Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 25 MAYIS1993SALI
12 DIZIYAZI
f
Hayali ihracat için terfian
MBll İNMCJir
DOSMSI
T U ISI O
-12-
A
NAPm eski Adalet
bakanlanndan Necat Eldetn'in
terfi etürerek Diyarbakır
Gümrüğü'nde görevlendirttiği
gümrûk memuru, hayali ihracat
organizatörü oldu. Eldem,
ANAP Mardin Teşkilaü aracılığıyla gelen Şahin
Kaya'yı tanımadığını, eski Maliye ve Gümrük
Baİcanı Atamet Kurtcebe Alptemoçinden.
Kaya'nın terfisini yasalarçercevesınde ıstediğıru
bildirdi. Eldem'in konuyla ılgili olarak Hayab
Ihracatı Araştınna Komisyonu'na verdiğı ifade
şöyle:
NECAT ELDEM (eski Adalet Bakanı}- Behiç
Kıbç adb bir muhabirin yazısındakı iddia şu:
Diyarbakır Gümrüğü'ne alanmış Şahın Kaya
adlı bırinin, hayab ihracat işını ayarlaması,
organize etmesi için tarafımdan oraya tayin
ettirilmiş, bu ışten de ben epey menfaat
sağlamışım, bunu yazıyor. şok isim, demın arz
ettiğim başlık alünda. Doğrusu bu haberi
okuduğum zaman şaşırdım, Şahin Kaya kim?
Sordum soruşturdum, bana anlattılar.
Mardin'in. o zamanki seçim bölgem Gercûş
iiçesinden binymiş. Benim bir huyum vardır.
Bakanhğım zamanında yazdığım, bakan
arkadaşlanma yazdığım, ıntikal ettirdiğim
yazılann birerörneğini dosyama koyardım.
Kanştırdım şeyimi ve hakikaten böyle bir, bu
arada da Fikri Bey'e sordum, personel genel
müdüriine.
Alptemoçin'e gönderilen yazı
Bakanlık antetli. Adalet Bakanlığj bakan
antetli, 30.10.1985 tarihb. Sayın Bakan Ahmet
Kurtcebe Alptemoçin'e hitaben yaalmış, yazı
aynen şöyle. Bakanlığmız İdari ve Mali Işter
Dairesi Başkanlığı'nda şef olarak görev yapan
8314 sicil nolu Şahin Kaya, Mersin, Taşucu,
Batman, Diyarbakır, Karadeniz Ereğli,
Gelibolu ve Enez gümrüklerinden birine
başmemur veya idari memur olarak atanması
hususunda, yardım ve tavassutumu rica
etmiştir. Mevzuat ve idari gereklerçerçevesinde
takdirlerinize arz ederim, saygüanrnla, demişim.
Bu yazınm kaynağmı aradım yine dosyamda,
şöyle bir not buldum, elle yazılrruş: Şahin Kaya,
diyor, 8314 siçılli, Maliye ve Gümrük Bakanhğı
İdari ve Mali İşlerDaire Başkanhğı'nda şef, 17
. yıl hizmeti varmış, 7 yıl gümrüklerde hizmet
! etmiş, 1.5 yıl aynca İîimler Akademısi mezunu,
istek, demin okuduğum bakan yazısındaki
yerler, Mersin, Taşucu, şu şu şu.
Başbakanük'la ilgileri yoktur"
tşte ayru, Mersin. Taşucu, Gelibolu, Enez
gümriiklennden, zannediyorum yedı tane yer,
birine başmemur veya idare memuru olarak
organizatör atandı
1 T ecatEldem: Behiç Kıhç adh birmuhabirinyazısındakiiddiaşu: Diyarbakır Gümrüğü'ne
atanmış Şahin Kaya adh birinin, hayaüihracat işiniayarlaması, organize etmesiiçin
tarafımdan oraya tayin ettirilmiş, bu işten de ben epey menfaat sağlamışım, bunuyazıyor, şok
isim, demin arz ettiğim başlık altında. Doğrusu bu haberiokuduğum zamanşaşırdım, Şahin
Kaya kim?Sordum soruşturdum, bana anlattılar.
Necat Eidem
tayini. Eşi Mardin Gercüş Merkez Sağlık
OcağVnda görevli.
Bunu da bana getiren, bu notu bana getiren
soyadı Aydemir olan biri, ama şu anda ve o
zamanda hatırlayamadım, şimdi de
haürlamıyorum, bırkaç tane Aydemir var.
Bizim ılçe başkanımızın akrabalan, Gercüş
Anavatan Partisi ilçe başkanının akrabalan
bunlar, öyle olsa gerek. Ben de bunun üzerine
şunu yazmışım, arzu edersenız takdim de
edebilirim. Sayın Başkan'a arz edenm demişim
ve bu yazıyla göndermişiz. Bu adamı görmedım.
tanımıyorum, sicili nedir, iyı midir, kötü müdür
hiç bilmem, yani adamı şu anda da görsem
tanımam, bilmem.
Mevzuat müsaitse yapar, mevzuat müsait olur
da idari gerekler bakımından atanması sakıncalı
olabılir, tamamen takdire bırakmışımdır ve
bakanlık, Maliye ve Gümrük Bakanlığımız bu
zatı tayin etmiş. Bana verilen buradaki şey.
yerler ve istenilen unvan aynen bana verilen
nottakiler, bunu yazmışım. Beni köşeyi
dönmüş, milyarlan vurmuş vesaire, orada bir
Başaran otobûsleri vardı. Mardin'de, onun
FaikAltun
sahibiyle birlikte bu işi organize etmişız ve şeyde
diyor ki, emniyet ve istıhbarat birimlerince
hazırlanan raporda bu işlemler, demin arz
ettiğim hususlar belirtıliyor ve benim böyle bir
ilgım kuruluyor. Başbakanbk'a sordum, istih-
barat deyince benim hatınma, emniyet ve
istihbarat birimleri deyince, MİT teşkilatı geldi.
MİTten böyle bir rapor, MİT teşkilaünca böyle
bir rapor düzenlenmiş olabilir düşüncesiyle
Başbakanlık'a dilekçe verdim. Başbakanlık'tan
aldığım yazı da burada; Başbakanlık'la ilgisi
bulunmadığı yüksek malumlandır diyor, bu
sebeple bir işlem yapılmamıştır diyor Sayın
Başbakanlık.
İstanbul Savcıhğı elkoydu
Ben bununla da yetinmedim; İstanbul
SavcılığVnı, savalık makamını harekete
geçirdim ve İstanbul Savahğı 23.1.1989 gün ve
basın hazırlık 1789/11 sayı ile. Başbakanlık'a
benim hakkımda düzenlendiği iddia edilen
raporu sorrnuş; 2937 sayılı kanunun
27. maddesine göre de takibat başlatmış, olaya
el koymuş basın savcıhğı.
Ne olduğunu, sonucun ne olduğunu
bilmiyorum; asbnda ben gazeteyi mahkemeye,
yargıya vermeyi düşünmüştüm, fakat benim
açıklamamı aynen yazdığı için üzerinde
durmadım. Olay budur; soracağınız bir şey
varsa memnuniyetle arz edeyim.
FAİK ALTUN (Antalya)- Ama bu olay bir
devlet adamına tümüyle saran bir olay olmanın
kabullenmesiyle MİTten, savabktan bu kadar
girişimleriniz var. Bu ilçe başkanı veya o şahıs
kimse, bu olaydan sonra onunla bir görüşme
yapıp, bu nedir, bu olayın mahiyeti neden böyle
olduğu gibi bir sualiniz oldu mu o insana?
ELDEM- Efendım, ılçe başkanı bana gelmedi;
demin okuduğum pusulanın üzerine, Aydemir
diye yazmışım.
Sonradan ben bu olay meydana çıkınca, benim
ağabeyim il başkanıydı, yeğenim de partiliydi,
onlara sordum, kim bu Aydemir diye. İlçe
başkanımız Abdfilkadir Erpolat'ın
akrabalanndan bın olabıleceğıni söylediler,
yani ilçe başkanı bızzat doğrudan doğruya bana
gelmış değil, gelseydi Abdülkadır Erpolat diye
not alırdım ben o pusulanın üzerine.
Düııya yar oldukça Mıuııeıı yaşayacak
O N B I N L E R
İCÎNYAZDI
Bozaslan
İstanbul'da yataryatar biraslan
Boğaz 'a doğru açümışyorgun gözleri
Yataryatar dirilirkonaklarda
İnsanlık uğrunagideryıllar
Ve yüreğineyuva kurar kurşunlar
Bir yel eser soğuktan
İstanbul Boğaz Köprüsü nün altında kükrer bozaslan
Kol kol dtilir acüar
Unutulur bir gün en güzelhatıralar
Ve gün gelir satıhr dostluklar
A rife günlerinde kurban kesilir
Gün gelir barış ilan edüir
Ardmdan kalleşlikgelir
Ve bozaslan dağgibidevrilir
Ölüm dolasır sokaklarda
Gün geliryıkılır kahpe meydanlarda
Ve dirilir aslan A tatürk Bulvarı 'nda
Dirilir elbet insanlık diriliryeni çağda
Uğur Mumcu adma
RaşitKayacık/Muğla
Atatürk üke ve devrimlerinin, laik ve
demokratik Türkiye'nin, özgürlüğün,
banşm, insan haklannın, dünyanın
hangi köşesinde olursa olsun ezilip
horlananın, itilip kakılanın yiğit
savunucusu sevgib' Uğur Mumcu'ya
yapılan menfur saldınyı lanetlerim. O
hep yüreğımizde yaşayacakür. Onu
sevenJerin başı sağolsun.
Ömer Büyükuğur / Bayafşar Köyû
Muhtan
Cumhuriyet emekçilerinin ve
demokrasiden yana olan tüm güçlerin
başı sağolsun.
Eğilmez kalemin yazarlanndan sevgili
Uğur Mumcu'yu aramızdan alan hain
eller unutmasınJar ki; Türkiye
Cumhuriyeti hain eUerle kurulmadı;
onurlu ellerle kuruldu. Onurlu ellerle
dünya var oldukça yaşayacakür. Pusu
kuran hain eller tarihin çöplüğünde
yerini alacaktır.
Ozer Ailesi/İzınit
Ne bir haram yedin
Ne cana kıydm ekmek kadar temiz
Su gibi aydın hiç kimse duymadan
Hükümler giydin
Yiğidim aslarum burda yatıyor.
Seni öldürenler seni yaşattıklannın
farkında olmayacak kadar cahil bir
toplum. Bir gider bin geliriz.
ÖzterKarakoç
SÜRECEK
Düşolaydıkeşke..
24 Ocak vegünlerdenpazar
Böyle mi olsunduyazgın be Uğur?
Pususunu kurmuş hain, alçaklar
Hepsibirbirinden azgm be Uğur.
Şok oldu ilk önce haberi duyan
Muradına erdi bombayı koyan
Kalk, uyan arslanım, yiğidim uyan
Kahıryüklü idiezgin be Uğur.
Hertürlüterörünkarşısıoldun
Ozgürlüğü, laikliğisavundun
Verimli çağında zamansız soldun
Dostlarmperisan, üzgün be Uğur.
Bazı köşeyazar arkaaaşların
Gözünde nedense sakmcalıydın
Meğerseverlermis, görsenşasardm!..
Demokrasiydi senin çizgin be Uğur.
Hayali ihracat, PKK, mafya
Şeriat deniyor, bak Rabıta 'ya
Daha neler neler koydun sıraya
Yarun kaldı yazm, dizgin be Uğur.
Kalemini çıkar için satmadın
Ekmeğine haram lokma katmadm
Arastırdın, kolayma kaçmadm
Meslekte hep önder, tektin be Uğur.
Almadı insanı cadde, sokaklar
Yurdun dörtyanındanyakıldı mumlar
Karanfıller sundu, doğdu dostluklar
Yüz binler safoldu düzgün be Uğur.
Sen nelersöylersin a köyhl Yaşar
Ağıtlaryakmışsın bundan ne çıkar
Nerde Emeç, Aksoy, Dursun, Üçok 'lar?
Kaçyıidayetişir özgün bir Uğur...
Yaşar Kandemir / Bektaşağa Köyü-Sioop
ÇALIŞANLAREV SORULARl/SORUNLARI YILMAZ ŞİPAL
ÖsTetmenim ve temmuzda
emekliyiııı
Bir ortaokuMa öğretmemm. 23 yıl 3 aylık sosyal güven-
lik kapsamında hizmetim var. 23 yılın 10 yılı özel işyer-
feripde ve SSKIı olarak geçti. 13 yıldır Emekli Sandığı'na
tabi, öğretmen olarak görev yapıyorum.
Emekli keseneğimi 1. derece 1. kademeden ödüyorum.
Tenunaz 1993'te emekli oJacağm. Öğrenmek istedik-
lerim:
1) özel işyerlerinde gecen 10 yıl iciıı, bana ikramiye veya
kıdem tazminatı ödemesi yapüır mı?
2) 23 yıl uzerindea ıkramiye veya tazminat olarak bana
ne kadar öderoe yapdır?
3) Temmuz 93'te ve daha sonra yapüacak katsayı artıs-
lanndan da yararlanabilecek miyim?
4) 23 yıl 3 ay karşılığı bugünün katsayısı ile ne kadar
emekli ayuğı alınm?
YANTT:1) Çeşitü Sosyal Güvenlik kurumlannda geçen sürelerin
birleştirümesine ilişkin koşullan düzenleyen, 2829 sayüı Yasa ve
Yasanın uygulama esaslan ile ilgib' yönetmelik uyannca, değişik
sosyal güvenlik kurumlannda geçen hizmetlerini birleştirip, TC
Emekli Sandığı'ndan emeküye aynlan ve birleştirilen hizmet sü-
releri üzerinden kurumlardan herhangj birinden aybk bağlanan-
lara, sürelerin toplarnı üzerinden TC Emekli Sandığı Kanunu'-
nun emeklilik ikramiyesi ödenmesine dair hükümleri gereğince
ikramiye ödenir.
Ancak, sigortab sürelerin ikramiye ödenmesinde nazara aünabil-
mesi için bu sürelerin, TC Emekli SandığVna tabi daire, kuruluş
ve ortakbklarda geçmiş olması gerekmektedir. Bu şekilde geçen
hizmetlerden dolayı ilgib'lere evvelce herhangi bir kıdem tazmi-
natı veya emeklilik ikramiyesi ödenmiş süre var ise, emeklilik ik-
ramiyesinin hesabında bu süre nazara alınmaz.
Özel sektörde ve Sosyal Sigortalar Yasası kapsamında geçen çaü-
şma süreleri için TC Emekb Sandığı'nca emekbbk ikramiyesi
ödenmesi söz konusu değildir.
2) Toplam 23 yıl 3 aylık çalışma süresinin, özel sektörde geçen 10
yıb dışında, emekli sandığına kesenek ödenmek suretiyle geçen 13
yıl karşılığı, 1. derece 1. kademeden emekli olan bir öğretmene,
günümüz gösterge ve katsayılanna göre, 60 milyon 99 bin lira
brüt, 59 milyon 859 bin lira net (binde 4 oranında ve 240 bin lira
tutannda damga vergjsi kesilir) emekb ikramiyesi ödenir.
3) 5434 sayıb TC emekli Sandığı Yasası'nın Ek Madde 4'ü uya-
nnca 'barem, teşkilat, kadro ve sair kanunlarda yapılacak de-
ğişiklikler sonunda aybk tutarlannda husule gelecek yüksel-
meler; aynı rütbe, kadro unvanı ve dereceden bağlanmış bulunan
emekli, adı malullük ve vazife malullüğü aybklan ile dul ve yetim
avlıklan hakkında da uygulanır."
Katsa>ılar ve göstergelerde yapılacak tüm değişiklikler, eski
emeklilere de aynen uygulanmaktadır. Temmuz 1993'ten sonraki
katsa>T ve gösterge artışlan size de aynen uygulanacaktır.
4) Eğitim ve öğreüm ruzmetleri sınıfında yer alan ve 1 derece 1.
kademeden 23 yıl 3 ay toplam hizmet süresi üzerinden emekli
olan bir öğretmene, 3 milyon 467 bin 700 bra emekb aylığı bağ-
lanır.
ANKARA NOTLARI
MUSTAFA EKMEKÇİ
Strasbourgla Silifke'nîn
Arası...
Strasbourgda, her gidişimde olduğu gibi, Server Ta-
nilli'nin evinde kaldım. Nazım Hikmet'le ilgili bilimsel
toplantıya geienler evlere dağıtılırken, Tanilli:
- Ekmekçi bende kalsın, bende kalırsa kaybolmaz! di-
ye düşünmüş olmalı...
Çocukluğurnuzda da öyle yapardık, ilçenin yakınında-
ki Taşkent'ten gelen öğrencileri, evlerimize götürürdük.
Haberlerin dışında yazılacak ne kaldı, diye geçirirken,
kimlerin kimlerde kaldığını da yazmak geldi usuma;
Prof. Irene Melikoff, Louis Bazin'le eşi Micheline'i, ayrı-
ca Radi Fiş, Azerbaycanlı Tofik Melikov'u almışt. Prof.
Ragıp Ege Demir özlü'yü; Şerif Yılmaz ile Gürsel Acar
Ataoi Behramoğlu'nu; Bal ileCüneyt Kırdar Nedim Gür-
sel'i; Saadet'le Ercan Ersin Yılmaz Onay'ı; Nevin ile
Fevzi Karadeniz çifti Mehmet H. Doğan'ı; Berrin-Cemal
Dalaman çifti Asım Bezirci'yi: Lütfiye-Hayrullah Ak-
kaya'lar Timur Muhidine'i; Gönül-Cevat Çapan çiftini,
Avrupa Konseyi'ndeki Büyükelçimiz Ismet Birsel'le eşi
Ayşe Birsel ağırlamışlardı.
Rusya'dan, Fransa'nın Parisi'nden, Ankara'dan, Is-
tanbul'dan, Izmir'den gelen konuklar, kendilerini "Na-
zım Hikmet Kollogyumu"na vermişlerdi. Herkes toplan-
tıdadakikası dakikasına hazırdı.
Server Tanilli'nin yardımcısı Japon asıllı, Brezilyalı
Bayan Fromy:
- Biliyormusunuz, dedi, Ankara Belediyesi ile Izmir
belediyelerinin katkıları olmasaydı, bu toplantılar yapı-
lamazdı!
Server Tanilli şöyle diyordu:
- Ankara Belediyesi'nden Havva Can'la, Izmir Beledi-
yesi'nden Fatih Erdoğan'ın gösterdikleri titizliği hiç
unutmayacağım.
İlk gün açılışa Büyükelçi Ismet Birsel ile Strasbourg'-
daki Başkonsolos özcan Davas da gelmiş, Ismet Birsel
bir de konuşma yapmıştı. Ben daha önceki gidişlerimde,
Server Tanilli yi bir telefonla arayıp hatınnı sormaktan
kaçınan başkonsoloslar olduğunu biliyordum. Aşağı yu-
karı öbür görevliler de öyleydi. Tanilli'ye sorardım:
- Burada görevli olanlar, sizi anyorlar mı?
- Onlar beni aramazlar, sevgili Ekmekçi!
- O zaman ben de onları aramam!
Yurtdışında nereye gitsem, yurttaşlıktan çıkarılmış
olanların evlerinde kalırdım. Onlarla görüşür, Türkiye'-
de demokrasi savaşımında, onlardan nasıl yararlanabi-
leceğimizi düşünürdüm. Yurtseverlik, kimsenin tekelirv-
de değildi. Onlar, 12 Eylül faşizminin hışmından sıyrıla-
rak, bu ülkelerde sığınmact olmuşlardı. Behice Boran,
yıllarca Brüksel'de döşemesiz evlerde oturmuştu. Do-
ğan özgüden anlatmıştı. Bir gün, bir büyük mağazadan
alışveriş edip çıkarken, Türkiye'den gelmiş bir gazeteci-
yi görür. Heyecanlanır, seslenecek olur. O da onu gör-
müştür. Ama, görmesiyle birlikte, başını çevirip uzak-
laşması bir olur. Doğan özgüden'in içinden bir dal kırılı-
verir!
12 Eylül, tüm gazeteciler, yazarlar için bir denektaşı-
dır. Aydınlarımız için de öyle. Sorarlar adama, sormalı-
dır:
- 12 Eylül'de neredeydiniz, ne yaptınız? 12 Eylül'den
bir gün önce ne yapıyordunuz? Dışarı gidenlere hor bak-
tınız mı, bakmadınız mı?
Strasbourg'dan, Mehmet H. Doğan, Gönül-Cevat Ça-
pan, Yılmaz Onay, Asım Beztrci, Çevre Bakanlığı'ndan
Hülya özbek, aynı uçakla döndük. fstanbul'a gelince, er-
ken uçaklardan biriyle Ankara'ya geldim. Pardösümü,
Strasbourgda Tanilli'de unuttuğumun ayırdına ucakta
vardım. Çok geç!
Türkiye'ye gelir gelmez, Riyad Mahluf'un durumunu
sordum; Adalet Bakanı Seyfi Oktay'ın "yazılı emirle boz-
ma" istemini görüşen Yargıtay Ceza Dairesi, usulden
bozmuş, iş yeniden yargılamaya kalmıştı. Bu arada Ri-
yad Mahlırf, bir kaza geçirmiş, cezaevi avlusunda beton-
da futbol oynarken bacağı kırılmış, sayrıevine kaldınl-
mıştı. Gelecek yazıda, Riyad Mahluf'la ilgili ilginç haber-
ler verebileceğimi sanıyorum.
Ankara'ya gelir gelmez, ayağımın tozuyla, Altındağ
Belediye Başkanı Ali Rıza Koç'un Hüseyin Gazı dağları-
nın karşısında yaptırdığı "UğurMumcuKültürMerkezi"-
ni görmeye gittim.
Ali Rıza Koç, kendi bulduğu bir yöntemle, kimsenin
burnunu kanatmadan, gecekondulan yıkmaya başla-
mış, gecekondulan yıkılanlar Koç a teşekküre geliyor-
lardı.
- Sen buralara bunları yapıyorsun ya, yıkılsın bizim
evimiz! diyorlardı. Biri anlatıyordu:
- Ben işime giderken iki ayakkabı giyerdim, birini, ça-
murlu yollarda, öbürünü işyerimde giyerdim. Şimdi,
bunlardan kurtuluyoruz.
Ali Rıza Koç, basına bilgileri verirken, orada Vedat
Dalokay'ın kızı Mimar Belemir Dalokay da vardı. Uzun
uzun konuştuk Vedat Dalokay üzerine. Akşam, Çağdaş
Gazeteciler Dernegi'nin ödül töreni vardı Dedeman'da.
Gülsen Tuncer, hatrımızı kırmamış, Istanbullardan kal-
kıp gelmişti; sunuculuğu o yaptı. Müjdat Gezen gecede,
basını, basındaki liboşları bir güzel eleştirdi. Esprilerle,
fıkralarla -her zamanki gibi- izleyenleri kırdı, geçirdi!
Selçuk Altan çok keyifliydi...
Cumartesi akşamı Adana'ya uçup, oradan Silifke'ye
geçtim. Orada da şenlik vardı. Hani ne derler:
- Nerde çalgı, orda kalgı!
BULMACA
SOLDAN SAĞA:
1/ Puccini'nin tanınmış ^
bir operası. 2/ Gereğin-
den çok yemek yiyen... 2
İcinde maden ergitilen o
kap. 3/ Türk müziğinde
bir makamı kendi perde- 4
lerinden daha tiz ya da g
pes perdelerde çalma işi...
Çorâk ve verimsiz top-
rak. 4/ Un, et ve bamya
ile yapılan bir yemek. 5/
Denizde ya da tatlı sular-
da yaşayan ve eti yenen
kabuklu hayvan. 6/ Çıp-
lak vücut resmi... Aİdra Kurosava-
nın tanınmış bir fikni... Eski Mı-
sır'da güneş tannsı. 7/ Geçit,
boğaz... Doğal ve tarihsel özellik-
lerinden dolayı koruma laüna ah-
nan alan. 8/ Sıcak bölgelerde yaşa-
yan bir cins caylak. 9/ Üzerinden
geçtiği insanJara mutluluk ve zen-
gtrilik getirdiğine inanılan mitolo-
jik kuş... Yabanıl incir ağacına ve
bu ağaçlarda döllenmeyi sağlayan
sıneğe verilen ad.
YUKARIDAN AŞAĞIYA:
1/ Erhan Bener'in bir romanı. 2/ Akla ve sagduyuya aykın
olan... Panik. 3/ Özel bir modelden az sayıda üretilmiş özgün
giysi, aksesuar satan dükkân... Sonunda yumuşayıp açılarak
yara habni alan deri kabartısı. 4/ Müstahkem yer... Kocaeli'nin
Gebze ilçesine bağb bir bucak. 5/ Ayakkabı çekeceği. 6/ Esk-
nmde bir karşılaşma türü... Küçük mağara... Lityumun simge-
sı. 7/ Pedallı küçük motosiklet... Tabut. 8/ Anadolu'da kurul-
muş eski uygarîık... Eski dilde taht. 9/ İslam inancına göre
kıyamet günü bütün ölülerin dirilerek toplanacağı yerin adı.