Katalog

SAYFA CUMHURİYET 17 KASIM1993 ÇARŞAMBA 12 DIZIYAZI 'İlahi nefes'in Amerika'da da var olacağını söyler Mormonluğun kurucusu ve Kutsal Mormon Kitabı'nın 'çevirmeni' Josq)h Smith. Daha 14'ündeyken İsa'yı görmüş ve kayıp Yahudi Kabilesi'nin gizemlerini çözmüştür Isa, çarmıhtanAtnerikaVa -5- 1830 yılında New York'ta kurulan Mormon- luk, ilahi nefesin sadece Ortadoğu'da değil Amerika'da da ortaya çıkabıleceği psikozunun mezhebidir. Bu eğilimin kurucusu 1805 yıLnda doğan Josehp Smith'ür. Mezhebin genel merke- zi Utah eyaletinin başkenti olan Salt Lake City'dir. Aynca Nevv York'ta da bir merkez vardır. Utah eyaletinin nüfusunun çoğu Mor- mondur. Joseph Smith daha 14 yaşındavken Hz. İsa'yı görür. Daha sonra Moroni adlı kutsal kişi onu Polmyra dağmdakı ormana götürür. Smith bu- rada cennetten inen altın varaklarla karşılaşır. Altın varaklar üzerinde eski dille yazılmış sözler vardır. Smith bunlan lngjlizce'ye çevirir ve Amenka'nın MÖ 2200 yıilanyla MS 420 yıllan arasında geçen tarihiyle karşılaşır. Altın varak- lar üzerinde yazılan yazılar kutsal Mormon ki- tabıdır. Mormon kitabma göre Yahudilerin kaybo- lan kabilesi kayıklarla Amerika'ya gelmiştir. Mormon adlı peygamberin önderliğinde bu ka- bile gerek Kuzey. gerek Güney Amerika'da tek tannlı dini yaymıştır. Hz. Isa da çarmıha gerildikten sonra yeniden dirilerek Amerika'ya geçmiştir. Tann'run oğlu İsa bu kıtada İncil (Eski ve Yeni Ahit) ilkelerini yaymış, daha sonra kaybolmuştur. Mormon anlayışına göre Amerika, Ortadoğu gibi Hıris- tiyanhğın doğuş yerlerinden biridir. Amerika kutsal topraklar içindedir. Ölümden senatörlüğe J oseph Smith ilkelerini yayarken baskıya maruz kalmış ve kardeşiy le birlikte 1844'- te öldüriilmüştür. Onun düşüncelerini Brigham Young yaymış ve önderlik yaparak Mormonlan LJtah'a getirmiştir. Daha sonra devlet bu mezheple iyi ilişkiler içıne girmiş ve B. Young, Utah senatörü olmuştur. Mormonluk. ABD içinde hızla yayılmış ve misyonerlik örgütü kıta dışına da çıkmışür. Mormonlann poligamiden (çok kanlıhk) yana olduğu bilinir. Bu mezhebin fanatik yandaşlan basit bir yaşam tarzını benimseyerek Eski Ahit'i örnek alırlar. Eski Ahit'in çağlar önceki yaşam örneklerine sadakat onlar için ibadet kadar önemlidir. Yasalar karşısında Mormonlarpoli- gami tutumdan uzaklaşmışlardır, ancak bugün dahi köktenci bazı Mormonlann çok kadınla evlenerek kaçak bir aile yapısı içinde yaşadı- klan bilinmektedir. ABD'de ordu içinde yaygın olduğu söylenen Mormonlann Salt Lake City dışında da büyük mabetleri vardır. Başkent VVashington D . C - deki büyük mabedin görkemli yapısı birçok ka- tedralle boy ölçüşecek konumdadır. Bağnaz, fanatik ve milliyetçi Mormonluk ABD'de hızla yayılmaktadır. San ırkın dinleri ormon inançlanna göre Ortadoğu'da çarmıha gerilen İsa, "yeniden diriliş'' sonrasında Yeni Dünya'nın yolana tutmu^; Eski Ahitler çerçevesindeki Incil'in ilkelerini yaymış ve ardmdan "görevini tamamlamanın" huzuru ile ortadan kaybolmuştur. Öyleyse Amerika'da kutsal tapınaklar içerisindedir. TMİtSOnCİKriMBİVE A MEaR İ K A "Ç.ok kanlıhk" Mormonlann temel geleneğidir. Budagünümüz ABD'sinde devlette çok sıcak ilişkilere karşın, kaçak bir aile yapısı oluşturmakta ve "tek eşlilikterf" yana