düşürülmesi beklentisin- de. Makro ekonomik istikrarsızlıklar ne- deniyle. fınansman malıyetleri vüksek olan sektör. gümrük birlığiyle birlikte. özellikle ihracana bürokratik engellerden kaynaklanan sıkıntılar beklıyor. Sektör- dekı girişımciler. Avrupa Bırligfnde uy- gulanan korumanın. Türkiye"de de dev re- ye sokulmasını. enerjı ve yatırım gıbi gır- iiilerıçın teşvık venİmebinı ıstıvorlar BENCE IZZETTIN ONDER Düzensizliğe Ortülen Peçe Siyasi partilerin seçmenlerine yaptıklan vaatler ekonomiktir. Ekonomi dışındaki vaatler ıkinci de- recede öneme sahiptir. Zira siyasal üst kımlik eko- nomi nitaliklidır. Bunun dışındaki sair ekonomik ve kültürel ya da ınanç alanlanndaki faktörler alt kim- likler niteliğindedir Çünkü temel dürtü ekonomik- tir. Bireyler ve toplumlar ekonomik özgürlüklerini sağladıktan sonra kendi yaşam tarzlanna ve diğer alanlardaki ilişkilerine istedikleri şekilde yön vere- bilirler. istısnai koşullar altında, büyük devrimler ya da zorunlu ve zorlu toplumsal dönüşümler so- nucunda uygulanmış olan dayatmalar artık günü- müzde söz konusu değildır. Alt kımlik nıteliğinde- kı ikincil olguları bahane ederek ekonomiyi geri plana atmak, birinci derecede önemli olan konu- yu gözardı etmek demektir ki, bunun anlamı halkı aldatmaktır. Toplumsal adalet. ekonomik işleyış sonucunda oluşan toplumsal eşıtlenme ya da kat- manlaşma ile ölçülür. Gerisı bu alanda tatmın edil- memış olan duyguların göstermelik oyalama araç- ları ile bastınlması veya saptırılmasıdır. Adalet ancak sistemle gerçekleştirilir Adaletin olduğu yer ekonomi olduğuna göre, oradakı işlemlere ve işleyişlere yönelmedikçe ada- let konusu tartışılamaz. Ekonominin işleyiş sonuç- ları bir yandan sermaye mülkiyeti dağılımına, di- ğer taraftan da piyasa yapısına bağlı bulunmakta- dır. Bu iki olgu. ekonomik kaynaklara kımlenn yön vereceğını belirler. Yine bu iki olgu, gerçek anlam- da demokrasinin de varlık ve işlerfik derecesini be- lirler. Hatta bu iki olgu, böyle birsistemden aşın de- recede yarar sağlayanlann dahi hareket serbestı- sini kısıtlar. Örneğin tekelci bir kuruluş sahibi olan çok büyük ve güçlü bir sermayedar, istese de ken- di elde ettiği haksız ve aşın kazancı etkileyemez ve bunun tutannı azaltamaz. Aynı şekilde böyle bir ekonomik yapılanmada faaliyet gösteren bir pat- ron. emekçisinin hakkını, istese dahi koruyamaz. Çünkü bir ekonomik sıstemin ürettiği sonuçlar, o sistemin yapısı ve dinamıkleri tarafından belirlenir. Sistemin köşe taşları oluşturulduktan sonra o sis- temden istedığimiz sonuç değil, sistemin ürettiği sonuçlar ortaya çıkar. Bozuk bir sisteme ikı türiü yaklaşılabilir. Bunlar- dan bırincisinde biraz aldatmaca da olsa sistemi düzeltmeye yönelik önlemler geliştirilir. Bu önlem- lerarasında ekonomideki tekellenn kırılması, zen- gine yüksek oranda uygulanan artan oranda ver- gi salınması, kamu harcamalannın bölgesel ve bi- reysel bozukluklarını giderecek biçımde düzen- lenmesi yer alır. Bu uygulamaların yapılabilmesi için bugünkü yağma-özelleştirme çabalarına karşı çıkmak, adıl bir vergi düzenini oturtmak, özellikle Doğu ve Gü- neydoğu'da olmak üzere yeni devlet ışletmeleri açmak ve nihayet bütçeden vergi ödeyenler dışın- da düşük gelir gruplarına yönelik sağlık ve özellik- le de fırsat eşitliğine yönelik kaliteli eğitım hizmeti sunmak gerekmektedir. Eğitim hızmetinin özünü ise kafası bazı bilgilerle doldurulmuş köleler değil, fakat kişilikli, eleştirel bakabilen ve aydın yetiştir- me felsefesi oluştunmalıdır. Bugünkü adaletsiz sisteme ikinci tür müdahale ise sistemin üretim ilışkileri tabanını ciddi olarak değiştirme biçiminde olabilir. Ancak böylece Batı taklitçi ekonomik düzen daha adil ve katılımcı bir sisteme dönüştürülebilir. Yoksa bır yandan siste- min ana köşe taşları korunarak öbür taraftan da bu yapının aksaklıklarının gıderilmesi için hiçbir ciddi önleım geliştirilmeden sistemin ışleyeceğini ve adaletin gerçekleşeceğini öngörmek bir aldat- macadır. Bugün karşı karşıya olduğumuz işsizlik, faiz soygunu ve rant ekonomisi olgulan ahlaksız ve inançsız insanlann yarattığı bir sonuç olmayıp sistemin bir ürünüdür. Şu halde soruna gerçekçi bir yaklaşım sıstem- sel olmalıdır. Her sistem kendi sonucunu doğurur. Sistemi ve işleyişi aynı tutarak bugunkunden fark- lı sonuç beklemek aldatmaca değılse cehalettir. Sisteme veya işleyişe müdahale etmemek bir ter- cih olabilir, ama bu tercihin olası olumsuz sonuç- lannı örtbas etmek ve halkın dikkatini başka alan- lara çekmek yanlıştır. etik dışı bir davranıştır. ÇIFTÇI DOSTU SADULLAH USUMÎ Süt inekleri kasap yolunda H ayvancılığın artık ipı çekıldi. Süt fi- yatları bırkaç ay içinde 17 bin lira- dan 10 bin lıraya düştü. Bu- na karşılık yem 20 gün ıçın- de 3 defa arka arkaya zam görerek 11 bin liradan 17 bin lıraya çıktı!. Milyonlarca hay- van üretıcisi şaşkınlık için- de... Köylerde bır veya iki ıneğın sütü ıle geçimını sağ- lamaya çalışanlar adeta şok geçiriyor. Türkiye'nın herta- rafında 100 ile 120 milyon değerindekı süt inekleri ka- saplara 50 ıle 60 milyon lira- dan satılıyor. Eğer kısa süre içinde süt ve yem fıyatları arasında denge kurulamazsa özellik- le Trakya, Marmara ve Ege Bölgesi'nde sağmal inek kalmayacak... Zira ıneklerin giderleri son yem zamları ile iki katına çıktı. Sütünü 10 bin liradan satan bır ureticinin kilosu 17 bin lıraya çıkan yem ile hayvanına bakması mümkün değil!... Tansu Çiller, 1995 yılının mayıs ayında süte verilen 2 bin lıra devlet desteğini kal- dırmıştı. Ayrıca çıkanlan bir kararname ıle son 5 aylık süt desteğinın de ödenmesini engellemışti. Böylece kaza- nılmış haklann gerı alınması anayasamıza aykın olduğu halde üretıcilerin trilyonlar- ca lıra tutan alacaklan bir ka- lemde sılinıvermiştı... CHP Genel Başkanı De- niz Baykal, hükumete ortak olur olmaz Tansu Çiller'e baskı yaparak süte devlet desteğınin yenıden konul- masını sağladı. Ancak son yem zamlan ıle 3 bin lıra des- tek de yetersiz kaldı... Yemfıyatlarının bırden bi- re yukselışe geçmesınin ne- denı Tansu Çiller'ın baştan berı ızledıği yanlış tanm pohtıkasından kaynaklanryor. Örneğin hazı- ran ve mayıs aylarında Top- rak Mahsulleri Ofisi'nin ek- meklik buğ- dayda olduğu gibı yemlik buğdayda da yeterli alım yapmaması, stokçulann işi- ne yaradı. Tuccar şımdi çiftçinin elın- den çok ucuza topladığı yem- lik buğdayları piyasaya yük- sek fıyatla sü- rüyor. Hayvan ye- minin ham- maddesi olan buğdayın fı- yatlarının yükselmesı ise hem ekmek, hem de yem pıyasasını etkıledi. 22 ka- sımda yem fıyatları 11 bin li- radan 12 bin lıraya, 29 ka- sımda da 14 bin liraya fırla- dı. Önceki gün de fiyatlar birden bıre 17 bin liraya da- yandı. Daha da zam beklen- tisi ve korkusu var!.. Dünyanın bütün ülkelenn- de süt ve yem fiyatlan bır dengeyeoturtulmuştur. Üre- tıci bir kılo süt ıle 3 kilo yem alabilmektedır 1980 yılına kadarTürkiye'de de bu den- ge korunmuştur. En kötü ko- şullarda bile bır kılo süt ıle 2 kilo 500 gram yem alınabıl- mıştır. Son zamlarla bir kılo sü- tün karşılığı 600 gram yeme düşmuştür. Bu ölçuler için- de hayvancılık yapılamaz, yapmaya devam edenlerin de tüm mal- varlığını alır götürür. Ureticinin bütün hesap- larıaltüstoldu. Sadece zarar etmekle kal- madı.geleceği de tehlikeye girdi. Zira hay- vanlannı satsa bile yüksek fa- iz karşılığında aldığı kredi borçlannı öde- yebılmesi çok zor.. Bizim çiftçi- mizbutürfaci- alan 1980 yı- lından sonra i- kı kez yaşadı. Kredı ıle aldığı inekleri bir se- ne dolmadan elınden gittiği gıbi bırçoğunun tariası, trak- törü. varsa başka malları da satıldı... Bu acı omeklerin yaşandı- ğı Türkiye'de şimdı Tansu Çiller çıkıyor, "2 trilyon lıra kredi dağıtarak hayvancılığı gehştireceğim " diyor... Çiller'in iddiası inandıncı değildır... 2 trilyon değil, 30 trilyon lira dağıtılsa bile hay- vancılık kalkınamaz. Dünya- nın en cins ineklerıni ithal et- sek bile sonuç değışmez... Önemli olan kredilerden önce hayvancılıktan para kazanacak birortamın yara- tılmasıdır. Zira para kazan- dırmayan hıçbır ış yapıla- maz... Yapılsa da yurümez. Tansu Çiller, 30 seneden ben hayvancılığı koruyan ve geliştiren SEK ve Et-Balık Kurumu gibi iki dev kurulu- şu, üç kuruş karşılığında özel sektore adeta armağan etti. SEK. devletın elınde iken üreticı sütünu 17 ıle 18 bin lıraya satabilıyordu... SEK ile özel sektör arasın- daki yanş ureticinin yaranna oluyordu. Şımdi ise, rekabet ortamı tamamen bıttı ve süt fiyatlan 10 bin lırayaduştü... Çiller Yem sanayii'nı de sattı... Şımdi yem fıyatları da yukselışe geçti. Tanmsal KİT'leri acele özelleştırmenın amacı da zaten özel sektöre daha faz- la kazanç sağlamak için bu ortamı hazırlamaktı... Nıtekım, Çiller'in arzusu yenne geldı... Özel sektör hakkından fazlasım kazan- maya başladı, ama hayvan- cılık da bittı... Eğer SEK. Et-Balık Kuru- mu ve Yem Sanayii satılma- saydı, bu üç kuruluşu 3 tril- yon lıra düşük faızli kredı ıle etkın hale getırmek müm- kündu. Hatta, aynı koşullar- da üreticı kooperatif ve bır- liklerine hibe bile edılseydi... Devlete malıyetı ikı ile üç tril- yonu geçmeyecektı... Bu üç kuruluş yenıden ha- yata geçirilmeden hayvan- cılık kurtarılamaz... Aksinı id- dia etmek hayalcıliktir. Hiç kimse 17 bin lıraya yem alıp, 10 bin lıraya süt satarak hay- vancılığı sürdüremez... Hayvancılık, tarımın loko- motrfidir... Türkiye'de 20 mü- yona yakın insanımız bıraz topraktan, biraz da hayvan- cılıktan karnını doyuruyordu. Hepsine yazık oldu... Atalarımız anlayana "Siv- ri sınek saz. anlamayana da davul zurna az" demışler... Eğer yem fiyatlarına gelen zam da hukumetlen. insan- lanmızı harekete geçıremez- se artık yapılabilecek başka bir şey kalmamış demek- tır...İ Servis hizmetinde denetim Kampanyaya ilgi Yataş'ı zorladı Y ataş'ın duzenlermş olduğu son kampanyanın büyük ılgi görmesi. firmanın ürün teslımatında gecikmesıne neden oldu. Yataş'ın 1996 yılı katoloğunda yer alan 3'lü koltuk ve 3 adet berjer içın toplam 50 milyon lıra tutannda peşın para ödeyen okurumuz Serap Baykan. berjerierını teslım alamayınca bızı aradı. Yaptığı gorüşmeler sonrasında Kızıltoprak'takı Yataş bayıı Mevsim Çeyız Mağazası'ndan alışverış eden okurumuza, başka bır desen beğenmesi halınde teslımatın hemen yapılacağı soylenırken, aynı desende ısrar etmesı halinde sıraya sokulmak zorunda kalacağı vurgulanmış. Bunun uzenne bızı arayan okurumuz soz konusu kottuk takımı içın 30 ekimde Mevsim Çeyız Mağazası'na sıparış verdığını, peşin ödemeyi ise 7 kasımda yaptığını, buna karşın berjerierinı alamadığını belırttı. Okurumuzun şikâyetinı ılettığim Yataşın halkla ılışkıler sorumlusu Yeşim An ilk kez 9 ay süren bır kampanya yaptıklarını, dığer kampanyalardaki stok mıktarını 10 katına çıkarmalarına karşın talebe yetişemedıklerinı bıldırdi. Kayseri'deki fabnkada 3 vardiya halinde üretim yapıldığını vurgulayan An, okurumuzun berjerlerinı hemen teslım edeceklerıni kaydettı. • 3 ay önce aldığım Beko termosifonun yeşil ve kırmızı ışık göstergeleri 1 ay önce bozuldu. Bunun üzerine yetkılı servısı çağırararak. gerekli tamiratın yapılmasını istedim. Tamirat sırasında ışık göstergelerinin bulunduğu pano kırıldı. Bunun üzerine ellerınde yedek parça bulunmadığını söyleyen yetkılıler, 15 gün süresınce beklettiler. Daha sonra da cıhazın yenısiyle değıştinleceğıni iddıa ederek bızı oyalamaya devam ettıler. Orhan Tükel/İSTANBUL O kurlanmızın bize ıletmış olduğu şikâyetler. bozulan beyaz eşya ve elektronik cihazlann tamıri sırasında çekılen sıkıntılara ömek teşkıl ediyor. Tüketicılerin yetkılı servıse ulaşmalarına karşın. yedek parça bulunamadığı için uzun süre bekletılmesı olayına sıklıkla rastlanıyor. Ama bu soruna çözum arayışları içıne giren Sanayi ve Tıcaret Bakanlığı, üreticı fırmaların servis hizmetlerine gereken önemi vermelerını sağlamak için bir tebliğ hazırlıyor. 1996 yılının ilk aylannda yururluğe gırecek olan "Satış Sonrası Servis ve Yedek Parça Hızmetlen" ıle ilgili tebliğ taslağı. sanayi malı üreten, satan ve ıthal eden fırrnalara satış sonrası servis hizmeti verme ve belirlı miktarda yedek para bulundurma zorunluluğu getirecek. Söz konusu firmaların dar bır bölgede üretim ve satış yapması halinde yalnızca o bölgede. Turkıye genelinde üretim ve satış yapması halinde ise Türkiye genelinde servis hizmeti ağı oluşturulması gerekecek. Teblığın yururluğe gırmesıyle birlikte beyaz eşya sektörü başta olmak uzere otomotiv ve elektronik dışındaki daha bırçok S imtel aquamatik tipi elektrık süpürgemın kırılan halı dövücü parçasını yenilemek üzere Bakırköy Simtel yetkıli servısine gıttiğimde, parçanın ellerinde olmadığını söyleyen yetkililer, 1 -2 ay sonra geleceğini belırttiler. Daha sonra gıttiğimde bana sahte olduğu anlaşılan bir ürün verdiler. Durumu Simtel Tüketıcı Servısine bildırdiğimde, taklit yedek parçalar olduğunu. orijınal parça içın Zeyiınburnu'ndakı yetkilı servise gitmemi istediler. Sımtel'ın bu duruma nasıl göz yumduğunu anlayamadım. Zehra Ok/İSTANBUL ve garanti belgesı almak ısteyen firmalara ise bu belge verilmeyecek. Okurumuz Orhan Tukel'ın şıkâyetıni bize ilettığı gün. üreticı firma 1 ayı aşkın süredırteslıminı geciktırdiği termosifonu teslım etmiştı. Buna karşın, tamir içın gotürülen cıhazın "yedek parça olmadığı" gerekçesıyle neden bu kadar uzun sure bekletildiğıni öğrenebilmek için, üreticı firmanın Merdıvenköy'deki bölge şefliğıne arayarak konuyu ılettik. Yedek parça sıkıntısı yaşanmadığını belırten yetkililer, yetkilı servıslerin elinde yedek parça kalmaması halinde bölge şeflığinden istek yaptıklarını vurgulayarak "Yedek parça bızım elimızde varsa yolluyoruz. Bızde de yoksa, Çayırova'dan ;sf/yoruz "dediler. Yedek parça üretıminın Konya'da yapıldığını vurgulayan yetkililer, "Bir hafta içinde yedek parça temin etmek mümkün olmazsa, garanti suresi dolmamış ürünlerde, cihazı yenisiyle değiştirme yoluna gidiyoruz" dediler. Simtel supürge içın yedek parça elde edebilmek içın sıkıntı çeken okurumuz Zehra Ok'un şıkâyetıni uretıcı firmaya ilettığimızde konuyla hemen ılgilenen yetkililer, orıjinal yedek parçayı ücretsiz olarak hemen temın ettıler. • ürünu satan, üreten ve ithal eden firmalara satış sonrası servis hizmeti verme zorunluluğu getirılecek. Fırmaların kuracakları satış sonrası servis istasyonlarında TSE belgelı olma şartı aranacak. Bundan sonra birkaç alet satın alan, bir işyeri kiralayan herkes, "Ben servis istasyonu kurdum" diyemeyecek. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı. servis istasyonu kurduğunu beyan eden firmalara, TSE'nın belırlediği standartlara uygun olmaları halinde garanti belgesı verecek. Fırmaların garanti belgesı olmadan satış yapmaları mümkun olmayacak. Üreticı firmalann TSE belgelı servis ıstasyonları kurmamaları halinde, bakanlık tarafından garanti belgeleri iptal edılecek
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle