Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURÎYET/1Ö DIŞ HABERLER 14 ŞUBAT 1991
SSCB'de
orduda degişim
• MOSKOVA (AA) —
Sovyet ordusundaki
Komünist Parti üyelerinin
gelecek ay düzenleyecekleri
toplantıda, partinin
ordunun içindeki yürütme
ve karar organını
ojüşturacaklan açıklandı.
Tüm ordudaki
komünistlerin katılacağı
konferansta, ordu içindeki
parti hücreleri ilk kez belirli
bir hiyerarşik düzen içinde
örgütlenecek. SBKP Merkez
Komitesi ve Merkez Kontrol
Komitesi'nin geçen ay
sonunda yaptığı toplantıda
benimsenen, ordudaki parti
birimlerinin görev ve
amaçlanru sıralayan bildiri,
ordu gazetesi Kıâl Yıldız'da
yayımlandı. Bildiride verilen
bilgilere göre gözlemcilerin
"tlk askeri Komünist Parti
Kongresi" olarak
niteledikleri toplantı
çerçevesinde, partinin
"askeri örgütünün merkezi
komitesi" belirlenmiş olacak.
Rusya'da
isrifa
• MOSKOVA (AA) —
SSCB'nin Rusya
Federasyonu hUkümetinde
görevli başbakan
yardımcılanndan Genadi
Filşin istifa etti. Muhalefet
gruplanna yakınhğıyla
bilinen Genadi Filşin'in adı,
geçen ay ortaya çıkarılan
bir yasadışı bankacılık
işlemine karışmıştı. Söz
konusu olayda Filşin'in 140
milyar rubleyi resmi kurun
20"de birine 7 milyar dolara
bir Ingiliz bankasına
transfer edilmesine izin
verdiği belgelenmişti. Filşin
daha sonra bu belgeyi
"Rusya'ya döviz girişi
sağlama çabası" olarak
açıklamıştı.
Bulgaristan'da
Türkçe gazete
• SOFYA (AA) —
Bulgaristan'daki Türkler,
Türkçe bir gazete çıkardılar.
Gazetenin, Türklere karşı
bir zulüm kampanyası
sürdttrmUş olan Bulgaristan
Komünist Partisi lideri
Todor Jivkov'un
devrilmesinden sonra çıkan
ilk Türkçe gazete olduğu
bildirildi. Gazete editörü
Zlatko Angelov, "Haklar ve
özgürlükler" adlı gazetenin
bu akşamdan itibaren,
Türkçe ve Bulgarca olarak
Sofya ve diğer kentlerde
dağıtılacağını açıkladı. Bir
Hıristiyan olan Angelov,
"Bu küçük bir zafer gibi
görünebilir. Ancak ülkedeki
Türkler bunun için çok zor
bir savaş verdiler. Gazeteyi,
tüm ülkedeki etnik
problemleri ele alan bir
gazete haline getireceğiz"
dedi. Türkçe gazetenin,
bağımsız Dimitar Popov
başkanlığındaki koaJisyon
hükümetinin onayını alarak
yayımlandığı bildirildi.
Stern'in
iddiası
• FRANKFURT (AA) —
Almanya'da yayımlanan
Stern dergisi, terör örgütü
Islami Cihad'm
hedeflerinden birinin de
Türkiye'deki Alman
askerleri olduğunu iddia
etti. Derginin piyasaya
bugün sürülecek sayısında,
örgütün lideri Şeyh Esad El
Tamimi ile bir röportaja yer
verildi. Almanya'da
eylemler yapmayı
planladıklarını açıklayan
Şeyh Esad El Tamimi,
"Türkiye'deki Alman
askerleri de muhtemel
hedeflerimiz arasındadır.
tslami cihadımız, Almanya
ile sınırlı değildir.
Planlanmız şu anda
Frankfurt'taki bir hedefe
yöneliktir" dedi.
Cezayir'de
Arapçayasası
• CEZAYtR (AA) —
Cezayir Cumhurbaşkam
Chadli Bincedid, tüm kamu
ve ticaret alanlarında
Arapça kullanılmasını
zorunlu kılan yasayı
imzaladı. Geçen aralık
ayında parlamentodan
geçen yasa, özellikle
ülkedeki BerbeTİ
azınüklann yaşadığı
bölgelerde tepkiyle
karşüanmıştı. Parlamento
Başkanı Abdelaziz
Belkhadem, haftalık Afrika
thtilali dergisine yaptığı
açıklamada, yasanın
yürürlüğe girdiğini söyledi.
Bağımsızlığını
kazanmasından bu yana 30
yıl geçmesine rağmen
Cezayir'deki hükümet
bürolarında Fransızca
konuşuluyor. Yeni yasa,
tüm idari işlerde Arapça
kullanımının 1992 yılının
haziran ayından itibaren
tam olarak yerleştirilmesini
öngörüyor. Bu tarihten
sonra resmi hükümet
toplantılan ve
yazışmalarında Fransızca
kullammı cezaya
bağlanacak.
ABD'nin Körfez savaşında uyguladığı strateji, askeri doktrinlerin gözden geçirilmesineyol açıyor
Hedef Irak orclıısıuııı'eritmek'ABD, Körfez'de, ordunun dalgalar halinde düşman hatlan üzerine
yollanacağı klasik askeri doktrinleri terk etmiş durumda. ABD'nin
geliştirmeye çalıştığı doktrin, bilgisayar oyunları ile büyüyen
çocukların daha sonra orduda, yine bilgisayarlarla ateş kontrolü
yapacağı insan malzemesine dayalı bir strateji.
UFUK GÜLDEMİR
WASHINGTON — ABD'nin, Körfez sa-
vaşında uyguladığı strateji, tüm dunyayı as-
keri doktrinlerini gözden geçinneye zorhıyor.
Körfez savaşında şu ana kadar meydana
gelen gelişmeler, bir kez daha doğrulanuş bu-
lunuyor ki ABD, orduyu dalga dalga düşman
ateşinin üzerine yollayacagı klasik askeri
doktrinleri terk etmiş durumda. Çünkü de-
mokrasinin yapısı, bu tür ağır can kayıpla-
nnı kaldırmıyor. Washington, bu yüzden, sa-
vaşı "savasmadan kazanacağı" doktrinler
geliştirmek ihtiyacı hissediyor. Bu, evlerin-
de bilgisiyar oyunlanyla büyüyen çocuklann,
daha sonra orduya katıldıklannda yine bil-
gisiyarlarla ateş kontrolü yapacağı bir insan
malzemesine dayalı doktrin. Bilgisayar oyun-
lannda kullanılan "joy stfck" ile akıllı fü-
zelerin tetik sistemleri araanda büyük fark
yok.
Dolayısıyla ABD'nin Körfez'deki askeri
stratejisi, entelektüel düzeyi gelişmiş insanı,
yüksek teknoloji sayesinde düşman ile hiç
yüz yüze gelmeden kullanmaya dayanıyor.
ABD , klasik bir savaşta, Irak'ın güçlü kara
ordusu ile çarpışmanın büyük can kayıpla-
nna yol açabilecegini biliyor. Ama öte yan-
dan da savaşın sadece hava saldınlanyla ka-
zanılamayacagınırf farkında. Bu yüzden de
kara savaşına tutuşmadan önce Irak ordu-
sunu 'eritmeyi' hedefliyor. Bunu yapabilmek
için de önce yer altına saklanmış zırhhlann
yerini saptaması gerekiyor. Bu amaçla da bir
kara savaşımn başlayacağı izlenimi uyandı-
ran birlik kaydırmalan yaparak Irak zırhlı-
lannı mevzilerini değiştirmeye zorluyor. Or-
taya çıkanlan da havadan avlıyor. 24 saat hiç
durmadan taze haber vermeİc zorunluluğu,
özellikle CNN televizyonunu ABD'nin bu tür
psikolojik manevralarına karşı konınmasız
hale getiriyor. Haber kaynaklan çeşitli olan
Amerikan kamuoyu, CNN'in bu yapısına
karşı korunabiliyor.
ABD doktrininde, düşman zırhlüannı sak-
landıklan yerden cıkmaya zorlayacak bu bir-
lik kaydırmalanna "parlatma" adı verüiyor.
Bu yöntem şöyle açıklanabilir: Çıplak gözle
görülınesi çok zor olan kuşu, av köpeği bu-
luyor ve uçuruyor. Avcı da ateş ederek dü-
şürüyor. Yani av köpeğinin baskısı olmadan
kuş uçmuyor. Işte ABD'nin kara savaşı baş-
lıyor izlenimi uyandıran birlik kaydırmalan
av köpeğinin işlevini görüyor, çünkü Irak
zırhlılanm hareketlendiriyor ve uçaklar ta-
râfından görülmesini sağuyor. Uygulanan bu
plandan anlaşıhyor ki ABD belki günde sa-
dece on, yirmi zırhlı araç veya top tahrip ede-
bilecek. Ama bu takcigi başanyla uyguladı-
ğı takdirde, yaklaşık 1 milyon asker ve 5000
tanka sahip dev Irak ordusunu "eritebile-
cek". ABD henüz tüm dikkatini eritmeye-
vermiş değil. Yerdeki uçaksavarlar bir ölçü-
de susturulduktan sonra başlaması bekjenen
bu harekâtın ileri aşamalannda, nakliye
uçaklarmdan atılan 5 bin tonluk "daisy
cotter" türü bombalar da kullanılacağı bil-
diriliyor. Bu tür bombalar, yan yana kon-
muş 50 fûtbol sahası büyüklüğündeki bir
alanda, adından da anlaşıİacağı gibi canlı ot
bile bırakmıyor.
Tüm bunlar gösteriyor ki düşman ordusu
ne kadar çok asker, top ve tanka sahip olursa
olsun, akıllı silahlara dayalı bir hava üstün-
lüğü karşısında bu kapasitesini kıülanamı-
yor. Bu nedenle de ileri teknoloji ve çevikli-
ğe dayalı olmayan klasik ordulan, geçmiş-
teki Arap-lsrail savaşlannda da görüldüğü
gibi zor günler bekleyebiliyor. Askeri stra-
tejistler, cephe performansının iyi olacağın-
dan kuşku duyulmayan Irak ordusunun, da-
ha bu yeteneğini gösterebileceği noktaya dahi
gelemeden yavaş yavaş erimesine tanık olu-
nurken bu durumun tüm dunyada askeri
doktrinlerin gözden geçirilmesine yol açabi-
lecegini düşünüyor.
(
Bombardımamn Konsey kararma uygun olup olmadığı'sert tartışmalamyol açtı
BM'de 'savaş' gerguıliğîŞEBNEM ATİYAS
NEW YORK — Birleşmiş Milletler
Güvenlik Konseyi, Körfez Savaşı'nın baş-
lamasından bu yana ilk kez dün resmi
olarak toplandı. Toplantı çağnsı Libya,
Moritanya, Fas, Tunus ve Cezayir ile Su-
dan'ın Saddam Hüseyin'e Kuveyt'ten çe-
kilmesi yolunda yeni bir fırsat tanınma-
sı için saldınya ara verilmesinin görüşül-
mesi isteği üzerine gercekleşti.
Güvenlik Konseyi'nde tartışmalardan
sonra yapüan oylama sonucunda toplan-
tının 9 oyla kapalı yapılmasına karar ve-
rildi. Yemen ve Küba toplantının kapalı
yapılmasına karşı oy kullandılar, Ekva-
tor, Hindistan, Çin ve Zimbabve ise çe-
kimser kaldılar. Güvenlik Konseyi kapalı
toplantısı bugün yapılacak.
ABD ve lngüterVnin başını çektiği it-
tifak, toplantının "kapalı" yapılmasını
önerdiler. Bu nedenle dünkü toplantının
basmda oturumun "açık ya da kapalı"
yapılması üzerine tartışmalar sırasında
Güvenlik Konseyi Irak'ta sivil halka ya-
pılan saldınların etkisiyle ciddi bir ça-
tışmaya sahne oldu. ABD'nin kumanda-
sında Körfez'de Irak'a saldırıyı sürdüren
koalisyonun •'Güvenlik Konseyi karan-
nı astığı görüşünde olan BM Güvenlik
Konseyi üyeleri koalisyona "sert" eleş-
tiriler yönelttiler.
"BtttMn Arap Dtnyası adına" konuş-
tuğunu bildiren Yemen BM Daimi De-
legesi Al-Astbal, Güvenlik Konseyi'nin
"saklayacak bir şeyi olmadı|iBi" söyle-
di ve toplantının kamuya ve dunyaya
açık yapılmasını önerdi. Buna karşın In-
gütere Daimi Delegesi Sir David Hannay,
"Konseyin bütünlü|ünüB boznldağa yo-
lunda bir mesajın verilmesine izin
veremeviz" düyerek toplantının kapalı ya-
pümasında ısrar etti.
Güvenlik Konseyi'nde Ingiltere temsil-
cisi Sir David Hannay Güvenlik Konse-
yi kaidelerinin bazı özel koşuüarda res-
mi toplantılann "kapalı" yapılmasına
izin verdiğini hatırlattı. Hannay Körfez-
de Konsey'in desteği ile bir askeri hare-
kât sürdüğünü, aynı zamanda yoğun
diplomatik temasların sürdürüldüğünU
bildirdi. Bu koşullarda Güvenlik Konseyi
toplantısının "Kamuya ve baona apk ya-
pıbnasına izin vererek Konsey'in bütun-
lüf nnnn boznMngn yolunda kanşık bir
mesajın verilmesine izin veremeyiz" şek-
Unde konuştu. Hannay kamuya açık bir
tartışmanın Güvenlik Konseyi'nin Kör-
fez'deki hedeflerini çarpıtacağuıı öne
sürdü.
Yemen Büyükelçisi Al-Asthal Güven-
lik Konseyi toplantısının açık yapüma-
sından yana olduğunu şöyle dile getir-
di:
"Her şeyden önce Birieşmiş MilleUer
demokratik bir kurulnştnr. Bn kurumun
Idmseden gizUsi sakhsı yoktur, bötnn fa-
aüyetler kamuya açıkür... Bu toplantının
açık ygp'imauıiriıı ısrar etmemizi propa-
ganda yapmak için zemin olnstıırma ça-
bası olarak eleştiriyoriar, sayın Konsey
üyeleri şimdiye dek altı aydır bütiin top-
lantılarınuzı ostelik dışisleri bakanlan-
mınn da katıldığı günlerde açık açık
yapmadık mı? Propaganda için mi yap-
tık onca toplanüyı? Bötttn dünyayı Ugi-
lendiren bir savaş ile Ugüi bir toplanüyı
bütiin dünyadan saklayamayız. Niçin ka-
mnoyundan bu kadar korkolnyor? Her
gün savastan cekikn acılan tdevizyon
ekranlanndan izliyoruz. Bn acılara der-
hal son verilmesini görüşmek Giivenlik
Koaseyi'nin en bas görevidir-. Gnvenlik
Konseyi'nin temel bedefi Irak'm Knveyt^
ten çekümesim sagbunaktL Knveytte gn-
venligin sag^uunası ve yasal bir hüküme-
tin kuralmasını bedeflemekteydL Bugün
Knzey Irak'ın bombalandıgını seyrediyo-
ruz. Bu dnrnmda gerekli somlan olay-
tann sonımlnlanndan snrmmy* hablnmiT
obnayacak mı? Sadece Saleymaniye'de
ölenlerin 3 bin civannda olduğunu du-
ynyoraz, Sayın Başkan Körfez'de bir so-
run vardır, bu sonın Irak'ın Kuveyt'i iş-
gali ile başladı. Ama yapılao bir hataya
karsıhk yeni natalar yapılmasına göz yn-
macak mıyız? Hataya karşı hatalar ya-
pdmasına göz ynmmak geçerü bir tntnm
olamaz. Burada bir Üçiincü Dünya ül-
kesinin tümiyle yok edilmesi söz konn-
sndnr. Bu noktada Sayın Brzezinski ile
hemfikirün, ısrarla diplomatik bir çö-
znmden kacuulmaktadır. Bu nedenle
Sovyetler Birligi gibi güçlü bir ülkenin
diplomatının çöziira için girisimkrini
otnmlu karsıhyonız. Irak Dışisleri Baka-
nı Sayın Tank Aziz'in pazar günü Sov-
yeüer Birügi'ııe gidecek olması da önemn
ve olumlu bir işarettir. Yemen, Güven-
lik Konseyi'nin böyk koşullarda sakin
sakin otunıp savaşın sonncunu bekleme-
sine karşıdır."
Aynı tartışma sırasında söz alan Sov-
yet delegesi Voronsov, Sovyetler Birliği-
nin Güvenlik Konseyi toplantısının ka-
palı yapılmasından ayna olduğunu söy-
ledi. Voronsov toplantının diplomatik gi-
risimlerin devam ettiği bir sırada açık ya-
pıünasımn taraflan "resmi" tutum alma-
ya zorlayacağını, bu nedenle "yararh" bir
gelişme getirmeyeceğini belirtti.
Voronsov'dan sonra Amerikan BM
Daimi Delegesi Thomas Pickering söz
aldı. Pickering'in konuşması bütün bu
suçlamalara savunma niteüğindeydi. Pic-
kering Güvenlik Konseyi üyelerinin en-
dişelerini ABD'nin de paylaştığını kay-
detti. ABD daimi delegesi, ABD'nin he-
definin Irak'ı yok etmek olmadığını, bu
savaşın bir liderlik savaşı olmadığım ya
da petrol haklan konusu olmadığım öne
sürdü.
Fas, TUnus ve Cezayir'de Irakyanlısı gösterilerBatı'yı kaygılandınyor
Körfez, K. Afrika'yı da karıştırdı
DlŞBASlNDÂN
FINANCIALTIMES
Savaşın nedeni açıklanmalı
Şimdiye kadar kimse
savaşın amacının, eğer
bölgede barış ve istikrar
isteniyorsa, Saddam
Hüseyin'in devrilmesi
olduğunu söylemeye
cesaret edemedi. Oysa bu
görüş pek çok kişi
tarafından gayri resmi
olarak savunuluyor.
Diplomatik açıdan,
Amerikan ve Ingiliz
hükümetlerinin
amaçlanndaki bulamkhğı
anlamak mümkttn. Arap
müttefıklerimn ve
Sovyetler Birliği'nin hayati
desteğini kaybetmek
istemiyorlar. Tüm
geüşmeyi, yeni
sömürgeciliğin amaç ve
emellerine kılıf olarak
gören tslam kamuoyunu
tahrik etmek de
istemiyorlar. Oysa savaş
nedenini açıklığa
kavuşturmamak, banş
amaçlannı da belirsizliğe
sürükler. ABD ve
Ingiltere'nin savaş
sonrasına ilişkin Ortadoğu
beklentileri, eğer Saddam
yönetimde kalır ve
kuvvetleri Irak-Kuveyt
sınınna çekilirse, gayet zor
gerçekleşmez mi? Saddam,
Kuveyt'ten çekilse dahi
hiçbir temel sonın
çözülmemiş olacaktır.
Körfez bölgesi bir banıt
fıçısı olarak dünyamn
petrol kaynaklannı sürekli
tehdit altında tutacaktır.
(12 şubat)
U Monde'dak
Dış Haberler Servisi — Irak^
ın ABD önderliğindeki mütte-
fiklere karşı 29 gündür direnme-
si Kuzey Afrika ülkelerinde Sad-
dam yanlısı gösterilerin yoğun-
laşmasına yol açıyor. Fas, Ceza-
yir ve Tunus hükümetleri sokak-
tan gelen baskıyla Bağdat'a da-
ha fazla destek vermeye başlı-
yorlar. tngiliz The Guardian ga-
zetesi, Güney Avrupa ülkelerin-
de hükümetlerin bu olgudan
kaygı duyduğunu bildiriyor.
Gazete, Batılı yetkililerin yük-
sek doğum oranı, kronik işsiz-
lik ve maddeciliği küçümseyen
radikal Islama hareketler nede-
niyle istikrarsızlığa sürüklenen
Kuzey Afrika'da Körfez savaşı-
mn toplumsal gerginliği arttır-
masından ve bunun giderek Av-
rupa'ya sıçramasından kaygı
duyduklannı belirtti.
Her üç Kuzey Afrika ülkesin-
de faaliyet gösteren radikal ts-
lamcı hareketler, Körfez savaşı-
nı siyasi emelleri için kullandı-
lar. Bu hareketler, Irak'ın bom-
bardımanım "kardeş bir Arap
halkının emperyalist saldınya
ngraması" olarak sundular.
Fas'ta Kral Hasan'ın istegiyle
Batı yanlısı ve müttefiklerin em-
rine 1.500 kişilik bir birlik gön-
derraiş olan Fas hükümeti, mu-
halefetteki sendikalann genel
grev karannı halkın Irak'a ver-
diği desteğin bir yansıması ola-
rak algıladı. Fas hükümeti "Irak
balkryla bu davamşma güninün
disiplin ve sonımluluk içinde id-
rak edilmesi"ni isteyerek duru-
mu kurtarmaya çalıştı. Fas'ta
beş muhalefet partisi, Irak'taki
savaşın kurbanlan için halkı dua
etmeye ve kan bagışına davet et-
ti.
Tunus'ta kalabalıklar Bush'u
kınayıp Fransızlann mülklerine
saldınnca, Devlet Başkanı Abi-
din bin Ali Bağdat'a desteğini
arttırdı, "Irak'ın imhasının ka-
bul edilemez" olduğunu söyledi.
Savaşın patlamasından önce
bir Arap barış girişimi için çalı-
şan Cezayir Devlet Başkanı Şad-
U Bincedid de 18 ocakta 400.000
kişinin katıldığı gösteriden sonra
Kuveyt'in işgalinin yanı sıra Kör-
fez'deki yabancı birliklerin var-
lığım da kınadı. Daha sonra da
çokuluslu gücün Güvenlik Kon-
seyi'nin Kuveyt'i kurtarma göre-
vini aştığım ve Irak'ı tahribe yö-
neldiğıni öne sürerek karşı kam-
pa geçti. Bincedid geçen hafta
mecliste yaptığı konuşmada da
"Cezayir, kardeşi Irak'la omuz
omuza olacaktır" dedi.
Moritanya ise Saddam'ın sa-
dık bir müttefiki olarak bilini-
yor. Hükümet, Irak sivil uçak-
larına sığmma imkânı sağladı.
Fransız yetkililer, Kuzey Afri-
ka hükümetlerinin, halkın hoş-
nutsuzluğuna ters düşmemek ve
radikal Islamcı eleştirmenlerinin
artan etkilerini denetim altında
tutmak için bu politika değişik-
liğinden başka çarelerinin olma-
dığım söylüyorlar.
Haziranda Cezayir'de 30 yıl-
dan beri ilk kez genel seçimler
yapılacak. Suudilerden büytlk
yardım görmesine rağmen Kör-
fez'de Irak'ı destekleyen tslam-
cı Selamet Cephesi şu anda ül-
kenin en büyük siyasal gücü ha-
line geldi. Cephe, başlangıçta
Saddam'ı Müslüman komşula-
nna kötü davranmakla suçlan-
mıştı. Daha sonra Selamet Cep-
hesi, Irak yanlısı gösterilerin ba-
şını çekti.
Tunus'ta Bin Ali hükümeti Is-
lamcı Parti'nin 100 militanını
gözaltına aldı. Hükümet, Islam-
cı Parti'nin giderek güçlenme-
sinden ve iktidan tehdit etmesin-
den kaygılanıyor.
Komisyon Başkanı JacguesDelors:
Savaş, APyi
köşeye sıloştırdı
'U
Experience Speaks.
İNGİLİZCE
GÖKDİLDE ÖGRENİIİR
Dıl öğretıminde en son uygulanan EAST-WEST serısi ile Amerikadan,
Ingiltereden getirilen video programlan, slayt, bant vb. ders araçlarıyla,
Tümü laboratuar düzenine getirilmiş dersliklerle, uzman oğretmen kadrosuyla
hizmetinizdeyiz.
Elemantary, intermediate, advanced seviyelerde GENEL İNGİLİZCE KURSLARI
Geliştirmek isteyenlere PRATİK KONUŞMA SINIFLARI
Oğrencilere Cumartesi-Pazar Çalışanlara Akşam-Gece
Gündüz zamanı olanlara Yoğun ve yan yoğun kurslar
KIŞ DÖNEMÎ KÂYITLARIBAŞLAMIŞTIR.
En yakın Şubemize gelerek, stze uygun gün ve saatteri betirieyip kaydınızı yaptınn.
Almanca Kurslanmız için şubelerimizden ayrıntıh bilgi alınız.
' "Deneyım konuşur...."
F0RE1GN LANGUAGE CENTRE
TAKSİM ŞUBESİ: Taksım Cad No:71 Tel: 150 47 47-150 34 49
LALEÜ ŞUBESİ: Kurultay Sok No 10 BEYAZIT Tel: 520 11 41-520 11 42-527 62 14-5114883
BAKIRKOY ŞUBESİ: Istanbul Cad Dantelacı Sok No7Tel 57127 83-583 68 40
KAOIKÖY ŞUBESİ: Kuşdılı Cad Dıtek Han No 67 Tel 338 03 47-345 1896
Kajıtlanmız sürüvor.
ENCLISH CENTRES
KAOIKÖT
Eskı tskele Karşı»
Sulaı Idaıesı Yolu No
81300 Istanbul
Tel. 338 83 10 • 338 58
ŞİŞLİ
Koca Mansuı Sok No:
80260 tstanbul
Tel: 130 81 91- 132 72
BAKIRKÖY
Hatboyu Cad No: 16
34720 Istanbul
Tel: S70 12 70-572 21
PARADISE
DANCING
BAR
k
Valikonağı Cad.
No: 73/1 Nişantaşı
Teleforv 146 69 81
LIVE MUSIC
A
Her Perşembe - Cuma
Saat: 18.00 - 24.30
Dış Haberler Servisi— AT
Komisyon Başkanı Jacques De-
lors, AT üyesi 12 ülkenin Kör-
fez savaşı sırasında siyasi birlik
sınavına girdiğine inanıyor. De-
lors, Süddeutscbe Zeitung gaze-
tesinin kendisiyle yaptığı bir söy-
leşide, AT'nin "köşeye sıkışb-
gım" belirtiyor.
Söyleşiyi özetleyerek yaym-
hyoruz:
— Roma'da yapüan son AT
toplantısında ekonomik ve pa-
rasal birtigin yanı sıra siyasi
alanda da birlige gidilmesi he-
deflenmişti. Oysa zaman, Kör-
fez savaşı sırasında tüm üye al-
kelerin ayn politika izledigini
gösterdi. Gelecekte oluşturul-
ması istenen siyasi birtik için siz-
ce bn olumlu bir veri mi?
DELORS— Genç birinden,
yetişkin bir insanın başa çıkabi-
leceği bir krizi aşmasını bekle-
yemezsiniz. Ekonomik entegras-
yon konulanna oranla dış poli-
tika alanında daha az bütünlük
içindeyiz.
Son aylarda bu konuda çok
söz verildi. önemli, dramatik
olaylann yaşandığı şu sırada ise,
AT üyesi 12 ülke köşeye sıkışmış
durumda. Ortak çıkarlan olma-
dığım dUşünüyorlar, aynca ara-
larmda belirli bir güvensizlik
duygusu da var. O zaman da
"madem içerik kazandıramaya-
cagız ne diye >apılan degiştinne-
ye kalkıyornz" sorusu akla
geliyor.
Bu 12 üyenin, tüm dünyamn
gözlerini kendilerine çevirdiği-
nin, AT'yi sadece ekonomik ve
ticari dev olarak değil, sorum-
luluğunu da üstlenecek siyasi bir
güç olarak gördüğünün farkına
varması gerek. 30 aydır toplu-
luktan beklenen ikinci görev
oluyor bu. İlki yerine getirildi.
Hayran bakışlar altında Alman-
yaların birleşmesine katkı sağ-
İandı. Orta ve Doğu Avrupa ül-
kelerine belirli yardımlar yapıl-
dı. Siyasi şartlar olanak tanısa,
Gorbaçov'un Perestroyka poli-
tikasına da destek vermek için
aynısını yapmaya hazır.
Şimdi sıra kendisinden bekle-
nilen ikinci görevde. Topluluk
savaşla ilgili olarak ortak bir ta-
vîF alabilecek mi? Çatışmanın
boyutlarının tahammül sınırla-
rını aşmaması için calışılacak
mı? 12'ler kriz sonrası dönemle
ilgili olarak çalışmalar sürdüre-
bilir mi? Pekcoğunun Arap ül-
keleri ile tarihi ve kültürel bağ-
ları bulunuyor. AT Üyelerinin
karşı karşıya bulunduklan soru
budur. Başka ne olabilir ki? Ak-
si takdirde siyasi birlikten söz et-
menin ne anlamı var?
Genscher
Suriye îsrail'i
tanımaya
hazır
ŞAM (Ajanslar) — Federal
Almanya Dışisleri Bakanı Hans
Dictrkh Genscher, Suriye'nin
Ortadoğu'da savaş sonrasında
oluşturulacak kapsamlı banş
çerçevesinde Israil devletinin var
olıria hakkım tanımaya hazır ol-
duğunu söyledi.
Genscher, dün Suriye'nin
başkenti Şam'da Devlet Başka-
nı Hafız Esad ve Dışisleri Baka-
nı Farak El Şara ile görüştük-
ten sonra gazetecilere yapüğı
açıklamada, Şam yönetiminin
Filistinlilerin kendi kaderlerini
tayin etme hakkınm, "tsrail
devletinin var obna hakkınm ta-
fiınmag anlamına geJdİgİ'^gö-
rüşünde olduğunu söyledi.
Genscher'in bu sözlerine kar-
Şihk Şam yönetiminden konuya
ilişkin resmi bir açıklama yapıl-
madı. AP, Şam'm Israil'i res-
men tanıyabileceği anlamına ge-
len bu acıklamanın, Suriye'nin
Irak'a karşı oluşturulan ittifak-
ta yer almasına ilişkin anlaşma-
nm bir parçası olup olmadığımn
belirlenemediğini bildirdi.
Genscher, "Esad ile görflş-
menden sonra, Suriye'nin Israil
ile banş yapabilecefi kanısuıa
vardun" dedi.
öte yandan, Devlet Başkanı
Esad, dün yaptığı açıklamada,
Suriye'nin tutumunda önemli
bir degişikük olmadığını belir-
terek Israil'in işgal topraklarm-
dan çekilmesini öngören 1973
yüındaki BM karanna baglı kal-
dıklanm söyledi.