18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURÎYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER dan Devlet Planlama Teşkilatı (DPT), toplumsal kalkınmamızm iticı gücü olarak ilk on yılda ekonomik savurganlığı önlemede, kaynakların önceliklere göre doğru yönlendırilmesinde önemli ve ıtıbarlı bir araç olarak kullamlmıştı. Bu sayede dış borçları arttırmadan, dış ticaret dengesini bozmadan, sanayileşmeyi ticarete ezdirmeden, dengeli butçelerle ve enflasyonsuz bir ekonomi ile hızlı kalkınma ve sanayileşme sağlanabümişti. Daha sonraki ydlarda, ozellikle 1970'ten sonra ise istikrar içinde kalkınma ilkesi bir yana iüldi. Savurganlıkla, dış borçlar hızlandjnlarak ve de temelsiz teşviklerle yağmanın planlaması yapılarak bugunkü ekonomik çoküntüye geiindi. 27 Mayıs'ın yaşayan kurumlarmdan biri olarak Yuksek Öğrenim ve Kredi Yurtlar Kurumu 30 yıldır yüz binlerce genci, barınma ve yiyecek sağlayan yüzlerce yurt kurarak, kredi vererek yüksek öğrenimlerini yapabilme olanağına kavuşturmuştur. Tttrk Standarüar Enstitusu, Devlet Personel Dairesi, Basın tlan Kurumu, 27 Mayıs kuruluşları olarak, amaçlan doğrultusunda verimlı çalışmalan ile toplumsal düzenlemelere Önemli katkılarda bulunmuşlardır. Seçimlerin Temel Hükümleri Yasası ve BasınFikir tşçileri Yasası 27 Mayıs'ın temel etkinlıklerinden olarak otuz yıldır işlevlerini hâlâ sürdürmektedirler. 27 Mayıs'ın anayasal kurumlarmdan olan "grev ve toplu sozleşme hakkı"nın elde edilmesı, ış yaşammm emeğe saygm bir kararhbk içerismde geliştirmesinde "bagımsız yargı ve hâkim giivencesi"nın de salt adaletm sağlanmasi ve hukuk devîetınm oluşturulmasmda önemli katkıları olmuştur. Bu doğrultudaki kavramlann geltştirilmesi ile pekışttrılen topiumsal hukuk devieti, demokrasımıze çağdas içerik kazandırmsştır. Ne acıdır ki geçmişin kalıtunını övünçle taşıdıklannı savlayan gericı ıktıdarlar, grev ve toplu sözîeşme hakkım budamak içm bağımsız yargı ve hâkım guvencesını yozlaştırmak için ellermden geleni yapnuşlardır. 12 Eylül geridleri de onlarm bu tutumunu daha Ueri götürmeyi beceri (hüner) bilmîşlerdir. Bu hüner erbabı 27 Mayıs'ın demokrasinin temellerinden saydtğı universite ozerkligi ve dzerk TRT'yi ise tümden yok etmışlerdir. 27 Mayıs'm kurumlarmdan 97 sayılı yasa ile getsrilen Yedek Subay Öğretmenlik 67 yıl suren çok önemli etkinliğmden sonra yurürlukten kaldırılmıştı. 222 Sayıh tlkoğretim Öğreüm ve Eğiüm, 224 Sayıh Sağhk Hizmetlerinin Sosyalleşürilmesi yasalarınm ise bugün etkinlikieri azalmıştır Araa unutulmamahdır kı 1960'tan sonra başlatüan ilköğretim seferberliği bu önlemler sayesinde hızlandınlmıştı. Çok kuçuk yerleşim bırimleri dışında 20 yıl ıcerisinde okul gitmemış köy, öğTetmensiz okul kalmamıştı. 19501960 yıllan arasındaki on yıllık dönemde 10.500 okul yapıldığı haîde, sadece 27 Mayıs'ın 17 ayhk döneminde 9.500 ilkokul yaptırılmıştı. Okuryazarhk oranı 1960'ta %32 iken bu oran 1980'de %68'e çıkanlmıştı. Sağhk hizmetlerınin toplumsallaştırılması ile de köy ve kasabalarda binlerce sağhk ocağı açılmış, köylu sağhk hizmetine ve doktora kavuşturulmuştu. Başka kımi yatırımlarla birlikte sağhk ocakları açılmasımn Güneydoğu bölgesinden uygulamaya konulması bu yörede ilk kez gözle görülebilen bır kalkınmanın surecini başlatmıştı. 1960'tan sonra başlatüan demokratikleşme ve planlı kalkınma döneminde Türkiye, çağdaşhğa doğru giden yolda kapüarı aralamış ve Ataturk'ün belirttiği gibi çağdaş uygarlık duzeyine tırmanmaya başlamıştır. Yırmi yılda bırey başına düşen ulusal gelir 260 dolardan 1100 dolara yükselmiştir. özgurlük ortamında kitleler bilinçlenmiş, işçilerin ve çahşanların toplumsal hakları güvence altına alınmış, demokrasiye inananlarm sayısı çoğalmıştır. Insanlar kin ve nefretten, haksız yargılardan arındıkça bu gerçekleri göreceklerdir. 27 MAYIS 1991 27 MayısHn \ aşayan Rurumları 27 Mayıs 1960 Devrimi diye tanımlanan tarihsel olay, köklü incelemeleri gerektirentoplumsalbir davranışm ürünüdür. Ortamı, oluşumu, gelişmesi ve sonuçları kavranılmadan hakkında yüzeysel yargılara varmak, her zaman yamltıcı olacaktır. 27 Mayıs inkârcılan ise tarihin dönemecinde tepetakla kalacaklardır. OKURLARA. OKAYGÖNENSİN SUPHİ KARAMAN Bugun 27 Mayıs Devrimi'nin 31. yıldönümündeyiz. 31 yıl önce bugun, "Anayasa ve taukuk dışı tutum ve davramşlan ile meşruluğunu yitirtniş bir iktidara karşı direnme hakkı kullanüarak" 27 Mayıs 1960 Devrimi gerçekleştirilmişti. Demokrat Partı iktidannın son yıllarında uygulamaya koyduğu baskıcı yönetime karşı direnme hakkını kullanan Türkiye halkı idi. îşçisi ile köylüsü ile şehirlisı ıle, basın ve aydmları ıle gençlen ıle Türkiye halkı. Daha sonrakı yıllarda gerçekleştinlen 12 Mart ve 12 Eylul'de halkın coşkulu bir katılımı ve desteği görulmemışü. Oysa 27 Mayıs gunu ve sonrasında halkımız günlerce sürdurdüğu bayraklı ve coşkulu sevınç gösterüeriyle büyuk şehirlerın caddelerinı ve sokaklarını on binlerle, yüz binlerle doldurmuştu. özgürlüğe susamış.üğın sevinci ıle baskıcı yonetımden kurtuluşun coşkusu ile. 27 Mayıs'ın amacr, "tnsan hak ve ösgurlüklerini, ulusal dayanışmayı, toplumsal adaleti, bireyln ve toplumun huzur ve refahını gerçekleştirnıi'ji ve gmence altına almayı olanaklı kıiacak demokratik hukuk devlelini butun hukuksal ve sosyal temeiieri He kunnsk"tı. 27 Mayıs Mıll» Bırhk Komitesi (MBK) dönemî 17 ay stirdti. 25 Ekim 1961'de ülke yönetımi, seçümiş yeni mechslerin oluşturduğu iktidara devredıldı Bugün genye baktnca 17 ayhk MBK dönemmde oluşturulan kurum ve kuruluşlann, sağlanan etkmliklerin topluma, demokratîk rejime ve ülke yöneümine sağladığı olumlu kazanımlarsn yerieşerek, kurumiaşarak, hıç olmazsa buyük kısmı ile hâîâ surdüğunü, yaşadığım gorüyoruz. f ulaştı. Basın ve duşun özgürlüğü, toplumsal uyanışı hızlandırdı. Ülke sorunlarımn açığa çıkarılıp eleştirilmesi, çözum yollannın araştınlması yeni kuşaklan büinçlendırdi. Topluma dinamızm getirdi. 1961 Anayasası'nın 12 Mart'ta bir ölçüde budanmasına, 12 Eylül'de tümden ortadan kaldırılmış olmasına karşm, 27 Mayıs Devrimi'nin insan haklarında, özgürlüklerde, demokrasi ve toplumsal hukuk devietı ilkelerınde oluşturduğu kavramlann, elde ettıği kazanımlann etkileri giderek ve hızlanarak surmektedir. 1961 Anayasası ile ülkemizde ilk kez Anayasa Mahkemesi kurulmuştu. Yasalarm anayasaya uygunluğunu denetleyerek 30 yıldır surdurdüğü görevi üe Anayasa Mahkemesi, "Artık Ankara'da bir mahkeme var. O'nun hâkimleri var" düşüncesinin yerleşmesını sağlamıştır. Yuce kurum, partilerüstü tutum ve her turlu siyasal duşünce dısı yaklaşımları ile hukuk duzenimize onurlu katkılarda bulunmuştur Artık yasa yapımı yolu ıle ya da yasa nıtelığınde kararlarla anayasa ihJalkri (27 Mayıs 1960 öncesinde olduğu gibi) yapılması önlenmiştir. Böyîelikle demokraük yaşamda sağlanan gerıhmsız ortam siyasal çekışmeleri açmaztara suruklemekten kurtarmıştır. Yakın geçmişte çeşitli iktidarlarca ne kadar çok sayıda anayasaya aykm görüşler, kamuoyunda büyük görültıller kopardıkları halde, inatia yasalaştmirmştı. Bunlann her biri Anayasa Mahkemesi'nderı geriye çevriidikîerinde ise kamuoyu rahatlaiîsiş, siyasal gerihm sona ermtştı. Bunları ammsayınca bizım gıbi oîayîara demokratik yaklasımı henüz beceremeyen ulkelerde bir Anayasa Mahkemesi'nin varhğmın önemi daha iyi anlaşıhyor öte yandan, 12 Mart'ta ve 12 Eylül'de olduğu gıbi Anayasa Mahkemesı'nı etkısizleştirmek, bunu anayasa değisikîikleri ile sağlamak girişimierini de üzüntü üe iziiyoruz. Kuşku duyulmasm kı dıkta heveshlerinın saldırüan bu yuce kurumun tümden kaldırılması amacmda her zaman sürdürtilecektir. 27 Mayıs'ın bugün hâlâ yaşayan kurumların Güven G allup araştırma kuruluşu, TlmesMirror grubu için Amerikalılar arasında "Basına Bakış" konulu bir araştırma yaptı. Sonuç basın için üzücü, ema politikacılar için daha üzücü. Amerikalılar basına politikacılardan daha çok güveniyorlar, ama yüzde 62'si basın kuruluşlarının bağımsızlığına güven duymuyor. Bu oran 5 yıl önce %53 imiş. Kamuoyu araştırmasına katılan Amerikalılarm %B0'i basına, Başkan'dan; Yüksek Mahkeme ve Kongm'den daha fazla önem veriyor. Ayrıca kamuoyu, gazetelere George Bush, Donald Trump, Ronald Reagan ya da Gorbaçov'dan daha çok inanıyor. Buna karşılık haberlerin doğruluğuna inanmayanların sayısı İse beş yılda yüzde 34'ten yüzde 44'e yükselmiş. Benzer bir araştırmayı Fransız Sofres kuruluşu da M6d/apouvo/rs dergisi için yaptı. Fransızların ancak yüzde 31'i gazetelerin doğru haber verdiğine inanıyor, yüzde 56'sı güvenmiyor. Tüm basın yayın kuruluşlarının temel sorunlara değinmediği Inancı da Fransızlann yüzde 56'sıntn görüşü. Gazetecilerin güç odakiarı karşısında bağımsız olduğuna Inanantann oranı da yalnızca yüzde 29. Fransa"daki araşîırma sonuçlarmdan biri de gazeteciterin insanlann özel yaşamı karşısında saygısız göründükler'mi gösteriyor. Gallup'un Amerika'daki araştırması ise gazeteclterin özel ıltşkilerinin kamuoyuna açık olması görüşünön yaygın olduğunu gösteriyor: Yüzde 58. Gazeteciterin gelir kaynaklannm açıklanması gerektlğini ise polltikacıların yüzde 74% üniversitB öğretim öyeterinln yüzde 5Tsl, işadamlarmın yüzde 53'ü düşünüyor. Bu açıkltğa katılan gazetecllerln oranı ise yüzde 51. Fransızların da yüzde 28'i gazetecilere yorum yapma hakkım tanıyor, ama yüzde 6Tsl kesinlikle tarafsız habercilik istiyor, ABD'de ve Fransa'da bu iki araştırma büyük yanktlar yarattı, sonuçları uzun uzun tarttştlmaya devam ediyor. Benzer bir araştırmanm bizde de yapılması zamanı gelmedi mi? Basın ve TV kuruluşları ortak bir araştırma düzenleyebllirse nesnel sonuçlar üstöne sağlam bir özeleştlri ortamı yaratılamaz mı? Onurlu, pınltıh 18 Eylül 1960 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 'Milli Birlik Komitesi'nin Goruş ve Direktifleri,' 27 Mayıs Devrimi'nin ve bu devrimi gerçekleştirenlerin tarihimızdeki onurlu yerını saptayan gurur vencı bır belgedır. Ülke sorunlarına toplumsal ve bılimsel açıdan Uk kez yakiaşan bu belge, 27 Mayıs'm tarihini yazacak oianlarca kesinlikle okunmahdır. Demokrasmm ve kurumlarm hızla oluşturulacağından, dış polıtikada karanhk ve onur kıncı bir dönemden sonra bağtmsızhk ve özgurlük savaşı veren uiuslarm destekleneceğmden, ekonomik kaynakların savurganlığmı durduracak önlemlerden söz eden bu belge, 27 Mayıs'ı yapan kadronun inançlarım ve ideaüzmini simgeieştirmiştir. 27 Mayıs 1960 Devrimi diye tammlanan tarihsel olay, kökhı mcelemelerı gereküren toplumsal bir davraruşın ürunudür. Ortamı, oluşumu, gelişmesi ve sonuçları kavraruîmadan hakkında yüzeysei yargılara varmak her zaman yanıltıcs olacaktır. 27 Mayıs inkârcılan ise tarihin dönemecînde tepetakla kalacaklardır. Geçmişte yaşanan olaylar içinde 27 Mayıs'm anısı pırıl pırıl yukselmektedir. Kazandırdıfeı kurumiar 27 Mayıs Devrimi'nin topluma kazandırdığı en büyük yapıt 1961 Anayasa&ı ıdi. Bu anayasanm sosyal hukuk devietı içeriği, kişi hak ve özgürluklerine ve topîumsaî adalete dayalı mtehğı daha sonrakı yıllarda toplumsal, siyasal ve ekonomık yapıda gehstiriten köklü oluşumlarm dayanağı oldu Demokratik yajam yenı boyutlara EVET/HAYIR OKTAY AKBAL "Evet, bu yuzden cesaretle konuşuyorum. Benim kıtabım Ataturk ve eviılığı uzerınde yaptimtş en kusursuz monografidir. Türksye'de ve dönyada yapılmtş monografılerin en beigesel, en sağlam kaynakhstdtr" Bu sozler 'Ataturk ve Latıfe' adlt TV tılmıne kaynak oiarak kuilanıtan kıtabın yazarı Bay ismet Bozdağ'a aît... Btr dergtde çtkan yazısında bentm ıçtn 'hafızasını yitirmiş olmalı' dıyof! Ben onu DP döneminde Bursa Çettk Palas müdürü olarak tamtmtşım Oysa onu çok eskt yıiiardan berı tanırmışımi Bıle bile tanımazlıktan gelıyormuşum1 'Belgeseî ve sağtam kaynaklı' çalışmalar yapmakla ovunen, Ataturk tçtn dünyada yapılmış yaprtların en başartltsıri! ortaya koyduğunu tlen suren Bay Bozdağ once kendı belleğını bır hekıme inceletmeU! Baktn bu konuda ne demış: "Ne kadar garip. Oktay Akbal herhalde hafıZ&sını yıtırmış olmalı Meğer önce ekmekîer değıl, önce hafızalar bozulmuş. O benı Çeiık Patas Muduru olarak tartımaz. ÇunkD ben onu btr gurt btle Çelık Palas'ta görmedim. Ama benim, Çeiık Palas Müdürü oimamdan on yıl önce Akbal ıkı arkadaşıyla birlikte Cağaloğlu yokuşunda ABC adlı bır krtabevı açmış yayıncılık yapıyordu O ytüarda ben tanınmış bır şaırdim. Akbal'ın ABC Kıtabevi benim şiirlerimı "Gönderılmemış Mektuplar" adı altında yayımtadı Gerçekten ozenle basılan bu kıtabın edıtöru ve ben Bursa'da olduğum için musahhıhı Oktay Akbal'dır, beni 1943 yılından tanır" Bay Bozdağ 'belgeseî' açıklamasını bu kadarla bıtırmemış, şunları da eklemış: "Ünıversıte gençlığı ABC Kitabevı'nı basına yıktıktan sonra Oktay Akbal kaçacak bucak ararken, ben duraksamadan 5 arkadaşımla birlikte Bursa'da DP'yı kurup İsmet Paşa'nın karşısına dıkıldım." 'Sağlıklı kaynaklara' dayanarak 'belgeseî' biçımde yazdığını ve konuştuğunu belırten İsmet Bozdağ'ın kendisidir belleğinı yıtıren Daha doğrusu sapı samanı bırbinne karıştıran . llkın şunu soyleyeyım, benim Cağaloğlu yokuşunda açılan ve 4 Aralık 1945'te faşist eğılimli öğrencilerce yıkılan ABC kitabevı ıle hıçbır ılgım yoktur. O kıtabevını kuranlar Salâh Bırsel, Burhan Arpad ve Ihsan Devrım'dır. Çok şükür kı bu üç arkadaşımız yaşamdadırlar, ınanmayan varsa gidıp kendılerıne sorabılır. ABC ıle hiçbir ilgim olmadığı gıbi, Bay Bozdağ'ın kıtabım da bastırmadım, tashıhlermı de elbet yapmadım! Kım belleğını yıtırmış? Bay Bozdağ mı, yoksa ben mı? Bay Bozdağ DP'lidir. Inönu'ye düşmandır. Atatürk'e de buyuk bır sevgısı olduğunu sanmanı. Boyle bir sevgısı olsa ne derece guvenılır olduğu bellı olmayan bırtakım söyientılerle Ataturk gıbi bır büyük insanı küçüîtücü bir kitap yazar mıyd ı ' Kulaktan duyma söylentılerı yan yana getirerek böyle nıce kıtaplar yazılmıştır Ama soz konusu kışı Mustafa Kemal Ataturk olursa, her Türk yurttaşmın bu tür ışlere kalkışanlara 'dur' demesi bir görev olur Bozdağ nasıl benımle ılgılı konuda yüzde yüz yanılıyorsa, 'belgesellık'ten ne denlı uzak duşüyorsa, adı geçen kitabıyla da aynı yanılgıya bılerek bılmeyerek duşmuştür. DP donemının bırtakım kışılerı vardır. Bunlar tıpkı Celâl Bayar gıbi 'Ataturkçu' görünerek, daha doğrusu geçinerek Ataturk'e en buyuk kotuluklerı yapmışlardır. Hep bildiğımiz gibi, Ataturk devrimının temel ılkelerınden geriye dönüş Bay Bozdağ'ın kurucularından bırı olmakla ovunduğu DP döneminde başlamıştır Türkçe ezanın kaldırılıp yenne Arapçasının konulması, Halkevlerinin kapatılması, 'Halkın kabul ettıği devrımler vardır, ama kabul etmediği devrimler de vardır' gıbi sözlerle Ataturk'un çızdığı yoldan uzaklaşılması, Bay Bozdağ'ın gurur duyduğu DP donemının gerçekleridir. "Atatürk'e Bıraz Saygı" başlıklı yazımda belırtmek istedığim, bırtakım söylentılere dayanılarak Ataturk'un yaşamıyla ilgıli bir filmin çevrılmesının doğru olmadığıdır. Kültur Bakanlığı'nın bırkaç yazara ısmarladığı senaryolardan seçıle seçıle Bay Refığ'ın Bozdağ'ın kıtabına dayanarak çevırmekte olduğu 'Ataturk ve Latıfe' fılmının Ataturk dızının ılkı olarak kamuoyuna sunulmasını yanlış bulduğumu belırttım. Yoksa, "Atatürk'le ilgili film çevrilemez" demedım. Önemli olan Ataturk'u küçultucu tutumlardan kaçmak, Atatürk'ü sağlam belgelere dayanarak, gercek kışılığıyle bsyazperdeye yansıtmaktır. Bellek ve Belgesellik! enı imlik ~ J*> ı / >*1lfi*M * Dunya buyuk btr hizia değışıyor Teknoiojik buiuşiar bırbırsn! kovahyor Ekonomsk hayat son derece dınarnık Ticaret ve sanayıde dev kuruluşlar acımasız bır yanş içinde Rekabet çetın' Boyle bır ortamda ayakta kaiabılmek, geleceğe guvenle bakabılmek, en, ^rtelı urunu, en lyt hızmetı sunabılmek Kurumla'r'tfı bunu başarabıimek ıçın, oncelıkle dunyanın hızlı değışımıne ayak uydurabılmelerı gerek Ve bunun ıçın de sağlam ılketen ve bu ılkelen yansıtan tutarlı bır kurum kımItklerı olmalı Çunku çağımız bır tanınma ve ayırt edılme çağı Borusan da 2000'lı yıllara hazırlanırken onemlı bır adtm attı Uzman bır kuruluş, Borusan ılkelennı yansıtan bır kurum kımlığı oluşturdu Tum şırket adlarının oze! olarak yazılışı, ozejrenkler ve Borusan amblemı işte Borusan kurunf kımlığının temel gorsel unsurları Bunlar, kurumun tüm bınalarından fabrıkalardakı pano ve tabelalara, taşıtların uzerınden tum kırtasıye malzemelerıne, çahşanların gıysılerınden reklamlara kadar kurumla ılgılı her yerde uygulanacak Ve tum Borusan şırketlerının aynı butunun parçaları olduğunun hemen anlaşılmasını sağlayacak Borusan kurum kımlığının temel gorsel unsuru olan Borusan amblemı ise, Borusan'ın uç temel ılkesını sımgelemekte Yenılıkçılık, verımlılık ve çevreye saygı Borusan'ın yolunu, gelecekte de bu ılkeler aydınlatacaktır VEEAT Emekli Piyade Albay BORUSAN BORUSAN HOLDİNG ^ SUPSAN BORUSAN BORU ^ ^ ^ BORÇELİK ^ BORUSAN OTO BORU NAKÜYAT KERİMÇEÜK ^ ^ ^ ASKON BİRLİK GALVANİZ ^ ^ J TEMENYE ^ MAKİNA İMALAT ^ ^ BORUSAN YATIRIM j g | BORUSAN AMORTİSÖR ^jBİRÜKÇEÜK BORMER ^ BORUSAN İHRACAT İTHALAT «^J ULKO ^ İMPA İSTİKBAL TİCARET TEMPA BORTRANS xVJ BORU VE PROFİL TUBECO BOZOKLAR COMMENT SAMSUN ÇEÜK GAZİANTEP BORU VE PROFÎL FERMET BORUSAN KIBRIS ŞEREF ÇOLAKOĞLü'nu 24 Mayıs 1991 tarihinde kaybettik. Acımız sonsuzdur. Cenazesı 27 Mayıs 1991 pazartesi günü Ankara Maltepe Camıı'nde kıhnacak öğle namaztndan sonra doğum yerı olan Kızılcahamam'da toprağa venlecektır. EŞt: GO1NUL COLAKOCLU KtZLARI: SEVtNÇ VE BtLGE
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle