25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
18TEMMUZ1993 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Yenî Bakaıı da AKTAŞ'ı savunchı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Veysel Atasoy, AKTAŞ'la ilgili yolsuzluk dosyalannı götüren Elektrik Mühendisleri Odası, sendikalar ve tüketici dernekleri temsilcileririi hüsrana uğrattı. HÜRRÎYET UYMAZ ANKARA - Enerji vc Tabii Kaynaklar Ba- kanı Veysel Atasoy, Aktaş Elektrik'le ilgili 21 binı aşkın imza ve şirkete ilişkin en az 8 dos- vayı iletmek üzere kendısinı ziyaret eden Elektnk Mühendisleri Odası ile sendika ve tüketici dernekleri temsilcilerini hüsrana uğ- rattı. AKTAŞ'ın sözleşmesini iptal eden Danıştay karanna temyizyoluyla ılirazedilip edilmeyeceğı yolundaki sorulan yanıtsız bıra- kan Atasoy. "Hukukta davalı taraf mutlaka temyize başvuracak diye bir zorunluluk yok- tur" dedi. Atasoy "AKTAŞ'ın haklılığına inanıldığı ıçın mi temyize gıdilecek" sorusuna da şu yanıtı verdi: "Siz o zaman tazminatı ödeyebilecek misiniz? Siz deruhde edin. o da (AKTAŞ) o zaman tazminat istemesin. Siz hukukı yönlerinı tüketmeden tazminat so- rumluluğundan kurtulabilır misiniz, ortada bir akit söz konusu. " Bakan Atasoy"un bu açıklaması ziyaret- çiler arasında tepkivle karşılandı. EMO. ETO. TES-İŞ ve Tüketici Demeği temsılcileri Bakanın sözlerini şöyle yorumladı: " Bakanlık ve TEK, bırakın Danıştay ka- rannı. AKTAŞ'ın bugüne kadar yönetmelik- leri çiğneyerek usulsüz vurgun yaptığı gerek- çesiyle bile tazminat söz konusu olmadan şir- ketin sözleşmesini ıptal edebilir. Tazminat söz konusu değiJdir. Ama mevcut sözleşmele- rin dışında. şirketin sözleşmelennın ıptalı ha- linde ağır tazminatlar ödenmesini içeren özel protokoller yapıldıysa. biz onu bilemeyiz." A, Dört yıllık randevu Elektrik Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Vönerim Kunılu Cycsi TüJin Aydın. Aktaş Elektrik'in başmı ağrıtan yolsuzluk ve usûisüzlük dosjaJarını Enerji Bakanı Veysel Atasoy'a verdi. Son dört yıldır Aktaş Elektrik ve Ticaret A.Ş.'nin İstanbul'un Anadolu yakasındaki usulsüz uygulamalannı gözler önüne seren EMO fstanbul Şubesı'nın Enerji ve Tabii Kaynaklar BakanlığVndan istedikleri ran- devuya dört yıl sonra yeni Bakan Veysel Ata- soy'dan olumlu yanıt geldi. Enerji ve Tabii Kaynaklar eski Bakanı Ersin Faralyalı. îstanbul'da dört milyon kişıyi ilgılendiren AKTAŞ olayı konusunda düş kınklığı ya- ratmıştı. Yeni bakan Atasoy "un bu konuda yaklaşımı ne olacaktı? KTAŞ'ın sözleşmesini iptal eden Danıştay karanna temyiz yoluyla itiraz ediJip edilmeyeceğı yolundaki sorulan yanıtsız bırakan Atasoy, 'Hukukta davalı taraf mutlaka temyize başvuracak diye bir zorunluluk yoktur' dedi. Atasoy 'AKTAŞ'ın haklıhgına inanıldığı için mi temyize gidilecek* sorusuna da 'Siz o zaman tazminatı ödeyebilecek misiniz? Siz deruhte edin, o da(AKTAŞ) o zaman tazminat istemesin* vanıtını verdi. Görüşme. tüketici demeği temsilcilerinin. "Vatandaşlann AKTAŞ'ın haksız uygula- malan karşısında zor durumda olduğunu, bu konuda önlem alınmasını ve bu tür özelleştir- melerde halkın da görüşünün alınması gerek- tığinf' dile getırmesıyle başladı. Ancak. sıra EMO temsilcilerinin AKTAŞ'a ilişkin yol- suzluk raporlannı ve usulsüz uygulamalannı anlatmalanna geldığinde Bakan Atasoy. yö- neticileri "20 dakikalık zamanı çok iyi kullan- malan gerektiğı. dışanda bekleyenler oldu- ğu" yolunda uyarmaya başladı. EMO temsilcileri. getirdikleri dosyalann incelenmesinı, AKTAŞ"ın sözleşmesinin iptal edilerek. TEK'e devredilmesini. şirket tarafı- ndan haksız yere alınan paralann da geri ve- rilmesıni istedi. TES İş temsilcisi de. AKTAŞ sahasının Türk-İş hukukuna karşı kazanılmış bir bölge olduğunu belirterek, "Türk-İş hu- kukunun çalışmadığı bir alan orası. Vatan- daş için de böyle. devlet için de, çahşanlar için deböyle Bubelirsizliğinortadankaldmlması ve birçözüm bulunması lazım" dedi. Ardından Bakan Atasoy'a AKTAŞ'ın bu- güne kadar yapmış olduğu uvgulamalan ko- nusunda ne düşündüğü ve temyize gidilip gi- dilmeyeceği soruldu. Temyiz konusundaki sorulan yanıtsız bırakan Atasoy, "Yargı merciinde olan bır olay konusunda benden beyanat duymanız mümkün değil. Ben idare hukukçusuyum. dahu temyiz var. Hukuk yollan daha tükenmiş değil yani. Karşıt mu- hatabı kimse davanın. o temyize gider. Yargı neticelenir. devletın yapması gereken üzerine düşen neyse onu yapar. Yargı kararına uy- gun hareket edilir" dedi. Enerjisiz Bakan Atasoy. TEK'ın Kamu Ortaklığı fdarcsi'- ne devrinin söz konusu olup olmadığı yolun- daki sorulan ise "Olabilir. Resmi Gazete'de yayımlandığı zaman öğrenmiş olursunuz. Şu anda benim de bilgım yok. Kamu Ortaklığı İdaresi'ne devri söz konusu olabilir ve özelleş- tirme kapsamında düşünülen kuruluşlar- dandır. Bundan sonra ne şekilde özelleşır. hangi yöntemle özelleşir. buna da o karar ve- rir. Bizde kaldığı müddctçe. biz daha değişik açıdan bakabiliriz. ama onu bilemiyorum şu anda" diye yanıtladı. Bu açıklama üzerine. EMOyetkilileri arasında, "Enerjisiz Bakan". "Enerjisiz. Enerji ve Tabii Kaynaklar Ba- kanlığı olur mu? TEK. KOÎ'ye devrediliyor- sa. Bakantığın adının da değişmesi gereki- yor"şeklinde espiriler yapıldı. Atasoy özelleştirme konusundaki görüş- lerini de şöyle açıkladı: "Türkiye özelleştirmeyi yapmak zorun- dadır. özellikle santral üretımlerinde yap- ışlet-devret modelini uygulamak zorunda. Belirli kaynağı biz buna tahsis etmedığimiz sürece. ki uzun yıllar enerji yatınmlan hep ön planda gelmıştir. Hala da kamu yatınmlan arasında büyük payı enerji yatınmlan almak- ta, ama gene de yeterlı gelmiyor tabii. Ben 10-15 gündür bu işle ilgiliyim.Enerji açığımızı siz benden daha iyi biliyorsunuz. Maden M ü- hendisleri Odası'yîa da konuştum. Olaya genel bakılması lazım. ama siz özel bır konuda geldinız. Ben. daha genel enerji politikalannı konuşacağız düşüncesi içinde. karşılıklı bir görüş alışverişi