Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
9ŞUBAT1993SALI CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI
SSK primleri
• ANKARA (AA) - Sosyal
Sigortalar Kurumu'na bağlı
sigortalılardan kesilen prim
oranlanrun arttınlmasıyla
ilgili hazırUklanyürütmek
amacıyla 6 bakandan oluşan
bir komisyon kuruldu.
Komisyonda, Çalışma ve
Sosyal Güvenlik Bakanı
Mehmet Moğultay, Maüye
ve Gümrük Bakanı Sümer
Oral, Devlet Bakam Tansu
ÇiUer, Devlet Bakanı Erman
Sahin, Ulaşlırma Bakanı
_ aşar Topçu ile Bayındırbk
ve Iskan Bakanı Onur
Kumbaracıbaşı yer alıyor.
Yetkıliler, SSK. primlerinin
arttınlmasına ilişkin olarak
kormsyonun vereceği karar
doğrultusunda hazırlanacak
yasa taslağının daha sonra
Bakanlar Kurulu'na sevk
edileceğini bildirdiler.
Prim oranlanrun
arttınlmasına ışçi veişveren
kesimlerinin yanı sıra
Çahşma ve Sosyal Güvenlik
Bakanı Mehmet Moğulıay
dakarşıçıkıyor.
• KAVSERİ(AA)-
Türkıye'nın önde gelen
üretıcilerinden Köy-Türve
Mudurnu Tavukçuluk piliç
eti fıyatlannd zam yaptılar.
Köy- (ür, daha önce
kilosunu I9binliradan
sattığı piliç etini. yüzde 10.5
arttırarakll bin liraya
yükseltti. Kilosu perakende
19 bin 500 lıradan satılan
Madurnu Piliç ise yüzde 12
zamlanarak 21 bin 900 lira
oldu.
Alûminyuma zam
• SEYDİŞEHİR(AA)-
Konya'nın Seydişehir
ilçesınde kurulu Etibank'a
it tesislerde üretilen külçe
alûminyuma binde 33
oranında zam yapıldı. Yeni
düzenlemeyle Etia\-7 külçe
alüminyumun tonfiyatı 13
milyon 57 bin lıradan 13
mılyon 490 bin liraya
çıkanldı. Yetkililer. fıyat
artışlannm Londra Metal
Borsası'ndaki yükselişten
kaynaklandığıru ve bu
sabahtanitibaren
uygulanmasına başlandığıru
söylediler
Istanbul'da yeni
yatınmlar
• Ekonomi Servisi - İstanbul
Sanayi Odasına (İSO) ocak
ayı ıçinde47 yenı sanayi
kuruluşu kayıt yaptırarak
faabyete geçti. ÎSO'dan
yapılan yazılı açıklamada, 47
sanayi firmasının faaliyete
geçüği. buna karşılık 17
kuruluşun faaliyetlerine son
verdiğikaydedildi.
Açıklamada yeni faaliyete
geçen 47 fırmanın 983 kişilik
istihdam kapasitesi yarattığı,
sermaye miklannın ıse 170
milyar 535 mily on lira
olduğuifadeedildi.
KKTC'deyeniden
yapılanma
• LEFKOŞA(AA)-İktisadi
Araştırmalar Vakfı'nca
düzenlenen "KKTC
Ekonomisinin Yeniden
Yapılanması" konulu
seminer 19 şubat cuma günü
Lefkoşa Atatürk Kültür
Merkezi'nde
gerçekleştirilecek. Seminerin
açıhşmda KKTC
Cumhurbaşkanı Rauf
Denktaş, Başbakan Derviş
Eroğlu vc Devlet Bakanı
Orhan Kilercioğlu ile İküsadi
Araştırmalar Vakfı Başkanı
Prof. Orhan Dikmen
konuşacaklar.
Tekstilde grev
hazıritğı
• BURSA (AA) - Hak-İş'e
bağlı Öz İplik-İş Sendikası ile
Türkiye İşverenler Sendikası
arasında toplusözleşme
görüşmelerinin
anlaşmazlıkla sonuçlanması
üzerine Bursa'da bulunan
Çoats Türkiye İplik Sanayii
İşletmesi'nde çalışan 800 işçi
greveçıkacak. Öz İplik-İş
Sendikası Bursa Şube
Başkanı Sabri Duman.
işveren sendikası ile yapılan
görüşmelerde anlaşmanın
sağlanamaması üzerine 24
aralıkta grev karan
aldıklannı, 12şubatakadar
anlaşmanın sağlanamaması
, nab'nde greve çıkacaklannı
söyledi."
Kağıtiçtn bilgi
bankasi
• İZ\dT(AA)- Türkiye
Selüloz ve Kağıt Fabrikalan
(SEKA) Genel
Müdürlüğü"nün başlatüğı
"kağıt bilgi bankası" kurma
çalışmalan tamamlanma
aşamasına geldi. SEKA
Dergisi'ne göre SEKA'nın.
kağıt sektörüyle ilgili
bilgilerin toparlanması,
konuyla ilgili istatistiklerin
düzenlenmesi ve bilgi
birikiminin değerlendirilmesi
için başlatüğı kağıt bilgi
bankası kuruluş
çahşmalanna özel sektör de
destek verivor.
Taban fıyat açıklaması gecikti, grad tartışması sürüyor, üretici öfkeli
'Tüccarııı kucağına itiliyoruz
MERtH AK
İZMİR - Her yıl ocak ayı ortalannda
açıklanan taban fıyatı bu yıl gecikerek
şubat sonuna kalırken tütünde grad
tartışması da yoğunlaşt
Kiraz Üreticiler Birlığı Başkanı Dur-
sun Okumuş. Tekel'in son yıllann en
kötü tespit çalışmasını yaptığını öne
sürerek, "Hükümetin politikası bellidir.
Üretici tüccann kucağına itilmektedir'"
dedi. Ege Ziraat Mühendisleri Odası
Başkanı Reşit Kurşun da bu yıl tütünde
'dönemeç yıb'nın yaşandığını vurguladı
ve hükümetin B Grad tütüne yüksek fı-
yat vermesini istedi.
Üretici Ankara yoüannda
Her yıl ocak ayı ortalannda açıkla-
nan tütün taban fıyatı bu yıl şubat
ayının sonlanna kaldı. Tüccar ve üretici
çekişmesinin taban fiyaünm açıklan-
masını gecikürdiğj öne sürülüyor. Ge-
çen yıl tüccarlarca "fazla", üretici ıçin
'normal' olarak değerlendirilen taban
fivaün bu yıl yüksek değerlerde olma-
ması için tüccarlar; daha fazla olması
için üreticiler Ankara gidiş gelişlerini hı-
zlandırdılar.
Kiraz, Tire, penizli. Tavas, Gördes,
Ödemiş ve Bekilli'den Ankara'ya giden
üreticiler, Başbakanbk'tan randevu ala-
madıklan için Başbakan Süleyman De-
mirel ile görüşemediklerini belirttiler.
Başbakan Yardımcısı Erdal İnönü'nün
de Yunanistan'a gitmesı nedeniyle üre-
ticiler dertlerini Inönü'nün danışmanı
Güneş Gürseler'e ıletebildiler.
Ege Ziraat Mühendisleri Odası Baş-
kanı Kurşun bu yıl üretimin B Grad tü-
Reşit Kurşun
• Hükümetin B Grad tütüne
yüksek fıyat vermesi
gerektiğini vurgulayan
üreticiler. '1993, tütünde
dönemeç yıb olacaktır' diyor
ve Tekel'in bu yıl, tarihinin en
kötü tespitlerinden birini
yaptığını ileri sürerek
Ankara'nın kapısını
aşmdınyor.
Grad ve değeri
A Grad: En üst seviyedekı tütündür. San. açık san. acık kırmızı renklerde
olur. Dokusu kuvvetli ve esnektir. Bazı cinsleri kokulu olurken bazılannın
kokusu hafiftir. A Grad tütünün yaprak bütünlüğü tamdır. Yapraklannda
yırtık az bulunur. Özenle yetiştirildiğı ıçin değerüdir. Yetiştirilmesi zordur.
B Grad: Orta kalitedeki tütünkre denir. Küçük, orta ve büyük boyutlan
vardır. San, açık san, (bunlann yeşilimsi ve kırmızımsı tonlan) açık kırmızı
ve kısmen kırmızı renkleri vardır. Dokusu, A Grad tütüne benzemese de
kuvveüidir. Kokusuzdur ya da hafıf bir kokuya sahiptir. B Grad tütünün
yaprak bütünlüğü tam. az yırtıkh ve yırtıkb olur.
Kapa: Kalitesiz tütün türüdür. Küçük. orta ve büyük boyutta bulunur.
Kanşık ve yesjl renklıdir. Dokusu zayıftır. Bu tür tütünde koku vasfı
aranmaz. Yaprak bütünlüğü tam ve yırtıklıdır. Az anzab ve az hastalıklı dip
üstü, anzalı ve hastalıklı yapraklar bulunabilir.
tünde ağırbkta olduğunu söyledi. Üreti-
cinin zor duruma düşmemesi için B
Grad tütüne yüksek fıyat verilmesini is-
teyen Kurşun, ""Tüccar kakteyi düşürûp
maliyeti indirme çabasına girecek. Bu
gibi durumlann olmaması için B
Grad'a yüksek fıyat verilmeli. Bu yıl tü-
tünde dönemeç yıb. Çünkü hem stoklar
fazla, hem rekolte yüksek hem de fiyat-
lar yüksek. Bu yüzden de tüccarlar naz-
lanmaya başladı. Türk köylüsünün tü-
tün rekoltesini azakması lazım. Önü-
müzdeki yıl tütünde ruhsat sistemine
geçmeye mecburuz. Aynca tütün fede-
rasyonu kurulmalı. Bunlar yapılmazsa
Türkiye dardoğaza girer" dedi.
Piyasarun geç açılmasını tüccann ıste-
dığıni vurgulayan Kurşun, Piyasa her
yıl ocak ortalannda açıhrdı. Ancak bu
yıl, kalite tespitinin daha rahat bitmesı
için piyasanın açılmasını ertelettırme-
mizi istediler. Biz de uygun gördük. Şu-
bat ayının 9"unda ya da 22'sinde piyasa
açılacak" diye konuştu.
Yapılan randıman tespit sonuçlanrun
beklenenin çok altında kalması. piya-
sanın da gecikmesi üretıciyi endişelen-
dirdi. Kiraz Üreticiler Birliği Başkanı
Dursun Okumuş, "Tekelin randıman
tespitleri tüccann randıman tespitlerin-
den de geridedir. Öyle ki birçok bölgede
yaptığımız incelemede Tekel'ın yüzde
15 A Grad verdıği tütüne. tüccar yüzde
60 A Grad vermiştir. hükümetin politi-
kası belbdir. Açıkça üretici, tüccann
kucağına itilmektedir. Tüccann istedik-
leri fazlası ile yerine getirilmektedir"
dedi.
'Üretici iflas eder'
Okumuş, B Grad ve kapanın yüzde
80 olarak bebrlendigini, bunun da üreti-
cinin iflası demek olduğunu öne sürdü.
Bu durumda ilan edilecek baş fıyatın
tatminetmeyeceğinivurgulayarak" Üre-
tici birlikleri olarak. bu randıman tes-
pitlerini kabul etmiyoruz. İtirazlanmıza
devam edeceğiz. Tekel idaresine iüraz
dilekçelerini vermeyi sürdüreceğiz.
Randımanlar bütün Ege'de düzeltilme-
lidir. Tütünde grad açıklanırken A ve B
arasındaki uçurum düzeltilmelidır.
Sıkıntılanmızı dile getirmek üzere An-
kara'ya gideceğiz. Gerekli adımlann
atılacağına ve sıkıntılann giderileceğine
inanıyonız."
Demir çelik işçisinin sağlığı sürekli tehdit altında
Yerüstü cehennemininkurbanları
• İSDEMİRişçisini
ölüm korkusu sarmış.
Yapılan sağlık
muayenelerinin
sonuçlan
açıklanmadığından,
hiçbiri 'rahatsızlığının"
ne olduğunu
öğrenemeden
hastalanıveriyor!
DENtZ ŞAHtN
Yüksek finnda 1000 derece-
nin üstündeki dcanir korunaj
çclıkhanede 1700 derecedeki
potalara çubuk sallayanlar...
Kok fınnlannda ateşi besleyen.
zehirli gazlarla iç içe yaşayan-
lar... Yaşamla ölümün ateşte
buluştuğu yerdeler. Ölüm ba-
zen hastahk, bazen arü bir kalp
kriziyle. bazen de kazayla geli-
yor...
İskenderun Demir Çelik Te-
sislen'nde çabşan işçiler, "ışleri-
nin olağanüstülüğünün neye
mal olduğunu' bilmek ıstiyor.
İŞİerinin, yaşamlannı tehdit et-
üği ortada, ama nasıl? İşçiler bu
sorunun yaruünı 'müesseseden'
alamadıklannı söylüyorlar.
Muayeneler 6 ayda bir
İşyerinde altışar aylık ara-
lıklarla muayeneler yapılıyor.
Ancak sonuçlann açıklanma-
ması. işçilerdeki kaygılan daha
İSDEMİR'de yüksek fırın işçileri aşırı sıcakta ötüm tehlikesivle bunın bunına çalışıyor.
da arttınyor. Bin "daha 1977*-
de 42 kişinın veremden öldüğü-
nün söylendiğini" belirtiyor.
Bir diğeri "geçen ay üç işçinin
sıkışma ve kalp krizinden öldü-
ğünü" anlatıyor.
Büyük bir yeralü mağarasını
andıran yüksek fınndaki işçiler
1000 derecenin üstündeki de-
mir korunun ışığıyla aydınlaru-
yor. Isı, kor yatağından uzakla-
şan her adımla daha da düşü-
yor. Ani sıcakhk farkhlıklannın
birçok hastalığa neden olduğu
sanıhyor. İşçiler bazı rahatsızh-
klardan bahsediyor, ama adını
koyamıyor.
Yoğun yakınmalar
Çetikhane bölümündeki iş-
çiler de 1700 derecedeki dev po-
talara çubuk sallayıp çeliğin ka-
litesini ölçüyor. Bir çelikhane
işçisi nefes darlığı çektiğini,
halsızlık duyduğunu, ama has-
tahğının ne olduğunu bilnıedi-
ğini anlatıyor. Yakınmalar ne-
fes darlığı. mide ve böbrek ra-
hatsızlıklan üzerinde yoğun-
laşıyor.
Maden kömürünün yakıla-
rak kok ve yüksek fınnı besle-
yecek gaz eldc edilen kok fın-
nlannda çalışan işçiler ise gaz
sızıntısındanzehirleniyor. Nor-
malde fınndan gaz sızmaması
gerektiği anlaühyor. Ama
fınnın her tarafından gazlar
sıayor.
Sendika yöneticileri, sızan
gazlann karbonmonoksit, kar-
bondioksit, meıan olduğunu
iddia ediyor. 18 yıllık deıpir çe-
lik işçisi Adnan Günyüzlü, kok
fınnlannın makine bakım bö-
lümünde çalışıyor. Bütün gün
zehirli gazlan soluyor. Aslında
maske takması gerek. Takmu-
masının gerekçesirü de "Zaten
bu maskeler bezden yapılmış
Bir süre sonra ükanıyor. Nefes
alamayacak duruma geliyo-
ruz'" diye açıkhyor. Adnan
Öünyüzlü de birçok işçi gibı ne-
fes darbğından yakınıyor.
Sendikanın çabaları
İşyerinde örgütlü özçelik- İş
Sendikası Genel Başkanı Meün
Türker, açüklan ön teşhis mer-
kezi sayesinde, demir çebk işçi-
lerinin meslek hastahklannın
anlaşılabileceğini ve ancak bir
yıl sonra ellerinde yeterlı bilgi
olabileceğini belirtiyor. Bu bil-
gjler, istatistikleştirilerek işçile-
rin sağbk durumu sürekli izle-
necek.
Bu verilerden hareketle top-
lusözleşme maddelen hazırla-
nacak. Bir milyar liraya mal
olan merkezde, günde 40 işçi
muayene edilecek ve yapılan
teşhis doğrultusunda hastaneye
sevkedilebilecekler.
Özçelik -İş Sendikası aynı
amaçİa bu yıl içinde Karabük
Demir Çelik Tesisleri'nde de er-
ken teşhis merkezi açmayı ve
özel sektör işyerleri için gezia
sağbk istasyonlan kurmayı
planbyor.
DÜŞÜKMALİYETPROJESt
Avrapa'yahavadan
^ihracatköprüsü
9
• Projeye görehaftada üç kez İzmir'den Avrupa'ya
yaş sebze ve meyve, kesme çiçek, bir kez de ABD'ye
deri ve konfeksiyon ürünleri taşınacak. Taşıma
giderleri belli oranda teşvik edilecek.
ANKARA (.4A) - Yugos-
lavya'daki iç savaşın Avrupa'-
ya taşıma maliyetlerini arttı-
rması üzerine. Hazine bazı ih-
raç ürünlerinin Avrupa'ya
uçak ile taşınması, Türkiye'-
den Avrupa'ya bir "havayolu
köprüsü" kurulması konu-
sunda çalışmalar yapıyor.
Hazine ve Dış Ticaret Müs-
teşarbğı (HDTM) yetkililerine
göre bu amaçla. ihracatçı bir-
likleri ile birlikte Türk Hava
Yollan ve özel bir havayolu
şirketine havayolu taşı-
maabğı olanaklan konusun-
da araştırma projesi verildi.
Yabancılar devrede
Proje kapsamında, yabana
uçakla taşıma şirketleri ile gö-
rüşülüp fıyat abnıyor. Halen
uçak ile taşıma maliyetinin
2.80 dolar kg olduğuna dik-
kat çeken yetkililer. ilk teklif-
lerde bu rakamın 1.80 dolara
indiğini kaydettiler.
Proje ile özellikle Avrupa'-
ya yaş sebze ve meyve ile kes-
me çiçek ihracatının uçak ile
yapılması öngörülüyor. Tür-
kiye'nin ABD'ye yönelik teks-
til ıhracatını arttınnak istedi-
ğini, ancak bu ülkenin uzak
olmasının ihracatçı açısından
bir dezavantaj oluşturduğuna
dikkati çeken yetkililer, deri
giysilerin denizyolu ile taşıma-
da nemden zarar gördüğünü
belirterek deri giysilerin ve di-
ğer konfeksiyon ürünlerinin
de ABD'ye uçak ile taşı-
nmasının düşünüldüğünü
kaydettiler.
Projenin gerçekleşmesi ha-
bnde uçak ile taşıma giderleri
belb oranda sübvanse edile-
cek.
Ortadoğırya da köprü
Körfez Savaşı'ndan sonra
Suriye'nin özelbkle Türk ihraç
ürünlerinin. Ortadoğu ülkele-
rine karayolu ile geçişini engel-
lediğine dikkati çeken yetkili-
ler bu nedenle canlı hayvan ih-
racatının geçen yıl önemli öl-
çüde düştüğünü hatırlatülar.
Dünyada artık yük taşımak
için kargo uçağı üretilmediği-
ni, büyük yolcu uçaklan ile
yük taşındığını anlatan yetkili-
ler, çalışmalar konusunda şu
bilgileri verdiler: "Rusya'nın
fazla miktarda kargo uçağı
var, ama Ruslardan başkası
kullanamıyor. Bu pilotlar da
İngilizce bilmediği için uçuş
trafığini aksatıyor. Bu pilot-
lann Avrupa ve ABD havalı-
manlanna inişi yasaklandı.
Dığer ülkelerin ellerindeki
kargo uçaklannı ise araştınyo-
ruz. 40 ton taşıma kapasitesi
olan uçaklan uygun fiyatlar ile
kiralamak istiyoruz. İşletme
hakkını ise THY ya da başka
bir şirkete verebiliriz."
Cirolardaki artış gerçek büyümeye yansımadı
Reldamalıkta'medya' kaosu
Ekonomi Servisi - Geçen yıl
özel televizyon ve radyolarla,
yeni dergüerin yayına geçme-
siyle reklam verilebilecek seçe-
nekler artarken reklamcılık
sektöründe reel bir büyüme ya-
şanmadı.
Reel büyümenin düşük kal-
masını medya arzındaki ola-
ğanüstü artışa bağlayan Rek-
lamcılar Derneği Başkanı İzmir
Tolga, bu artışla birlikte doğan
rekabet ortamında medyalann
reklam fıyatlannı önemli ölçü-
de düşürdüklerine dikkat çekti.
Medyalann çok büyük feklam
bütçeleri olan kuruluşlara değe-
rinin altında fıyatlarla hizmet
sunduklannı belirten Tolga.
bunun da reklam verenlerde
daha 'fazla indirim abnabilir
mi?' düşüncesiyle bir duraksa-
ma yarattığını ve bu kuruluş-
lann olabileceğınden daha az
reklam vermesine neden ol-
duğunu söyledi. Tolga "'1992'-
de bir medya kaosu yaşandı.
Mecralar arttıkça reklamın et-
kisi ve verimliliği düştü. 1993
yıb için daha iyimseriz. Medya-
lann kıran kırana fıyat rekabeti
yerine daha sağlıkb bir rekabet
içinde olmasını bekliyoruz"
En buyuk 13 aıans
JVKtf
Cenajans Grey Reklamalık AŞ
Güzel Sanatlar Saatchi&Saatehi AŞ
Manajans/TTıompsoo AŞ (*)
Grafika/LintaşAŞC)
Pars/KteCann-Erickson AŞ (*)
Reklam Moran Ogilvy&Mather AŞ
Y&R. Reklamevi Reklamcılık AŞ
EraTanıtımYayınHizmeUefiAŞ
Merkez Ajans Tanıtım Hiz. AŞ
Ajans Ada Reklam Hizmetleri Ltd.
Penajans DMB-BTicaret AŞ
Yorum Ajans A.Ş.
Markom/Leo BurrtettAŞ (*)
GHIOIBTU
480.120.000
432.822.000
306.000.000
291.861.000
192.747.867
171.485.161
163.803.321
144.056.200
128.637.000
127.082.000
125.264672
108.758.000
108.037.315
•Tüm rakamlardan KDV hariç tuuümuştur.
(*) Beyanlannı bağımsız denetlerae kuruluşlanna denetleterek veren
ajanslar.
IŞÇININ EVRENEVDEN
ŞÜKRAN KETENCt
Demokratik PlatformBu hafta sonü da Turkiyenin her tarafında Uğur Mumcu-
nun kımliğınde sımgeleştirılen mitıng ve toplantılarla geçti.
Anadolu'nun her yantna dağılan ıl ve ılçeierdekt toplantılann
ortak karakteristiğı bir siyasal parti. sendika, meslek örgütü,
demokratik örgüt patentini taşımaması. Genış bir demokra-
tik arenayı temsil eden, çağdaş demokratik Türkiye, laıklik,
Atatürkçülük ilkelerinde bırleşen örgütlerden birini öne çı-
karmadan, ortak katılım ve sorumluluğun, çabanın ürünü
olarak düzenlenmesı.
Cenaze törenı sonrası televizyonlar ve basının açıklana-
maz bir biçimde uyguladtğı sansür, meydanlarda, toplantı-
larda tepkıli kalabalıkların bir araya gelmesinı engelleyemi-
yor. Çeşıtlı, korkularını, kaygılarını, başkaidırıslarını içlerin-
de saklamış kitleler, toplumsal tepkilerını dile getirirken pek
de gelenekse! olmayan bir dayanışmanın ıçme girıyorlar.
Toplantıları, mıtingieri düzenlemek üzere illerde, ilçelerde
demokrasi platformları oluşturuluyor.
Siyasi partiler, sendikalar, meslek örgütleri, çeşitli görüş-
lerı temsil eden aemokratik örgütlerin bir sorun etrafında
güçbirlıği yapmak uzere demokratik platforrn oluşturma-
larının aslında ülkemızde bir geçmışi de var. Özellikle 12 Ey-
lül öncesinde DİSK, teröre karşı, çalışanların çıkarları ve de-
mokrasi çerçevesınde demokratik platform oluşturmak üze-
re çokçaba göstermışti. Ancak siyasal arenadakı görüş kes-
kinliklerı, demokrasi kültürü eksikliği geniş kapsamlı çıkar-
lar, demokrasi çerçevesınde anlamlı bir dayanışmayı engel-
lemisti DlSK'ın demokratik platform girişimleri, sol yelpaze
içinde olanları da doğru dürüst kapsayamaz duzeyde ve çok
sınırlı çerçevede kalmıştı. Üstelik de 12 Eylül yargılaması-
nda, bu demokratik açılış çabası, DİSK ve katılan demokratik
örgütler için ayrıca bir suç kanıtı oiarak kullanılmış, yargıla-
ma ve hesap sorulmasının, tutuklamaların gerekçesi yaptla-
biimişti.
Demokrasiyi katleden anlayışlar. birileri için, çeşitli de-
mokratik örgütlerin ortak çıkar çerçevesinde, demokrasi il-
kesinde bir araya gelmeleri. güçbirliği, dayanışma yapma-
lan, çok tehlıkeli sayılmıştı. Demokratik platform suç sayı-
Imakla yetınilmemış, anayasa ve yasalara yerleştirilen de-
mokrasi dışı yasaklamalar ile sıyası partiler, sendikalar,
meslek örgütleri, demokratik örgütlerin güçbirliği, dayanış-
ması "suç" sayılmıştı. Dünyanın, rejimı demokrasi olan hiç-
bır ülkesinde soz konusu edilemıyecek bu yasaklı hukuk dü-
zenı halen vahim bir boyutta olarak yürürlükte. Türkiye'de bu
hukuk düzeni yürürlükte oldukça gerçek siyasal, sendikal,
demokratik örgütlenme hak ve ozgürluklerinın varlığından
soz etme olanağı da yok.
