23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 MAYIS1993ÇARŞAMBA CUMHURİYET DIZIYAZI Küba, çöken ekonomisinden eski müttefiğini sorumlu tütuyor Sovyetler,ABD'yiüzmekistemedi V e Hotel Libre'den çıkıp da Kuba'nın yabancı ülkelerle bağlantısını sağlayan ICAP'- m Türkıye masası şefi Ttao- mas Cao'yla buluşmak için yola döküldüğümûz anda Havana'nın arka sokaldanyla taruşıyoruz nihayet. Melezi, sansı, esmeri ve karasıyla, duvar- lan en son bundan ydlarca önce boya görmüş, arabalannın şoförleri tarafı- ndan onanlan, kaportası çekiçlenen ve o gıdım gıdım dağıtılan tam olarak aynştınlamamış benzinin kesif kokusu ile kükürdün, tütün yaprağının, bızim rom adıyla bildığimiz, onlarca ron adıyla anılan, adıyla anümayla kalmayıp gü- nün yirmi dört saati tadına bakılan, al- kolüyle kendinden geçilip, her daim sam- baya teşne bir ulusun her saat samba yapılırken görülmesine olanak tanıyan o sen. hafıf şekerle tatlandınlmış ıçkinin kendıne özgü kokusuyla, Havana'nın işte bunlann karması, burnumuzun içine yerleşiveren, üstûmüze sınen, önce yadı- rgadığımız, şimdiyse özlemle andığımız o kökusuyla lanışıyoruz. Yavaş yavaş Hsiklet. Motoru olan bir bisikİetgördûnüz mühiç? Motoru bir melez kızıtun ince eüeriolan bisiklet? başlıyor Havana. Tropik bir sarhoşluğa yol açacak, polisin, askerin neredeyse hiç dolaşmadığı, komünist ülkelerde ab- şmadığımız bır tür denetimsizlık duygu- su ıçinde hayretle ve unutmaya yûz tut- muş şaşkınlıklanmızı açığa çıkararak ge- çıyoruz Havana'nın arka sokaklanndan. Bisikletin motoru Bisiklet. Motoru olan bir bisiklet gör- dünüz mü hiç? Motoru bır melez kıanın ınce elleri olan bisiklet? Küba'da şu anda tam ıkı mılyon bisiklet var. Bir milyon bisiklet bu yılın başında Çin'den getiril- mış. Montajı ağır aksak sürüyor. Çocu- ğu, ıhtıyan, genci bisikletlerin üzerinde. Gezinmek ıçin değıl, bir an önce işlerini görmek, ışlerine gjtmek için. Bısikletlere oto-stop yapan genç kızlar bu işten ol- dukça zevk alıyorlar. Daha çok bir ara- banın değıl de bisikletın onlan alması ha- raretsever K-übalılann daha çok hoşuna gidiyor. Bindiler miydi bisikletın arkası- na, sanlıvenyorlar beline oğlanın. Ya da, yol mu dikleşti, yorgunluk mu verdı o za- rif bacaklannadehkanlısının bisiklet, her pedalda, pedal vuran bacağı öyle zarif bir el hareketiyle ovalıyor kı güzel kız, o bacaklarla dünyayı 'dolaşabıhrsiniz. Bu, Soon biryıliçinde B vitamini eksiktiğiyüzündengörme bozukluğuşikayetiolanların sayısında müthiş bir artış oldu. 16 bin kişigörme yeteneğinikaybetti. iki dehşmen Havanalıya ozel bır aşk ma- cerasının romantik karesi değil yalnız. Kucağjnda küçük oğlu Jose, ardında be- neklı suraünda kızılın bütün tonlanyla kansı Mercedes ve onun kucağmda da küçük kızlan Lizetta. O bacaklar, o elle- rin ustaca ovuntusuna maruz kalacak yine. Bir çeşit paylaşım bu. Bısikletin benzini. Motoru, gücü, o ojesi haftalar önce dökülmüş ince uzun, melez el. Thomas Cao'yu fotoğrafından tanı- yorduk. Bir zenci irisi. Afnka zencileri gibı, resmi siyah. Bütün karşüamalarda, uzun konuşmalar yapmayı ve resmi se- vinçlenni dıle geürmeyi bir çeşit görev addeden bu Latin Amerikalı sosyalistle- rin, sonradan daha sıcak ortamlarda res- miyetten sıynhnca, hepsinin bırer dansçı, hepsınin birer keyfikeş. hepsmin de deli KEMAL GÖKHAN GÜRSES an JT etrolümüzyok. Sovyetler Birtiği, Yankee'leriüzmemekiçin kestibize verdiğipetrolü, Fabrikakurıtmzı çakştıracak mazotu bulanuyoruz. Çıkarthğımız kadar petrolü işleyecek rafinerilerinüzi çalıştıramıyoruz, ülkedekikağıt fabrikası durdu. Ama her şeyden önemtisiyiyecek ekmek bulanuyoruz." * .»%•> ablukanın sonucunda sistemi kaybedebıbrler Hatta, kimımize gore bu, an meselesı, kimimıze göre de yıllar ve yıllar alacak bir süreç. Ve eğer işçi ıse konuştuğunuz, hangj ke- sımin işçısi olursa olsun, size kısaca şöyle dıyecekür: M Biz aunaya gelme- dik..." Verecekleri bır şey kalmasa da Küba'ya Dıyeceksinız ki ınsanlar, kendı ço- cuğu ölür giderken gözünün önünde bir şey yapmadan. kadenn tecellisini mı bekleyecek. Kaybetmemek adına özgürlüğünü? "Olur mu böyle şey" dediğınızı duyar gibıyim. Elbette ol- maz. Daha şimdiden çatlamaya baş- lamış Küba. Ama bu, yalnızca çatla- ma. Yıkılma değil. Yüce zaman bu yargılan da tarihte kuru ve kara bir- kaç satıra dönüştürene dek bekleyip göreceğız. Can Yücel'in şu şiirine kulak ve- rin istersenız: SABAH SABAH Bu gül bi şeyin amst olacak ama tuydi unuttum Kimbilir belki de sabah sabah yeniden açan umudum Sokaklarda megafonlarla bol samba ntimli devnmci şarküar çah- yor. Bır Kübab sarhoş, oturmuş ke- nanna sokağın kah gülüyor, kah devrili kaldınma elleriyle ntim tu- tuyor. Ve sonra da bir boşluğumuzdan ya- rarlanıp usulcaak gıdıyor. Evlerin camlannda kimi kez bir Küba bayrağı ve 'Genç Komûnistkr'ın kaldığı apartmanlarda da Moncado çıkarmasını simgeleyen üzerinde M (Moncado) 26.7 (Temmuz) ibaresi taşıyan bayraklar. Meş- hur 26 Temmuz Hareketi'nı canb-tutmak en özen gösterdikleri şey. • El Tocororo'da bir efsane Acıkıldı. Küba'da herkes aç. Ama, bu- raya umudu savunmaya gelen dostlanm, açbğı da savunacak değiller ya. Şoförü- müzü de davet ediyoruz. O epeyce bir süre direndikten -sonra teklifımizı kırmıyor. Eski Mıramar mahallesinde aristokrasinin çetin ve süslü izlerini bütün canlıbğıyla taşıyan ve adını özel bir cins papağandan alan gerçek bır okyanus akvaryumuna gı- nyoruz. Buranın adı "El Tocororo". Bu adı öğrenene dek epeyce zaman geçti. Ama, bır öğrendim, pir öğrendim (Umartm yanlış yazmeunışundır). Bizi karşılayan ortayaşın üstünde, sakin sesle ve tertemiz bir İngilizceyle konuşan, gjysi- leri sıradan bır Kubaİıdan ımkanı yok ayırt edılemeyen bu adanî neyin nesi bu- gün hala bılemiyorum. Belki bir şef garson veya bir yöneticisi orarun. Daha çok bır enformasyongörevü- sı gıbı, tek tek zarif Karaıb kültürüyle dö- şenmış "özelodalar'ıgezdıriyor bana. Ben 'de'video kameramla eşlik ediyorum ona. Bu arada duvarlannda tanış imzalar görü- yorum. Müşteriler için aynlmış panolar- dan ıkisınde üç yıldır Küba'da yaşayan Gabriel Garcia Marquez'ın İspanyolca iki küçük hamışı. Birine papatya çizmeyi unutmadan. methıyeler düzmüş bu güzel lokantaya. Daha sonra çaldığı baladı bitirip kendi pıyanosunu kendı onanp akort edecek olan ıhtıyar pıyanıste de kamerab bir mer- haba çekerek. papağanlann arasmdan ne- redeyse ıç avlunun tamamını kaplayan on kışıbk masaya oturuyorum bır an. Otur- mamla kalkmam bir oluyor. Deminki "yol göstencim" bana ilginç bır rastlantıyı muş- 1 vJt uuhammedAli'ye kafa tutmuş, önünegeleni devirmiş ogüzelyüzlüboksö'r, Bob Stevenson'«görüyorum. Abşnuş birabidegibi, mutat etiniuzatıyor, elsıkışıyoruz. Güzeüik Kübalılara vergi. Onlar kıpır kıpır Karaip rüzgâıian gibi salındıkça sokaklarda hava 35 dereceymiş 40 dere- ceymiş ne fark eder? Öyle bir riizgâr csi\or ki yamacuuzda, donmanız mı gerek, yanmaıuz mı? kestiremezsiniz... MHAB8&J" f'5Teviet>ı©İNi2 LÜKTe. bizîtA TAKn'rç» »İR AıiıAHlN PAPA&AKİ gibi ülkesini seven, dünyarun en ulusalcı insanlan olduğunu görüyoruz. Bızim Tür- kıye'den gelişımizın. "IJmudu Savunuyo- ruz" adı altında tüm dünyaya yapılan bır çağnnın gerçeğe dönüşmesine bir kamt ol- duğunu, bu ablukayı kinnak için tüm dün- ya aydınlannın ve işçilennın gözünü Kü- ba'ya yapılanlardan ayırmaması gerektiğı- ni söylüyor. Hiçbır partili, hatta îuçbir po- litbüro üyesı. hıçbir sade vatandaş ülkenin içinde bulunduğu sorunlan gızlemeye çalışmıyor. "Evet" diyor hepsi. "Petro- lümüz yok. Sovyetler Birliği. Yankee'leri üz- memek için kesti bize verdiği petrolü. Fabn- kalanmızı çabştıracak mazotu bulamıyoruz. Çıkardığımız kadar pet- rolü işleyecek rafinerile- nmizi çalıştıramıyoruz, ülkedeki kağıt fabrikası durdu. Çocuklanmıza oku- yacaklan kitabı, yaza- caklan deften üretemi- yoruz. Ama her şeyden önemlisi, yiyecek ekmek bulamıyoruz. Bu ülkede buğday yeüşmıyor. Am- bargo yüzünden gunde kırk grama düştü dağıtı- lan ekmek. Ilaç yok. Beslenemeyen halkın sağlık s-orunlan gıderek büvuyor Sonbır.yılıçın- de B vıtamıoi eksıklıği yüzünden görme bozuk- İuğu şıkayctı olanlann sayısında müthiş bir artış oldu 16 bın kişi görme \etcncğını kay- betu Bclkı gö/lerimızı. çocuklantnızı. yaşam- lanmızı kaybedeceğız. Belki dünya bizim ölüme terkedilişimize ses çıkartmayacak, sonuna dek ızleyecek yok oluşumuzu. Ama özgürlüğümüzü kaybettiğimizi göremeyecekler. Direnece- ğiz, evet, Küba için evet!" Sistem değil' yankee'ler Daha sonra gıttiğimiz en büyük işçı sen- dikası CTCnin binasında, bıa Fidel'e gö- türecek olan Danillo Sanchez'in, oradaki tüm sendikaalann, ışçilenn ve aradan za- man geçtikçe, önce 1 Mayıs'ta, sokakta. denizin kıyısmda, acıh ama onurlu pek çok Kübalı bu dıskuru tekrarlayacak bize. Ve hepsi ısrarla şunu söyleyecekler: "Bu, sjstenrin aksamasından, tıkaıunasından kaynaklanan bir sorun değil. Bu, tamamen ekonomik bir sorundur ve sebebi de Yan- keeierdir!" Bu, bızim de yolculuk boyunca tartıştığımızbir şey oluyor. Ama şu da açık ki, çalışma ve mahalli yapılardaki partili- lerce denetlenen Küba halkı geniş bir işsiz- liğm, yozlaşmakta olan bir gerçeklığin ve bütün bunlardan sorumlu tutulan yoğun tuluyor. "Eğer tanışmak istersenız, bir za- manlann efsane boksöriî Bob Stevenson da burada" diyor. Le çızen avludan kıvnhnca karşımda, çocukluğumun, bana metreler- ce büyükluğünde bir çeşit tek gözlü, ma- sum yüzlü devini anımsatan o koca adamı. Muhammed Ali'ye kafa tutmuş. önüne geleni devirmiş o güzel yüzlü boksör, Bob Stevenson'u görüyorum. Alışmış bir abıde gibi, mutat eb'ni uzatıyor, el sıkışıyoruz. SÛRECEK Resmi tarih merakhlanna Küba tarihinden... (2) Bu Jose Marti. Ispanyol sömürgeciliğine kafa tutunca, daha- onyedisine basmadan altı yıl küreğe mahkum «liliyor. 187rdesürgüne çevriliyor cezası ve Madrid'e yoUamyor. Madrid sürgünü,vehıt bir adamın ortay a çıkması için iyi bir neden. Öldüğfinde 27 cildi bulanan kitaplanna siftahı burda yapıyor. FideUerin devrinıine dek ikipârti var Küba'da. İşte bu partilerden liberal olanıru Marti kuruyor. Ama yine rahat durmadığına karar verilip bir daha içeri.l880'de"vettigayrrdeyip --v ordu yönetebitirsingeneraüm, ama emirle bir halk yaratamazsın." Amerika'ıun kuzeyine kaçıyor. 1891'de Küba Devrün Partisi'ni kuracak, 1892'de şûndi de dağa taşa yazdı "Patria (V atan)" adındaki gazeteyi ç> karacak veulusal kurtuluş savaşınm işaretini verecektir Marti. Manifestoları "Monte Kristo Büdirisi" kay ıtsız şartsız Küba halkının egemenüğini anlatır. 1895*16 metnleketine gizlice gelip savaşa katılan Marti, bu kısacık ömrünü o savaş meydanmda yitirir. "Emirle ordu yönetebiûrsin generalim, ama emirle bir halk yaratamazsın. Biz daha karmaşık ve ciddi hazuiık isteyen bir devTİm için cababy oruz." Bu sözkr ya generali Gtnnez'in yöntemlerinden kuşku duy dtığu için ya da sonradan tarih kitaplannda esaslı bir sözü kalsın diye söylenmiştir Marti tarafından. Hukuk, febefe ve Fıloloji eğitinıi görmüş olan Marti, evli ve bir çocuk babasıydı. (Bu resmi tarih haber bûltenlerine ne kadar benriyor, diy mî?) Bu savaşın sıcağı yaşanırken, Amerika, daha soaralan alışkanhk haline getireceği bir "örnek davramş" sergiliyor. "KübaMan kanlı katliam haberleri alıyoruz. Bu işe birel koymamız gerek!1 ' İspanya adına Küba'y ı alan askerin adı General VV'ood. Böylece bağmsızlık tsteyen Küba, tarihinin en büyük işgalcisine ve bugün bile süren ablukanın baş mimanna adetten vezaruretten "merhaba" diyor. SÜRECEK Fidel'in kardeşi Raul Castro ile söyleşi J Fidelbize 'KaçsüdhgetirclMz 'cByesordu '56 yıbnın 5 arabğında, 5 adamlaçarpışma alanının ya- kınlanndabir ormanda kaldım. Her ıkı taraftan da sanl- mışuk; Fıdel de benim bulunduğum yerden pek uzak olmayan bir yerde 2yoldaşla birlikte ayru durumdaydı. Ordunun kontrolündeki su kaynaklanndan başka ne bir nehrin ne bir derenin olmadığı kilometrelerce uzak bu yerden dağlar görünmüyordu. Kuşatmaya bir hafta kala, açlık ve susuzluğun sonucu olarak beliren hastalıklar bizi çıkmaya zorlayıncaya kadar dayandım. Gnıbumuz, Sierra Maestra'yı aramak için düşmanın tuzaklanndan kurtularak kuzeydoğuya yönebnişti. Fidel'in öldügünü zannediyordum. O da benim öldüğü- mü sanıyormuş. Diğerarkadaşlanmızın da öldügünü zannediyorduk ki çoğu gerçekten ölmüşlerdi 1 ? gun sonra, 18 aralıkta Cınco Palmasdıye tanınan bır y erde büyük bir rastlantı sonucu Fıdel'le karşılaştık. Bırkaç köylüyle toplandığımız bir gece. bulunduğumuz yerin ona bir kilometre uzaklıkta olduğunun farkında bıle değıldım Moncadodan bu yana Fıdel'le hep birlikte. Çekoslo- vaky a'da genlla eğitımi gördü 1980'de Küba Komünist Partısı 2. k.ongresf nde panının ıkıncı sekreten oldu 1985Hazıranrnda Fidel'in bır dergjyeaçıklaması Raul'- ün kendısının halefı olduğu yolundaydı. Moncado baskını yıllanndaki Raul Castro Fidel sadece ıkı sılahla kabnıştı ve bızı görunce kendıne has coşkusuyla beni kucakladı ve ilk olarak " Kaç silah getirdınız?"diyesordu.Ona •beş"dedığımde,'Bende de ıkı var, eui yedı. şimdi savaşı kazanınz" dedi O an çıldırdığımdüşündüm. Kım yedi sılahla 70 bin kişilik bır orduy u yener. Bunu ona söylemedim ubu ki. Cınco Palmas'dakı buluşmadan 1.5 sene sonra playlar bır keredaha Fidel'in hakb olduğunu gosterd\ İkincı cephede, 12 bin kişilik silahlı ve havadan destekli düşma- na karşı, ebndeki istekle savaşan 300 kışının yetersizîiği Sierra Maestra'nın birinci cephesine karşı hücum strate- jisi uygulamasını engelbyordu. Fakat buna rağmen sa- vaşı İcazandı. Bu olay bizım kuvvetlerimizin karşı hücum yapıp Che'nin ve Camilo'nun doğudaki istilaa birlikleri- ne doğru ilerlemelenne izin verdi. Bu da 6 ay sonra ka- zanılan ihtilal zaferinin belirleyicisi oldu. Geçenlerde bızim Generallerden oluşan bır grupla Fi- del'in komutası altındaki "Ejercito Rebelde"nin bu as- keri başansı hakkında konuşurken üruversitede okudu- ğum, eski Yunanistan'daki ünlü Termopilos savaşını hatırladım. HikâyeyegörelspartaKrab Leonidas300 kişilik ordusuyla KrasJaerjes I komutasındaki devasa Pers ordusunu cana can, dışe diş birsavaştan sonra boz- guna uğratü. Bu olay bana Fidel tarafından kumanda edilen "Ejercito Rebelde"nin iyi donanımlı düşmana karşı Sierra Maestra'dakiçarpışmasını hatırlatıyor. Onun en çok beğendiğım yönü şerefıyle ve istekle tüm engellere karşı koyması olduğundan bu Fidel için yeni bırşeydeğildi. Aslayenilgiyeizın vermedi. O Fıdel, bana 7 sılahla 70 bın kışıye karşı yurümeyi gösterdi. SÜRECEK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle