Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURIYET 13EKİM1992SALI
OLAYLAR VE GORUŞLER
I
Insan HaklanKiıniıt
Yaıunda, KimeKarşı?..
Ülkemnsaygın kışılenne. guvenhk gorevhlenne, yargı gorevhlenne, sıvtl halka
yönehk teror, bağışlanamazbır ınsan hakları bozgunudur İnsan haklan
derneklen orgutlubu terorun de karşısındadırlar Örgutlubu terorü de
kınarlar Bu yapılmazsa. ınsan hdkları derneklen, gerçekten ınsan haklannı
koruyan bır dernek olmaktan çıkarlar
Av.EROLERTUĞRLL/nsan Hakları Derneğı Aydın Şube Başkanı
20 Ekım 1991 genel seçımlennden sonra,
Turkıye'de yenı bır \ktıdar var Bu ıktıdar,
halka demokratıkleşme sozu verdı Bu ıktı-
dardan halkımızın en buyük beklentısı yur-
dumuzda, gerçek demokrasının kurulması ve
ınsan haklannın, ınsan onurunun korunması-
dır Ancak halkımızın beklentılen henuz ger-
çekleşmedı Demokratıkleşme henuz sonuç-
lanmadı Yargıyı hızlandırmayı savlayan,
sorgulamada avukat bulundurulmasını sağ-
layarak ışkenceve son \erecek olan ceza \ argı-
lama yasamızdakı değışıklıkler henuz çıkma-
"İşkence bır ınsanlık ayıbıdır Ve artık Tur-
kıye'de ışkence olmayacaktır Bu sozlenn
soylendığı yer, Sıırt Cumhunyet Alanı dır
Tanh, 7 Kasım 1991. sovleyende Başbakan
Suleyman Demırel dır Âncak Turkıye de ış-
kence hâlâ suruyor Işkencede hıçbır azalma
yok Yukanda en yetkılı kışının soyledıgı şeyı,
en alt bınmdekı gorevlının kafasına sokmak
henuz gerçekleşemedı
Turkıye, bır 12 Eylul yaşadı 12 Eylül de so-
kaktakt anarşıyı onlemek sa\ı ıle voneltme el
konuldu Ve bır sure sonra kurulan baskı ıle
sokaktakı anarşı belkı onlendı Ancak bu on-
leme günlennde daha buyük bır devlet teroru
başladı İşkence, yoğun bır bıçımde kurum-
laştı Bınlerce gözaltı bınlerce sakat kalmalar,
ışkencede olumler, bınlerce ışten çıkarmalar
gosterdı kı her asken el koyma. hıçbır sorunu
çözmuyor, tersıne sorunlan daha da arttın-
yor Eğer 12 Eylul, anarşıyı, teroru onlemış
oisaydı bugun yurdumuzda anarşı, teror ol-
mazdı Ne yazık kı terorun bugun bu boyutta
olması, 12 Eylul'de uygulanan baskılann bır
sonucudur
12 Eylül asken el koymasından sonra 1986
yıhnda, \urdumuzda Insan Haklan Derneğı
kuruldu Derneğın amacı, ınsan haklannı ko-
rumak ınsan onurunu korumak ve ınsan
haklan bozgunlannı saptavarak, kamuoyuna
duvurmdktır
Yasalar yapılırken, yasa koyucunun, yanı
yasalan \apan kurumun amacma bakılır Bır
>asa oluşturulurken bu yasayı oluşturan ge-
rekçe one çıkar yasa ona gore yorumlanır
Derneğın amacı ve çahşma alanı behrlenırken
de derneğın hangı koşullarda \e ne ıçın kurul-
duğu, kuruculann düşuncelen araşünhr In-
san Haklan Derneğı 1986 yılında, 12 Eylul'-
den ben yoğun bır bıçımde suren ışkenceyı
onlemek, haksız gozaltı ve tutuklamalara en-
gel olmak, ınsan onurunu korumak amacı ıle
kurulmuştur Bugüne değın de bu amaç doğ-
rultusunda çalışmıştır fnsan Haklan Der-
neğı'nı kuranlar, Turkıve'de gecmışte ve gu-
numuzde demokrasının, ozgurluklenn, ınsan
haklannın savaşını vermış, aydmlardır
Insan haklan derneklen ya da ınsan haklan
derneklennde bulunanlar, sıyasal partılerdekı
gıbı bır sıyasal amaç ta^ımazlar, bır sıyasal
amacı gerçekkşurme>e uğraşmazlar Derne-
ğın bu tur bır sıyasal amacı buîunmadığı tuzu-
ğunden de açıkça bellıdır Bu nedenle de In-
san Haklan Derneğı'ne, belırlı bır sıyasal
amaç yuklenemez Derneğın sıyasal bır amacı
gerçekleştırmesı ya da derneğın sıyasal bır
amacm gerçekleştınlmesıne yardımcı olması
beklenemez Bu açıklamalardan da anlaşıla-
cağ) gıbı İnsan Haklan Demeğı, smıf kavgası
yapan bır kurum olmadığı gtbı herhangı bır
örgutun, partınm >a da kışılenn savunucusu,
koruyucusu değıldır
Insan haklan derneklennın amacı ınsan
haklannı korumak ve ın^an onurunu her şe-
yın uzennde tutmak olduğundan \e ınsan
haklan bozgunlan, çoğunlukla devlet tarafın-
dan yapıldığından. ınsan haklan savaşı devle-
te karşı venîır Insan haklan derneklen bırey-
len devlete karşı korurlar Devlet, orgutlu bır
kurumdur Çoğu kez devletm kurumlan bı-
reylere karşı ınsan haklanna a\kın evlemler-
de bulunurlar Ancak bırevîere karşı devlet
dışından bır saldın gelırse, devlet dışmdan or-
gut ya da kışıler msan haklannı bozarsa, ınsan
haklan derneklen onlara karşı da ınsan hak-
lannı korurlar Bu nedenlerle ınsan haklan
savaşının yalnızca de\ lete karşı venldığı ya da
oyle olması gerektığı savı gerçekçı değıldır,
doğru olamaz
însan haklan savaşı halka dayanır Halka
dayanmayan ve hakh olmavan bır ınsan hak-
lan savaşı başanlı olamaz Halk desteğınden
yoksun bır ınsan haklan savunuculuğu başa-
nlı olamaz Saygınlık da kazanamaz Insan
haklan demeklennın gerek yurtıçınde ve ge-
rekse yurtdışında guvenılır ve saygın olmala-
nnın nedenı bugune değın uygulamış olduk-
lan akılcı, gerçekçı ve hakh ınsan haklan sa-
vunuculuğundandır
însan haklan evrenseldır Insan haklan der-
neklen de ınsan haklannı evrensel boyutlar-
da. sınırlar ötesı savunurlar Ancak her ulke-
nın ınsan haklan kurumlan, kendı ulkelennın
halkının desteğını alırlar, almak zorundadır-
lar Bunu yapamazlarsa, çok uzaklara yuru-
yemezler, başanlı ve sa>gın da olamazlar Bu
kurumlar, öncelıkle kendı ulkelen halkının
mutluluğunu ve esenlığını duşunmelıdırler
Gunumuzde, yurdumuzun en guncel ve en
onemlı sorunu terordur Gerekçesı ve nedenı
ne olursa olsun her turlu teror eylemı, ınsan
yaşamına son verdığı ıçın en bu> uk msan hak-
lan bozgunudur Hıçbır teror eylemı hoş go-
rulemez, korunamaz Hangı gerekçeyı taşırsa
taşısın teror bır cınayettır Teror e\lerncıkn
kınanırlar tepkı alırlar Her teror eylemı ıle
teroru yaratanlara karşı tepkı bıraz daha bu-
yur
Ülkenın savgın kışılenne guvenhk gorevh-
lenne yargı gorevlılenne sı\ıl halka yonelık
teror, bağışlanamaz bır ınsan hdklan bozgu-
nudur însan haklan derneklen orgutlu bu te-
rorun de karşısındadırlar Örgutfu bu teroru
de kınarlar Bu yapılmazsa ınsan haklan der-
neklen, gerçekten ınsan haklannı koruvan bır
dernek olmaktan çtkarlar Bır orgutun >a da
belırlı orgutlenn koruyucusu durumuna du-
şerler
Her ulkede etnık farklıhklar olabılır Bızım
yurdumuzda da etnık farkı.hklar vardır Yur-
dumuz Anadolu, gecmışte değerlı btrçok uy-
garlığın >aşadığı, yeşerdığı gehştığı bır ülke-
dır Bu uygarlıklar zaman zaman farkh ka-
\ ımler tarafından kurulmuştur Bu buyuk uy-
garlıklar ve bu uygarlıklan kuran ka\ ımler
Anadolu da yaşamışlar ve Anadolu'da yok
olmuşlardır Anadolu'dakı msanlar bırbırle-
nne kanşmışlardır Bızler o u> garlıklann ve o
uygarlıklan yaratanlann çocuklamız Yuz-
vıllardrr bırlıkte yaşadık, bırlıkte yaşıyoruz
Bolgesel, kışısel ve bırbınnden farkh sorunla-
nmız da olabılır Insan haklan demokrasıso-
runlanmız bulunabılır Ancak bunlan de-
mokrası ıçensınde parlamenter duzlemde ço-
zenz çozeceğız Bu sorunlann varlığı teroru
hakh gostermez Bu sorunlardan oturu kımse,
terore başvurmak hakkını bulamaz Bu vola
başvuranîar korunamaz Eylemlen hakh \e
hoş gorulemez Teror, yuzvılımızın ra-
hatsızlığıdır Batı ulkelen de teroru yaşadılar
yaşıyorîar Bu ulkelenn tumu teroru dernok-
rası ıçensınde çözduler Kımse panığe kapıl-
madı, kapılmıyor Kjmse umutsuzluğa duş-
medı, duşmuyor
Bundan bır sure once, îngıltere'de lRA'nın
attığı bır bombanın hukumetın çalıştığı bır
bınanın vanına duştuğunu bıhyoruz Bu olav
uzenne fngılız Başbakanı nın 'Bu bomba bı-
zım çalıştığımız bmâva da duşebılırdı hepı-
mız olebılırdık, ancak hıçbır şey değışmezdı
yenı bır başbakan yenı bır hukumet gehrdı
demokrası de surerdı' dedığını de bıhyoruz
Kımsenın kuşkusu olmasm kımse demok-
rasıden umut kesrnesın, kımse ara rejımlen
ozlemesın Ara rejımlenn çozumsuzlük getır-
dığı, deneyımlerle bılınır
Teror, demokrası \e hukuk kurallan ıçen-
sınde, ınsan haklanna bağlı kahnarak genletı-
lecek ve onlenecektır Bundan kımsenın kuş-
kusu olmamahdır
ARADABIR
Yrd. Doç. Dr. GÜL ÇETİNORBATUS
İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi
ÇözümBekleyenSopunter
Dunya nutusu gıderek artarken bazı bolgelerde ozellık-
le gonenç (refah) duzeyının yuksek oldugu ulkelerde do-
ğum oranında buyuk bır duşuş gorulmekte Örneğın Av-
rupa'da başta italya, Fransa ve Almanya olmak uzere yıllık
nufus artışı %0-0 5 cıvarında kalırken gıderek yaşlanan
ınsan kalabalığı, ulkelen yepyenı toplumsal kulturel ve
ekonomık sorunlarla karşı karşıya bırakıyor Huzurevlerı
şağtıkkuruluşları 3 yaşayonelıktoplumsal çalışmalar, bu
msantann toplumdan kopmadan ama kendılenne yetecek
bıçtmde yaşamlarını surdurebılmelerı ıçın gereklı ortamı
sağlamaya yonelık çalışmalar olarak her geçen gun artı-
yor Zorlu yaşam koşullan karştsında hızla geltşen bırey-
cılık, ınsanın yalnızlığı ve bunun sonucu olan benmerkez-
cılık yaşlı kısılerı oldugu kadar çocukları da etkılıyor
Yalnızlığı ve sahıpsıztığı yaslılar kadar çocuklar da yaşıyor
ve kabullenıyor ıster ıstemez Son yıllarda pek çok ulkede
çocuk suçlutuğunun ve çocuklara karşı ışlenen suçlann
(dayak, cınsel tacız, eğıtımsızlık vb) gıderek artması belkı
de bu acı gerçeğın bır yansıması örneğın İtalya da yapı-
lan bır araştırma ulkede her yıl 20 bın çocuğun anne ve
babası taratından şıddete uğradığını ortaya koyarken bır
başka ıstatıstık de Fransa da her yıl 400 çocuğun kötu mu-
amelenedenıyleyaşamınıyıtırdığını 1990yılında çocukla-
ra yonelık olarak hızmete gıren ' SOS telefon hattına ılk
yil 300,1991'de 550, 1992 de ıse 800 başvurunun olduğu-
nu ve burada görev alan 34 kışının ısın altından kalka-
madığını belırtıyor
Hızlı nufus artışı gelışme aşamasındakı pek çok ulke gı-
bı Turkıye nın de basta gelen sorunlarından bırı Butun
çalışmalara karşılık bu oran yıllık %2 nın altına pek duşu-
rulemıyor Ancak DIE nın son yaptığı bır araştırma gençle-
nn %54'ünun ıkıden 1azla çocuk ıstemedıklerını ortaya ko-
yuyor
Nuiusun azalması kadar çoğalması da pek çok sorunu
beraberınde getırıyor Örneğın ulkemızde korunmaya
muhtaç çocukların sayısının hızla arttığı bunlann çok az
bır bölumunun devletın koruması altında bulunduğu bılını-
yor Devlet Bakanı Turkân Akyol un belırttıgı gıbı ulkemız-
dekı 2 5 mılyon bakıma muhtaç yaşlı ve çocuktan sadece
20000'ı devlet yardımından yararlanabılıyor Çeşıtlı top-
lumsal hızmet konulannda oldugu gıbı bu alanda da va-
tandaşların devletle ışbırlığı ve destek amacıyla başlattık-
ları pek çok çalışma, kurulan dernekler sosyal danışman-
ların tyı nıyetlı çabaları soruna bır olçude çozum getırır-
ken ozellıkle maddı olanaksızlık organızasyon bozukiuğu
ve uzmanlaşma eksıklığı bu gırışımlenn çoğunun ıstenı-
len sonuçlara ulaşmasına engel oluyor
Sonuç, gelışmesınde doygunluk noktasına gelmış an-
cak yaşlı nufusu ıle yenılıklerden uzaklasan deneyımlı Av-
rupa nın yanında gıderek artan genç ve dınamık ama bu-
yuk çoğunluğu sahıpsız bır Turk toplumu1
Avrupa ıle Turkıye arasında benzerlık nıtelık ve nıcetık
tarklılıklanna karsın yaşlılarla çocukların ıhmal edılmesı
beklentılerın 30-60 yas grubunda yoğunlaşması Oysa
onemlı olan deneyım bırıkım enenı ve yaratıcılığın bırlık-
telığını sağlayabılmektır Yenılenmeyen her sey (maddı ve
manevı) kohneleşmeye ve değerını yıtırmeye yargılıdır
Sevgı, saygı ve hoşgorunun buîunmadığı sadece hırs ve
rekabetın egemen oldugu toplumlarda ınsansal değerle-
nn kok salması olanaklı değıldır
TARTISMA
Univepsitede Yönetimgunumuzde unıversıte ûzenne tarüşmak
vJYOK. uzenne tarüşmakla eşanlamlı ol-
muştur \ OK un geurdıklen ve goturdûk-
len uzenne o kadar çok şey yazılıp sö\len-
mıştır kı, uygulama ve sonuçlanyla YOK,
geleceğın Turkıyesı'ndekı uruversıtelenn
>enıden yapılanmasının en önemh kılavu-
zu durumuna getınlmışur
Geçmış tabıı kı değerlendınlecektır
1
Ama uruversıtelenn geçmışı yalnızca
YÖK mudur
0
Bır an ıçın oyle olsaydı bıle
bu toplumun hıç mı geleceğı voktur'' Gele-
ceğe bakan kurumlar olan üntversıteler
gelecek tartışılmadan rnı yapılandınlacak-
dır°
YOK'un kımı olumsuzluklannı yakala-
\ıp bunlar kotudur ya da YOK'un olumlu
u> gulamalannı bulup bunlar ıyıdır demek,
hızla değjşen dunya koşullanna yanıt vere-
cek bır unıversıte oluşumu ıçın yeterh ıpuç-
lannı sağlar mP Atamalar, seçımler, aka-
demık yukselmeler, açılan unıversıte bına-
lan, oğretım üyesı başma duşen oğrencı
sayısı rotasvon, butçe. yayın kalıtesı öde-
nekler vb kavramlan bır an ıçın unutup
unıversıtenın koklenne donerek ve çağdaş
yönetım gorûşüyle soru \e yanıtlan art ar-
da gozden gecırsek neler bulurduk acaba''
lan yeüşünlır Bu ozellıklenyle unıversıte
bdgı>ı profesyonelleştırmışür Bılgırunure-
tımını ve devnru kurumsallaşürmışur 12
yuzyıl once de bugün de bır araştırmayla,
bır eserle ya da bır eğiülmış ınsanla ureu-
len, aslında, "bılgıye dayalı düşunce"dır O
zaman, ünıversıteler ozunde bılgıve dayalı
duşünce ve göruşlenn oluşturulduğu or-
gütlerdır Yoksa bıldın uretım şırketlen ya
da meslek adamı yetışurme fırmalan değıl
Yoneum bılımı, bu gerçeğı şoyle ozetle-
mektedır Her örgüt mısyonu ve gereksı-
şan düşünce nasıl bır ortamda uretılır''
Hıyerarşık guce dayanan yapılar ıçınde
yaratıcı duşuncelenn ve gorûşlenn uretıle-
meyeceğı açıktır Unıversıtedekı yapırun
asken dıru ya da bürokratık hıyerarşınm
davandığı temellere dayanmaması gerekü-
ğı, uruversıtelenn 10 yuzvıllık ö>kusunden
elde edılen ve herkesın bırleşüğı bır dene-
vımdu Ancak uruversıtelen şırket gıbı gor-
me değerlendırme ve yonetme heves ve
alışkanlığı gunumuzde de süregelmektedır
Ümversıtedekı yöneümm, kâr amaana
nımlen ıle kendıne ozgudur ve buna gore vonelmış profesyonel şırket anlayışı ıçınde
yapılanmahdır
Hıçbır örgut boşlukta var olamaz Her
örgut kendısıne kaynaklan sağlayan vc sı-
nırlanru belırleyen bır çevre ıçınde yaşar O
çevrenın gerçekkn ve koşullan ıle karşıhklı
dayaruşma durumundadır Varlığının de-
vamı bu dayaruşmadakı uyuma doğrudan
bağhdır Ünıversıteler de boşlukta değıl-
dtrkr Bır çevre ıçınde yaşarlar Bır Türk
üniversitesi ıçın bu çevre en genel anlamda,
kendıne özgu geknekkn, ahşkanlıklan,
beğenılen, düşüncesı duygusu, kışılığı,
kültüru ve ozellıkknyk Türk ınsanınm
oluşturduğu Türk toplumudur
Farkh rutehktekıdığer uluslann kendıneğ
Her gereksımm bır orgut doğurur Üru- özgü koşullannda başanlı çalıştığı soyk-
versıteler de bellı bır gereksınımı karşıla-
makamaaylaoluşmuşkurumlardır Nedır
bu gereksırum
7
Başka bır deyışle unıversıte
ne ıçın vardır
1
' Ya da unıversıte olmaz ıse
ne eksık kalır"' Özetle, bır örgut olarak çağ-
daş unıversıtenın amaa nedır
0
Ünıversıte-
lerdekı yoneüm yapısını ve yöneüm tarzını
tartışabümek ıçın her şeyden once bu temel
sorunun yanıtlanmış olması zonınludur
Uruversıtelenn ılk kurumlaşma ızlenne
12 yüzyılda rastlanmaktadır Bılgıye yo-
nelme, bılgıyı üretme, bılgıyı kullanma ve
bılgıyı aktarma bu kurumlaşmanın temel
amaçlan ohnuştur Bu temel amaçlar 8
yuzyıl sonra bugün de değışmış değıldır
Uruversıtelerde kıtaplar yazılır araştıraıa-
laryapılır, ınsanlar bılgılendınhr ve eğıülır,
teknolojı gelıştınlır, bdım ve nieslek adam-
vapılandınlmasmın uruversıtekn gıdere
1
'duşunceden kâr etmek" ya da ' kârlı du
şüncelere yonelmek" gıbı kendı varlık ne-
denkrı ıle çelışen tıcan mısyonlara surükle
yeceğı de sır değıldır gunumuzde
Unıversıte ıçındekı hıyerarşı, kıdem üs-
tunluğüne dayalı ve unvanlann yuceleştı-
nldığı bır errur komuta hîyerarşısı olmak-
tan çok bdgı ureümmde ışbırlığı ve karşı-
lıklı danışma süreane davanan bılgının
ustunluğü ve bıhmsel başannın bınkımle-
nnden doğan ıkna edıcı bır hıyerarşı olma-
lıdır
Burokrasının, unvanlann, resmıyeün \e
formalıterun yucelüldığı bır unıversıte sıs-
temınde bılımsel akışkanlık kaybolacak
bu sısterrun yaratüğı ınsanlar ıstesekr de ıs-
temesekr de bıhmsel gehşmenm \e duşun-
ce uretımının başlıca engeh durumuna
geleceklerdır
Lnıversıte ortamı, rekabet ıçınde ışbırlı-
ğını sürdüren meskktaşlann oluşturduğu
dostça yanşmah bır çevre olmalıdır Yenı
Yuz yıldan fazla bır süreden ben bır du- gönışler böyk bır ortamda doğar, cesaret
bulur, olgunlaşır Bırbınne güvenen takım
oyununu oynayabılen katılım ruhu gelış-
mış paylaşmasını bılen ınsanlann bulun-
duğu bır çevre olmahdır unıversıte çevresı
Yoksa rasyonalızm adına. rutel ozunden
çok, goruntu sayılarla süreklı performansı
olçulen bır buhar makmesı değıl
Prof. Dr. HALUK ERKUT
ITL I$letme Fakültesı
nen unıversıte yapılanrun ve yoneüm tarz
lannın Türk toplumuna "transplantasvo-
nu' denenmeü mıdır acaba
9
Kaldı kı
ünıversıteler, bırçok kurum ve şırketten
farklı olarak' yaşamak ıçın çevre ıle daya-
nışma ve çevreye uyum sağlama" anlayı-
şından ote bır mısyonu da yuklenmış or-
y
zmedenfazlaekolgehştırerek, bılımsel ara-
>ış ıçınde olan yonetım bınmlenmn 1990'h
yıUarda ulaşüğı gerçek bıze şunu söyle-
mektedır, Her ortam kendıne özgüdür ve o
ortama uygun bır yöneüm yapısı vardır
O zaman soru şudur Doğaya egemen ol-
mayı ve toplumu gehşürmeyı hedefleyen
gönışler nasıl bır yapı ıçınde gelışır"
1
Doğa-
yı ve toplumu sorgulayarak anlamaya çalı-
PENCERE
Blucin
Moda her zaman guzel değıldır, nıce sapşallık salgın-
lasmaya gorsun ınsanın ruhundakı maymunsu guduler
kıpırdanmaya başlar yakışsın yakışmasın modaolanıta-
kıp takıştırmak, gıyıp kuşanmak eğılımı ortalığı sarar
Blucin guzel bır moda
Kokenı 19 uncu yuzyıla kadar ınıyor, emekçının pantolo-
nu kabakumaştan dayanıklı, utulenmez yıpranmaz, yır-
tılmaz ış gıysısı, Amenkan ıcadı
Maden ocağında, altın aramada tabrıka tezgâhmda,
dagda, bayırda tarlada nerede gıyersen gıy
Modayla salonlara gırdı blucin
lyı de oldu
20 ncı yuzyıl ınsanı gıyım kuşamda rahatlık aradığırv
dan blucını baştacı yaptı
Yakında kravatın da suyu ısınır, ceket bır yana atılır, bır
kazak bır blucin ınsanın ışını gorur
Gıdışogıdış
Blucin kapıtalızm ağababası Amerıka da bulundu, Rus-
ya bu yolda nal topladı
1970 lerde blucin modacıların pazarlamasıyla dunyayı
sardıktan sonra Sovyetler de keşfedıldı, ama, emekçt pan-
tolonu zuppelık sımgesıne donüştu
Komunızmın kâbesınde Amerıkan blucını karaborsa
satılmaya başladı El altından, yasadışı yotlardan bınbır
rızıkoyla elde edılen blucını kıçına çeken Sovyet yurttaşı,
kendısını otekılerden farklı goruyordu Sultanhamarn ın
kaçak ışyerlerınde uç beş açıkgoz ışçının ürettığı blucını
Rusyada turetıp yurttaşın ucuz gıyıme kavuşturulması
çok mu guçtu''
Dunyayı nukleer dehşet dengesınde susta durduran
Moskova bu ışı beceremedı
Oysa blucının sosyalıst kulture yabancı kalmayan bır ış-
levı var hıç olmazsa gorunuşte sınıflı toplumdakı gıyım
kuşam ayrımını kaldırıyor fılanca ya da falanca markanın
farkı ne denlı onemsense de kıymetı harbıyesı fazla değıl-
dır kımı kuçuk ışyennde uretılen blucınlenn unlufirmalara
duman attırdığı da goruluyor
Zengm çocugu ayağına blucin çekıyor
Yoksul da blucin gıyıyor
Gıyım kuşam dalgasındakı kolaylık, davranışlara da
yansıyor, zengının alçakgonüllusuyle yoksulun gururlusu
blucınde buluşmanın gonul rahatlığını yaşayabılıyorlar
•
Blucımn âlâsı Turkıye'de yaptlıyor, genç yaşlı herkesın
ayağında goruluyor
Sıyasal sozluğe de gırdı
Gazeteler yazdı, polıtıka dunyamızın ıkı yıldızı, Mesut
Yılmaz ıle Denız Baykal, blucin ıttıfakı kurmak uzere
çoktan ben gızlı açık bır anlaşma ıçındeydıler
Baykal ne demıştı
- Mesutçuğum gel blucınlerımtzt gıyelım, hafta sonu
pıknığe gıdelım halk bızı boyle gorsun
MesutYılmaz Beyı televızyonda ızlıyorum blucıne ıltıfat
edecek bır tıp değıl hep renklı beyaz yakalı gomlek gıyı-
yor, koyu kravat takıyor hıç gulumsemıyor çoğu zaman
suratı asık ve gerılımlı Nıtekım ters bır yanıt vermış
- Ben hayatımda blucin gıymedım
Yıne gazetelerde yayımlandığına gore Cumhurbaşkanı
Turgut Ozal da hemen çıkışını yapmış
„ - Ha ha< Blucin gıymemek eksıklıktır, benım on tane
blucınım var, hem de ozel dıkım
Sonra Mesut Yılmaz ın gazetelerde blucınlı resımlerı
yayımlandt, mavıcın yakışmış
Basırv, artık oyle bır noktaya geldı kı haberı teberı bıraktı,
blucınle mlucınle uğraşıyor, polıtıkacının kafasına değıl,
kıçındakı pantolona bakıyor, blucının sıyasette belırleyıcı
olması, 'vızyon umuzu gosterıyor gazetelenmızde leble-
bı, çekırdek çıtlembık, keçıboynuzu mega ılluzyon pod-
yum ve stadyumla gönul eğlendırıyoruz Şu olumlu dun-
yadafenamı'' Hem mega lıderlerımızyakındatelevızyona
blucin reklamı ıçın çıkarlarsa, sakın şaşmayın, çağdaşlaş-
manın gostergesı sayın
İLAN
MAZGİRT1. NOLU KADASTRO
MAHKEMESİ'NDEN
EsasNo 1991 12
Parsel No 292-295
Davaa Hazıne tarafmdan davab Bako Ya^ar aleyhıne açılan komıs-
yon kdranna ıt\raz davasının mahkememızde vapüan 239 1992 lanhlı
>arg}lamasvnda \enlen ara karan uyannca
Davacı Bako Yaşaı mırasçılan A>gun Yaşar Haskar Yaşar ve tmoş
Yaşar ın lum ;ır<ımalara rağmen açık adreslen tespıtedıtemedığınden yu
kanda adı geçen da\alı trurasçılannra duruşmamn atılı bulunduju 212
1992 gunü saat 09 00 da Mazgırt Kadastro Mahkemesı duruşma salo-
nunda haar bulunmalan \e>a \ekıl bulundurmalan, aksı takdırde dava-
ya gı> aplannda de\ am edıterek karar venleceğı ılanen tebbg olunur
Basın 50592
Galeri • Atölye
ÖLÜM
Şemsettın Samı Bey'ın torunu eskı laşe, Mabye, Maanf,
Nafıa ve Evkafnazırlanndan ve Galatasaray Lısesı Tanh \e
Coğrafya oğretmenı Râşıt Erer\e Samıye Erer moğlu,
Mehrnet Erer'ınkardeşı Samıve Oz ve ZeynepTanaçan'ın
babalan, Erdal Oz veTekın Tanaçan ın kayınbabalan, Ela
Can, Omer ve Ze> nep ın buyükbabalan, Nesnn Erer'ıneşı,
Emin.R. Erer
vefat etmıştır Cenazesı 14 Ekım Çarşamba gunu oğle
namazından sonra Teşvıkı>e Camu nden kaldınlarak,
Fenkoy mezarlığında toprağa venlecekür
ÇOCUKLARI
1 22&Hnl
l
W2 1100 18J0O
2521698
AVN1ARBAŞ
MçukRetrospeküf Resım Sergjsı
GARANTİ SANAT GALERİSİ
T a m e r A y d ı n
HeykdResun Seıgsı
!!001800
• "»bnca
ModemSanat
l
ValıkonagıCaddesıNo 117/2 Nışantaşı İstanbul Tfel 2%0^° 80
stilist
iç miıııar
grafikerOLMAK
DUNYA
CHAFTA
İSTEYENl£R, 1ÇIN
STANDABTIAMNDA EĞtTlM
IÇt - HAFTA SONU)
ıçns SON HAFTA
istasyon sanat evi
ERfcNKOY 385 41 31 - M 33
TEŞVİKİYE 240 56 50 230 6b r
EXCLUSIVE
S A N \ T M E R K E Z İ
BUBt
1979-1992
Farkh Çahşmalan
13 Ekim-30 Ekim'92
IHtü)
ZIKA101ANCIResim Sergisi
3 - 27 Ekim
GALERlBk
• P BALDEM
Vahkonağ Caö Akkavak So*
No 22 3 802C» N şântaş
1STAN8UL Te 1 232 10 81
. \ iJCOİU
İÇ MİMARİ
GRAFİK
TEKSTİL
"Batık-StiUstlik"
RESİMl<
VUray-Fresko"
Güzel Sanatîara
HAZIRLIK
Kun Kıyıü»n Ba^am^br.
Yıl sonu sergisi
346 97 75
543 82 92 5»3 58 54 BoltırVöy
resım
seramik
takı - mücevher
mankenlik
çocuklarla sanatH I Ç İ - H S O N U
D I L E Y E N H E R K E S E A Ç I K
S A N A T Ç A L I Ş M A L A R I
5 EKIM 1992'DE BAŞUYOR
istasyon sanat evi
ERENKOY 385 41 31 32 33
TEŞVİKİYE 240 56 50 230 66 1"
232 64 26 • 23O 21 87
92 Minıar Sinan Üniversitesi Der«?celerimi2.
Tolga AIİŞ Zuhal KEKEZOCLL
Içmıman Liı G T E San 1.»
Grafik 1. sı Içmunan 3. su
SARAÇOCLD
Gfafik Î.SU
End-Tas (lOOPuan)
1992 Marmara Uni. Dereceierimk,
İÇMİMARUK GRAFİK RESIM
S«vgı tÇlGEN 1 'sı Stıgı İÇ1GEN 1 sı S«ngı ÎÇIGEN 2 'sı
Serdıu-ŞAHİN
Bultft ÇETİS
Tolga DES1İRT\Ş
Enıs TOKSEL
Gulsum BODtR
ErdotuEMtR
DmM YlıNCl
Es»o AKER
SERAMİK
Gulsâm BODVR
NthirHA-nt
BurakORAL
AU ENGtN
Guı», BtUR
Pınar CtVELEKER
Ctm K1ZILTLĞ Bultnl BAŞ
Gokçt ÇALTEPE Eser MERİÇ
Bukct ÇETİV A.SHİ>ka EKDAY
A>s«o PEHUVAN Gokçt ÇALTEPE
Borak OtLKL Guluar Çl HAC1
Erdoian EMIR MohaçYtCEL
Lfuk K-GtNGÖR Tolg» DEMIRTAŞ »
TEKSTtL Ofcıj SEYMVN
B*no AIAN Praar HOROZ
Puıar HOROZ Faima Y1UV1AZ
AıillaKCRT ESD.TAS\H1M
Bahar GÖKER En» Yl KS.EL Vıf
GTE SAN Gulu»r Çl HAU
Gana; BİUR ^
2
^ t
l
E«»n AKER
Mttludt SA\TN »İK, CET1N
IÇMIMARI-GRAFIK
TEKSTİL-RESİM
Mimarlık ve Güzel Sanatîara
%100 Garantili Hazırlıyoruz.
Kaydolmaku Ank Edlnız. Sınıllanma 12 Kışitilair
TC MİBi f& t •* OZEL
KIIMÜUKUI. 346 97 75 -348 65 30
Istrtiılml trfii. 543 82 92-583 58 54
OZEL BORJV
SÜRÜCÜ KURSÜ
92.DÛHEMKAYTTUM
t
J
Hafta sonu-Hafta tçı ve
Akşam kursJan devam edıyor
Dershane
ÛSKÜDAR »
KOZYATAĞ13««»
TARABYA W « «
ERCtŞ KADASTRO
MAHKEMESt'NDEN
T>osya No 1991/56
Davaalar lbralum Koç ve ar-
kadaşları tara.fından davahlaı
Muhıtun Tünç ve arVadaşlan
aleyhıne mahkemeımze açılan
kadastro tespıtıne ıtıraz davası
nın yapüan açık yargılaması sı
rasında,
llçenuz Kardoğan köyıındet
davahlardan Ayşan TUnç, Cemı
Tunç ve Emın Tunç'un tüm ara
malara rağmen adrea tespıt edı
lemeyıp, adlanna duruşma gu
nü ve dava dılekçesı tebhğ edı
lemedığınden, duruşma gün
olan 25 U 1992 gunü saat 9 4Ci
rnraz sebep ve delillen ıle bırlık
mahkemenuzde hanr bulunra
lan veya kendılennı bu vekı!
temsü ettırmelen, aks> takdjr
yargdamaya gıyaplannda deva
edıleceğı ve davanın açılnıan
sayüacağı, tespıt gıbı tescılı
karar venlece|ı 3402 sayılı i
dastro Yasası'nın 28/2 raad
sı gereğınce duruşma gttnü
dava dılekçesı tebbğ edıln
üzere ılan olunur 22 91992
Nüfus cüzdanımı ve ehlıye1
kaybemm Hükümsûzdü
HAKAN YAVUZ ÇAKı