23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
25MAYIS19S3SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Ölüm yolıı 12 eaıı aldı•, A nkara-Polaılı yolununTemelli kasabası yakınlannda 3 aracın , ^m birbirine girmesi sonucu meydana gelen trafık kazasında 11 'i X • DYP Alaşehir ilçe örgütü yöneticisi 12 kişi yaşamını yitirdi. A. JL. Maliye Bakanı Sümer Oral olay yerine giderek incelemelerde bulundu ve hastanede yaralılan ziyaret etti. ~W~ ~W~ emen her gün bir kazanın meydana geldiği ölüm yolunda M^J yılda yaklaşık 100 kişi yaşamını yitiriyor. Kazalann m W meydana geldiği engebeli bölgede uyanlara karşın yolu biraz -^- - ^ - genişletme dışında herhangi bir çalışma yapılmadı. Sollama yapmak isteyen araç, karşı yönden gelen aracı son anda fark edebiliyor. Haber Merkezi - Ankara- Polaüı yolunun Temellı Kasa- bası yakınlannda dün sabah meydana gelen traiîk kazasın- da DYP Alaşehir ilçe örgütü yöneticisi 11 kişi ile araç sürü- cüsü öldü, 15 kişi yaralandı. Yetkıliler, bu bölgede meydana gelen kazalarda yılda 100'ü aş- kın kişinin hayatını kaybettiği- ni, yüzlerce kişinin de yaralan- dığını vurgulayarak, "Bu ka- zanın son olmasını ve yolun çift yönlü düzenlemesini"' istedıler. Ankara-Polatiı karayolunun 52. kilometresi Temelli çıkışın- da 3 araç birbirine girdi. Dün sabah saat 07.00 sıralannda tb- rahim Ethetn Kıtanaz yöneti- mindeki 42 CZ 500 plakab mi- dibüs, Cafer Bölbül yönetimin- deki 34 AAP 03 plakab otobüse arkadan çarptı. Daha sonra yolun sol tarafı- na sürüklenen midıbüs, karşı yönden gelen Habil Çevik'in kuUandığı 34 DH 486 plakalı yolcu otobüsünün aluna girdi. Kazada 11 kişi yaşamını yitirdi, 15 kişi de yaralandı. Yaralılar Polath Devlet Hastanesı ile An- kara Acil Yardım ve Trafık Hastanesi'nde tedavi altına ahndılar. Kazada yaşamlannı yitiren- lerin isimleri şöyle: İbrahim Et- hem Kızmaz, Adfl Meriç, Ali Koç, Arif Şenol Sönmez, Abdül Turan, Ahmet Ovacık, Haydar Ölüm hattında her gün kaza Ençok kazanın oldugu bölg< emelli Temellı yakınında 1 midıbüs ile 2 otobüs birbirine gırdı. 12 kişinin korkunç şekiMe can verdiği kazada otobûs param- parça oldu.Volun hem oMuk- ça bo/uk hem de büyük bölü- münün çift yönlü olmaması adeta kazaian davet ediyor. (Fotoğraf: AA) Ovacık, Ahmet Hayrettin Kam- bur, Bayram Sefa Buyruk, Ok- tay Okçok, Murat Tosun ve Os- man Gödül. Kazada yaralanarak Polath ve Ankara Acil Yardım ve Tra- fik Hastanesi'nde tedavi aluna ahnanlar şunjar • İbrahim Öztürk (DYP Ala- şehir İlçe Başkanı), Osnan Nuri Metin, Hasan Döver, Mümtaz l laşoglu. Mehmet Dikmen, Halil Sabri Sungur, Halil Taş- ceviren, Ali Taşçeviren, Metin Demirkapı, Davut Korutalp, Ekrem AJduran, Hüseyin Soyu- bir, Yapar Doğutan, Habip Çe- lik ve Cafer Bülbül. Polath-Ankara karayolu üzerinde özellikle Temelli mev- kiınde hemen hergün bir kaza meydana geliyor. Polatlı Beİediyesi yetkilileri ve yöre halkı karayollanna sık sık başvurada bulunarak bu yolun çift yönlü yapılması ko- nusundakı isteklerim dile getir- diler. Ancak bu istekler tam olarak yerine getirilmedi. Sade- ce Temelli ginşi çift yön yapıldı ve bir alt geçit inşa edildi. Kazalara davetiye Ancak kazalann meydana geldiği engebeli bölgede yolu biraz genişletme dışında her- hangi bir çalışma yapılmadı. Yolun fiziki durumu nedeniyle sollama yapmak isteyen araç- lar, karşı yönden gelen aracı son anda fark edebibyor. Yetkililer, bu bölgede mey- dana gelen kazalarda yılda 100'ü aşkın kişinin hayatını kaybettiğini. yüzlerce kişinin de yaralandığım ve milyarlarca li- rahk maddi kayıp olduğunu vurgulayarak, "İnşallar son ka- za ders olur. Yol çift yönlü dü- zenlenir" dediler. Oral kaza yerinde Maliye ve Gümrük Bakanı Sümer Oral, kazadan sonra olay yerinde inceleme yaptı. Daha sonra Polatb'ya gelen Oral, yarahlara geçmış olsun dileğinde bulundu. Oral, Cum- hurbaşkanı Sûleyman Demi- rel'e de olayla ilgili telefonla bil- gi verdi. Mıdibüsde DYP Alaşehir il- çe teşkilatı üyelerinin de bulun- duğu ve ilçelerinin sorunlannı ilgjlilere aktarmak üzere An- kara "ya gittiği belirtildi. öte yandan yurdun çeşitb yerlerinde meydana gelen trafık kazalannda ölenlerin isimleri ise şöyle: Erzurum'da Salih Çakar, Kayseri'de Gönül Tankurt, Nurcan Akkaya, Konya'da Mehmet Soykök, Nevşehir'de Celal Eren, Hasan Biçer. Okul müdürleri seçimle gelecek • Milli Eğitim Bakanbğı yetkilikrinden abnan bilgiye göre yeni düzenleme ile bifükte okul müdürlerinin 'merkezden atama uygûlamasına son verilecek. ANKARA (AA) - Milli Eği- tim Bakanlığı. merkezdeki yet- kileri taşraya devretmeyi öngö- ren idari reform kapsamına "Okul müdürlerinin göreve se- çimle gelmesini' de ekledi. Yeru uygulama ile okul müdûrleri merkezden atama yerine, öğret- men ve veülerin de bulunacağı komisyon tarafından seçilerek görevlendirilecek. Okul ve bu düzeydeki ku- rumlann açık bulunan yöneti- cüiklerine yapılacak atamalar- da 'Adaylann değerlendirmeye tabi tutulmasını' koşul haline getiren yönetmelik çahşmasının son aşamaya geldiği öğrenildi. Milli Eğitim Bakanlığı yetkible- rinden abnan bilgiye göre yenı ; düzenleme üe bırlikte okul mü- idürlerinin merkezden atama ! uygûlamasına son verilecek. ;Bunun yerine, bakanlık temsil- ;cisi, öğretmenbk kurulunca se- •çilecek bir öğretmen, okul aile 'birliğı, koruma derneğı ve vakıf lyönetim kunıllannca seçılecek ;birer temsilciden oluşacak ku- 'rulun belirleyeceği adây müdür ;olarak atanabilecek. ; Yönetmelikle birlikte okulla- •ra atanacak müdürlerde arana- !cak şartlar da yeniden düzen- ;lendi. Buna göre iyi derecede •yabancı dil bilmeyen öğretmen- iler Anadolu, fen ve süper lisele- Ire müdür olarak atanamaya- ,'cak. iliseson sınıflara erkeıı tatil ! ANKARA (Cmnhuriyet ; BûYosıı) - Okuilann geç kapan- ;masına tepkiler sürerken, Milb • Eğitim Bakanı Köksal Toptan, .' yalnızca '"ders gecme kredi siste- ;mi"nin dışında kalan lise son ;sınıflann 11 haziranda tatile gi- • receğinı bildirdi. Lise son sınıf ! öğrencilerinin 2 yıldır uygula- ; nan ders geçme kredi sisteminin ; dışında kaldığını bebrten Top- • tan, bu sınıflann eski yönetmeli- !ğe göre hazırlanan program- ; lannı 11 haziranda bitirecekleri- ; ni söyledi. .' Köksal Toptan dün düzen- llediği baan toplanüsında, tatil '.tartışmalanna açıkbk getırdı. .-Okuilann 25 haziranda kapatı- bnasma tepkiler geldiğini bebr- ten Toptan, buna rağmen Tür- kiye'nin eğiüm süresi en kısa ül- kclerden birisi olduğunu söyle- 1 di. Türkiye'nin iklım kuşağı ' açısından ne çok soğuk, ne de cok sıcak oluğuna dikkat çeken ; Toptan, "Ancak, 'sıcak var, so- ; ğuk var' diye eğitim öğretim 1 yapmazsak. bunun doğuracağı • sonuca, toplum olarak acı şekil- '. de katlanmamız gerekir" diye I konuştu. Dilber gelinden direnişe destek • DilberAkkuş. Önoeki giin evlendi. Arkadaşlan veeniştesi Kağıthane Belediyesi'nden aylarönce aüldı. " Adil Düzen"i adil hale getirmek için gelinliğj üe açlık grevindeki arkadaşlanna destek olmaya koştu. HATtCETUNCER Kağıthane Belediyesi'nden atılan 340 ışçinin işlerini geri al- ma mücadelesi İstanbul ve An- kara'da sürüyor. İstanburda 5 işçi tarafından süresiz olarak başlatüan açhk grevi 23. günü- nü doidururken diğer işçiler de dönüşümlü olarak açhk grevıne katıbyorlar. Ankara'da Malte- pe'deki bir dügün salonunda kalmakta olan işçilerin süresiz olarak başlatüklan açhk grevi de bugün 5. gününü doldurdu. Kağıthane'deki işçi lokalınde öncekı gün düğün heyecanı vardı. Ankara'da açhk grevin- de bulunan Hasan Bayar'ın baldızı Dilber Akkuş'un düğün sonrası zıyareti açbk direnişçı- lerine moral destek oldu. Ha- san Bayar'ın eşi Meryem Bayar "Ben kızkardeşıme annelik ya- pıyorum. Hasan'ın düğünde yanımızda olmasını isterdim, ama o Ankara'da açbk grevin- de. Başaracağına, işini geri ala- cağına inanıyorum. Düğün günü asıl o zaman olacak" diye duygulannı dile getiriyor. Dil- ber Akkuş ise eniştesi ve arka- daşlan açbk grevindeyken mut- Iuluğu tam olarak yaşaya- Dilber Akkuş eniştesi ve arkadaşlan açük grevindeyken mutluluğu tam olarak yaşayamadığını belirtiyor Dilber, "Günkrdir açbk grevindeler. Onlarm direnişini desteklemek ve muthı günümûzü pay laşmak için düğünden hemen sonra buraya geldik" diyor. madığını bebrüyor ve şöyle ko- nuşuyor: "Günlerdir açhk gre- vindeler. Zor günler geçirdiler. Onlann direnişini desteklemek ve mutlu günümûzü paylaşmak için düğunden hemen sonra bu- raya geldik". Gebn ve damat mutluluk ve işsiz kahnama dilekleriyle uğur- landıktan sonra işçilerin günde- mi yine işleri gen alma mücade- lesine dönüyor. Aülan işçiler- den Cengiz Yıldınm, Yaşar Turgay, Sait Dönmez, Cemal Ayhan ve Hüseyin Öztürk süre- siz açhk grevindeler. Cengiz Yıldınm, Kağıthane belediyesi işçilerinın mücadelesinin işçi di- renişlerinde bir dönüm noktası olduğunu düşünüyor. Yaşar Turgay işten çıkanbşlannın, Refah Partili belediyesin sıyasi tavnndan kaynaklandığının çok açık olduğunu vurguladık- tan sonra taleplerini sırabyor: "Siyasi işten çıkarmalann ya- nında taşeronlaştırmaya, genel- de süren işçi kıyımlanna karşı bir süreç başlatük. Asgari hede- fimiz ise 340 işçinin işlerine geri dönmesidir". Hüseyin Öztürk ise İstanbul ve Ankara'da ey- lemlerini sürdüren işçilerin or- tak düşüncesini özetliyor: "Di- renişimiz hakbdır.Mücadele- mizi sürdüreceğiz". Üye onaylaıııacb, sendikalarbirleşemedi Otomobil-İş Sendikası delegeleri birleşmeye 'evet' derken, Maden-İş üyeleri birleşmeyi onaylamadı GÜNNURtLHAN Otomobil-İş ve Türkiye Ma- den-İş Sendikalan'nın birleşmesi, gerekii Maden-İş üyesinin onayı aknamadiğı için sağlanamadı. Otomobil-Iş Sendikası Genel Kurulu'nu iptal etti ve DİSK'e kaolmayı görüşmedi. Maden-İş delegeleri ise temmuz ayında ola- ğanüstü genel kurul yapabılmek için beşte bir delegeden imza top- ladı. Birleşme karannın çıkmaması özelh'kle Otomobil-İş Sendikası yöneücileri ve delegeleri arasında hayal kınkbğı yarattı. Oybirliğiyle birleşme karanna "evet" diyen Otomobil-İş dele- geleri, Birleşik Metal Sendikası'- na katılma karan alabılmek için saatlerce geriüm ve merakla Ma- den-İş G«ıel Kurulu'nun sonu- cunu bekledi. Otomobil-İş delegeleri, her iki kongrenin başından sonuna "ya- şasın işçilerin birüği" sloganlany- la salonu doldururken, zaman zaman da kongreden birleşme karan çıkmasını istemeyen Ma- den-İş delegeleriyle catışarak, "Birlik engelîenemez" sloganlan attılar. Maden-İş'in Genel Kurulu'na ise yer yer patlayan bir gerikm hakımdi. Kvan oluşumunda iki önerge sunuldu. İsim okunarak yapılan oylama sonucunda baş- kanlığmı Kemai Nebtoğlu'nun yaptığı ve Murat Tokmak'ın önerdiği ekip dıvan görevıni üst- lendi. Hemen ardından içeriye abn- madıklannı iddia eden Maden-İş üyeleri, "Yaşasın Maden-İş Ya- şasın DİSK", " Kemal Türkler Yaşıyor" sloganlan atarak salo- na gırdıler. Yapılan konuşmalann ağıriıklı bölümünde Maden-İş yöneücile- ri eleştirildi. Maden İş Genel Baş- kanı Murat Tokmak, kendilenne yönelu'len eleştirileri yanıtlarken şunlan söyledi: " Hastane kurmak yardımlaş- ma sandığı oluşturmaİc ve üyele- rine oluşturacağı kooperatiflere kredi vermek istediğimiz için sen- dikayı şırketlerle vakıflarla yö- netmekle suçlanıyoruz. O zaman Aaa...Korsanlar ktzkaçmyoYİ Magazin/TV Servisi - Ataköy Marina'da kurulan esir pa/arında, yüzlerce kişinin şaşkm baktşlan arasında, korsanlar. hazine sandığmdan çıkardıkiarı bazı değerli mficevherat karşıbğında genç ve güzel kızlan safın alarak yeniden deni/e açıldı. Bülent Sa\ ar tarafından 10 milyar lira harcanarak turizm sektörüne kazandınian 'Golden Hind' adiı kalyonun tanıtımı amacıvla, manken kullanılarak yapılan gösteri, Marina'yı dolduranların yoğun ilgisini topladı. Yapnnına 1989 yıbnda Bartın'ın Tekkeönü köyünde başlanan ve 3.5 yılda tamamlanan Golden Hind, 1577-1580yüları arasında dünyanın çevresini farkmda olmadan dolaşan ünlü İngUiz amirali Sir Francis Drake'in aynı adlı gemisinin aslına çok yakın bir taklidi. özel turist gruplanna hizmct verecek olan Golden Hind adlı kalyonun günlük kirasuıın ise 5 bin doiar (50 milyon lira) olduğu, bu parayı ödeyen herkesin kalyonu dilediği yere götürebileceği belirtildi. (Fotoğraf: MUHARREM AYDBV) Genel Başkanımız Kemal Türk- ler'in öncülüğünde kurulan mat- baamıza ne demeli? İşçilere hiz- met için kurulan MİPAŞ, Ma- den-İş İşçi Pazarlan A.Ş, şirket değil de neydi. Politika gazetesi ayn bir Anonim şirket değil miy- di?" A\aıkat Rasim Öz'ün, usulsüz tazminat aldıklan doğrultusun- dakı açıklamasına da büyük tep- ki gösteren Maden-İş yöneücile- ri, konuyu mahkemeye götüre- ceklerini behrttiler. Öz'ün konuşması sırasında kuUandığı "sermayenin bekçıle- ri" sözü üzerine Murat Tokmak. müdahale ederek "Sen bana ha- karet edemezsin sözünü geri al" diye bağırdı. Mali rapor divanın insiyatifıy- le görüşüldü ve 70 lehte oyla yö- netım kurulu aklandı. Hangi kurala göre yapılacağı belli olmadan başlanan oyla- mada üçte iki çoğunluk için 108 oy, salt çoğunluk için se 78 oy ge- rekliydi. Ancak oylama sonunda 74 evet, 51 hayır oyu çıktı. Böylece gerek üçte iki çoğunluk, gerekse salt çoğunluk sağlanamadığı ve "birleşme çıkmadığı " için Ma- den-İş'liler olası ciddi bir kavga- dan kurtuldular. Maden-İş Genel Kurulu sona erdiğinde ise Otomobil-İş kong- resi yeniden toplandı. Başkan Alinza İkisivri yaptığı acıklama- da, bağımsız sendıka olarak varlıklannı sürdüreceklerini acı- kladı ve "Maden-İş'e ya da kuru- lacak üçüncü bir sendikaya katılım haltnde, onbinlerce metal işçisı barajı aşamamış bir sendi- kanın üyesi olacaklar ve toplu- sözleşme ımzalayamayacak- lardı." dedi. ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Müslümanları Coğaltmak••• Konya'nın Refah Partili Belediye Başkanı, üçtenfazla çocuk yapan ailelere kent suyunu indirimli veriyormuş. Gerekçesı de Müslüman nüfusun artmasını teşvik et- mekmiş. Inanılır gibi değil... Aslında gazetede haberi gördüğümde. ilk bakışta şa- ka olduğunu sandım Ama başlığın altını okuduğum za- man, işın ciddiyetinı anladım ve bu ciddiyet karşısında ürperdim. Daha önceleri, sanıyorum kız öğrenciler için ayrı belediye otobüsü tahsis etmekle adını duyuran bu Sayın Belediye Başkanı'nı ve onu seçen insanları ve bu insanların yaşamlarını, beklentilerini düşündüm. Ailemin bir ucunun Konya'ya dayanmasına karşın, bugün Konya ne durumdadır bilemiyorum. Belediye hizmetleri nasıl görülmektedir, çöpler toplanmakta mı- dır, sular akmakta mıdır, belediye imar işleri rüşvetsiz yürümekte midir, belırli yerlere bağış yapmayan müte- ahhitler paralarını alabilmekte midir bilmiyorum. Ama eğer bu Sayın Başkan, Istanbul'un kimi ilçelerinde "adil düzen" sloganıyla işbaşına gelen Refah Partili belediye başkanlanna benziyorsa, Konya halkı yanmış demektir. Ama belki de bu Sayın Başkan çok çalışkan, becerikli ve dürüst bir insandır. Bunu içtenlikle umarım. Fakat tüm bu bilinmeyenlere karşın, gazetede okuduğum ve şim- diye dek yalanladığını görmediğim haber üzerinde, bi- raz derinliğine durmak istiyorum. Burada dünya nüfusu ve dünya nüfus artışının gelişi- mi üzerinde çözümlemeler yapmayacağım. Bunun yeri burası olmadığı gibi bu alanda uzman da değilim. Fakat kısaca şunu belirtmeliyim ki toplumların ekonomik, top- lumsal ve siyasal sıstemleri ne olursa olsun, gelişmiş ülkelerde nüfus artış hızı düşmekte, az gelişmiş ülkeler- de ise yüksek olmaktadır. Bu konuda; önce az gelişmiş ülkelerde nüfus artış hızının yüksek olmasının nedenleri üzerinde durmak ve sonra da yüksek bir nüfus artış hızı- nın ne gibi sakıncalara yol açabileceğini tartışmak isti- yorum (Daha sonra da Konya'ya geri döneceğiz). Bir ülkede nüfus artış hızının yüksek olması demek; o ülkedeki doğum oranlarıyla ölüm oranları arasındaki farkın, doğum oranları lehine büyük olması demektir. örneğin bir ülkede doğum oranı %3, ölüm oranı da %1 ise o ülkenin nüfus büyüme hızı yada oranı %2'dir. Bir ülkede ekonomik büyüme %3, nüfus artış hızı %2 ise o ülke insanlarının sofralarındaki ekmeğin büyüme oranı %1'dir (Tabii dengeli bir gelir dağılımı varsayımı ile). Eğer bir ülkede nüfus %2 artarken, gelir artışı %1 olursa, sofradaki ekmek %1 küçülmüş demektir. Günümüz dünyasında gelişmiş ülkelerde nüfus arüş hızı %1'in altında, az gelişmiş ülkelerde %2'nin üstün- dedir. Zaten az gelişmişliğin kriterlerinden biri de hızlı nüfus artışıdır. Ve durum böyle olduğu için, az gelişmiş ülkeler bir türlü gelişmiş ülkelerin refah düzeyine ulaşa- mazlar. Peki, bu neden böyledir? Acaba az gelişmiş ülke in- sanları bu basit gerçeği göremeyecek kadar akılsız mı- dırlar, yoksa bu durumun başka nedenleri de var mıdır? Bence az gelişmiş ülkelerdeki hızlı nüfus artışının bi- rinci nedeni, ailelerin "korunmasını" yeterince bilme- meleridir. Bunun nedenleri üzerinde deayrıca durulabi- lir ama, buna yerimiz yetmez. Hıziı nüfus artışının ikinci nedeni, çoğu kez "köylülö- ğün" ağır bastığı az gelişmiş ülkelerde, din kurumunun ' etkisinin fazla olmasıdır. Ve Hıristiyanlıktan Müslüman- ı lığa, Budizmderı Museviliğe kadar, akla gelen ve gelme- ' yen tüm dinler; doğum kontrolüne karşıdır. Kimbilir, bel- ki de tüm din adamları "cemaatlerini büyütmek" iste- mektedirler. Bu sınırlı alan içinde değinebileceğimiz üçüncü ve son neden, az gelişmiş ülkelerdeki hatalı "anlayış"tır. Kimilerinin gözünde çok çocuk, gelecek için bir "yat- rım" ve "güvence'dir. Eğitim düzeyinin düşüklüğünden ötürü, bu tür yanlış değerlendirmeler sürer gider. Hızlı nüfus artışının sakıncalarını düşündüğümüz za- man ilk akla gelen husus, yukarıda da değinmiş olduğu- muz gibi sofradaki ekmeğin büyümemesidir. İkinci sakınca, artan nüfusa iş bulma konusunda görü- lür. Az gelişmiş ülkelerde hali vakti yerinde olan ailele- lerin çocukları için işsizlik, çok ciddi bir sorun değildir. Zaten aileler çoğu kez iyi bir eğitim sağlayabilirler ve iyi bir eğitim gören gençlerin iş bulma şansları, "her işi ya- parım ağabey" diyenlerden çok daha fazladır. Yani iş- sizlerin yükü de fukaraların sırtındadır. Hızlı nüfus artışı "iş bulmayı" zorladığı kadar "eğiti- mi" de zorlar; "dengeli büyümeyi" tehdit ettiği kadar "toplumsal barış "ı da tehdit eder. Konya'nın Sayın Belediye Başkanı'nın bunları bilme- mesi mümkün değil. Peki o halde hızlı nüfus artışından ne bekler acaba? Inançlarından dolayı doğum kontrolüne karşı olsa an- larım. Gene aynı nedenle kürtaja karşı çıksa, haydi hay- di anlarım. Ama hızlı nüfus artışını ödüllendirerek teşvik etmesini anlamam mümkün değildir. Gerekii altyapı hazırlanmadan Müslüman nüfusun artmasının Müslüman topluma bir yararı olmaz. Eğer Sayın Başkan yarın öbürgün bir "cihat" umudu taşıyor- sa, hızlı nüfus artışı buna da yarar getirmez. Günümüz teknolojik düzeyinde savaşlar, atari oynar gibi düğme- lerle yapılıyor. Kimse sayıya bakmıyor. örneğin yüz mil- yon Müslüman, bir avuçluk Israil'i Arap topraklarından söküp atamadı. Ve bu acı gerçekler ortadayken, eğer Sayın Başkan siyasal bir yatırım yapıyorsa doğrusu çok ayıplarım. Bu yol, yanlış bir yoldur. Asgari ücrette ikinci aşama • ANKARA (ANKA) - Asgari Ücrct Tespit Komisyonu, sanayi kesimınden sonra tanm ve orman kesimine uygulanacak asgari ücretı belirlemeye yönelik ilk toplantısını da gerçekleştırdı. Çalışma ve Sosyal Güvenliİc Bakanlığı'nda, Çabşma Genel Müdür Vekili İsmail Bayer başkanlığında yapılan toplanüda, taraflar genel görüşmelerini dile getirerek, bir sonrakı toplantı için gün bebrlediler Türk-İş Genel Eğitim Sekreteri Salih Kıbç toplanüda yapüğı konuşmada, son yıllarda başlatılan sanayi ile tanm ve orman kesimleri için ortak asgari ücret uygulamasını sürdürmeden yana olduklannı ifade etti. Kıbç, asgari ücretin, işçinin ailesi de dikkate abnarak belirlenmesinı, net olarak ödenmesini, geriye dönük kayıplann giderilmesmi, hesaplamada esas alınan işçinin besin içi ve besin dışı harcama kalıplannın günün koşullanna uydurulmasını istedi. Sanat tarihi konferansı •Haber Merkezi -Türk Gençligine Hizmet VakfıfTGHV), 1993 ydı etkinliklen kapsamında, "Sanat Tarihi" konulu bir konferans düzenledi. Prof. Dr. Semavi Eyice'nın vereceği konferans bugün saat 18.00'de Vakfın Beşıktaş'taki hizmet binasında yapılacak. ANJİYONUZ İçin Türk /^m\ ^ n ' c ı s a 2 a m a n » Kalp C ^ ^ J E n u y 9 u n ? artlar » Vakfı ^ ^ ^ ^ E n s a ğ' l k İ 1 sonuç Te< : 275 12 44/45 - 248 58 66 - Fax : 266 47 12 Adres: 19 Mayıs Cad. No. 8, Şişli, İSTANBUL
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle