Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURIYET 31MART1992SALI
GORÜŞLER
BURAŞI
TÜRKİYE
-UK ŞAHİN
M Kadar Alman!
A
lmanva nın PKK konusunda Turkıye ye karşı ta-
kındıgı tutum "mıllı meselemız" halıne gehverdı
Tepkıer, kıbarca ıfade edılmeye çahşılan
"uzüntu"lerden kulhanbeyı ağzıyla dıle getmlen
" ı n i l " ve "gateyan"lara kadar uzanıyor "Eskı dost"lann
"ıhaet' ıne du, ulan düş kınklıklan ve ofkeler bır yere ka-
dar aklı olabı ır Ama olayın gerçek boyutlannı anlama-
mız.cngel de olabıhr
r\ oluyor' Almanlar nıçın kor gozum parmağına derce-
sıneftırkıye nın uzenne gelıyorlat
5
'
B konuda bırçok kuram ve senaryo one suruldu Tur-
kıyeıın dunyaya yenıden sıyasal ağırlığını koymak ısteyen
Almnya'nın Balkanlar ve Orta Asya'dakı çıkarlanna set
çekoileceğı, bu nedenle zayıflatılmak ıstendığı gıbı çok ust
duzv komplolardan. 5 nısandakı eyalet seçımlennde oy
avcığı gıbı çok gunluk açıklamalara kadar pek çok varsa-
yımiinredık TRT'dekı teror açıkoturumu ertelenmeseydı
dah d a dınlevecektık
Bı kuramlann her bınnde bıraz hakıkat payı var kuşku-
suz \ m a hıçbın her şeyı açıklamıyor Özellıkle şu soruya
yanı vermıyo
r
Almanlar uç beş mılyon Kurdun sempatısı-
nı, 5) mılyon Turkun sempatısıne nıçın tercıh etsınler Ka-
festeci renklı papağan dururken nıçın sokaktakı serçenın
peşııden koşsunlar
9
Beıce konuyu lyı anlayabılmek ıçın ışın psıkolojık boyut-
lanra bakmak, Alman ruhunun karanlık labırentlennedal-
makgerekıyor
• • •
Bı turden dennlıklere volculuk kolay bır şey değıldır
Buru her şeyden once, ruh ve bılınç kâşıflen dıyebıleceğımız
şaır»e yazarlar ıtıraf edıyorlar Heınnch Heıne, "Gecelen
Alrranya aklınıa gelınce gozume bır damla uyku gırmıyor"
dıyor Fnednch Nıetzsche'nın karamsar saptaması ıse şoy-
le "Mman ruhunun ıçınde kondorlar, bu kondorlara bağ-
lanan başka kondorlar, mağaralar, saklanacak yerler ve
zındınlar vardır, onun karmaşasında en gızemlı ve baştan
çıkancı şeylen bulabılırsınız, Alman, kaosa gıden gızlı pau-
kalan ıyı bılır
Bi gızlı patıkalardan vanlacak felaketlenn oyküsü Yır-
mıaı Yuzyıl ın ılk yansının tanh sayfalannı dolduruyor
Yrmıncı Yuzyıl'ın ıkıncı yansında Alman ruhunu anla-
mak ısteyenlere Wıllıam Abısh'ın geçenlerde Adam Yayın-
lan'adan çıkan "Ne Kadar Alman" adlı romanı salık ven-
lebıhr Amenkanvan cılanın dltında ınsanın ıçıne kasvet
veren o muthış duzen duygusu ve katılık olduğu gıbı dur-
maktadır Yenı kurulrnuş modern kentın altında aslında bır
ölum kampı vardır Üzen ortulmuş olan geçmış. aslında
pek dennlerde değıldır
B,z burtu yenı Nazı gruplannın, dazlaklann ve otekılenn
"Turken Raus' çığlıklanndan zaten bılıyoruz Üzenne ne
kadar demokrası cılası çekılmış olursa olsun, ırkçılık ve ya-
bancı duşmanlığı hâlâ oradadır Ve sanıldığından çok daha
yaygındır Tıpkı Nazı'lerden oncekı gunlerde olduğu gıbı,
azınlıkta olan bazı Almanlar bu çırkınlıklere karşı savaş-
makta, ama çoğunluk, ırkçılann yabanalara ve ozellıkle en
buyuk yabancı grubu olan Türklere yaptıklannı ıçın ıçın
onaylamaktadır
Alman polıtıkacılan da farkındadır durumun Ne yapa-
caklar
9
Bırçoğu Nazı geçmışının golgesı yuzunden ırkçılan
açıkça destekleyemıyor, ırkçılıktan kaynaklanan Turk duş-
manlığını açıkça dışa vuramıyor Belkı ruhunun o karanlık
kondorlannda bır hayalet gıbı dolaşan bu duygulardan
korkuyor
Ama, ya bu Türklenn kendılennın ırkçı olduklan ve za-
vallı bır halka yapmadıklannı bırakmadıklan kanıtlanır-
sa Ohh. değıl mı° O zaman Türklere duyduğunuz yan
saklı netretı ırkçılığa değıl, objektıf nedenlere bağlayabıhrsı-
nız Kendınızı haklı çıkarabılırsınız O Turklere karşı çıktı-
ğınız ıçın oy da ısteyebılırsınız
Turkıye'nın Kurtlere yonelık polıükasmın yuz ağartıa
olduğunu soyleyemeyız Belkı asken araçlar konusunda Al-
manlara verdığımız sozu de tutmadık Ama, zamanında
Saddam'ın yaptıklannı bıle gormezden gelebılen Almanla-
nn derdı bunlar değıl Işın ozu şu Gecelen rahat uyuyabıl-
melen ıçın ocu Turklere ıhtıyaçlan var
1
60-30 YIL ÖNCE CUMHURIYET
1932: Sinan'ın 344 üncü vıldönümü
Bugun buyuk Turk mıman
Sinan'ın ölum vılı
munasebeüle lstanbul'da,
Edırne'de ve dığer bazı
şehırlenmızde ıhtıfaller
yapılıyor
Sınan Turk mıman tanhının
sn parlak devnne sahıp olan,
budevn yaratan yuksek bır *an atkârdır Memleketındort
koşesıne dağılan camılen, medreselen, kutuphanelen, çarşılan
Turk san atının kudreunı haykıran en buyuk şaheserler
addolunmaktadır
Mımar Kemaletün Bey ıç «ahıfelenmızde mündenç makalesı
ıle Sinan'ın eserlennı ve san'at kudreünı anlaüyor Buyuk
>an atkâr ıçın bugun Istanbul'da ve Edırne'de yapılacak
ıhtıfallenn tafsılâtını aşağıya yaayoruz
İsianbul da vapılacak ıhtıfal
Mımar Sınan ıhtıfalı bugun saat on beşte Suleymaruye camısı
avlusunda yapılacaktır
Merabime Şehır bandosu tarafından çalınacak ıslıklâl marşıle
başlanacaktır Bundan sonra muhtdhf hatıpler tarafından
buyuk san'atkâra aıt bırer hıtabe ırat edılecektır
*JANEEYR£m
/N
1855'TE 6u&üfl/,UA/LU (UGtLİZ
cHARLorre s/zofi/re(j?Aeur
B ) , MtLEYİZ£N G£ÇtgPıĞl KAN ZE-
Ht&LENM£Sfffl>£N, 41 yAŞfNPA ÖLML/fTİ/.
UÇU oe YAZ4G OLAN SRONrE" /&ZAZ4&-
OEŞLE&N SN güruSUY&u. vtcnoGe* ÇA-
Ğt'NfN 3U &OM4*/r/K X4Z*Gf, &OGT
MANf tÇifiJOE EN ÇOK. "JHNE £Y/eE"
AĞZIN&AN ANLArTLAA/
8(R YAŞAM ÖnaJSUMU tÇEGEN yAPfT',
GÖeE PAGAOOKS SAVrtSUyiK
TAŞryoeou. ÜcHe,Je*ne Eyrt'
h/r £Qkne goru/uyor. Mr
mafıkanestnde
Ekonomik Kriz ve Yabancı Düsmanlıgı
Doç.Dr.AIİARAYICI
S
on yıllarda Avrupa'da, göçmen vş-
çılere yonelık yabana duş-
manlığının temelınde ekonomik
knz yatmaktadır Şoyle kı. gu-
numuzde kapıtalıst Avrupa ulkelen, ıçıne
duştuklen ekonomik knzın yukunu eme-
ğıyle geçınen goçmen ışçüere mal etmekte-
djrter Buulkelerde, ekonomik knz veışsız-
Uk artükça buna parafel olarak da yabana
duşmanlığı ve ırkçı saldınlar sıstemlı bır şe-
kılde kendılığınden hızla artmaktadır
AT (Avrupa Ekonomik Topluluğu) ul-
kelennın son yıllara ılışkın venlenne gore
topluluğa uye 12 ulkedekı ışazlenn sayıa
(Mart 1988'de) 16 317 000 ıken bır ay son-
ra bu sayının 15 860 000'e duştuğü goru-
lur Yanı, bu demektır kı ATye uye ulke-
lerdekı ışsızhk orara mart 1988'de %104
ıken, nısan 1988'de %10 3 olarak saptan-
mışür
ATye gırmek ıçın sıra bekleyen ulkemız-
dekı ışsızlık orarunı değeıiendırecek olur-
sak, durumun ıçler acısı olduğu tartışma
gotûrmez bır gerçektır Kanımızca, ulke-
mızdekı calışan nufusun ışsızlık oranı en az
%30'dur Bu durum, îspanya'dakı ışsızlık
oranından daha fazla olup gelışmekte olan
ulkemız ıçın bır yuz karasıdır
Resmı ıstaüsüklere gore ulkemızdekı ış-
sıztenn sayıa 5 mılyonu çoktan aanışür
Bu sayıya bır de gızlı ışsızhğı eklersek belkı
de 20 mılyonu bulur
Gunûmuz Tûrkıyea'nde ve dunyada
bırçok ülkede gıttıkçe artan sosyal patla-
malann, muhar ve boşanmalann, sosyal
adaletsızlık ve huzursuzluklann temehnı
araşüracak olursak psıkolojık nedenlerden
zıyadeekonomik nedenlenn yatüğını goru-
riiz. Kuşkusuz, bu nedenlere sıyası baskı ve
daha başka etkenlen eklemek olanaklıdır
Daha once de ışaret edıldığı gıbı, Fran-
sa'da ve goçmen kabul eden dığer Avrupa
ulketennde, goçmen ışçı veçocuklanna yo-
nehk yabancı duşmanlığı ve ırkçı sakin-
lann nedenını araştırmak gereğını duyar-
sak hıç tereddut etmeden bu ulkelenn ıçıne
duştuklen ekonomik knzle karşı karşıya
kaküklan gerceğı gorulur Ekonomik knz-
le brlıkte çalışan nufustakı ışsızlık oranı da
buna paralel olarak artar Orneğın, Avru-
pa'da en çok goçmen ışçı banndıran bırer
ulke olan Fransa'da (buradakı goçmen nü-
fusun toplam nufusa tam oranı %8'dır) ve
Almanya'da (ayru şekılde, goçmen nûfu-
sun bu ulkedekı oranı ıse %Tdır), bundan
tam 20 yıl once çalışan aktıf nufustakı ışsız-
hk oranı oldukça duşüktu Buna paralel
olarak da yabancı duşmanlığı tam olarak
olgunlaşmamış ve ırkçı saldınlann boyutu
da o kadar sıstemlı ve fazla değıldı Elbette,
bundan 20 yıl once de yabana duşmanlığı
sozu edılen ulkelerde vardı, ancak bu açık-
tan ve saldırı şekhnde yapılmıyordu Ama
bugun tam tersıdır Her yıl, onlarca ınsan
ekonomik knzın, yabanicı duşmanlığının
ve ırkçı saldınlann kurbanı olarak yaşam-
lannı yıurmektedırier
Olayları irdelersek şimdiye
kadar Fransa ve başka
birçok Avrupa ülkesinde,
ırkçı saldırılar sonucunda
öldürülen genç işçüerin
hiçbirisinin Avrupa kökenli
göçmenler olmadığı gerçeği
ortava çıkar.
Genel olarak Almanya'da 1 5 mılyon-
dan fazla goçmen kıtlesıyle yabancüar ara-
sında ük arayı alan Turkıyelıler, Fransa'da
ıse Arap kokenh (Cezayır, Fas. Tunus)
göçmenler üe Sıyah Afnkalılar yabana
duşmanlığı ve ırkçı saldınlardan naaplenru
almaktadırlar Orneğın Fransa'da Avru-
pa kokenh göçmenler (Portekızlıler, Ispan-
yalılar, İtalyahlar, Yunanıstanlılar ve ayru
zamanda Çınhler, Vıetnamhlar vs), dınsel
ınançlan tarkh olan Musluman kokenh ve
ayah Afnkah goçmenlenn guncel yaşam-
da karşılaştıklan bu yabana duşrnanbğı ve
ırkçı saldınlara hıçbır zaman hedef olma-
mışlardır Onun ıçındır kı burada onemle
vurgulanması gereken etken, dınsel ve kul-
turel farkhhklar ve bu bağlamda renk ayn-
mı ve ırkçı sakünlar yabancı duşmanlığı
ıçın en onemh bır faktor gerçeğıdır Avru-
pa kokenh goçmenlenn, boyle bırsorunlan
yoktur Onlar, geknek ve goreneklen aa-
andan, kultur ve yaşama koşullannda çok
onemh bır farkhhk ohnadığından dolayı,
bulunduklan ulkelere daha çabuk uyum
sağlayabdmekie ve oradakı ınsankra daha
hızh'entegre olabılmektedırler
Olaylan irdelersek şımdıye kadar Fransa
ve başka hnrçok Avrupa ulkesınde, ırkçı
saldınlar sonucunda oldurulen genç ışale-
nn hıçbınanın Avrupa kokenlı goçmenkr
ohnadığı gerçeği ortaya çıkar Oldurulen
ınsanlar, dınsel ınançlan Musluman olan
ya da renklen ayah olan goçmen ışçılendır
Oyle değd mıdır
0
Irkçıhğa karşı savaşımın anlamı uzenn-
de duşunmek, tartışmak ve bu savasmın
neden olduğu alrüst oluşjan vurgularnak.
kışılen yenı sorular sormaya ve bır şeyler
uretmeye sokmak gerekır Ayru zamanda,
kulturcl kımhğın ya da kulturel farkhhğın
buyuk olçude tanınmasını sağlamak ve de-
ğışık turden ayasal. toplumsal ve kurumsal
desteklere dayandırmak gerekır
Kısacası, ırkçıhğa karşı savaşımı, de-
mokrası, ınsan haklan ve kulturel demok-
raa savaşımından ayırmak olanakazdır
UNESCO'nun, (1978'de Pans'tekı) 'Irk ve
Onyargıa Uzenne Olan Bıldırgesı'nde şu
göruştere yer vermektedır
"Tum dunya halklan, zıhınsel, toplum-
sal ekonomik, kulturel \e sıyasal gehşme-
de en yuksek dûzeye enşme açısından eat
yeteneklere sahıptır Farklı halklann başa-
nlan arasındakı farklar ancak coğrafi, ta-
nhsel, ayasal, ekonomik, toplumsal ve kul-
turel etkenlere bağlanabıhr Boylesı farklar,
uluslann ya da halklann hıyerarak yonden
anıflandınhşın4 hıçbır bakımdan olanak
vermez."
Irkçıhk ve yabana duşmanhğı, demok-
raarun. ınsan haklannın ve tum ınsanhğın
başbelasıdır Yazımızı, Kubah ınsan hakla-
n savunucusu ve yazan Jose Martı'run şu
sozlenyle sonlamak ısüyoruz. Jose Maru'-
yegore
"İnsanın, şu y"a da bu ırka bağh ohnak-
tan geten hıçbır ozel hakkı yoktur însan-
dan soz edınce tum haklardan soz etmış
oluruz. însan, beyaz obnanın, melez olma-
nın, zena olmanın oteande bır şeydır "
FERRUHDOĞAN
P^
COK5ATAR
SoLCULARA
Yerel Yönetimlep Demokrası T
NECDET ÖZKAN Bayrampaşa Belediye Başkanı
T
urkıye, ınsan haklanna dayalı,
hukukun üstunluğunu ılke edı-
nen bır sıyasal yapı kurmanın
yorungesıne oturdu B ı, bır ba-
kıma, Ataturk'un laık cumhunyetını
geç kalarak da olsa aşamaya sokma su-
recıdır Turkıye'nın 1992yılındahedefi,
bu surecın artık Fıkırsel platformdan ey-
lem safhasına donuşturülmesıdır
Son seçımlenn oy dokumunün zorun-
lu kıldığı koalısyon hukumetı, sanıyor
ve umuyoruz kı programma geçırdığı
demokrası paketını onumüzdekı gun-
lerde açacaktır
Bu geç kahnmış paketın açılması el-
bette onemlıdır Paketın ıçerdığı de-
mokratık açılımı, çağını yaşayan bır
kımsenın eleştırmesı mumkun değıldır
Ne var kı hukumetın hızla gundeme ge-
tırmeyı duşunduğu demokrası paketı,
bır bağlamda demokratık yapılan-
manın altyapısı yenne ust yapısına
onem vermektedır
Demokrasımız, beledıyealık deyışıy-
le, kanalızasyonu olmayan caddeye as-
falt dokmek, asfaltı renklere boyamak
anlayışını artık tamamlamalıdır Sıyasal
ejımde etkı grupları oluşturulmalıdır
Demokrasının altyapısında yargı
bağımsızhğı-şeffaf karakol, karakolda
sanığın avukatıyla goruşebılmesı elbette
sağlanmalıdır, bu, demokratık bır yapı-
lanmanın doğal sonucudur
Oysa kı demokratık yapılanmanın
ozu, o ulkede yaşayanlann yaşamın bu-
tün bınmlennde seçme haklannı kulla-
narak yonetıme katılmalandır Bu
katılım, ulkenın sıyasal yonetımınde soz
ve karar sahıbı olmaktır Yonetımın üst
yapısında söz sahıbı olmak, altyapısın-
da ıse dıktacı anlayışa teslım olmak,
demokrasıyle bağdaşmaz, bağdaşamaz
Şımdı Turkıye'de yerel yonetımlere bır
bakalım
Yerel yonetım bınmlennde gorev
alanlar seçımle gelırler Seçımle gelen
yerel yonetıalenn yetkı alanlan, bırçok
ulkede atama ıle gorev yapanlar kadar
bıle değıldır Bır belediye başkanı, Içışle-
n Bakanı'nın "uydurma" bır mektubu
ıhbar saymasıyla, ıkı mufettış ıle gorev-
den ahnabılır Soruşturma ıstenıldığı
kadar uzatılabılır
Seçımle gelenın seçımsız ındınldığı
sıyasal yapılarda demokrasıden soz edı-
lemez Demokrasının ana koşulu seçım-
le gelenın seçımle gıtmesıdır
Bır ulkede seçımle gelenın, seçımsız
gıtme koşulu yaratılmışsa, o ulkede de-
mokrası sadece bır aldatmacadır Ayn-
ca seçımle gelenın \esayete alınması.
anayasa sınırlan hanç duşunülemez
Hükümet süratle bir 'yerel
yöneticiler kurultayı'nda
sorunu gündeme
getirmeli, mahalli idarelerin
demokratık yapılanması,
iilke koşullanna uygun yeni
yöntemlere
kavuşturulmalıdır.
Bugun Turkıye'de yerel yonetımle*"
demokrası topalıdır Içışlen bakanı ye-
rel yonetıcıye egemendır Anakentlerde-
kı belediye başkanlan ılçe belediye baş-
kanlanna egemendır Bır ılçenın seçımle
gelen belediye başkanı olacaksınız, ama
ımar planlannın yapılması soz konusu
olduğunda o kentın beş bın-yırmı beş
bın planlannın olmasına rağmen sızın
yaptığınız tatbıkat planlan anakent
meclısıne gıdecek Butçenız gıdecek
Kararlannız sıyası tartışma konusu ola-
cak Bır seçılmış mılletvekılının (benım
bolgemın oylanyla) dokunulmazlığı
vardır Kanun yapradır, yanı halkın
temsılasıdır Huİcuku oluşturur Devle-
tı yönetır
Ama aynı bolgeden halkın oylan ıle
seçılmış belediye başkanının dokunul-
mazlığı yoktur Bır başka seçılmış ta-
rafından gorevden alınır Gene seçılmış
bır belediye mechsının kararlan, ana-
kent meclısınde yenıden karara bağ-
lanır, reddedılır
Yanı halkoyu ıle seçılmış belediye
başkanının tepesınde halkın dışında
(demokrasıye ters duşen) kılıçlar ve bo-
ğazında ılmekler vardır, bunu anlamak
mumkun değıldır Elı kolu bağlı, tepe-
sınde kılıçlar olan belediye başkanı ve
ondan haklı olarak sonınlannı çozmesı-
nı bekleyen oy vermış, güvenmış halkın
beklentılen
Beledıyeler ekonomılennde bağımsız
değıllerdır Bır ılçe belediye başkanı,
memuruna hukumetın uyguladığı
zammı uygulamaya mecburdur Ma-
aşını kendısı belırleme yetkısıne sahıp
değıldır Vergı paylannı ayarlama ola-
nağına sahıp değıldır Kısacası, yerel yo-
netımlerde bugunku uygulamalarda yo-
netıalenn kanadı yoktur
Oysa kı dunya demokrasılennde yerel
yonetımler, bağımsızdırlar O beldenm
butun yonetımsel bınmlennın sorum-
lusudurlar Demokrası ulkelennde sıya-
sal erk, mılh eğıtımden sağlığa, o belde-
de hastanelenn ışleyışıne kadar. mahalli
ıdareler yönetıcılerının denetımı altın-
dadır
Bugun koalısyon hukumetının açma-
ya hazırlandığı "demokrası paketı"
ıçınde, mahalli ıdarelenn ozerklığı ve
demokratık yapılanması yoktur Huku-
met, suratle bır "yerel yonetıcıler kurul-
tayf'nda, sorunu gundeme getırmelı,
mahalli ıdarelenn demokratık yapılan-
ması, ulke koşullanna uygun yenı yon-
temlere kavuşturulmalıdır Bugun artık
merkezden yonetılen burokrasıyı hare-
kete geçırmenın ve yenılemenın başkacı
koşulu yoktur Bıraksınlar, hastanenın,
okulun, nufusun, kısacası devletın ka-
musal bınmlennın sorumlu»u yerel yo-
netımler olsun Hukumet bu kurum-
lann modernızasyonunu ışleme yon-
temlennı makro duzeyde yapsın Bu
yapılın>a, hukumetler daha az aşınacak-
lardır Ve ulke çağdaş bır demokrasıye
kav uşturulacaktır
BLOKNOT
YAĞMUR ATSIZ
Bitmeyen Dert: Azınlıklar
S
abık Moskova İmparatorluğu'nun, Küba ve Moğo-
lıstan gıbı uç ulkeler hanç, Avrupa'dakı nufuz alanı-
na eskıden Ikıncı Dtana denılırdı 'Bırıncı Dunya'
ıle "Üçuncu Dun\a malum Bır yandan SSCB'-
nın, bır yandan da Yugoslavya'nın dağılması, bu genış top-
raklarda yıllarca bastınlmış bulunan mıllıyetler sorununun,
butun şıddettyle su yuzune çıkması sonucunu doğurdu
Urallar'la Almanya ve Baltık Denızı ıle Adnyatık arasın-
dakı ulkelen ınceledığımız zaman bunlar arasında mıllıyet-
ler ve azınlıklar problemlenne bulaşmamış tek bır tanesının
bıle bulunmadığını tespıt edenz
Işte çok kısa bır dokumu
MAC4RLAR 2 mılyon Romanya'da. 700 000 Slovak-
ya'da, 250 000 Sırbıstan'ın kuzeyındekı Voyvodına Muhtar
Eyaletf nde, 200 000 Karpato - Ukrayna'da Boylece Ma-
canstan'da yaşayan 10 mılyon Macara karşılık 3 5 mılyon
Macar azınlık olarak yaşamaktadır
A L MA VLAR 230 000 Macanstan'da, 150 000 Çekos-
lovakya'da, 90 000 Romanya'da, 2 mılyondan bıraz aa
Rusya ve Kazakısıan'da
Fakat Almanlar nıspeten çok kolay asımıle olan bır mıllet
olduklanndan yukanda sayılan venlenlerden buyuk bır
bolumu, bulunduğu ulkenın hâkım dılını kendı anadılı ola-
rak vermektedır Ustelık bırkaç yıla kadar bunlann hemen
hepsı Almanya'ya "gen-goç" etmış olacaktır
RUMENLER 2 8 mılyon Moldavya'da (Besarabya),
450000'ı Ukrayna'da (Kuzey Bukovına), 250 000 kadan
yıne Ukrayna ıçlennde, 50 000 kadan Sırbıstan'a bdğlı
Voyvodına Muhtar Eyaletı'nde
A RNA VUTLA R 1 6 mılyonu Sırbıstan'ın gaddarca ez-
dığı (sabık) Muhtar Kosova Eyaletı'nde Sırplar buranın
ozerklığını kaldınp doğrudan Beıgrad'a bağladılar 400
OOO'ı Makedonya'da yaşamaktadır Makedonya'nın top-
lam nufusu 1 8 mılyondur 100 000 kadar Arnavut da Ku-
zeybatı Yunanıstan'da yaşamaktadır
POLON YALILAR (Polaklar Lehler ) 418 000 Beyaz
Rusya'da. 220 000 Ukrayna'da 258 000 Lmanya'da
TL RKLER 1 2 mılyon Bulgarıstan'da Yaklaşık
300 000 kadar Pomak, yanı Musluman Bulgar da kendını
kulturel bakımdan Turklerle eş tutmaktadır 150 000 Türk
Yunanısun'da (Baü Trakya), 100 000 kadar Makedonya'-
da, 50 000 kadar Bosna'da, 15 000 kadar Sancak'ta (Tıto'-
nun, Sırbıstan'la Karadağ arasında boluşturduğu 8700 kı-
lometrekarelık bır Musluman bölgede) yaşar. Ayrıca 150.
OOO'ı Romanya'da (Osmanlı ve Tatar, 200 OOO'ı ıse Mol-
davya'da (Gagavuz Turklen) yaşamaktadır Bunlann yanı
sıra yaklaşık 4 mılvon Çıngene ıle 1 7 mılyon Yahudı de bü-
tun Doğu ve Guneydoğu Avrupa'ya yayılmış olarak yaşa-
maktadır
Ama bıtmedı
Ruslann %17 4'u, Beyaz Ruslann %21 2'sı, Ukraynah-
lann
o
ol5 3'u kendı devlet sınırlan dışında yaşamaktadır
Yaşadıklan yerler ıçıne Turk cumhunyetlen dahıldır Bu-
gunku hahyle, yanı Kosova ve Voyvodına dahıl, Sırbıstan
ahalısının %33'u başkaca Hırvatıstan nufusunun %25'ı,
Letonya nufusunun
O
o48'ı, Lıtvanya nufusunun %20 4'ü,
Estonya ahalısının
o
/o38 5'ı azınlıktır
Azınlıklann butun bu ulkelerde nasıl bırer barut fıçısı
oluşturduklannı ve bu barut fıçılanndan baalannın nasıl
^teş alıp patladığını gun be gun ızlıyoruz, daha da çok ızle-
yeceğe ben2enz Bu şartlar altında, ozgurluk ve bağımsız-
hklanna yenı kavuşmuş bu ulkelerde nıçın, sakın ve aklı
başında ınsanlar olan Bulganstan Devlet Başkanı Jelev ve-
ya Çekoslovakya Devlet Başkanı Havel'm buyuk alkış al-
madığını, buna karşılık duygu somuruculuğu yapan Sırbıs-
tan Devlet Başkanı Mıloşevıç yahut Tudjman (Hırvatıs-
tan), yahut Snegur (Romanya). yahut Meaar (Slovakya).
yahut Kravçuk (Ukrayna) gıbı polıtıkaalann pnm yaptığı-
nı anlamak mumkun olmuyor mu°
OKURLARDAN
Cumhuriyet gazetesine öneriler
Dunya hıçbır bılımsel
açıklamayagerek
duy ulmadan, sov ut
kavramlaruretmeden enıne
boy una duşunmeden
kavranabılecek çok bovutlu
bırkaosvaşıyor
Bu kaos, yer yuvarlağının
e\ rendekı konumu. durumu
ve ozcllığınden uzennde,
ıçınde gaz bıleşımınde var
olancanlı cansız, lum
madde, olay ve olguya
ozellıkle ınsan-hayvan-bıtkı
turlennın gcleceğıne kadar
hemen her şeyı hıç kuşkuv a
yer bırakmayacak olçude
tehdıt edıyor
Insanlar, uluslar, ırklar arası
ılışkıler ınsana hıç de
vakışmavan çoğukez
anlaşılmayan olçude
tehhkeh, korkutucu \ e
caresız bırakıcı bır konumda
ılerhyor
Gazetenın en temel ışlevı
(yurttan dunyadan) haber
vermektır
Ancak onunla sınırh
kalmayıpekonomik sosyal.
kulturel polıtık, sanatsal,
duşunsel, bılımsel bılgı olay
ve olgulan en genış okuyucu
kıtlesıne ıletmekle de
sorumludur
Cumhunyet yukanda
sıraladığım -İcaosa neden
olan^haberlen alçak
gonulluluk gostenp
vermıvor
• Bu tur haberlen •
nedenlenv le yorumlayıp
aydınlatıa açıklayıa,
bılınçlendına ışlev
gormuvor
• Cumhunv et sokaktakı
ınsana saygı duymuyor
Onu onun yaşadıklanru
onemsemıyor
• Ulkedekı ınsanlarla canlı
ılışkı kurmuyor
• Sokaktakı ınsanın
v aşadıklanna. korku ve
kaygılanna, merak \ e
gudulenne yonelmıyor
Çunku
• Cumhunyet gazetesı,
y uksek bılgı uretıyor ve
aktanyor
• Cumhunyet gazetesı aydın
(') ve burokratlann duzeylı
gerek:>ınımlennı gıdenyor
•Cumhunvet gazelesı.
Batıdakı kımı gazetelen
taklıt cdcrck duşun
gazeıesı cıddı gazete"
olduğunu belırtıvor
Dunya 1900 lenndunyaMdegji
Türkıye 1900 lenn Turkıyesı
değıl
Turkıye, "haber", "yorumlu
haber" "bılgı yuklu haber",
"aydınlatıcı haber" veren bır
gazetenın yoksunluğunu
yaşıyor
Onenler
Cumhunyet, savgın. ışlevh ve
satan bır gazete olmak
ıstıyorsa,
• Bır grup aydm ve
burokrata seslenen duşun
gazetesı olduğu savından ve
asık suratlı (cıddı) tavnndan,
bıktıncı yınelemelerle
doldurdugu soyut^
yaalardan, çızgılerden
vazgeçmeden, sokaktakı
ınsana da yonelmelıdır
• Salt yuksek bılgı
gereksınımınedeğıl, alcak
bılgı gereksınımıne de yanıt
vermehdır
• Doğal ve guncel yaşamdan
hareketle ovaşamın
anlaşılmasına ve duzeyın
yukselmesıne katkı
vapmalıdır
• Sokakta.evde mahallede.
ışte ağlayan korkan
oldurulen olduren, tecavüz
eden edılen bırbınnı
hırpalavan, soyan soyulan
ınsanlara saygı duymalı,
onlara daha tıtız yaklaşarak
yaşadıklan yaşamı, ulkeyı,
dunyayı kav ramalanna
katkıda bulunmalıdır
•Tum bunlarla ılgılı,
ulkedekı
-sanatçı-bılımcı-araştırmaa-
ınsanlanmızın da
katkılanyla, bıhmsel makale,
yazı goruş,onenve
tartışmalan ıletmelıdır
• Cumhunyet gazetesı
haber vermehdır
Halkın v aşadığı olaylarla.
halkın aydınlatılmasından, o
olaylann haber olarak
venlmesınden,
yorumlanmasından çok
duşunen ('). duşunce ureten
aydınlarrahatsızmı
olacaklar^Olsunlar
Gazeteyı satm almayacaklar
mı"' Almasınlar
O gazeteyı saün alacak
olanlar daha da artacaktır
"Cumhunyet bana çok şey
kazandırdı
Onu hangı bıçımde olursa
olsun kav betmek
ısiemıyorum
RIFATOVMAK
ODTU-Tarıh bolumu
oğrenası