Katalog

CUMHURİYET/6 DİZİ-RÖPORTAJ KALBIM DINAMIT KUYUSU 12 NİSAN 1990 AHMED ARİF anlaitı REFİK DURBAŞ yazdı Halkımın gariban birozanıyımNâzım Hikmet'in memleketinde Bazıları 'son elli yılın en iyi kitabını sen yazdın' diyorlar. O, kendi iddiaları. Nâzım Hikmet'in memleketinde böyle laflar edilir mi? Benim şansım halkla kucaklaşabilmek ya da ona ulaşabilmek. Pek kucaklaşmış değilim, ona biraz ulaşmışım. Benim şansım budur işte... Hasretinden Prangalar Eskittim Kimi şair arkadaşlar soruyorlar, 'Kimin hasretiyle' diyorlar. 'Bir sevgilinin mi, yoksa bir idealin mi?' Elbette bu hasret somutlaştırılamaz. Tabii sevgili de var bunun içinde. Genç bir adamın elbette sevgilisi olacaktır. Ama bunun yanında, halkımızın mutluluğu, halkımızın hasreti de olacaktır." - "Hasretinden Prangalar Eskittim" kitabın niye böylesinc geç yayımlandı? AHMED ARİF • Kıtabm geç çıkması belkı benim tembellığira- den, önem vermeyişimden. Ben bu konuda hâlâ bıraz amatörüra. hiç profesyonel olamadım. Şiir önce bir güzellik duygusu- dur. Bu güzellik duygusunu kur- tarmak, onu anlatmak, onu ya- ratmak. Ondan sonra da elbet bir konusu vardır. Adamına göre ki- losuna göre; ne bılcyim meşrebı- ne göre. Kimisi gıder fıravunları anlatır, kimisi güncel olayları ve- rir. Kimisi sıradan, herkesin ya- zabıleceği, sözüm ona aşk şiirlerı yazar. • Kitabın oyküsii... AHMED ARtF - Adını verme- yeyim. Birisıne şiirleri verdim. Ki- tap çıkacak, ama iki yıl bekletti. Her yere gıttı o kitap. Biliyonım. En son Şevket Süreyya'nın sansü- ründen geçti. Ama olumlu rapor geldi. İki yıl beklemeden sonra "Has- retınden Prangalar Eskittim" çık- tı. Fakat yayıncı bir kâğıt imza- latnıış bana. Doğnısu ben okuma- dım. Güvendim. Dıyeceksin niye okumadın? Matbu, basıb bir şey. Güven de var ya... O kâğıtta bir madde var. Ne di- yor biliyor musun? "Bu kıtap en az iki yıl iland baskıyı yapamaz." Şimdi ben iki yıla mahkûm mu- yum? Evet. Sonraki baskılardan biliyoruz. Bazı abilerim, kardeş- ierim var, söylüyorlar. Mesela Van'a balya halinde gidiyor kitap. Yani öylesine satıyor. Cüneyt Arcayiırek arkadaşım. O zaman Hürriyet gazetesinin Ankara temsilcisi. Bir gün bana dedi ki: "Bobin »rttgı sonsuz kfi- gıt var. Senin kitabını basalım. Hürriyet gazelesinin satıldığı ber biıfeye koyanz. Peşin de sana el- li bin lira vereHm. Bntun geliri de senin olsun." Dü$ıinebiliyor musun, Cüneyt bunlan 1968'de söyluyor. Hem de ellı bin lira vererek. Şu oturdu- ğum ev o zaman 80 bin lira. O da yinni yılda ayda 500 lira ödene- rek... Ben, "Ayıpdr sözden dönmek. Adama verdim kitabı, o basa- cak." dedim. "Ne yapalım." Ve adam bana beş bin lira verdi. Bu- nun karşılığında en az 200 bin bastı. Bu arada dağıtıcılar geliyor, "biz yayımlayalın" diyorlar. Hepsinden utandım. Adamın ba- na söylediği de şu. "Seni zengin edecegira." Verdiği para da beş bin lira. fki yıl önce evlenmişim, ondan kırtasıye fılan almışun. Bu beş bin lıradan o kırtasıyemn pa- rasım da kesmiş. Bir gün Erdal Oz geldi, "Seni Ognz Akkan'la tanıştıracagım" dedi. "Pçmaıı olmayacaksuı." 12 Mart gunlen, bense herkesten ka- çıyorum. Bir daha buluştuk, çay içtik, beni ikna etti Erdal. Dedim ki "Kardesim ben sana yeni bir kitap veririm. Hemen bngiin ya- nn degil ama, bele ortahk biraz düebin." "Vok" dedi, "Sen ka- nsma. On« da rertrsin, ben ba isin kompetanıyım. Editorum. Ben bu kitabı salanm. Bilijorum onnn kac basbğını." Her şe>i anlattı bana, şaşırdım. Ve aynlırken Oğuz, benim ce- bime elli bin lira koymuş. "Lüt- fen, eve gkünceye kadar cebindeki zarfı »çraa" dedi. "Ba dogrndan dognıya Filinta'nın bediyesidir. Ben onun amcasıyım. Doftunan- da bir sey ikram edetnedim. O Fi- linta'nındır." Oğuz'un öyle bir inceliğı var iş- te. Aynlırken şunları söyledi: "Senin baremin yoktur. Ayıptır seni şu kadar para veririz diye bir anlaşmaya baglamak." Ve rahmetlı Oğuz her sefenn- de fazlasını ödemiştir bana. Ben kıtapçılann önunden geçemez- dim. Gençler "abi abi" diye hep peşimde. Dağıtıcı bana para ge- tirirdi. Her ay maaş gibı ödeme yapardı bana. "Biz Oguz Bey'den böyle talimat aldık" derlerdı. Ben buyuk değilim. Halkımın sıradan ve gariban bir ozanıyım. Lütfen bunu belırt. Buna ınanıyo- rum ve onur duyuyorum. Bazı adamlar "son elli yılın en iyi ki- tabını ben yazdım" diyorlar. O kendi iddiası muhteremin. Nâzım Hikmet'in memleketinde böyle laflar edilir mi? Benim şansım halkla kucakla- şabilmek, ya da ona ulaşabilmek. PeV kucaklaşmış değilim, ona bi- raz ulaşmışım. Benim şansım bu- dur işte. • Kitabın adını neden "Hasre- tinden Prangalar Eskittim" koy- dan? AHMED ARtF • Bunu anlat- Yıl 1937: Ahmed Arif Siverek'te ılkokul oğrencisi. Yıl 1947: Unıversiteye gıriş. Ah- med Arıt felsefe öğrencisidır. Mart günleri Ahmed Arıf gazetecilik yapmaktadır. Yıl 1975: Ahmed Anf tek şıir kı- tabıyla artık tanınan bır şairdir. Yıl 1990: Ahmed Arif ilk kez Cumhuriyet'e konuşur. mak doğnı mu bilmiyorum. Çok kışisel bir şey. Çok duygusal. Ar- tık anı olmuş. Kitabumn adını ben önce "Dort Yanım Puşt Zulası" koymuştum. Ama sevgili karde- şim Ali Özoguz buna engel oldu. Bana "Kitabına boyle bir ad ko>- maya hakkın yok" dedi "Seni 15 yaşında çocuklar, kızlar taparca- sına seviyorlar. Sen bununla ola ki burjuvazjnin tuzaklannı soyln- yorsun. Ama şu da var, çocukla- ra sajgı duymalısın. Hatta bu adı bir şiirine bile verme, mısra ola- rak kaJsın!" Duşundüm, Alı'ye hak verdım. Madem öyle, kitabımın adı "Has- reünden Prangalar Eskittim" ol- sun dedim. Şunu da soyleyeyim, başlangıç- ta "eskittim" değildi, "çunıl- tüm"dü o sözcuk Yani "Hasre- tinden Prangalar Çurultum." Fa- kat "çunıttum" sözcüğunıi sev- medim. Her ne kadar doğrusu "çuriıttnnı" de olsa sevemedim. Bir de bu sözcukte üç tane " u " geliyor ya arka arkaya. Kulağımı tırmaladı. Iç kulağımı, yani gön- lumu tırmaladı. Her şairin bır yu- reğinde kulağı vardır. Onu tırma- ladı işte. Muzik ve anlam bakı- mından daha guçsuz buldum. O nedenle "eskittim" dedim. Bir de şu var. Bu konuda özel- likle kimi şair arkadaşların soru- larıyla karşılaşıyorum. "Kimin hasretiyle" diyorlar "bir sevgili- nin mi, yoksa bir idealin mi?" El- bette bu hasret somuüaştınlamaz. Tabıi sevgili de var bunun ıçınde. Genç bir adamın elbette sevgilisi olacaktır. Ama bunun yanında bi- zim halkımızın mutluluğu, gele- cek bakımından guvenli bir haya- ta kavuşmasımn hasreti de ola- caktır. - Adilos Bebe kim, onnn hikâ- yesini anlatsaa biraz da... AHMED ARtF - Adiloş, be- nim kızkardeşim Nezihe'nin çocu- ğudur. Adiloş şimdi kendisi de baba oldu. Nurtopu gibi oğullan var. Adiloş kuçük kızkardeşimın ılk çocuğu, oğlu. Ben diyelim ki gözaltı, sürgün, diyelim ki kendi vatanımda ganp ve makhûmken Adiloş dünyaya geldi. Kapımızın önıinde süreklı gözetleyıciier bek- lerdi. Komşu teyzder, ablalar kü- für ederlerdi. "Ulan bunJann ba- şına log duşürelim, bepsini ezelim" diye. . Loğ, yani damla- n yağmura karşı pekıştirmek için taştan yapılmış bir silindir. tşte evde durum bu... Bir stres, bir gerginlik var. Dışarıdaki durum ise şöyle: Amerikan, Hollanda şirketleri Dıcle'den sürekli kum çekiyorlar. O güzelim bahçeleri tarümar edi- yorlar. Oralar hep meyve bahçe- leriydi; kayısı, dut, gül bahçele- riydi. Şimdi hep gecekondu dol- muş. Dıcle'den kum çekıyorlardı havaalanı yapmak için, asken te- sısler yapmak tçın. tşte benim, "Yârin babcesi tanımar" dediğim o gtınler... "Olaacası bir tntam can, / Kadasına, belasına sundugum" dediğim gunler... "Diyarbekir Kalesnden Nottar ve Adiloş Bebenin Ninnisi" hem kişısel, hem uç-beş kişilik aile çev- resınin, hem de benirn canım şeh- rimin, sevgili vatanımın şıiridır. İşte Diyarbakır'ın şiiridir. - Günıimuzde yazılan şiir nze- rine neler soylemek istersin? AHMED ARİF - Delıkanlıiı- ğımda öyleydım, şimdi de öyleyım. Şairler yaradılış gereği alıngan oluyorlar. Baalannı hiç tanımıyo- rum, bazılanm çok seviyorum. Şimdi senin şiirini de seviyo- rum, Ahmet Erhan'm şiirini de... Oysa ikınizin şiıri de bana yaban- cı... Benim tarzım şiirin önce anla- şılır ve insanı yüreğinden yakala- yan bir şiir olmasıdır. Elbette bu sade suya bır şıir değildir. tmge zenginliği bakımından olsun, ses zenginliği bakımından olsun, mıs- ra haysıyetı bakımından olsun ne- reye vardığımı, nereden başladı- ğımı, nereye geldığımi biliyonım, ama bunlan anlatmak gerçekten benim için ayıp. Yakışık almaz. - Şiire yeni başlayan, önıegin 20 yaşlanndaki bir genç şaire ne gi- bi ogutler vennek istersin? AHMED ARİF - Ben arkadaş- lanma şunlan söylüyonım. Bana böyle gelenler oluyor. Ben onla-' ra şöyle diyorum: Dünyada en ayıp şey, bana nasıl bır yol gös- terirsiniz şiir yazmak için.. öğret- mekle, eğitimle, uğraşmakla bir insan mılyarder de olur, holding patronu da... Vtarangoz da olur, demırci de... Pilot da olur, ne bi- leyim olur oğlu olur. Her şey olur yani... Bütun mesleklerde başan- ya ulaşabilır. İşte bır derece tut- turur... Ama böyle şair olması imkânsızdır. Şünn okulu yoktur. Eğer şiirin okulu varsa, o okulda öğrenıienle yazılan şiir on para et- mez bence... Beni götür şimdi Ingiltere'ye. Uç-beş yıl kalayım orada. Bir In- giliz kadar tngilizceyi öğrenırim. Ama şiirin böyle öğrenılmesi mümkun mudür? Şimdi aklıma geldi de söylüyo- rum. Bazen salonlarda, stadyum- larda şiir okurken bana laf atıyor- lar, Kürtçe oku diye... Bir defa bu saçma bir şey. Bir insan iki dilde şiir yazamaz. tster- se o insan yirrm dil bilsin, ana di- lı gibı bilsin, gene de yazacağı, bır dildir. Şiir tek bir dille yaalır çun- ku. Ve yazıldığı dılden başka bır dile de çevrilemez. Diyeceğim şiirin okulu yoktur, eğer okulu olursa çok kötu bir şi- ir olur. Başka nasıl olabilir? El- bette teknık bakımdan olsun, duygulannı, imgelerini zenginleş- tırmek bakımından olsun bir oza- nın okuması gereklidir. öncelik- le de Fransız şiınnı çok iyi bilme- si gerekir. Pablo Neruda gıbi us- talan bilmesı gerekir. Elindeyse Arap şiirini bilmesi gerekır. Ben Incıl kadar, Tevrat kadar şıir do- lu bir kitap hatırlamıyorum Me- sela Kitabı Mukaddesi butun or- taokul ve lıse hayatımda okudum süreklı olarak. StRECEK Ahmed Arif, 'Hasretinden Prangalar Eskittim'i Refik Durbaş'a anlatırken. (Fotoğraf: Banş BU) YURDUM BENİM ŞAHDAMARIM Engereğin dişlerine işledim, Ağu diflerine Oluklu, çentik... Vt vurgun, Gözleri bir çift cehennem Burnuna kan tutmuş Pars bıyığına... Dağtn pulat yureğine işledim, Şimşeğin masmavi usturasma Sevdanı usul usul Sevdanı mısra - mısra Lo ben seni hapislerde sevmisim, Ben seni sürgunlerde. Yurdum benim Şahdamarım... Yucende buzul Vekar, Mavis dağ tavsanlan Gun vuranda alaran Zemheri yılanları Ve yakut bir hışımla öyle çakılan Sonsuzluğun yakısığı kanallar. Basım gozüm ustünesin Suskum, avazım ustune.. Adından baska silah Yazgından baska gunah Daha yazmamıs Hiçbir giztt dosyada Hiçbir açık kitapta. Peşinde aıgmlan Kanb paranın Yani dolar ıtleri, AUm, sterlin kurtları Ve petrol Nemrutlan Ve kurşun yezilleri... Kaçgunda, kaçakta Can havlindesin... Ve çocuk oluleri Parçalanmışlar Daha sut kokuyorlar Ve anne oluleri lncecikten, gencecikten Açık hepsınin gozleri Halkım benim Askıda çığ.!. AHMED ARİF Beko BEKO TİCARET A.Ş. 31.12.1989 TARİHt İTİBARİYLE ÖZET BİLANÇO (1000..TL.) AKTtF (VARLIKLAR) I- DÖNEN VARLIKLAR A- Hazır Dcfcrlcr C- K.sa VadeU Tıcjn Alacaklar (N«) D- Dıger Kua Vadclı Alacaklır (N«> E- Sloklar 1- Stoklar <N«) 2- WnJ«! Sıparış Avansları F- Dığtr DOnen Varljklar 11- DtRAN \ARLIKLAR A- Uzun Vaddı Tıcan Alacaklar (Nctl B- Dıier Uzun Vaddı Alacaklar (Ncıl C- Fmansal Duran Varlıklar (N«) D- Madd Duran Varlıklar (Ncı) 1- Bına. Arsa ve \ran\er 3- Dıjer Duran Varlıklar T9 991 921 14 540.282 46 49» 1564 44] 2164 995 4- Btnkmış Amortısmanlar( ) (2JO6.292) 5- Yapılmakta OUn Valınmlar E- Maddı OlmaiTjn Duran Variıklar (Net) AKTİF VASLIKLAR TOPLAM1 832 155 1 421 647 367 427 14.586.778 3.050.628 8.933 27 0O3 «403 060 2J55J99 110.239 3112.1989 99 418 401 10 904 534 1MU22.93S 10 561 123 454 016 988 045 842121 (995 403) 835 911 53 550000 30888 11 015 139 671 120 5.446 8 348 5 384 892 834 763 106 832 31 12 1988 66.103 058 6.34OÜ28I 72 443 339 PASİF (KAYNAKLAR) 1- KISA VADELİ BORÇLAR A- Fınansa] Borçlar B- Tu.arı Borçlar C- Dıger Kısa Vaddı Borçlaı E- Borç vc G>der Kandıklan 11- UZUN VADELİ BORÇLAR A- Fmansat Borçlar E- Borç vc GıdCT Kan>lıklın III- ÖZ SERMAYE A- Scrmayc D- Ycnıden DcgerlcnK Dejer An151 1- Duran VarlıkUrda Defer Artışı 2- l$uraklcrdc Dcjrr Anışı , E- Ycdcklcr 1- Yasal Ycdcklcr 2- Slalu Ycdeklen 4- OUtanüstü Ycdck F- Neı Donem Kin PAStF (KAYNAKLARI TOPLAM 1 027 830 7T7 524 3.O26J83 2^55 392 200 000 3 058 651 1 31.R1989 80 307 34' 1 029 993 60 991 18" 7 5 621065 10 665 100 1 42"" 830 400000 2« 5«7 ^60 6000000 3 803 907 5 514.043 13.269 810 110321935 4 092^04 39 566 ^79 2 998 721 6 2^3 540 3400000 4 000.000 1 597 752 331804 1-265 94* 3 513 297 1.275 392 100 000 2 137 905 8.000 746 3112.1988 52 931'44 2.400000 17111795 72 443 J39 DİPNOTLAR 1- Slok değerlendınne yömemı harrkctb ortaJamadır Envanter bülün tnlan^o kıalemkn ıçın >apümı$ur Duran Varbklan Sabıt Kıymcîiercic 1978 >ıh socıuna kadar ahnanlar ıçın nonnal amortısman. 1979 yılıiKİan Ribaren atmanlar ıçın azalan bakıyetcr amonısman yönıemı u>gulanmakıadır 2- Bılanço tanhınden sonra orta^ çıkan ve açiklama gcrektıren husus vokıur 3- Bellı bır öneme sahıp şana bağh döoon sonucunu eıkılnın vr>3 etkilemesın zarar vçya kâr söz konu- su değüdır 4- GavnsafTKâr Oranları uzennde onemiı etkı» olabıkcek muha&ebe tahmınkn değı^ıklıklen 31 12 1989 lanhı ıtıbarı>le yoktur 5- Aktıf degerier uıenndc herhangı bır ıpoıek vç tcmtnat mccut defıldır 6- Aktıf dcğerienn toplam sıgorta lutan 30 343 300 OOOrTUJır. 7 Alacaklar ıçın ahnnm olan ıpotek ve dıgcr tcmınatlann toplam tutarı 58 033-518 00O-Tt*dır 8- Pa&ıfıe yer alma>-an taahhut >x>ktur Kredı ve Menkul kı^inct Borçlannın tahakkuk etm«mı$ faız borçlan Ihraç Edılen Tahvıller Kısa ve Uzun Vaddı finansal borçlar ıçınde gbzüken toplam 2 400 000-TUuk tah\ıltenn 31 12 1989 tarıhındetı nıbaren ödennKsı grreken faızlennc aıt ödeme tabkısu aşagıya çikartıtmı^tır İHRAÇTARİHİ TERTtP İHRAÇ TLTARI FAİZ *t FAİZ TLTARI0DEME TAR1Hİ 15 5198^ 15 5 198^ 15 5 198-- 5 7 1988 2 2 2 4 400000 400000 400000 2000000 55 55 55 72 220 000 220 000 220.000 1440.000 15 5 1990 15 5 1991 15 5 1992 5 7.1990 10- tmtıyazh hısse seneılerı mevcut & 11- Malİ tabloiannuzı eıkıleyecek, yorumlanmasi a\nca bır bılgı vokıur antaşıtabılır olması açısından açıklanması gercken BEKO TİCARET A.Ş. 31.12.1989 TARİHİ İTİBARİYLE ÖZET GELİR TABLOSU (l.OOOJL.) CARl DONEM 31 12 1989 ÖNCEKİ DOVEM 31 12 1988 A B- C- D- E- F- G- H- 1- J K- BRÜT SAT1ŞLAR SATIŞLARDAN İNDİRİMLER NET SAT1ŞL\R SATIŞLARIN MALIYETf BRÜT SATIŞLAR1V KÂRI VEYA ZARARI FAALİYET GİDERLERİ ESAS FAALİYET KÂR1 VEYA ZARARI DİĞER F\ALlYETLERDES CELİRLER \E KÂRLAR DfGER FAALİYETLERDEN GİDERLER VE ZARARLAR FlNANSMAN GİDERLERİ FAALİYET KÂRI VEYA ZARARI OLAGHNÜSTÜ GELİRLER VE KÂRLAR OLAĞANtJSTG GİDERLER VE ZARARLAR DÖNEM KÂRI VEYA ZARARI ÖDENECEK VERGI VE DIĞER YASAL YUKUMLULÜKLER NET DOıSEM KÂRI VEYA ZARARI 531 764 224 (—) 17 <8^ M7 514 176 707 (_) 474078 559 40098 148 (—) 11 043 694 29054 454 3 736 593 (—) 731.232 (—) 7 143 648 24 916 167 46 572 24 962 739 (—) 11692 929 13 269 810 295 962 837 9 093 257 286 869 580 262 8"5 259 23 994 321 5 814 »2^ 18P9 394 1669 094 988 226 4 633 223 14 227 039 14 274 285 6 273 '40 8 000 745 DİPNOTLAR 1- Stok malıyen harekellı ortaiama maliyet yöntemi ıle degerlendınlnuşcir. 2- 31 Aralık 1989 lanhı ıtıbanyle fîîlı sıok sayımı yapılmışlır. 3- 1989 yılı içinde ılışkilı kuraluşlardan saüşlar mab>Wının yûzde yırmısıra aşan ahmlar ve ılişkılı kuruluşlara brut saiışlann yuzde yırmısını aşan satıjiaj bulunmamakta- dır 4- 1989 >ıh ıçınde ayn ayn toplamları brut saiışlann yuzde yınmsinı aşan yan ılrtın, hurda, dökuntû ve hızmet satışı yokıur 5- 1989 yılı ıçınde muhasebeleşıırılen öncekı döneme üışkın onemiı tutarlarda gelır ve gider >oktur 6- Şırketın serma\esı 6 (KK) 000.000;TL olup. 10 000 000 000-TL "o 167 temetıu da- ğııılmakıadır 5 000-TLIık eskı beher hısseye 9 250-TL , yeni beher hısseye ıse 6 500- TL [emettü ısabet-eunektedır DENETÇİ RAPORU ÖZETİ BEKO TİCARET A.Ş. GENEL KURULU'NA ŞİRKETtN: Ûnvanı Merkezı Sermaye Faalıyet Konusu DENETÇlLERlN Adı Soyadı ve Gorev Surelerı Ortak veya şırketın personelı olup obna- dıkları Katihnan Yönetım Kurulu ve yapılan Denetleme Kurulu loplantıları sayısı Onakhk Hesaplan Defter ve Belgelerı Üzennde yapılan ıncelemenın kapsamı, hangı tanhlerde mceleme yapıldığı ve vanlan sonuç Turk Tıcaret Kanunu'nun 353 madde sının 1 fıkrasmın 3 numaralı bendı ge- reğınce ortaklık veznesınde yapılan savımlann sa>isı ve sonuçları Turk Tıcaret Kanunu'nun 353 madde- sırun 1 fıkrasırun 4 numaralı bendı ge- reğınce yapılan ınceleme lanhJeri ve sonuçlan tntıkal eden şıkâyeı ve yolsuzluklar ve bunlar hakkında >apılan ışlemler Beko Tıearet A.Ş İsıanbul 6.000.000.000rTL Her Nev'ı Emtıa Tıcaretı Samım Şeren, Nevzaı Tufekçıoğlu Görev suresı 1 yıl • Şırkete orıak ve personel değılkr Yönetım Kurulu loplanlılarından ıkısıne katılınmıştır Denetleme Kurulu ddrt toplan- tı yapmıştır Ortaklık hesapları, defter ve bdgelerı usu- lune uygun şekılde uç ayda bır defa denet- lenmış, ışletmenın mahıyet ve önemıne gore tutulması zorunlu defter ve dosyalann tu- lulduğu, defterlerın [utultnasındaortakiığın hesap tarz ve usullerme, esas sozleşmesı ıle Türk Tıcaret Kanunu hukumlerıne uvuldu- ğu tespıt edılmiştır 1989 >ilı zarfında şırket veznesı dört kere de- netlenmış ve kasa defterı ıle mutabık bulun- duğu görulmuşlur Her a> sonunda ınceleme ve tetkık yapılmış, saytmların kayıtlaıa uygunluğu görulmuştur. 15 2 1990-20 2 1990 tanhlerınde yapılan ın- celemede de bilançonun tanzîm şeklı husu- sunda karara varılmıştır Herhangı bır şıkâyet ve yolsuzlukl? karşıla- şılmamıştır. Beko Tıcaret Anonım Şırketı'nın 1 1 1989 - 31 12 1989 dönemı hesap ve ışlemlennı Turk Tıcaret Kanunu, Ortaklığın Esas Sozleşmesı ve dığer mevzuat ıle genel kabul gör- mu; muhasebe Uke ve staodartlaruıa göre ıncclemış bulunmaktayız Goruşumuze göre ıçerigını benımsediğımız 31 12 1989 tarıhı ıtıbanyle duzenlenmış bılanço, ortaklığın anılan tarıhtekı gerçek malı durumunu, 1.1 1989 - 3112 1989 done- mıne an kâr-zarar tablosu, anılan döneme an gerçek faalıyet sonuçlarını yansıtmakta ve kârın dağıtımı önerısı yasalara ve ortaklık esas sözleşmesıne uygun bulunmaktadır Şırket. statüsunde yazılı çesitb konularda gosterdıgı faalıyet başanlı netıcelere ulas- mıştır Bilançonun ve kâr-zarar cetvellerınuı onaylanmasını ve \önetım Kurulu'nun aklan- masını oylannıza arz ederız DENETÇİLER SAMİM ŞEREN NEVZAT TÜFEKÇtOĞLU