15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 14 MART1992 CUMARTESİ HABERLER Aren'inuyam mektubu • L BA (Ankara) - Sosyalist Birlik Partisi Genel Başkanı Sadun Aren, Başbakan Süleyman Demirel ve Başbakan Yardımcısı Erdal Inönü'ye Kûrt sorunu ile ilgili birermektupgönderdi. Aren, mektubunda önümüzdeki günlerde Kürt sorunu ile ilgili vahim kanlı olaylann çıkabileceğine dikkat çekerek bundan duyduğu endişeleri dile getirdi ve çözüm önerilerini belirtti. Demirenn kabulü •ANKA (Ankara) - Türkiye'de temaslarda bulunmak üzere önceki gün Ankara'ya gelen Avrupa Parlamentosu Siyasi Komisyon Raportörü Raymonde Dury, Başbakan Süleyman Demirel tarafından kabul edildi. Yeni başbakanlık binasındaki kabulde AT'nin Ankara temsilcisi Michael Lake de bulundu. Dury, Türkiye'deki temas ve izlenimlerine yazacağı raporda yer verecek. Dury'nin temaslannda özellikle Türkiye'deki insan haklan ile ilgili konular üzerinde duracağı belirtiliyor. PKKsaldırısı •CUMHURİYET (Diyarbakır) - Şırnak'ın tdil ilçesine bağlı Sulak köyü jandarma karakolu, PKK'hlann saldınsına uğradı. İki asker agır yaralandı. PKK'lılar, Sulak köyüjandarma karakoluna önceki akşam saat 20.00'de saldınyageçtiler. Roket ve otomatik silahlann kullanıldığı baskına jandarma karşıük verdi ve çıkan çaüşma uzun süre devam etti. Çatışmada bir uzman çavuş ile birjandarma eri ağıryaralandı. Karakol binasına girmeyi başaramayan ve jandarmanın savunmasıyla geriçekilenPKK'lılar, karanlıktan yararlanarak olay yerinden uzaklaştılar. PKK'lılann elegeçirilmeleri için dün sabah Sulak köyü kırsal kesiminde geniş çaplı biroperasyon başlatıldı. Anayasa paneli •CUMHURİYET (Konya) -KonyaAnakent Belediyesi'nce düzenlenen "Nasıl Bir Anayasa" panelindeerkek ve bayanlar ayn ayn oturtulurak anayasa suçu işlendi. Konya Anakent Belediyesi'nin kültür etkinlikleri içerisinde düzenlenen eski devlet bakanlanndan Hasan Aksay'ın yönettiği ve Belediye Alaaddin nikâh salonunda yapılan panelde erkekler üst salon, bayanlar isealt salonda yeraldılar. Belediye olarak bastınlan ve dağıtılan panel davetiyesinde de beliriildiği gibi bayanlann ayn olarak izledikleri "Nasıl Bir Anayasa" konulu panelde bayanlann ayn oturtulması yasağmı her ne kadar SHP ve DYP'li bazı bayanlar bozdularsa da bayanlann büyük bir çoğunluğu. hatta tamamına yakın bir bölümü paneli ayn olarak izlemek zorunda kaldı. SHFden Ertuğrul Günay, DYP'den İhsan Saraçlar, ANAP'tan Oltan Sungurlu ve RP'den Yasin HatipoğluveMÇP'den Muhsin Yazıcıoğlu'nun katıldığı panelde laiklik çiğnenerek anayasa suçu işlendi. Panele konuşmacı olarak katılanlardan hiçbiri de bu aynma karşı çıkmadı. Sîlaha daha az ceza • ANKA (Ankara) - DYP'li 5 milletvekili. "bulundurma" ruhsatı olup da silah taşıyanlara verilen hapis cezasının azaltıiması için TBMM'ye bir yasa önerisi sundular. DYPKınkkale Milletvekilleri Abdurrahman Ünlü. Hacı Filiz ve Sadık Avundukogiu ile Balıkesir milletvekilleri Abdülbaki Ataç ve Cemal öztaylan tarafından verilen yasa önerisinde bulundurma ruhsatı olan, ancak ruhsata bağlı silahlan yanında taşıyanlara, hiç nıhsat sahibi değilmiş gibi ceza verilmesinin "kanunsuz suç olmaz ve cezalann kanuniliği" ilkesine aykın olduğu belırtildi. Toplumda adalet duygusunun hâkim kılmması ve kişilerin yasalara olan saygınlığının kazandınlması için ruhsatlı ve ruhsatsız silah taşıyanlann birbirinden aynlması gerektiği kaydedilen yasa önerisinde D YP'liler bulundurma ruhsatı olduğu halde silah taşıyanlara ruhsatsız silah taşıyanlara verilen cezalann üçte biri oranında ceza verilmesini istediler. Hükümet, sabaha kadar süren meclis görüşmelerinde çoğunluğu sağlayamadı Vergi affına ANAP engeliCUMHURİYET (Ankara)- Meclis, Vergi AfTı Yasası yüzünden ';en uzun ve tartışmalı" günlerinden biri- ni yaşadı. Önceki gece 22.30'da başlayan ve dün sabah 05.30'a kadar devam eden oturumda, koalis- yon hükümeti çoğunluğu sağlayamayınca yasanın yalnızca 8 maddesi Meclis'ten geçebildi. Vergi AfTı Yasasf nın görüşülmesine bugün devam edilecek. SHP'li Meclis İdare Amiri Salih Sümer durumu, "Ana muhalefet iktidan sarstı" diye değerlendirirken DYP'nin mu- halif kanadından Münif Isla- moğlu da "Üç aylık iktidann çoğunluğu sağlayamaması gö- rülmemiş şey"' dedi. Başbakan Süleyman Demirel'in, Bakan- lar Kurulu üyeleriyle birlikte geceyansı Meclis'e gelmesıne karşın çoğunluğun sağlanama- ması sinirleri gerginleştirdi^ Gerek parti sözcüleri kürsüde konuşurken atılan laflar gerek- se ANAP'ın iktidan engelleye- bilmek amaayla verdiği öner- geler yüzünden gerginlik zaman zaman tarüşmalara dö- nüştü. Bu arada ANAP Kasta- monu Milletvekili Refik Aslan tarafından verilen ve "halen ba- kanlık yapanlann ömür boyu vergi affından yararlanmalan- nı" isteyen önerge, oturumu yöneten Meclis Başkanvekili Fehmi Işıklar tarafından "gayri ciddi" bulunarak işleme kon- madı. Bütçe nedeniyle ancak saat 22.30'da başlayabilen Vergi Af- fı Yasası görüşmelerinde ilk engelleme, gündem değişikliği önergesiyle geldi. ANAP'ın ha- arladığı çok sayıdaki değişiklik önergesinden ilkini, ANAP Grup Başkanvekili Mustafa Kalemli divana sundu. Kalemli önergesınde, üağlık Karabağ böjgesinın düşmek üzere olduğunu belirterek hü- kümetin Meclis'e bilgi vermesi- ni istedi ve "Hükümet var mı" dıye sordu. TBMM Başkanve- kili Fehmi Işıklar, "Var efen- dim, çok şükür var. Allah Tür- kiye'yi hükümetsiz bırakma- sın" diyerek Vergi Affı Yasası'- nın görüşüleceğıni bildirdi. Bunun üzerine yasanın tümü üzerinde eski Maliye ve Güm- rük Bakanı Ekrem Pakdemirli, ANAP grubu adına söz aldı. Pakdemirli, "Dağlık Karabağ'- da hürriyet ve istiklal savaşı varken. ölüm-kalım savaşı var- ken, biz burada vergi kaçakçı- lannı affetmekle meşgulüz" Veıgi affı yasasından notlar ANAP yerine sahur suçlandıGÜNSELİ ÖNAL (Ankara) - Cumhur- başkanı Turgut özal'uı veto ettiği "Vergi Affı", Başbakan Süleyman Demirel'in de- yimiyle "çift dikiş" için ikinci kez geldiği MecÜs'te, ANAP engeline çarptı. Demirel'- in desteğine rağmen sabah saat 05.30'a ka- dar süren oturumda çoğunluğu koruyama- yan iktidar, ANAP yerine "sahur yemeği'- 'ni suçladı. ANAP, sabaha kadar süren ilk oturum- da, iktidar milletvekülerinin direncini, öner- ge vererek kırdı. İktidar, gece saat 22.30'da baîlayan oturumda ANAP'ın ardı arkası kesilmeyen önergeleri ve Ekrem Pakdemirli - Işın Çelebi - Adnan Kahveci üçlüsüyle ya- pılan engelleme karşısında uzun süre daya- namadı. Uzun süren Bakanlar Kurulu top- lantısından sonra, bakanları da yanına aiıp saat 24.00'de Meclis'e gelen Demirerin göz- üne görünüp yoklamayı atlatan DYP'liler Demirel'in saat 01.30'da Meclis'ten ayrıl- masıyla birlikte Meclis'i terk etmeye ba$- ladı.Osaatedeğin.öncesahuryemeğiolaca- ğını söyleyip ardından olmayacağını kürsü- den açıklayan TBMM Başkanvekili Fehmi Işıklar, bir süre sonra, evlerinden çağnlan Meclis personelinin sahur için yemek hazır- ladığını duyurdu. Sahur yemeği sonrası iktidar kulisinin gö- rünüşü, DYP ve SHP Grup Başkanvekil- lerinin bir anda paniğe kapılmalanna yol açtı. Çünkü yemek salonundaki sayı önemli ölçüde düşmüştü. DYP Grup başkanvekil- leri Turan Tayan ve Bekir Sami Daçe ile SHP Grup Başkanvekili Mahmut Alınak bu sayıyı bile komyamadı. Işıklar toplantıya 20 dakika ara verdigin- de, grup başkanvekilleri bakanlan ve mil- letvekülerini evlerinden çağırmak için tele- fonlann başına koştu. Maliye ve Gümriik Bakanı Sümer Oral bir ara Tayan'a yakla- şarak "Yemekten sonra dagıldılar. Siz bu sahur yemeğini vermeyecektiniz" diyerek çattı. Bu sırada Oral'ın aralarında bulunduğu DYP milletvekillerine, "Katılan var mı" di- ye soran SHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç, "Ne katılanı, eksilen var" yanıtını aldı. SHP'li Meclis İdare Amiri Salih Sü- mer ise, elindeki listeden Mecİis'te olmayan milletvekillerine telefon ettiren DYP'li Mustafa Duran Yangın'a seslendi: "Selim Sadak ile Nizamettin Toğuç oda- larında uyuyor". İlk yoklama, önerge verdikleri için ka- tılmak zorunda olan 10 ANAP'hdan doku- zu ikinci yoklamaya katılmadıkları için, Ceyhun ve Meclis'e gelen birkaç milletve- kiline rağmen, ilk sayı bile bulunamayın- ca, Işıklar oturumu kapattı. Meclis'in dünkü oturumu, milletvekille- ri sabaha kadar çalıstığı için dokuz kişiyle açıldı. AFTF UNAH Gndonık'a 'Hür Düşünce' Odülü AA(Ankara)- Bilkent Üniversitesi Öğrenci Konseyinin "Hür Düşünce Ödülü" TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk'a verildi. "Hür Düşünce Haftası" etkinlikleri çerçevesinde dün Mecİis'te yapılan törende, Cindoruk ödülünü öğrencilerden aldı. Bu arada. Emniyet Genel Müdürü Yılmaz Ergun'u ka- bul eden Cindoruk, polis örgütünün araç ve gereç yönünden takviye edileceğini söyledi. Savunmanın karakolda başlaya- cağını söyleyen TBMM Başkanı Cindoruk, bu uygulamayla polise yöneük iftira ve bazı söylentilerin ortadan kalkacağını belirtti. Yılmaz Ergun da polisin görevini, sevgiyle sürdürece- ğini bildirdi. Ergun, polisin güçlenmesi için gerekli imkânlann sağlanmasının memnunluk verici olduğunu söyledi. İS 1 h n B U L F İ L M F E î T İ VflL İ S ü R ü Y 0 R SİNEMA KİTAPLARISERGİSİ CUMHURİYET KİTAP KULÜBÜ'NDE İki film arasında soluklanmak için KİTABEVİ Her türden binlerce yapıt, Güncel konularda söyleşiler, Film tartışma toplantıları CUMHURİYET KİTAP KULÜBÜ, ZAMBAK SOKAKTA Fransız Konsolosluğu bıtişığı, 4/1, Tel. 252 3861-62 İLAN SINDIRGI İCRA HUKIJK HAKİMLİĞİ'NDEN Esas No: 1991/40 Karar No: 1992/2 Sındırgı ilçesi Bulak köyü nü- fusuna kayıtlı olup aynı yerde oturur Kaolin Maden Ocaklan çaljştıran Izzet ve rialime'den olma, 1.1.1936 doğumlu AS- LAN DEMİRDAĞ, konkorda- | to tnehli talebinde bulunmuş ve mahkememizin 30.1.1992 gun ve 1991/40 esas, 1992/2 karar sayüı kararı ile kendisine 1İK'- nın 287 maddesi gereğince 30.1.1992 tarihinden itibaren 2 AYLIK KONKORDATO MEHLİ VERİLMİŞTİR. ASLAN DEMİRDAĞ'dan alacaklı olanlann bu ilanın ya- pıldığı tarihten itibaren konkor- dato mehline bir itirazlan olan vars,a tlK'nın gereğince 7 gün içinde iüraz edebilecekleri üanen tebliğ olunur. Basın. 46249 MALİYE VE GLMRÜK BAKANLIĞI MALİYE MÜFETTİŞ YARDIMCILIĞI GİRİŞ SINAVI Malıve ve Gümriik Bakanlığı Teftış Kurulu Ba^kanlığ'nca 12 Mavi!> 1992 Salı günü başlamak üzere Ankara ve tstanbul'da Maliye Müfetti^ Yardımcılığı Gınş Sınavı yapılacaktır I- SINAVA KAT1LABİLME ŞARTLARI: 1. Devlet Memurlan Kanunu'nun 4X'ına maddesınde)aalı nılelıklen tajımak. 2 01.01 1992 tarihinde?O va^ınıdoldurmamışolmak. 3 Ünıversıtelerın Iktısat. Malive. İşletme \e>a Kamu Yonetımı konu- Iarındaenaz4 yıllıkeğıiım veren Sışasal Bılgıler. Hukuk. Iknsat. Işlelme. İktısaclı veldan Bılımler Fakültelen vbgıbıdallanndanyadaa>nı konu- larda eğıtım vapıp bu f.ıkullelere denklığı Yüksek öğrenım Kurumu'nca kabul edılmış >erlı ve vabancı > üksek öğrenım kurumlannın bınnden en az lısans dıploması almış olmak. 4. Sağlık dunımu Türkıve"nın heryerindegörev yapmaya. hertürlüik- lım ve volculuk koşullanna ve ber lürlü taşıl araçlanyla yolculuk yapma- ya elveniîlı olmak. 5 Askerlığını vapmı^ veyaerteletmiş olmak. 6. Mjlıye Müfetıijlığı karakter ve nıtelıklerını taşımak. 7. Daha önce bir defadan fazla Maliye Müfettı^ Yardımalığı Giriş Sı- navı'na kdiılmamış olmak. II-SINAVKONULARI: Yazılı sınavlar. matematik, iktisat. muhasebe, maliye, hukuk ve yaban- cı dil (Jngilizce, Fransızca. Almanca ve ttalyanca dillerinden biri) olmak üzere 6 grupta yapılacaktır. Yazılı sınavı kazananlaraynca Ankara'da sözlü sjnava tabi tutulacak- tır İsteklıler sınavlarla ilgili aynntılı bılgı ıçeren broşür \e mûracaat form- larını Maliye ve Gumruk Bakanlığı Teftii Kurulu Bajkanlığı'ndjn ve Ankara. Istanbul ve İzmir'dekı Maliye Müfettışlıklennden temın edebı- lırler III-SON BAŞVLRUTARİHİ: Sınavlara katılabilmek için isteklilerin gerekli belgelerle birlikte en geç 1 Mayıs 1992 günü mesaı saatı bıtımine kadar Maliye ve Gümrük Bakan- lığı Teftış Kurulu Başkanlığı"na bızzat veya bu tarihtc Teftı^ Kurulu Baş- kanhğı"na ulaşacak şekildew posta ile başvuımaları gerekmektedır Posta- da vakı gecıkmeler nedeniyle bu larihten sonra Teflıj Kurulu Baikanlığı- na ulaşan müracaatlar dıkkate ahnmayacaktır. Ilan olunur. Bayn. 22118 deyince ıktidar milletvekilleri tepki gösterdiler. DYP Grup Başkanvekili Tu- ran Tayan. "Ayıptır, ayıptır, herkes sizin kadar milliyetçi" diye bağırdı ve Pakdemirli'nin konuyu istismar ettiğini söyle- di. RP grubu adına söz alan Grup Başkanvekili Oğuzhan Asiltürk, yasa ile vergi borcu fa- izlerinin ve cezalannın değil, enflasyon nedeniyle değer kay- beden ana paranın affedildiğini söyledi. Tabsilatartıyor Hükümet adına muhalefetin eleştirilerini yanıtlayan Maliye ve Gümrük Bakanı Sümer Oral, ANAP iktidannın 1990'- da getirdiği afta 25 milyon lira sınırı olmasına karşın bunun beş yıl için 125 milyon lira oldu- ğunu, DYP'nin ve 180 milyon lira stopajın kapsamın dışına çı- kanlması nedeniyle rakamın 485 milyon liraya ulaştığını be- lirtti ve "Niye 485'i söylemiyor- sunuz da, sadece 25'i söylüyor- sunuz" diye sorunca. DYP'- lilerden alkış aldı. Vergi tahsila- tmın hep arttığım kaydeden Oral, şubat ayında vergi tahsi- latının da artışın yüzde 86.2, bu rakamın geçen yılın aynı ayında yüzde 65 olduğunu kaydetti. Oral. afTa sınır konulmasıru is- teyen Asiltürk'e de, "1974 ta- rihli bazı suç ve cezalann affına ilişkin kanunun altmda Saın Asiltürk'ün bakan olarak imza- sı var. Kanunda, kesinleşmiş kamu alacaklannın asıllan se- kiz ay içinde ödenirse. gecikme zammı, cezalar ve faizlerin ta- mamı affediliyor. Bunu nasıl izah edersiniz?" diye sordu. Şahsı adına söz alan Tayan, vatandaşın vergisini SŞK ve Bağ-Kur pirimini tühsil edeme- yen ANAP iktidannın devleti batak halıne getirdiğiniz belir- terek, bunun konuyla ne ilgisi olduğunu soran ANAP'lılara, "Şimdi Çankaya'dan gelen esas, 'Bu iktidar gidicidir. Gay- ret edin, tahsil edemesinler, ödeyemesinler, bunlar da bat- sınlar, sonra siz iktidara geleek- siniz' diyor. Yağma yok arka- daşlar. Bugüne kadar bu para- lan tahsil edemeyenlerin özrü kabahatinden büykütür" karşı- lıgını verdi. SHP Hatay Milletvekili Ni- hat Matkap da, verfı affından yararlananlann adlanmn, vergi daireleri kayıtlanndan çıkanbp açıklanabileceğini, faydalan- mayanlann adlannın açıklan- masının anlamı olmayacağını söyledi. ANAP. maddelerin görüşül- mesine geçilmesinin kabul edil- mesinden sonra çok sayıda değişiklik önergesi vererek ya- sanın görüşülmesini engelleme yoluna gitti. Birinci madde için 10, ikini madde için 4, üçüncü madde için 4. dördüncü madde için 2, altıncı madde için bir, ye- dınci madde için iki, sekizinci madde için 2 değişiklik önergesi vererek sabah 05.30'da kadar süren oturumda engellemeyi bir an olsun bırakmadı. ANAP. Pakdemirli. Adnan Kahveci ve Işın Çelebi üçlüsüy- le muhalefet yaptı. Demirel'den destek Geceyansına kadar toplantı- nın sürmesi için gerekli çoğun- luğu sağlayan iktidar gruplan- na, saat 24.00'te Demirel'den destek geldi. Geç saatlere kadar süren Bakanlar Kurulu toplan- tısı biter bitmez, bakanlan da yanına alıp Meclis'e gelen De- mirel. "Toplantının havasını almak" için geldiğini ve hemen aynlacağmı söylemesine karşın görüşmeleri 1.5 saat izledi. AN- cak DYP grubu, Demirerin saat 01.30'da aynlmasmdan sonra fıre vermeye başladı. DYP grupbaşkanvekilleri Ta- yan ve Bekir Sami Daçe. teker teker Meclis"i terk eden DYP milletvekillerini engelleyemedi- ler. İktidar02.45'teki sahurara- sına kadar gerekli sayıyı koru- yabildi. Ancak sahur yemeğin- den sonra saat 02.15'de başla- yan oturumda iktidar milletve- killerinin sayısında önemli bir düşüş oldu. ANAP sabah saat 04.00'te yoklama istedi. Yoklamada ço- ğunluk olmadığı görülünce, Işıklar toplantıya 20 dakika ara verdi. DYP gmpbaşkanvekille- ri Tayan ve Daçe ile SHP grup başkanvekilleri Mahmut Alı- nak, bu aradan yararlanarak evlerine dönen bakan ve millet- vekillerini aradılar. DYP gru- bu. durumdan Başbakan De- miren haberdar etmedi. Ancak yapılan çağnya yalnızca Devlet Bakam Ekrem Ceyhun ile bir- kaç milletvekili yanıt verdi. İleri tartışıldı TBMM'de Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu (SHÇEK) bütçeşi görüşülürken, bakanlıktan istifa eden Güleri İleri'nin harcamaları tartışıldı. Devlet Bakanı Türkân Akyol, bilgi eksikliğinden kaynaklanan halaiar sonucunda yapılan har- camalann geri ödenmesi ve özür dilenmesinden sonra konunun kapanması gerektiğini söyledi. ÖZGÜRCE TURKER ALKAN Yeni Türk Devleflepiyle İlişkilepimiz Y alnız Türk kamuoyu değil, Türk devleti de yeni du- ruma tam olarak uyum sağlayabilmiş değil. Cum- huriyet döneminin karabasanı olan Sovyeüer Birli- ği gümledi gitti. Geride bir yığın kûçük cumhuriyet sıkıntı, çaöşma ve belirsizlik bırakarak. Ermenilerle Azerilerin çabşması, "Türkiye bu işe ne kadar bulaşsın" sorusunu gündeme getirdi. Bu sorunun yanıt açık: Ne kadar çıkanmız varsa o kadar bulaşmalıyız. Azerbaycan'ın ve yeni Türk cumhuriyetlerinin bağımsızlık- larını sürdürmelerinde ve bizimle dost olmalannda ne gibi çıkarlarımız vardır? "Hepimiz aynı kanı taşıyıp aynı dili konuşuyoruz, kardeşiz" türünden duygusal yaklaşımlann uluslararası ilişkilerde pek bir yararı yoktur. Arapça, Ingilizce, Fransızca, Almanca, is- panyolca gibi aynı dili konuşan ve birbirleriyle dost olmayan o kadar çok ülke var ki. Kuşkusuz ki dil benzerliği, külturel yakınlık, uluslararası ilişkilerde kolaylaşttrıcı bir unsurdur. Fakat devletler arası ilişkilerin tek belirleyicisi olarak ele alınmamalıdır. Yapma- mız gereken şey, yeni Türk devletleri ile çok yakın ilişkiler kurmamızın bizim açımızdan ne getirip ne götüreceğinin iyi bir hesabını yaptp bundan sonraki adımlarımızı ona göre at- maktır. Önce uluslararası arenada sağlayacağımız avantajları tar- tışmalıyız. Akdeniz'den Çin Seddi'ne kadar uzanan dayanıs- ma içindeki bir Türk dünyası, ileride Kuzey'den gelebilecek olan olası Slav baskılarına karşı iyi bir savunma hattı oluştu- racaktır. NATO'nun ne kadar süreceği ve Avrupa'nın bizim savunmamıza olan ilgisinin bundan sonra nasıl biçimlenece- ği hiç belli değil. işte bu belirsizlik ortamında Türkiye'nin, karşısına çıkan bu "doğal müttefikler"i bir Tann vergisi gibi algılayıp değerlendirmesi gerekmektedir. Benzer bir çözüm- Yeni Türk cumhuriyetkri ile olan ilişkilerimizin alacağı yön, iç politikamız açısından da büyük bir önem taşıyor. lemeyi tran'dan ve Arap dünyasından gelebilecek olası teh- ditier için de yapabili- riz. Kendisini nükleer silahlarla ve füze rampaları ile donat- maya çalışan dinci ve saldırgan bir Iran'ın ileride başımıza ne işler açacağı belli mi? Aynı iran, Azeri nüfusu nedeniyle gelecekte Azerbay- can'la anlaşmazlığa duşebileceği için Azerbaycan ve Türki- ye, İran karşısında doğal bir müttefik görünümü kazanmakta- dır. Saddam ve Kaddafi gibi sağı solu belli olmayan liderier yetiştiren Arap dunyası ile gelecekte nasıl ilişkiler kuracağı- mızı kimse bilemez. Saddam'dan geri kalır hiçbir yanı olma- yan Suriye liderinin de son günlerde kendisini "nükleerlen- dirmekte" ve "füzelendirmekte" olduğu söyleniyor. "Su sorunu", güneyimizde işleyip duran saatli bir bomba gibi. Bu durumda ortaya yeni çıkan Türk devletlerinin bizim açımız- dan taşıdığı önemi tartışmaya bile gerek yok sanırım. ^unanistan'la olan sorunlarımızın bir türlü çözülememesi, Avrupa ile olan ılişkilerimizdeki belirsizliğin sürüp gitmesi. Hangi tarafımıza bakarsak bakalım yeni Türk cumhuriyeöeri bizim için nefes alma alanı oluşturmaktadır. öte yandan ekonomide, diplomaside, siyasette önemli ba- şarılar elde etmiş bir Türkiye'nin iyi niyetli katkılan, bu yeni Türk cumhuriyeöeri için kuşkusuz ki çok değerli olacakUr. Çağdaşlaşma sürecinde kendine özgü deneyimleri olan Tür- kiye, külturel yakınlığı olan bu devletlere yol gösterici bir ör- nek olarak bircok gelişmiş Bat ülkesinden daha fazla katkıda bulunabilir. Ayrıca henüz ulusal ordularını oluşturamamış bu ülkelerin çok ciddi savunma sorunları olduğu ortada. Türkiye, bu konu- da da güvenebilecekleri teknik yardım yapan bir dost olarak ortaya çıkabilir. Dış politika ilişkileri bakımından yeni Türk cumhuriyeöeri ile Türkiye arasında çok büyük çıkar bağlarının oluşturulabi- leceği daha ilk bakışta görülebilmektedir. Fakat konuyu salt dışı politika açısından ele almak, yanıltcı ve eksik kalmaktadır. Bu devletlerle olan ilişkilerimizin alaca- ğı yön, iç politikamız açısından da büyük bir önem taşıyor. Bu konuya tekrar döneceğim. RP liderinin Washington temaslan Erbakan A tnerika'ya göz kırpıyor UFUK GÜLDEMtR (Was- hington) - Türkiye'nin önde ge- len yasal köktendinci partisinin lideri Prof. Dr. Necmettin Er- bakan, Amerikan Müslüman Konseyi'nin konuğu olarak ABD başkentinde yaptığı te- maslarda Washington'a yumu- şak mesajlar verdi. Erbakan, bunun nasıl yorumlanması ge- rektiğinin sorulması üzerine de "Banş hükümlerin en üstünü- dür" dedi. Pakistan, Ürdün. Malezya \e Mısır'ın köktendinci partileri- nin yetkililerinden oluşan bir grup ile Washington'a gelen Er- bakan, burada Dışişleri Bakan Yardımcısı Vekili David Mack ve bazı Kongre üyeleri ile de gö- rüşmeler yaptı. Bu gezinin hazırhklannın uzun süre basından gizlenmesi- nin nedeni. Amerika'ya verilen mesajlann ne kadar uyumlu ol- duğunun görülmesiyle açıklığa kavuştu. Erbakan, gerek heyet başkanı olarak temaslan sıra- sında gerek yaptığı konuşma- larda Batı'yi Islam'a karşı çifte standart uygulamakla suçladı. ama hiçbir zaman doğrudan Amerika'yı hedef almadı. Aksi- ne, Mack ile yapılan görüşme- de, Fransa'nın Cezayir'deki darbe karşısındaki tutumunu eleşlirirken Amerika'yı övdü. Erbakan. bu konuda "Ame- rika'run demokrasi yanlısı ıa\- nndan dolayı burada mcmnu- niyetimi ifade etmek istiyo- rum" diye konuştu. Geçen yıl Körfez savaşında Irak'a uygu- lanan yaptınmlar konusunda da BM'yi çifte standartla suç- larken Amerika'yı bu eleştiri- den bağışık ttıtniası dikkat çek- !i.Erbakan. Vy'aslıingtorrda sa- dece yaklaşımları ile değıi gciıo! tavn ile de öne çıktı. Heyetteki diğer üyeler ile kıyaslandığında, şık lacivert elbisesi, daima uy- gun kravatı, düşünce zinciri ile Batı'ya ait olmayan Doğulu bir din adamından çok, Batı ile her zaman aynı görüşte olmasa da- hi Batı'ya ait bir politikacı imajı bıraktı. Aynca diğer ülkelerin köktendinci partilerinin yetkili- leri ne zaman konuşmaya baş- lasalar laf kolay koîay dualar- dan annıp öze gelemiyordu. Erbakan da konuşmalanna di- ni cümlelerle girdi, ama retoriğe itibar etmedi. Irak'a destek Erbakan dün BM'de Genel Sckreter Butros Gali ilegörüş- mesini takiben cuma namaa- na katılan Türk cemaatini dcnetledi. Erbakan, dün Ermenistan ıîe Azerba\can arasındaki dip- lomatik temaslan sonucu ateş- kes sağlamayı başararak ulus- lararası çevrelerin övgüsünü alan Türk hükümetini "pasif- likle" suçladı. Necmettin Erbakan başkan- lığındaki I Türk. 2 Pakistanlı, 2 Malezyalı ve 1 Ürdüniüden oluşan yedi kişilik Müslüman parlamenterler heyeti grubu- nun genel sckretere verdikleri 7 sayfalık mektupta şu hususla- ra dcğinildi: Güvenlik Kon- seyi'nin Irak'a uyguladığı umbargonun haksızlığı, Irak'a şönelik kararlann adaletsizli- ğı. Cezayir'deki durum. Lıbya'va vönelik saldınlann haksızlığı. Aynı nedenle Erba- kan ve heyeti eski Adalet Ba- kanı Ramsey Clarke ile de görüşıü. Clarke. uzunca birsü- rcdir Amerika'nın Körfez sa- \ aşında işlediği savaş suçlan ile ilgili Amerikan hükümetini eleşiıren bir kampanya sürdü- riivor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle