Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 14 MART1992 CUMARTESİ
HABERLER
Aren'inuyam
mektubu
• L BA (Ankara) - Sosyalist
Birlik Partisi Genel Başkanı
Sadun Aren, Başbakan
Süleyman Demirel ve
Başbakan Yardımcısı Erdal
Inönü'ye Kûrt sorunu ile
ilgili birermektupgönderdi.
Aren, mektubunda
önümüzdeki günlerde Kürt
sorunu ile ilgili vahim kanlı
olaylann çıkabileceğine
dikkat çekerek bundan
duyduğu endişeleri dile
getirdi ve çözüm önerilerini
belirtti.
Demirenn
kabulü
•ANKA (Ankara) -
Türkiye'de temaslarda
bulunmak üzere önceki gün
Ankara'ya gelen Avrupa
Parlamentosu Siyasi
Komisyon Raportörü
Raymonde Dury, Başbakan
Süleyman Demirel
tarafından kabul edildi. Yeni
başbakanlık binasındaki
kabulde AT'nin Ankara
temsilcisi Michael Lake de
bulundu. Dury, Türkiye'deki
temas ve izlenimlerine
yazacağı raporda yer
verecek. Dury'nin
temaslannda özellikle
Türkiye'deki insan haklan ile
ilgili konular üzerinde
duracağı belirtiliyor.
PKKsaldırısı
•CUMHURİYET
(Diyarbakır) - Şırnak'ın tdil
ilçesine bağlı Sulak köyü
jandarma karakolu,
PKK'hlann saldınsına
uğradı. İki asker agır
yaralandı. PKK'lılar, Sulak
köyüjandarma karakoluna
önceki akşam saat 20.00'de
saldınyageçtiler. Roket ve
otomatik silahlann
kullanıldığı baskına
jandarma karşıük verdi ve
çıkan çaüşma uzun süre
devam etti. Çatışmada bir
uzman çavuş ile birjandarma
eri ağıryaralandı. Karakol
binasına girmeyi
başaramayan ve
jandarmanın savunmasıyla
geriçekilenPKK'lılar,
karanlıktan yararlanarak
olay yerinden uzaklaştılar.
PKK'lılann elegeçirilmeleri
için dün sabah Sulak köyü
kırsal kesiminde geniş çaplı
biroperasyon başlatıldı.
Anayasa paneli
•CUMHURİYET (Konya)
-KonyaAnakent
Belediyesi'nce düzenlenen
"Nasıl Bir Anayasa"
panelindeerkek ve bayanlar
ayn ayn oturtulurak anayasa
suçu işlendi. Konya Anakent
Belediyesi'nin kültür
etkinlikleri içerisinde
düzenlenen eski devlet
bakanlanndan Hasan
Aksay'ın yönettiği ve
Belediye Alaaddin nikâh
salonunda yapılan panelde
erkekler üst salon, bayanlar
isealt salonda yeraldılar.
Belediye olarak bastınlan ve
dağıtılan panel davetiyesinde
de beliriildiği gibi bayanlann
ayn olarak izledikleri "Nasıl
Bir Anayasa" konulu
panelde bayanlann ayn
oturtulması yasağmı her ne
kadar SHP ve DYP'li bazı
bayanlar bozdularsa da
bayanlann büyük bir
çoğunluğu. hatta tamamına
yakın bir bölümü paneli ayn
olarak izlemek zorunda
kaldı. SHFden Ertuğrul
Günay, DYP'den İhsan
Saraçlar, ANAP'tan Oltan
Sungurlu ve RP'den Yasin
HatipoğluveMÇP'den
Muhsin Yazıcıoğlu'nun
katıldığı panelde laiklik
çiğnenerek anayasa suçu
işlendi. Panele konuşmacı
olarak katılanlardan hiçbiri
de bu aynma karşı çıkmadı.
Sîlaha daha az
ceza
• ANKA (Ankara) - DYP'li
5 milletvekili. "bulundurma"
ruhsatı olup da silah
taşıyanlara verilen hapis
cezasının azaltıiması için
TBMM'ye bir yasa önerisi
sundular. DYPKınkkale
Milletvekilleri
Abdurrahman Ünlü. Hacı
Filiz ve Sadık Avundukogiu
ile Balıkesir milletvekilleri
Abdülbaki Ataç ve Cemal
öztaylan tarafından verilen
yasa önerisinde bulundurma
ruhsatı olan, ancak ruhsata
bağlı silahlan yanında
taşıyanlara, hiç nıhsat sahibi
değilmiş gibi ceza
verilmesinin "kanunsuz suç
olmaz ve cezalann
kanuniliği" ilkesine aykın
olduğu belırtildi. Toplumda
adalet duygusunun hâkim
kılmması ve kişilerin yasalara
olan saygınlığının
kazandınlması için ruhsatlı
ve ruhsatsız silah taşıyanlann
birbirinden aynlması
gerektiği kaydedilen yasa
önerisinde D YP'liler
bulundurma ruhsatı olduğu
halde silah taşıyanlara
ruhsatsız silah taşıyanlara
verilen cezalann üçte biri
oranında ceza verilmesini
istediler.
Hükümet, sabaha kadar süren meclis görüşmelerinde çoğunluğu sağlayamadı
Vergi affına ANAP engeliCUMHURİYET (Ankara)- Meclis, Vergi AfTı Yasası
yüzünden ';en uzun ve tartışmalı" günlerinden biri-
ni yaşadı. Önceki gece 22.30'da başlayan ve dün
sabah 05.30'a kadar devam eden oturumda, koalis-
yon hükümeti çoğunluğu sağlayamayınca yasanın
yalnızca 8 maddesi Meclis'ten geçebildi. Vergi AfTı
Yasasf nın görüşülmesine bugün devam edilecek.
SHP'li Meclis İdare Amiri
Salih Sümer durumu, "Ana
muhalefet iktidan sarstı" diye
değerlendirirken DYP'nin mu-
halif kanadından Münif Isla-
moğlu da "Üç aylık iktidann
çoğunluğu sağlayamaması gö-
rülmemiş şey"' dedi. Başbakan
Süleyman Demirel'in, Bakan-
lar Kurulu üyeleriyle birlikte
geceyansı Meclis'e gelmesıne
karşın çoğunluğun sağlanama-
ması sinirleri gerginleştirdi^
Gerek parti sözcüleri kürsüde
konuşurken atılan laflar gerek-
se ANAP'ın iktidan engelleye-
bilmek amaayla verdiği öner-
geler yüzünden gerginlik
zaman zaman tarüşmalara dö-
nüştü. Bu arada ANAP Kasta-
monu Milletvekili Refik Aslan
tarafından verilen ve "halen ba-
kanlık yapanlann ömür boyu
vergi affından yararlanmalan-
nı" isteyen önerge, oturumu
yöneten Meclis Başkanvekili
Fehmi Işıklar tarafından "gayri
ciddi" bulunarak işleme kon-
madı.
Bütçe nedeniyle ancak saat
22.30'da başlayabilen Vergi Af-
fı Yasası görüşmelerinde ilk
engelleme, gündem değişikliği
önergesiyle geldi. ANAP'ın ha-
arladığı çok sayıdaki değişiklik
önergesinden ilkini, ANAP
Grup Başkanvekili Mustafa
Kalemli divana sundu.
Kalemli önergesınde, üağlık
Karabağ böjgesinın düşmek
üzere olduğunu belirterek hü-
kümetin Meclis'e bilgi vermesi-
ni istedi ve "Hükümet var mı"
dıye sordu. TBMM Başkanve-
kili Fehmi Işıklar, "Var efen-
dim, çok şükür var. Allah Tür-
kiye'yi hükümetsiz bırakma-
sın" diyerek Vergi Affı Yasası'-
nın görüşüleceğıni bildirdi.
Bunun üzerine yasanın tümü
üzerinde eski Maliye ve Güm-
rük Bakanı Ekrem Pakdemirli,
ANAP grubu adına söz aldı.
Pakdemirli, "Dağlık Karabağ'-
da hürriyet ve istiklal savaşı
varken. ölüm-kalım savaşı var-
ken, biz burada vergi kaçakçı-
lannı affetmekle meşgulüz"
Veıgi affı yasasından notlar
ANAP yerine sahur suçlandıGÜNSELİ ÖNAL (Ankara) - Cumhur-
başkanı Turgut özal'uı veto ettiği "Vergi
Affı", Başbakan Süleyman Demirel'in de-
yimiyle "çift dikiş" için ikinci kez geldiği
MecÜs'te, ANAP engeline çarptı. Demirel'-
in desteğine rağmen sabah saat 05.30'a ka-
dar süren oturumda çoğunluğu koruyama-
yan iktidar, ANAP yerine "sahur yemeği'-
'ni suçladı.
ANAP, sabaha kadar süren ilk oturum-
da, iktidar milletvekülerinin direncini, öner-
ge vererek kırdı. İktidar, gece saat 22.30'da
baîlayan oturumda ANAP'ın ardı arkası
kesilmeyen önergeleri ve Ekrem Pakdemirli
- Işın Çelebi - Adnan Kahveci üçlüsüyle ya-
pılan engelleme karşısında uzun süre daya-
namadı. Uzun süren Bakanlar Kurulu top-
lantısından sonra, bakanları da yanına aiıp
saat 24.00'de Meclis'e gelen Demirerin göz-
üne görünüp yoklamayı atlatan DYP'liler
Demirel'in saat 01.30'da Meclis'ten ayrıl-
masıyla birlikte Meclis'i terk etmeye ba$-
ladı.Osaatedeğin.öncesahuryemeğiolaca-
ğını söyleyip ardından olmayacağını kürsü-
den açıklayan TBMM Başkanvekili Fehmi
Işıklar, bir süre sonra, evlerinden çağnlan
Meclis personelinin sahur için yemek hazır-
ladığını duyurdu.
Sahur yemeği sonrası iktidar kulisinin gö-
rünüşü, DYP ve SHP Grup Başkanvekil-
lerinin bir anda paniğe kapılmalanna yol
açtı. Çünkü yemek salonundaki sayı önemli
ölçüde düşmüştü. DYP Grup başkanvekil-
leri Turan Tayan ve Bekir Sami Daçe ile
SHP Grup Başkanvekili Mahmut Alınak
bu sayıyı bile komyamadı.
Işıklar toplantıya 20 dakika ara verdigin-
de, grup başkanvekilleri bakanlan ve mil-
letvekülerini evlerinden çağırmak için tele-
fonlann başına koştu. Maliye ve Gümriik
Bakanı Sümer Oral bir ara Tayan'a yakla-
şarak "Yemekten sonra dagıldılar. Siz bu
sahur yemeğini vermeyecektiniz" diyerek
çattı.
Bu sırada Oral'ın aralarında bulunduğu
DYP milletvekillerine, "Katılan var mı" di-
ye soran SHP Tunceli Milletvekili Kamer
Genç, "Ne katılanı, eksilen var" yanıtını
aldı. SHP'li Meclis İdare Amiri Salih Sü-
mer ise, elindeki listeden Mecİis'te olmayan
milletvekillerine telefon ettiren DYP'li
Mustafa Duran Yangın'a seslendi:
"Selim Sadak ile Nizamettin Toğuç oda-
larında uyuyor".
İlk yoklama, önerge verdikleri için ka-
tılmak zorunda olan 10 ANAP'hdan doku-
zu ikinci yoklamaya katılmadıkları için,
Ceyhun ve Meclis'e gelen birkaç milletve-
kiline rağmen, ilk sayı bile bulunamayın-
ca, Işıklar oturumu kapattı.
Meclis'in dünkü oturumu, milletvekille-
ri sabaha kadar çalıstığı için dokuz kişiyle
açıldı.
AFTF
UNAH
Gndonık'a 'Hür Düşünce' Odülü
AA(Ankara)- Bilkent Üniversitesi Öğrenci Konseyinin "Hür
Düşünce Ödülü" TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk'a
verildi. "Hür Düşünce Haftası" etkinlikleri çerçevesinde dün
Mecİis'te yapılan törende, Cindoruk ödülünü öğrencilerden
aldı. Bu arada. Emniyet Genel Müdürü Yılmaz Ergun'u ka-
bul eden Cindoruk, polis örgütünün araç ve gereç yönünden
takviye edileceğini söyledi. Savunmanın karakolda başlaya-
cağını söyleyen TBMM Başkanı Cindoruk, bu uygulamayla
polise yöneük iftira ve bazı söylentilerin ortadan kalkacağını
belirtti. Yılmaz Ergun da polisin görevini, sevgiyle sürdürece-
ğini bildirdi. Ergun, polisin güçlenmesi için gerekli imkânlann
sağlanmasının memnunluk verici olduğunu söyledi.
İS 1 h n B U L F İ L M F E î T İ VflL İ S ü R ü Y 0 R
SİNEMA KİTAPLARISERGİSİ
CUMHURİYET KİTAP KULÜBÜ'NDE
İki film arasında soluklanmak için
KİTABEVİ
Her türden binlerce yapıt,
Güncel konularda söyleşiler,
Film tartışma toplantıları
CUMHURİYET KİTAP KULÜBÜ, ZAMBAK SOKAKTA
Fransız Konsolosluğu bıtişığı, 4/1, Tel. 252 3861-62
İLAN
SINDIRGI İCRA
HUKIJK
HAKİMLİĞİ'NDEN
Esas No: 1991/40
Karar No: 1992/2
Sındırgı ilçesi Bulak köyü nü-
fusuna kayıtlı olup aynı yerde
oturur Kaolin Maden Ocaklan
çaljştıran Izzet ve rialime'den
olma, 1.1.1936 doğumlu AS-
LAN DEMİRDAĞ, konkorda-
| to tnehli talebinde bulunmuş ve
mahkememizin 30.1.1992 gun
ve 1991/40 esas, 1992/2 karar
sayüı kararı ile kendisine 1İK'-
nın 287 maddesi gereğince
30.1.1992 tarihinden itibaren 2
AYLIK KONKORDATO
MEHLİ VERİLMİŞTİR.
ASLAN DEMİRDAĞ'dan
alacaklı olanlann bu ilanın ya-
pıldığı tarihten itibaren konkor-
dato mehline bir itirazlan olan
vars,a tlK'nın gereğince 7 gün
içinde iüraz edebilecekleri üanen
tebliğ olunur.
Basın. 46249
MALİYE VE GLMRÜK BAKANLIĞI
MALİYE MÜFETTİŞ YARDIMCILIĞI GİRİŞ SINAVI
Malıve ve Gümriik Bakanlığı Teftış Kurulu Ba^kanlığ'nca 12 Mavi!>
1992 Salı günü başlamak üzere Ankara ve tstanbul'da Maliye Müfetti^
Yardımcılığı Gınş Sınavı yapılacaktır
I- SINAVA KAT1LABİLME ŞARTLARI:
1. Devlet Memurlan Kanunu'nun 4X'ına maddesınde)aalı nılelıklen
tajımak.
2 01.01 1992 tarihinde?O va^ınıdoldurmamışolmak.
3 Ünıversıtelerın Iktısat. Malive. İşletme \e>a Kamu Yonetımı konu-
Iarındaenaz4 yıllıkeğıiım veren Sışasal Bılgıler. Hukuk. Iknsat. Işlelme.
İktısaclı veldan Bılımler Fakültelen vbgıbıdallanndanyadaa>nı konu-
larda eğıtım vapıp bu f.ıkullelere denklığı Yüksek öğrenım Kurumu'nca
kabul edılmış >erlı ve vabancı > üksek öğrenım kurumlannın bınnden en
az lısans dıploması almış olmak.
4. Sağlık dunımu Türkıve"nın heryerindegörev yapmaya. hertürlüik-
lım ve volculuk koşullanna ve ber lürlü taşıl araçlanyla yolculuk yapma-
ya elveniîlı olmak.
5 Askerlığını vapmı^ veyaerteletmiş olmak.
6. Mjlıye Müfetıijlığı karakter ve nıtelıklerını taşımak.
7. Daha önce bir defadan fazla Maliye Müfettı^ Yardımalığı Giriş Sı-
navı'na kdiılmamış olmak.
II-SINAVKONULARI:
Yazılı sınavlar. matematik, iktisat. muhasebe, maliye, hukuk ve yaban-
cı dil (Jngilizce, Fransızca. Almanca ve ttalyanca dillerinden biri) olmak
üzere 6 grupta yapılacaktır.
Yazılı sınavı kazananlaraynca Ankara'da sözlü sjnava tabi tutulacak-
tır
İsteklıler sınavlarla ilgili aynntılı bılgı ıçeren broşür \e mûracaat form-
larını Maliye ve Gumruk Bakanlığı Teftii Kurulu Bajkanlığı'ndjn ve
Ankara. Istanbul ve İzmir'dekı Maliye Müfettışlıklennden temın edebı-
lırler
III-SON BAŞVLRUTARİHİ:
Sınavlara katılabilmek için isteklilerin gerekli belgelerle birlikte en geç
1 Mayıs 1992 günü mesaı saatı bıtımine kadar Maliye ve Gümrük Bakan-
lığı Teftış Kurulu Başkanlığı"na bızzat veya bu tarihtc Teftı^ Kurulu Baş-
kanhğı"na ulaşacak şekildew
posta ile başvuımaları gerekmektedır Posta-
da vakı gecıkmeler nedeniyle bu larihten sonra Teflıj Kurulu Baikanlığı-
na ulaşan müracaatlar dıkkate ahnmayacaktır.
Ilan olunur.
Bayn. 22118
deyince ıktidar milletvekilleri
tepki gösterdiler.
DYP Grup Başkanvekili Tu-
ran Tayan. "Ayıptır, ayıptır,
herkes sizin kadar milliyetçi"
diye bağırdı ve Pakdemirli'nin
konuyu istismar ettiğini söyle-
di.
RP grubu adına söz alan
Grup Başkanvekili Oğuzhan
Asiltürk, yasa ile vergi borcu fa-
izlerinin ve cezalannın değil,
enflasyon nedeniyle değer kay-
beden ana paranın affedildiğini
söyledi.
Tabsilatartıyor
Hükümet adına muhalefetin
eleştirilerini yanıtlayan Maliye
ve Gümrük Bakanı Sümer
Oral, ANAP iktidannın 1990'-
da getirdiği afta 25 milyon lira
sınırı olmasına karşın bunun
beş yıl için 125 milyon lira oldu-
ğunu, DYP'nin ve 180 milyon
lira stopajın kapsamın dışına çı-
kanlması nedeniyle rakamın
485 milyon liraya ulaştığını be-
lirtti ve "Niye 485'i söylemiyor-
sunuz da, sadece 25'i söylüyor-
sunuz" diye sorunca. DYP'-
lilerden alkış aldı. Vergi tahsila-
tmın hep arttığım kaydeden
Oral, şubat ayında vergi tahsi-
latının da artışın yüzde 86.2, bu
rakamın geçen yılın aynı ayında
yüzde 65 olduğunu kaydetti.
Oral. afTa sınır konulmasıru is-
teyen Asiltürk'e de, "1974 ta-
rihli bazı suç ve cezalann affına
ilişkin kanunun altmda Saın
Asiltürk'ün bakan olarak imza-
sı var. Kanunda, kesinleşmiş
kamu alacaklannın asıllan se-
kiz ay içinde ödenirse. gecikme
zammı, cezalar ve faizlerin ta-
mamı affediliyor. Bunu nasıl
izah edersiniz?" diye sordu.
Şahsı adına söz alan Tayan,
vatandaşın vergisini SŞK ve
Bağ-Kur pirimini tühsil edeme-
yen ANAP iktidannın devleti
batak halıne getirdiğiniz belir-
terek, bunun konuyla ne ilgisi
olduğunu soran ANAP'lılara,
"Şimdi Çankaya'dan gelen
esas, 'Bu iktidar gidicidir. Gay-
ret edin, tahsil edemesinler,
ödeyemesinler, bunlar da bat-
sınlar, sonra siz iktidara geleek-
siniz' diyor. Yağma yok arka-
daşlar. Bugüne kadar bu para-
lan tahsil edemeyenlerin özrü
kabahatinden büykütür" karşı-
lıgını verdi.
SHP Hatay Milletvekili Ni-
hat Matkap da, verfı affından
yararlananlann adlanmn, vergi
daireleri kayıtlanndan çıkanbp
açıklanabileceğini, faydalan-
mayanlann adlannın açıklan-
masının anlamı olmayacağını
söyledi.
ANAP. maddelerin görüşül-
mesine geçilmesinin kabul edil-
mesinden sonra çok sayıda
değişiklik önergesi vererek ya-
sanın görüşülmesini engelleme
yoluna gitti. Birinci madde için
10, ikini madde için 4, üçüncü
madde için 4. dördüncü madde
için 2, altıncı madde için bir, ye-
dınci madde için iki, sekizinci
madde için 2 değişiklik önergesi
vererek sabah 05.30'da kadar
süren oturumda engellemeyi
bir an olsun bırakmadı.
ANAP. Pakdemirli. Adnan
Kahveci ve Işın Çelebi üçlüsüy-
le muhalefet yaptı.
Demirel'den destek
Geceyansına kadar toplantı-
nın sürmesi için gerekli çoğun-
luğu sağlayan iktidar gruplan-
na, saat 24.00'te Demirel'den
destek geldi. Geç saatlere kadar
süren Bakanlar Kurulu toplan-
tısı biter bitmez, bakanlan da
yanına alıp Meclis'e gelen De-
mirel. "Toplantının havasını
almak" için geldiğini ve hemen
aynlacağmı söylemesine karşın
görüşmeleri 1.5 saat izledi. AN-
cak DYP grubu, Demirerin
saat 01.30'da aynlmasmdan
sonra fıre vermeye başladı.
DYP grupbaşkanvekilleri Ta-
yan ve Bekir Sami Daçe. teker
teker Meclis"i terk eden DYP
milletvekillerini engelleyemedi-
ler. İktidar02.45'teki sahurara-
sına kadar gerekli sayıyı koru-
yabildi. Ancak sahur yemeğin-
den sonra saat 02.15'de başla-
yan oturumda iktidar milletve-
killerinin sayısında önemli bir
düşüş oldu.
ANAP sabah saat 04.00'te
yoklama istedi. Yoklamada ço-
ğunluk olmadığı görülünce,
Işıklar toplantıya 20 dakika ara
verdi. DYP gmpbaşkanvekille-
ri Tayan ve Daçe ile SHP grup
başkanvekilleri Mahmut Alı-
nak, bu aradan yararlanarak
evlerine dönen bakan ve millet-
vekillerini aradılar. DYP gru-
bu. durumdan Başbakan De-
miren haberdar etmedi. Ancak
yapılan çağnya yalnızca Devlet
Bakam Ekrem Ceyhun ile bir-
kaç milletvekili yanıt verdi.
İleri tartışıldı
TBMM'de Sosyal Hizmetler
ve Çocuk Esirgeme Kurumu
(SHÇEK) bütçeşi görüşülürken,
bakanlıktan istifa eden Güleri
İleri'nin harcamaları tartışıldı.
Devlet Bakanı Türkân Akyol,
bilgi eksikliğinden kaynaklanan
halaiar sonucunda yapılan har-
camalann geri ödenmesi ve özür
dilenmesinden sonra konunun
kapanması gerektiğini söyledi.
ÖZGÜRCE
TURKER ALKAN
Yeni Türk Devleflepiyle
İlişkilepimiz
Y
alnız Türk kamuoyu değil, Türk devleti de yeni du-
ruma tam olarak uyum sağlayabilmiş değil. Cum-
huriyet döneminin karabasanı olan Sovyeüer Birli-
ği gümledi gitti. Geride bir yığın kûçük cumhuriyet
sıkıntı, çaöşma ve belirsizlik bırakarak.
Ermenilerle Azerilerin çabşması, "Türkiye bu işe ne kadar
bulaşsın" sorusunu gündeme getirdi. Bu sorunun yanıt açık:
Ne kadar çıkanmız varsa o kadar bulaşmalıyız.
Azerbaycan'ın ve yeni Türk cumhuriyetlerinin bağımsızlık-
larını sürdürmelerinde ve bizimle dost olmalannda ne gibi
çıkarlarımız vardır?
"Hepimiz aynı kanı taşıyıp aynı dili konuşuyoruz, kardeşiz"
türünden duygusal yaklaşımlann uluslararası ilişkilerde pek
bir yararı yoktur. Arapça, Ingilizce, Fransızca, Almanca, is-
panyolca gibi aynı dili konuşan ve birbirleriyle dost olmayan
o kadar çok ülke var ki.
Kuşkusuz ki dil benzerliği, külturel yakınlık, uluslararası
ilişkilerde kolaylaşttrıcı bir unsurdur. Fakat devletler arası
ilişkilerin tek belirleyicisi olarak ele alınmamalıdır. Yapma-
mız gereken şey, yeni Türk devletleri ile çok yakın ilişkiler
kurmamızın bizim açımızdan ne getirip ne götüreceğinin iyi
bir hesabını yaptp bundan sonraki adımlarımızı ona göre at-
maktır.
Önce uluslararası arenada sağlayacağımız avantajları tar-
tışmalıyız. Akdeniz'den Çin Seddi'ne kadar uzanan dayanıs-
ma içindeki bir Türk dünyası, ileride Kuzey'den gelebilecek
olan olası Slav baskılarına karşı iyi bir savunma hattı oluştu-
racaktır. NATO'nun ne kadar süreceği ve Avrupa'nın bizim
savunmamıza olan ilgisinin bundan sonra nasıl biçimlenece-
ği hiç belli değil. işte bu belirsizlik ortamında Türkiye'nin,
karşısına çıkan bu "doğal müttefikler"i bir Tann vergisi gibi
algılayıp değerlendirmesi gerekmektedir.
Benzer bir çözüm-
Yeni Türk cumhuriyetkri
ile olan ilişkilerimizin
alacağı yön, iç politikamız
açısından da büyük bir
önem taşıyor.
lemeyi tran'dan ve
Arap dünyasından
gelebilecek olası teh-
ditier için de yapabili-
riz. Kendisini nükleer
silahlarla ve füze
rampaları ile donat-
maya çalışan dinci ve
saldırgan bir Iran'ın ileride başımıza ne işler açacağı belli
mi? Aynı iran, Azeri nüfusu nedeniyle gelecekte Azerbay-
can'la anlaşmazlığa duşebileceği için Azerbaycan ve Türki-
ye, İran karşısında doğal bir müttefik görünümü kazanmakta-
dır.
Saddam ve Kaddafi gibi sağı solu belli olmayan liderier
yetiştiren Arap dunyası ile gelecekte nasıl ilişkiler kuracağı-
mızı kimse bilemez. Saddam'dan geri kalır hiçbir yanı olma-
yan Suriye liderinin de son günlerde kendisini "nükleerlen-
dirmekte" ve "füzelendirmekte" olduğu söyleniyor. "Su
sorunu", güneyimizde işleyip duran saatli bir bomba gibi. Bu
durumda ortaya yeni çıkan Türk devletlerinin bizim açımız-
dan taşıdığı önemi tartışmaya bile gerek yok sanırım.
^unanistan'la olan sorunlarımızın bir türlü çözülememesi,
Avrupa ile olan ılişkilerimizdeki belirsizliğin sürüp gitmesi.
Hangi tarafımıza bakarsak bakalım yeni Türk cumhuriyeöeri
bizim için nefes alma alanı oluşturmaktadır.
öte yandan ekonomide, diplomaside, siyasette önemli ba-
şarılar elde etmiş bir Türkiye'nin iyi niyetli katkılan, bu yeni
Türk cumhuriyeöeri için kuşkusuz ki çok değerli olacakUr.
Çağdaşlaşma sürecinde kendine özgü deneyimleri olan Tür-
kiye, külturel yakınlığı olan bu devletlere yol gösterici bir ör-
nek olarak bircok gelişmiş Bat ülkesinden daha fazla katkıda
bulunabilir.
Ayrıca henüz ulusal ordularını oluşturamamış bu ülkelerin
çok ciddi savunma sorunları olduğu ortada. Türkiye, bu konu-
da da güvenebilecekleri teknik yardım yapan bir dost olarak
ortaya çıkabilir.
Dış politika ilişkileri bakımından yeni Türk cumhuriyeöeri
ile Türkiye arasında çok büyük çıkar bağlarının oluşturulabi-
leceği daha ilk bakışta görülebilmektedir.
Fakat konuyu salt dışı politika açısından ele almak, yanıltcı
ve eksik kalmaktadır. Bu devletlerle olan ilişkilerimizin alaca-
ğı yön, iç politikamız açısından da büyük bir önem taşıyor.
Bu konuya tekrar döneceğim.
RP liderinin Washington temaslan
Erbakan A tnerika'ya
göz kırpıyor
UFUK GÜLDEMtR (Was-
hington) - Türkiye'nin önde ge-
len yasal köktendinci partisinin
lideri Prof. Dr. Necmettin Er-
bakan, Amerikan Müslüman
Konseyi'nin konuğu olarak
ABD başkentinde yaptığı te-
maslarda Washington'a yumu-
şak mesajlar verdi. Erbakan,
bunun nasıl yorumlanması ge-
rektiğinin sorulması üzerine de
"Banş hükümlerin en üstünü-
dür" dedi.
Pakistan, Ürdün. Malezya \e
Mısır'ın köktendinci partileri-
nin yetkililerinden oluşan bir
grup ile Washington'a gelen Er-
bakan, burada Dışişleri Bakan
Yardımcısı Vekili David Mack
ve bazı Kongre üyeleri ile de gö-
rüşmeler yaptı.
Bu gezinin hazırhklannın
uzun süre basından gizlenmesi-
nin nedeni. Amerika'ya verilen
mesajlann ne kadar uyumlu ol-
duğunun görülmesiyle açıklığa
kavuştu. Erbakan, gerek heyet
başkanı olarak temaslan sıra-
sında gerek yaptığı konuşma-
larda Batı'yi Islam'a karşı çifte
standart uygulamakla suçladı.
ama hiçbir zaman doğrudan
Amerika'yı hedef almadı. Aksi-
ne, Mack ile yapılan görüşme-
de, Fransa'nın Cezayir'deki
darbe karşısındaki tutumunu
eleşlirirken Amerika'yı övdü.
Erbakan. bu konuda "Ame-
rika'run demokrasi yanlısı ıa\-
nndan dolayı burada mcmnu-
niyetimi ifade etmek istiyo-
rum" diye konuştu. Geçen yıl
Körfez savaşında Irak'a uygu-
lanan yaptınmlar konusunda
da BM'yi çifte standartla suç-
larken Amerika'yı bu eleştiri-
den bağışık ttıtniası dikkat çek-
!i.Erbakan. Vy'aslıingtorrda sa-
dece yaklaşımları ile değıi gciıo!
tavn ile de öne çıktı. Heyetteki
diğer üyeler ile kıyaslandığında,
şık lacivert elbisesi, daima uy-
gun kravatı, düşünce zinciri ile
Batı'ya ait olmayan Doğulu bir
din adamından çok, Batı ile her
zaman aynı görüşte olmasa da-
hi Batı'ya ait bir politikacı imajı
bıraktı. Aynca diğer ülkelerin
köktendinci partilerinin yetkili-
leri ne zaman konuşmaya baş-
lasalar laf kolay koîay dualar-
dan annıp öze gelemiyordu.
Erbakan da konuşmalanna di-
ni cümlelerle girdi, ama retoriğe
itibar etmedi.
Irak'a destek
Erbakan dün BM'de Genel
Sckreter Butros Gali ilegörüş-
mesini takiben cuma namaa-
na katılan Türk cemaatini
dcnetledi.
Erbakan, dün Ermenistan
ıîe Azerba\can arasındaki dip-
lomatik temaslan sonucu ateş-
kes sağlamayı başararak ulus-
lararası çevrelerin övgüsünü
alan Türk hükümetini "pasif-
likle" suçladı.
Necmettin Erbakan başkan-
lığındaki I Türk. 2 Pakistanlı,
2 Malezyalı ve 1 Ürdüniüden
oluşan yedi kişilik Müslüman
parlamenterler heyeti grubu-
nun genel sckretere verdikleri 7
sayfalık mektupta şu hususla-
ra dcğinildi: Güvenlik Kon-
seyi'nin Irak'a uyguladığı
umbargonun haksızlığı, Irak'a
şönelik kararlann adaletsizli-
ğı. Cezayir'deki durum.
Lıbya'va vönelik saldınlann
haksızlığı. Aynı nedenle Erba-
kan ve heyeti eski Adalet Ba-
kanı Ramsey Clarke ile de
görüşıü. Clarke. uzunca birsü-
rcdir Amerika'nın Körfez sa-
\ aşında işlediği savaş suçlan ile
ilgili Amerikan hükümetini
eleşiıren bir kampanya sürdü-
riivor.