olan Amerikahlann tepkilerine yol açmaktadır. -*• *^ore kökenli dinlerin, Amerikalılar açısından "alışılmadık" bir özelliği vardır: Koreli "peygamberler" ABD'deki etkinliklerini arttırdıkça, Koreli elektronikçiler de gerek Amerika gerekse dünya pazarlannda giderek daha bir egemen olmaktadırlar! M,ooncular, St. Augustin gibi ilk günaha ve insanın bulaşıp da bir türlü annamadığı pisliklere aşın önem verirler. Onlara göre kurtuluş yolu, "Hıristiyan temellere dayalı bir İsraiF'dir. Yani teolojiyle yönetilen. etkin bir dünya devleti... PROF. NİYAZİ ÖKTEM Joseph Smith'in tannsal varlıklarla görüşme özelliği vardı! "Bir keresnde Moroni, yatağunın baş ucunda belirdi ve Tann'nın bana görevler yüklediğiııi bildinffi" diyordu Mormonlar'ın Baba'sı... S on 40-45 yılda ABD'de etkili bir örgütlen- me biçimiyle. özellikle bu ülkeye yerleşen san ırka mensup insanlar arasında yayı- lan bağdaşım "Moonculuk"(u. Sun M)iıng Moon adlı Kore kökenli peygamberin yaydığı bu dinin mensuplannın dünyadaki :üm elektro- nik sanayiini ele geçırdikleri iddia edilmektedir. Sun Myung Moon 1920 yılında Kore'dedoğ- muştur. Hindu kökenli bir aileden gelmektedir, ancak Hıristiyan kültürûyle yetişmiştir. 16 yaşı- ndavken Hz. İsa görünür ve "görevi onun ta- mamlay acağım" müjdeler. Çökle uzun süre ka- lan Moon. "kötii nıhlar ve cinlerle mücadele eder." 1938 yılında Japonya'ya elektrik mühendisli- ği tahsiline gider. 1946'da misyonerliğe başlar. Ayru yıl Kore'de komünist rejim tarafından tutuklarur. 1950 yılında Kore'ye yapılan Birleşmiş Mil- letler müdahalesıyle o da özgürlüğüne kavuşur. Önce Japonya'da daha sonra 1970'ten itibaren ABD'de görüşlerini yayan Moon karizmatik bir kişiliğe sahiptir. Günde 2-3 saat uyuyan Moon otoriter, mili- tarist bir Hıristiyan devletten yanadır. Moön- cular elektronık sanayiine hâkim olduklan ka- dar New York'ta birçok taşınmazın sahibidir- ler. 2000 odalı Nevv-Yorker Oteli'ni satın alan Mooncular buranın bir bölümünü genel mer- kez olarak kullanmaktadırlar. Moon aktif bir dünya politikası içindedir ve her zaman gerek ABD'de gerek dığer ülkelerde tutucu rejimleri desteklemiştir. Tüm dinlere saygı M ooncular 14 Ekim 1976 tarihinde ınanç felsefelerini maddeler halinde yayımlamı- şlardır. Buna göre Mooncular tüm dinle- re inanmaktadırlar. ancak Hıristiyanlık daha üstündür, çünkü sevgi esasına dayanır. Doğu dinlerinden esinlenen Moonculuk tüm do- ğanın canlı ruhlan olduğu ilkesini benimser. Tüm Hıristiyan mezheplere ayn bır saygı besle- yen Moonculuk dünyarun yaradışıhnı Aziz Au- gustin'de olduğu gibi ilk günaha dayandınr. Yazgının esiri olan insanın bu dünyadaki göre- vi ve işlevi günahtan annmaktır. Ne yazık ki yaşaması için zorunlu olarak bu dünyanın pislikleri içindedir. Pislikten kaç- mak olanaksızdır; yapılacak iş ibadetle. disip- linle ıç ferahlık ve esenliğe kavuşmaktan ibaret- tir. Devlet dediğin İsrail D evletin amacı, Hıristiyan teolojiye uygun bir yaşam ortamı sağlamakür. israil gibi bir devlet kurmak zorunludur. Bu devlet Hıristiyan temelli olmahdır, ama Tann'ya ina- nan herkese de inanç ve ibadet özgürlüğü sağ- lanmalıdır. Eninde sonunda zaten tüm inanç sistemleri. Hz. Isa'nın etrafında halkalana- caktır. Mooncular küçük yaştaki çocuklan ailelerinden alıp özel bir disiplin içinde yetiştir- mektedirler. Militarist. teokratik anlayış içinde eğitim gö- ren bu çocuklar daha sonra militan olarak aktif Mooncu yaşama girmektedirler. Bir dönemde Moonculann çocuk kaçırdıklan iddia edilmiş ve haklannda soruşturmalar açılmıştır. Moon- culann hepsı tam bir aktif antikomünist olarak "Civitatae Dei-Tann SitesTni bu dünyada kur- mayı hedeflemektedirler. Onlara göre tıpkı Nuh Tufanı gibi bir dönemden geçmekteyiz. Kurtuluş için maneviyat gemisine binmek gere- kir. (Moonculuk için bknz: WHEn Prophets Die-Thi Postchansmatic Fate of New Relıgious Movements, Edited by Timothy Miller, 1991 New York S. 70-78; SONTAG. Frederic: Sun Myung Moon and the Unification Church, Nashville 1977 ve BROMLEY, Davıd-SHU- PE. Anson: Moonies in America, Cult, Church and Crusade. London 1988. Library of Social Research) Yann:Cennet'ln yerl Dünya'dır ÇALIŞANLARIN / SORULARI - SORUNLARI / YILMAZ ŞİPAL Dııl eşin aylığı : Babam. Yüksek Teknik Öğretmen Okulu me- zunu olup, 29 yıl 7 ay öğretmen olarak görev yaptı ve 1981 yılmda 1. derecenin 4. kademesinden emekli ol- muştu. Ocak 1993'te >efat etti. V arislerinin durumu şöyle: Eş: Ev kadını ve eşüıin vefatından önce hiçbir kurum- dan emekli ve yetim aylığı almıyor. 1. Çocuk: Öğretmen, erkek, 36 yaşında evli. 2. Ço- cuk: SSK'ya tabi. erkek, 32 yaşında ve evli. 3. Çocuk: Öğretmen, kadın, 29 yaşmda ve evü Buna göre sadece eş olarak annemiz dul maaşı hak ediyor. Emekli aylığı da bağlanmış bulunuyor. Ekim 1993 aybğını henüz almadı. Ekim 1993'te alması gereken maaş nedir? (NJL) YANTT: Yuksek Teknik Öğretmen Okulu çıkışlı devlet me- muıiarı, teknik hizmetler sınıfında yer alan bir görevden, 1. dere- ce 4. kademeden emekli olduklarında, 1993 yılı için emekli aylık- lan 1.500 genel ve 2.300 ek göstergeye göre hesaplanmaktadır. Yüksek Öğretmen Okulu çıkışlı olanlar. teknik hizmetler sını- fından değil de eğitim ve öğretim hizmetleri sınıfından emekli olduklannda jine 1.500 genel ve 2.300 ek göstergeye göre emekli aylığı alırlar. Ekim 1993'te gerek teknik hizmetler, gerekse eğitim ve öğre- tim hizmetleri sınıfından, 29 yıl 7 ay hizmet süresinden sonra, 1. derece 4. kademeden emekli olan bir devlet memurunun emekli aylığının hesabı: Genel aylık gostergesi: 1.500 Ek gösterge: . 2.300 Kıdem ay lık gostergesi: 375 Taban aylık gostergesi: . 1.000 Genel aylık katsay ısı: 940 Kıdem ay lık katsâyısı: 940 Taban aylık katsayısı: 2.000 Hizmet sûresi: Aylık oranı: Genel emekli aylığı: Kıdem emekli aylığı: Taban emekli aylığı: %7özeltazminat: Topiam emekli aylığı: 29 yü %79 2.821.880 278.475 1580.000 395.063 5.075.418 7ay %038 20.836 2,056 11.666 1917 37.475 Topiam %79.58 2.842.716 TL 280.531TL 1.591.666 TL 397.980 TL 5.112.893 TL Babanız yaşıyor otsaydı. 1 Ekim - 31 Aralık 1993 döneminde ayda, 5 milyon 112 bin 893 lira emekli ay lığı alacaktı. ' TC Emekli Sandığı Yasası'nm 68. maddesine göre ^Ölenin bağlanmış veya bu kanuna göre hesaplanacak emekli, adi malul- lük reya vazife maluUüğü ay lıklarının; A) Dul kan ve koca için 5 50'si. aylık alan yetimi bulunmayan dul eşlerine %75'i" oranında dul aylığı bağlamr. Annenizin, aylığa hak kazanan çocuğu olmadığına ve Emekli SandığYndan da aylık almadığına göre, annenize baba- nızın yaşasaydı alacağı aylığın % 75'i olan, 3 milyon 834 bin 670 lira dul aylığı bağlanması gerekir. İLAN T.C. ŞİŞLİ 5. ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞt 1992/83 Davaa Dr. Ercüment Balkır vekili tarafından davalı Mita Em- lak lnşaau San. Tic. Ltd. Şti. aleyhine açılan itirazın kaldınlması davasının yapılan duruşması sonunda: 14.9.1993 tarih, 1992,83-642 sayılı karan ile Şişli 4. îcra Müdür- lüğü'nün 91 /3079 sayılı dosyası üzerinden yapılan 5.000.000 TL tuta- nnda borca ilişkin itirazın ıptalıne, bu mıktar üzerinden takibın devamına. fazlayu aıt talebin reddine. kabul edilen miktar üzerinden %40 icra ınkâr tazminaüna hükmedılmesine. delıl durumuna göre su ve elektrik paralan ile halıfleks bedelinin tahsiline ilişkin talebin red- dine, Davacı vekılı ıçın takdir edilen 490.000 TL ücreti vekâlet ile 481.600 TL mahkeme masrafının davahdan tahsilı ile davacıya venl- mesine, tahakkuk eden 150.000 TL harçtan peşın alınan 67.500 TL taarcm mahsubu ile 82.500 TL ilam haranın davalıdan tahsili ile Ha- zine'ye gelir kaydına. temyizi kabil olmak üzere davaa vekilinin yû- zûne karşı, davalının yokluğunda karar verilmiş olup, Cumhuriyet Cad. Se\ran Apt. No. 2 Harbıye Şişli adresınde mukim davalı Mita Emlak fnş San. Tic. Ltd. Şti. tüm aramaiara rağmen adresinde bulu- namadığınan işbu karar dâvalıya tebliğ yerine kaım olmak üzere ilan olunur. 3.11.1993 Basın: 11770 tLAN T.C. EYÜP 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ EsasNo: 1993/205 Davaa: Saadet Altun Vekili A\. Gûlaver Şenduran Davalı: Kenan Altun, Ethem Efendi Cad. No: 18/8 Erenköy- İstanbul Dava: Boşanma Cevapsüresi: 15gündür Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan boşanma davasının yapılan duruşmasının ara karan gereğince- Dâvalıya belırtilen adresinde dava dılekçesinin tebliğ edilemediğı. adres araşürmasında da adı gecenin elverişli adreanın bulunamadığı anlaşılmakla. 7201 sayılı kanunun 28 29. maddeleri hükümlerine bi- naen dava dılekçesinin ilanen tebliğıne karar venlnuştir. Davabnın 21.12.1993 günü saat 11.30'dahazırolması, belli edilen gün ve saatte kcndınız veya kendinizı bir vekil ile temsil etirmeniz, gel- mediğıniz veya mazeret bildirmediğinız ve delillerinizi ibraz etmediği- niz takdirde HUMK'nm 213,375. maddeleri gereğince yargılamanm yokluğunuzda \apılacağı ve hüküm kurulacağı dava dtlekçesinin teb- liği yerine gecerlı olmak üzere ılan olunur. Jşbu ilan yayımlandığı tanhten 15 gün sonra yapılmış sayılacaktır. 15.11.1993 ' Basın: 11792 2-1 İLAN T.C. İSTANBUL11. HUKUK ASLİYE MAHKEMESİ Sayı: 1992/632 Dahili Da valüar. 1- Ahmet Vehbi Çakır !- Nebiye Çakır 3- Ismail Ilhami Çıkar 4- Osman Nuri Samuray 5- Emme Zuhal Samuray (Yalkut) Davacı Fahmnisa Ozsoyarslan vekili Av. TansuğTezonancı tara- fından davalılar HayriyeÇakın. Hacer Müyesser Üryanioğlu, Fatma Suzan Akalan, Vedat Yartan, İsmet Tilgur ve aleyhlerine açılan kayıt tashihi davasının yapılan duruşmasında verilen ara karan gereğince; Adresınızın bulunamadığı zabıta tahkikatından anlaşılmakla, da- va dilekçesı ile dahili dava dılekçesinin ilanen tebliğıne, duruşmanın 7.12.1993 günü saat 11.30'a bırakılmasına karar verilmıştir. Davaya 10 gün içinde cevap vermeniz, belli edilen gün ve saatte mahkemede ha2ar bulunmadığınız veya bir vekil tarafından temsil edilmediğiniz takdirde tahkikat ve yargılamaya yokluğunuzda de- vam edılecegi ve hüküm verileceği ihtar olunur. (213 ve 377. mad.) Tebliğ makamına kaım olmak üzere dava dilekçesı ve dahili dava dilekçesı duruşma günlü daveüye tebliğ ve ilan olunur. 10.11.1993 Baan: 11747 POLTTIKA VE OTESI MEHMEDKEMAL Bir Meydan Savaşı... Yıilar sonra Bedia Muvahhtt anlatıyor: "O gün hastaydım. Evde oturuyordum. Telefon çaldı. Hızla gittim, açtım. Karşımdaki ses: - Yandı, diyordu. Tiyatro yandı! Birden başım döndü, gözlerim karardı. Dizlerimin üs- tüne çöküvermişim." Tepebaşı Tiyatrosu yangınını ünlü ve emektar aktris böyle anlatıyordu. Bugün tiyatronun yandığı yer, üstüyle betondan bir bahçe, altıyla da bir otomobil parkı... Kapa- lı bölümlerde sergiler açılıyor. Kendine göre gibi sergi sarayı!.. Başlangıça, çok eskilere gidecek olursak Tepebaşı Bahçesi'nin bulunduğu yer bir mezarlıkmış... Istanbul Belediyesi Kültür işleri Dairesi'nin yayımladığı kitapta böyle anılıyor. Kitabı yazan Çelik Gülersoy, Tepebaşı'- nın geçmişi için 'meydan savaşı' diyor. Blaque Bey bu savaşı Padişah fermanı ve belediye karan ile kazanmış. Mezarlığı bahçe yapmış. Tünel'den çıkan toprakları dök- müş, bataklığı kurutmuş, Çingeneleri getirerek yerleş- tirmiş... 'Evropavari birjardin pupliçue' ortaya çıkmış... Taksim Bahçesi'nden sonra Tepebaşı Bahçesi.. Tepe- başı gece yarısına kadar açık... Duhuliye (giriş) bir ku- ruştur. Serbest kadınlar da bahçeye girerler, şöyle bir dolanırlar, ara sokaklara saparlar, orda altşveriş eder- ler. Bahçe çok şey görmüş geçirmiştir. Balkan Savaşı'- nı, Birinci Dünya Savaşı nı görmüştür Tiyatro yazlık ve kışlık olmak üzere iki tanedir. Gazete şöyle yazar: "Dün akşam saat 7'ye doğru çıkan fırtına yüzünden Tepebaşı Tiyatrosu ndaki oyun ertelenmiş- tir." Tiyatronun ertelenişi büyük bir olaydır. Sarah Bemhard istanbul a üç kez gelmiş... Yabancı oyunlar yanında yerli oyunlar da oynanıyor- du. Hallt Fahri Ozansoy'un Baykuş'u bunlardan biriydi. Oyunu seyredenler arasında bulunan Veliaht Abdülme- cit kendini tutamamış oyunu ayakta alkışlamıştır. Tepebaşı nda sadece tiyatro ve oyun yoktur, Batı ölçü- sünde lokantalar da vardır. Zamane müdavimlerinden Talât Bey (Sadrazam Talat Paşa) Şeyhülislam olmadan önce Hayri Efendi, yani Ittihat ve Terakki kodamanları, burada yerlerdi. O günlerde Beyoğlu'nun kalbi Taksim'de değil Tepe- başı'nda atardı. Lokantalar ordaydı. Çardaş'ın karşısın- da Tilda... Caddede Izmir lokantası... Kâğıttafırınlanmış pastırma bohcası... Bıldırcın şiş... Çelik Gülersoy'unçocukluğu buralardageçmiş. Tepe- başı'nın bir iç, bir dış yani vardır Görelim bakalım: "Çocuktum. Annemle beraber Harbiye'de, bir araba- ya binerdik. Ya da tramvaya... Kırmızı renkli birinci mevki... Tramvay arabalarının arka tarafında vişne çü- rüğü çuha perde henüz kalkmamıştı. Tramvaylarda ha- rem-selamlık vardı. Yer bulursak otururduk. Derken bir grup kadın gelirdi. Ayakta kalıriardı. Hain hain bakarlar- dı. ıçlerinden biri, "Evladım babanı da getirseydin... Koskoca erkek ol- muşsun. Burada işin ne? Gitsene öbüryana.." Yan tarafta oturan bir şişman madam beni savunurdu: "Ka ... Leblebi kadar çocuktur... Anneciğinden ayn mı otursun." Biletçi Efendi de perde arkasından çıkıp bilet keserdi. Kadınlar acar mı acar, biletçiye dayatırlar: "Madem ki küçük çocuk, sen niçin bilet kesersin?" "Beş yaşını geçmiş." ''Tamam erkek sayılır." Bu gürültü patırtı, şamata içinde varılacak yere varılır, kavga blterdi. Bellekte kalan çocukluk anıları... Anılar sürer giderdi.. BULMACA 1 2 3 4 5 6 7 8SOLDAN SACA: 1/ Özellikle gemicilerin kullandığı, gökcisimleri- nin durumuna bağh ola- rak konum belirlemeye yarayan aygıt. 2/ Asya'- daki göçebelerin kulîan- 4 dığı, kalın keceden yapıl- mış daire biçiminde ça- dır... Ayağın üstündeki tümsek yer. 3/ Bön ve görgüsüz kimse... ,Rad- yumun simgesi. 4/ Öğe... Alfred Hitchcock'un bir fılmı. 5/ İslamhktan önce Kâbe'de duran üç puttan biri... Çöl bölgelerinde bazı çukurlann tabanını kaplayan tuzlu ve killi toprak. 6/ Tümör... Kar fırtınası. 7/ Şişirilmiş tulumlar üzerine ku- rulan bir tür sal... Briçte bir roberi oluşturan iki bölümden her biri.8/ Yiyecek amban... Bır soru eki. 9/ Bir günahı Tann'ya bağışlatmak umuduyla verilen sadaka ya da tu- tulan oruç. YXTCARTOAN AŞAĞIYA: 1/ Kundaktaki çocuklann avucunda biriken kir. 2/ Kenar sü- sü... Karagöz oyununda kullanılan kamış düdük. 3/ Tekelci kapitalizme özgü şirketler birliği... Doku teli. 4/ Zafer... Ku- maşla astar arasına konularak giysinin dik durmasını sağlayan kolah bez. 5/ Şiddetli kaşıntı ve küçük kabartılarla beliren deri alerjisi. 6/ Trabzon'un doğusunda oturan halka verilen ad... Bir haber ajansının simgesi... Bir nota. 7/ Balık yakalama aracı... Aynı doğumda dünyaya gelen iki'kardeş. 8/ Yılan sokmasına karşı ilaç olduğuna inanılan bir tür taş... Kemiklerin yuvarlak ucu. 9/ Su... Burun iltihabı. İLAN T.C. TOSYA ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN 99271 Davaa Ali Alcan vekili tarafından davalılar Mustafa Öz. Nilgül Ertüfekçı vs aleyhlerine açılan şufa davasında; Dava konusu Tosya Çaykapı köyü, pafta: 7, parsel: 393'te kayıtlı taşınmaz maliklerinden 3^8 pay sahibı Mehmet Genç'in bu payını davalı Mustafa Öz'e satması üzerine, yapılan yargılama sırasında ta- pu maliklerinden Hatice Alcan mirasçılanndan Nilgül Ertüfekçi'nin duruşma günü olan 8.12.1993 günü saat 9.00'da mahkemede hazır bulunması veya kendisini bir vekille temsil ettinnesi, aksi takdirde davanın yokluğunda devam olunacağı ve karar verileceği hususu HUMK'nın 213-337. maddeleri gereğince ilanen tebliğ olunur. 22.10. 1993 Basın: 52532 ' İLAN T.C. MALATYA1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN 1992/552 Davaa Hazine avukatlığı tarafından Lütfii Mehmet Sanaoğlu aleyhine açılan tazminat davasında verilen ara karan gereğince, Davab Lütfü Mehmet Sancıoğlu'nun adresi tespit edilememiş, adına çıkanlan davetiye de tebliğ edilememiş olup, zabıtaca araştınl- masına rağmen yine de tespit edilemediğinden bu defa gazete ilam yaptınlmasına karar verilmiş olduğundan, bu davalının duruşma ta- rihi 21.12.1993 günü saat 9.00'da mahkememizde bizzat hazır bulun- ması veya kendisini bır vekille temsil ettirmesi, aksi takdirde yoklu- ğunda karar verileceği hususu ılan olunur. Basın: 52546