Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 29 OCAK 1993 CUMA
14 DIZI
tjstün yetenekli çocuk, klasik okulda büyük zorluklarla karşı karşıya kalıyor
Oğretmen eğitunsiz olıınca• Eğitım Bilimleri doktoru Sungur, IQ testini
reddettigini ve bu testin Batının bir 'oldu bittiye
getirme' stili olduğu görüşünde. Sungur, "Zekadan
çok daha önemli kavramlar var. Bunlarçaba,
çalışma ve kendine güven. Üstelik Batı normlanyla
buheryerdeölçülemezki. Batı uygarlığının
kavramlannı ölçü olarak alıyor" diye konuştu.
Nuray Sungur,
Eğitim Dilimleri
Doktoru. Şu anda
Cstün Yetenekli ço-
cuklarla birlikte kar-
ma eğitim yapan
özel Coşku İlkoku-
lunun eğitim danış-
manlığını yapıyor.
Okulun bilım kuru-
lunun üyesı. Sungur. okuldaki çalışma
yöntemleri ve üstün yetenekli çocuk-
lann karşılaştıklan pratık sorunlan
şöylc dilc getiriyor:
Öncelikle kcndi akran gruplan on-
larla alay ediyorlar. Bu çocuklan göz-
lcrinde çok büyütüyorlar.Hayranlık
duyınorlar. Mesela bir üçüncü sınıf
öğrencinıız. larih konusunda üstün
yetenekli. Bütün tarih kitaplan bitti.
Bu kitaplann yanhşlan çıkanlmaya
başlandı. Atatürk diktatör denmeye
başladı. Hitlcr"in Kavgam kıtabını
okumak isliyor. Aile bize okutalım mı
diye sordu, biz de okutabilirsiniz ceva-
bını verdik. Ona derslerde öykü yazdı-
nyorum. Öykülerde Kılıç Aİi Paşa'nın
bir çadırda, bir köylü kadınından do-
ğumu anlaülıyor. Temcli tarihsel bel-
geleredayalı öykülerçıkıyor. Buçocu-
ğa zalımce davranılıyor. Bu türçocuk-
lara akranlan bırincı dereccde zalım
oluyor. İkinci deıecede aynı anda hay-
ranlık duyuyorlar ve onun okuduğu
kitaplan gıdıp gizlice külüphancdc
okuyorlar. Bu çocuk beden dersine
girmiyor. o lür kitaplan okuyor. öte-
kiler de sıradan gidip okumaya başla-
dılar. Ya\a^yava§onlarda tarih bilgi-
^i edini\orlar. O çocuğa sorup öğreni-
yorlar Daha sonra ona saygı duyma-
ya başjıvorlar. Öğretmcnim o bilir, o
arkaduşıtTuz bilir diye referans gösteri-
>orlar.
Klasik okul sorunu
ÇOCUĞUNUZ
ÜSTÜN ZEKALI
OLURSA
ORALÇALIŞUR
Onlan anlamamn voJu onlan izfcmekten geçiyor. OnUrdan bir şey öğremek gerekiyor.(ERDOĞAN KÖSEOĞLU)
geldi. Sen aptal mısın diye yenneotur-
tuyor çocuğu. Çözüm aynı ancak ço-
cuk sonuca daha kısa yoldan gidiyor.
Ama öğretmeniyle arasında sorun çı-
kıyor. Çocuk nasıl çözdüğünü size an-
laiamaz aktaramaz. çünkü o konunun
sözcüklcri yokıur.
Onlan algılamanın >olu onlan izle-
sorunlar kolay çözülüyor. Zaten bu san zekasını beş ya da altı kategonye
olumlu pekiştireç. Tüm kullandığırruz indirgemektir ve de sınırlamakür. \c
pekiştıreçler olumlu. öğretmenlerin
çocuklara yaptığı şey. sen benim pren-
simsin. sen benim prensesımsin diye-
rek onlarla güzel bir diyalog kurmak.
Bu yolla mucizeler yaratılıyor.
Azgelişmiş bir çocuk \ar örneğin.
mekten geçiyor. Onlardan bir şey öğ- Okuma yaznıayı öğrenemeyecek du-
Bu okulda öğretmcnlcr bilinçlı ol-
duğu için problem çıkmıyor. Ama
klasik bir okulda olsa çok sıkıntı çe-
kerler. Özellikle matematık derslerin-
de sorun oluyor. Bana bu türçok vaka
rcnmek gerckiyor. Olonıcyi onlar
arayıp buluyorlar. Hcr konuda otorile
farklılaşıyor.Onlann düşüncelerini iz-
lememiz ve ifadelerini takip etmemiz
gcrekiyor. Orada çocukla birlikte çö-
zümleyebiliyoruz. orada çocuğa yar-
dımcı olabihyoruz. Şu siyahlır diye
ona hazır bir cevap sunmuyoruz. O bir
yol bulurken bizim görevimiz onun
önünü temizleyip açmaktır. Başka bir
şey değil, çocuk da bunu hissettiği za-
man sızinic kolay ışbirliğine gjriyor.
rumdayken sıcak yaklaşarak sökmesi-
ni sağladık. Biz hiç zorlamadık. Diğer
kişılik yönlenni sürekli pekiştirerek
akademik başanyı sağladık. Akade-
mik başan endırekt bir başan. Basan
çocuğun cgo gücünü geliştırmek. Ör-
neğin resimlerine bakıp güzel renkler
seçtiğini söylemek bir motivasyon ola-
bilir. Bu yolla matematik başanya dz
ulaşabılırsınız.
IQ testini kesinlikle reddediyorurn.
IQ testı batının bir olup bittisidir. In-
bununla da ölçerek sınırlamakür. Ba-
üda akh başında bir kaç yazar var.
Onlar der ki IQ bizim toplumun bir
olup bittisidir. Batı uygarlığının kav-
ramlannı ölçü alıyor. Zeka bu mudur?
Kültürler arası büyük farklar var. Baü
normlanyla bu her yerde ölçülemez ki.
Zekâdan çok daha önemli olan kav-
ramlar var. Bunlar da çaba, çalışma ve
kendine güven.
Her yetenekle ilgili ayn test var.
Yüzlerce test var. Testler sadece bir
ipucu olabilir. Yani bir araç. Çünkü
ben çocuğu gözlüyorum, testler de bir
şey scylüyor. Bu testleri de kullanıyo-
rum. Onlar benim o çocuktaki bilme-
ceyi çözebilmem için bir ipucu o ka-
dar. Bunlann hepsini kullamyonız,
ama bunlan abartmıyoruz, çünkü
bunlann standardizasyon sorunu var,
karşılaştırma sorunlan var.
Eğitimde yöntem sorunlan da ayn
bir konu. Bireysel farklılaştırmayı
gündeme getiriyor. O zaman her bire-
ye kendi ihtiyaçlan ve kendi yetenekle-
ri kadar bilgi venyoruz. eğitim veriyo-
ruz. Matematiğj seveni biraz daha pe-
kiştiriyoruz, onun alabileceği düzeye
getirmeye çabşıyoruz. Mesela tarihci
bir çocuğa öğretmenin o alanda vere-
bileceği fazla bir şey yok. Ama o çocuk
aynı zamanda bir özürle de geliyor.
örneğin matematiği iyi olmuyor. O
zaman çalışmanın bir bölümünü onu
matematikte iyileştirmeye normal dü-
zeye getirmeye harcamak gerekiyor.
Bunlara biz üstün engelli diyoruz.
Bu tür çocular için yardımcı öğrel-
menler devreye gjriyor. Çocuğun eksi-
ğini tamaml'yor. Bizim burada sınıfla-
nn az olması önemli bir avantaj, ço-
cuklarla tek tek ilgılenmek olanağı bu-
luyoruz. Tabii bunlan gerçekleştirebil-
mek için çok sayıda eğitimci kadrosu
gerekiyor.
