Katalog

SAYFA CUMHURİYET 27 MAY1S1993 PERŞEMBE 8 DIŞ HABERLER ABD, Mr yıl daha Somarde • WASHINGTON (AA) - ABD Temsilciler Meclisi, Amerikan birliklennin Somali'de bir yıl daha kalmas yönündekı karar tasansını kabuletti. Temsilciler Meclisi'nde vapılan oylamada, karar tasansırun 179'a karşı 243 oyla kabul edildığı bıldirildi. Cumhuriyetçi Partı'nin Somali'de Amerikan birliklennin bulunmasını alü ayla sınırlama önerisinin ise reddedildiğı bebrtildı. BM Güvenlik Konseyi karan uyannca, Somah"de başlatılan UmutOperasynu çerçevesinde, bu ülkede halen iki bin yedi yüz Amerikan askeri bulunuyor. Van Den Broek Ankara'da • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AT Komısy onu üyesı Hans Van Den Broek, Dışışlen Bakara Hikmet Çetin'in davetlısi olarak iki günlük resmi bir gezi için bugün Ankara'ya gelecek. Van Den Broek'un Ankara'da Dışışlen Bakanı Çetin. Cumhurbaşkanı SOeyman Demirel, TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk ve Başbakan Vekili Erdal tnöoü tarafından kabul edilmesı, aynca Devlet Bakanı Tansu Çiller ile de görüşmesı beklenıyor. NavazŞerif görevedönüyor • İSLAMABAD- Pakistan'daYüksek Mahkeme, Devlet Başkanı Gulam tshak Han'm geçen ay parlamentoyu (Ulusal Mechs) feshetme ve Başbakan Navaz Şerif i görevden azletme kararlannı iptaletti. Ulusal Meclis Başkanı Goyar Eyûp Han, dün karann ahndıği mahkeme salonundan çıkarken yaptığı açıklamada, dağıülmış parlamentonun korunması, Başbakan Navaz Şerif in göreve iadesi hakkındaki karann "kayıtsız, koşulsuz" alındığını bildirdi. Yüksek Mahkeme'nin 21 gün sûren çalışmalan ardından açıklanan karar üzerine başkent İslamabad'daki mahkeme binası önünde toplanan kalabalık, "Çok yaşa Navaz Şerif. çok yaşa" şeklınde tezahürat yaptı. Cumhupteşkara yargılanıyor • Dış Haberler Servisi - Venezüella'da kamu Fonlannı zimmetine geçirmek ve rüşvek almak suçlanndan görevi askıya alınan Carlos Andres Pereı'in yüksek mahkemeoe yargılanmasına dün başlandı. Yaklaşık bir ay sürmesi beklenen yargı sürecınde gerekırse Perez'in hapse girmesi de sözkonusu. Ancak 70 yaşındakı eski cumhurbaşkanı için birevde göz hapsinde tutulmasının daha muhtemel olduğu bild'riliyor. Gagavuztor'dan protesto • KİSİNYOV(AA)- Moldava'da yaşayan Türk asüb Gagavuzlann bu ülkenin parlamentosundaki milletvekilleri, özerklik konusunda hazırlanan yasa taslağının değıştırilmesi girişimi üzerine parlamento çalışmalannı boykot etme karan aldılar. Moldava Parlamento Başkanı Pyota Lutinski'nin başkanlığındakı bir komisyonun geçen ay hazırladığı tasanda, pârlamentodaki aşın milliyetci Romen asıllı milletvekilleri tarafından yöneltilen eleştiriler üzerine Gagavuz milletvekillerine danışjlmadan büyük değışiklikleryapıldı. Kosova'da provokasyon •TİRAN(AA)- Arnavutluk hükümeti, Kosova'nın başkenti Prişüne'deki Glogovaç ilçesınde geçen hafta sonu meydana gelen olaylann Bosna Hersek'teki çatışmalann güneye sıçramasını amaçlayan Sırplann bir provakasyonu olduğunu açıkladı. Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Glogovaç'taki olaylann Sırplann Kosova'da Arnavutlara karşı uyguladığı "etnik temizleme" kampanyasının bir parçası olduğu da vurgulandı. Açıklamada, Sırbistan'ın Kosova'nın parçalanmasına yönelik şovenist planlannı gerçekleştinmek için elinden geleni yaptığı da vurgulandı. • Washington Kuzey Irak'lı Kürtlere bir saldın düzenlendiği takdirde müttefiklerin askeri müdahalede bulunabileceğini bildirdi. Bağdatı uyardı Dış Haberler Servisi - ABD-lrak ılişkıleri son günlerde hızla gergin- leşmeye başladı. Irak'ın Kuzey Irak'taki Kürtlere saldırmaya hazır- landığı yolundaki haberler yoğunla- şırken Washington, Kürtlere bir saldın düzenlendiği takdirde mütte- fiklerin asken müdahalede buluna- bileceğini bildirdi. Intemaüonal Herald Tribune ga- zetesinin haberine göre Kuzey Irak'- taki peşmerge komutanlan ile böl- gedeki Batıh diplomatlar, Irak Dev- lel Başkanı Saddam Hüseyin'in Kürtlere saldırmaya hazırlandığını ileri sürdüler. Kaynaklar, saldınnın haziran aymın ilk haftasında ger- çekleşebileceğini bildırdiler. ABD Dışişlen Bakanı \Varren Christopher de pazartesi günü yaptı- ğı açıklamada "Kuzey Irak"taki ge- lişmelen büyük dikkatle izledikleri- ni" söylemişti. Peşmerge komutanlan, Irak'ın bir süredir 36. paralel boyunca yığı- nak yaptığını bildirdiler. Kuzey Irak Kürtleri'nin Savunma Bakanı Ca- bar Farman "Irak birlikleri son gün- lerde sınıra uzun menzilli toptank ve kamyon yığıyor. Yığınak. özelbkle Erbil ve Süleymaniye yöresınde yo- ğunlaşıyor" dedi. AA'nın habenne göre ABD. Bağ- dat'ın Kuzey Iraktaki Kürtlere sal- dın düzenlemesi durumunda mütte- fiklerin askeri müdahalede buluna- bileceğini bildirdi. ABD Savunma Bakanlığı Sözcü- sü Bob Hall, "Gereklı görmemiz du- rumunda müttefıklerimizle birlikte harekete geçeriz" dedi. Hall "Irakhlan Kuzey Irak'ta ba- nşı bozmamalan konusunda uyar- dık. Dışişlen Bakanı Warren Chis- topher önceki gün bu uyanyı iletti. Bu çok dikkatb bir şekilde izlediği- miz olaylardan biri" diye konuştu. Bob Hall, İrak'ın herhangi bir saldın düzenleneceğini ima eden olağanüstü bir hareketlilik henüz söz konüsu değil. Irak askerlennin hareketleri aylardır aynı şekilde. Ancak öte yandan Irak'ın ülkenin kuzeyinde saldın düzenlemeye ya da küçük bir uyan hareketinde bu- lunmaya yetecek kadar askeri bulu- nuyor" dedi. Hall, Irak Devlet Başkanı Sad- dam Hüseyin'in, son bir yıldır sis- temli olarak Kuzey Irak'ın güney kesimlennde asker sayısını arttırdı- ğına da dikkat çekti. Ateş açtılar Irak uçaksavarlannın cuma akşa- mı ülkenin güneyinde devriye gezen ABD uçaklanna ateş açtığı, ancak uçaklann isabet almadığı bildınldı. ABD Savunma Bakanhğı Sözcü- sü Bob Hall dün düzenlediği basın toplantısında, cumayı cumartesiye bağlayan gece, Irak'a ait uçaksavar- lann, ülkenın güneyinde devriye uçuşu yapan ABD uçaklanna ateş açtığını, ancak yüksek irtifada uçan uçaklann isabet almadıklannı kay- detti. Sözcü, uçak pilotlannın 'tehdit edildiklerini hissetmediklerini', bu yüzden de karşı ateş açmadıklannı belirtti. Açıklamada, bu olay dışında, son aylarda Irak'daki durumda 'her- hangi bir değışiklik gözlenmediği'de kaydedıldi. New York Times Gazetesi'nde önceki gün alan bir haberde, Irak ordusunun kuzeydeki Kürtlere sal- dında bulunmaya haarlandığı öne sürülmüştü. tspanya Kralı Juan Carios, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'le Ankara'daki F-16 tesisierini gezerken, uçak- lann çıkardığı gürültüye karşı kulaklannı tıkadı.(Fo:oğraf: AA) F-16'lar Carbs içingösteriyaptı ANKARA (AA) - İspanya Kralı Juan Carios, Türk Uçak Sanayii (TAI) tesislerinde yaklaşık bir saat süren incelemelerde bulundu. Tesislere gelişinde Cumhurbaşkanı Sülevman Demirel tarafından karşılanan Kral Carios ve beraberindeki heyete, Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin ve Devlet Bakanı Şerif Ercan da eşlik etti. TAI yetkililerinin konuk kral için verdiği brifıngden sonra tesislerin üretim atelyeleri gezildı. İlk olarak İspanyolCesanakb'yeuçaklannın üretıldiğı bölümde incelemelerde bulunan Kral Carlos veCumhurbaşkanı Süleyman Demirereçabşanlar tarafından alkışlarla sevgi gösterisınde bulunuldu. Konuk heyet daha sonra da F-16 savaş ucaklannın üretildiği bölümde incelemeler yapü. Konuk Kral. tesisin açık hava sahasına çıküğında da bir Cesa, bir de F-16 aynı anda gösteriye başladı. Cesa tipi uçak alçaktan uçuş yapıp gösteriden aynlırken F-16'nın, ızleyenlerin büyük beğenisııu kazanan, anı manevralarla dolu gösterisı yaklaşık 5 dakika sürdü. Gösteriyi yapan TAI'nin tecrübe pilotu Şener Koltuk, iniş yaptıktan sonra koşarak Carlos ve Demirerın yanına geldi ve kendisini takdim etti. Tesişlerden ilk olarak Kral Cark*aynldı. Demirel de tesişlerden aynhrken çalışanîara hitaben "Hepinîzi tebrik ederim" diye seslendi. Bu sözler, Demirel'in çevresini saran çalışanlarca coşkuyla karşılandı. Kral Karlos ve eşi dün • - - - , akşam Ankara'dan İstanbul'a gecti. İspanya Kralı tspanya Kralı Karlos ve eşi dün akşam Istanbul'a gddiler. Kral ve eşi tari- bugün İstanbul'un tarihi yerlerini gezecek. hi yerieri ziyaret edecekler.(Fotograf.ERDÖĞAN KÖSEOĞLU) ABD: Türkiyetavrınıgöstersin • ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan biryetkiliye göre Amerikan yönetimi, Ankara'nın tavnndaki belirsizlikten şikâyetçi. Aynca Denktaş'ın Maraş konusundaki ısrannı "olumsuz" buluyorlar. FUATKOZLUKLU NEW YORK - Kıbns sorunuyla ilgili olarak BM gözetiminde sürdürvlen gö- rüşmeler, KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın Maraş'ın BM denetimine verilmesi konusunda Genel Sekreter'e sunduğu paket yüzünden duraksarken ABD'nin Maraş'a karşılık KKTC ta- leplerine olumsuz yaklaşuğı belirtüdi. Ancak resmı ağızlar, dün sabahki otu- nunun akşama alınmasında, Kanada'- dan gelen ve Lefkoşa Havaalanı'nın trafığe açılması için incelemeler yapan heyetin rol oynadığını bildiriyorlar. Rauf Denktaş, önceki akşam Türk gazetecilerle yaptığı sohbette, kendileri- nin Genel Sekreter Butros Gali'ye "Gü- ven arttıncı önlemler" rjaketine alterna- tif bir paket hazırlayıp verdiklerini söyledi. Pakette genel olarak Maraş'ın BM denetimine verilmesi ve Lefkoşa Havaalanı'nın uluslararası trafığe açıl- ması karşılığında KKTC'ye uygulanan ambargonun kaldınlmasının yer aldığı üen sürülüyor. Rum muhalefeti New York'ta Rum tarafı teklife, Güney Kıbns'taki muhalefet yüzünden olumlu yaklaşamı- yor. Kıbns Rum muhalefet partilerinin. liderleri, dün New York'ta Rum lideri Klendes ile bir araya geldiler ve bu ko- nuda Rumlar tarafından hazırlanan paketin yerleştirilmesini istediler. Kanada'dan New York'a gelerek BM yetkilileriyle temaslarda bulunan uluslararası sivil havaalık yetkililerinin Denktaş ile de görüştüğü ve Lefkoşa Havaalanı'nın uluslararası trafiğe açıl- ması konusunda fizdbilite çahşması yap- tığı bildıriliyor. Denktaş, New York görüşmelerinin Kıbns'ta devam ettirilmesine Rıunlann da olumlu yakJaştıklannı belirtti ve "Cumartesiye kadar güven artüna ön- lemler konusunda bir sonuç ahnırsa, yakamızı bırakacaklar. Aynca BM Ge- nel Şekreteri Butros Gali'nin yeni Kıb- ns Özel Temsilasi Joe Clark 21 haziran- da Kıbns'a gelerek çahşmalar yapacak. Bu bir anlamda görüşrnelerin bundan böyle Kıbns'ta sürdürülmesi için ilk adım anlamına geliyor" dedi. Tayvanmodeli KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş, bu arada Lefkoşa Havaalanı'nın trafiğe açılması ve ambargonun kaldınlması ıçın karşı tarafa sunduğu pakette Tay- van modelini önerdi. Türk tezine göre hükümeüer arası tanınma olmasa da havayolu şirketlen arasındaki anlaşma- lar konuya pratik bir çözüm getirebile- cek. Düne kadar geçen ve dün akşam da devam eden görüşmelerde, kıyasıya sü- ren Maraş pazarhğı büyük yer kaphyor. Türk tarafının ambargonun kaldınlma- sı talebine ise henüz yeşil ışık gelmedi. ABD Dışişleri BakanüğYndan biryetki- li, Gali'nin önlemler paketine olumlu yaklaştıklannı ve adil bulduklannı be- lirtirken, Türk tarafının Maraş'a karşı- lık sürdüğü tezlerin süreci olumsuz yönde etkilediğini öne sürdü. Yetkili, Ankara'nın tavnndaki belirsizlik yü- zünden de kaygılandıklanru vurguladı ve "Bu tavır görüşmeleri ne denli etkiler bilmiyoruz" dedi. Türkiye'nin BM Daimi Temsilcisi Büyükelçi İnal Batu ise Türkiye'nin gö- rüşmelere gözlemci statüsüyle yaklaştı- ğını vurgulayarak aynı konumdaki Yunanistan için de benzer değerlendir- melerin yapılmadığına işaret etti. Bu arada Genel Sekreter taraflara, basın ambargosu uygulamalannı istedi. Türk basınında çıkan haberleri eleştiren Türk heyeti ile Rumlar, basını görüşme- lerden uzak tutmakta itina gösteriyor- lar. Bu arada Denktaş, Türk basınında çıkan "Ankara'nın kendisini yatıştırdı- ğı" yolundaki haberlen de yalanlâdı ve Türkiye'nin yaklaşımına kendisinin ka- tılmadığı ifadesinin doğru olmadığını belirtti. Devlet Başkanı Serrano gerekçe olarak uyuşturucu ticareti ile mücadeleyi gösterdi Guatemala'claordu destekli sivil darbe Dış Haberler Servisi - Guate- mala'da Devlet Başkanı Jorge Serrano'nun önceki gün anaya- sayı askıya alıp kongreyı feshe- derek ulkeyi kararnamelerle yöneteceğını açıklaması, ülkede siyasi gerginliğe yol açü. Ulus- lararası haber ajanslannca 'sivil darbe' olarak yorumlanan ge- lişme üzerine Sosyalist Demok- ratik Partı (PSD) üyesi bir ba- kan ve üst düzeyde 5 devlet gö- revlisi istifalannı sundular. 1992 Nobel Banş Ödülü sahibi, insan haklan savunucusu Gua- temalalı Rigoberta Mencbu ise sivil darbeyı "büyük bir hata" olarak yorumladı. PSD üyesı Çalışma Bakanı Mario Solorzano, "Anayasal düzenın kesintiye uğraülarak ıhlal edilmesıni" eleştirdi ve bu darbenın "Demokratik ilkelen yok sayması" nedenıyle partisi- nin bu "keyfi hükümette" kal- mayacağını vurguladı. Hükümetin, sivil darbeyı eleştiren yayınlar yapan bir te- levızyon kanalını da kapatüğı öğrenıldi. 11. kanal üzerinden Bûfûk Okyrnnn KİMLİK KARTIGUATEMALA Kahve vemuz ülkesi Başkent: Guatemala Yüzölçûmö: 108 bin 889 kilometre kare Nüfus: 9.2 milyon (1991) Etnik bileşim: Maya yüzde 55, Mestizo yüzde 44 Dinsel gruplar Yüzde 80 Katohk, yüzde 20 Protestan Para birimi: Quetzal Komşuları: Meksika, El Salvador, Honduras, Belize Üretim: Kahve (ihracatm üçte birini oluşturuyor), muz, şe ker, pamuk, tarım, ormancılık, balıkçılık. yaym yapan TV'dekı görevli- lerden alınan bilgiye göre yetki- liler başkent Guatemala'ya 15 km. uzakhktaki verici istasyona gelerek yayını sağlayan aygı- tlan devre dışı bıraktılar. Hükümetin aynca 3 gazeteye duyuruda bulunduğu ve bu ku- ruiuşlara darbe ile ilan edilen sansürü uygulatmakla görevli birer yetkili göndereceğini bil- dirdiği haber verildi Bu arada Reuter, CNN, WTN gjbi uluslararası televiz- yon kuruluşlannın da ülke dışı- na yaym yapmalan engellcndi Devlet Başkanı Serrano. ger- çekleştırdiği darbeye gerekçe olarak uyuşturucu kaçakçılığı- na karşı etkili bir şekilde müca- dele edilememesini ve yönetim kadrolannda yolsuzluğun art- masını göstermişti. Ancak ajanslar, Serrano'nun sivil darbesinin, 32 yıldır süren iç savaşa bir son vermek için solcu gerillalarla sürdürülen banş görüşmelerinden rahatsız olan orduyu yatıştırmak ama- ayla gerçekleştirilmiş olabilece- ği yorumunu yapıyorlar. 1991 yıhnda göreve gelen Sen^no"- nun, son dönemde askeri darbe tehditleri altında bulunduğu da kaydediliyor. Ajanslar, Serrano'nun yön- tem olarak 1992 nisanında Peru Devlet Başkanı Alberto Fufi- mori'nin, elektnk ve ulaşım fı- yatlanna yapılan yüksek oranlı zamdan sonra başlayan gös- terileri denetım altına almak amacıyla gerçekleştirdiği sivil darbeden örnek aldığını da ifa- de ediyorlar. Bu gelişmeler üzerine Ameri- ka Devletleri Örgütü (OEA) Daimi Konseyi, üye ülkelerin dışişleri bakanlannı 3 hazırana kadar toplanmaya çağırdı. Örgütün merİcezinden yapı- lan açıklamada, "Demokratik kurumlann derhal işletılmesı ve insan haklanna saygı gösteril- mesi" istendi. OEA, 1991 tarihli Santiago Anlaşması uyannca, her üye ül- kede anayasal rejimde meyda- na gelebilecek kesintılerı ıncele- mekle yetkib bulunuyor. Abnansum nnihedye kapatıch• Dün gece parlamentoda oy çoğunluğuyla abnan karara göre Alman Anayasasrnın, sığınma hakkıru güvenceye alan 16. maddesi değiştirildi. DtLEKZAPTÇIOĞLU BERLİN - Alman Parlamentosu'nda dün gece alınan karar, ülke tarihinde bir dönüm noktası teşkil etti. Türkiye de aralannda olmak üzere dünyanın çeşitli ülkelerinden gelip agınma hakkı isteyen mültecilere kapılar neredeyse tümüyle kapandı. Sosyal Demokrat Parti millet- vekillerinin hükümetle uzlaşması sonu- cu çıkan karara karşı ülke çapında pro- testo gösterileri düzenlendi. Bonn'da toplanan on bini aşkın gösterici meclise gjden yollan kapattı. Meclis ancak bin- lerce polisin koruması altında çalışma- lannı sürdürebüdi. Milletvekilleri, Ren nehrinden fenbotlarla ve helikopterlerle meclis binasına ulaşabildiler. 654 üyenın bulunduğu Alman Parla- mentosu'nda muhafazakâr partiler, li- beraller ve muhalefetteki Sosyal De- mokratlann toplam 521 oyuyla kabul edilen anayasa degişiklıği şu noktalan içeriyor: Artık Almanya'ya sının bulunan tüm devletler "güvenli ülke" statüsüne giri- yor. Gerek Fransa ve Danimarka gjbi AT ülkelerinden, gerek Avusturya, Is- viçre, Çek Cumhuriyeti ve Polonya'- dan, gerekse gemiyle Iskandinav ülkele- rinden gelen mülteciler sığınma hakkı talep edemeyecek. Geldikleri bu ülkele- rin Cenevre Mülteci Sözleşmesı'ni ka- bul ettiğini gözönüne alan Almanya, sığınmacılan, orada güvenhkte olduk- lan gerekçesıyle sınırdan hemen geri yollayacak. Artık sadece havayoluyla veya yuka- nda adı geçen devletler dışından denız yoluyla gelenler sığınma başvurusunda bulunabilecekler. Havayolu şirketleri- nin çoğunun Almanya bileti satarken yolcunun \izesinin olup olmadığına baktığı düşünülürse, havayoluyla geliş imkânı da kâğıt üzennde kabyor. Almanya'nın, dünyanın açlar ordu- suna dur demek için cevresıne ördüğü bu duvar çok sıkı önlemlerle koruna- cak. özellikle yasadışı geçişlerin çoğu- nun gerçekleşüği Polonya ve Çek sınır- lannda en modern enfraruj sistemine dayalı alarm teçhizatlan yerleşuriliyor. Köpekli devnyeler, Türkiye'deki "köy koruculuğu" düzenine benzer biçimde yerel sivil halktan "gönüllü serifler'Te takviye ediliyor. Amaç, sının geçenleri anında yakalayarak geri göndermek. Yurda ginş yapüktan sonra yakalanan sğınmacılar ise belli bölgelcrde kurul- makta olan "toplama kamplan "nda birkaç gün banndınlacak. DIŞ BASIN Batıyapabileceğiniyaptı BaşkanBillClinton'm Boşnaklan silahlandırma önensine karşı çıkan İngiltere, Fransa, Rusya ve tspanya ABD'yi 'ortak eylem planı' adı altında yeni bir plana ikna etti. Yeni plan uygulanabilirse eğeretkinlikten uzak, ancak yine de hiç yoktan iyi. Plan uyannca BM'nin Bosna'da güvenh bölge ilan ettiği 6 kenti Sırplara karşı korumak amaayla Avrupah ve Kanadahlar'dan oluşacak 15 bin askerlik bir BM gücü gönderilecek. ABD Avrupa'nın karşı çıkması yüzünden en azından şimdılik Boşnaklan silahlandırmaktan vazgeçü. İngiltere ile Fransa da Clinton'ın Bosna'ya kara askeri göndermeyi kabul etmemesinden dolayı Vance-Owen planını terk etti. Ancak güvenli bölgeler kurulmasını öngören ortak eylem planının uygulamaya konup konamayacağına ılışkın kuşkular ortadan kalkmışdeğil. BM Güvenlik Konseyi büyük olasılıkla planı onaylayacak. Ne var ki Bosna-Hersek hükümeti planı kabul edilemez bir durumun dondurulması olarak görüyor. Bosnaü Sırp b'derler ise bu dondurma işlemıni kabul ediyor, ama güvenh' bölge ilan edilecek kentleri kuşatmış bulunan askerlerini geri çekmek istemiyor. Avrupah politikacılar pek geçerli bir nedenleri bulunmaksızın Slobodan Miloseviç'in Bosnah Sırplan Vance-Owen planına uymaya ikna edebüeceğini düşünüyorlar. (25mayıs) Newsweekten \ ; 1 \ 1ffiftfm  \ I ( m \ • Bosna hezûneti Amerika, Rusya. Fransa, İngiltere ve İspanya'nın Vance-Ovven planından vazgeçerek Bosnah Müslümanlara "güvenli bölgeler'' önermeleri, Bosna'nın üçe bölünmesini beraberinde getiriyor. Gazze bölgesinde ve Güney Lübnan'dakı gibi gettolar ve mülteci kamplan kurulacak ve bunlar belirsiz bir süre BM birliklerince korunmak zorunda kalacaktır. Vance-Ovven planının bir iyi yanı vardı: Bosna-Hersek devletinin bölünmezliğini savunuyordu. Sırplannel koyduklan topraklar ve "etnik temizleme" kabul edilmiyordu. Bütün hükümetler, askeri müdahalenin çok güç olduğunu biliyor. Müdahale ancak kesin bir siyasi amaç dahilinde sırurlı olarak gerçekleştirihrse başanh olabıhr. Şimdiye kadar böyle bir zemin oluşmadı. Ama Baüh devletler Bosna'ya askeri müdahalede bulunmak istemediklerini sürekli yineleyerek her türlü inandınalıklannı kaybettiler. Batılı devletlerin Balkanlar'daki siyasi hezimeti şimdi tamamlanıyor. Savaşı kaybeden taraflardan biri de Batı ittıfakının kendisidir. (26mayrs)