Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
21 MAYIS1993CUMA • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLEREV DEVAMI 15
GÜNCEL
CÜNEYT ARCAYÜREK
• Baştarafi 1. Sayfada
gün süre bulunduğunu' savunuyor.
önce Cindoruk inceletmiş, daha sonra Cumhurbaşka-
nı Demirel'e hukukçuların hazırladığı on sayfalık bir ra-
por sunulmuş. Bu raporun son sayfasında hukuksal ir-
delemelerin sonuçları şöyle sıralanıyor:
(a)- Boşalan başbakanlığa Bakanlar Kurulu üyelerin-
den biri vekalet edebilir. (b)- Boşalan başbakanlığa ve-
kalet, yeni hükümet kurulana kadar devam eder. (c)- Bo-
şalan başbakanlığa vekalet, bakanlar için öngörülmüş
olan 15 günlük süreye tabi değildir. (d)- Cumhurbaş-
kanlığı seçiminden sonra kurulan hükümetin Meclis'ten
güvenoyu alamaması üzerine ikinci hükümetin 45 gün
içinde kurulamaması veya kurulup da güvenoyu alama-
ması halinde cumhurbaşkanı, seçimin yenilenmesi ka-
rarı alabilir.
Kuşkusuz olayın hukuksal yanı kadar, hatta hukuksal-
lıktan da öteye önemli siyasal bir yanı var. Ana muhale-
fet, başbakanlığa vekalet sorununu ön plana çıkarırken
acaba hangi siyasal hedeflere varmayı umut ediyor?
Cumhurbaşkanı Demirel'in çevresine göre muhale-
fet, DYP kongresini beklemeden Çankaya'nın birbaşba-
kan atamasında direnirken 'partiyikendiiçindekavgaya
sürüklemeyi, devletteki sürekliliğe uygun olarak bugün
işbaşında bulunan koalisyonu kendi içinde birbirine dü-
şürmeyi' amaçlıyor.
Partiye kanşmak
Demirel, ANAP'a kendi dönemini anımsatacak bir ör-
nek veriyor: "TurgutBey, cumhurbaşkanı seçilince, Ev-
ren'in önünde yedi gün bulunduğu için Ali Bozere 30
kasımda vekalet verildi, 9 aralığa kadar bu görevi sür-
dürdü. Eğer kasımın 30'undan aralığın 9'una kadar ülke
bir vekil başbakanla idare edilmişse, bu sürenin dokuz
gün olmasıyla 30 gün olması arasında hiçbir fark yok."
Üstelik Çankaya'dan yansıyan haberler, Cumhurbaş-
kanı'nın "Akbulut'a benzer bir hükümetin Meclis'ten gü-
venoyu alamayacağı kaygısını "taşıdığını gösteriyor.
Vekalet olayının hukuksallığı üzerindeçevresiyleyap-
tığı çalışmalarda kimi zaman, işin siyasal yönüne değin-
diği, "Ben güvenoyu alamayacak bir hükümet kurdurup
da ne yapacağım " dediği öne sürülüyor.
Cumhurbaşkanlığı secimiyle hükümet sorununun ya-
zıJı kurallara göre çözüldüğünü, 'devlet işlerinin özenle
sürdüğünü, aksayan hiçbir yan olmadığını' anımsatır-
ken Demirel, Almanya Başbakanı Kohl'ün ziyareti sıra-
sındaki, "Ben, Türkiye ile Almanya arasındaki münase-
betlere yeni bir ivme, yeni hız, yeni bir ruh vermek isti-
yorum"sözlerini, irdelemelerine kanıt diyeanlatıyor.
Tabii hemen her çevrede söz, dönüp dolaşıp Demi-
rel'in DYP'deki başkanlık yarışına karışıp karışmayaca-
ğına ya da adaylar arasından birini 'işaret'edip etmeye-
ceğine dayanıyor
DYP'deki gelişmeler sonuçlanıncaya değin, parti işle-
riyle 'meşgul olmayacağını' yineliyor Cumhurbaşkanı
Demirel.
Ne çare, her aday adayının 'Çankaya ile görüşmeden
resmen ortaya çıkmayacağını' söylemesine ne demeli?
Demirel'den şu yanıt geliyor:
"O davranışlar, bana olan saygılannın gereğidir."
Ya tartışmalar, sürtüşmeler?
"Böyle bir olay dünyanın hangi ülkesinde olursa ol-
sun, böyle olur, bu kadar olur."
Demirel'in tutumu son güne kadar, bakalım bu tempo-
da gidecek mi?
OLAYLAREV
ARDEVDAKI
GERÇEK• Baştarafi I. Sayfada
göründü.
Ancak 1987'de siyasal ya-
saklar halkoyuyla kalkınca,
ANAP'takıdörteğilimdağıldı;
siyasal tablo değişti; ANAP
1991 de erken seçimlere git-
mek zorunda kaldı; ana mu-
halefet partisi görevini üst-
lendi.
Dört eğilimi artık yapısında
banndırmayan ANAP'ın mer-
kez sağ oylarını DYP ile pay-
laştığı, düzenlenen kamuoyu
yoklamaiarında vurgulanı-
yor; ANAP'ın özellikle Istan-
bul'daki altyapısı gücünü
koruyor; parti artık dört eği-
limden söz açmıyor; yeni
kimliğiyle varlığını sürdürü-
yor.
ANAP'ın 10'uncu yılında
Türkiye'nın siyasal değişimi
hızlanmışör; partinin eski li-
Büyük
UBaştarafl 1. Sayfada
nın büyül gazetelere verdiği
teşvik belgelerinde KKDP
(Kaynak K.ullanımını Destek-
leme Pnmıl diye geçen ve çeşitli
oranlarda venlmesi öngörülen
kredilerin 'tıibe' niteliği taşıdığı,
KKDK dye ifade edilen ve
yine gazetdere çeşitli oranlarda
yerilmesi cngöriilen kredilerin
ise en fazlayuzde 30 faizli. 2 yılı
ödemesız, 5 yıl vadeli 'tavızli
krediler" oliuİclan belirtildi.
Eşi Kerral Ibcak'ın ölümün-
den sonra Tercüman gazetesi-
nin "sahih" olarak görünen
Nadı Dıcai da söz konusu kre-
dilerden .ararlanmak üzere
kendilerinn de başvuruda bu-
lunacağını kaydederek şunlan
söy.edi: ''Hükümetin basına
yapacağı ;ardımlardan mutlu
olrramak -nümkün değil. An-
cak görüleı o ki, bu uygulama
sırasında nükümet meseleye
madalyonjı sadece bir yüzün-
derı bakmij. Gazetelere yaünm
kredisi daütmış. Oysa bunun
y e m e işkme kredisi sağia-
maıydı. Çinkü Sabah, Hûrri-
yet, Milli^n gibi gazeteler, za-
ter» yaünn yapabılecek varhğı
o l a ı gazeteer. Siz, birde bunJa-
ra iave yaınm teşvikleri sağ-
ladğınızda. sadece tekelleşmeyi
hızlandınnnız."
Cedit Crubu tarafından çı-
k a ı l a n Tirkiye Günlüğü dergi-
s i n n Getel Yayın Müdürü
Mıstafa Çtlık da 55 mılyar 119
md»-on braık teşvik aldıklannı,
k h ü k i i i
deri Turgut Ozal'ın ölümü ve
DYP lideri Süleyman Demi-
rel'in Çankaya'ya çıkmasıyla
politika yaşamında yeni den-
gelerin aranışına girilmiştir;
ana muhalefet partisinin ge-
leceğe dönük beklentileri, bu
tabloda yandaşlarının umut-
lannı tazelemeye daha çok
elverişlidir.
Ne var ki değişen Türkiye'-
de artık ANAP'ın rakibi, so^
daki partiler değil DYP'dir.
Soldaki partiler de, gelecek
seçimde, sağ ile değil, kendi
aralarında hesaplaşma ko-
numundadırlar. DYP-SHP
koalisyonu bu sonucu oluş-
turmuştur. Partiler mozaiği
çok ve küçük parçalıdır. Sağ-
da DYP, ANAP, MÇP, RP ken-
di alanlarında varlıklarını
koruyacaklar mıdır? Eğer bu
sorunun yanıtı olumluysa,
ANAP'ın 1980'lerde veaskeri
yönetim ertesindeki durumu-
na ulaşması çok güçtür.
Politika bir soluk sorunu-
dur. Tablo şimdi böyle görün-
se de, yarın öbür gün hangi
dönüşümlere gebe olduğu
kesinlikle söylenemez.
ANAP'ın beklemeye sabrı
yettikçe, siyasal yaşamdaki
yerini daha belirgin biçimde
çizmek olanakları da büyüye-
cektir. • • •
TÜRKİYEDE DÜNYADA
Meteofoicjı Genel Mudurluğu nder annar bıigıyegore ouîun boigeie*"ımi2par-
:aiı ^eçoköuuTiu Marmara mn dogjsu Karadenız I; Ege goi e? yöresı Iç
Anaöofü Doğu Ana<3oiu ile GureyCoçu Anadolu nun ocçusu saganak ve gok-
guruttuiu sağanak yagı$!ı gececek Hava sıcak ığında onem;. bir degıs * * ol-
Ta/acak Demzier mızde ruzgar Dogj Karaden z ve Baiı Andemz oe gunbansı
.etcara/ei Ba;> -^araden z öe kıtiie ve 'odos dıâerdenızıerfmtzdeyıidızveka-
raye'den2-4kuwe:nde saaTîe4-i6denıZfrılı Nz'aesecek VanGolundehava
çok bufuflu ve sağaıa* yağışiı geçecek
Adana
Afyon
Ağr.
Ankara
Antaiya
Aydın
Bursa
Çanakkale
D'yarbakır
Eöıme
Erzurum
Eskısehır
istanbul
zmır
Kare
Konya
Sarrsun
Trabzon
Zongı.(dal(
B27
Y22
Y 19
Y23
B25
B27
Y25
B2S
Y25
823
Y 18-
Y23
Y23
B 26
Y 18
Y22-
V20"
v 20'
Y ig-
14
8
6
10
14
14
12
14
10"
13'
3"
11 "
15'
14"
5'
8'
14
14
12
Yağmurlu Bulutlu Sıslı # Guneşh § Karh
KohPden Türkiye'yc demokrasi övgüsü
Haber Merkezi - Türkiye'ye
resmi bir ziyarette bulunmakta
olan Almanya Başbakaru Hel-
mut Kohl, Türkiye'de demokrasi
alanında önemli adımlar aüldığı-
nı, bu adamlann dddi olduğuna
inandığını ve görmezden geline-
meyeceğinı söyledi.
tnsan haklan ve Güney-
doğu sorunu konusunda Türk
yetkililerin kendisine, "Gerek
Türkiye'de gerekse bölgede tam
anlamıyla özgürlüğün sağlana-
cağını bildirdiğini" kaydeden
Kohl, iki ülke ilişkilen çerçeve-
sinde her konunun tartışılabilece-
ğinı, ancak karşılıklı suçlamalar-
la ilışkılerin zedelenmemesı ge-
rek tiğinı bildirdi.
Üç günlük resmı bır ziyareı
için Türkiye'ye gelen Almanya
Başbakanı Kohl, dün sabah ilk
olarak Anıtkabir'e gitti. Kohl.
Anıtkabir defterine, "Ulusuna
yol gösteren ve kuşağımıza izlen-
mesi gereken hedeflen gösteren
dahinın anısına" diye yazdı
Daha sonra İsnet Inönü'nün me-
zanru da ziyaret eden Kohl. 09.
30'da Başbakanlık'a geçü.
Kohl ve İnönü görüşmesi 2 sa-
ate yakın sürdü. Görüşmeye her
iki ülkenin büvükelçileri. Dışişle-
ri Bakanı Hikmet Çetin, Dışışleri
Bakanhğı Müsteşan özdem San-
berk, TIKA Başkaru Umut Ank,
Savuruna Sanayii Müsteşan Va-
hit Erdem de katıldı. Görüşmenin
son bir saatine Devlet Bakanı
Tansu Çiller de katılırken Çiller,
görüşmeye geç kaulmasına iliş-
kin soruya "Çağırdılar geldim"
yanıuru verdi. Görüşmeden ayn-
lırken İnönü, gazetecilerin so-
rulannı yanıtlamaktan kaçınır-
ken "Görüşmeler gayet olumlu
geçti" demekle yetindi.
Konuk Başbakan öğle saat-
lerinde Çankaya Köşkü'ne çı-
karak Cumhurbaşkanı Süteyman
Demirel tarafından kabul edildi.
Bir saatı aşan görüşmeden sonra
Helmut Kohl, Sheraton Oteli-
nde bir basın toplantısı düzenle-
di.
Kohl toplanünın hemen ba-
şında yaptığı açıklamada. An-
kara'da son derece önemli siyasi
görüşmeler yapüğını bildirdi.
Kohl, "Ülkemizde yabancı düş-
manı bazı şiddet hareketleri kur-
ban almıştır. Ancak Alman halkı
buna karşı çıkmaktadır ve biz de
hükümet olarak bunlara karşı-
yız" diye konuştu.
Türkiye'nin konumu itibanyla
SSCB'nin dağılması sonrasmda
Kafkaslar ve Orta Asya'da ol-
dukça etkin bir ülke konumuna
geldiğini vurgulayan Kohl, "Tür-
kiye çok önemli bir görevle karşı
karşıyadır. Bu konuda işbirliği
imkanlannı değerlendirmemiz
gerekiyor." dedi.
Alman kamuoyunun Güney-
doğu sorunu ve insan haklan ko-
nusunda son derece hassas oldu-
ğunu bildiren Kohl, "Tabii ki
Türkiye. terörist eylemleri yasa-
lar çerçevesinde önlemek için her
türlü mesuliyete sahiptir. Alman-
ya'dan izlediğim kadanyla şu
anda bu bölgede huzur hakim.
Ancak bu konuda çok şeyler
yapılmalı, Sayın Cumhurbaş-
kanı'na bu konuda çok şeyler
yapılması gerektiğini söyledım"
diye konuştu. Görüşmelerinde.
PKK'ya kuryelik yapüğı gerek-
çesiyle 3 yıl hapse m'ahkum edilen
Alman gazeteci VVaJdberg'in du-
rumunun ele alındığmı kaydeden
Kohl, tutuklulann değişımi çer-
çevesinde Waldberg'in konumu-
nun değerlendırilciığını söyledi.
Cemalettin Kaplan
Almanya'da bulunan aşın din-
ci akımlann öncülerinden Ceraa-
lettin Kapbn'ın. Türkıye'ye vöne-
lık tehditleri ve bazı insanlann öl-
dürülmesıne yönelik fervalan ko-
nusunda ise Kohl, "Bunu da acı-
kça konuştuk. Ancak Almanya
Federal Cumhuriyeti'ndeki du-
rum buradan anlaşılmaz gözükü-
yor. Bunu Ankara'daki meslek-
taşlanm da aniayamıyor. Alman-
ya'nın bir anayasası ve yasalan
var. Almanya'da serbest bir or-
Bunlar da görmezden gelinemez"
dedi.
Almanya Başbakanı Kohl,
Türkiye'de insan haklanna iliş-
kin özellikle Alman sosyal de-
mokratlannın düşmanca bo-
yutlara varan suçlamalannın
yersiz olduğunu belirtti.
Basın toplantısı
Alman Başbakanı Helmut
Kohl'ün Türkiye ziyaretini "iki
ülke ilişkilerinde yeni bir sayfa
açıldı" diyerek rütelendiren
Başbakan Vekili Erdal İnönü,
Almanya Başbakanı Helmut Kohl, havaalanından Çırağan Oteli'-
ne Mercedes Benz fîımasının yeni piyasaya sürdü'ğü otobüsle gitti.
Konuk başbakan, İstanbuJ'ıuı güzelliğini seyretmek istediği için
otobüsü tercih eftiğiııi söyledi. (Fotoğraf: HÂTİCE TUNCER)
tam var. Liberal modelde, özgür- bir gazetecinin bu ziyaretle ilgib'
lüklerin devamı gerekir Ama biz olarak düzenlenen iki ayn ba-
bu tür faaliyetler hakkında da ül- Sın toplanüsında özellikJe Kürt
kemızde şıddetU bır tartışma sür- sorunu konusunda taranann
durüyoruz. Almanya'ya dönunce f a r l d l açıklamalar yapüklannı
sorumlularla görüşeceğim"' dedi - -
Kohl, Türkiye'de demokrasi
alanında önemli adımlar
atıldığını bildirdi. Bu alanda
daha da gelişmeler olacağma
inandığıru kaydeden Kohl, "Atı-
lan adımlar kuşku ile karşılan-
mamab. baa sorular yöneltilebi-
lir, ancak atılan adımlar cıddı.
öne sürmesi üzerine, "Çok ara-
nırsa. fıkir birliği olmayan bir
nokta bulunur. Ama bu kadar
çok aramaya gerek yok" yanıtı-
nı verdi.
Başbakan Vekili sıfaüyla dü-
zenlediği ilk basın toplanüsında
İnönü, Alrnan Başbakaru ile
yapılan görüşmeler hakkında
basın mensuplanna bilgi verdi.
İlişkilen eskiye dayanan iki ül-
ke arasında zaman zaman so-
runlann çıkabileceğini vurgula-
yan İnönü, Almanya ile yaşa-
nan gerginliğin basında yer
alan yanhş yorumlu haberler-
den kaynakJandığını ifade etti.
Ankara'dan İstanbul'a hare-
ketinden önce Esenboğa Hava-
limanTnda Ehşişleri Bakam
Hikmet Çetin ile bır süre sohbet
eden Alrnanya Başbakanı Hel-
mut Kohl, "AT'ye tam üyelik
yolunda devam edin" mesajı
verdi. Hikmet Çetin, Kohl'ün,
uluslararası koşullann Tür-
kiye'nin topluluğa tam üyeligi
için tarih onaya koymaya mü-
sait olmadığmı söylediğini bil-
dirdi. Kohl şu görüşü savundu:
" Dünya çok hızlı birdeğişim
yaşıyor. Siz elinizden gelen ça-
bayı gösterin, iç düzenlemeleri-
nizi. entegrasyona yönelik
çabalanruzı bu yönde sürdü-
rün, ama tarihten söz etmek,
içinde bulunduğumuz koşullar-
dan ötürü mümkün değil."
Başbakan otobüste
Ankara'daki temasiatmı ta-
mamlayan Almanya Başbaka-
nı Helmut Kohi, dün saat 19.
00'da beraberindeki heyetle İs-
tanbul'a geldi. KohTü Atatürk
Havalimanı'nda Vali Hayri
Kozakçıoğlu, Büyükşehjr Bele-
diye Başkaru Nurettin Sözen,
İstanbul Emniyet Müdürü
Necdet Menzir ve diğer yetkili-
ler karşıladı. Kohl alana indik-
ten sonra kaldığı Çırağan
Oteli'ne Mercedes Benz firma-
sının Türkiye'de yeni piyasaya
sürdüğü 0 304 model otobüsüy-
le geldi. Türk dıplomasisinde
konuk bir başbakarun ilk defa
otobüsle seyahat ettiği dikkat
çekerken, Alman Başbakaru
bir soru üzerine, uzun boyu yü-
zünden otomobilde dışanyı
seyredemediğiru. ancak oto-
büsle İstanbul'un güzelliğini
görmek istediğini belirtti. An-
cak aniden bastıran sis yûzün-
den Kohl'ün îstanbul'un güzel-
liğini seyretmesi mümkün
olamadı.
Bu arada Kohl onuruna bu-
gün İstanbul'da verilecek olan
yemeğe. Galatasaray Teknik
Direktörü Feldkamp'ın da ka-
tılacağı bildirildi.
SINAVIN EN BAŞARILILARI
Haber Merkezi- Öğrenci Seç-
me Sınavı'nda sayısal ve sözel pu-
anda en yüksek puanı alan öğ-
renalerin amacı, bilgisayar veya
elektronik mühendisi olmak. Öğ-
renciler, başanlannı 'az, ama dü-
zenli' çalışmaya borçlu olduk-
lannı söylediler.
ÖSS'de sayısalda birindliği
.Denızlılı Gökhan Demirhan'la
paylaşan İzmir Karşıyaka Lisesi
öğrencisi İbrahim Etem Özden.
sonucun kendisini şaşırunadığınj
söyledi. Özden, bilgisayar mü-
hendisi olmak istediğini de belirt-
İzmir muhabirimiz Necati
Aygm'ın bildirdiğine göre ÖSS'-
de" sayısal bölümde aldığı 208.727
puanla birinci olan Özden'in ba-
bası emekb Fransızca öğretmeni,
annesı de Karşıyaka Lisesi'nde
matematik öğretmeni. Üniversite
smavlan için dershane dışında
rek fazla çalışmadığını belirten
Ozden. "Kendime özgü bir çalı-
şma sistemim var. Kendimi
çahşırken fazla yormuyordum.
Benim felsefeme göre çok çalı-
şmaktansa verimli çahşmak
önemli" diyor.
Denizli muhabirimiz ömer
Yurtseven'in haberine göre sa-
yısalda Türkiye birincisi, sözelde
ise ıkincisı olan Gökhan Demir-
ban ise elektronik mühendisi ol-
mayı amaçlıyor. ODTÜ Elektro-
nik Mühendisliği'ni tercih edece-
ğini belirten Demirhan'ın anne ve
babası ilkokul öğretmeni. Sınav
için özel bir çalışma uygula-
madığın] belirten Demirhan, "İlk
10'a gireceğımi biliyordum, ama
birincilik sürpriz oldu" dedi.
Türkiye'de eğitim sisteminin
ezbercilikten kurtularnarnasını
eleşüren Demirhan, "Öğrenci-
lerin düşünmeye ve yorumla-
maya yönelik bir sistemi yok.
Eğıümde uygulamaya ve deneye
daha çok önem verilmeli"diye
konuştu. Ankara'dan Ayşe
Sayıo'ın haberine göre sözel ve
eşit ağırhklı puan birincisi Burçin
Baytekin de başansını günü gü-
nüne çalışmaya borçlu olduğunu
bildiriyor ve "Ancak, ben hiç
öyle 'inek' olmadım. sosyal ya-
şantıma da önem veririm"' diyor.
Ozel zevklerini sorduğumuzda,
hemen koltuğa yasianmış gitannı
gösteriyor, "Tabii ki önce gitar
çalmak, kitap okumak, aynca
yüzmek, basketbol, koşmayı se-
viyorum" diyor.
GOZLEM
UĞURMUMCU
• Baştarafi 1. Sayfada
mak olanağından yoksun kalıyor.
Duverger, bu olguya "yabancılaşma" adını takıyor; bu
yabancılaşma süreci içinde "ortanın egemenliği" nede-
niyle siyasal iktidarın yurttaş oyu ile ilgisi kalmıyor, bu-
nun yerine partilerin iç ilişkileri, karşılıklı dengeleri ve
anlaşmaları söz konusu oluyor.
Fransız seçimlerinde bu "yabancılaşma süreci" bir
bakıma kesintiye uğramışa benziyor. Çünkü, Mitter-
rand'ın Sosyalist Partisi, uzun süreden beri halka malol-
muş bir programı uygulama olanağını ele geçirmiştir.
sosyalist programın ilk hedefi, çokuluslu şirketler ve
bankalardır. Bu çokuluslu şirketler ve bankalar, kendile-
rini, sosyalist uygulamalara karşı korumaya çalışacak-
lar ve büyük olasılıkla bu çalışmadan, bugünden planla-
nan bir siyasal kargaşa doğacaktır.
Geçmişte bu siyasal kargaşanın en canlı örneklerin-
den biri, halkoyu ile devlet başkanlığına seçilmiş bulu-
nan sosyalist Allende'nin, bakır madenlerini millileştir-
meye kalkar kalkmaz, çokuluslu şirket İTT'in girişimleri
ile devrilmesidir.
Çokuluslu şirketlerin ortak ve temsilcileri, o ülkenin
"milli burjuvaları" değildir. Çünkü çokuluslu şirketlerin
anavatanları, bu şirketler topluluğunun dayandıkları
ana sermayenin kaynaklandığı ülkelerdir. "Komprador
burjuvazi", çokuluslu sermayenin kaynaklandığı ülke-
den güç alan bir sosyal oluşum, bir sosyal tabakadır Bu
sosyal tabakanın siyasal gücü de ttpkı pay dağılımı gibi
"çokuluslu"dur.
Çokuluslu şirket olgusu, "yeni enternasyonalizm" de-
mektir ve dünyanın "en güçlü enternasyonal" bağı bu
şirketlerin pay dağılımından geçmektedir.
Mitterrand'ın sosyalist programı, bu şirketleri millileş-
tirmeye, büyük yerli şirketleri de devletleştirmeye daya-
nıyor. Fransız seçmeni, Duverger'nin tanımladığı "ya-
bancılaşma olgusunu" aşarak bu ana hedefleri içeren
programa oy vermiştir. Sosyalist Parti kazandığı çoğun-
luğa ve Başkan Mitterrand'ın anayasal yetkilerine daya-
narak bu programı uygulamaya çalışacaktır. "Yeni en-
ternasyonalizm" ile ulusallık, bu noktada karşı karşıya
geleceklerdir.
Konuya bu açıdan bakarsanız, dünya, yeni bir olguya,
enternasyonalizm ile gerçek ve kesin anlamda, "ulusal-
lık, millilik, milliyetçilik" arasındaki bir kapışmaya tanık
olacak, diye düşünebilirsiniz.
Fransa seçimlerini Sosyalist Partinin kazanması, Kıta
Avrupası'nın demokratik gelişmelerini bir aşama daha
ilerletmiş ve demokrasiye yeni boyutlar kazandırmıştır.
Fransa'nın bundan sonraki gelişmeleri, Mitterrand'ın
öncülüğündeki halkoyuna dayanan ulusaf güçlerle, ço-
kuluslu şirketlere, "enternasyonal sermayeye" dayalı
"yeni enternasyonalizm" arasındaki kavgada kimin ye-
nik düşeceğine sıkı sıkıya bağlıdır.
Çokuluslu şirketler, Şili'de halkın oyu ile iktidara gelen
sosyalizmin Şili topraklarında yeşermesine izin verme-
diler, ama bu kez Fransa'da tohumlar toprağın çok daha
derinlerinden uç vermeye başladı.
Yinefirar,yine tünel |
İZMİR (CumhuriyetEgeBû- lendi.
ros^) - TDKP örgütü davasın- Kemalpaşa Cezaevi yetkilile-
dan hükümlü 4 kişi, kaldıklan n, olayın dün sabah erken saat-
Kemalpaşa Cezaevi'nden yak- lerde gerçekleştirildiğini belirt-
laşık 13 metre tünel kazarak
t
^
e r
-
kaçü. Kemalpaşa Cumhuriyeı Bu arada Kemalpaşa Cum-
Başsavcısı Haluk Nur Çetinka- huriyet Başsavcısı Hahık Nur :
ya, soruşturmanın basktıldığı- Çetinkaya da, tünel olaymın i
nı, Adalet BakanJığından hemen ardından soruşturma-
müfettişlerin geleceğini söyledi. nin başlatıldığını belirterek
Edirne Tanm Açık Cezaevi'- "Olayı soruşturmak üzere ba-;
nden de iki hükümlünün firar kanlıktan müfettişler geliyor.
etmesiyle ayru cezaevinden iki Bız şimdi soruşturmayı başlat-
ay için kaçanlann sayısı 17'ye tık."dedi.
çıktı. Cezaevi fırarileri, İzmir
Kemalpaşa Cezaevi yetkilile- DGM'de karara bağlanan
rinden edinilen bilgiye göre dün TDKP davasmda örgüt üyesi
sabah 2. koğuşta yapılan sa- olduklan savıyla 3'er yıl ağır
yımda, İzmir E)GM'ce karara hapis ve 83'er milyon lira ağır
bağlanan TDKP davasından para cezasına çarpünlmışlardı.
Edime Tanm Açık Cezaevi'-
nden de hırsızlık suçundan so-
rumlu iki hükümlü fırar etti.
Cezaevinden, 1 yıl cezası kalan
İslam Dinç ile üç yıl cezası buJu-1
nan Engin Devrim adlı hüküm-
lülerin fîrar etmesiyle son iki ay
hükümlü Salih Özdemir, Meh-
met Andiç, Nevzat Çiftçi, Ke-
mal Keskin'in koğuşta olma-
dıklan saptandı. Koğuş içinde
arama yapan görevliJer, tuva-
lette kazılan tünelin gjrişini bul-
dular.
Tünelin ortaya çıkmasının
ardmdan tüm koğuşlann kapı-
lan kapatılarak cezaevinde ge-
niş çapta bir arama yapıldı. Bu
aramalarda, 4 kişi dışında diğer
hükümlü ve tutuklulann ko-
ğuşlannda bulunduklan belir-
için aynı cezaevinden kaçanla-
nn sayısı 17'ye çıktı. Yetküiler,
kaçanlardan 2"sinin cinayet, 4'-
ünün silahlı gasp, birinin toplu
kaçakçılık ve 10'unun da hırsız-
lıktan hükümlü olduğunu kay-
dettiler.
• Baştarafi 1. Sayfada
giren 1 milyon 56 bin 242 adaydan yiizde 71'inin başarüı olduğu-
nu ye 749 bin 872 adayın ÖYS'ye ginneye hak kazandığını bildır-
di. Özmen, sınav sonuçianna göre ÖSS'de en başanh 5 ilin de sı-
rasıyla İzmir, İstanbul, Aydın, Bursa, Denizli ve Çanakkale oldu-
ğunu açıkladı.
ÖSS sınav sonuçlan bugün Gazeteciler Cemiyeti tarafından çı-
kanlan 'Sınav Sonuç Gazetesi'nde açıklanacak. Sınav sonuçlan
ve adaylann aldıklan puanlar ise adaylann adreslerine 24 mayı-'
stan itibaren postalanmaya başlanacak.
SUPER EMEKLILERINYEM MAAŞLARI/^Hazırlayan: YILMAZ ŞİPAL
ş
hükımetin siyasi tutumu
yüjünden •»unu krediye çevire-
•n^üklerİD söylem.
10. derece 6. kademe
1988 Yıl]. Borc
1988"de YatJ
Telafi Edici
Eski
Yeni
Aylık
Aylık
Goster-aesı
Lrılan Para
Eski ödeme
Gosteraesi
Gosteraesi
Katsayı
Sosyal Yardım Zammı
Prim Eski
Gunu Oran
5000 t 60
5240 % 61
5480 * 62
5720 t 63
5960 * 64
Yeni Eski
Oran Aylık
t 59
t 60
t 61
* 62
* 63
.4 1820533
.4 1833083
.4 1845634
.4 1858184
.4 1870735
_ 550
554400
92509
1696
1950
740
975000
Yeni
Aylık
1832142
1846572
1861002
1875432
1889862
1004p_ t 81 t 80.4
10280 * 82 t 61.4
82.4
2084091 2135172
2096642 2149602
2109192 216403210520 *._83
10760 X 84 X 83.4 2121743 2178462
11OO0 » 85 * 84.4 2134293 2192892
11240 t 85 * 85.0 2134293 2201550
i o. derece 7. kademe
1988 Yılı Borc Gosteraesi _600
1988'de Yatırılan Para 604800
TeJ^fL_Edici_JEşja_öd«ae__100918
Sosyal Yardı» Zammı 975OO0
Prim
Gunü
Eski
Oran
Yeni
Oran
Eski Yeni
Aylık ftylık
1828942 1852640
5720
5960
6200
6440
6680
6920
7400
7640
7880
8120
8360
8600
8840
9080
9320
9560
9800
10040
10280
10520
10760
11000
11240
%
X
X
X
X
X
X
X
X
X
\
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
63 t 62.3
64 '
65 •
66 i
67 1
68 1
69 !
70 '
71 '
72 S
73
74 5
75 '
76 i
77 '
78
79 "
80
81 '
82 •
83 '
84 3
85
85 !
t 63.3
t 64.3
t 65.3
t 66.3
t 67.3
t 68.3
t 69.3
t 70.3
t 71.3
t 72.3
L 73.3
t 74.3
t 75.3
t 76.3
t 77.3
t 78.3
t 79.3
t 80.3
t 81.3
t 82.3
t 83.3
t 84.3
t 85.0
1866593
1879144
1891694
1904244
1916795
1929345
1941896
1954446
1966996
1979547
1992097
2004648
2017198
2029748
2042299
2054849
2067400
2079950
2092500
2105051
21176O1
2130152
2142702
2142702
1897040
1911840
1926640
1941440
1956240
1971040
1985840
2000640
2015440
2030240
2045O40
2059840
2074640
2089440
2104240
2119040
2133840
2148640
2163440
2178240
2193040
2207840
2222640
2233000
i o. derece 8. kademe
1988 Yılı Bor g Gos terqesi
10. derece 9. kademe
.650
1988'de Yatırılan Para 655200
Telafi Edici Eski Oçteme
ESKİ Aylık Gosteraesi
109327
1696
ylık Gosteraesi
Katsayı
Sosyal Yardım Za—ı
Prim Eski Yeni Eski
Gunu Oran Oran Aylık
5000 X bO X 59.2 1837351 1873064
% 60.ÎL
5480 X 62 t 61.25480
5720
1849901
1862452
1888234
1903404
X (>3 X 62.2 1875002 1918574
64 t 63.2 1887553 1933744
6200
6440
6680
6920
716O
7400
7640
7880
8120
8360
8600
8840
908O
9320
9560
9800
10040
10280
10520
10760
110O0_
X
X
X
65
66
67
X 68
t 69
X
*
*
X
X
X
70
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
81
82
X 83
*
*
84
85
X
X
X
X
X
X
X
X
*
i
X
X
X
X
X
*
64.2
65.2
66.2
67.2
68.2
69.2
70.2
71.2
72.2
73.2
74.2
75.2
76.2
77.2
78.2
79.2
80.2
81.2
82.2
83.2
t 84.2
1900103
1912653
1925204
1937754
1950305
19628S5
1975405
1987956
2000506
2013057
2025607
2038157
1948914
1964084
1979254
1994424
2009594
2039934
2055104
2070274
2085444
2100614
2115784
2050708 2130954
2063258
2075809
2088359
210O910
2113460
2126010
2138561
2151111
2146124
2161294
2176464
2191634
2206804
2221974
2237144
2252314
11240 2151111 2264450
1988 Yılı Borc Gosternesi
1988'de Yatırılan Para
700
705600
Telafi Edici Eski 0de»9 __117736
Eski Aylık Gosteroesi 1696
Yeni Aylık Gostergesi
Katsayı
Prim
Gunü
Sosyal Yardım Zan—ı 975000
Eski Yeni Eski Yeni
Oran Oran Aylık Aylık
sooo
5240
5480
5720
5960
*
60
61
62
63
64
*
*
*
*
59.
60.
61 .
62.
63.
1845760
L 1858310
L 1870861
l 1883411
1 1895962
1893414
1908954
1924494
1940034
1955574
6200
6440
6680
6920
*
*
X
X
65
66
67
68
*
t
*
64
65
66
67
.1
.1
.1
.1
1908512
1921062
1933613
1946163
1971114
1986654
2002194
2017734
7160
7400
X
X
69 :
70 *
7640 * 71 1
7880 X
8120 *
8360
86OÇL
8840
9080
9320
9560
9800
X
X
X
X
X
X
X
10040 *
10280 X
72 5
73 1
74 1
75 1
76 1
77 3
78 1
79 5
80 1
81 1
E 68.
l 69.
t 70.
t 71.
t 72.
£ 73.
t 74.
6 75.
t 76.
t 77..
t 78.
t 79.
t 80.
82 * 81.
1958714
1971264
1983814
1996365
t 2OO8915
2021466
1 2034016
L 2046566
l 2059117
l 2071667
1 2084218
1 2096768
L 2109319
l 2121869
2033274
2048814
2064354
2079894
2095434
2110974
2126514
2142054
2157594
2173134
2188674
2204214
2219754
2235294
1O52O 83 »82.1 2134419 2250834
10760 * 84 * 83.1 2146970 2266374
110OO 84.1 2159520 2281914
11240 * 85 * 8S.0 2159520 2295900
10. derece 10. kademe •
1988 Yıl)
T
Prim
Gunü
5OO0
Borc Gosteroesi
1988'de Yatırılan Para
elafi
Eski
Yeni
Edici Eski Odeae
Aylık Gosteroesi
Aylık Gosteroesi
Sosyal
Eski
Oran
5240 *
5480
5720
5960
6200
6440
6680
6920
7160
7400
7640
7880
8120
8360
8600
8840
9080
9320
9560
9800
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
10040 *
10280
10520
10760
11000
11240
X
X
X
X
X
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
81
82
83
84
85
85
t
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
Katsayı
Yardım Zaaaı
Yeni
Oran
59.0
60.0
61.0
62.0
63.0
64.0
65.0
66.0
67.0
68.0
69.0
70.0
71.0
72.0
73.0
74.0
75.0
76.0
77.0
78.0
79.0
80.0
81 .0
82.0
83.0
84.0
8S.0
Eski
Aylık
1854169
1866719
1879270
1891820
1904371
1916921
1929471
1942O22
1954572
1967123
1979673
1992223
2004774
2017324
2029875
2042425
2054975
2067526
2080076
2092627
2105177
2117728
2130278
2142828
2155379
2167929
2167929
750
756000 '
126145 J
1696 :
2150
740
975000
Yeni
Aylık
1913690
1929600 -
1945510 *
1961420
1977330 '.
1993240 •
2009150 ..
2025060 "
2040970
2056880 '
2072790 <
2088700 '
2104610 .
2120520 ,
213643O '
2152340
2166250 '
2184160 .
2200070 ;
2215980 •
2231890
2247800
2263710,!^
2279620 Q
2295530 b
2311440*1
2327350 Rl