Demokrasinin, çağdaş insan olmanın özü, bireyın siyasal
partı, sendikal ve çeşitli demokratik çalışmalarını, tepkilerini,
birçok örgüte üye olarak ve etkınliklennı bırleştırerek yapa-
bilmesidır. Insanının siyasal düşüncesi ile özlük sorunlarını,
çıkarlarını bırleştirmesi, dayanışma içinde olmasını suç sa-
yan bir anlayısm demokrasi içinde yerinin olaması gereki-
yor. İşçinin, memurun. aydının, köylünün örgütleri aracılığı
ile dayanışma arayısından korkan bir rejım demokrasi ola-
maz. Siyasi partiler, sendikalar, meslek örgütleri, demokra-
tik örgütler dayanışmasınt, işbırliğini, güçbırliğini suç sayan
bir rejım demokrasi sayılamaz.
12 Eylül'ün damgasını vurduğu çarpık değer yargıları
sarsılıyor. Türkıye'nin her yerinde örgütler. bireyler ortak
inanç ve çıkarlar etrafında bir araya gelmeye, güçbirliği,
çıkâr dayanışması yapmaya başlıyor. Izmit'te çok sayıda de-
mokratik örgüt ve düşüncenın katıldığı panelı, özel birtiyatro
grubu düzenlemışti. Bolu'nun tarihinin ilk demokratik mıtin-
ginde 60 bin nüfuslu kentin 10 binini bir araya toplayan, 'Tür-
kiye nin la>k. demokrattk olarak kalacağınm" haykırıldtğı mi-
tingde çok geniş yelpazeden butün demokratik kuruluşlar
vardı. Eskişehir'de gerçek bir yelpaze, bütün demokratik ör-
güt ve çıkarların birleştirilmesi başarılmıştı. Her yerde mi-
tingler ve toplantılar gerekçes
1
ile oluşturulan demokratik
platformtarın düzenlenen mıting ve toplantılarla sınıriı kal-
mayacağı, süreklilik kazandırılacağı duyuruluyordu.
Uğur Mumcu olayında bir araya gelen, korkularını, kaygı-
iarını, istemlerini ve geniş kapsamlı çıkarlarını, demokratik,
çağdaş. laik Türkiye özlemierıni bırleştıren kitteler, örgütien-
meler bu güçbirliğinden, güç oluşturmadan çok hoşnut gö-
rünüyorlar. 12 Eylül'ün yaratmak istediğı Türkiye'nın zincir-
leri çatırdıyor. Türkiye'de toplum, çağdaş demokrasiye doğ-
ru, çok önemli, biiınçli, olumlu ilk adımları atıyor. Topiumsal
tepkıyı görmezlikten gelen medyalann, tetevizyon, basının
yüzbinlerin tepkilerine koydukları haber sansürü bir işe ya-
ramıyor. TV'de, gazeteierde boy gostermese de kitleler. tep-
kilerini dile getirmek üzere yeniden yeniden bir araya geli-
yor. Suskun Türkiye kıpırdıyor. Yaşanan bu büyük oiay, bü-
yük ölçüde sosyal çakışmalann, Uğur Mumcunun öldürüi-
mesinde duygusal patlamaya dönüşmesı olsa da insanların
içine sinmiş korkuyu, yılgınlığı atmaya yarıyor. Türkıye'nin
her yerinde yasaklı düzeni sarsan demokrasi platformları
oluşuyor...
EREZ ÇİLLER'İ SUÇLADI:
6
Eıııisyoııla borç
ödemek hay alciüktîr'
• Erez. ekonomılerde mucizevi formüller
olmadığmı, yıllardır birikerek gûçlenen sorunlann
bir yılda çözülmesinin beklenemeyeceğini söyledi.
diye konuştu.
Reklamalar Derneği tara-
fından yapılan açıklamada da
nun yaklaşık 4 trilyon lira oldu-
ğu bildirildi. Bir _>nceki yıl der-
nek üyesi 35 ajansın toplam a-
demek üyesi 39 reklam ajansı- rosu ise 2 trilyon lira düzeyin-
nın 1992'deki toplam cirosu- deydi.
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Hükümete yakınlığıyla
tanınan TOBB Başkanı Yalım
Erez, ekonomiden sorumlu
Devlet Bakanı Tansu Çiller'in
ortaya attığı belirtilen ve İstan-
bul'daki sanayi çevrelerince de
desteklenen "borcu emisyonia
ödeme" önerisinı "hayalpe-
restlik"' olarak nitelendirdi.
Türkiye Odalar ve Borsalar
Birliği (TOBB) Başkanı Erez.
dün Ticaret Borsalan Konsey
Toplantısf nda yaptığı konuş-
mada, Türkıye'nin 1993'e
kronikleşmiş sorunlarla gjrdi-
ğini söyledi.
Erez. 1993'te zaman kaybe-
dilmeden sorunlann çözümü-
ne yönelinmesi gerekıiğini
söyledi. Ekonominin sorunla-
nnın doğru politıkalarla ve her
kesımin üzerine düşen bedeli
ödemek koşuluvla çözüleceği-
ne inandığını soyleyen Erez.
"Bütçe uçıklan. KİT'lerin, bir-
2 TRİLYONLUK BORCUNUN TÜMÜNÜ ÖDEDİ
FISKOBIRLIK'in alnı açık
CEMİLCİĞERİM
SAMSLTS - FİSKOBİRLİK Genel Mü-
dürü Sedat Tarhan, FİSKOBİRLİK 'in
1992 üriin yılında 1 trilyon 795 milyar 575
milyon 744 bin 175 lira tutarında 186 milyon
56 bin 85 kilo fındık aldığını ve tüm borcunu
da 4 şubat günü ödediğini açıkladı.
1980-1992 vılları arası iiriin alım ve öde-
me listesi hakkında bilgi veren Tarhan.
"1980-92 ydlan arasında, 1992 yılı hariç, en
hızlı ödeme 1987 yılında 24 Şubat 1987'de
gerçekleştirilmişti. Ancak 1987'de sadece
24 milyar 967 milyon 797 bin 191 lira bede-
linde 20 milyon 887 bin 118 kilo fındık alın-
rmştı" dedi.
1980-92 yıUarı arasında FİSKOBİRLİK,
en fazla fındık alımını 1989 yılında gerçek-
leşrirdi. O yıl 307.814.679 kilo fındık alan
FİSKOBİRLİK üreticilere de 851 milyar
895 milyon 778 bin 450 lira ödemede bulun-
du. FİSKOBİRLİK, yine söz konusu tarih-
ier arasında. en az fındık alımını 1985
ydında yaptı. FİSKOBİRLİK 1985 yıiında
üreticilerden 11.920.872 kilo fındık aldı,
karşılığında da 8 milyar 91 milyar 482 bin
468 lira ödedi.
liklerin sosyal güvenlik siste-
minin içinde bulunduğu
durum. iç borçlar ve personel
giderlerinin büyüklüğü. her şe-
yi çok iyi bilseniz bile elinizi
kolunuzu bağlar" dedi.
Erez. vergi sisteminde yapı-
lan değişikliklere TOBB' ola-
rak isteklerinin yansıdığını
belirtti."Bana göre bu, 2 a> ge-
cikmişür. bu nedenle 1993
gelirlerine uygulanamıyor" di-
yen Erez. değişiklikîerin iş
aleminın beklenülerinin hepsi-
ne cevap vermediğini kaydetti.
Özelleştirme gelirlerinin büt-
çe açıklannı kapatmakta kul-
lanılmasının vanlış olduğunu
soyleyen Erez. şöyle konuştu:
"Radıkal tedbirkr alınsın
deniliyor. Türkiye, radikal ted-
birler almaya uygun değildir.
Mali açıdan alacağınız her ra-
dikal tedbir, piyasalann den-
gelerini bozacaktır. Radikal
tedbirkr kapalı rejimlerin ted-
birleridir. Demokrasi içinde
radikal tedbir ahnanız müm-
kün değildir."
Erez, Türkiye'nin faiz-borç
çıkmazından kurtulması için
ortaya atılan •"emisyonfe borç
ödeme" fikrinc ilişkin düşün-
celerini de şöyle özetledi:
"Emisyonia borç ödemeyi
önermek. bıraz hayalperestlik-
tir. Borç azken bu yapılabilir-
di, ama 140 trilyon lırayı aşan
borç varken, bunu s jyiemek
hayalperestliktir. Bu. söyle-
yenlerin bile inanmadığı bir
şeydir."