Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
7 NİSAM1993 ÇARŞAMBA
GÜNCEL
CUMHURIYET SAYFA
HABERLERIN DEVAMI 17
CÜNEYT ARCAYCREK
• Baştarafi 1. Sayfada
toparlamış. Meclis'e gitmeye, grupta konuşmaya hazır-
dı.
Sabah gazetesi, GALLUP'a yaptırmış anketi. Demi-
rel'in de "elinde biranket var", o da PİAR'ın. GALLUP ile
PİARın uğraşıları aynı, "kardeş kurum" sayılırlar. Her
neyse;bu, "bahsi diğer"
Demirel, bugün seçim yapılsa oyunuzu hangi partiye
verirsiniz sorusuna PİAR'ın saptadığı yüzdeleri sıralı-
yor. DYP, yüzde 30.4, SHP yüzde 14.09.
"Iki partinin toplamı yüzde 45.3 eder" diyen Başba-
kan, bu yoldan, Sabah'ın koalisyona desteği yüzde
33.1 e düşüren manşetini yalanlıyor.
Rakamsal mantıkta bir adım daha atıyor: "Farzetti ki,
gazetenin kullandığı rakamlar doğru. Yani bu pazar se-
çim yapılsa DYP'nin oyu yüzde 28.4, SHP'ninki yüzde 16.
Toplamı yine yüzde 44-45 yapıyor" diyor.
Gazetenin yayımladığı oy yüzdeleriyle bile halk deste-
ğinin yüzde 33.1'e düşmediğini, tersine, dünlerde oldu-
ğu gibi desteğin bugün de yüzde 45lerde gezindiğini
söylemek, anımsatmak, kanıtlamak istiyor.
Peki ama, yüzde 33.1 manşete nasıl ve neye dayana-
rakçıkıyor?
Demirel, soruya "Koalisyon devam etsin mi etmesin
mi sorusundan" diye yanıt veriyor. Halkın yüzde 33.1'i
koalisyonun sürmesinden yana görünmüş. "Oradan da
bu hükümetin desteği yüzde 33.1 'dir" diyor gazete.
Ya başarısız olan
Bu mantık dizisinin ardından Başbakan, hemen saldı-
rıya geçiyor. "Nesi kaybolmuş desteğin, nesi?" diye
başlıyor, elindeki ankete göre seçimden galip çıkacak
partiyi "yüzde 35.6 ile DYP" diye açıklıyor.
Gazetenin anketinde de bu sonuç varmış ama, "işine
gelen sorularla sonuçları kullandığından" bu gerçek,
gözlerden kaçırılmış ya da kaçıyormuş.
Ana muhalefete. gazetelerin aleyhteki güncel yayınla-
rına, ara sıra patlayan olumsuz anketlere karşın;
Başbakan Demirel sarsılmaz bir inancın sahibi, "koalis-
yona halk desteğinin sürdüğünü" söylüyor.
Özel anketlere göre. "yapılan işler sokakla mutabık.
Sonuçlar istikrar gösteriyor
PİAR'ın kimi yüzdelerle rakamlarını irdelerken,
ANAP'ın yüzde 25 oyla DYP'yi çok yakından izlediğini
unutmamak, geleceğe dönük değerlendirmeleri, hatta
"icraatı" buna göre yapmak gerekiyor.
500. gün tartışmalarına giderek kendini alıştırmış gö-
rünüyor. Ne kadar "bağırîı varsa" bu arada tükeneceği-
ne inanıyor ve, "Sonra " diyor:
"Sonra biz ikinci 500 güne devam edeceğiz!"
Onca olumlu irdelemelerden sonra, dünkü grup ko-
nuşmasında Demirel, şu yargıyı tutanaklara geçiriyor:
"Meclis, Mart ayından beri başarısız"
Başarının da, başarısızlığın da özü bu cümlenin için-
de.
HAVA DURUMU
Metecxoto(' Genel MuduriOOû nden alınan blgıye göre. Marmara mn ttttsı ıle
kıyı Ege parçalı ve az bukıtlu. dıjef Döigelcrımız parçaiı « * txılutlu. sa$anak.
yet iv göfcguruitulü sajanak yaOşiı geçecek Hava acafclı» t»ru azalacak.
Ruzgif. üuney « bafl yonlerden hafrt. ara sıra orta kuvvMe yaflıs anında kuv-
veitı oiaıak esecek Deraıletmttde rüzgif, Ooğu Karadftncz de sündoOusu ve
keseıeme. dıaef denızlerımızde kıOle ve lodostan 3-5 y«r yer 6 kuvvetınde sa-
ane 10-21 deniz mıii hcla esecek Van Gâiû'nd* l»va çok bulutlu ve yaimufiu
geçecek"
TÜRKİYE'DE
Adana
Alyon
A0n
Ankara
An.alya
Aydın
Bursa
Çanakkale
Dtyarbekır
Ednne
Erzunjm
Eskı*eh,t
blanbul
tzmtr
Kare
Konya
Samsun
Traözon
Zonautoak
Y 26
Y 13'
¥ 4 '
Y 15
-
Y 18"
Y 22"
Y 18"
B 19'
Y 1 8
-
B 2O
-
Y 12"
Y 1 5 '
Y 17 "
B 2 0 '
Y 12"
Y 17"
Y 2 0 "
Y21 '
Y 13"
10
3
2
5
11
9
e
7
7
7
0
4 "
7
-
11 "
-1 "
6"
9"
9
DÜNYADA
Yağmurlu ı Bulutlu Sisli £ Güneşli /§ Karlı
Hükümete imtivaz uyansı• Baştarafi 1. Sayfada
Phillip Hollzmann (Almanya),
Gama (Türkiye), Gegelec Acec
(Fransa), Acec Encrgjc (Bclçi-
kalı). Cegelec (Fransa), Sulzer
Eschcr Wyss (Almanya), Ney-
rpic (Fransa), Verbund Plan
(Avuslurya), TGT (Türkiye)
firmalanndan kurulu konsorsi-
yumla bir anlaşma yaptı. Bu
anlaşmaya göre konsorsiyum,
barajı 15 yıl işletecck. Bunun ilk
on yılı yaünm, ana para ve faiz-
lcrinin gcri abnması ile ilgili ola-
cak. Sonraki bcş yıl ise sermayc
vc tcmcllü gclirlcrini kapsaya-
cak. Konsorsiyum 15 yılın so-
nunda saniralı ycnilcmiş olarak
Tükiyc'yc devrcdccck. Bütün
finasmanı konsorsiyum karşı-
layacak. Mayıs ayında tcmeli
aülması planlanan baraj 672
megavat gücündc olacak vc 2
milyar 66 milyon liraya mal
olacak. 4 yılda lamamlanacak
olan baraja Türkiye sadecc ka-
mulaşiırma bcdcllcriylc ilgili uanıştay, "yap-işlel
katkıda bulunacak. Bu bcdclin modelinin yasal dayanağı
100 milyon mark dolayında
tutması bckleniyor. Türkiye
konsorsiyuma salın alma ve fi-
yat garanüsi veriyor. Buradan
sağlanacak elektnğın kilo-
valının 5 ccnıc satın alınması
planlanıyor.
t
ol-
madığını belirterek, uygulama-
lara karşı görüş bildirdi. Danış-
lay'ın 1990 yılında bu konuda
aldığı karara karşın, ANAP ik-
tidan vc sonrasında kurulan
koalisyon iküdan, uygulamayı
yasal duruma gctirmck için hcr-
Barutçu, Danıştay'm"Buya- hangi bir çalışma yapmadı.
tınmla bir yabancı kuruluşa
imtiyaz tanındığı" yolundaki
göriişü üzerinde ise şöyle ko-
nuştu:
"Danışlay'dan görüşü biz is-
ledik. Fakaı Daruşlay'ın görü-
şü bizim için lamamen islişari
nilelik laşıyor. Danışlay. tck bir
fırmaya bu lür bir yaünm im-
kanı tanınmasını imtiyaz ola-
rak görüyor. Bizise aksi görüşü
müdafaa ediyoruz. Biz imliyaz
düşünccsinc katılmıyoruz.
Çünkü bu bir modeldir. Dcği-
şik projclcre dc yaygınlaştınl-
maa sözkonusu olacaktır.'"
Başbakanlık, yeniden "yap-
işlct-dcvrel" modclinc uygun
çalışmalara başlanması nede-
niylc Danışlay'dan görüş sor-
du.
Danışlay, Başbakanlık'ın
başvurusuna karşı görüş bildi-
rirkcn daha öncc verdiği bir ka-
rara göndcrmcde bulundu. Bu
görüşie. Sağlık Bakanlığı'nın
20 Haziran 1990 Yarihli baş-
vurusuna 23 Temmuz 1990'da
yanıt vcrcn Danıştay 1. Dai-
rcsi'nin, uygulamanın yasal da-
yanağının olmadığını vurgu-
ladığı kaydedildi. Danışlay 1.
Özel radyolamı clireııişi süriiyor
DoğuVa ithal doktor
• Baparafi /. Sayfada
bugüne kadar onlarca kez de-
ğiştirilen yeni sağbk yasası
taslağı son şeklini aldı. Bakanlı-
ğın, daha önce hiçbir koşula
bağlamaksızın taslağa koydu-
ğu, ancak meslek..birliklerinin
ve odalannın büyük tepkisine
neden olan "yabancı uyruklu
hekimlere Türkiye'de çalışma
izni verilmesine" ilişkin madde.
önce taslaktan çıkartıldı. An-
cak, Sağlık Bakanı Yıldınm
Aktuna'nın bizzat verdigi tali-
malla. bu madde taslağın son
şekline yeniden eklendi. Bakan-
lar Kurulu'nun nisan günde-
minde yer alan sağlık yasası
taslağının kabul edılmesı ve
TBMM'den değiştirilmeden
geçmesi halinde, "Türk uyruk-
lu sağlık mensubu temin edile-
meyen yer ve kuruluşlarda,
kanunla kurulu ilgili sağbk
meslek kuruluşlannın oluru ve
bölge sağlık idarelennin onayı"
ile yabana hekimler çalışünla-
bilecek.
Aktuna'nın. bu maddcnin
laslağa eklenmesıni ıstemesın-
dcki ısrannın, "Madem meslek
odalan yabana hckim çalıştınl-
masına karşı çıkıyorlar, o za-
man kendi meslckdaşlannın
gitmek istemedikleri bölgclcr-
dcki hekim açığının kapanma-
sına yardıma olsunlar. Eğer
üyelerini gönderemiyorlarsa, o
zaman yabancı hekimlerin ça-
lışmasına da ses çıkarmasınlar"
görüşünden kaynaklandığı ifa-
de cdiliyor.
Konuyla ilgili olarak Cum-
huriyet'in sonılannı yanıtlayan
bakanlık yetkilileri, maddcnin
laslağa Aİcluna'nın talimalıyla
konulduğunu doğrulayarak,
"özellikle Doğu illerine hekim-
lcrimiz gitmek istcmiyor. Zo-
runlu hızmetin kaldınlmasıyla,
bu bölgelerdeki illcrimizde he-
kim açığı büyüyecekür. Amaç,
bu açığı kapatmak" dcdiler.
Yelkililerin verdiği bilgiye göre,
yabana hekimler, meslcğındc
başanh olmuş, bclli bir alanda
kendini kanıllamış olmalan ha-
linde, cğitim, araştırma, özel
hızmet gibi gcrckçclcrlc, eğilim
belgelerinin dcnkliğinin onay-
lanmış olması koşulu vc bakan-
lığın onayıyla Türkiye'de çalı-
şabilecekler.
Bakanlık çevrclcrindcki or-
lak kanı, yabancı hekimlere
lanınan bu ayncalıktan
agırlıklı olarak ülkclcnnde çalı-
şma koşullan ve ckonomik
yönden elverişsiz şartlarda ya-
şayan Doğu bloku ülkclcrinin
ve Türk cumhuriyeücrinin hc-
kimleri yararlandınlacak. Tas-
lağa göre, yabancı hekimlerin
Türkiye'de sağlık mcslcklcri
alanında, mesleki raaliyellerini
yüriitebilmelcrinin csaslan,
meslek kuruluşlanyla işbirliği
yapılarak, bakanlıkça sapıana-
cak.
Parasız memur intihar etti
• Baştarafi 1. Sayfada
Lojmanda olurmak için bcş
yıl haklan vardı. Sürc dolunca
kapı önüne konuldular Sonra
ucuz kiralık cv arandı, Ya-
kaak'ta 600 bin liraya bir cv
bulundu. Sözü uzalmaya ne ge-
rek? Üç milyon lira maaş. Uç
çocuk, ikisi şeker hastası. Üste-
lik üçü de öğrenci. Niyazi Fin-
can öncc Elazığ'a sonra Tckir-
dağ'a aianmak için uğraşü.
Amacı büyük kentten kurtul-
mak, yaşamını kolaylaş-
lırmaktı. Olmadı. Bir yandan
ekonomik sıkınlı, bir yandan
haslalıklar... Son zamanlarda
durgunlaşü, arkadaşlanyla ko-
nuşmaz oldu. Ne futbol oynu-
yor ne de maça gjdiyordu.
3 Nisan Cumarlcsi sabahı
hcr zaman olduğu gibi, diz ycri
parlamış lacivert pantalonunu,
-seklen aşınmış gri cekeüni
giydi, kravatını lakü. Ccbinde
20 bin lira vardı. Saat 11.00'dc
kansına "Haslaneye lahlilleri-
mi almaya gidiyorum" diyerek
evden çıktı. Sonra 15 yıl çalıştı-
ğı işyerine geldi. Kısa bir süre
önce çalışmaya başladığı Salın
Alma Servisi'ne çıktı. Kapılan
kilitledi. Bir pakele yakın Mal-
tepc sigarası içli. Hcr sigarayı
birkaç ncfes çcküklcn sonra
söndürerek. Yüzüğünü ve saa-
tini çıkartıp, masasının üzcrinc
koydu. Çekmecelerini düzellli,
çocuklannın fotoğraflannı ycr-
lcştirdi. Bir kağıda "Ölümüm-
Nüfuscüzdanımı
kaybettim. Hükümsüzdür.
VEDATEKER
den hiç kimse sorumlu dcğıldir.
Mesai arkadaşlarımdan şikayc-
tım yoktur. Bcn zalcn bir yıl
önce ölmüştüm. Kanserdim.
kimseye söyleyemcdim" diye
yazdı. Sonra kendini kravalıyla
kapının kcnanna aslı. Boyu
uzun sayılırdı. Pazar günü bul-
duklannda ayaklan ycrc dcği-
yordu. Belli ki ölümü çok iste-
miş, ayaklannı yerden çekerek
uzun süre yaşamla boğuşmuş-
tu. Sonunda kazanan ölüm ol-
du.
Gcride eşi Şahana. çocuklan
17 yasındaki Özlem, 14 yasın-
daki Ozgür ve 13 yasındaki Öz-
dcn kaldı.
Güler ve
Âlakuş'u
anıyoruz
İstanbui Haber Servisi- Görc-
ve giderken geçirdikleri trafik
kazasında yitirdiğimiz İslanbul
Habcr Servisi Şcfi Sclahattin
Gülcr ile foto muhabin arkada-
şımız Ali Alakuş'u ölümlcrinin
dokuzuncu yıldönümündc anı-
yoruz.
1984 yılında Sarayburnu'-
nda, eşi Dcniz Polisi Müdürü
Sevgi Güler'in makam otomo-
bilindc görcve giderken mcyda-
na gclen kazada. Gülcr vc Ala-
kuş'un yanısıra SevgirGülcr ve
makam şoförü Okan Okan'ı da
yiürmişük. Gülcr vc Alakuş
için bugün mczarlan başında
bir anma lörcni düzcnlcnecck.
I Baştarafi1. Sayfada
ya vc Mcrsin'de özel radyo çalı-
şanlan, ağızlannı siyah banila
bağlayarak kapalma karannı
protesto etüler.
İsianbul'da ANAP'lılar rad-
yo kırdı.
Trabzon'dan bir motor kira-
layan Gökkuşağı FM Radyosu
yetkilileri, Karadcniz'in ulusla-
rarası sulanna açıldılar vc gecc
üç saal süren bir dcncme yaym
gerçcklcştirdilcr. Radyo, üç sa-
atlik yayın strasında hükumclin
konuya yaklaşımını eleştircrck,
valaridaşlann dcmokraük hak-
lannın gaspedilcmeyeccğini sa-
vundu. Gökkuşağ) FM Radyo-
su dcnemc yayınını saal 21.00-
24.00 arasında gcrçckleşlirdi.
Ege'de
Manisa'da özel radyolann
kapatılması loplanan 15 bin
imzanın Ankara'ya yürüyerek
gölürülmcsiylc prolcsto cdilc-
cck. Manisa Spil FM yctkilile-
rindcn Cemal Beidek, Tayfun
Yalçu vc AbduUah Pusar bu-
gün 15 bin imzalı dilekçeyi Baş-
bakan Süleyman DemireJ'e ilet-
mck üzcrc saat 12.00'da yola çı-
kacaklar.
Izmir'dc Aktıf Radyo yetkili-
leri, lopladıklan imzalan bu-
gün Valiliğc vcrcccklcr.
İzmir'dc Gcnç Radyo anicnc
çıkmadan minibüs içinde so-
kaklarda yayına başladı. Mini-
büstcn yapılan müzik yayını so-
kakta ilgjylc karşılandı. öte
yandan Yunan adalanndan ya-
yın yapmak için girişimlerc baş-
layan özel radyolardan Kordan
FM'in sahibi ali Dönmez biran
öncc gerckli yasal düzcnlcmc-
nin yapılmasını istcrkcn, "Bizi
Yunanislan'dan yayın yapma-
ya mecbur kılmasınlar. Dc-
mokrasi diycn parlcmcnlo gc-
reğini yapsın. Radyolann ka-
patılması dcmokrasinin Tür-
kiyc'dcki durumuna iyi bir ör-
nektır ancak üzücüdür. Çarc
bulamazsak Yunan adalann-
dan yayında kararlıyız. Bu ko-
nuda Yunan özel radyo yayın-
alanyla ilişkiyc gcçtik, görüş-
mclcri sürdürüyoruz " diye ko-
n.uşlu. ANAP Bakırköy İlçe
özel radyo ve
ıclcvizyonlann kapaiılmasını icpki gösicrdiğini, kcndilcrinin
prolcslo için siyah kurdclc bağlı dc hükumclin uyguiamasını kı-
bir radyoyu ycre atarak kırdı. nadıklannı söyleyen millet-
Bakırköy ANAP İlçc Mcrkczi vckilleri, "Biz bu tepkiyi mecli-
önündc loplanan ANAP'lılar. sc taşıdık" diye konuştular.
hükumclin vaatlcrini ycrinc gc-
ürmcdiğirni söylcdi. İlçc Baş-
kanı Saflci Kaya, radyoların
kapalıimasının demokrasiyc
aykın olduğunu belirtti. Daha
aularak parçalandı.
Ulaşlırma Bakanlığının gc-
nclgcsi uyannca özel radyolann
kapalılmasına rağmcn İsian-
bul'da Fön Radyo yayınlannı
sürdürüyor Radyodan yapılan
müzik yayınlanna sık sık ara
vcrilcrck "16 ocaklan bcri Pa-
ris'lcn uydu aracılığı ile yayın
yapıyorduk. Şu anda İstanbul'-
daki aktanamızdan vc 104 mc-
gahcrz üzerinde yayın yapı-
yoruz. Şu ana kadar hiçbir rcs-
mi mcrci yayınımızın durdurul-
ması için bizc lcbligat yapmadı.
Biz de Radyo ve Teleyizyon Sa-
hiptcri Dcrncği üycsi radyolar
gibi yasalara saygılıyız. Tüm di-
lcğımız bizi yasallaştıracak bir
radyo vc lelevizyon yasasının
bir an öncc çıkartılmasıdır. Scsc
özgürlük isliyoruz ve Meclisi
görcve çağınyoruz. İslanbul
Valiliği'nın icbligalı uyannca
hcr an yayınımızı durdurabili-
riz " anonsu yapıldı.
Shcraton Oıcli'ndc düzcnlc-
ncn İktisaiçılar Haflası'na kalı-
lan CHP Genel Başkanı Dcniz
Baykal'ın yakasına Flash TV
çalışanlan tarafından siyah
kurdela lakıldı.
ANAP Millclvckillcri özel
radyo ve TV'lerin kapatılması-
iiı protesto clmck için TBMM
Gcncl Kurulu'na yakalanna si-
yah kurdclclcr takarak kalıldı-
lar.
Meclis grup loplantısından
sonra çok miktarda siyah kur-
dclc ANAP kulisinc gctircn İs-
lanbul Millctvckili Mclikc Ha-
scfc, öncc ANAP Gcncl Baş-
kanı Mcsul Yılmaz'ın yakasına
lakü. Diğcr ANAP'lı milleive-
killcri de, siyah kurdeleleri, ya-
kalanndaki milletvekili rozcti-
nin altına takarak, gencl kurul
toplantısına girdilcr. Halkın,
özel radyo vc ıclcvizyonlann
kapatılmasına karşı büyük bir
Konya'da ise özel radyo ve
TV spikcrlcri gözlcri vc ağızla-
nnı siyah bantla bağlayarak
düzcnlcdiklcri basın loplanlı-
sıyla kapalma karannı protesto
ettilcr. Mersin'de Metropol
Radyo çalışanlan da ağızlannı
siyah banila bağlayarak bir
saallik oturma cylcmi yapülar.
Fylcmciler aynca siyah bir
kurdclayla pakcllcncn makct
radyoyu Ulaştırma Bakanı
YaşafTopçu'ya göridcrdîlcr.
Danıştay'a dava
Ankara Anakcnt Belediycsi,
Ulaşurma Bakanlığı'nın özel
radyolann kapatılmasına iliş-
kin gcnclgcsinin iplal edilmcsi
için, Danıştay'a başvurdu.
"Radyo Anki"nin kapalılması
ncdcniylc dün Danışlay'a yapı-
lan başvuruda, radyonun yörc-
sel yayınlannın "kamu hizme-
li" nitcliği taşıdığı belirülerek,
Ulaştırma Bakanlığı'nın kapat-
ma işleminin "yargı gaspı" nite-
lıği taşıdığı savunuldu.
Ulaşlırma Bakanlığı'nın özel
radyolann kapaülmasına iliş-
kin gcnclgcsi üzcrinc, bclcdiyc-
nin Bclya Ankara Basın Yaym
ve Sanat Tesislcri İşletmecilik
Sanayi vc Ticarct A.Ş, dün Da-
nıştay'a başvurarak, gcnelge-
nin iptalini istcdi. Av. Doç. Dr.
Hasan Bıyıklı, Av. Şahin Men-
gü, Av. Mutluhan Karagözoğlu
larafmdan Danışlay'a açıiân
davanın dilckçcsindc, Ulaştır-
Dairesi'nin 1990 yıhnda verdiği
kararda, özetle şu hükümlere
yer vcrildiği anımsatıldı:
"Bütün bu açıklamalann ışı-
ğı allmda kur-işlcl-dcvret mo-
delinin gerçekleşlirilmesi için
ilk yapılacak iş, yasa koyucu-
nun bu konuda bir düzenleme
yapması ve modelin uygulana-
bilirliğini sağlamasıdır. örne-
ğin, klasık bir kamu hızmetı
olan otoyol yapımı işinde ve iş-
lcülmcsindc bu yapılmış ve 26
Mayıs 1988 günü ve 3465 sayılı
Karayollan Genel Müdürlüğü
dışındaki kunıluşlann otoyol
yapımı, bakımı, işleiilmcsi ile
görcvlendirilmesi hakkmda ya-
sa çıkanlmıştır. tzlenebilecek
diğer bir yol olarak da kur-işlet-
devTet modeline ilişkin bir ka-
mu hizmeli imtiyaz şarüaşma
ve sözlcşmesinin hazırlanması,
bu Laslağın Danıştay incclemc-
sinden geçınlmesındcn sonra,
yürülme organınca Bakanlar
Kurulu karan çıkarlılması gös-
lcritebilir. Sonuç olarak, bir or-
ganizasyonla kur-işlet-devret
modelinin uygulanabiln\esi hu-
susunun, bu konuda yasal bir
düzenlemeye gidilrnesine ya da
kamu hizmcü imtiyaz şarllaş-
ma vc sözleşmesi yapılmasına
bağlı olduğu mütalaa kıbnmak-
la dosyanın Danıştay Başkan-
lığı'na sunulmasına oybirliğiyle
karar vcrildi."
Danıştay'ın bu karannın dö-
nemin ANAP ikudanna ileül-
diği, ancak hükümetin Danış-
tay'ın göriişünü görmezden. ge-
lcrek yap-işlct-devret modeli-
nin uygulanmasına devam etti-
ği bildiriliyor. Koalisyon hükü-
mcıinin konuyla ilgili olarak
Danışlay'a yapüğı başvurular-
. da <la, yasal ,4üzenjçnîe,zpnıa-.
hııuğu yanıtını aldığı, ancak
ANAP iktidanndan farklı dav-
ranmadığı kaydediliyor. Koa-
lisyon hükümetinin, uygulama-
da, kamunun zaranna olan
bazı ekonomik uygulamalann
düzcltilmesi için bir koordinas-
yon kurulu oluşturduğu vc yap-
işlet-devret modelinin uygulan-
masına yeni düzenin bu kurul
tarafından yönlcndirileceği
kaydediliyor.
Danıştay'ın koalisyon hükü-
metine de son olarak iletliği gö-
rüşie, sistcmin yasal düzcnle-
mesinin yapılmadan uygulan-
masının imtiyazlı şirketler oluş-
masına yolaçtığını dilc gclirdiği
ifade edilivor.
GOZLEM
UCUR MUMCU
• Baştarafi I. Sayfada
Atatürk'ün o günlerde izlediği gerçekçi siyaset de bet-
liydi:
Misakı milli.
Mustafa Kemal, Anadolu'yu Yunan, ingiliz, Italyan ve
Fransız askerlerinden temizlemeye çabalıyordu.
Bunun için de Bolşevik Rusya'dan yardım alıyordu.
O günlerde Mustafa Kemal'in Bolşeviklik ve Kafkasya
konusundaki düşünceleri şöyle özettenebilir
1- Rusya'daki Bolşeviklik bizim sosyal yapımıza uy-
maz. Çünkü TBMM, ulusal smırları içinde bağımsız bir
devlet kurmayı amaçlar.
2- Komünistleri cezalandırmak bugünkü siyasetimizle
çelişir. Çünkü, Sovyetler'le dostça ilişkiler içindeyiz. Bu
ilişkiler sürecektir. Komünizm, dostluğunu istediğimiz
bir hükümetin dayandığı ilkeleridir. Bu ilkeleri aşağıla-
yamayız.
3- Komünizm bir sosyal sorundur. Komünizmin ne ol-
duğunu anlatmakta sakınca yoktur. Bu yüzden hüküme-
tin bilgisi altında bir Komünist Partisi kurduk.
4- Türkiye için Kafkasya'ya Ingilizlerin yerleşmeleri,
aynı bölgenin Ruslar tarafından işgalinden çok daha
tehlikelidir
Mustafa Kemal'in özetiemeye çalıştığımız bu düşün-
celerini "TBMM gizli celse zabıtları" 1. cilt 326 vd. ile.
455. sayialarda okuyabilirsiniz.
Birinci Dünya Savaşı sonlarında Turan düşleri gören
Enver Paşa'nın kardeşi Nuri Paşa, o zamanki adlarıyla
"Bolşevikler"\n Ermenilerle kapıştığı günlerde Ingilizle-
rin oyununa gelerek anti-Sovyet ayaktanmaları destek-
ler.
Nuri Paşa, 14 Haziran 1920 günü Tiflis'teki eski Azer-
baycan hükümetine şu öneride bulunur:
- Bolşeviklere karşı eyleme geçmeyi düşünüyorsa-
nız.. (..) Bu eylem ancak Avrupa hükümetlerinin birinin
yardımı ile olabilir. (Karabekir, 771)
Karabekir, 24 Haziran 1920"de Enver Paşa'nin amcası
Halil Paşa'ya şu yazıyı gönderir
- Bugün, her şeyden önce ve her girişimden önce mit-
letimize Doğu'da Bolşeviklik ve Müslümanlık yolunu aç-
malıdır. Para, silah, cephane gereksinmemizi bilmek-
tesiniz. Anavatana çabuk bir yol açmadan Irak ve Hint
seferleri bizden çok başkalarının yaranna olur... (..) Bu
engel, ne yazık ki başta Nuri Paşa olmak üzere Kara-
bağ 'da Bolşevikler ile savaşmalanyla meydana gelmiş-
tir. (S. 774-75)
Ingilizler mi? Sovyetler mi?
Kafkaslar'a Ingilizlerin yerleşmesi mi Türkiye açısırv
dan yararlıdır? Yoksa Sovyetter'in mi?
Mustafa Kemal ve Karabekir, Sovyetler'le dostluk si-
yaseti izlerler. Ankara hükümeti Sovyetlerden silah ve
para yardımı alır.
Aynı günlerde Ingilizler, Kürt aşiretlerini Mustafa Ke-
mal'e, emperyalizm ile silahlı savaşa giren ulusal güç-
lere karşı kışkırtırlar.
Batının o günlerdeki bütün amacı Kemalistler ile Bol-
şevikler arasındaki 'dostluk köprülerini yıkmaktır.
Atatürk, Turancılık serüvenlerini şöyle niteleyecekti:
- Serseriyane hareketler...
©u serüven, daha sonra dramatik bir çelişki ile Enver
Paşa'yı 3. Enternasyonal ilkelerini benimseyen komü-
nist HalkŞûralarF/rfcas» kurmayayöneltecektir!
Amca Halil Paşa aynt serüvencilik içinde "Yoldaş Ha-
lil" imzalarıyla mektuplar yazacaktır.
Nuri Paşa da İkinci Dünya Savaşı yıllarında Nazi işbir-
HkçHiöine soyunacakbr. - - ' **
Azerbaycan olayları, bugünkü gelişmeler ve yeni yeni
oluşan siyasal dengeler hesaba katılmaksızın yorumla-
namaz. Bu yorumlarda, devlet kuran ulusal kurtuluş sa-
vaşının gerçekçi siyaseti gözardı edilemez.
Azerbaycan derken dünü ve bugünü iyi bilmek, dün ve
bugün arasında bağlar kurmak gerekir.
Bugün yaşanan olayları. Enver Paşa'nın serüvenci
düşleri ile oluşan Turancılık açısından görmek ne kadar
yanlışsa bu olayları "Humeyni mollalarınm gezici vaiz-
leri kafasıyla" yorumlamak da en az o kadar yanlışör.
Türkiye, Azerbaycan'da yaşanan olayları diplomasi-
nin verdiği bütün olanaklarla gündemde tutmalı; Batı'-
nın Ermeniler veTürkler konusundaki 20. yüzyılın başın-
dan bugüne kadar izlediği iki yüzlü ve "çift standartlı"
siyasetini her fırsatta sergilemelidir.
Bu noktadan ötesi "serüvenc/7ı*"olur. Serüvenciliğin
de günümüzde yeri yoktur.
Festivalin sürprizi Sting
Kuhür Servis»- Bu yıl 21. si yanı sıra özellikle cazscverleri
gcrçckleşürilecek Uhısiararası hoşnul cdccck isimlcr yer alı-
lstantml FestivaB'nin ön prog- yor. D»vid Sanborn, Abdullah
ram. bclirlcndi. 13 Haziran-31 İbrahim,ChariieHadenDörtlû- ...^ V f c
._, ..„
Temmuz larihlen arasında ya- sû, John Scofıeld Dörtlüsû, Nî- serlk (viyolonscl), Maggie Cole
pılacak fcsüval, orkeslra kon- gdKeıınolyAhBiveEariKhıgh (klavsen), George Makolın
serlenndencazvepopkonserle- ^ a u
^ n h i n d c y e r c u
w (klavsen), VVayne Marshall
hoş sürpriz. Bu bölümde yer
alan diğcr isimlcr, Şefika Kııthı-
er (flül), lgor Longato (piyano),
Angel Romero (gitar), Steven Is-
ma Bakanhgı mn radyolan ka- nne dck çok genış bir yclpazc ^ m l e r i n
gdcceği bu yılki fesü- (org) ve EveByn Gleımie (vur-
palma ışlcmı, "yasalara, yer- ıçındc, Islanbullulara lam bir „,,:„ K i r
îLc]r
JL-,v
,-i c.-,m
^^ mah mlmlaripalma işlcmi, "yasalara, ycr-
İcşik içtihatlara ve usul hüküm-
lcrinc aykın" olarak nilelendi-
rıldi.
Festi-
valde dünyaca ünlü orkestra ve
oda müziği lopluluklannın
Radyo yasağı Meclis
9
te
valin bir başka büyük sürprizi malı çalgılar).
de son yıllarda müziğinin yanı Caz ve pop konscrlcrinde,
sıra insan haklan ve doğayı ko- Türkiye-Polonya Caz Topiuiu-
ruma için düzcnlenen birçok el- ğu, Bulutsuzluk Özlemi, festival
çercevesinde daha önce de izle-
OLAYLARIN
ARDENDAKt
GERÇEK
U Baştarafi I. Sayfada
kadar yararlı olduğunu dile
getirmeye bile gerek yok.
Türkiye'de bir hava değişimi-
ni, yeni bir rüzgârı, moda
deyimle 'transformasyon'u
ancak bu tür girişimlerle ka-
muoyuna duyurabiliriz.
Ne var ki kitap okuma alış-
kanlığı ya da kütüphanelere
devam etme görenegi bu-
günden yarına birdenbire
oiuşamaz. Batı'da modem
eğitim sürecinin en aşağı 200
yıllık bir gecmişi vardır. Her
yerde kitaba yönelik eğilim-
lerin kökleşmesi kolay olmu-
yor; sabır, inat, çalışma isti-
yor.
Anadolu'nun herhangi bir
kentinde insanların kütüpha-
nelere devam etmeleri, kork-
madan kitap okuyabilmeleri
önemli bir dönüm noktasını
• Baştarafi I. Sayfada
vonları da kapalın/" dcdi.
Buşbiikan Süleyman Dcmi-
rel. parıisinin grup loplanlısın-
da. özel radyolann kapanması
vc bu konudaki tcpkilcrcdcğin-
tli. Demirel. millctvckillcrinc.
"I.vvcla yasa yapan sizlcrc scs-
lcniyorum; bir ülkcnin anaya-
sasinda radyo- IV lckcli varsit.
Iclsi/ Kanunu'nda. 'Frckans
dcvlclindir" dcniyorsa vc 7(X)
lanc kimscdcn i/in almadan
radyo türcmişsc nc yapılır? Ya-
sanıa organı olarak. "Koyvcr
gitsin" diyorsanız. o zaman ya-
salar niyc yapılıyor? Yaplığınız
yasalara s;ıhip çıkın" diye scs-
lcndi. Bu olayınhukuksaldaya-
nağı olmadığını vurgulayan
Demirel. şunlan söylcdi:
oluşturacaktır. Kültür Bakanı
Fikri Sağlar, Türkiye'de kitap
okuyanların sayısının isteni-
lenin çok altında olduğunu,
1992'de 121 kütüphaneyi hiz-
mete açtıklarını ve kütüphane
sayısının 1060a yükseldiğini
söylerken amaçla araç ara-
sındaki mesafeyi vurgula-
mıştır.
Hiç kuşkusuz kitap sevgisi
deyalnızdevletçabasıylaya- "Radyomuzu isicri/.', rad-
yıtamaz. Toptan bir seferber- yon yasal dcğil ki, lcgal dcğil ki.
liği gerektirir; ama, en başta Bizçağnmızı lekrarhyoruz; gc-
lın. bu ickcli kaldtrahm. Bunu.
ANAP Gcncl Başkanı Mcsut
Yılmaz, partisinin urup tonlan-
lısında hükumclin özel radyo
vc TV'lcri kapatmasını clcşlir-
di. Hükumclin kapalma kara-
nyhı, "konuşan Türkiye" vaadi
konusundaki gcrçck yüzünü
göstcrdiğini söyleyen Yılmaz,
"500 gündc vaatlcrini ycrinc gc-
ürcmcmcnin czikliği içindcki
hükümct. çok scsli dcğil, lck
scsli bir Türkiye isliyor. Bunun
da kcndi scsi olmasını istivor"
dcdi. Anayasanın 133. maddc-
sinin dcğişiirilmcini kcndilcri-
nin cngcllcdiği iddialannın
doğru olmadığını söyleyen Yıl-
maz. TBMM Başkanı Hüsa-
mettin Cindoruk un hakcmlı-
ğindc grup yönclicilcrinin bir
toplantı yaparak, ali komisyo-
nun hazırladığı yasa mclni üze-
rinde mulabakal sağlanmasını
basınımız olmak üzere yayın
yaşamında bu bilinci kökles-
tirmekte güçlük çekiliyor.
Cumhuriyet'in Anadoiu aa
yaptığı bir taramada, Kültür
Bakanlığı'nın olumlu girişi-
minin yankılar yarattığı orta-
ya çıkmıştır. Belki okur şimdi-
lik Umurbey'de Nâzım
Hikmet'i aramış bulamamış-
tır, Franz Kafka Şanlıurfa'da
okurunu aramış; ama, bekle-
diği okur gelmemiştir; ama
buluşma er geç gerçekleşe-
cektir. Yeter ki bu yolda yü-
rünsün, hevesler kırılmasın..
15 aydır konuşuyorıız. I33.
maddcyi dcğişlirclim. sonra ka-
nunu çıkarahm. Bunlan yap-
mak. sokaklarda. "Radyomuzu
islcriz" diye dcmoslrasyon yap-
maktan daha mı zor? Dcv|cli,
sokaktan idarc cdcmczsiniz.
SHP Gcncl Başkanı vc Baş-
h;ıkan Yardımcısı Erdal inönü
dc.dün SHPgrubununaçılışın-
da yaptığı konuşmada, radyo-
TV olayına dcğindi. Yaşanan
kargaşanın hcrkcsi rahatsız cl-
liğini. bu konuda ilk sorumlu.
ilk cleştirilccck kaynak olarak
hükumclin görüklüğünü sövlc-
di.
ChickCorea
Festivalde...
10. Ankara Uluslararası
Müzik Festivali kapsamın-
da bugün ve yann cazın
ustalanndan Chick Corea
ve Akoustic Band ilk kez
Başkentiler'in karşısına çı-
kacak. Corea ve Akoustic
Band'ın dinletisi bugün ve
yann saat 20.30'da Milli
Eğitim Bakanbğı Beşevler
Şura Salonu'nda izlenebile-
cek.
kinliRe imzastnı alan Sting.
21. Uluslararası İslanbul
Fcsüvali'nin orkestra konserle-
rinde, şef Pierre Botıiez yöneü-
minde Londra Senfoni Orkest-
rası, şef Jose Collado yöneü-
minde ve solist soprano Mon-
serrat Cabale eşliğinde İslan-
bul Devlet Opera Orkestrası,
şef Cetn Mansur yöneüminde
George Enescu Pılarmoni Or-
kestrası vc Londra Pro Muska
Korosu yer alıyor. Enescu Filar-
moni Orkcstrası'nın konserle-
rinde, müzikseverler soprano
Susan Bullock, mezzo-soprano
VVendy Verco, tenor Philip Cre-
asey ve bas Alan Fairs'i dinleme
olanağı bulacaklar.
Festivalin oda orkestralan
bölümünde şef Ckristopher
Hogwood yöncüminde, solist
kornocu Anthony Haktead eşli-
ğinde Academy of Ancient Mu-
sic ile ünlü kemancı Shkmo
Mintz'in yönetip solist olarak
katılacağı İsrail Oda Orkestrası
dinlenebilecek. Oda müziği se-
vcnler için, 21. fesüvalin zengin
bir programı var: Les Virtuoses
de France, I Musici, solisl piya-
nist Benal Tannsever eşliğinde
Berlin Filamtonisi Dörtlüsû, şef
Saim Akçri yöneüminde, solist
soprano Fidan Kassimova eşli-
ğinde Karadenz Oda Orkestra-
sı, şef lgor Oistrak'm Ayla Er-
duran ile birlikte solist olarak
katılacağı Akbank Oda Orkest-
rası, BarseJona Gitar Dörtlüsû.
Resitallerde piyanist Aldo
Ciccoh'ni, kemancı Eugene Sar-
bu ile piyanist Bruno Canino vc
orkestra konserlerindc dc izlc-
ycccgimiz SMomo Mintz bircr
diğimiz Manhattan Transfer ile
Count Basie Orkestrası, DavM
Sanborn, Sting, Tito Puente La-
tin Toplulugu, son yıllarda sık
sık görmeye alışlığımız Jan
Garbarek, Aydın Esen, kısa bir
süre önce Cemal Reşit Rey'de
Garbarek'lc birlikte cazseverle-
rc unutulmaz anlar yaşatan Mi-
roslav Vitous, Trilok Gurtu, Ab-
duilah İbrahim, Chariie Haden
Dörtlüsû. John ScofîeM Dörtlü-
sû, Nigel Kennedy Altısı, Eari
Klugh ve Laurie Anderson ile
toplulugu yer alıyor. Festivalin
folk bölümünde ise Victor
Monge Serranito Toplulugu 'nu
izleyeceğiz.
Opera ve vokal müzikte Paco
Pena, Academy of Saint Martin
in the FieMs Korosu ile birlikte
bir konser verecck. İstanbui
Devlet Operası, şef Alexander
Schwinck yöneüminde bu yıl yi-
ne "Saraydan Kız Kaçırma"yı
sahneliyor.
Bale vc_ dans bölümünün
yıldızı ise. İngfliz Kraliyet Bale-
si. Bu bölümde aynca Lar Lu-
bovitch Dans Toplulugu yer alı-
yor.
Festivalin geleneksel müzik
bölümünde ise Bosphorus Top-
lulugu, Kültür Bakanlığı İstan-
bui Tarihi Türk Müziği Toplulu-
gu, İstanbui Devlet Klasik Türk
Müziği Korosu, Ayangtt Türk
Müziği Orkestra ve Korosu, İz-
mir Devlet Klasik Türk Müziği
Korosu, İstanbui Devlet Türk
Müziği Toplulugu, İTİJ Mezun-
lan Türk Müziği Toplulugu,
Kudsi Ergüner ve Anatolia yer
alıyor.