yapacağımızı sanıyordum. ama. sizde Aktaş"ın bütün bunlann önünde olduğunu görüvorum." Vergi iadesinin kaldınlması çalışmalanna işçi-memurdan tepki: 'Hayaliihracata vergiiadesini kaldırsınlar'• M e m u r Sendlkafari Önce hayali ihracata vergi iadesini kaldırsınlar. • TÜrk-İS Çalışandan tasarrufettiklerinin 20 katı vergi kaçağı olur. • HOk-İ$Çahşanın gün sayıp beklediği vergi iadelerinin kaldınlması yanlıştır. • OİSK Uygulamaya konulrnasının gerekçeleri kalktı mı ki, vergi iadesini kaldınyorlar. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Hükümetın. işçı. memur ve emeklilere yapılan vergi ia- desi ödemelerinın kaldınlması yönündeki çalışmalan. işçi ve memur örgütlerince tepkiy le karşılandı. Memur sendikalan. Türk-fş, Hak-tş ve DİSK yöne- ticileri. Türkiye'de çalışanlann sıründaki yükün daha da arttı- nlmak istendığıni. vergi iadesı uygulamasının kaldınlmasına yönelik çalışmalann da bunun bir göstergesi olduğunu söyle- diler. Memur maaşlanna yapılan zammm düşük tutulmasına tep- kiler devam ederken, hükü- metin çalışanJara yapılan vergi iadeleri ödemelerinin kaldınl- ması yönündeki çalışmalara başlaması, çahşanlar tarafından tepkiyle karşılandı. Türk- İş Başkanı Bayram Meral, uy- gulamanın KDV denetimi açı- sından büyük önemi olduğunu anımsatarak. "Bizım vergi ia- deleri kaldınlınca esnaf ve tüc- cara daha az vergi vermenin im- kanlan daha da arttınlacak. Devletin bizlere verdiği paralan keserek sağlayacaklan tasarru- fun 20 katı vergi kaçağı nede- niylekaybıolacak"dedi. Hükü- metin memur maaşlanna yaptığı düşük zamla bu kesimi açlığa, yoksulluğa terkettiğini. memurlann onurunu kırdığıru kaydeden Meral. "Hükümet. büyük holdingJere verdiği kre- dileri biraz kıssa, aradığı kay- nağı daha rahat bulacaktır".. diye konuştu. Hak-tş Genel Başkanı Necati ÇeHk. her ıktidann aklına geleni yaptığmı. Türkıye'nin yaz-boz tahtasına döndüğünü söy- leyerek. "Vergi ladesıni almak için gün sayan memur. işçı. emeklinin bu gelirini ortadan kaldırmak yanlıştır" dedi. Çelik, "Fedakarhk yalnızca çalışan ke- simlerden istenmemeli. Her ke- sim fedakarhk yaparsa, sorun çözülür" görüşünü dile getirdi. DİSK Genel Başkanı Kemal Nebioğlu. Başbakan Tansu Çi\- ler'in "ekonomik dünya görü- şüne uygun olarak Türkiye'yi yönetmeye başladığmı" belirte- rek, şöyle konuştu: "Sayın Çiller, bir eliyle ver- mediğini. diğer eliyle çahşanlar- dan. emekçilerden gen alıyor. Vergi iadesi uygulamasının ko- nulmasının gerekçeleri kalkü mı kı, kaldınlıyor. Devletın. eko- nominin emekçinin sırtındaki yükünü kaldırması gerekirken. yeni yükler getiriyor. Bu uygu- lamadan zarar gören kişilerin örgütlerini, birlikte mücadeleye çağınyoruz." Kamu Çahşanlan Sendika- lann Platformu dönem sözcü- lüğünü yapa Tüm Maliye-Sen'in Genel Eğıtim Sekreteri Turan Akkılıç. katma değer vergisinin (KDV) yürürlükte kaldığı süre- ce vergi iadesı uygulamasının de- vam etmesi gerektiğini savuna- rak, "İşçınin, memurun cebine giren 150-200 binlirayıda almak istiyorlar" dedi. Platfbrmun An- kara Sözcülüğünü yapan Eğit- Sen'ın şube başkanı Kemal Ünal da, şöyle dedi: "Asıl kaldınlması gereken. hayali ihracatçılara. hayali şir- ketlere verilen vergi iadeleri ve teşvıklerdır." Ordudamaaşburukluğu• Yargı zamrrunın Türk Silahlı Kuvvetleri'nde yarattığı maaş uçurumu subaylann tepkisini çekiyor. Yeni düzenleme ile bir kıdemli albayın maaşı 14 milyon 848 bin lira olurken bir hakim albayın eline 18 milyon 96 bin lira geçecek olması itirazlara yol açıyor. NURSUN EREL ANKARA - Hükümetin maaş zamlannı iki taksıtte vermesi. yargıva yüksek oranlı zam verirken diğer kesimlerde zammı dü- şük tutması huzursuzluklara yol açtı. Mil- letvekıllerineöncekigün maaşlannın "zam- sız" 3 aylık 94 milyon olarak ödendigi. Başbakan Tansu Çiller'in de Başbakanlık makam tazminatı ile birlikte eline 98 mil- yon 8 bin lira geçıiğı öğrenildi. Milletvekili maaşlanna yapılacak zam, Başbakanlık M üsteşan'nın yeni"sözleşme- li ücreti"nin belirlcnmesi ileolacak. Başba- kanlık Müsteşan'nın şu anda sözleşmeli ücreti 17 milyon 500 bin lira dıizeyinde bu- lunuyor. Bu rakamın arttınlması ile birlik- te milletvekili maaşlan da "otomatik" zam görecek. Maaş zammının tartışmalara yol açtığı kesimlerden birinin de silahlı kuvvetler ol- duğu bildiriliyor. Yargı zammının Türk Si- lahlı Kuvvetleri'nde ortaya çıkardığı uçu- rum. Genelkurmay Başkam'nın maaşının arttınlması ile giderilmek istendi. ancak subaylann yeni zamma itirazlan sürüyor. Yeni diizenİeme ile bir kıdemli albayın ma- aşı 14 milyon 848 bin lira olurken bir ha- kim albayın eline 18 milyon 96 bin lira ge- çecek olması itirazlara yol açıyor. Yeni maaş düzenlemesi öncesinde Genelkur- may'ın ikinci 6 ay için zam isteminin yüzde 40 olmasına karşılık, gelen zammın orta- lama yüzde 15'i geçmernesinin huzursuz- luk yarattığı belırlendi. İlk düzenlemelerde hakim veya savcıhk yapan bir generalin maaşının Genelkurmay Başkam'nın ma- aşının üzerine çıktığı, bu durumun. Genel- kurmay Başkanf nın makam tazminatının yükseltilmesi ile giderilmesine çalışıldığı kaydedildi. Yeni düzenlemeyle Genelkur- may Başkanı 31 milyon lira maaş alacak. 30 ağustos korkusu 30 ağustosta "kadrosuzluk" nedenıyle emekli edilecek general ve albaylann ikra- miyelerinin "3 aylık katsayı" üzerinden ödenecek olması da silahlı kuvvetlerde tartışmalara yol açıyor. İlgili çevreIerde."Katsayılann iki ayn etapta ödenecek olması. memurlann emeklilik tercihlerini de değiştirecektir, ki- mileri katsayının daha da artacak olmasını dikkate alarak emekliliklerini geciktırebi- lirler, ama subaylann böyle bir tercihı olamıyor. Kadrosuzluk nedeniyle resen emekliliğe sevk ediliyorlar. Bu haksızlık değil mi " sorusu yöneltiliyor. Bu sorulan ve yakınmalan aktardığımız Emekli Sandıgı'nın bir üst düzey yetkilisi, şunlan söyledi: "Resen .emekliliğı düienleyen kanunun maddeleri açıktır. Burada. kişinin resen emekli edümesinin yarattığı mağdunyetin giderilmesine çalışılmıştır. Bu gibilerin ik- ramiyeleri ve maaşlannda bir sonraki kat- sayının dikkate alınması sağlanmıştır. 30 ağustosta kadrosuzluk sebebiyle emekli edilen askerlere ekim 1993 katsayısı uy- gulanacak. Bu durumda. tabii ki yeni yıl katsayısından yani 1 Ocak 1994 katsayısı- ndan yararlanmalan mümkün olama- vacaktır." Işçilerdeıı taksitli zamma retANKARA (Cumhuriyet Böro- su) - Hükümet, kamu k'uruluşla- nnda çalışan 600 binden fazla iş- cinin ücretlerine birinci yıl için or- talama yüzde 42 oranında zam yapılmasını önerdi. Türk-lş'e. ücret artışlannın 3 taksitle ger- çekleştirilmesini öneren Devlet Bakanı Bekir Sami Daçe, iş gü- vencesi sağlayacak bir maddenin toplusözleşmelerde yer almasını "TBMM'nin iradesine ipotek koymak" olarak değerlendirdi. Türk-İş Genel Başkanı Bayram Meral. taksitle zam önerisini ka- bul etmeyeceklerini bildirerek "fş güvencesine ilişkin önerimiz, Sa- yın Daçe'ye yanlış aktanlmış. Meclis'in iradesine ipotek koy- mak söz konusu değil" dedi. Türk-fş ile hükümet arasında devam eden kamu kesimi toplu- sözleşme görüşmelerinde hükü- met. Türk-Iş'in birinci yıi için or- talama yüzde 100 oranındaki zam önerisine karşı. ortalama yüzde 42 oranında ücret artışı önerdi. Kamu sözleşmelerinden sorumlu Devlet Bakanı Daçe, Cumhuriyet'in sorusu üzerine, kamu işveren sendikalannın üc- ret konusunda işçı sendikalanna iki ayn öneri götürdüğünü bildir- di. Onerilerden birinin ilk 6 ay için yüzde 30. takip eden 3'er ay- lık dönemler için de yüzde 12'şer oranında ücret zammı öngördü- ğünü kaydeden Daçe, diğer öne- rinin de birinci 6 ay için yüzde 30, ikinci 6 ay içinde yüzde 23 zam getirdiğini belirtti. Daçe "Bunlar. işveren sendikalannın önerileri. Ama mutlak böyle olacağı anla- mını taşımaz. Görüşmelerimiz sürüyor. Taraflar, konuşarak an- laşmaya varacaklardır" dedi. Daçe, Türk-İş'in toplusözleş- me metinlerinde yer almasında ısrarlı oiacağını bildirdıği "iş gü- vencesini sağlayacak ve taseron- laşmayı önleyecek" maddekr ko- nusuna işveren sendikalannın karşı olduğunu belirtti. İş güven- cesini sağlayan 158 sayılı ILO Sözleşmesi'nin 8. Cumhurbaşka- nı Turgut Özal tarafından veto edilerek TBMM'ye geri gönderil- digini anımsatan Daçe, "Sözleş- melere. parlamentonun günde- minde yer alan, parlamentoyu il- gilendiren konulan koyaraİc ya- sal çelişki içine düşelim istemiyo- ruz. Bu uygulamanın. parlamen- tonun iradesine ipotek koyabile- ceğinden endişe ediyoruz" diye konuştu. Daçe, taşeronlaşmaya karşı güvence getiren 94 sayılı ILO Sözleşmesi'nin 1988 yılında yayımlanan bır genelgede yer aldığını ve Türkiye'de "uygula- ma açısından müesseseleştiğini" sövledi. MAAŞ ZAMM1NI PROTESTO Tabipler eyleme geçiyor Hesabını soracağız • Türk Tabipler Birliği Merkez Konseyi açıklamasında zamlan protesto etmek için 20 temrauzdanitibarentümillerde çeşitli eylemlerin başlatılacağı belirtildi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk Ta- bipler Birliği Merkez Konseyi, kamu çalışanla- nna verilen maaş zammının yetersiz olduğunu belirterek. çeşitli eylemlere gideceklerini açıkla- iı. Türk Tabipler Birliği tarafından il tabıp oda- an, sağlık müdürlükleri ve hastane başhekim- iklerine gönderilen açıklamada. hükümetin camu çalışanianna uygun gördüğü zam oranı- ım, kamu çahşanlan arasında infial uyandırdığı «lirtıldi. Hükümetin hakkaniyet ilkesine uyma- lığı ve yargı. güvenlik ile savunma personelinin gözetildiği kaydedilen açıklamada. "Bu. hükü- metin otoriter ve baskıcı tercihinin en açık gös- tergesi olmuştur" denildi. 20 temmuz salı günüden itibaren hükümetin. "emeği aşağılama" uygulamasına tepki olarak birdizi eylenı başlatılacağı belirtilerek. tüm iller- de eylemlerin uygulanması istendi. Türk Tabip- leri Birliği'nin, uygulanmasını istediği eylemler- den bırkaçı şövle: • Çeşitli sfoganlann bulunduğu kokartlan, önlüklere takarak çalışmak. • Hastalara. doktorlann isteklerinı belirten reçetelerin verilmesi. • Başbakan'a. Sağîık Bakanı'na ve Çalışma Bakanı'na. duyulan tepkilerin telgraf ve telefon yolu ije ifade edilmcsi. • İllerdeki siyasi parti temsilcilerine tepkile- rin iletilmesı. J Derinlesen kriz ve oligarşinin yeni taktikleri... • Sıvas katliamı sonrasında yüz binler hesap soruyor J Halkın Gûcü dergisi sahibi Rıza Güneşer darbeci ihanet çetesi tarafından kontrgerilla yöntemiyle katledildi... Darbeci kontra çetesi suçlarının hesabını verecektir... J Her Temmuz'un on ikisinde karanlığın cellatlan ağlayacak bu ülkede j Kamu emekçileri 15 Temmuz'da grevdeydi... Şsfjb-' J Kural bozulmadı, Çiller de Kürt sorununu askere havale etti J 30 Nisan katliamından kurtulan Ergiil Uzundiz 1 Ağustos'ta suç duyurusunda bulunacak J Karadeniz dağlarında gerillalarla röportaj • Kağıthane işçilerinin direnişi işgallerle buyuyor... "ûmru- nun baharında " Rıfat llgaz. . Marmara OZGÜR-OER kapatıldı CUMHURIYErTEN OKURLARA ÖZGE.N ACAB Jki Kadeh Arasında...Bugün iki haftalık bir tatile çıkıyorum. Gazetedeki ar- kadaşlar da sırayla tatil yapıyor. Şu anda çahşanlar, tati- le gidenlerin görevlenni de yüklendiler. Arkadaşlar, perşembe gecesi için bana da birkaç kişi- nin işini verdiler. Bazen dış politika. ekonornı muhabiri, bazen de bir sanat eleştirmeni oldum. Bizim gazetenin "sosyete yazarı' yok. "Oldu olacak", dedim kendi ken- dime "gazetede böyle bir görev olsaydı ve bu akşam bunu da yüklenmekzorunda kalsaydım, acaba nelerya- zardım?" Ingiltere Kraliyet Balesi'nce; Londra dışında dünyada "sadece", Paris. Torino ve Palermo ile birlikte Koç Hol- dingin 30. doğumgünü nedeniyle perşembe gecesi Is- tanbul'da sergilenen "Mayerling Faciası" balesinden iştebazı izlenimler... ••• Temsilden iki saat önce başlayan "kokteylprolonge"- debaşta "İmparator VehbiBey'iiebirlikteKoçailesinin üç kuşağı, konuklarını Divan Oteli'nde hazırlanmış büfe- deağırladı. Birkaç gün sonra giyecekleri bikinilerden dolayı büfe- ye pek yaklaşmayan konuk bayanların, Koç ailesinin güzel gelini hakkında neler konuştuklarını Mustafa Ek- mekçi herhalde şöyle aktarırdr "Dördüncü kuşakyolda mı ne?" ••• Peşi peşine sordukları şu ortak soru, yabancı diplo- matların o günkü gündemlerini oluşturuyor olmalıydı: "Bayan Çiller"m Güneydoğu hakkındakı önerisine en büyük tepki, Cumhurbaşkanı ile Parlamento Başkanı'- ndan geldi. Ne koalisyon ortağı ne de muhalefet, onlar kadar sert tepki gösterdi. DYP kökenli Demirel ve Cin- doruk. DYP Genel Başksnı Çiller'e neden bu kadar sert çıktı?Neden Çiller'esans tanınmıyor?" ••• İki haftaönceaynısalonda, havalandırma çalışmadığı için Londra Flarmoni Orkestrası'nın üyeleri aşjrı sıcak- tan smokin ceketlerini çıkartıp gömlekle konser vermiş- lerdi. Her nedense bu "skandal". bizim gazete dahil, hiçbir gazeteye yansımamıştı. Arıza bugün desürerse acaba "balerinler neleriçıka- rırlar" düşüncesi ile salonun önlerine doğru yürüdüm. Balenin sonunda Prens Rudolf'un kurşunu ile öldürüle^ cek olan Barones Maria Vetsera, herhalde salondaki havalandırma koşullanna daha uygun bir rolü sergile- yebilir, diye düşünüyor olmalıydım' Belki de sonu yine ölüm olan Salome rolünde "yedi tüldansı'nı yapabilirdi? Salona girince; guzel Salome'- nin iki bin yıl öncesinin Antakyası'nda yaptığı, belki de tarihin ilk striptizi olan bu "yeditüldansı'na günümüzde tanık olma düşüm birden yıkıldı. Salonda havalandırma çalışıyordu. ••• Birinci perdeden sonra fuayeye çıkan konukları nefis tatlılar, dondurmalar ve meyveler; beni ise diplomatla- rın şu sözleri bekliyordu: "Türkiye'de sortmların halka anlatılmasında, iktidar- ların onemli bir eksiği var. Hiçbir başbakan çıkıp da PKK sorunu şudur' ya da Katsayı-enflasyon ilişkisi bu- dur' demiyor. Demeyince de birkargaşa yaşanıyor. Tür- kiye'de hukümetler halkı hala reşit olarak görmuyor. Bir kere halkın reşitolduğu kabul edilmelidır.. Ondan sonra işler daha kolaylaşır..." 0747 nolu basın kartımı kaybettım. hükümsüzdür. HAÜLİBRAHİM SEBİLER Boğaziçi'nden matematik,fizik,kimya ve fngilizce 5865684 ' Fuayede bir sütunun yanında, yüzü banâ dönük İngil' 1 tere Büyükelçisi John Goulden ile arkasından kım oldu- ğunu anlayemadığım, uzun boylu bir bayan dikkatimi çekti. Bir süre sonra, aynı bayanı önden gördüğümde şaşır- dım kaldım. Az önceki buluşmanın fotoğrafını çekemedi- ğim için, çok kötü atladığıma hayıflandım. Ingiliz Büyü- kelçisi ile konuşan bu bayan, unlü işadamı Asil Nadir'in eski eşi Ayşegül Nadir'di. Acaba ingiliz Büyükelçisi ile Ayşegül Nadir neler konuşmuşlardı? Herhalde son dis- kotek baskınını değil... Büyükelçi Goulden, merakımı şu sözlerle gidermeye çalıştr "Ayşegül'ü çok eskiden tanırım. Merhabalaştık. Me- rak ettiğiniz konuda hiçbir şey konuşmadık. Kendisiyle eski eşine, herhangi bir mesaj da göndermedim. Mah- kemeye intikal etmiş bir olayhakkında konuşmam zaten söz konusu olamaz..." ••• Mayerling Faciası'nın ikinci perdesinde başlayan ero- tizm, Salomenın "yedi tül dansı "nı pek aratmadı. Perde arasında Fransız Courvosier konyağı, Hollanda puroları eşliğinde ikram edilen filtreden yeni süzülmüş taze Ko- lombiya kahvesini yudumlarken Ingiliz Büyükelçisi an- latıyordu: "Ingiltere Ticaret Bakanı Richard Needham berabe- rinde 15 büyük işadamı ile cuma günu Türkiye'ye geli- yor. Ankara 'daki görüşme gundeminde dört ana konu ve çantasında 15-20 kadar da ortak yapım projesi var. Türk hükümeti ile yapılacak gorüşmelerden sonra Türk- Ingiliz işadamlan, buprojeleri devreye sokmaya çalışa- caklar. Pro/elerarasında doğal gaz boru hatları, boğaza köprü ve tüneller, büyük kentlere artıma tesisleri, özel- leştirilecek KİT'lere ingiliz sermayesinin katılımı da var..." Anlaşılan İngiliz Bakan, merhum Turgut Özal'ın "işa- damlan ile birlikte yurtdışı gezi" uygulamasını, Türkiye için geçerli bir yöntem olarak benimsemişti... Çiller'in Başbakanlık koltuğuna oturmadan önce, Londra'da ve Yeniköy'de Margarel Thatcher ile birlikte çaldığı "İngi- liz mayası" ise tutmuşa benziyor. ••• Alman Büyükelçisi Dr. Jurgen Oesterhett, az ötede kahvesini yudumluyordu. Uzun bir aradan sonra, birkaç ay önce Türkiye'ye coşku ile gelen Alman Başbakanı Helmut Kohl ile benzeri bağlantılar üzerinde konuşul- mamış mıydı? Ama birden araya giren dazlak eylemleri, Türk-Alman dostluğunu Türk Dışişleri Bakanlığı'nın "kırmızı listesi"ne kadar götürmemiş miydi? Kohl dev projelerle Ankara'ya geldiğinde Cumhuri- yet'teki birhaberi anımsıyorum: "Almançıkarması, İngi- lizleri panikletti..." Ne olacak, etme bulma dünyasında dengeler çok çabuk değişiyor. Bir başka köşede ise Rus Büyükelçisi Albert Çemişev Türk işadamları ile Kazakistan petrolünün Akdeniz'e ulaşımında Türklere düşecek taşeronluk görevini tartışı- yor olmalıydı. Bir an, kendimi bir bale gösterisinde değil de VVall Street koridorlarında dolaşıyor sandım. ••• Cumhuriyet'in net satışını soran bir bankanın genel müdür yardımcısına şu rakamları verdim: 9-25haziran haftalık ortalama : 77.920 26 haziran-2 temmuz" " : 78.517 3-9 temmuz " " '' " : 96.085 Prens Rudolf, metresini öldürdükten sonra intiharetti- ğinde, salon alkıştan yıkılıyordu. "Mayerling Faciası"n\ üç gün süre ile dört kez sahneleyen ingiliz Kraliyet Ba- lesi'nin bu gösterisi hiç kuşkusuz, Türkiye'de izlenen son yılların en önemli sanat olayıydı. Böyle bir dev sanat olayını himayesi altına alan Koç ailesinin başansı, kutla- nacakcinstendi. Geceden en kazançlı çıkan Ingiltere oldu. Istanbul'da, iki hafta önce maliyeti yüksek. kalabalık Londra Senfoni Orkestrası'nın başarısına tanık olunmuştu. Her iki dev sanat olayı, Türkiye de ingiliz Ticaret Bakanı ile 15 işa- damının önüne serilen kırmızı protokol halısı gibiydi. Günümüzde büyuk işler, iki kadeh arasında kotarılı- yor... İki hafta sonra buluşmak üzere... Sağlıklı. mutlu günler dileğiyle...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle