Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 11HAZİRAN1993CUMA
OLAYLAR VE GORUŞLER
Önemsizanılarve bilinmedikkişiler
PENCERE
MELİH CEVDETANDAY
P
ans'ın Alesıa meydanına
bakan buyukçe bır kahve-
sınde. bır pazar gunu, cam
onunde bır masaya otur-
muş, gazete>e gönderece-
ğım yazıyı yazıyordum On
beş yıl oluyor Gal>alı Vercıngetonx
Jubus Caesar'a, Alesıa kenünde karşi
komuştu. orada yakalandı ve oldurul-
dü Fransızlarda Galyalı ruhu hep bı-
raz suregıtmıştır Yanlış anlaşılmasın,
o gun. o kahvede bu olayı yazıyor de-
ğıldım Sevdığım bır >erdır Alesıa. bır
yandan yazıyor, bır yandan dışanyı
seyredıyordum
Işte o vaşlı kadını. camdan bakar-
ken gordüm once bastonlu, hafıfçe
kamburu çıkmış, tıtrek, başı sallanan
bırkadın Derkenkahvevegırdı. kapı-
da dururken ıçenyı uzun uzun ıncele-
dı, sonra benım masava voneldı ve
gelıp karşıma oturdu
Konuşmak ıstedığıru anlamıştım.
yazıma dalrruş gorünmem para etme-
yecektı Nıtekım oyle oldu ve yaşlı
kadın konuşma>a başladı
- Ikı kızım var, ıkı de evım vardı. ev-
len kızlanma verdım. onlar da benı
huzurevıne soktular Doğrusu çok m
bakılıyorum. ozel doktorum da var
Ikıde bır sokağa goz attığını fark et-
tım bınnı bekbvorya da bınnden kor-
kuyor gıbıydı
- Ama kızlanmı goreceğım gelıyor.
kaldığım yerde benı hıç yoklamıyor-
lar Onlara dargın değıhm. ama uzülu-
yorum genede
Onu dınlerken Gonot Baba'yı du-
şunuyordum, haru "Krala haber ve-
nn, bana luzlanmı yollasın1
" dıyen
Gonot Baba'yı Yaşb kadın huzure-
vınde değıl, belkı de bır hastanede ıdı
- Bugun dolaşayım dıye bana ızın
verdıler Doktorum nerdeysegelır, be-
nı bulur
Demeğe kalmadı, masamızın başın-
da bır adam behrdı ve yaşlı hanıma,
nezaketle, kalkmasıru ışaret etü Ka-
dıncağız asker gıbı fırladı yennden,
adarrun onune duşüp yola koyuldu
V azımı o gun bıtıremedım
•
Bır gun Moskova'da eşımle Gorkı
Muzesı'ru gezmeye gıttıktı, baktık kı
kapı kapab, onanm varmış ıçerde Ne
vapsak dıye kaldınmda durmuş duşu-
nurken kuçûk kızını elınden tutmuş
genç bır Rus bajan behrdı karşımızda
- Kapalı değıl mı9
dedı Ingılızce
- Evet
- Buyuk ev, şato gıbı Yakışır rruydı
Gorkı've boyle buyuk bır evde otur-
ma>ı kabul etmek' Ona Stalın venruştı
buevı
Gozüm kuçük kızda ıdı dort beş
yaşlannda çok guzel bır çocuk Bana
gulumseverek bakıyordu
- Ama sonra ne oldu
Rus bayan, sağ elını ığne >apar gıbı
sol kolunun uzennde gezdırdı
- Böyle oldürduler, dedı
Dedıkodulu bır konudur. ama ığne
vapıldığını ılk kez duyuvordum
Rus bayan, yolun ılensmde, köşede-
kı buyûk bır evı gostererek,
-OrasıBena'nınevııdıeskıden Ben
bu mahallede doğup buyudum ama o
yana gıtmekten hep korkardım Çun-
ku Bena kuçuk luzlan kaçınrmış. an-
nem sıkı sıkı tembıh ederdı, "Sakın o
yana gıtme" dıye
Işte ayakustu bır konuşma Şu
rastlanülar ne tuhaftır1
Gülumseyen
kuçuk kıan guzel yuzu o gun bugûn
aklımdan çıkmamıştı
Şımdı kımbılır kaç yaşında9
•
1937 yıhnda Belçıka'nın başkentı
Bruksel'de bulunmuştum bır ara Bır
akşam kentın kalabalık semtlennden
bınndekı bır lokantada yemek vıyor-
dum tek başıma Masamda bır şışe de
bojole v ardı Lokanta tenha ıdı
Derken bıraz ötedekj bır masada
oturan bır genç kızın bana dık dık
baktığını fark ettım
Yenmden kalkıp onun yanına gıt-
tım, bır bekledığı yoksa vemeğı benım
masamda bırlıkte yememızi onerdım
Der demez kjz yennden kalktı benım
masaya geldı Ben de garsona. o masa-
dakı tabaklan getırmesıru söyledım
Fakat garsonun bana tuhaf tuhafbak-
tığı gozümden kaçmamıştı
Neyse Kız susuvordu bense laf
açı>ordum
Konuğum bırdenbıre.
- Ben buralı değılım, dedı Lıege'den
bır aylığına ablama geldım
Gene ovle dık djk bakıyordu yuzu-
me, ne yı>or, ne ıçıyordu
Bır ara garsonun uzaktan bana bır-
takım ışaretler yaptığıru gordum. ne
demek ıstedığını anlamadım
Işte o sırada kız şaşırtıcı bır soz soy-
ledı
- Annem boğazını kesü, dedı
Bunu soylerken de elını sert sert bo-
ğazmdan geçırdı
Ben bardaklanmıza şarap ko>dum.
ama konu acıklı olduğu ıçın "Şerefe1
'
dıjemedım
Konuğum şunu ekledı
- Babam da gozlennı çıkardı
Şımdı ben ne yapayım9
Çok ganp
bır durumda kalmıştım, soylenecek
soz bulamıyordum
Tuvalete gıder gıbı v aparak kızdan
ızın ıstedım. nıvetım garsonla konuş-
maktı Fakat konuğumu kuşkulandır-
mamak ıçın gene de tuvalete gırdım,
kısa bır sure kaldım ıçerde
Çıktığımda masaya baktım önce.
kız gıtmıştı
Garson >aruma geldı
- Delıdır, dedı
Mahallenın bıbnen delısı' Benım
ıçınse bilinmedik bır kışı ve ona ılışkın
unutamadığım bır anı
O akşam taze bojole ıle epej sarhoş
olmuştum
Yenı gıdılen yen ıyı tanımak ıçın
orada sokaklara gınp çıkmalı, özellık-
le de oranın ınsanlanna kanşmalı,
konuşmalı o ınsanlarla Çakraz"a
(Amasra'nın yanında) ılk gıttığımde
oranın muhtan ıle tanışmıştım Sevim-
lı, konuşkan bır adamdı '"Hokomet
buna ne poh yesın" sozunu dıhnden
duşurmuv, ordu, her ış hukumetten
beklenmez demek ıstıyordu Köye gı-
ren yolda bır çırkef golcüğü oluşmuş-
tu, '"Bunun ustünu örtemez rnısınız9
"
dedım Çok heyecanlandı, "İşte gor-
dunuz mu°" dedı. hokomet buna ne
poh vesın'"
Tunstlenn toplu gezılennı gördükçe
bunlar gjttıklen hıçbır yen tanıyamaz-
lardı>edüşunürum
Doğrusu. volculuk eskıdenmış, ça-
ğımızda kalmadı
ARADABIR
Dr. ALPASLAIS BERKTAY
İnsan Haklarmda
Yeni Boyuüap
Günumuzde sıstemlı olarak uygulanan ınsan haklan
ıhlallerı, ışkenceler, ruhsal bozukluklara bağlı tek tek
zabıta olayları olmayıp, somurunun ' olmazsa olmaz"-
ıdırlar Gerçekten bu ıhlaller, somurunun ağırlaştığı ol-
çude yoğunlaşmaktadır Bunun en yakın canlı orneğı
emeğın daha çok somurulebılmesıne yönelık 12 Eylul
darbesıdır
1948'deyayımlanan Insan Haklan Evrensel Bıldırgesı,
bu yıl 45 yaşını doldurmaktadır Somurunun tek bıçımı
olarak klasık somurgecılığın ele alındığı 2 Dunya Sava-
şı sonunda, "3 Kuşak Insan Hak'arı ' gundeme geldı ve
dunun somurgelerı, sıyasal bağımsızlıklarına kavuşup
BM'ye gırdıler Ne var kı somrgecılıkten kurtulmakla,
somurulmekten kurtulamadılar Onlar bır yana, 70 yıldır
sıyasal bağımsızlığına kavuşmuş bulunan T C ve ben-
zerlerı de kurtulamadı
Gerçı Insan Haklan Evrensel Bıldırgesı'ndekı ve ben-
zerı sozleşmelerdekı yaklaşımlarda, somurulmeme
hakkı savunulmaktadır Örneğın, 'Ekonomık, Toplum-
sal, Kulturel Haklar Uluslararası Sozleşmesı', 1960'ta
kabul edılen "Somurge Ulkelere ve Halklara Bağımsız-
lıkTanıma Bıldırgesı' ve 1962tarıhlı "Doğal Kaynaklar
Uzennde Sureklı Egemenlığe Ilışkın Genel Kurul Kara-
rı", halklann kendı yazgılarını öelırleme haklartnı, doğal
zengınlıklerını ve kaynaklarını kullanabılme, kendı ge-
çım kaynaklarından yoksun bırakıfmama, ekonomık,
malı anlaşma ve yardımlarda, dış borç ve yabancı yatı-
nmlarda eşıtlık ve bağımsızlık haklarını ve ılkelerını
savunmaktadır
Ne var kı yıne de en sıstemlı, evrensel bır sömuru bıçı-
mı olarak emperyalızm, ortadadır Zengın ve yoksul ul-
keler arasındakı uçurum hızla buyurken, Guney Kore
borç batağında bogulurken, çoken ve çokertılen sosya-
lıst ulkelerın boşluğunda, BM'nın yerını tek devlet ege-
menlığı alırken Insan haklarında ' emperyalızm"
oğesını gundeme getırmek, nesnel ve bılımsel bır sapta-
madır zorunluktur, on yargılılık ısebu gerçeğı gormekte
değıl, gormezlıkten gelmektedır
Emperyalızm gerçeğı "ınsan hakları"nda yerıne ko-
nulmazsa, bugunku kavram kargaşası surup gıdecektır
öyle bır kargaşa kı dunun somurgecılerı, bugunun "ın-
san hakları savunucuları oldular, dunku somurgelerı-
ne, BM'nın ortak çatısı altında çrft standartlı "ınsan hak-
lan' uyguluyorlar' Korfez de, Somalı de, Bosna-Her-
sek'te, Azerbaycan'da başka başka Ipler yıne onların
elınde BM, dunku ' MılletlerCemıyetı ne donuşmemek
ıçın Insan Hakları Evrensel Bıldırgesı'nde "emperya-
lızm"ın ve onun karşısında kendısının yerını açık seçık
koymalıdır'
Ozetle Insan Hakları Evrensel Bıldırgesı bu yıl 45 ya-
şını doldurmaktadır Bu sure ıçınde çok gelışmeler ol-
muş, somurunun bıçımı değışmış klasık somurgecılığın
yerını emperyalızm almıştır Bıldırge ve benzerı sozleş-
meler yetersız kalmaktadır Bu durumda, ' emperya-
lızm"ın "ınsan haklarının en sıstemlı ve cıddı bır bıçım-
de çığnenmesı ve bır ınsanlık suçu' olarak, Insan
Hakları Evrensel Bıldırgesı'nde tanımlanması gundeme
getırılmelıdır
OKURLARDAN
Orta çağ kol geziyor
AıS Mayıs 1993tarıhlıgazetenızde"Krabçeımamdanozur
dıledı" ısırnb habennız ve güya Allah ıçın eh gogsunde olan
sayın ımam efendıy le, ıyı nı> etle uzanmış elı ha vada kalmış
kralıçenın fotograflan bırçok kışı gıbı benı de hıç şaşırtmadı
Sadece gıdışatın pek yennde olduğunu ve aıtık akla, sağ
duyuya. bıhme donüşle ılgılı çabalann bır çırpınıştan ıbaret
bulunduğunu duşundürdu
Duşunme yeteneğı skolasısımın ve softalığın kalıplan ıçınde
yıtmış bır ınsanın bu görevde olması ne aa Devletten maaş
alan, devleün gorevlendırdığı ve dev lete karşı sorumluluk
taşıyan bu dın gorev lısının, o anda neyı temsıl ettığını
unutup, el sıkışma gıbı uluslararası temel bır gorgu kurahnı
uygulamaması en azından gorevı kötu kullanmadır
Hele hele kendı ılkel ınancına bırerkekle el sıkışmakta engel
gormeyıp de bır hanımefendıyle el sıkışmanın yuce AUah
katında sakıncalı olmasını duşunmesı dunyaya ne kadar dar
bır açıdan baktığının açık bır kanıtı olduğu gıbı belkı de
engelleyemedığı durtulennın genel bır anlatımıdır O
hanımefendı kı buyük bır alçak gonullüluk ve
ınsanseverlığın uvgar v e çağdaş bır ornegını göstererek
ımam efendıden ozur dılemek buyukJuğunu göstermıştır
Dev let parasıyla karnı doyan ancak dev lete karşı gorevıru
unutup, ılkel davraruşıyla butun mılletınua kuçuk duşüren
Emrullah beyefendı acaba bu davranıştan bır katre de olsa
ders almış ve bır anlam çıkarabılmış mıdır
9
Bu gorevde
kalmasına goz yumulmaması gereken Hatıpoğlu'nun kışılığı
ıle hıç bır alışvenşımız olamaz Ancak ornek olması gereken
bu kışının davranış şekhnın onav goruyormuş ızlenımını
bırakmasıve cemaatın (bırakın ımamın vaptığınj
yapmasını) budavranışı yennde bulması çok aa veçağdışı
olur
Çağdışı kalmak ısebızı şımdıyedek olduğu gıbı bıryere
goturmez
Kerem Yalçın
TARTTŞMA
'Part time' uygulaması kaldınlmalıdır9 w Ikemizdesaâllk Uİasmasına raffmen hunlardan ılcnipnmpmpttp v<>va ııctunVnrıı Rı^Hıınıct hpl-imlf>rnlaraVIkemızdesaglık
U
hızmetlennın ıyı
sunulmasıve
halkın kendı
saglık
sorunlannaçare
bulabılmesı ne yaak kı valnızca
dürust hekımlenn vıcxianına
kalmjştır Çoğuzaman
hastanın ıyıleşmesı hemen
tamamen rastlantı sonucu
olabılmektedır Bız hekımler,
toplum sapğının, var olan
maddı ve teknolojık
olanaklarla bugunku
durumundan daha ıyı bır
dûzeye getınlebıleceğıne
ınanıyoruz
Ülke geneünde hekımler,
hemen hemen >etennce sayıya
ulaşmasına rağmen. bunlardan
alınan venm, uvgulanan >anbş
polıtıkalar nedenıy le gereken
sevıyeye varamamaktadır
Bunun nedenlennden bınsı
•'part üme uygulaması"dır Bu
yasal uygulama, hekımlenn,
"hastane-muayenehane"
ıkılemıne gırmesıne ve ılgının
muayenehane >onunde eğıbm
göstermesıne neden
obnaktadır Resmı kurumlarda
part üme olarak çalışan
hekımler. bu yerlerdekı
gorevlennı aksatma yoluna
gıtmekte, kurumda geçırmelen
gereken süreyı
muav enehanelenne
kaydırmakta, sağlık
bınmlennde hastalarla
ılgılenmemekte veva ustunköru
ılgılenmekte. yıne bu
hastalardanpara alabılmek ıçın
şahsen veya bazı kışıler
araabğıyîa muav enehanelenne
gıtmeye zorlamakta,
muayenehanelennde para
aldıklan hastalann tetkık ve
tedavılennı de tıbbı ahlakı hıçe
sayarak ılgıb kurumlarda
vaptırmakta. uğraşlannın
insan sağlığı olduğu bılıncınden
uzaklaşmaktadır Budurum
durust nekımlen zan altında
bırakmaktadır
Şuphesız, bu olumsuzluklarda
sağlık polıtıkasının çalışan
hekımiereemeğının karşılığını
vermeyışmın rolü gozardı
edılemez
Bız durust hekımler olarak
'ınsan sağlığının en v/ucedeğer
olduğuna" ınanıyorveşunlan
onenyoruz,
1 - Part tıme uygulamast
kaldınlmabdır
2- Uzman hekımlerehastaneya
da muayenehaneden > alnız
bınnı seçme zorunluluğv
getınbnebdır
3- Kamu kuruluşlannda
çalışan hekımlere hak ettıklen
ücretvenbnelıdır
4- Hekım-hasta arasındakı
parasal ılışkının ortadan
kaldınbnasına yonebk yasal
duzenlemeler yapılmabdır
Dr. Ahmet Türker
Sorunlan: Irkçılık..
unumuzden
yaklaşık 20-25
' öncesıne
^ ğ ,
^ ^ ^ ^ ^ şenbklerleyolcu
ettığımız Türk ınsanıru kulturel
çatışmalanmızı ılen surûp
ruhen yipratügı
yetmıyonnusçasına, gıderek
fizıksel olarak yok etmeve
başlayan Abnanya bu olanlann
tek bâşına suçlusu mu
9
Yoksa
gerçek suçlular başkalan mı
9
Bugun ınsanımızın. ırkçılarca
fızıksel saldınlara
uğramasında, açıkça soyleyışle
katledılmesınde, suçlu bıraz da
bızler değıl mıyız
9
Bır başka
anlatımla, bıraz da bugune dek
uygulana gelen yanbş nufus v e
ıstındam polıtıkalanmız deâl
mı
9
Örneğın, Bınncı Beş Yıllık
Kalkınma Planı'nda "nüfus ve
ıstıhdam"' sorununa ıbşkın
önenlere bır bakaüm
1) Artan ışsızlıgın bır sonucu,
kente goçun önlenmesı, köyde
ıstıhdam olanaklannın
yaratıbnası,
2) İşgûcü fazlasının, ışgücu
ısteğı olan Batı ülkelenne
gondenlmesı,
3) Uzun süreb çozum olarak,
nufus artış hızının
duşürulmesı
Bu önenlere, II. velll Beş
Yıllık Kalkınma Planlan'nda
dayervenbTuştır
Dışa ışçı gonderme, ışın kolay
yoluydu, geçıa bır çozum
bıçırnıydı '73 petrol knzınden
sonra, dışanya ışçı gonderme
Laikliğin
9 spanya Krab Juan
I
Carlos veeşı Sofia
bır sure önce
ülkemızekonuk
oldular
Sultanahmet
Camısı'nı gezerlerken Kral'ın
eşı Sofia camının başımamı
Emrullah Haüpoclu'yla
tokalaşmak ıçın eunı
uzatüğında eb boşlukta
kabnca, kadıncağız sozde laık
Turkıye Cumhunyetı ve Islam
dını hakkında neler
duşünmuştur kım bıbr9
Sayın İlhan Selçuk soruyor
"Kadın elı sıkmamayı
Muslumanlık sanan kışıyı
Sultanahmet Camısı'ne
durdu Bu kez Ortadoğu'da
ıstıhdam olanaklan acıldı Bu
da 'Petrol Körfez Savaşı'na
dek sürdu Şımdı de umutlar
OrtaAsvaTurk
cumhuriyetlenne bağlandı
"Baü'dan gen dönen ışçılenmız,
yaşb posası çıkmış bır kuşak
Genç kuşaktan ıse Abnanya
yararlanıyor Busonuç
azgelışmışlığın bır vergjsıdır ve
bunu da Turk halkı
odemektedır
Kalkınma planlanmızda,
ısuhdama dışadonuk çözüm
önenlennın getınbnesı, ıkı
Başımam yapan sozde laık
devlet nereyedoğru koşuvor
9
"
(29 Mayis 1993, Cumhurivet)
Sanınm bu soru beynı
tırfıllenmışler kadar bızlen de
konu uzennde cıddı olarak
duşünmeye davet edıyor
Açık seçık ıfade etmekte fa>da
göruyorum kı, Turkıye laık bır
ulkedeğıldır Çünkubu
memleket sabahtan akşama
Ataturk'u dıbnden duşurmeyıp
Ataturkçülukle ılgjsı
bulunmayan laıkbkten soz
açıp Türkçe ezanı Arapça'ya
çevıren, devletın ıçınde Dıyanet
Işlen'nın bulunmasını ıçıne
sındırenlerce v onetıbnıştır
yıllarca Laıkuğın ozünde
Abnanya'nın bırleşmesıyle,
hortlayan ırkçılığa hedef olarak
Turk ışçılennın seçılmesıne yol
acmış olamaz mı
9
Son gehşmelere bakıldığında,
bugun BatTda AT
çerçevesınde, ışçılenn serbest
dolaşım haklan varken, en alt
duzey.de, en duşuk ucretle
çabşan Turk ıscısının de serbest
olum hakkı var gıbı
Her dem, demokratık ve ınsan
haklanna saygılı kulturel
vapılanmalan ıle ovunenler,
oncekı yıllara dek bılgısayar
ovunlanna hedet dıve
dın-bıhmçelışkısı vattığından
dolav ı, Turkıye"de laıknk
sureklı Islam karşıtı bır ıdeolojı
olarak gundeme getınlrruştır
Aklı başında.olan herkes bıbr
kı, laısızmın Llam karşıtı
obnakla alakası >oktur
Durum oyle olsavdı akla
hemen. Avrupa'da da laıkbgın
Hmstıyanbğın karşısında
olduğu savıgebrdı Bıhmve
kılıse arasın3a kalan Avrupalı,
akbn gereğı olan bıbmı seçmış
ve gundeme laıkhk gelmıştır
Avrupa, "Hınstıyan ortaçağı'nı
bu>ollaaşmıştır 1 .2 ve3
SanayıDevnmı'nı
gerçekleşünp şımdılerde
'sanayı otesı toplumu duşunür
programladıklan ınsanımızı.
bugun ırkçılanna canlı hedef
olarak değerlendırmeye mı
başladılar
9
Bıbndığı gıbı, ıssızbk sorununa
çozüm sanayıdedır Ama
ülkemız dışa bağımh montaj
sanayundenoteve
gıdemedıkçe. uretım aracı
ureten sanayıye gecemedıkçe,
ıstıhdam sorunumuza köktencı
çozum geüremedıkçe Turk
tnsanını yadellerde boylesıne
telefedebıleceğız
Selma Erdal Bursa
olmuştur Bunakarşıbk
Turkıye 1 ve2 Sanayı Devnmı
arasında bocalayan, 'İslam
ortaçağı'nı aşma telaşmda olan
bır ulke gonınumundedır
Laısızm de bır sıyası ıdeoiojıdır
Dunya toplumlan bır butun
olduğundan, nası! bu
ıdeolojılerden etkılenıyorlarsa
(kımı ıdeolojılen de toplum
vapılanna uymadığından
benımsemıv orlarsa)
Turkıye'nın de laısızmden
nasıbını alması kaçınıbnazdır
Laıkbk, kafası gen vıtese takılı
olanlann dedığı gıbı
Ataturk'un bır fantezısı değıl.
u>aarhâneereğıdır
BurakUlusal
TRTINT, haberler ve programalık
T
RTINT'ın
haberabk anlayışı
veprogramabğı
tambır
sorumsuzluk
orneğı Başbakan
ıle
cumhurbaşkanının gezılen
tefnka gıbı ondokuz dakıkada
anlatılıyor Yırmıdakıka
olduğu belırtılen haberler ellı
bır, bır başka gun dokuz
dakıkada Ditınlıyor Ama
bunlarla yetınmez. vavın akışı
ıçınde ekranı kararup,
programı > anda keserek bır
sonrakıne gecerlerse ne> ı nasıl
ızleyebılırsınız9
' Resmı' ağızlar sıra> a gınyor.
tek yanb, tek cepheden
konuşuyorlar Habenn bınnde
başbakan bır>erde kurdele
kesıyorveyakurekaüyor Bır
başka 'haber'de, MGK'nın
bıldınsının okunuşuna tanık
oluyorsunuz Araya haber dıye
bır de magazın gınnce
çıldırasınızgebyor
Fı tanhınden kalma. sanatsal
ozelbğı sıfır. o "bayağY, "yerlı
malı film vedızılenn
arkasından Almanya'nın ana
caddelenndesanatçının bınne
soyletılenbırkaçşarkı turkuıle
TV'alık vaptığını sanan TRT
INT.22kanallıHollanda
TV'sınde bır ucube
Dakık Hollanda TV'sının
haberlennde başbakanın
görunduğu çok azdır Onun,
hukumetının sesı değıldırTV
Oğrenalenn, tartıştıklan
bakanı kan ter ıçınde
bırakışlannı, bır başka gun
beledıye başkanını-emnıyet
mudürünu sıkıştırdıklannı
gorurvegreva
ışçılenn-sendıkaalann
ıstemlennı, ışverenlere,
hukumeteyağdırdıklan
eleştınlen duyarsınız
programlarda Bırkaçyuz
kışıbk gostenyı ızlerken
gpstencılen de konuştururlar
Onemb olan, sayısal azlık veya
guç değıl, duşüncelerve
çoğulculuktur haberabk ve
prograrncılık anlayışlannda
Atasel Özdoğan
Rotterdam-Hollanda
Kemalist Ingilizler...Zıpırlık koşedönuculuk felsetesının egemenleştığı
Turkıye'de en geçerlı meslek oldu Tekelleşen basınla
korsan televızyonculukta ışkembe-ı kubradan atmak
prım yapıyor, şerıatçılık ve Kurtçuluk modasında Ata-
turk'e sovmeyı demokratlaşmak sanan tatlısu entellerı
atıp tutuyorlar
- Ataturk mu, dıyorlar, resmı tanhın şışırdığı bırdıkta-
tordur
-Ya?
- Çanakkale Savaşı'nda ne yaptı kı Ataturk? O sırada
bır tumen komutanı ıdı, Çanakkale Savaşlan'nda ordu
komutanı, Lıman von Sanders Paşa'ydı
-Ya?
- Resmı tarıh yalan soyluyor, okullarda Turk çocukları-
na Çanakkale Savaşlan'nda Mustafa Kemal bır şeyler
yapmış gıbı dersler verılıyor, tumu de palavra
-Ya?
Gerçekten de bız Mustafa Kemal'ı "Anafartalar Kah-
ramanı" olarak bılınz
Ama bu 'resmı tanh'mş
Yalanmış • * •
Osmanlı Imparatorluğu'nun çokuş surecıne ilışkın ye-
nı bır kıtap çıktı
Adı "Osmanlı Imparatorluğu - Son Uç Yuzyıl - Bir Ço-
kuşun Yenı Tarıhı' (Sabah Kıtaplan)
Yazarı Alan Palmer dıyor kı
"- Soyyef Imparatorluğu nun bır genleme donemı ya-
şamaya fırsat bulamayacak kadar hızlı çokmesıyle
Rusya 'nın Karadenız dekı rakıbı Osmanlılar tekrar gun-
cellık kazanmaktadır'
Alan Palmer, kıtabını 1992 Mayısı'nda bıtırmış, demek
kı yenı bır yapıt Gerçekten ıçınde guncellık kazanan bır
dızı konu var Ermenı ya da Kurt sorunu bugun de konu-
şulmuyor mu?
Mustafa Kemal'ın Çanakkale Savaşı'-
ndakı rolu bıle günumuzde çekıştırılmıyor mu9
Ingılız'ın kıtabını açtım, Çanakkale Savaşlan'na ilışkın
sayfaları okuyorum
"Eğer bu savaştan bır halk kahramanı çıkmışsa, o da
Mustafa Kemal dır Emnndekı 19'uncu Tumen'ın karar-
sız askerlennı yureklendıren onlara ılham veren Albay
Mustafa Kemal, bu tumenı Conkbayın ve Anafartalar'da
kahramanca savaşmaya suruklemıştır Osmanlı Harbı-
ye Nezaretı nın resmı propaganda dergısı, kapağına
Mustafa Kemal ın bır portresını basmak ıstedığınde, En-
ver Paşa bunu engellemış, başanlan kendısınınkını
aşmaya başlayan bır çağdaşını resmı kanallarla kahra-
man ılan etmeyı ıstememıştır Mustafa Kemal e bundan
sonra 16'ncı Ordu'nun komutanlığı verılmış ve Ruslarla
savaşmak uzere Anadolu'ya gonderılmıştır On dort yıl
sonra bır Ingılız kurmay subayı (Aspınall Oglander) Ge-
lıbolu'nun resmı tanhını yazarken, Mustafa Kemal'ın bu
savunmadakı rolunu objektıfbır bakışla ıncelemış ve şu
satırları yazmıştır 'Bır tek tumen komutanının, yalnız bır
çatışmanın gıdışatında değıl, belkı savaşın tumunun so-
nucunda, hatta bır ulusun kaderınde bu kadar derın etkı-
ler yaratabılmesme tanhte pek ender rastlanır ' "
•••
ingılız Palmer yazıyor
"- Çanakkale Savaşlan'ndan bır halk kahramanı çık-
mışsa bu da Mustafa Kemal'dır '
*Gelıbolu savaşlarının resmı tarıh'ını yazan Ingılız kur-
may subayı dıyor kı
"- Bır tek tumen komutanının, yalnız bır çatışmanın gı-
dışatında değıl, belkı savaşın tumunun sonucunda, hatta
bır ulusun kaderınde bu kadar derın etkıler yaratabılme-
sme tanhte pek ender rastlanır "
Çanakkale'de ' duşman' d[ bu Ingilizler
Mustafa Kemal de duşman cephesındeydı
Yoksa değıl mıydı
7
Belkı bu Ingilizler sonradan Kemalist olmuşlardır; bel-
kı Turkıye Cumhurıyetı'nın "resmı tarıh'ını okuyarak
şartlandılar, Ataturkçu olup çıktılar
Pekı, "duşman' tarıh adına boyle yansızlaşabılırken,
bızdekı zıpırlıklar nereden kaynaklanıyor?
BILGI YAYINEVI'nden KİTAP DOSTLARINA
BILGI YAYINEVI, "BILGI KITAP" adıyla kıtap
dergısı çıkarmaya başladı Ilk sayısı Mayıs 1993'de
yayımianan BILGI KITAP'm, 2 sayısı Hazıran
1993'de yayımlanacak Gazete bayılerınde ve
kıtapçılarda satılmayan BILGI KITAP'tan ucretsız
edınmek ısteyen okurlarımızın açık adreslerını
yayınevımıze bıldırmelerını dılerız
BİLGI YAYINEVİ
Mesrutiyet Caddesi, No: 4İ/A 06420 Yenişehir/ANKARA
Tel: (9-4) 431 81 22 - 434 49 99 • Faks: (4) 431 77 58
INONOMİK Vt TOn.UMIÂI.
TARİH VAKFI
TARİHÇİNİN MUTFAĞI
TOPLANTIDİZİSİ14
Doc. Dr. Şevket PAAAUK
12 HAZIRAN 1993 CUMARTESİ ŞAAT 14.00
MARMARA BELEDİYELER BİRLIĞİ
KONFERANS SALONU
Adres: Istanbul Tıcaret Odası yanı,
Zındankapı, Değırmen Sk 15 Emınonu
Tel 513 52 35
ISTANBUL LISESI
GELENEKSEl
"AŞUREGÜNÜ"
H HAZİRAN 1993 PAZAR GUNU SAAT 1000'DA.LİSE DE.
109.
YIL