18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURIYET/8 Dl§ HABERLER 10 TEMMUZ 1991 Bush ile Gorbi aynı görüşte • WASHINGTON (AA) Sovyet lideri Mihail Gorbaçov, pazar günü ABD Başkanı G&orge Bush'tan aldığı mesaja yanıt gönderdL Beyaz Saray tarafmdan yapılan açıklamada, Gorbaçov'un da 'START' görüşmelerinin hızlandınlması göruşünde olduğu kaydedildi. Fitzwater, Gorbaçov'un Bush'a gönderdiği cevabi mesajın Sovyet Büyükelçisi Viktor Kompletkov tarafından Ulusal Guvenlik Danışmanı Brent Scowcroft'a iletildiğini açıkladı. Federal başkanlık, Slovenya'nın barış aruaşmasına uymadığıru bildirdi Slovenya'ya başkanlık suçlaması Hırvatistan Cumhuriyeti'nde çıkan yeni çatışmada 1 Hırvat polisi öldü, 3 kişi de yaralandı. Hırvatistan'ın doğusuna federal orduya ait tanklar yerleştirildiği bildirildi. Slovenya Parlamentosu Başkanı, AT'nin barış planına karşı çıktığını açıkladı. Dış Haberler Servisi Yu goslavya'daki iç savaşı durdurmak amacıyla Avrupa Topluluğu (AT) heyeti ile bu ülke liderleri arasında Brioni adasında vanlan anlaşma, Federal hukümet ve Hırvatistan tarafından onaylanırken Federal Başkanlık Konseyi, Slovenya'yı barış anlaşmasına uymamakla suçladı ve iki temsilcisini Slovenya'ya gönderdi. Bu arada Brioni anlaşmasının onaylanmasının Slovenya'da siyasi çatlak yarattığı ileri sürülüyor. Hırvat milislerle Sırp milliyetçiler arasında pazar günü çıkan çatışmaların tırmandırdığı gerginlik önceki gün bu kez ordu birlikleri ile Hırvat milislerin arasında yaşanan çatışma sonucu daha da arttı. Sırbistan sınınnda Tuna nehri üzerinde nöbet tutan ordu birlikleri ile Hırvat milisler arasında önceki gece yarısı çatışmalar meydana geldiği, olaylarda bir Hırvat polisin olduğu, üç kişinın de yaralandığı bildirildi. Bu arada Hırvatistan'ın doğusunda bulunan Sloven kenti Djakovo yakınlarına Yugoslav ordusuna ait tanklar yerleştirildiği bildirildi. Hırvat radyosu, bölgede bulunan muhabirine dayanarak verdiği haberde Sırp azınlığın guçlü olduğu Djakovo kentine 12 tank ve 2 asker taşımaya yarayan araç yerleştirildiğini belirterek bu araçlann komşu kent Vrpolje'den getirildiğini kaydetti. Yugoslav ordusuna ait uçakların da Hırvat Ulusal Ordusu'nun Sırbistan sınırı yakınlarında İlok kentindeki mevzilerine ateş açtığı bildirildi. Başkanlık Konseyi'nın onceki geceki toplantısına, hasta olduğu bildirilen devlet başkanı Stipe Mesiç ile bağımsızlığını ilan ettiği gerekçesiyle Sloven\a temsilcisi Janez Drnovsek ^atılmadı. AFP'nin Tanjug haber ajansına dayandırdığı haberinde de Konseyin Slovenya'ya gıtmekie BosnaHersek temsilcisi Bogiç Bogiceviç ile Makedonya temsilcisi Vasil Tupurko\ski'yı görevlendırdiği belirtılıyor. Başkanlık Konseyi açıklamasında Slovenya'nın, federal ordu askerlerinin geri dönmesinde zorluklar çıkardığı, tum tutsaklan serbest bırakmadığı, Sloven milisleri de terhis etmedikleri belirtildi. amaçlayan anlaşmayı cumhuriyetin kabul ettiğini açıkladı. Tudjman Huvatistan televizyonunda yaptığı konuşmada, federal hükümetin Hırvatistan'ın bağımsızlık ilanına saygı göstermesini umduklarını kaydetti. Makedonya Cumhurbaşkanı Gligorov Türkiyeföe STASI işsiz bırakıyor • DRESDEN (AA) Eski Doğu Almanya'nın Saxony eyaletinde 7.000 öğretmenin geçmişlerinde Komünist Parti veya Doğu Alman gizli polisi STASI ile olan üişkilerinden dolayı işten atılacakları bildirildi. Saxony Eğitim Bakanı, bu kişilerin öğretmenlik görevine parti veya STASI ile olan ıhşkileri sayesinde geldiklerini, birleşik ve demokratik Almanya'da eğitim vermeye yeterli olmadıklarını belirtti. Slovenya'da çatlak Slovenya Devlet Başkanı Milan Kuçan, cumhuriyet parlamentosu uyelerine Brioni anlaşmasını onaylamaları yolunda çağrıda bulunurken bugünlerde gerçekleşmesi beklenen onaylama işlemine karşı çıkanlar olduğu belirtildi. Reuter'in haberine göre Slovenya parlamento başkanı France Bucar, anlaşmanın Slovenya'nın teslim alınması anlamına geldiğini savundu. Bucar, anlaşmanın Slovenya'ya saldırı olmayacağı şeklinde bir garanti sağlamadığını da ileri sürdü. Irak'tan nükleer itiraf Türk kamyonlan dönüyor Uluslararası taşımacılık yapan Türk şirketleri, Slovenya'da meydana gelen olaylar sırasında Yugoslavya'nın çeşitli bölgelerinde kalan kamyonlarını aldırmaya başladılar. AA'nın haberine göre Esin Nakliyat'ın Turkiye'den gelen bir ekibi, Zagreb yakınlarında bulunan iki kamyonu onararak yola çıktı. Ekipteki tamirciler, Lyubliyana yakınlannda bulunan iki kamyonu da alarak Türkiye'ye döneceklerini söylediler. Olaylann yaüşmasından sonra İtalya ve Avusturya'ya gitmek üzere Yugoslavya'ya giriş yapan bazı Turk TIR kamyonları ise halen Belgrad çıkışında bekliyorlar. Söz konusu kamyonlann şoförleri, Slovenya'da yollar tamamen açılmadıkça beklemeyi tercih ettiklerini söylediler. ANA YÜREĞİ Sayılan 500'ü aşan ve ogullan federal ordu birliklerinde bulunan anneler solugu Lyubliyana'da aldı. (AP) • WASHINGTON (AA) ABD, Irak'ın nukleer silahlar geliştirmeye çalıştığını itiraf ettiğinı bildirdi. ABD Beyaz Saray sözcüsu Marlin Fitzvvater, Irak'ın BM'ye nukleer malzemelerin aynntılı listesini göndermesini memnunlukia karşıladıklarını açıkladı. Arapça yazılmış olan 29 sayfalık listenin halen ABD uzmanları tarafından incelendiğini kaydeden Fitzwater, "Bu lısteden Irak'ın en azından nakleer silahlar programına sahıp olduğunu itiraf etmış olduğu sonucunu çıkartıyoruz" dedi. Irak'ın füzelerinin ve kimyasal başlıklarımn da geçen hafta BM ekibi tarafından yok edildiği bildirildi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyeti'ne bağlı Makedonya Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı Kiro Gligorov, resmi bir ziyarette bulunmak üzere dun Ankaraya geldi. Gligorov'u havaalanında Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ekrem Pakdemirii karşıladı. Pakdemirii, havaalanında yaptığı açıklamada, iki ülke arasında derin tarihi bağlar bulunduğunu ve bunun daha sıkı işbirliği yapılabileceğinin bir ifadesi olduğunu söyledi. Konuk cumhurbaşkanı bugün Anıtkabir'i ziyaret ettikten sonra Başbakan Mesut Yılmaz, Dışişleri Bakanı Saf a Giray ve Pakdemirii ile bir araya geleçek. Cumhurbaşkanı Tnrgut Özal ile de yann görüşecek olan Gligorov, aynı gün Istanbul> geçerek Turkiye'den ayrılacak. Gligorov'un ziyareti sırasında yapılacak görüşmelerde başta Yugoslavya'daki durum olmak üzere güncel konular üzerinde görüş alışverişinde bulunulacak ve Türkiye ile Makedonya arasındaki iüşkilerin ve işbirliğinin güçlendirilmesi olanaklan değerlendirilecek. DlŞBASIN FnnümuHr Taksit taksit parçalanma Yugoslavya'yı barışcı yollardan ve birliği koruyarak demokratik bir devlete dönüştürme planlarının artık ne ölçüde gerçekçi olduğu tartışılır. Yıllardır bağımsızlık rotası izleyen Slovenya, üniter devletin demokratikleştirilmesi çabalarını ezelden beri engelliyor. Slovenler, çatışma halinde oldukları Belgrad ve Sırp yönetimini, 'reforme edilemeyecek, Bolşevik bir kafa'yla suçlayıp, kendilerini 'asıl demokratlar' olarak göstermeyi amaçlıyordu. Savaşın patlak vermesiyle J Yugoslavya'daki çelişkiler uluslararası düzleme sıçradı. Slovenya, bununla bağımsızlığına doğru büyük bir adım atmış sayılabilir. Yugoslavya ise politik açıdan az gelişmiş bir ülke, Belgrad gazetelerinin deyişiyle bir 'muz cumhuriyeti' konumuna düşmektedir. Lyubliyana bu kozu elinden kolay kolay bırakmayacaktır. AT'nin Yugoslavya'yı 'çokuluslu bir devlet' olarak ayakta tutma çabaları gerçekçi değildir. Yugoslavya artık taksit taksit parçalanacaktır. (9 temmuz) Yugoslav yönetimi, Almanya'nın Slovenya ve Hırvatistan'a silah soktuğunu ileri sürdü 'Almanya krizi körüklüyor' devleti ortadan kalkmadan önce 80 bin adet Sovyet Kalaşnikof tipi makineli tüfek ve Makarof tipi tabanca Macaristan'a satılıyor gösterilerek Slovenya ve Hırvatistan'a sevk edildi. Bu silahlann Macaristan'dan sonraki akıbeti, Alman makamlarınca incelenmedi. ğu tahmin ediliyor. Yugoslav haber ajansı Tanjug pazartesi gunku bir haberinde, 'Almanya'nın birleşmesinden once eski Demokratik Almanya ordusu depolanndan silah ve malzemenin Macaristan üzerinden Yugoslavya'ya sevk edildiğini' iddia etti. Ajans, habere kaynak olarak Alman Hıristiyan Sosyal Birlik Partisi milletvekili Christian Schmidt'i gösterdi. Schmidt haber: doğrulayarak "Silah sevkıyatını ikinci elden ögrendim" dedi. Iddiaya göre Demokratik Almanya Bonn'da Savunma Bakanlığı Sözcüsu, Alman Frankfurter Rundschau gazetesine yaptığı açıklamada 'bakanlıgın bundan haberi olmadıgını' belirtti. Ancak Berlin'de, bu yasadışı silah ticaretine karıştığı sanılan iki eski Demokratik Al Slovenya ve Hırvatistan'ın bağımsızlık manya subayı hakkında soruşturma açıl çabasını 'Alman biriiginin yarattığı bir mış bulunuyor. refleks' olarak niteleyen gazete, "Cermenlerin Balkanlar'daki ilerieyişine karşı Yugoslavya hükumetine yakınlığıyla Fransa ve tngiltere birleşmektedir ve tanınan 'Borba' gazetesi ile Yugoslav te Avusturya da bu komplonun içinde yer levizyonu Federal Almanya'yı, 'Avnıpa almaktadır" dedi. da yeni nttfnz alanlan peşinde koşmakla' suçluyor. Belgrad'da yayımlanan Borba pazartesi gunku nushasında, "Bonn, Balüklar'dan Adriyatik Denizi'ne kadar Katolik bir ulkeler zinciri yaratıp kendine bağlamak istiyor" şeklinde yazdı. "Litvanya, Polonya, Çekoslos'akya, Macaristan, Avusturya, Slovenya ve Hırvatistan, yayümacı Alman ekonomisi için ideal bir pazar oluşturmaktadır" dendi. Borba gazetesine göre "Almanya, yeni bir Avrupa haritası peşinde koşuyor". Yugoslav resmi haber ajansı Tanjug, Almanya'nın birleşmesinden önce eski Demokratik Almanya ordusu depolarından silah ve malzemenin Macaristan üzerinden bu iki cumhuriyete sevk edildiğini iddia etti. Iddialar, Alman yönetimi tarafından şiddetle kınandı. DİLEK ZAPTÇIOĞLU BERLİN Belgrad hukumeti, Yugoslav televizyonu ve hukumete yakın gazeteler Almanya'yı, 'Baltıklar'dan Adriyatik Denizi'ne kadar bir Pancermen tmparatoıiugu kurmayı hedeflemek'le suçladılar. Almanya, Slovenya ve Hırvatistan'a gizlice silah sevk etmekle ve askerleri eğitimden geçirmekle de itham edildi. Bonn, Yugoslav tarafının suçlamalannı şiddetle kınadı. Ancak silah satışı suçlamalarında doğruluk payı oldu Cresson'un açıklaması • PARİS (AA) Fransa Başbakanı Edith Cresson, göçmen yasalannın yasadışı göçleri engellemekte yetersiz kaJdığını söyledi. Cresson, TF1 televizyonuna verdiği demeçte ve IngilizAmerikan Basın Kulübü'nde yaptığı konuşmada, Fransa'nın göçleri sınırlayacak daha güçlü yasalara gereksinimi olduğunu bildirdi. Edith Cresson, Fransız TF1 televizyonuna verdiği demeçte yasadışı göçmenlerin ülkelerine gönderilmesi için özel uçakların kullanılmasını düşündüğünü kaydetti. Onayladı Yugoslavya federal hukumeti, AT dışişleri bakanlarının girişimiyle sekiz kişilik kolektif devlet başkanlığının prensipte vardığı anlaşmayı onayladı. Hırvatistan Devlet Başkanı Franjo Tubjman, federal hukumet ile Hırvatistan ve Slovenya'nın bağımsızlık ilanları arasında köprü görevi görmeyi AVRUPA BASKENTLERİNDE YAZ '91... AVRUPA BASKENTLERİNDE YAZ '91 ...AVRUPA BAŞKENTLERİNDE YAZ Roma, yazın ^çıplak' turistlere kalıyor NİLGÜN CERRAHOĞLU ROMA "Piazza Navona"ya (Navona Meydanı) açılan sokaklann köşesinde küçuk bir dükkân. Kepenkler kapalı; ustünde el yazısıyla kuçük bir ilan asılmış: "Tatile çıkıyoram. Paşa gönliim ne zaman isterse o zaman döneceğim." "Roma >azı"nın ruhunu çok iyi yakalıyor bu ilan. tnsanın cildine yapışan nemli Afrika sıcağının kentin üstüne inmeye başladığı şu günlerde Roma'da el ayak çekilmeye başlıyor. Çalışma düzenlerine hukmedebilen talihliler deniz kenanna koşarken geride kalanlar teras yaşamına, evlerinin avlulanna, varsa bahçelerine çekiliyorlar. Özellikle yemekten sonraki "siesta" saatlerinde şehir uyuşuyor; kentin o görkemli barok meydanlan, şeftali renkli evlerin arasında uzanıp giden sokaklar, kaba sandaletleri, birayla şişmiş göbekleri üzerinde zor düğmelenen gömlekleriyle bu estetik büyü kentinde insanın gözlerini şoke eden Alman ve Doğu Avrupalı turistlere kalıyor. Plajda ya da bir tatil kasabasında gezinircesine kısacık şortlar ya da bermudalar içinde kiliselere, müzelere dalan Amerikalılar da bu sıcak yaz günlerinde kenti bekleyen Romalılan rahatsız ediyor. Çıplaklığı hiç yadırgamamalanna rağmen giyimde belli bir çeki düzene önem veriyor Italyanlar. Ve kent içinde şortla gezinen bir kadın ya da erkeğe gerçek bir "hanımefendi" ya da "beyefendi" muamelesi yapmak konusunda direnç gösteriyorlar. Her dükkândan özellikle imzalı olanlarından tutam tutam paketlerle çıkan Japonlar ise formaliteye dnem veren Doğudan geldikleri için kılık kıyafete daha bir özen gösteriyorlar. Ama onlar da bu kentin su katılmamış Rönesans ve barok atmosferine boyunlanndan eksik etmedikleri fotoğraf makineleri ve o hiç anlaşıhnayan dilleriyle bir Marslı kadar yabancı duşuyorlar. 300 Iraklıya gınırdışı • KUVEYT (AA) Kuveyt, yaklaşık 300 Iraklıyı sınırdışı etti. Kuveyt, Kızılhaç ile sınırdışı etmeye ilişkin yeni prensipler üzerinde anlaşmaya varılmasından bu yana ilk kez bu kadar büyük bir grubu sınırdışı ediyor. Diplomatlar, çofunluğu tutuklular ve ailelerinin oluşturduğu 300 kişilik grubun, 12 otobusle Irak'ın sınır kenti Safwan'a götürüldüğünü bildirdiler. Uluslararası Kızılhaç Örgütü, Kuveyt hükumetiyle sınırdışı etmelerin uluslararası anlaşmalara uygun olması için, prensiplerin belirlenmesi amacıyla çalışmalar yapmışlardı. İtalyanlar çıplaklığa alışkın olmalarına rağmen, plajda gezinircesine kısacık şortlar ya da bermudalar içinde kiliselere, müzelere dalan Amerikalılardan, gömlekleri birayla şişmiş göbekleri üzerinde zor düğmelenen Doğu Alman turistlerden tedirgin oluyorlar. Roma'nın iinlu tspama Meydanı (Piazza Spania), turistlerin en çok rağbet ettfldcri yorelenlen biri. (Fotoğraf: Ergun Bda) garaja çeviren arabalar azalıyor çünku. Meydanlar boşalıyor. İnsan dev bir tiyatro dekorunu andıran şehrin kendisiyle daha fıziki bir temas kurabiliyor; tarihi anıtların bitip tukenmeyen ayrıntılarını keşfedebiliyor; eski Roma sarayları içinde gizlenen bahçelerin gizemine dalabiliyor; hemen hemen tum meydanlan susleyen o havuz ve çeşmelerin gece gundüz hiç durmadan akan sularının sesini dinleyebiliyor. "Roma yazı"nın en keyifli bölümunu denizden gelen "ponentino" yelinin serinlettiği yaz geceleri oluşturuyor. Roma'da "Dolce Vita" ve "Roma Tatili" gibi 50'lerin yarattığı "hızlı gece hayatı", gerçekte var olmayan bir mitos aslında. Fellini bile "Dolce Vita"mn yalnız kendi düşgücünün ürünü olduğunu her fır,satta itiraf ediyor. Fakat Roma gecelerinin evcil, bohem ya da taşravari zevkleri var. Bu tip zevkler parasızsanız dünyanın başka hiçbir yerinde yiyemeyeceğiniz bir "Roma dondurması" yalamaktan geçebiliyor. Eski Roma'mn en iyi korunmuş anıtı sayılan 2000 yıllık "tttm tanrılann tapınagı" " P a n t e o n " u n köşesindeki Flocco del Neve kesinlikle Roma'nın en iyi dondurmalarını yapıyor. " F e s l e ğ e n l i " d o n d u r m a d a n "biralı" (enfes!), "pirinç ve çikolatalı" (pirinçleri diri dıri kalmış çikolatalı bir sutlaç gibi) "kahveU" gıbi akla geldik gelmedik çeşitleri satan "Filocco di Neve"den "Piazza Navona"ya dek uzandığınızda bu mevdana açılan tüm sokaklan tutmuş dramatik görünümlü falcılara rastlıyorsunuz. Alçak, küçük, kare masalarının üzerinde daima yanar bir mum bulunduran falcılar, baroğun zirvesine ulaştığı bu meydana çıkmadan önce karşılaşacağınız tılsımlı atmosferin haberciliğini yapıyorlar size. Kentin en buyulu koşesi bu olduğu için " b ü y ü " konusunu kendilerine meslek edmen falcılar kendilerine mekân olarak geçmiş yüzyıllarda da tum panayırların yapıldığı bu meydanı seçiyorlar. 18. yüzyılda su ile doldurulduktan sora atarabalannın koşturulduğu meydanın tam ortasında gizli spotlann ustaca aydınlattığı Bernini'nin nefes kesen çeşmesi duruyor. Dünyanın dort bir yanından akan dört nehri simgeleyen heykellerin altmdan sular fışkınyor sürekli. Ganj, Tuna, Rio de la Plata ve Nil'i temsil ediyor bu sular ve heykeller. Berninili yıllarda kaynağının nerede olduğu bilinmeyen Nil'i, gözleri ve başı kapalı bir heykel betimliyor. Ama rehberleT farklı bir yonım getiriyorlar. Bernini ile gene dönemin ünlu mimarı Borromini'nin hiç geçinemediğine dikkati çeken rehberler Nil'in gözlerinin, çeşmenin karşısmda duran Borromini'nin kiüsesine bakmamak için kapalı olduğunu anlatıyorlar. Bu çeşmenin kenannda Roma gecelerinin bedava zevklerinin doyumunu yaşayan gençler öpüşüyor. Tam karşıda kentin en seçkin kahvelerinden biri olan " T r e Scalini"nin yanı başındaki restoran bölümünde ise parası bol, kültürü kıt zengin Amerikah turistler yemek yiyorlar. Garsona kulakları tırmalayan bir Amerikan aksamyla " D o you have pastaa?" (Makarnanız var mı) diye soruyorlar örneğin. Halbuki Italya'nm dört bir tarafmda olduğu gibi "Tre Scalini"de de mönünün yansım türlü çeşitli makaraalar ve hamur işleri oluşturuyor. Bu hamur işlerinin "fresh pasta" diye tabir edilen ev eriştesi tarzında artizanal versiyonlannı yemek istiyorsanız "Palazzo Farnese"nin iki adım ötesindeki "La Moretta"ya gitmeniz gerekiyor. Kesenin ağzını açarsanız Mikelanj'ın dizaynlarmdan yola çıkılarak yapıldığı söylenen Rönesans mimarisinin incisi "Palazzo Farnese"nin karşısındaki "II Camponeschi"ye gidebiliyorsunuz. Yıllar boyunca "kara aristokrasi" (aristocrazia nera) adım alan papalann akrabalarına ve papalara mekân olan "Palazzo Farnese" şimdi Fransız sefaretini banndınyor. Bu nedenle Roma'da yaşayan Fransızlar arasında çok popüler olan restoran, Italyan mutfağından çok Fransız mutfağına eğilim gösteriyor. Sokakların kenanna dizilmiş masalar, iskemleler ve şemsiyelerden başka bir şey olmayan Roma "trattoria"lannın en tipik ve keyıflilerinden birini ise hiç şüphesiz "Pier Luigi" oluşturuyor. Yaz gecelerinde "trattoria"lara koşan pek çok ünlü Romalıyı burada görmek mumkün. Irak ajanları yakalandı • KAHİRE (AA) Mısır Içişleri Bakanı Abdulhalim Musa, Irak yönetiminin, Mısır'da istikran bozmaya yönelik faaliyetlerinin devam ettiğini bildirdi. Musa, El Ahbar gazetesine verdiği demeçte, guvenlik makamlarının, sabotaj eylemlerinde bulunmak amacıyla Nuveyba limanından ulkeye sızmaya çalışan bir grup Irak ajanını daha yakaladığını açıkladı. 'Barbarların' elinde Kımi Romalı, temmuz ve ağustos aylarında "barbarlann" eline kalan bu Roma'yı seviyor. Kentin tabiatına aykırı düşen bu yabancılar ordusuna karşın her yeri büyuk bir
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle