Katalog

CUMHURlYET 27 EKİM 1995 CUMA HABERLER Vargıtay, DEP davasında yargılanan 8 eski milletvekili için karannı dün açıkladı: 4 onama, 4 bozma '• B İ R B A K I M A DörtDEP'üye 2OO5'e kadarhapisiîSkARA (Cumhurivet Bürosu) - Yargıtay, ttıavasa Mahkemesi tarafından kapatılan leırokrasi Partisi'nin tDEP) 7 eski müktvekili ik hrbiğımsız milknekilinin vargılandığı davada. «ıkira 1 NoTu Devkt Giivenlik Mahkemesi |XMt tarafından \erilen mahkûmiyet hrartanndan 4'ünü bozdu, 4"üv\ü onayladı. >argtay. vurdışında bulunan Remzi Kartal. Naif tûwş. Nizamettin Toğuç, \li Yiğit, Mahmut lıhıç, ve Zübeyir Avdar hakkında da gıyabi ütuklama karan verdi. Yaratay 9. Ceza Dairest. ;jıkıra 1 No'lu DGM'nm.~eski DEP nilletvekilkri Haüp Diele, Leyla Zana, Ahmet lürL, Orhan Doğan, Sırrı Sakık. Sedat tartdaş ve Selim Sadak ıle Sımak Bağımsız Nilletvekılı Mahmut Alınak ıçın verdiğı karann ttmyız ıncelemesıni dün tamamlayarak sonucu a;ık\adı. 9. Ceza Daıresı'nde oybırhfi ıle alınan kıran açıklayan Başkan Demirel Ta\il. sınıklardan eski Dıyarbakır milletvekiHeri Zana \e D\de. eski Şırnak milletvekiHeri Doğan \e Sadak hakkındakı kararlann onaylandığmı taldirdi. Ta\ıl. bu konuda Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın tebliğnamesine kısmen uyulduğunu ıfade ettı Haklannda tahliye karan verilen Türk \e Yurtdaş. DGM'nın tahliye karannı bıldirmemesı nedenisle dün serbest bırakılmadı. Altl DEP'Hye giyabî tUtUklama... Leyla Zana. Hatip Dicle. Orhan Doğan ve Selim Sadak 2005 yılında serbest kalacaklar. Yargıtay, Zana. Dide. Doğan ve Sadak'a verilen cezaları onaylarken Türk, Yurtdaş. Sakık ve AUnak'a iHşkin DGM kararlannı bozdu. Yargıtay. yurtdışına çıkan 6 eski DEP'li hakkında da gıyabi tutuklama karan verdi. Zana. Dicle. Doğan ve Sadak. Türk Ceza Yasası'nın "silahlı örgüt üveliğini" düzenkyen 168. maddesinin 2. fıkrası uyannca 15'er yıl ağır hapıs cezasına malıkûm edilmişkrdi. Yargıtay'ın onama karanna göre 4 eski millehekili. 2005 yılında tahliye olabikcekkr. Infaz uygulamasina göre bu cezalann 4'te 3"ünü yatacak olan eski mılkt\ekükn. yaklaşık 11.5 yıl cezaevinde kalacaklar.Yargıtay. eski Mardin Milktvekili Türk ile eski Dıyarbakır Milletvekili Yurtdaş hakkındakı kararlan ıse bozdu. Bu iki sanığa yöneltıkn suçlann Terörk Mücadele Yasası'nın 8' 1. maddesı kapsamında değerkndinlmesi gerektıgi belırtildı.Türk.TCY'nin "silahlı örgüt üveliğini" düzenkyen 168*2. maddesi geTeğınce 15 yıl. Yurtdaş da TCY'nin "silahh örgüte yardım \e vataklık" fıilini düzenkyen 169. madde&i uyannca 7.5 yıl agır hapis cezasına çarptınlmışlardı. Bozma nedeni ve cezaevinde yattıklan sürevı dikkate alarak Türk \e Yurtdaş'tn tahliye edıldıkkrmı açıklayan Tavil. aynı davada yargılanan ve DGM'dekı son duruşmada tahliye edıkn eski DEP Muş Mılktvekılı Sakık ile Sırnak Bağımsız Milletvekilı Alınak hakkındakı kararlann da bozulduğunu bildırdı. Bozma karannda. Sakık ve Altnak hakkında tayın edıkn para cezalannın eksık olduğu belinildi. Sakık \e Alınak, TMY'nin 8/1. maddesi uv arınca 3 v ıt 6"şar ay hapis ve 70"er mılyon lira da para cezasına çarptınlmışlardı. Yargıtav 9. Ceza Dairesi"nin dün verdiği bozma karan gereğınce Türk. Yurtdaş. Sakık ve Alınak. Ankara 1 No'lu DGM'de önümüzdekı günkrde yeniden yargılanacaklar. Mahkemenin. Yargıtay "ın bozma karanna uyması durumunda karar kesınkşecek. DGM'nin, eski karannda direnmesı durumunda ise konu Yargıtay Ceza Genel K.urulu'nda karara bağlanacak. Yargıtay'ın haklanndaki cezayı onayladığı Zana, Dick. Doğan ve Sadak'ın, aynca "Warar düzeltme'" haklan bulunuvor. Bu istemkri de yine aynı dairede ınceknip karara bağlanacak.Tahliyekrine karar venlen Türk v aklaşik 20 ay. Yurtdaş ıse 16 aydan beri Ankara Kapalı Merkez Cezaevı'nde tutuklu bulunuvorlardı. Da\a dosyası Yargıtay'a gönderihnce. başsavcılık tebliğname hazırlayarak kısmen bozma. kısmen de onama istemınde bulundu. Teblığnamede Alınak ve Sakık hakkında verilen cezalar uygun bulunurken, cezanın TCY'ye göre 6"da bir oranmda arttvnlması ıstendi. Yurtdaş ve Türk'e \erikn cezalann TMY'nin 8 1. maddesine dönüştürülmesı istenikn tebliğnamede, Doğan hakkında "yasadışı örgüt üyesı olmaktan" \enkn mahkûmivetkarannın. "yasadışı örgüte vardım ve yatakhk" suçuna dönüştürülmesı istendi. Baaşsavcılık, tebliğnamesmde Zana, Dick. Doğan \e Sadak'a verilen cezalann ise onaylanması istendi. Yargıtav 9. Ceza Daıresi'nde dün saat09.00'da yapılan karar duruşmastnı. Sırrı Sakık ve Mahmut Alınak ıle eşkrınin vanı sira sanık avukatlan Yusuf Alataş, Feridun Yazar, Hasip Kaplan ve Nuri Özmen. Çağdaş Hukukçular Derneğı Başkanı Avukat Şenal Saruhan, lnsan Haklan Derneği Genel Sekreteri Avukat Hüsnü Öndül. YDH Muş Milletvekili Mehmet Emin Sever ıle çok sayıda yerli ve yabancı basın mensubu ızkdı. SER\ ER TAMLLİ Af Örgütü 'Türkiye sözünü tutmadr' YUSUF ÖZ.KAN ANKARA - Uluslararası Af Örgütü. Türk hükümetinin '"insan haklannda ivileştir- me" sözünü tutmadığını belirterek Türkı- ye'de işkence nedeniyk ölmenın. ortadan kaybolmanınve düşünceyi ıfade etmeden do- layı tutuklanmanın sürdüğünü vurguladı. Uluslararası Af Örgütü. insan haklan açısm- dan Türkiye'deki durumun 5 vıl öncesine oranla daha da kötükştığıne de dikkat çekti. Örgütün eylül ayında yayımladığı rapora gö- re, Türkiye'nin uvacağını bıldirdıği Birkşmiş Milktkr (BM) İşkence Komısyonu ve Avru- pa İşkencenin Önknmesı Komısyonu karar- lannı yerine getırmediği kaydedıkrek. insan haklannın uluslararası standartlara çıkanl- ması için şu önlemlenn alınmasi gerektiğine dikkat çektı: - Terörle Mücadele Yasası'nm (TMY) 8. maddesinin değiştirilerek ve>a kaldırıla- rak, düşünceyi ifade etmenin suç, kapsa- tnından çıkarılması ve "bölücü propagan- da"dan dolayı verilen 5 v ıl hapis cezasının kaldırılması. - Polis güçkn tarafından gözaltına altnan tüm kişikre işkenceden korunmak üzere bır avukatın sağlanması. - Gözaltı süresinin olası olan en kısa sü- reye indirilerek. sanığın bir an önce var- gıç önüne çıkmasının sağlanması. fc 5 yıl önce daha iyiydi' Uluslararası Af Örgütü. 1995 v ıhnın ılk al- tt ayında, Türkiye'deki insan haklannın baş- ta Avrupa Birligi (AB) olmak üzere, ulusla- rarası toplum tarafından yakın bir şekilde iz- kndiğini vurgulayarak. bu süre kapsamında. gözaltmda işkenceden dolayı ölme. ortadan kaybolma vepolitikcinayetkrin sıkca yaşan- dıgmıkaydetti. Karar hayal kınklığı yarattı Avrapa'dan DEP davasma tepkiler Haber Mcrkezi - Avrupa Konsevi Parla- menterkr Meclisi (AK.PM) Başkani Miguel Angel Martinez. Yargıtay'ın DEP davasın- daverdiği karann kendisini "hayal kırıklığı- na" uğrattığınıbildirdi. Avrupa Parlamentosu'nda (A?) en fazla sandalye sayısma sahip olan Sosyalıst Grup Başkanı Paulin Green. onavlanan cezaların. Türkiye ile Avrupa Bırliği lAB) arasındaki gümrükbirli|isürecınedarbevurduğunuöne sürdü. Yeşiller Partısı'nin Avrupa Parlamen- tosu Milletvekili Claudia Roth da yaptığı yazüı açıklamada. "Bu kararla Türki- ye'nin gümrük birligine girişi olamaz ve olmamalıdır'' dedi. Ankara'da bulunan AP üyesi Prof. Günter Rinsche ıse eski DEP milletvekilıennden Ahmet Türk ve Sedat Yurtdaş'ın serbest bırakılmalan ve TMY'nin 8. maddesinde ya- pılan değışıkliğin Türkiye'nın gümrük btrli- ğine giıjne sürecinde etkili olabikceğini belirttî. DGM'nin eski karannda direnmesi halinde, karann tekrar Yargıtav'a gidecek olması nedenivle. miUetvekillerinin cera- ları kesinleş.miş sayılmavacak. Bu nedenle de Türk. Sakık. Yurtdaş ve Alınak erken genel sec.imde adav olabilecekler. Dört eski DEP'liye adaylık yolu açıldr ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Yargıtay 9. Ceza Daire- sı'nin bozma karanndan sonra DEP'e üyeeski milletvekiHeri Sır- rı Sakık, Sedat Yurtdaş, Ahmet Türk ve Şırnak Bağımsız Milkt- % ekilı Mahmut AUnak'a. kesınle- şen mahkümıyetkrı bulunmadığı ıçın erken genel seçımde milletve- kili adayı olma yolu açıldı. Yargıtay'ın haklanndaki karan bozması üzerine venıden Devlet üüvenlık Ntahkemesı'nde yargı- lanmalan gündeme gelen eski DEP milktvekılkn ıle Şırnak Ba- ğımsız Milletvekili Alınak, arahk \ a da ocakayındayapılması öngö- rükn erken genel seçımde millet- \ekıli adayı olma hakkını elde et- tiler. Alınak. Sakık. Yurtdaş ve Türk'ün seçimkre katılma hakla- rını kullanmalan, yeniden görük- cek davanm seçimkrden sonrakı bırtanhte sonuçlandınlması koşu- luna ba|lı. Öte yandan, TMY'nin 8. mad- desi uyannca mahkûm edildiğipa- ra cezasını odeyıp dün hapısten çı- kan Doç. Dr. Haluk Gerger, hak- lannda beraat karan venlen eski DEP milktvekılkrinı zıyarete git- ti Gerger. Ahmet Türk ve Sedat Yurtdaş"ın Ankara Merkez Kapalı Cezaevf nden çıkışlannıbeklerken vaptığı açıklamada. karan "aldat- maca. sahte denıokratltk" olarak nıtekndırdı. "Nusret Demiral: Onlar vatan hainidir, cezalan idam olmalıydı DEP davası Avrupa yohında • DEP'Ulerin avukatlanndan Yusuf Alataş, Avrupa İnsan Haklan Mahkemesi'ne başvuracaklarını bildirdi. Alataş. "Yargıtay aşamasmda hukukun egemen olacağım sanıyorduk. Gördük ki, Türkiye'de Kürt sorunu söz konusu olunca güçler aynlığı, güçler birligine dönüşüyor. Ne yazık ki hayal kınklığı içindeyiz" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - Anayasa Mahkemesi"nce kapatılan Demokrası Partisi'nın(DEP) yargılanan eski milktvekilleri, Yargıtay'ın karanyla tüm ıç hukuk yollarının tükenmesi üzerine Avrupa İnsan Haklan Mahkemesi'ne başvunna karan aldılar. Dava ıddıanamesinı hazırlayan Ankara DGM Başsavcısı Nusret Demiral. Yargıtay'ın DEP'likrk ilgili karannı değerkndirirken "Oh tamam, övle olacağım bitiyordum zaten" dedi. DEP'likrin "vatan haini" olduğunu ve Türk Ceza Yasası'nın 125. maddesine göre yargılanıp "idam" edilmekri gerektığini savunan Demiral, "Biz iddiamızda devam edivoruz. Vatan haini onlar. Cezaları bize göre 125'tir. Cezalan bozulan sanıklar. yeniden yargılanacaktır. Ama bir kısmı artık kesinleşti. Yalnız benim iddiam halen 125'tir. Biz mahkeme karanna sa>gılıyız" dedi DEP'likrin avukatlanndan Yusuf Alataş, Avrupa lnsan Haklan Mahkemesi'ne başvuracaklannı bildirdi. Davada hazırlık asamasmdan yargılamaya kadar siyasi amaç ve güdükrin hâkim oldufunu öne süren Alataş. "Yargıtay aşamasmda hukukun egemen olacağım sanıvorduk. Bu ümitle karann bozulacağını sanıyorduk. Gördük ki, Türkive'de Kürt sorunu söz konusu olunca güçler av rılığı. güçler birligine dönüşüvor. Ne vazık ki. haval kınklığı içindeviz" diye konuştu. Duruşmadan sonra gazetecikrin sorulannı yanıtlayan eski DEP Muş Milletvekili Sırrî Sakık, "Bu karan, Türk ve Kürt halkı hak etmedi" dedi. Sakık. "Karar siyasidir. Bu karan parlamento ve vargı vermedi. Bu karann iç barışa hiçbir katkısı olmayacaktır" görüşunü dıle getirdi. Şırnak Bağımsız Milletvekili Mahmut Alınak da mahkeme Mİrecim, "Zulüm davast" diye nitekndırerek şunlan sövkdr. "Bu karar. kaba gücün, iç hukukun uluslararası hukuka karşı aczinin göstergesidir. Bu karar şimdiden mahkûm »Imuştur, şimdiden tartışılmıştır. Bu karara Tansu Çılkr dahi sahip çıkamamaktadır. Halkın iradcsini ayaklar altına alarak bizi denıir parmaklıklar arkasına atan ve bizi cezalandıranlar. bugün karara sahip çtkamıyorlar. Bu karar özetle halkın iradesinin ve insan haklannın avaklar altına alınmasıdır. Bu davada ne yazık ki, düşüncelerimizi ortaya koyamadık. Ne vazık ki. şiddetten beslenenler, varlık nedenlerini şiddete bağlavanlar kana doymuvorlar. Yarlıklarını bu kanın akmasına davandıran güçler, halkın iradesini bu şekilde avaklar altına alabilmektedirler." Sanık avukatlanndan Hasip Kaplan: Zana. Dicle. Doğan ve Sadak'ın yasa gereğı mılkt\ekili seçilme haklannı da kaybertikknni bildirdi. Alınak. Sakık, Yurtdaş ve Türk'ün, DGM'de yeniden yargılanacaklannı anımsatan K.aplan. şöyle dedi: "Bu müvekkillerimiz hakkında veniden bir hüküm oluşturulacak. Bu hüküm kesinkşinceye kadar. vapılacak bir seçimde adav olabilirler. Şu anda milletvekili seçilmelerine engel bir durum vok. Milletvekîli seçildikten sonra mahkûmiyet kararlan kesinleşirse anavasanın 84. maddesine göre TBMM, milletvekilliği durumlarını venîden gözden geçirir ve düşürür." NOTLAR / ORAL ÇAL1ŞLAR S iz. hiç 2005yılınakadarhapıs- te vatmayı düşündünüz mü' 1 Düşünmediyseniz hemen dü- şünün. Çünkübuülkede seçıl- miş miUetvekillerinin bir kıs- mı otarihe kadar, Türkiye'nin çeşitli ha- pishanekrinde yatarak cezalannı doldu- racaklar. Bizkr de bu on sene boyunca özgürce yaşadığımızı düşünerek. işimiz- den evimize gidip geleceğiz, filmier, tı- yatrolar seyredeceğiz. sevahatler yapa- cağız, tatillenmizi, ülkemizin güzelim mavi sahtlkrinde geçireceğız. Biz bunlan yaparken, seçilmiş 4 mil- letvekili her türlübelanm kol gezdıgı ce- zaevkrinin birinden digerine gezip du- racaklar. Milktvekilleri. Terörk Müca- deleYasasfndan mahkûm olduklan için. hırsızlardan. rüşvetçikrden. katılkrden. tccavüzcükrden daha kötü koşullardabu cezalannı tamamiamak zorundalar. Ör- neğin rüşvetçıkr açık görüş yapabilırkr. aldıklan cezanın >üzde40'ını yatarlar. a- ma bu ülkenin bazı milktvekilleri sırf egemen düşüncekrden farklı bir yerde durdukları için daha ağır koşullarda ce- zalannı çekmeye mahkûm edılirkr 2005 yılınakadarhapisyatmak Leyla Zana'ya bundan bir süre önce Nobel Barış Ödülü verilecek diye bazı çevrekr telaşa düşmüşkrdi. Hatta bazı bilimsel kuruluşlanmız datsveç"ibilim- sel alanda boykot edecekkrini söyleye- rek korku salmışlardı' Bazı bılim adam- lan ise. Zana'nın bu ödülü almaya layık olmadıgını kanıtlayan bilimsel yorum- lar yazmışlardı. Böykce bizkr de kım- kre Nobel Banş Ödülü verilmeyeceğinı ögrenmiş olduk DEP karanndan sonra vapılacak en güzel şey. Le>la Zana yerine Türkiye'yi bütün kurumlanvla Nobel Banş Ödü- lü'ne adav göstermektır. Örnegin yeni emekli olan ünlü savcımız Nusret De- miral öncülüğündeki bir banş grubuna bu ödül verilebılır. Bu aday. Deniz Gez- miş'krin idamını savunan ve bugüne ka- dar bu çizgıde kararlılıkla yürüyen Ba- ki Tuğ da olabılir. "Ne mozaiği ulan" diyen Alparslan Türkeş de... Ayvaz Gökdemir''i de unutmamakgerekir As- lındaTürkiye'de bu ödülü kazanacakçok aday var. amaen iyisi. düşünceyi hâlâsuç sayan, aydınlannı hapıshaneye yollayan Türkiye'yı. bütünüyk bu ödük aday göstermektir, ' Leyla Zana. Hatip Dick. Orhan Do- ğan ve Selim Sadak uzunca bır süredir hapisteler. Bugün tahliye olan Haluk Gerger de uzun zamadır içerdevdı. "Kürt forumunda" yaptığı konuşma nedeniyk Akıt gazetesi yazarı Mustafa tstamoğlu şu anda Gölcük Cezaevi'nde yatıyor. Yayıncı Aydın Doğan, Musta- fa Pala, sendıkacı Fevzi Gerçek, avukat Eren Keskin ve ismini savamavacağım yüzkrce insanımızdüşüncelerini açıkla- dıklan için hâlâ cezaev krindekr. Bunlar hapise atıldı da Türkiye'de Kürt sorunu mu çözüldü. kan mı durdu? Yoksa ekonomimız dengeye mi ka\ uştu. Bazt miadını doldurmu^ pohtıkacılar Türkiye'yi. Kürt sorununu tartışmanın bile tehlikeli sayıldığı bir ülke haline ge- tirdikr. Küfür ettiler. birbirkrine taban- ca çektikr. Türkiye'yi kara para cenne- tı yaptılar. lrkçılık ve şovenizmin güçkn- mesine destek verdikr ve nutuk attılar. LeylaZana. Hatip Dick. Orhan Doğan ve Selim Sadak hapisteler. Devlet onla- nTBMM'ninıçindeyakalayıptutukevi- ne yolladı. Ama aynı devlet bu miUetve- killerinin hemen yanıbaşında Batman'da öldürükn Mardin Milletvekili Mehmet Sinear'ın katılini bulmak için herhangı bır şey yapmadı. Aynı devlet. yüzkrce faılı meçhul cinayet konusunda govde- sinı oynatamıyor. Türkive. aydınlığa çık- mak için çabalıvor, ama bir takım elkr sürekli 'daha fazla karanlık, daha faz- la karanhk' dive tempo tutuvorlar. Bu kararla bırlikte bazı çevrekr sevınç çığ- lıklan atıyor olabılırier. Gerçekten lyı mı oldu? Seçilmiş mil- ktvekılini 2005 yılınakadar hapis yatır- mak. bu ülkeye yarar mı getirecek? Sa- vaş mı duracak, ekonomi mı düzekcek. insanlanmız daha iyi koşullar da mı ya- şayacak? 2005 vıhnda şu anda 5 yaşmda olan çocuklar 15 vaşına girecekkr. dünyabır yüzv ılı daha geride bırakacak. 2005 yı- lına kadar bilimsel teknolojik gelişme şimdı düşünemeyeceğimiz boyutlara ulaşacak. 2005 yılına kadar bu kafa de- ğışmez \e bu tempoyla gıderse. güney- doğu'dadahabinkrcegencimizyaşamı- nı yıtirecek. 2005 yılında Leyla Zanaha- pisten çıktığında dünya bugünkünden çok farklı bir noktada olacak. 2005 yılında bugün 80Tere merdiven dayamış ve "bölünmez bütünlük" nu- tuklan atanpolıtikacılannönemlibirkıs- mı hayatta olmayacaklar. 2005 yıltnda Türkiye onlann istediği gibı olmayacak. Unutmayın. bu ülkenin bazı seçilmiş milletvekilkri. egemen anlayışaters dûş- tükkrı için 2005 yılına kadar hapis ya- tacaklar. Bizkr de eğknmeye ve yaşa- maya devam edecegiz. 2005 vılını unutmayın. Aşı Ülkemizde siyasetin alabildiğine kirtendiği; med- yastnda saldırganlığın ve dedikodunun kol gezdi- ğı; eğitim\n çağ dışına ıtilıp pazara terk edildiği; işin daha da acı yanı, olsa olsa karanlık guçlerin işine yarayabilecek böylesı bir ortamı değiştirip gelece- ğe doğru bir umut ışığı yakabtlecek hiçbir örgütlü işaretin de ufukta görünmedıği şu günlerde, enflas- yondan ve pahalılıktan bunalmış yığınlann bir bö- lüğü olan siz okuyucularımı bir parça ferahlatmak için ne yapabilirim? Çekinmeyın lütfen. söyleyin Allah aşkına! Kasvetimizi bıraz olsun dağıtmak için, bilim tari- hinden açıp bir iki sayfa okumaya ne dersiniz? Insanoğiunun yalnız doğaya değil, toplumdaki boşinanlara, saplantıtara ve karanlıkçı güçlere kar- şı da savaş verdiği. ıleriye doğru adımlann atıldığı, uiuklann günden güne ışıdığı, bütün bunlan apaçık gördüğünüz -belkı- tek alanıdır tarihin o. Alın sıze güncellıği de olan bır konu! Hatırlayacaksınız: 18. yüzyıl bir "Aydınlanma" ça- ğıysa. 19.yüzyıl. kafalartn "bılim, b»7ı'm.'"diyetutuş- tuğu bir çağ. Gözlem ve deneye dayanan akılcılık, yeni bır bilim anlayışına yol açarken. evrene, yaşa- ma, insana ve topluma bakış da değişır. O bakışı en derli-toplu ve tutarlı biçımde gbzler önüne se- ren Marksizmin 19. yüzyılda doğmuş olmasından daha doğal başka bir şey olamazdı. O yüzyılda, bütün bılimlerdeki dev ileriemeler ara- sında, beni daha da çekeni, tıp alanında olup bi- tenlerdir. Ûyledir, çünku tıp, ınsanı ve onun en de- ğerli varlığı olan sağlığı doğrudan doğruya ilgilen- dirir. Işte o çağda. gerçekten büyük şeyler olmak- tadır bu alanda: Bilimsel gözlem, insana, kendi be- denini ve ona musallat olan hastalık yapıcı etken- leri daha iyi tanımak olanağını sağtar. acıyı yok et- mede ve yaşama umudunu arttırmada büyük kat- kısı vardır onun, Fransıztıbbında Claude Bernard görünür önce. Pek önemli araştırmalar ve buluşların arkasın- dan, Deneysel Tıbbın incelenmesine Giriş adlı da ünlü bir kitap yazar ve bir yöntem önerir eserinde. 1878'de öldüğünde, hayvansal ve bitkisel alanla- rın birliğıni kurmuş. fizyolojiyi ampnzmden ve me- tafızikten kurtarmış, Auguste Comte'un umutların- dan birini gerçekleştırmtştır. Bununla beraber, Claude Bernard'ın, tıbbı yanıl- gılanndan kurtarma özleminı, asıl bir kımyacı, Lo- uts Pasteur yenne getirmeye çalıştı. Mayalaşma- lar üzerinde incelemelenni sürdürürken, onlara yol açan mikroorganizmalan bulur ve o yıllar revaçta olan "kentiiliğinden üreme" kurammı eleştirir. Bu mikroorganızmalar. canlı varlıklara da bulaşı- yorlar mıydı? Bulaşıcı hastalıklar üzerinde çalışır: Örneğin ipek- böceklerının yakalandığı bır salgında, şarbon basi- lini bulur ve tavuk kolerasında bır vibrionun farkına varır. Onlarla yetinmez. bu hastalıklara karşı, arka arkaya aşılar keşfeder. Nasıl mı? Tavukların kümeste tutuldukları sürede kolera mikrobu, görür ki kümestekilere bağışıklık kazan- dınyor; arkastndan 1881 'de, aralarından 25'ine, gü- cü azaltılmış bir virüs zerk ettikten sonra -Jenner de, çiçeğe karşı aşısını böyle hazırlıyordu!-, 50 ko- yuna şarbon aşılar; herkes de görür ki. yalnız aşı- lanmamış hayvanlar ölmektedir. Büyük bir buluş- tur bu: Artık yerlı-yersiz ölümlerden yakınma sona enyordu; mikroplar vardı, onlar ızlenip kuşatılacak ve kendilerine karşı etkili bir mücadele sürdürüle- bilecekti. 1885'te de. kuduz bir köpeğin ısırdığı bir çocuğu iyileştirdiğinde, doruğuna varır Pasteur'ün zaferi. Insanlığın velınimetlerinden olan bu büyük adam, ölümünün 100. yılı vesılesiyle anılıyor şimdi. Pasteur, başka birçok araştırmacılar gibi, salgın- larla savaşmış, önleyici aşılar bulmuş, dahası ku- durmaktan kurtarmıştır insanı. Peki, yasosyal alan- da kudurganlıklara kim son verecek? Emeğin ve alınterinın düşmanlarına; düşünce özgürlüğü baş- ta olmak üzere, insan haklannı çiğneyenlere; aydın- lığa karanlığın vebasını bulaştıranlara karşı önleyi- cı aşıyı kim. ne zaman bulacak? Üzerinde durup düşünmeye değmez mi sevgili okurlarım? Yılmaz'dan Çiller'e eleştiri paravan olarak kullanıyor'\NKARA (Cumhuri- vet Biirosu) - ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz. Başbakan Tansu Çiller'm. genel başkanı olduğu DYP'vı "paravan"olarak kullandığını savundu. Yıl- maz, CHP ıle DYP arasında kurulmava çalışılan onakh- ğın ıçerdığını vurguladığı üç cephevı. "valı çetesi. CHP ve medvanın bir bö- lümü" biçımınde sıraladı ANAP hderı Yılmaz. Cumhurivefe yaptığı açıklamada. Başbakan Cil- kr. CHP ve Sabah gazetesı- ne yönelık sert ekştırikrde bulundu. TansuCılkr \e ai- lesme ılışkm ıddıalann ka- muoyunda voğun olarak di- le getınldığını kaydeden Yılmaz. şunlan sövkdı: •*Bugün Türkiye'de Cum- hurbaşkanı'nın mevdau verdiği bir meşruiyet boş- luğundan vararîanarak kurulmak istenen koatis- yon. aslında üçlü bir ko- alisvondur. Bu koalisyo- nun içerisinde D\P vok- tur. Bu koalisvonun içeri- sinde valı çetesi \ardir. CHP vardtr. bir de med- vanın bir bölümü vardır. Bu üçünün de koalisvonu kurabilmek için /orunlu- luklan vardır. Çünkü her üçü de geçici bir süre için de olsa iktidarın dışında kaldıkları zaman. eski iş- lerinin hesabını verebıl- mek zorunda kalacaklar- dır. CHP'nin hâlâ temiz- lenmeyen bir İSKİ hesabı vardır. Bu açıdan CHP bu koalisvonun kurulmasın- da zorunluluk duymakta- dır. CHP'de bugün hâlâ il başkanlarının büvük kıs- mının muteahhit, iktidar- kolik olduklan göz önüne, alınırsa CHP açısından bu durum daha iyi anlaşı- labilir." "Yalı çetesinin 1 ' kendisi tarafından dıle getınkn uy- gulamalann hesabını vere- meme korkusu ıçınde oldu- - ğunu sa\ unan Yılmaz."Bu- rada bütün DYP. hatta Bakanlar Kurulu'nun bü- yük bir kısmı. sadece pa- ravan olarak kullanılmış- tır. Devletin imkânlan belii bir zümreye peşkeş çekilmiştir. Savın Başba-. kan, bu konuda ortaya' atılan bütün somut iddi- alara duyarsız kalmıştır" dedi BaşbakanÇükr"ın. İstan- bul'dakı sundurmalara ılış- kın volsuzluk ıddıalannı araştırmak ıçın Başbakanhlı Teftiş Kurulu'na talima \erdığinı anımsatan Yıl maz. teftiş kurulu üyelerı nındev letmemuruoldukU nnı ve tarafsız bır ıncelerr vapamayacaklarını kayd' derek Çılkr'ın açıklama; nın kamuoyunu aldatma şönehkbir "manevra" < duğunu savundu. Cumhurıyet Başsavc ğf nın devreye gırmesıi de Çılkr"ın yolsuzlukl; nın araştınlması konusuı yeterli olamayacağmı aı tan Yılmaz. konuya ilı: tek çözüm yolunun N hs'e verilecek bır soru; ma önergesi olduğunu v konuda gereklı desteği lavacaklanm söykdi. Yılmaz, Sabah gaz< nın. TBMM'ye çağnd lunmasının samimiyet omeâı olduğunu vurg