Katalog

J ICJIVUVIUZ. « . uıvın unı ıcı // FİLM SBVEMA/AIILLA DORSAY Uçurtmayı Vurnıasınlar, Sovyetler Birliği'nde • KiUtür Servisi Sovyetler Birliği'nin en büyük fılm şirketlerinden Soveksport Film Şirketi'nin Genel Müdürü Oleg Rudnev, "Uçurtmayı Vurmasınlar" ve "Berdel" filmlerinin Sovyetler'de oynatılması hakkını aldıklannı, bu iki fılmin yakmda Sovyet sinemalannda gösterime gireceğini söyledi. Yaklaşık 10 gündür Türkiye'de bulunan, Istanbul, Ankara ve Fzmir'de sinema endüstrisi ile ilgili incelemeler yapüğını, Moskova'da başlayacak fîlm festivali için ülkesine dönmek durumunda olduğunu anlatan Rudnev, Pera Palas'ta dün gece duzenlediği basın toplantısında, ülkesinde yaşanan reform hareketlerinin sinema alanında da kendini gösterdiğini, olumlu gelişmeler kaydedildiğini belirtti. Peter Hyams'ın Thruktaki Kadın' adlıfılmi bir tren serüveni Trende her şey olabilir kurmuş (yönetmen olmanın avantajları!..) Ve böylece karşımıza bu hafta izlediğimiz film çıkmış. Fleischer'in klasik filmini bilmiyoruz. Olasıdır ki, tüm göstenşine karşın Hyams'ın filminden ustuı\yanlan (hâlâ) olsun!.. Ama Hyams'ın yeniden çevrimini de yabana atmayın... Inandıncı kılınmış bir entrika içinde, bir dizi ilginç kişilik ve art arda yığılan öyku surprizleri ve sıçramalarıyla örulu bu fılm (bunlar eski fılmden "mudevver" olmalı), çağdaş sinemanın teknik olanaklarıyla da desteklenerek, gerçekten başdöndurucu, dur durak bilmeyen bir tempoya kavuşmuş. Hyams, aynı zamanda kamera ardında "bizzat" bulunmanın avantajlannı iyi kullanmış, kamerayı çok zaman gerçekten olması gerektiği yerde kullanarak filme yapıcı bir öğe gibi yerleştirmiş. Gene Hackman, yine büyük bir oyuncu, Anne Archer yeterince koruma duygusu uyandırabilen bir kadın; kötüler ise şık, zarif, yakışıklı ve soğukkanh tavırlannın daha da altını çizdiğı bir nefret duygusu uyandırabiliyorlar. Sonuç olarak eski Hollywood'dan gelen bir "B filmi" klasiğinin günümuz serüven sinemasına armağan ettiği bu film, çok önemli ve özgün olmasa da mukemmel bir seyirlik, özellikle bir zamanların trenli serüvenlerini özleyen benim gibilere Uaç gibi gelebilecek bir fılm. Akçıl ve Gürmen'in resitali • KiUtür Seırtei Kemancı Saim Akçıl ve piyanist Canan Gürmen, çağnlı olarak gittikleri Bulgaristan'daki 1991 Uluslararası Varna Festivali'nde bir konser verdiler. Konserde Mozart, Betthoven, Debusy, Dvorak, A. Saygun ve Bulgar besteci Vladigerov'un yapıtlan seslendirildi. Sofya Horizont radyosu da konserin bir bolümünü yayınladığı programda, "Türkler naal müzik yapıunası gerektiğini gösterdiler' yorumunu yapü. Sanatçılar gelecek yıl da Varna Festivali'ne davet edildiler. TJYATRO Altıner'in hapsi isteniyor • İSTANBUL (AA) Muhsin Ertuğrul Tiyatrosu'nu bazı kuruluşlara bilet kesmeden kiraladığı ve elde edilen geliri resmi makamlara bildirmediği iddia edilen îstanbul Şehir Tiyatrolan Eski Genel Mudurü Hakan Altıner'in yargılanmasına başlandı. İstanbul 11. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, Hakan Altıner'in sorgusu yapıldı. Bazı kuruluşlann istekleri halinde toplu bilet satışı yapılıp salon kiralandığıru belirten Altıner bu isteklerin kendisine iletildiğini ve kendisinin sadece izin verdiğini söyledi. Biletsiz kiralama konusunda hiçbir bilgisi bulunmadığını savunan Altıner şöyle devam etti: "Biletsiz kiralama konusunda hiçbir kuruluşla temasım olmadı. Bu işin sorumlulan muhasebe de çalışanlardır. önceki yönetimde böyle suçlamalar yoktu. Yeni yönetimle birlikte bu suçlamalar yapılmaya başlandı. Hakkımdaki suçlama kasıtlıdır!' Duruşma, tanıkların dinlenmesi için ertelendi. Kiralamadan elde edilen gelirin Merkez Bankası'nın Anakent Belediyesi'nin hesabına yatınlması gerektiği, ancak paralann ortada olmadığı öne sürülen iddianamede sanık Hakan Altıner'in bir yıla kadar hapisle cezalandınlması isteniyor. (Narrow Margin) / Yönetmen, senaryo ve görüntü: Peter Hyams / Müzik: Bruce Broughton / Oyuncular: Gene Hackman, Anne Archer, M. Emmett Walsh, James B. Sikking, Susan Hogan, Nigel Bennett, J.A. Preston / Bir Carolcö (TriStar Pictures) yapımı / 97 dakika. (Beyoğlu Sinepop, Kadıköy As, Çemberlitaş Şafak) Trenler... Uçsuz bucaksız doğa parçaları içinde akıp giden, insanlan bir yerden uzaklara taşırken, kendi içlerinde de çeşitli ilişkileri, tanışmaları, olaylan olanak dışı kılmayan ve günümüzle geçmiş (nispeten yakın bir GENE HACKMAN YİNE BÜYÜK Peter Hyams'ın yonetmenliğini, senaryo yazarlığını ve gogeçmiş) arasında köprü kuran rüntü yonetmenliğini üstlendiği "Doruktaki Kadın"da başrol oynayan Gene Hackman buyuk bir benzersiz taşıtlar... oyuncn olduğunu bir kez daha kanıtlıyor. Ekonomik yarar ve üstünlükleri bir yana, bir zamanlar uzak bir ulkede bir başkanın trenleri "komünist taşım aracı" diye küçümsememesi için, acaba gençliğinde bizim gibi sinema merakhsı olup da "Bir Kmdın Kayboldu", "Bertin Ekspresi", "Münih Ekspresi", "Dogu Ekspresi'nde Cinayet", "Tren", "Kassandra Geçidi", "Trendeki Yabancılar", "Fedailer Birligi", "Şangay Ekspresi", "Rastlantı", "Maceralar Yolunda", "Madrid'den Son Tren" "Caniler Kompartımanı", "Baalan Sıcak Sever" vb. fılmleri izlemiş olması mı gerekiyor du? Belki de... Ama akıp giden zamanla birlikte birçok ülkede (özellikle en geri kalmış olanlarında) otoyola ve kara taşımacılığına yenik düşmüş olan tren, artık geçmişe dönük anılanmızın ve nostaljilerimizin bir parçasıdır. Trenin özellikle çağdaş Batı ülkelerinde yeniden gözde olması, tren taşımacılığı ve yolculuğunun şaşırtıcı yukselişinde, kimi ekonomik gerçeklerin yanı sıra, bu tur bir nostaljinin de biraz etkisi var derlerse şaşırmam!.. Trenli filmler, kendi adıma beni hep çekmiştir. Bir trende her şey olabilir çünkü!.. Tren yolculuklan, hem kısıtlı hem hareket eden hem de insana hareket etme olanağı veren bir mekân sağlamakla kalmaz, çevrede sürekli değişen görünümleri de olaylann fonuna eşsiz bir dekor olarak yerleştirir. Zamanın ve mekânın içinde akıp giden bir trende her şey olabilir: Cinayetler, gizemli olaylar, casusluk ve ajan çekişmeleri... Büyük aşklar, şehvetli geceler, soygunlar, baskınlar, kavga ve kıyımlar... Amerikan sinemasının klasik ekolden gelen (ve hayatta olan) sayıh yönetmenlerinden biri olan Richard Fleischer de, 195O'de yaptığı ve sadece 70 dakika suren bir filmde, bir kadını gangsterlerden korumak üzere bir trene bindiren hükümet ajanlarımn serüvenini nefes kesen bir tempoyla anlatmıştır. 40 yıllık bu klasiği bir gece TV'de izleyen gunumuzun her turden seruven meraklısı Peter Hyams, filmi öylesıne sevmiş ki, videosuna kaydetmekle yetinmeyip bir yeniden çevrimini yapmayı ŞENLİK Enternasyonal Şenliği • Költür Servisi Sosyalist Parti 2. Büyük Kongresi kapsamında düzenlenen "Enternasyonal Şenliği" 7 temmuz pazar günü Ankara'da Selim Sırn Tarcan Spor Salonu'nda yer alacak. Saat 14.0021.00 arası gerçekleştirilecek şenliğe, Senegal Ulusal Balesi'nden Modou Seck ve arkadaşları, Latin Amerika'dan Nahuel Topluluğu, Yunanistan'dan Grup Anatoli, llhan trem, Musa Eroğlu, Koma Jiyan, Grup Şirvan, Hüseyin Demirel, Zazaca otantik türküler, Türk ve Kürt halk dansları ve Ruhi Su Dostlar Korosu katıkyor. Bahadır'ın ikinci albümti • Kultur Servisi Sevıngul Bahadır'ın ikinci albumu 'Cana Yakın' piyasaya çıktı. 'Halley' adh parçayla Turkiye"yi Eurovision Şarkı Yarışması'nda temsil eden 'Klips ve Onlar' grubunun elemanlarından olan Bahadır, Zulfu Livaneli'nin vokalistliğini de yapmıştı. Albümde şu parçalar yer alıyor: 'Şehir Kabristanı', 'Çek Arabanı', 'Güldür Gul', 'Sılaya Doğru', 'Arkadaş', 'Bir Masaldır Yaşamak', 'Yasak', 'Her Mevsim Çiçeği', 'Gezgin', 'Benim Sultanım', 'Siyah Gölgeler' ve 'Cana Yakınl MÜZİK Sevgi şarkıları Költür Servisi TCDD, çağdaş işletmecilik kuralları çerçevesinde kendisini sürekli yenilerken kUltür ve sanat etkinliklerine de sahne oluyor. Bu etkinlikler kapsamında 8 temmuz pazartesi günü Esin.Afşar, tarihi Haydarpaşa Gan'nda ozan Yunus Emre'nin insana verdiği değer ve insan sevgisi anlayışından yola çıkarak bir konser verecek. TCDD 1. Bölge Başmüdürlüğü'nün 1991 Yunus Emre Sevgi Yılı nedeniyle duzenlediği konser saat 20.00'de başlayacak. "Esin Afşar ve Sevgi Şarkılan" adlı konserde sanatçıya piyanoda Deniz Tüley, klarnette Serdar Kalafatoglu, kemençe ve udda Hasan Esen, bas gitarda Şuayip Yeltan ve vurmalı çalgılarda Uskan Çelebi eşlik edecek. Anakız çatışmasına t>embe son D e n i z k ı z l a n (Mermaids) / Yönetmen: Richard Benjamin / Senaryo: June Roberts / Görüntü: Hovvard Atherton / Müzik: Jack Nitzsche / Oyuncular: Cher, Bob Hoskins, Winona Ryder, Michael Schoeffling, Christina Ricci / Bir Orion Pictures yapımı / (Beyoğlu Emek, Kadıköy Reks, Ankara Akün) "Deaizkızian" ya da kuşaklararası çatışmanın hiç de ileri sürüldüğü denli önlenemez olmadığımn kanıtlanması. Cher'in ilerleyen yaşına karşın hâlâ çok çekici olan ve biraz Gulriz Sururi havasındaki çizgilerini taşıyan serbest tavırh, herdaim taze, gönlu şen anne portresi. tkisi de kendisini terk edip gitmiş, ikincisinin adını bile bilmediği birer babadan olan biri yetişkin 2 kızıyla birlikte yaşamakta olan, bir yerde çok kalamayan ve ilişkileri biraz çatallaştığında çekip başka yerlere giden kadın, sanki göçebe Amerikan ruhunun bir temsilcisi... Türlu çeşitli deneyimlerinin bile acılaştıramadıgı yaşam dolu havasını ve hayata iyimser bakışını koruyan anne, yeni yetme kızı Charlotte'un gözünde biraz da "kasabanın yosmasT'dır: Onları düzenli, yerleşık bir yaşamdan ve kimi zaman onca özlenen bir babadan yoksun kılmış... Ne var ki genç adam da tıpkı Charlotte'un veya küçü1' Kate'in babasının yaptığı gibi çekip gidecek ve ilk deneyimiyle, aşkın acı tatlı yanlanm tatmış olan genç kızı, belki de anasını biraz daha iyi anlamış, dolayısıyla ona daha iyi yaklaşmış olarak bırakacaktır. Aktörlukten gelen Richard Benjamin'in yeni filmi "Deaizluzlan"mn kahramanlan, asbnda her kadın gibi biraz insan, biraz da peridirler. Çağdaş Ortabatı Amerikası'mn küçük kasabalannda oradan oraya savmlurken bu göçebe yaşam içinde yine de ve kınkdökuk de olsa insan ilişkileri kurmaya, bir nebze mutluluk toplamaya çabalarlar. Yahudi anne, aslında çok iyi bildiği Katoliklikle bir ilişki kuramaz. O daha çok doğaya dönük, gösterişsiz ve günü gününe bir yaşam tarzıyla ilgilidir. Yeni bir kasabadaki yeni erkek, olağan insanın çizgileriyle donanmış olağanüstü bir aktör, yani ayakkabıcı rolunde karşunıza gelen Bob Hoskins, bu fıttınk kadına kafayı takmıştır. Ama Cher'in elbette kı bu tombiş adamla ömrunü birleştirmeye niyeti yoktur. Ne var ki çocuklar artık göçebelikten, ordan oraya sürulmekten bıkmışlardır. Gün gelir deniz kızlannın bile gönlune yerleşmenin, bir yere bağlanmanıp isteği duşuverir çünku... "Denizkızlan", son yıllarda aile fılmlerıne oldukça görkemli bir dönüş yapmakta olan Hollywood sinemasından gelen hoş bir film. Duyarhkları, kişileri, durumlan pek yeni değil. Ama aynntılarıyla özgün kılınmış, perdeden bize "geçen" kişiler ve dunimlar bunlar... Biraz da yine bu mevsimin "Yaşanun Kıyısından Kartpostallar"ı gibi, önce kaçınılmaz gözuken kuşak çatışmalannı, anakız çelişkisini perdeye getiren, ama sonuç olarak bu çelişkinin uzerine hoşgörunun ve karşılıklı anlayışın tulunü seren bir film. Sonuç olarak, umutlu ve iyimser... Elbette her anakız ilişkisi böyle iyimser bir çerçevede gelişmiyor. Her "bekâreti yitiriş", böyle yumuşak inişle olmuyor. Yaşam kimı zaman (çoğu zaman) bu tür filmlerde anlatıldığmdan daha zor, anakız veya kadınerkek ilişkileri ise çok daha karmaşık ve yoğun. Richard Benjamin'in 'Denizkızlan' adlıfılminde kuşaklararası çatışma Tarih gezfei • Kultür Servisi Fest Turizm ve Tarih ve Toplum Dergisi'nin ortaklaşa düzenledikleri kultur gezileri sürüyor. 7 temmuz pazar günü Doc. Dr. M. Ihsan Tunay'ın rehberliğinde Fildamı, Hipodrom, Bakırköy, Siyavuş Paşa Köşkü, Ayastafanos Küisesi, Aınedeo Preziosi Mezan, Çobançeşme Köprüsü, Via Egnatia, Rhegium, Yanmburgaz mağaralan ve Fosil kumsalı gezilecek. İstanbul içi turlar 80.000 lira, Yanmburgaz 90.000 lira olarak belirlendi. Gezi üzerine aynntüı bilgi Fest Seyahat Acentesi'nden edinüebilir. (158 25 73 158 25 89) SİNEMA Vaclav Havel'e film teklifi • KOPENHAG (Cumhuriyet) Danimarkalı film yönetmeni Anne Wivel, Çekoslovakya Devlet Başkanı Vaclav Havel'e fılm teklifınde bulunmak üzere önümüzdeki günlerde Prag'a gidiyor. Danimarka'nın kadın yönetmenlerinden Anne Wivel'in Havel'e teklifte bulunacağı film, Danimarkalı filozoflardan Sören Kirkegaard'u konu alıyor. Bir odül töreni dolayısıyla geçenlerde Kopenhag'a gelen Vaclav Havel, öneriyi ilginç bularak yönetmen Anne Wivel'i, konuyu görüşmek üzere Prag'a davet etti. Havel, teklifi kabul ederse, Kirkegaard'un felsefesini bugüne taşımayı amaçlayan fılmde merkezi bir rol alacak. Yönetmen Anne Wivel, Sören Kirkegaard'un, iktidar ve iktidarla ilgili sorunlar konusuna geniş yer ayırmış bir fılozof olduğunu hatırlatarak Vaclav Havel'in aynı sorunsala sahip ilginç bir kişilik olduğunu, bu nedenle filmde başka bir kişiliği değil, kendisini canlandıracağını belirtiyor. UGUN Günümuz sanatçılan İstanbul sergisi bugün MSÜ Resim Heykel Müzesi'nde açüıyor. • Nttreddln Hoca ödüHari Uluslararası Nasreddin Hoca ödülleri Sergisi saat 18.00'de Atatürk Kitaphğı'nda açılıyor. • Günümüz Sanatçılan CHARLOTTE'TAWINONARYDER"Deııizkızlan''ııınveniyetmekızı Charlot te'n W inona Ryder canlanduıyor. Ryder, Cher ve Bob Hoskins gibi iki usta oyuncudan hiç de aşağı kalnu>or ve filmin uçlusunu başanyla tamamlıyor. Sinema • Tiyatre • Gösteri 146 97 38 • 132 64 26 BETTE MIDLER MOODY ULE\ r>eborah ve N.ck, 16 evlıHk yıldönümlermdc, oralanndokı butvn sorunlartn mubasebesinı yopmayo korar v«rd4l«r Alı$v*n$ merkezının orto yertnde! ŞişllStTE KMhkSy SOREYYA ÇU*ŞAFAK1 Beyo0u BEYOĞLU BköyRENK Ankara BATI. Buna (1476947) 1100130015 15173019452145 (336 06 «2) 11 0013 3016 0019 1521 45 (5162660) 110013 3016 0018302100 (151 32 40) 12 0014 1516 30190021 15 (572 16 63) 110013 0015 0017 0019 002100 BUHÇ. Irmif ŞAN SkıenMlMind* ttllMFII HlS,\WI KONSEWLE«l Korukent Sunar 19. nuslararaa tstanbul Festi\ali Kapsamında Doruktaki MANZARALARI 12.7.1991 tarihinde slrmnalarda "Narrow Margin " Bir PETER HYAMS Filmi Bcyojlu SİNEPOP Ç.tafŞAFAK2 KadıkSyAS (143 70 71) 12 0014 1516 3018 452100 (516 26 60) 113014 0016 3018.152100 (336 00 50) 12 0014 1516 3019 002115 •SCENES FROM A MALL" A f L f I f* L F 1 Ci YVOODY ALLEN Y\ZANveYÖNETEN CHER MUFVRIM» WI1JJ\MHIRT KE^ELlkE ,K*M\VTEG\\ BEHN VPETTE PETERS OB1U SHEPHERI) CWE\ \ ERDON HarbiyıAS Kad*&y MOOA AnkarıBATI (147 63 15)12 0014 1516 3016 452130 (337 01 23) 12 0014 1516 3019 0021 30 (118 63 23) 12 1514 30164519002115 DENIZKIZLÂRİ Beyojiu Eımk (144 84 39) Kad>k6y REKS (336 01 12) Ankara AKÜN (127 78 56) BOB HOSKİNS WINONA RYDER Işte annemız bu * lüjnıj B«ım ıçın dua edın "**"w Haydl Beyoğlu'na çıkalım 4ZERRİNÖ4ZER 514 Temmuz Bilet Satış Yerlerr Rumeh Hisarı Gişesı, Tel 157 75 50 Bostancı Gosten Merkea, Tel: 384 72 10 Vakkorama Taksım, Tel: 151 15 71 16 Temmuz 1991 Saat 21.00 6.7.13.14Temmuz 1991 Saat 17.00 BAŞDANSÇIUR Natalıa Besıemıanova Andreı Butm Ieor Lısmskı Kıra Ivanoıa.Inna\orobıo\a VladımırKolın BHET SATIŞ VÎRLERİ ATATURKKULTfRMERKEZİ Tel |SI S600(5Ha)• GrçeIS4 VAKKORAMA Taisım.Tel |S| I>7I Suadıve Tei 3609090919: KORL KENT Santral I71> 12 26r 166 49 Rl Bm Palem 166 69 70 BEYOĞLU SİNEMA ŞÖLENİ DUNYA SINEMASI'NDA BUGÜN Yon. F. E. Solanas Vertedık Jün özel ödulu Seanslar • 12 00 1 4 15 16 30 18.45 21.00 Tel 1 49 93 61 İFSAK 10 Temmuz 1991 Çarşamba gunü 55. Dfinem Fotoğraf seminerleri başlayacaktır. 3. Hcrfta "Mermoıds 12 0014 1516 JO18 4521 15 12 0014 1516 3018 4521 15 121514.3016 4519 0021 15 OKOti M9İY PROOUCTION ' BERNARDO BERTOLUCCI » THC REKLAM FİLMİ OAGITIMIND» SHELTERING SKY OCBIU KIHGEB J0HN MALKOnCH UfflUT TEL 130 40 41 KadtkSy KSM B KSy KARYA tmnm 1 OSCAR O D U L U 10 CESAR O D U L U 2 CANNES O D U L U (337 80 62) (542 11 72) 11 0013301600190021 30 12001500 180021 00 ŞışlıJHT Beyo4kı«tUS Bakrto»74 AHKAflAMtTHOm A0ANAHTH 11416203) 12001415163911452130 11437576ı 120014 15163018 452115 I572O444111 0013 0015001700190021 30 1125747») 1215143017OJ190021 15 >146996) 120014 151645190021 15 Ders »aatlert \9J002MX Çarşamba Kayıt Saat 14.00ten tonra Tefc 143 14 01 152 44 61 Kumbaracı Yokuşu Kumbaracı Han 115/23 Tooel (ABC Kltabevl yan aokağı) Sinema • Tiyatro Gösteri DUYUKUUUIINIZ İÇİN 149 50 33 146 97 M • 132 64 26