15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
30 HAZİRAN1992SALJ CUMHURİYET SAYFA EKONOMI Asgari ücrette sona doğpu • ANKARA(ANKA)- Toplam 600 bin işçiyi ügilendiren asgari ücretin gûnûn koşullanna göre yenıden belirlenmesi çalışmalan son aşamaya geldi. Asgari Ücret Tespit Komisyonu 1 temmuz çarşamba günü beşinci kez toplanacak. Sanayi kesimi için ülke çapında tek olarak belirlenecek olan asgari ücret, tarun kesimi için de geçerli sayılacak. D1E verileri esasalınarak 3500 kalori ûzerinden hesaplanacak asgari ûcretin brût bir milyon 200 bin lira civannda belirlenmesi bekleniyor Tupkom Döviz'den bûfe • İSTANBUL(AA)- Turkom Döviz Hizmetleri'nin Gaziosmanpaşa döviz alım-satım büfesi açıldı. Açılışını Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı Dr. İsmail Rüstemoğlu'nun yaptığı döviz alım-satım büfesi ile Turkom, Türkiye çapındaki döviz büfesi sayısını 8"e çıkardı. Konvertibl olan tüm yabana paralann alım-satımının yapıldığı Turkom Döviz Hizmetleri büfelerinde, 5 bin ABD Dolan'nın üzerindeki bütün döviz alım-saüm talepleri telefonlayapılıyor. Karadeniz'e feribot seferleri • TRABZON (AA) - Deniz Yollan tşletmeleri'nce 2 mayısta başlatılan, ancak bir sefer yaptıktan sonra ara verilen Karadeniz feribot seferleri. bugün yeniden başladı. Yetkililer bu sezon feribot yokru taşıma ücretlerinin yüzde 50 dolayında arttınldığıru kaydetti. Devletin ceza hesabı tutmuyor • ANKARA(ANKA)- Devleün tahakkuk ettirdiği ceza gelirleriyle, tahsil edilen ceza gelirleri arasında büyük fark olduğu belirlendi. Gecen iki yılda vatandaşlara dört trilyon 161 milyarceza tahakkuk ettiren devlet bunun ancak iki trilyon 371 rnilyar lirasını tahsil edebildi. Türkiye'de gecen yıl kişi başına 24 bin 700 İira ceza kesibnesi hedeflendi. Ancak bunun kişi başına 15 bin lirası toplandı. Türkiye'de gecen yıl 864 rnilyar lira ceza toplandı. Burakam 1990 yıbnda ise 699 tnilyar lira olarak gerçekleşti. Genel bütce gelirleri içindeki ceza gelirlen şu kalemlerden oluşuyor: "Paracezalan (idari nitelikli para cezalan, adli para cezalan), gecikme zammı ve faiz, trafık cezalan ve özel usulsüzlük cezalan" Paradise Elegance • Ekonomi Senisi • Türk turizmi ve otelcilik sektörü, 5 yıldızlı bir otele daha kavuşuyor. Uluslararası "Delux" standardmda 5 yıldızlı bir otel olan tsviçreli Paradise, Hotels International'a ait Paradise Elegance Hotel, 29 haziranda doğal ve tarihi güzellikleriyle ünlü beldemiz Marmaris'te hizmete girdi. Marmaris koyunun en güzel yerinde Akdeniz'in türkuvaz sulanna bakan Elegance Otel'in özel plajı, muhteşem havuzu, alışveriş merkezi, seyahat acentesi ve rent a car servisi var. İhracat teşvikleri yerinde sayıyop •ANKARA(ANKA)- Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarhğı'nın global veya prpje bazında sağladığı ihracat teşviklerinde yılın ilk dört ayhk dönemınde gecen yılın aynı dönemine göre büyük bir değişiklik olmadı. Ocak-nisan döneminde global veya proje bazında düzenlenen 684 belge karşüığı toplam 953.2 milyon dolarUk döviz tahsisi yapıldı ve buna karşılık bir rnilyar 972.3 milyon dolarlık ihracat Uahhüdü ahndı. Döviz tahsislerinin yüzde 99.8'lik bölümü imalat sanayiine yönelik olurken ihracat Uahhütlerinin yüzde 99.5'lik bölümü imalat sanaviınden geldi. İNGİLİZCE'yi 8 ayda konuşun sizi Amerikalı dostlanmızla tanısüralım. Bahariye Cad. 62/3 349 59 38 Dünya Ekonomik Forumu Başkanı Klaus Schwab Orta Asya'yla ilişkileri değerlendirdi Baü içinen sağlamköprüTürkiyeEkooomi Senisi - Dünya Ekonomik Forumu Başkanı Klaus Schwab Türkiye'nin Batı'nın Orta Asya cumhuri- yetleri ile Orta Asya cumhuri- yetlerinin ise Bau ile ilişkilerin- deki "en önemli köprü" oldu- ğunu belirtti. Schwab, "Türki- ye, Orta Asya için referans nok- tası" dedi. Bugün başlayan Dünya Ekonomik Forumu toplanüsında Karadeniz Eko- nomik Işbirliği Anlaşması'nın imzalanmasının ardından Tür- kiye'nin bölgede özellikle eko- nomik ilişkilerde oynayaca'ğı rol ele alınıyor. Toplantı Başba- kan Süleyman Demirel'in ya- pacağı konuşmayla açılacak. Dünya Ekonomik Forumu (WEF) Başkanı Klaus Schwab, Türkiye'nin bölgesel rolünün önemini vurgulayarak, "Dün- yada Türkiye kadar önemli bir köprü rolü üstlenen başka ülke yok dedi. Merkezi Isviçre'nin Cenevre kentindeki WEF tarafından düzenlenen "Ülke Forumlan"- nın Türkiye'ye yönelik 15.'si, bugün Istanbul'da baslayacak. "Orta Asya cumhuriyetleri ve Klaus Schwab KEÎB için Türki- ye" konulu top- lantılar, 2 gün süre- cek. 1992-Türkiye toplantısı öncesin- de dün bir basın toplanüsı düzenle- yen NVEF'nin ku- rucusu ve başkanı Klaus Schvvab. Karadeniz Ekono- mik tşbirliği (KEİ) Anlaşması'nın im- zalanmasının hemen ardından gerçekleştirilecek olan bu yılki toplantılann, şimdiye kadar Türkiye'de gerçekleştirilenlerin en önemlisi olma niteliği kazan- dığını kaydetti. "Çünkü Tür- kiye'nin yeni rolünü inceliyo- ruz. Bu toplantılarda, Türkiye'- nin dünyada oynayacağı jeo- poliük rol ele alınacak" diye konuştu. Schwalb,dünyanın giderek "Çok kutuplu" bir görünüm kazandığını belirterek, "Yeni Dünya düzenine biçim verme- de 6 ülke var. Bunlar da ABD, Japonya ve Rusya ile yeni oyuncular Çin, Hindistan ve Türkiye'dir" diye konuştu. Dünyada "Güç" kavramının an- lamının değiştiğini belirten Schvvab, artık "askeri gü- cün" geçmişte ol- duğu kadar önem taşımadığını, yeri- ni "ekonomik güce"ve"bölgesin- de etkili olmaya" terketüğini vurgu- Iadı. Türkiye'nin bölgesel ilişki halkalannın kesiştiği noktada bulunduğunu ve ayncalıklı bir konumu olduğunu ifade eden Schwab, şöyle konuştu: "Türkiye Avrupa'nın bir parçası ve ümit ederiz ki AT'ye üye olacak. Aynca, KEl'de li- der oldu. Bu nedenle, yeni Orta Asya Türk cumhuriyetleri için referans noktası teşkil ediyor. Aynı zamanda Türkiye'nin ABD ve AT ile de ilişkileri var. Türkiye pek çok ekonomik yo- lun kesişme noktasında, bir köprü yapımcısı durumunda. Dünyada bu kadar önemli köprü rolü olan başka ülke bil- mıyorum. Schvvab, WEF tarafından gerçekleştirilon ve bir süre önce açıklanan önde gelen sanayileş- miş ülkeler "Dünya Rekabet Gücü" araşürmasının sonuçla- nna da değinerek, AT üyesi Yunanistan'ın sonuncu sırada yer aldığı sıralamada, Türkiye'- nin sonlarda olmakla birlikte Portekiz, İtalya ve İspanya ile aynı grupta, bu ülkelerin sevi- yesine yakın olarak yer alması- nın önemine işaret etti. WEF Başkanı Schvvab, "Dı- şandan Türkiye'de siyasi istik- rann nasıl görüldüğü" yolun- daki bir soru üzerine de, uzun vadede isükrann ekonomik so- runlann üstesinden gelinmekle sağlanabileceğine olan inancını dile getirdi. Schvvab, "Ancak dışandan bakıldığında enflas- yon hâlâ endişe verici bir sorun olarak görülüyor" dedi. Schvvab. bir soru üzerine de, Cumhurbaşkanı Turgut özal'- ın toplantıya davet edildiğini, ancak kendisinin KEİ zirvesin- den önce bu davete yanıt vere- rek katılmayacağını bildirdiğini söyledi. Dünya Ekonomik Forumu EkoDonri Servisi - Dünya Ekonomik Forumu, önde gelen işadamlanyla hükümet yetküilerini ve bilim adamlannı, ekonomik ve sosyal gelişmeyolunda yaraücı birevrensel ortakUk icınde birleştiren, siyasi ya da bölgesel çıkarlarla ilişkisi obnayan ve kâr amacı gütmeyen bağunsız ve tarafsız bir vakıf olarak tanınjyor. Vakfın yöneümi, îsvjçre'nin Cenevre kentinden. îsviçreFederal Hükümets'nin gdzetimi altmda yürütülüyor. Vakfa dünya üzerinde tanınmıî 800kadar şirketik aralannda Avrupa Topluluğu da olmak üzere pek çok üikehükünıeti de üye buîunuyor. Dünya yazıhmcılannın en büyük korkusu bilgi hırsızlığının Türkiye'de henüz adı yok Teknolojihırsızhğıeıııeklemedevriııde ESER ATtLLA Türk bilgisayar kullanıcı- lannı büyük tehlikeler bekliyor. Artık hemen hemen tüm sektörlerde kullanılan bilgisa- yarlarda bir yanda daha etkin ve kullanışlı programlar yazılır- ken diğer yanda da bu bilgileri calmak için programlar üretili- yor. Gecen perşembe günü Ziraat Bankası'nın, bilgisayar ağında yapılan bir oyunla yaklaşık 1.5 milyar lira dolandınlması tek- noloji hırsızlığmı yeniden gün- deme getirdi. Bilgisayar çevreleri, Türkiye'nin teknoloji hu^ızlığı konusunda henüz emekleme devrinde olduğu görüşündeler. Dünyanın bilgisayar yazılımı kadar teknoloji hırsızlığında da büyük ilerlemeler kaydettiğini belirten çevreler, Türkiye'de yapılan hırsızlıklann henüz pa- rasal boyutta kaldığını söylü- yorlar. Dünya yazıhmcılannın en büyük korkusunun bilgi hır- sızhğı olduğunu belirten çevre- ler, Türkiye'nin de birçok fır- ma, banka ve özel yanhmalan- nın kullanacağı ortak bilgisa- yar agının yaygınlaşmasıyla bu tehlikeye adım adımj'aklaşuğı kanısındalar. Bu görüşü paylaşan Arçelik Bilgi Işlem Müdürü Namık Kural, "Türkiye'de henüz bilgi çalmıyoruz. Bilgi para etmiyor çünkü. Oysa dünyada bilgi çalı- nıyor" diyor. PTT'nin kiraladı- ğı TURPAK Türkiye Paket Anahtarlamalı Devre Şebe- kesi'nin yaygınlaşmasıyla ban- ka ve firmalan ciddi tehlikelerin beklediğini belirten Kural, fır- malann şimdiden güvenlik ön- Iemlerini çoğaltması gerektiği üzerinde duruyor. Bu arada Türkiye'de şu anda hemen hemen her bankanın bankamaüğe geçmesi "hırsızla- nn" iştahını kabartıyor. Oto- matik para çekme makinele- rinin (ATM) yeni yeni kullarul- maya başlandığı sıralarda yapı- lan yazılım hatalannı ka- çırmayan bilgili hırsızlannın bazı bankalan dolandırdığı ve bankalann da bundan ders ala- rak güvenlik önlemlerini ço- ğalttığı belirtiliyor. Ve şu anda Türkiye'de ATM'lerde hırsızlık yapmanın olanaksız olduğu savunuluyor. NCR Elektronik Fon Trans- feri Grup Müdürü Gökhan Bil- giç de Türkiye'de ATM'ler çalışırken hırsızlık yapmanın imkânsız olduğunu söyleyenler- den. İtalya'da 3 yıl önce hırsızlann kaçak ATM maki- nesi yapıp bu makineye kartını sokan kişilerin şifrelerini öğren- dikten sonra o kişilerin hesap- lanndan para çektiklerini anla- tan Bilgiç, Türkiye'de henüz böylesine büyük çaplı bir hırsızlığın olmadığını belirti- yor. Hırsızlığa karşı önlem al- manın sınırb olduğunu belirten Bilgiç, "Bu öylesine büyük çaph bir sistem ki sonu yok. Ancak teknoloji hırsızlığından üreticiler birçok şey öğreniyor. Buna göre önlem alıyorlar" diyor. Namık Kural da aynı görüşü savunarak "Dünyada bu konuda bir kısım insanlar önlem almaya, bir kısım da hırsızlık yapmaya ç&hşıyor" diyor. Ziraat Bankası'nda yaşanan olayın ise ATM ile ilgisi olma- dığı söyleniyor. Bankanın Ka- raköy şubesinden müdür şifresi kullarularak Ankara'da daha önceden açtınlan hesaplara gönderilen hayali havalelerle yaklaşık 1.5 milyar lira çekildi- ğine dair çıkan haberlere karşı- lık bankadan bir yetkili.çahnan paranın 174 milyon lira olduğu- nu belirtiyor. Dünyanın 30 yıl- dır bu işin içinde olmasına kar- şın bu sorunlarla karşılaştığını belirten yetkili, bunun bu kadar büyütülecek bir olay olmadığı görüşünde. Bilgi işlem uzman- lan da on-line sistemiyle banka dışından işlemlere müdahale edilemeyeceğini belirtiyorlar. Kongreturizmi salonbekliyor • Kongre turizminin olanaklanndan yeterince yararlanılmıyor. Turizm türleri içinde en önem- ülerinden biri olan kongre turizmi çok yıldızlı otellerin salonlarında yapıhyor. HÜSEYİN ERCtYAS İZMİR - Turizm türleri için- de en önemlilerinden biri olan kongre turizminin olanaklann- dan yeterince yararlanılmıyor. Ulusal ya da uluslararası kong- re yapılacak yer seçiminde tu- ristik beldeler yeğleniyor. Kongre turizmi çok yıldızlı otellerin salonlannda yapıhyor. Kentlerimizde gerçek anlamda kongre merkezi bulunmuyor, yatak kapasitesi yetersiz. Bu alanda etkin üç kentten İstan- bul ve Antalya'nın yatak soru- nu yok, kongre merkezi sorun olmayı sürüyor. İzmir'de, kongre merkezi sorunu çözülü- yor, Türkiye'nin en büyük kongre salonu yapıhyor, yatak sorunu çözüm bekliyor. Kongre turizminin gerçekleş- mesi açısından ülkemizin pek çok avantajı bulunuyor. Iklim koşullannın elverişliliği nede- niyle ülkemizde kongre turiz- minin kış aylannda bile yapüa- bih'r olması, önemli bir avantaj olarak beüriyor. Türkiye Seya- hat Acentalan Bırliği Genel Sekreteri Talha Çamay, tu- rizm çeşitlenmesi içinde en önemli unsurlardan bir tanesi diye nitelediği kongre turizmi- nin yeterli boyutlarda olmadı- ğını vurguluyor. Çamay, şu gö- rüşleri dile getiriyor: "Bir kere, kongre turizmi yo- luyla gelen kesimin ülkelerde para harcama oranı daha yük- sek... Turist gelir, yer içer gider. Kongre turizmine gelen bir de kaydi ücret öder. Bu da o kişi- nin bir ülkeye bıraktığı gelir oranını yükseltiyor. Ne yazık ki Türkiye kongre turizminde dünyadan en minimum payı al- makta. Sahip olduğumuz avan- tajlara rağmen yatak kapasite- sinin yetersizliği, kongre mer- kezlerinin olmaması, ulaşımda yaşanan sorunlar gibi dezavan- tajlanmız da var. Ulusal veya uluslararası nite- likli kongreler için yer seçimi yapıhrken özellikle turizm bel- deleri yeğleniyor. Bu alanda Marmaris, Kuşadası gibi tu- rizm yörelerinde çok yıldızlı oteller yeğleniyor, kongreler sa- lonlannda yapıhyor. Kongre turizmi açısından en avantajlı kent Istanbul. onu Antalya izli- yor, ardından Izmir geliyor. Bu alanda etkin üç kentten İstan- bul'un yatak sorunu bulunmu- yor. Kongre turizminin gerek- sinimine yanıt verecek. 6-7 bin kişilik yatak bulunduğu kayde- diÛyor. Istanbul'un en büyük eksikli- ğinin kongre merkezinin bulun- maması olduğu belirtiliyor. TÜRSAB Genel Sekreteri Tal- ha Çamay, bu sorunun çözümü için mücadele verdiklerini, İstanbul Anakent Belediyesi'y- le de işbirliği yaptıklannı söy- lüyor. Çamay, "Spor Sergi Sa- rayı'nın kongre sarayına dö- nüşmesi için ilk adım atıldı. Be- lediye, orayı kiraya verdiği spordan sorumlu Devlet Ba- kanlığı'ndan aldı, bu boyutta çalışmalanna başladı" diyor. Antalya'da yatak sorunu bu- lunmuyor. Kent içindeki yatak kapasitesi yetersiz, ama bu bü- yük sorun oluşturmuyor. Çün- kü 30-35 dakikada kent çevre- sındeki büyük otellere ulaşıla- biliyor. Bu alanda Antalya'nın en büyük sorunu bir kongre merkezinin bulunmaması. Izmir'de ise gelen konuklan ağırlayabilecek yatak kapasite- si bulunmuyor. Kongre turizmi için gelenlere yönelik üç otelin yatak kapasitesinin 2 bin dola- yında olduğu belirtiliyor. Şu an- da kongre merkezinin bulunma- ması İzmir'in bu turizm türün- den yeterince yararlanamaması sonucunu doğuruyor. Ancak îzmir, kongre turizmi açısından giderek şanslı duruma gehyor. Var olanlara ek olarak Büyük Efes Oteli'nde yapımı süren 1700 kişilik kongre salonunun büyük bir eksikliği gıderecegı kaydediliyor. Sahte para operasyonu Ekonomi Servisi - Piyasaya sahte 50 bin Iiralık sürdükleri gerekçesiyle 5 kişi gözaltına alındı. Operasyonda, 4748 adet sahte 50 bin Türk Lirası ele geçirildi. İstanbul Emniyet Mü- dürlüğü Mali Şube'den yapı- lan açıklamaya göre Beyoğlu Emniyet Amirliği görevlile- rince yapılan genel denetimler sırasında, üzerinde 48 adet sahte 50 binlik bulunan Ra- mazan Karacan ile Kemal Yalçın gözaltına alındılar. Bu sanıklann verdikleri ifa- deler doğrultusunda, Galip Dede Caddesi No: 103'teki iş- yerinde, Muammer Topkara- oğlu'na ait olduğu iddia edi- len çantaıun içinde 4700 adet sahte 50 binlik ele geçirildi. Öte yandan piyasaya sahte Amerikan Dolan sürülmesi üzerine başlatılan operasyon- larda 245 bin 600 sahte Amerikan Dolan'yla 9 zanlı yakalandı. Adlan saptanan 4 kişinin de aranmasına baş- landığı bildirildi. VILLADA TATIL BODRUM 1992 YILJ Tatil ÇEVREYE SAYCIU kişi baştna 1.650.000 TL. 7 gece - 8 gün yp Ödeme: 150.000.-Peşîn + 10eşittaksiî 5 YILLIK Devre - Tatil HER YIL 14 gün Peşinat İki Taksit 6 + 5+5 Milyon TL. 5 kişilik VHIa 10 YILLIK Devre - Tatil HER YIL 14 gün Peşinat - İki Taksit 12 + 10+10 Milyon TL. 5 kişilik Villa TATILDE DEVRIM YALIKAVAK 99 YILLIK Tapusu Dahil Devre - Mülk HER YIL 14 gün Peşinat İki Taksit 24 + 20+20 Milyon TL. 5 kişilik VİHa S a b i t T Ü R K L İ R A S I Paramızı Seviyoruz - Enflasyonu Yeniyoruz. İşletme Belgeli Konaklama Tesisi, Denize sıfır, Su sporian, Tenis-Bilardo, Havuz, Market, Restoran, Barlar. Gerçek tapu, Bedeisiz bahar/Kış dönemleri, PAMUKBANK Konut Destek Kredisi, 24 aya kadar vade. Oubleks Villamzda bağımsu birimler: Yatak ve Otumna pdalan, Mutfak ve Banyo. Ücretsiz gûnlûk bakım. Teknik Özellikler: Biyolojik antma, İki Jeneratör, Bin Tonluk su deposu, Monakus bahçeleri. Y A L I K A V A K A * $ . Ank. (4) 427 39 71-72 İst.: (1) 241 05 21 Ist.: (1) 336 98 22 - 337 50 53 izmlr: (51) 217921 - 217927 Yalıkavafc* (6144) 13 92 -7 Hat Y A Z D Ö N E M L E R İ H I Z L A T U K E N I Y O R . . . A C E L E E D I N I Z IŞÇININ EVRENINDEN ŞÜKRAJNKETENCİ ••Catlak Sesler de Olmasa'Günde kimbilir kaç posta 'serbest piyasa ekonomisi'nin er- demleri üzerinde söylevlerverilirken, kitleler dünyanın gele- ceğinde alternatıfsizliğe inandırılırken, oradan buradan bazı münasebetsiz, çatlak sesler çıkıyor. Olacak şey mi? Hem de Bırleşmış Milletler'in dünya ekonomısine ilişkin resmi rapo- runda, böylesine zararlı görüşlerin ne işi var? Birleşmiş Mil- letler resmi raporunda, 'serbest pazar ekonomisinin her derde deva olmadığı, ekonomik gelişmede sadece piyasa güçlerine dayanılmasının zarar verebileceği' uyarısında bu- lunuluyor. DlSK'in yeni dönem çalışmalannın programlandığı, ilke ve kararlannın belirlendiği, Baştürk'ün adım verdikleri Oren top- lantıları sonuçlandı. Konfederasyona düşen görevlerin ana çerçevesi çiziiirken, yine aykırı görüşlere yer verilmiş. Bunca yıllık cezalandırma, cezaevleri, işkenceler, bu adamlara dü- zene uyum sağlamayı öğretmemiş. Yine bir şeylere karşı çı- kıpduruyorlar... 'Dünyanın beyninin kuzeyde, gövde ve ayaklarının güney- de olacağı bir düzen peşinde olan kuzeyin karşısında, Türki- ye toplumunun 'beynine sahip çıkma', beynini teslım etmeme ve en az onlar kadar üretici, yaratıcı bir beyne sahip olduğunu kanıtlamak için mücadele amacıyla seferber etme görevi DİSK tarafından üstlenilebılir ve üstlenilmelidir. Bu amaçla DISK, Türkiye kapitalıst sınıfının ve devletin, ellerinde tuttuk- ları ülkenin insan dahıl tüm kaynaklarını ne yönde ve nasıl kullandıkları konusu başta olmak üzere, ülkeye 1980'lerden berı empoze edilen 'köşe dönme felsefesi'ne, üretmeden ka- zanma anlayışına, uretıci ve yaratıcı emeğin alay derecesin- de horlanarak rant ve aracılık faaliyetinin ödüllendirilmesine dayalı değer çarpıtmasına karşı her alanda seferberlik acabi- lir. Bu konudaki çıkış noktası ise işçi sınıfının emeğini nitelik- sel olarak zenginleştırmeyı öne alan yakiaşım içinde zaten vardır. Hükümet, sendikal hak ve özgürlüklere, ILO ilkelerine aykı- rı olduğunu kabul ettiği, grev ertelemesı ile ilgili yasa hükmü- nü kaldırmayı vaat etmışti. Koalisyon ortaklarının program ve protokolünde yer alan, daha önce muhalefet yaparken ANAP hükümetlerinin bu türden uygulamalarına karşı çıkan Başba- kan ve bakanlar, yürürlükten kaldıracaklarını söyledikleri yasa hükmünü, amacını da aşarak hep birlikte kullandılar. Yetmiyormuş gibi, Danıştay'ın yürütmeyi durdurma kararına da itiraz ederek, TİGEM ışçılerinin grevini başladıktan birkaç saat sonra durdurmayı başardılar. Hükümete göre Tarım Ba- kanlığınabağlı ışyerlerindeçalışan 15binişçininbirayıaşan grevinin bir sakıncası yoktu. Ancak aynı sendikanın üyesi 10 bin 600 TİGEM işçisinin grevi milli güvenlik ve sağlığı tehdit ediyordu. Tütkiye'nın milli güvenlik ve sağlığının tehdit altın- da olmasına bu işçiierin greve çıkması yetiyordu. Şimdi bir ayı aşkın süredir grevde olan Tarım Bakanlığı işyerlerinde calışan işçiler ile grevleri durdurulan TİGEM işçilerine, 'ülke- nin âli çıkarlan' adına oturup beklemek düşüyor. Neyi mi? Baba'nın vereceği ücret zammını tabıı ki. Dün gelen haberle- re bakınız ki onlar yerlerinde uslu uslu oturup bekleyecekken, çatlak sesler çıkarmaya başlamışlar. Grevleri yasaklanan iş- çiler işyerlerinde hastalanıp toplu viziteye çıkmışlar. Toplu yürüyüşler ve gösterıler düzenlemişler, koalisyon ortaklannı protestoetmişler. Yukarıda, geçen haftanm bize en ilginç gelen çatlak sesle- rınden, aykırı göaiş ve davranışlardan ilk aklımızda kalan, önemli gördüklerimızden alıntılar yaptık. Yaşamın karmaşa- sında aykırı görüşler, çatlak sesler güçlü çıkmazsa, sorunlar ve gerçekler kaybolup gidiyor. Dünyanın gerçekten sadece ve sadece serbest piyasa •konomısi'nin erdemlerı içinde kurtulabileceğıne inanır, bu- nun adına insanlığa dıkte ettirilen haksızlıklara boyun eğmeyi kabul edebiliriz. Karadeniz Ekonomik işbirliği toplantısında ülkemiz ekonomisi için görünen gelişme cazibesıne kaptlıp, güçlü ve zengin Türkiye içinde bizim de alacağımız büyük payların rüyasını görebiliriz. Ülke olarak şansları yakalâmak, bireyler olarak geleceğe umutla bakabilmek ınsan olmanın gereğı ve de çok önemli. Çatlak seslerin ve görüşlerin sergi- ledığı, ortaya koyduğu bazı küçük aynntılar olmasa. Baksanı- za Birleşmiş Milletler raporu sadece piyasa gücüne dayanıl- masının sakıncalarını sıralıyor, örneğın yatırımların hızının düşmesi ile dünyayı bekleyen ışsızlik tehlikesinden söz edi- yor. DİSK raporunda gelışmiş ülkeler ekonomılerinin dayattt- ğı modelde, Türkiye'nin ömür boyu azgelışmişlik zincirini kıramamaya mahkûm edileceğı tehlikesinden söz ediliyor. Tarım işçilerinın eyleminde hükümetin yüzdeli zam oranı ile ücretîerde yarattığı eşıtsizliğe karşı çıkılıyor. Kimbilir belki de hükümet bir yandan Türkiye'yi gelişmiş ülkeler arasına sokmak için uğraşıp dururken, bunun vazge- çilmez koşulunun insan olduğunu, öncelikleri arasında yer alması gereğini anımsar. Geleceğe dönük büyük idealler, projeler yanında, küçücük haksızlıklar, boşvermelerin getire- bileceği büyük zararları göz ardı etmez. iyi ki aykın görüşler, çatlak sesler çıkıyor. Onlar yeterince güçlü, etkili olmadığında, sorunlar ve haksızlıklar büyüyor. Sonunda daha büyük patlamalar oluyor. Ancak bedeli de da- ha ağır oluyor. Çatlak seslerin, görüşlerin varlığından değil, asıl yokluğundan korkmak gerekiyor galiba. Keşke yaşamın her alanı için aykın görüşler, çatlak sesler; zamanında, sağlıklı ve yeterince güçlü çıksa. Yeterince cıddi- ye alınsa, algılansa... Ülkemiz ve dünyada yaşam daha kolay- laşıp, daha az acılar çekilip bedeller ödenerek güzelleşe- cek... Otoyollara 300 milyondolarANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Türkiye'de yapımı de- vam etmekte olan otoyollann ek kaynak gereksinimini karşı- lamak için 300 milyon dolarlık djş kredi sağlandı. Hazine ve Dış Ticaret Müs- teşarlığı'ndan yapılan açıkla- maya göre, Türkiye İş Bankası ve Yapı Kredi Bankası ile 8 ya- bancı banka öncülüğûndeki uluslararası konsorsiyumdan toplam 300 milyon dolar kredi temin edildi. Bunun 225 mil- yon dolarlık ticari kredi kısrruna ilişkin anlaşma dün Londra'da imzalanırken, 75 milyon dolarlık ihracat kre- disine ilişkin anlaşmanın da yakında onaylanacağı bildiril- di. 75 milyon dolarlık kredi, otoyollann yapımında kul- lanılmak amaayla, ABD'den ithal edilecek mal ve hizmetle- rin alımında değerlendirilecek. 225 milyon dolarlık ticari kredinin 150 milyon dolarlık bölümü 3 yıl, 75 milyon do- larlık bölümü 5 yıl vadeli ola- cak. İhracat kredisi de, 3 yılı ödemesiz olmak üzere 13 yıllık vade yapısına sahip olacak. Mutfak enflasyonu haziranda binde 8ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Haziran ayı içinde gıda harcamalarındaki artışın ya- vaşladığı belirlendi. Türk-lş Araşürma Merkezi'nin yaptığı piyasa belirleme çahşmalanna göre, sebze ve meyve fiyat- lannın ucuzlaması nedeniyle son 4 yılda haziran ayında gıda harcaması ikinci kez yüzde 1 'in alünda kaldı. Haziran ayında 4 kişilik bir ailenın gıda harca- ması binde 8 oranında artarak, 1 milyon 335 bin liraya yüksel- di. Haziran ayında mutfakta rahatlamayı sağlayan en önemli etken, meyve fıyatla- nnın yüzde 21.7, sebze fiyat- lannın da yüzde 2 oranında ge- rilemesi oldu. Nisan, mayıs ha- ziran dönemi gözönüne alındığında ortalama sebze fı- yatlanndaki gerileme yüzde 26.5 oranında oldu. Buna karşın et yüzde 14.3, süt yüzde 16.7, beyaz peynir yüzde 16.7, margarin yüzde 9, pirinç yüzde 17.5 oranında fıyat artışı gös- terdi. Araştırmaya göre hazi- ran ayında gıda harcaması 10 bin liralık ek harcamayı getire- rek, 1 milyon 335 bin liraya yükseldi. Bu oranla yılın ilk yansında arüş oranı yüzde 24. 4'e ulaştı. Geçtiğimiz yıl aynı dönemde aylık arüş yüzde 5.8 olurken, yılın ilk yarısındaki arüş yüzde 27.3 olarak gerçeK- leşmişti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle