Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
/VRALIK 1995 CUMA CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI
tergi denetiminde
toşan
I A1SKARA (AA) - Hesap
Izrranlan Kurulu'nun 10
alık vergi denetimleri
s>nucu, 7 trilyon 314
nilyar liralık eksık matrah
heyanı bulundu. Maliye
Eakanı Ismet Attila,
loriLya ılişkin yaptığı
a;ıklamada. bu yılın ocak-
emrr. dönemınde 40 trilyon
3î4 mılyar liralık matrahta
irceleme yapıldığını
bJdirdi. En fazla
ircelemenin 9 trilyon 832
rrilyar lira ile Istanbul'da
gerçekleştirildiğini bildiren
Attila, Ankara"da 6 trilyon
&->6 milyar liralık, Izmir'de
3trilyon 603 milyar liralık,
dığer illerde ise 20 trilyon
13 milyar liralık matrah
incelemesinde
bulunulduğunu belirtti.
Çalışma
yaşamında
diyalog arayışı
• Ekonomi Sen isi-
Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanı Mustafa
Kul. çalışma yaşamının
demokratik ve katılımcı bir
anlayışla ele alınarak işçi,
işveren ve hükiimet
arasındaki diyaloğun
kurumsallaştınlmasının
şart olduğunu söyledi. Türk
Endüstri Tlişkileri
Dernegi'nin düzenlediği ve
endüstriyel ilişkilerin ele
alındıâı kongrede konuşan
Kul, Başbakanlığın bir
genelgesiyle kurulan
"Ekonomik ve Sosyal
Konsey"de diyaloğu
işlemey.ecek bir yapıya
büründürecek biçimde
kamu temsilcilerine ağırlık
verildiğini belirtti.
Türk işadamları
Bosna-Hersek'te
• SARAYBOSNA/
ANKARA (AA) - Başbakan
Tansu Çiller'in Bosna-
Hersek'e 28 kasım günü
gerçekleştirdiği resmi
ziyaret sırasında. Türk-
Boşnak tş Konseyi kuruluş
protokolünün. 6 ay içinde
ırnzalanmasına yönelik bir
niyet mektubu irnzalandı.
Dış Ekonomik llişkiler
Kurulu'ndan(DEIK)
yapılan açıklamaya göre.
aralannda DEİK Başkanı
Şarık Tara'nın bulunduğu
bir grup işadamının da
katildığı Saraybosna
ziyareti sırasında. hevette
yeralan işadamları, Bosna-
Hersek Ticaret ve Sanayi
Odası yetkilileriyle bir
toplantı yaptılar.
Pipinç ittiali
makarnayı
vurdu
• İZMİR(AA)-Pirinç
ithalatındaki artıştan
olumsuz etkilenen makarna
sektörünün. Türk
mutfağında "gerçek
yerini" bulamamanın
sıkıntısını çektiği belirtildi.
Maktaş Makarnacılık
Genel Müdürü Nail Soysal,
Türk mutfağının en önemli
tüketim maddesinin pirinç
olduğuna işaret ederek,
sağlanan kolaylıklar
nedeniyle pinnç ıthalatının
son lOyıldayüzde 100
artış gösterdiğini kaydetti.
Kaçak kömüre
önlem
• ZONGl LDAK (AA) -'
Zonguldak'ta kömür
kaçakçılığını önlemek
amacıyla valilik tarafından
Acil Müdahale Ekipleri
oluşturuldu. Zonguldak
Valisi Sami Seçkin.
yayımladığı genelgede, son
zamanlarda kömür üretimi,
kömür nakliyesi ve kömür
satışlannda İcaçakçılık
olaylannın yoğunlaştığına
ilişkin duyumlann alındığını
belirtti. Seçkin.
genelgesinde. Türkiye
Taşkömürü Kurumu (TTK)
Genel Müdürlüğü'nün
imtiyaz hakkına istinaden,
kiralama karşılığı işletme
sözleşmesi olmadıkça, hiç
kimsenin maden kömürü
üretimi. alım satımı ve nakil
yapma yetkisi
bulunmadığını hatırlattı.
Dış ticarete yeni
"pota" arayışı
• Ekonomi Servisi -
Ekonomi sorunlannı
tartışmak üzere oluşturulan
yılın en büyük tartışma
platformu. "dış ticaref'i ele
almak üzere bugün
toplanıyor. Gümrük birliği
öncesinde dış ticaret
politikalannı tartışmak, dış
ticarete yeni bir yön verecek
ulusal polıtikanın
belirlenmesine katkı
amacıyla Dış Ticaret
Müsteşarlığı (DTM) ile
Türkiye Ihracatçılar Meclisi
(Tl.Vlj tarafından
oluşturulan "'Ulusal Ihracat
Stratejisi ve Vlodelleri
Tartışma Platformu"na yüze
yakın bilim adamı. uzman
ve siyaset adamı katılacak.
İthalat ve sıcak para politikaları tüketimi patlatınca, GSMH yılın 3. çeyreğinde yüzde 10 arttı
Homıoıılu büyüme durmuyor
1985
• Hükümetin yılbaşından bu yana uyguladığı, kur artışlannı baskı
altına alma politikasıyla da desteklenen ithalat ile sıcak para
girişindeki yükselme ve aynı çerçevede artan tüketim harcamaları,
ekonomide "tehlike işareti" olarak da değerlendırilen ani büyümeyi
beraberinde getirdi.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -1994
sonunda yüzde 6.1 oranında küçülen ekono-
mi. ithalat ve tüketim harcamalannda ger-
çekleşen aşın yükselişiyle birlikte tehlikeli
boyutlarda büyümeyi sürdürüyor. Yılın ikin-
ci 3 aylık döneminde ani bir sıçramayla yüz-
de 12.4 oranında yükselen gayri safi milli ha-
sıla (GSMH). yılın üçüncü 3 aylık dönemin-
de de. geçen yılın aynı dönemine göre yine
yüzde 10 gibi büyük bir oranda arttı.
Aynı dönemler itibarıyla özel nihai tüke-
tim harcamalanndaki çıkış yüzde 12.6. itha-
lattaki artış da yüzde 39.2 düzeyine ulaşır-
ken, ihracattaki çıkış binde 2 oranında kal-
dı. Hükümetin yılbaşından bu yana uygula-
dığı. kur artışlannı baskı altına alma politi-
kasıyla da desteklenen ithalat ile sıcak para
girişindeki yükselme ve aynı çerçevede ar-
tan tüketim harcamalan ekonomide "tehlike
işareti" olarak da değerlendirilen ani büyü-
meyi beraberinde getirdi.
Ekonomi yılın ikinci 3 aylık döneminde de
yüzde 12.4 oranında büvüyerek. ilk tehlike
sinyallenni vermişti.
Hükümet. Uluslarası Para Fonu'nun da
•Yılın ikinci 3 aylık dönemınde yüzde 12.4 oranında şok >öikseliş
gösteren GSMH, yılın sonraki çeyreğinde de hız kesmezken aynı
dönemler itibarıyla artış özel nihai tüketim harcamalarında yüzde
12.6, ithalat da yüzde 39.2 düzeyine ulaştı. İhracattaki çıkış binde 2
oranında kaldı.
43 J Türkiye'nin îstikrarsız büyüme tablosu (%
1965-1995
-6
(IMF) ani büyümenın enflasyonist etki ya-
ratacağı yönündeki u>ansı üzerine tüketim
harcamaiannı kısmak içın ey lül ayında tüke-
tici kredilerinden kesilen fon oranını yüzde
10"a yükseltmış. kısa vadeli dış borçlanma-
> a da v üzde 6 oranında fon uygulamaya baş-
İamıştı.
DlE'nin dün açıkladığı GSMH verilerine
göre. ekonomi yılın üçüncü 3 aylık döne-
minde de geçen yılın aynı dönemine göre yi-
ne yüksek bir düzeyde yüzde 10 oranında
büyüdü. Aynı dönemler itibarıyla gayri safi
yurtiçi hasıla yüzde 9.5 düzeyinde arttı.
Yılın temmuz-ağustos-eylül aylannı kap-
sayan 3 aylık döneminde. geçen yıla göre
GSMH içinde tanm yüzde 3.9. sanayi sek-
törü yüzde 17.9. ticaret sektörü yüzde 13.8.
haberleşme ve ulaştırma hizmetleri yüzde
6.4. dev let hizmetleri yüzde 2.7. serbest mes-
lek gelirleri yüzde 9.3 düzeyinde arttı.
Aynı dönemlerde, inşaat sektörü yüzde
1.6. kâr amacı olmayan kuruluşlann payı da
yüzde 3.3 oranında azalırken. GSMH için-
deki ithalat vergisi miktan yüzde 30 oranın-
da yükseldi. Özel nihai tüketim harcamalan
yüzde 12.6, dev letın nihai tüketim harcama-
lan yüzde 2.2 gayri safi sermaye oluşumu
yüzde 11.3 oranında arttı. Verilere göre bu
dönemlerde mal ve hizmet ithalatındaki ar-
tış yüzde 39.2 düzeyine ulaşırken. ihracatta-
ki artış binde 2 oranında kaldı. Nisan-mayıs-
haziran aylannı kapsayan yılın ikinci 3 aylık
döneminde de. geçen yılın aynı dönemine
göre. özel nihai tüketim harcamalan yüzde
11.8. ithalat yüzde 37.3 düzeyinde artmıştı.
Teknik uzmanlar, ekonomik istikrar ve mali disiplinden tümüyle uzaklaşıldığı görüşünde
IME, Türkiye'yi kaygıyla izliyor
RJAT KOZLUKLU
UASHINGTON-Kısaadı IMF
olan "Uluslararası Para Fonu". 24
Aralık genel seçimlerine doğru
Türkiye'de ekonomik istikrar ve
mali disiplinden tümüyle uzakla-
şıldığı görüşünde. Enflasyon ile
son üç yıldır yaşanan krizlerden
kurtulamayan Türkiye'nin popü-
list politikalarla sürekli ve denge-
li bir ekonomıye yönelemediğini
vurgulayan IMF çevreleri, "Uyan-
lanmız göz önüne alınmadığından,
ka> gı verici bir siirece jjirildiği göz-
leniyor. Bu. hem çok ürkütücü hem
de ekonominin yeniden kontrolden
çıkmakta olduğuna işaret ediyor"
diyorlar.
Halkın dövize yönelmesini "do-
ğal" ve "gecikmiş " bir talep olarak
değerlendirip "panik olmaması"
temennisinde bulunan uzmanlar,
Refah Partisi kaygısını da dile ge-
tirmekten kendiîerini alamıyorlar.
Türkiye ile ilgili bir teknik uz-
man, Cumhuriyet'e. "seçime dog-
m " ve "seçim sonrasına" ılişkin.
Uluslararası Para Fonu'nu (IMF)
bağlayıcı olmayan bir değerlendir-
mede bulundu.
IMF'nin teknik uzmanı. geçen
yıl temmuz ayında imzalanan s-
tand-by düzenlemesi gereğince
Türkiye'nin kullandığı kredi an-
laşmasının dördüncü ve son dılimi
olan 116 milyon dolann, hüküme-
tin seçime gitmesi dolayısıyla kul-
landırılmadığını bildırdi.
"Türkiye'de toz dumana kanş-
mış durumda. Her şey çok açık bir
biçimde ortada. Ankara'ya sorun-
lannı halledip yeni hükümeti kur-
ması sonrasında. yeniden oturup
her şeyi baştan konuşmak gerekti-
ğini bildirdik" diyen IMF uzmanı.
"temel kavgının enflasyonun fren-
knememesi ve seçim ekonomisi uy-
gulanmasından" kaynaklandığını
söyledi. Değerlendirmesinde. "Bu
da beraberinde Türk ekonomisi-
nin ciddi sorunlar doğuracak şekil-
de kontrolden çıkacağı endişesine
yol açıyor" görüşünü belirten yet-
kili. sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye. IMF'ye \-erdigi niyet
tnektubuyla imzaİadığı stand-b>
düzenlemesinde \aat ettiği hedefle-
rin havli gerisinde kaldı. Bunun
aşılması için verilen «izler de yeri-
ne getirilmedi. Si> asi istikrarsızlık
çerçe\esinde ekonomik taahhütic-
re > aklaşılmaması ka> ıgılan arttı-
ğından, IMF'nin >erdiği kredinin
c>lül dilimi, haziran ayındaki eko-
nomik verilerde vaşanan olumlu
gelişmeler üzerine onaylannııştı.
Son dilimin verilebilmesi için ka-
sım ayı içinde Türki\e Masası Şell
Thomas Reichman başkanlığında
bir heyet Ankara'ya gidecekti. An-
cak seçim karanyla birlikte bun-
dan vazgeçildi. Ğidip kiminle ne
konuşulacak? Bö\ lece tamamı 800
milyon dolan aşacağı hesaplanan
kredinin kalan 116 milyon dolarlık
dilinıinin ödenmesi durduruldu.
Bugün artık stand-by düzenleme-
si çerçevesinde \erilen kredinin de-
vamını sağlayıcı güvenceler orta-
dan kalkmıştır. Bu y üzden kimse
arûkkalkıpdaTürkiye'dt' IMFpo-
litikalannın uygulandığından söz
edemez."
IMF teknik uzmantna göre, hal-
kın dövize saldınsı "gecikmiş bir
talep"
Türkiye'nin içinde bulunduğu
siyasi istikrarsızlık, yaz başından
beri IMF'yi ve diğer para piyasa-
lannı "ürkütüyor", gelişmeler de
"kaygı" veriyor.
mm
Bir IMF uzmamnın gözüyle Türkiye ekonomisi
RP KORKUSU: "Refah gelirse
ne olacak kaygısı yok denemez.
Iran'la bile anlaşma yapıp heyet
görüşmeleri yapan IMF'nin
Türkiye'de Islamcı birpartinin
iktidara gelmesı durumunda
ilişkilerini sürdürmeyeceği
düşünül-
memeli.
Gerçi İran
IMF'den bir
kaynak
kullanmıyor.
amabu
Islamcı
yönetimin
politikalanndan dolayı değil.
Örneğin bir Belçika ne ise Iran da
IMF için aynı.
Bugün tran'a giden IMF heyetleri
var. Tahran yönetiminin ekonomik
verileri ele alınıp
görüşülüyor."
DIŞ BORÇLAR: "Dışandan borçlanma olayı tümüyle
ekonomiye du\ ulan güvenle ilgili. Seçımlerden sonra dış
pıyasalardan borç para bulma hazırlığı söz konusu. Şu anda
Japonya ile görüşülüyor. Ancak belirtmekte yarar var;
Türkiye'nin para aramadıgı hiçbir dönem olnıamıştır.
Türkiye. ödemeler dengesinde dışandan giren para kalemini
hiçbir zaman sifırlayamadı. mümkün de değil. Türkiye her
y ^ 1 zaman para aray acak. Bu. bazen
Ht X\\ ^'^
a c
S''
3
'-
D a z e n t o
k gibi olacak.
^M / N^) | ama borç arayacak. Geri ödemeler
p | içın borçlanmadan kaçabilecek
j ^ ^{^ ^j ] durumda değil. Valnız bugün için
ödemeler dengesinde hayati bir
sorun olduğu söylenemez. Asıl
sorun gelecek yıl çıkabılir. 1
milyar dolarlık borcun ana para
ödemesinin büyük bölümü,
vadesinde ödendı. Gelecek yıl yapılacak dış borç ana para
ve faiz ödemeleri 11 milyar doİar civannda hesaplanıyor.
Bundan sonrası için dengeleri altüst edecek adımlar
atılmaması da çok çok önemli. Surası da bir gerçek ki,
ekonominin durgunluk dönemi. uluslararası risk
değerlendirme kuruluşlarını da kaygılandırmakta."
Q?
ÖDEMELER DENCESİ:
"'Ciddı bir sorun yok gibi. İthalat
çok yüksek gidiyor. ama
rezerv lerde. ödemeler
dengesinde çok ciddı bir sorun
olduğu söylenemez. Ithalatın çok
yüksek olması da ticaret açığına,
bu da
berabe-
rinde
cari
işlemler
açığı ile
rezerv -
lerde
azal-
maya
sebep olur. Ama ithalat. ödeme-
ler dengesindeki kalemlerden
sadece birisi. Rezerv lerde şu
anda bir sorun görünmediği açık.
Bütün sorun enflasyonda. Para
arzında bir artış da söz konusu."
ENFLASYON ORANI: "Şu anda, 10
ay lık dcğişim toptaıı eşyada yüzde 52.
tüketicı eşyada yüzde 64... Kasım ve
aralık da göz önüne alınırsa yüzde 90'lara
ulaşılması söz konusu. Stand-by
düzenlemesinde enflasyon hedefi yoktu.
' Stand-by 'da sadece doğrudan otoriterlerin
kontrolü altında
olan birtakım
değişkenler
hedefleniyordu.
enflasyonun da
bunun bir
sonucu olarak
ortaya çıkacağı
varsayımı vardı.
\'üzde 40
deniyordu.
ancak oran hedefi yoktu. Bugün Türkiye
enflasyon varsayımını kat kat aştı. 12 aylık
değişim oranına \e 12 aylık ortalamalann
değişimine bakılabilir. 12 aylık değişim
oranı çerçevesinde enflasyon oranımn
yüzde gerçekleşmesi bekleniyor."
ENFLASYON VE DÖVİZ: Enflasyondaki
sapmayla dövizdeki artış oranı da hedeflenenin
üzerinde. Dolann TL karşısındaki değerinde
nominal olarak her ay yüzde 1.6 oranında artış
öngörülmüştü. ama bu
enflasyonun da her ay
yüzde 1.6 artacağı
varsayımıyla düşünül-
müştü. Ancak enflasyon
öngörülenden fazlasıyla
artış gösterdi.Dövizdeki
artış oranı, para
arzındakı daralma veya
rezervieri azaltmayla
sağlanabılırdı. Bu da iktidarların kolay kolay
seçebileceği bir şey değildi. yapılmadı da. Türkiye
1996'yı şimdiden tüketiyor. Bu yıl hedeflenen
enflasyonun üstüne çıkıldığı da bir gerçek."
SEÇİM SONRASI: ''Tufan denmesi abamlı
sayılabilır. ama 'Türk halkının kemersıkması
gerekecek' demek, yanhş bir ıfade olmaz. Şu
anda seçim arifesinde olunması nedeniyle
zamlar dondurulmuş
gibi gözüküyor. Yeni
kurulacak hükümetle
birlikte halk bağınp
çağıracak ancak.
Türkiye'nin 1996'da
da IMF ile hareket
etmesi zorunlu gibi
gözüküyor. Bugün 7
milyan aşan dış
borcu olan Türkiye'nin. 1996'da aynı oranda
dış borç ödemesi gerekiyor. Bunun iç borçla
kapatılması şu an için olanaksız. 1.5 katrilyon
iç borç ödemesi de söz konusu."
DENCELERİN SARSILMASI: Ne
yapılırsa yapılsın. bugünkü ekonomik
sıkıntılann birtakım ekonomik ve
sosyal dengeleri etkilememesi
mümkün değil. Bu kadar
sorunun yan etkisi
olacağı kesin. Her şey
yolunda gitse ve dört
dörtlük bir ekonomi dahı
olsa doğal işsizlik oranı
yüzde 1-2 kabul edılir. Bu
miktar. dünyanın en
mükemmel ekonomileri
için de geçerli bir oran.
Dünyanın ekonomisi kritık ülkeleri
arasında önde gelen ülkelerden biri
sayılan Türkiye'de bugün yüzde 8-9
dolayında işsizlik
var. Avrupa baz alındığında yüzde 8-
9. çok büyük bir oran sayılmaz.
OECD ortalamasına bakıldığında da
azgelişmiş bir ülke olarak Türkiye'nin
işsizlik oranı çok yüksek
denemez. Yapısal kısmı
böyle. Gelişme olarak
bakılırsa 1995'te büyüme
çok yüksek oranda
gerçekleşti. Bütün yıl
bazında yüzde 6'yı
bulması bekleniyor. Hedef
yıllık yüzde 3'tü. Bu da
ışsizlığı azaltan bir faktör.
Bunun yanında. ülkenin potansiyeli
göz önüne alındığında Çiller
hükümetlerinde yatınma yeterince
vönelındiai sövlenemez."
YENİ STAND-BY: 1994
yılında yapılan stand-by
düzenlemesi erken bir genel
seçim olmayacağı hesaİMyla
hazırlanmıştı. 24 Aralık'tan
sonra yeniden düzenleme ve
plan gerekecek. Bugünkü
verilere bakıldığında.
Türkıye ekonomisınin daha
birkaç yıl stand-by
düzenlemesine ıhtiyaç duyduğu ve IMF
reçetelerine harfiyen uyulmaksızın
düzlüöe çıkamayacaeını aösteriyor.
~ 1996'da IMFr
siz bir Türkiye
düşünülmemeli. Zor bir dönemece
giriliyor. Hangi parti hükümet
olursa olsun IMF'siz bir
ekonomi politikası izlemesi
olanaksız gibi. Türkiye ne
zaman siyasi toparlanmayı
gerçekleştirebilirse IMF
devreye yeniden girer. Bu da
en erken ilkbahar olarak
gözüküyor. Şu anda artık IMF
politikalan uygulanmıyor. IMF
yalnızca gelişmelerı takip ediyor. Yeni
"stand-by'ın miktan ve koşullan daha
farklı olur. Bunu. seçimden sonra yeni
ıktidarın talep etmesi durumunda bir
hevet Türkive've cidecek."
DEVALÜASYON:
"Ekonomik gelışmeleri izleyip
tahminde buunmak için
elinizde doğru dürüst
izleyebileceğiniz bir politika
olması gerekiyor. Çiller
iktidan, bunu sürekli zorladı.
Ekonomik dengelerde 1994
Ocak ayında yaşanan 'süpriz'
dalgalanmanın yarın
olmayacağını kimse söyleyemez.
Yılbaşında yüksek oranlı devalüasyon
beklentisinin piyasalan sardığı gözleniyor.
Türk ekonomisi kabile yönetimlerine
özgü bir yapıda değil. Oturmuş birtakım
yapılara sahip olmasına
karşın süründüren sorunlar
bulunuyor. Öyle üfleyince
yıkılacak gibi de değil...
Nominal devalüasyon
yaşanıyor. ancak reel
devalüasyon şu anda
gözlenmiyor. Türkiye'deki
asıl sorun. siyasi yapıda.
Türkiye bir şeyden ölecekse
bu siyasi dengesizlik. tutarsızlık ve
kokuşmuşluktan olur. Enflasyonla
mücadelede başan elde edilememesi ve
siyasi istikrarsızlık. iç piyasalarda olduğu
gibi dışta da cıddi kaygılara yol açmakta."
Cep telefonu sözleşmesinin iptaline gerekçe olan şikâyet dışarıdan geldi
UluslararasıfirmalardanTelsim baskısi
ANK.\R\ (Cumhumet Bürosu) - Türk
Telecom tarafından sözleşmesi iptal
edilen Telsim için uluslarası
telekomünikasyon firmalanndan da
şikâyet geldiği öğrenildi.
Yabancı firmaların Telsim'in, Türkiye
ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti
(KKTC) arasında Roaming Anlaşması
olmadığı halde, 542 kodu ile KKTC'nin
GSM şebekesinin doğrudan aranır hale
getirdiği ve uluslarası anlaşmalara aykın
hareket edildiği yönündeki şikâyetlerinin
de sözleşmenin feshi için gerekçe
olduğu bildirildi.
Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanlığı
usulsüz işlem
yapıldığının ortaya
çıkması üzerine
LJzanlar'ın Çukurova
Elektrik ve Kepez Elektrik
şirketlerinin yönetimine el
koymasının hemen ardından. hafta
başında Türk Telecom da yine aynı
ailenin şirketi Telsim ile yaptığı cep
telefonu sözleşmesini iptal etti.
Türk Telecom'un Telsim'in sözleşmeye
aykırı olarak 542 CSM cep telefonu
kodu ile SIM kartlarının yurtdışında
usulsüz olarak kullandırması üzerine
sözleşmeyi feshettiğine dikkat
çekilirken. fesih kararının ardında
uluslararası telekomünikasyon
firmalannın da olduğu
bildirildi.
Özellikle Telsim'in
KKTC'yi Türkiye'nin bir
eyaleti gibi görerek. 542
kodu ile bu ülkedeki cep
telefonu şebekesinin aranmasının
sağlanması ve SIKM kartlannın
kullanılmasına olanak sağlanamasının
uluslarası firmaların tepkisıne neden
olduğunu belirten yetkililer şu
değerlendirmeyi yaptı:
Sözleşmeler zor duruma soktu
"Türkive'nin imza attığı sözleşmeler
çerçevesinde uluslarası piyasada ülke zor
duruma sokuldu. Hem Dışişleri
Bakanlığı. he.n de Türk Telecom Telsim'i
uvardı. Ancak, sonuç alınamadı."
YORUM
ÖZTİNAKGÜÇ
Vadeli Döviz İşlemleri
Geleceğin belirsizliği, kararalmayı zorlaştırdığı, za-
rar riskini arttırdığı gibi, vurgun (spekülasyon) güdü-
sünü de kışkırtmaktadır. Vurgun güdüsü, kısa süre-
de fiyat hareketlerinde dalgalanmayı daha da şiddet-
lendirmektedir. Fiyatlarda aşın dalgalanmalar, özel-
likle finansal pazarlarda bunalımlara, vurgunsal ka-
zançlara veya gereksiz zararlara yol açmaktadır. Ge-
lecekteki fiyat hareketlerinin belirsizliğini azaltmaya
yöneiik yöntemlerden biri de vadeli (forvvard) işlem-
ler ve vadeli piyasaların geliştirilmesidir.
Türkiye, sabit kur ve idari karariarla belirlenen fa-
iz düzeninden dalgalı kur ve değişken faiz sistemi-
ne geçtiğinde, vadeli döviz piyasasının oluşturulma-
sı, vadeli işlemlerin yaygınlaştınlması önerilmiş; an-
cak bu konuda cıddi bir girişim olmamıştı. TC Mer-
kez Bankası'nın vadeli döviz kuriarını açıklaması, ge-
cikmiş de olsa yerinde bir uygulamadır. Böylece fi-
nansal pazarlarda kurumsal bir eksikliğin giderilme-
sinin başlangıcı yapılmıştır.
Enflasyon hızının yüksek, döviz kuru ve faizlerin oy-
nak olduğu bir ekonomide, vadeli piyasaların geliş-
mesinde ve işlemesinde bazı sorunlar olsa dahi, TC
Merkez Bankası'nın girişimi bu alanda olumlu bir
adımdır.
Vadeli döviz piyasalan, dışsatımcılar, dışalımcılar,
döviz borçluları, döviz alacaklılan için belirsizliği or-
tadan kaldıracak, daha sağlıklı nakit bütçeleri yap-
malanna, maliyet hesaplamalanna olanak hazıria-
yacaktır.
Bağıtın yapıldığı tarihten itibaren iki işgününde dö-
viz teslimlerinin yapıldığı piyasa spot piyasa olarak
nitelendirilirken; teslim süresinin iki işgününü aşma-
sı halinde vadeli piyasa olarak tanımlanmaktadır. Va-
deli döviz işlemi, belli bir miktar dövizin gelecekte
belli bir tarihte veya belirli bir süre içinde. işleminin
yapıldığı tarihte belirlenen veya açıklanan kurdan alış
veya satışının yapılacağının taahhüt edilmesidir. Ba-
ğıtın yapıldığı tarihte döviz kuru belirlenmiş olduğun-
dan, kur dalgalanmalannın doğurabileceği belirsiz-
lik ortadan kaldırılmış olmaktadır.
Vadeli işlemlerde fiyatlann nasıl, ne yerde ve bo-
yutta değişme göstereceği büyük önem taşır. Bir
dövizin spot kuru ile vadeli kuru genelde birbirinden
farklıdır. Bir dövizin spot kuru ile vadeli kuru arasın-
daki fark, kambiyo piyasalarında değiştirilecek pa-
ra birimlerinin faiz oranlan arasındaki farkı yansıtır.
Vadeli döviz kurunun spot kurdan farklı oluşu, kam-
biyo piyasalannda işlem gören para birimlerinin fa-
izlerinin farklı olmasından kaynaklanır. Bu nedenle
vadeli döviz pazarları, değişik para birimlerinin faiz
farklarının bir ürünüdür.
Vadeli döviz piyasalarında kur belirlenirken, özel-
likle kısa sürede, değiştirilecek paraların faiz farkı
göz önünde tutulmalıdır. Söz konusu paraların faiz
farkını yansrtacak denge kurundan uzaklaşılması ha-
linde, bu piyasaların da sağlıklı çalışması olanağı or-
tadan kalkar. arbitraj kârlanna olanak yaratılır.
Vadeli döviz piyasalannda aşırı risk üstlenilmeme-
si ve yükümlülüklerin zamanında yerine getırilebilme-
si için, birbirine yakın fiyatlardan alım ve satımların
dengelenmesi, bir eşleme gerekir.
Vadeli döviz piyasalan geliştirilirken, bu piyasala-
nn değiştirilecek paraların faiz farklannı yansrtacak
denge kurunun belirlenmesine, alım satım yapıla-
cak dövizlerin giriş ve çıkışları arasında bir eşleme-
nin, bir dengenin kurulmasına, büyük boyutlu açığa
satıştan kaçırılmasma özen gösterilmelidir.
Vadeli döviz işlemlerinin artması, vadeli döviz pi-
yasasının oluşması, kuşkusuz geleceğin belirsizliği-
nin azaltılması. vurgun güdüsünün dizginlenmesi
açısından önemli adımlardır. Yukanda belirtmeye ça-
lıştığımız temel kurallar içinde çalışması sağlandığın-
da yararlı olacağı da bir gerçektir.
Vadeli döviz pazarları oluştururken, Türkiye'nin te-
mel sorununun üretim yetersizliği ve buna bağlı ola-
rak yeterli döviz kazanamamak olduğu, dış borçla-
rının önemli boyutlara ulaştığı göz önünde tutulma-
lıdır. Kurumsal eksikliklertamamlanırken, mal ve hiz-
met üreten sektörierdeki yetersizliklerin giderilmesi-
ne de özen gösterilmelidir.
Cukurova Elektrik
Küçük yatinmcıyı
SPK koruyacak
ANKARA (ANKA)- Ser-
maye Piyasası Kurulu, yö-
netimine el koyduğu Çuku-
rova Elektrik'in esas sözleş-
mesinde yapılmasını öner-
diği değışikliklerle yöneti-
mi dev rettikten sonra da şir-
ket üzerinde bir "sürekli ve-
sa\et" oluşturmaya hazırla-
nıyor. Şirketin çoğunluk his-
selerinin yönetımdeki ege-
menliği kınlıyor. Çoğunluk
ile azınlık hisselerine yöne-
timde eşit temsil edilebilme
olanağı getiriliyor. Şirketin
esas sözleşmesinde değişik-
lik yapmak SPK'nin iznine
tabi tutuluyor.
ÇEAŞ'ın Olağanüstü Ge-
nel Kurulu 14 aralıkta yapı-
lacak. Genel kurulda ana
sözleşmede yapıl-
ması öngörülen de-
ğişiklikler de belır-
lendi. ŞPIC'nin ata-
dığı yeni yönetim
kurulu tarafından belirlenen
değişiklikler. halka açık
olan şırketteki küçük pay sa-
hibi ortaklann haklannı ko-
rumaya yönelik. En temel
değişikliği şirketin yönetim
kurulu üyelerinin dağılımı
oluşturuyor.
ÇEAŞ'ın halen geçerli
olan ana sözleşmesi, şırket
yönetim kurulunun ortaklar
arasındaki seçilecek en az
üç. en fazla dokuz üyeden
oluşacağı belirtiliyor. Yapıl-
ması öngörülen değişiklikle
bu sayı 7 olarak belirleniyor.
Şirketin yüzde 15 ve daha
fazla hissesini elinde bulun-
duranpay sahibi gruplar yö-
netim kurulunda en fazla i-
ki üyeyle temsil edilebile-
cekler. ÇEAŞ'ın hisseleri-
nin yüzde 50'sinin Lzan ai-
lesinin elinde bulunduğu
tahmin ediliyor. Bu nedenle
de daha önce şirketin tüm
yönetimini elinde bulundu-
ran Uzanlar, değişiklikten
sonra yönetimde ancak iki
üyeyle temsil edilebilecek-
ler. Şirketin yüzde 15'ine ve
daha azına sahip pay sahibi
grupların da yönetimde iki
temsılcisi yeralacak. Yöne-
tim kurulunda Adana Şana-
yi Odası'nı şirkette toplu-
sözleşme yapmaya yetkili
sendikayı Enerji Bakanlı-
ğı'nı temsicileri bulunacak.
Değişiklikler uyannca,
ÇEAŞ artık ana faaliyet ko-
nusu dışında kalan hiçbir
şirkete iştirakte bulunama-
yacak. yeni şirket kurama-
yacak. başka şirketlerin
borçlanma senetlerini satın
alamayacak. ÇEAŞ. sadece
kamu kuruluşlarınca ihraç
edilecek. borçlanma senet-
lerine yatınm yapa-
bilecek. Nakit para-
sını ise ilk 10 bü-
y ük bankada değer-
İendirebilecek.
SPK. esas sözleşmede
ileride küçük pay sahipleri-
ni zarara uğratacak değişik-
likler yapılmasını önlemek
için de yeni önlemler aldı.
Esas sözleşmede yapılacak
değişikliklerin Sermaye Pi-
yasası Kurulu'nun "uygun
göriişüyle" gerçekleştirile-
bilmesi öngörüldü. ÇE-
AŞ'ın faaliyet konulannın
değiştirilmesi ya da geniş-
letilmesiyle ilgili esas söz-
leşme değişiklıklerinde de
SPK'den izin alınması zo-
runluluğu getiriliyor.
Dava Danıştay'da
Ankara 3. idare Mahke-
mesı, Enerji Bakanlığı'nın.
yükümlülüklerin yerine ge-
tırilmediğı gerekçesiyleÇE-
AŞ'ın yönetimine el konul-
masına ilişkin işleminin ip-
tali veyürütmenindurdurul-
ması istemiyle açılan dava-
da görevsizîik karan verdi.
Dava Danıştay'a gönderildi.