Biz okulumuza gelen öğretmenlere
hizmet içi eğitim yaptık. Bilim kurulu-
muz her hafta toplanarak eğiüm so-
runlannı tartışıyor.
Ailelerle çck sorun çıkıyor. öncelik-
le insana yaünm yaptıklanru bilmeleri
gerekiyor. Başka masraflar yerine bu-
nu ön plana almalan önemini anlama-
lan gerekiyor. Bunun içinde tüm Tür-
kiye'nin eğitim sorunlan var. Anne-
babaya çocuklara nasıl davranmalan
gerektiğini anlattığımızda şok gecirdi-
ler. Biz ne kadar yanlış yapmışız diye
hayıflandılar. Ben çocuğuma bunu
nasıl yapanm diye dövündüler. örne-
ğin bir anne küçük çocuğuyla ilgili so-
runu aktardı. İlk iki kızı çok iyi imiş,
küçük kızı ise her gün ders çalışmak yeri-
ne, lavaboyu ovuyormuş, evi düzenli-
yormuş. Anne ıle kız arasında büyük bir
savaş cıkmış. Pekiyi burada kim haklı
diye anne bana soruyor. Ben de böyle
davranmayın, belki o çocuk gelecekte
çok büyük bir dekoratör olacak. çok iyi
bir desinatör olacak. yani ötekiler entel-
lektüel planda gelişmişse diğeri gen ze-
kab mı...Türkiye'de yalruzca akademik
eğiüme önem veriliyor. El becerileri,
spor pek önemli sayılmıyor. Avrupa"da
öyle herkes üniversitenin kapısına
yığılmıyor. Bu yüzden ülkemizde sürekli
afunseİ yetenekler vurgulanıyor. diğer
yetenekler önemsenmiyor. Başka tür ye-
tenekleri göremiyor ve değerlendiremı-
yorlar. Bizim heykel atölyemiz var gidin
görün. İngilizce drama yapıyor bir öğ-
retmenımiz. Müzik eğiümı yapıyoruz.
Basın da bu konuda pek dikkatli dav-
ranmıyor. Eleştirel süzgeçten gecirerek
yayınlamıyor.
Demokratik, laik ve özgür
Türkiye'nin yılmaz
savunucusu
UĞUR MUMCU'nun
uğradığı alçakça suikastı
nefretle kınıyoruz.
CUMHURİYET
ÜNİVERSİTESİTIP
FAKÜLTESİ DOKTOR
VE HEMŞİRELERİ
BÜYÜK ATATÜRK
karanlığa ve köleliğine karşı verdiğin kavganın
onurlu savaşçılarından
UĞUR MUMCU
artık seninle!
Koynunda bir yer de ona ayır!
Ruhunuz şadolsun.
ÇETtN SÜMER, ZELJHA AÇANAL
Politikada ESENBAĞ gazetesi
Demokrasi ve özgürlük savaşçısı,
yurtsever demokrat gazeteci
UĞUR MUMCU
alçak terörün kurbanı oldu.
Türk basınına ve tüm demokrat kesimlere
başsağlığı diliyoruz.
EĞlTtM-tŞ StNOP. AYANCIK, BOYABAT,
ERFELEK, GERZE ŞUBELERİ
"SAKINCALIPÎYADE"
KATLEDÎLDİ
Onun yüreğini susturanlar; sevgi,
banş, demokrasi ve laik düşünceyi
susturamayacaklar.
KENT-KOOP
ÇALIŞANLARI
Demokrasi ve toplumsal
barışı savunma yürekliliğini
gösteren nadir insanlardan
UĞUR
MUMCU'yu
saygıyla anıyoruz.
TAKSİM
İLKYARDIM HASTANESİ
ÇALIŞANLARI
Ataturk ilke ve devrimierinin, 27 Mayıs devriminin,
demokrasi, insan hakları ve laikliğin yılmaz ve cesur
savunucusu
UĞUR MUMdPnun
menfur ve kahpe bir suikastla kaybından duyduğumuz
acı büyüktür.
UĞUR'a Tann'dan rahmet, kederli ailesine,
CUMHURİYET mensuplanna ve tüm dostlanna
başsağlığı dileriz.
MİLLİ BİRIİK KOMİTESİ ÜYELERİ
Atatürk ilkelerinin yılmaz savunucusu
gazeteci-yazar
UĞUR MUMOPnun
demokrasi düşmanlannca hedef seçilerek
alçakça katledilmesini nefretle kınıyoruz.
HACETTEPE ÜNtVERSlTESt
YABANCI DİLLER YÜKSEKOKULU
Öğretmenler adına,
bu adi saldınyı kınıyor,
Atatürkçü öğretmenlere
başsağlığı diliyorum.
EMİN MURAT SAMAT
Demokrasi, insan haklan,
düşünce özgürlüğü ve
Atatürk ilkelerinin yılmaz
savunucusu, değerli gazeteci
ve yazar
UĞUR MUMCU'nun
alçakça katledilmesini
nefretle kınıyor, tüm
insanlığa başsağlığı diliyoruz.
MERCAN
ESNAFLARINDAN
Selman Keleşer, Tayyer Keleşer, Sezayi
Keleşer, Hüseyin Onarb, Maharrem
Vişnelioğlu, Hockon Konfekeiyon, Çetebi
Konfeksiyon, Ertan Coşkun, Turan
Paksoy, Demet Konfeksiyon, Oba Tekstil
Etiket San., Tekmini Çankaya, Nevzat
Keleşer, Atilla Sanbaş, Hüseyin Çöp,
Cemal Sanbaş, Kemal Armagan, Sabri
Ezal, Cahit Keleçoğlu, Mustafa Sanbaş,
Hüseyin Aldoğan, Zeki Fırat, Hasan
Basri Honer, M. Ali Keleşer, Behzat ve
Hadi Keleşer, Cumali Kaya.
Bizi duyamayacağını bilmemize
rağmen haykırıyoruz.
Bilgi sahibi olmadan fıkir sahibi olanlarla mücadelen
devam edecek.
UĞUR MUMCU
yaşayacak.
HÜSEYtN GÖRCÜLÜ, BAYTEKİN KARA,
MUHARREM KORKMAZ, YUSUF KOÇHAN,
RIZA ZARİF
İnsan erdeminin ve demokrasinin
katledildiği gün, bölünmez Uğur'lu
Türkiye için seninle birlikteyiz.
UĞUR MUMCU
Atatürk ilkelerinin yılmaz
savunucusu, rahat uyu...
MEGA DENİZCÜJK ÇALIŞANLARI
ANKARAAJNKA
MÜŞERREF HEKİMOCLU
Işığı Sürecek
Bomba sonrasını yakından gördüm, ama düş mü, ger-
çek mi inanamıyorum. Kariı Sokak. karanfilli mumlu
sokağa dönüşüyor, gökte hilal bir yıldızla bütünleşiyor,
Güldal Mumcu çocuklarına sarılmış anıt gibi dikiliyor
meşalelerin aydınlığında. Yağmur başlıyor kalabalık da-
ğılmıyor hiç, bir insan seli akıyor, merdivenlerden... O
insan seli başkent sokaklannda da aktı çarşamba günü.
önce Cumhuriyet bürosuna, sonra Maltepe Camii'ne
ardından Cebeci'ye... Yağmura aldırmıyor türkü söylü-
yorlar, Ankara'nın taşına bak! Sloganlar duyuluyor heı
gruptan, Uğurlar ölmez! Türkiye laiktir, iran olamaz!
Atatürkçüler görev başına! Ülkemizin her yanından dal-
ga dalga halkımız yürüyor yollarda. Yağmura karşm bir
bahar yürüşü yapıyor neredeyse? Devrimci, Atatürkçü
bir yazarın attığı tohumların boyvermesine, çiçek açma-
sına benzer bir olay bu. Atatürkçülüğe. laikliğe, düşünce
özgürlüğüne atılan kurşunlara, bombalara yüz binlerce
insanın bir ağızdan, bir yürekten yanıtı. Cumhuriyetimi-
zin temel ilkelerinden sapanlara, ödün verenlere, ödün
politikasında direnenlere güçlü bir uyarı..
Uğur Mumcu yeni bir yolculuğa çıkmış gibi! Aydınlığı-
nı geride bırakıp karanlığı deler gibi... Işığı sönmeyen
bir mumu sergiliyor. Yaşamı bitse de ölmediğini. Mesle-
ğinin görev ve sorumluluğunu onurla taşıdığını...
Mumcu'nun kaleminde çok gerçek aydınlandı, ama
mesleğimize de bir uyarı bu ölüm. Halktan yana yazar-
lar, halkın çıkarı, yararı doğrultusunda savaşan kalem-
ler, inandığı yolda ödün vermeyenler acı faturalar da
ödeseler yalnız değiller. Cenaze törenlerinde yüz binle-
ri yürütüyorlar arkalarından. ölseler de yaşıyor, soluk-
larını sürdürüyorlar. **•*•
Uğur Mumcu'yu 1960 yılında tanıdım ilk kez. 27 Mayıs
Devrimi'ni izleyen günlerde. Sosyalist Kültür Derneği
toplantıları, Sakıncalı Piyadeliği, ANKA Ajansındaki
belgesel çalışmaları, giderek gelişti, oluştu dostluğu-
muz Belgesel gazeteciliğin ilk ürünlerini ANKA'da ver-
di. Mesleğimizde bir okul oluşturdu sonra. Cumhuriyet-
te yayımlanan araştırmalar, dosyalar, diziler, kitaplar...
Karanlığı deldi, bilinmeyeni açıkladı durmadan. Sürekli,
yürekli çalışmalarla gerçekleri ışığaçıkardı. Bomba ola-
yı tartışılırken acıyla gülümsüyorum, Uğur olsa bu olayı
da enine boyuna araştırır, inceler, belki de yeni bir kitap
yazardı diye düşünüyorum. Sonra da Başbakan Yar-
dımcısı SHP lideri Erdal Inönü'nün sözleri çınlıyor kula-
ğımda. Bu cinayeti yapanları bulmak bir namus borcu,
diyor Erdal Bey. Yağmur altında konuşurken bir devlet
adamının kararlılığını da duyurdu kalabalığa. Içten ses-
lenişiyle bir özlemi de dindirdi. Kimi kişıler üzüntülerini
belirüyor, ama içtenliklerini hissettiremiyor doğrusu.
Oysa bir devlet adamının içtenliği, kararlılığı çok önemli.
Yoksa inandırıcı olamıyor.
Inandırıcılık yalnız politikada, devlet yönetiminde de-
ğil, her meslekte çok önemli. Uğur Mumcu da inandırıcı
bir yazar mesleğimizde. Gerçekleri aydınlatan. alnı ak,
yüreği ak bir savaşçı... Doğruları yazmak, gerçekleri
belgelerle ortaya koymak için yürekli bir savaş verdi her
zantan. ölümletehditedildi, amayolundansapmadı hiç,
inancından ödün vermedi. Karşısına aldığı kişilerden,
kuruluşlardan, örgütlerden korkmadan yürüdü yolunu.
• • •
Çiçekleri çok severdi, bombalandığı yerde çiçek tepe-
leri yükseliyor kaç gündür. Bir de çınar ağacı dikilecek
oraya. O çınar ağacının altında gelecek kuşaklar, çocuk-
lar konuşacak bir gün. Onurtu bir gazetenin öyküsünü
anlatacaklar birbirlerine. Gerçekleri yazan, yüce değer-
ler için savaşan bir fikir işçisinin öldürülmesıne akıl erdi-
meyecekler elbet. Ben iyimserliğimi yitirmedim hâlâ.
Gelecek kuşakların daha güzel bir dünyada, daha öz-
gür, demokratik bir ülkede yaşayacağına inanıyorum.
insanların düşünceleri nedeniyle öldürülmeyeceği gün-
ler de uzak değil bence. Sevgili Uğur Mumcu için yürü-
yen yüz binler o günlerin uzak olmadığmı kanıtlıyor.
Aydınlatma görevini başaran bir yazar aydınlanma
sürecinin de öncüsü oluyor kimi zaman. Hatta ölümüyle.
Yazıya başlarken de belirttim, Uğur Mumcu'yu yitir-
dikten sonra gelişen olaylar düş mü, gerçek mi şaşırıyor
insan. Karar da veremiyor doğrusu. Belki de bir düşün
gerçekleşmesi, duyarsızlığın duyarlığa dönüşmesi...
Uğur Mumcu da öldü mü, yaşıyor mu? Soluğu kesilse de
halkına güçlü bir soluk verdiğini hissediyor mu?Topra-
ğa gömüi'jrken doruğa tırmananlar nasıl Ölebilir!
BULMACA
1 2 3SOLDAN SAĞA:
1/ Abdülhak Hânrit Tar- 1
han'm. eşı Fatma Ha-
nım'ın ölümü üzerine 2
yazdığı manzum yapıt... o
Japon link dramı. 2/Tele-
fon sözü... Eski Türklerin 4
telli çalgılara verdikleri c
genel ad. 3/Genelev işle-
ten kadm... Bir müzik 6
parçasının, dinleyicilerin j
isteği üzerine yeniden ça-
lınması. 4/Güney Afrika 8
Cumhuriyeti topraklan- g
na yerb halkı tarafindan
verilen ad...Radyumun simgesi.
5/"'Gülelim oynayalım - alalım
dünyadan" (Nedim)... Kurşun bo-
rulann ağanı açmakta kullanılan
ucu sivri takoz. 6/Şarkı, türkü...
Bir tür ınce meşin. 7/Işık... Eli işe
yatkın, becenkli. 8/Lamba... Bir
kürk hayvanı. 9/Esnek.
YUKARIDAN AŞAĞIYA:
1/ Puşkinın. Çaykovski tarafin-
dan opera haline de getirilmiş ünlü
öyküsü. 2/Alev... Eski dilde püs-
kül, saçak. 3/Yiğit... Bir zaman birimi. 4/Sarma tekniğiyle yapı-
lan bir tür işleme. 5/llave.. Üstü kapalı olarak anlatma... Sahip.
6/ Bir giyeceğin göğüsle omuz arasında kalan bölümüne ekle-
nen parça... Ağır, kahn, dayanıkh ve sağlam. 7/Matematikte
kullanılan sabit bir sayı... Salgı olu^turan orğan. 8/Çanakkale
Savaşlannda döktüğü mayınlarla üç düşman zırhlısınm batma-
smı sağlamış gemimiz... Bir renk. 9/Kimyada basit şekerlere
verilen ad... îstemli kas hareketlerinde düzensizliğe yol açan eş-
güdüm bozukluğu.
Demokrasi, insan hakları, düşünce
özgürlüğü ve Atatürk ilkelerinin
savunucusu değerli gazeteci ve yazar
UĞUR MUMClTnun
alçakça katledilmesini nefretle kınıyor,
ailesine ve tüm Atatürkçü aydınlara
başsağlığı diliyoruz.
SSK
ERENKÖY RUH SAĞLIĞI VE
HASTALIKLARI HAST4NESİ
ÇALIŞANLARI