22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURÎYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 12 NİSAN 1990 Sinan'a Somırt \ aklaşuıı Sinan'ın yapıtları, bilim ve sanatın butunleştiği, sanat + bilim dengesinin oluştuğu birer temel yapıttır. Sinan, mimarlık açısından, bilimin olanakîan yanında, sanatın boyutlarını da her anlamda bilen bir usta idi. Bilim ve sanat, yaratıcıhk ve buluş iç içedir Sinan'da. Tum yapıtları, nesnel bir yaratıcılığın, oznel yorumlarından oluşur. Doç. Dr. NAFİZ ÇAMLIBEL Yıldız Ünu Mimarlık Fakültesi Mımar Koca Sinan, ıkı yıl önce, olumunun 400 > ılı olan 1988'de butün yıl boyunca, çeşıtlı gosterı- İerle anıldı Ancak bu göstenlerde genelhkle Sınan- ın mımarhğı ve sanatı uzennde duruldu, Sinan mı- raarhğı "deskrıptıf olarak tanıtılmava çalışılarak "mimarlık" boyutu vurgulandı Mühendisliği Sinan'ın mimarlık boyutunu pekışuren a>rı bir boyutu da (muhendıslık) onemlıdır oysa Bu boyut uzennde yetennce durulmadı Sinan'ın vaşamı ve yapıtları tarıhsel bir perspektıf ıçınde sergılenerek bu olaya "soyut" bir yaklaşım getırıldı O>sa Sman'ı anmak kadar, Sinan'ın yapıtlarındakı 'evrensel" mesajı yakalayarak çağdaş bir yorumla gunumuz ınsanının yaranna sunmak da onemlı bir davranış bıçımıdır ve "somut" bir yaklaşım olarak nıteleve bılınz Örneğın şu somut yaklaşımlar uzennde dur- malı • Sinan'ın 400 yıl öncekı mantığının, tarıh sure- cı ıçınde gelışmesı, bugunun bılgısayar teknolojısı ıle butunleşmesı halınde, bir Turk evının, bir Turk kentının boyutlannın ne olabıleceğını duşunmek, • Sinan yapılannın daha bınlerce yıl ayakta kal- ması ıçın gereklı önlemlenn neler olabıleceğını araş- tırıp nasıl uygulanabıleceğmı saptamak, • Sinan yapüannı depreme karşı dayanıkh vapan mantığı (neden) bulup günumuz "yığma yapıla- rı"nda uygulayabılmek, • Sinan'ın plancılığı ve örgutçuluğundekı mantı- ğı bulup çıkarmak ve günumuz anlayışı>la butun- leştırıp yenı bir "boyut" anlayışına ulaşmak Sinan ve yapıtları Bu nedenle, Sman'ı gelecek yıllarda anarken onun evrensel boyutlarını ortaya koyarak ondan çağdaş ölçutler (knteTİer) uretmemız gerekır Bu hafta, onu ölumunün 452 yılında anarken şu nıtelıklerı uze rınde durmak ıstıyorum Sinan'ın vapıtları, bılım \e sanatın butunleştiği, sanat ^bılım dengesinin oluştuğu bırer temel yapıt- tır Sinan, mımarlık açısından bılımın olanakîarı ya- nında, sanatın boyutlannı da her anlamda bılen bir usta ıdı Bılım ve sanat, yaratıcıhk ve buluş ıç ıçe- dır Sınan'da Tum yapıtlan, nesnel bir yaratıcılığın, öznel yorumlarından oluşur Kısaca, Koca Sinan "evrensel" değerlerı yakalamayı başarmış ender "us- ta"lardan bırıdır Tum yapıtlan gözlendığınde, mekândan ve za- mandan soyutlanmış gıbı gelır ınsana Her sanat yapıtının temelınde bır tasarım olgusu vardır Sı- nan'da tasanm, madde ıle bırhkte gelışır, bıçımle- nır Maddenın olanakîarı aracıhğı ıle derın boyut- lar kazanır Camılerınde, plan oluşumu basıt geo- metrık bıçımler olmasına karşın, uçuncu boyut kub- belerın oluşturduğu kompleks bıçımlere dönuşur Yapı, ıç mekânda ve kıtle oluşumunda, evrensel bır dınamızm, bır dörduncu boyut kazanır Bu ozellık- lerı ıle Sinan, mımarlığın "evrensel mesajını" tam anlamı ıle kavramış ve vansıtmış bır ustadır Sınan'da matematık kavgı ağır basar Sinan, ye- nı sorunlar karşısında kendıne ozgu yenı yontem- ler belırler Bu nedenle Sinan her sanatın bır "teknolojısı" olduğu bılıncı ıçınde sorunları akılcı bır yontemle çozmuş az yetışır ustalardan bırıdır de. Bu ozellıklerı ıle Sinan "evrensel" bır kışıdır Si- nan'ın ozelhklerını şovle sıralayabılınz a) Maddeyı tanıması ve yapıda maddenın ozellı- ğıne uygun belh ışlevselhğı olan "bıçımler" varat- ması, b) Insanın var oluş savaşımına benzer bıçım- de, "ver çekımı" yasası ıle sureklı savaşım halınde olması, c) Depremlerın yapılara olan olumsuz et- kılerının boyutlarının sımrlarını sezmış olmasıdır Sinan ve depreme davanıldı yapı yapmanın temel ılkelerı: Bılındığı gıbı Turkıye \kdenız deprem ku- şağı uzerındedır Turkıye ve çevresınde MO 2000 M S 1900 yılları arasmda 1175 deprem olmuştur Bu depremlerın 204'unde İstanbul'da bırçok >apı yerle bır olmuş, bırçok ınsan olmuş, bulaşıcı has- talıklar ve yangınlar felaket zıncırının buyumesıne neden olmuştur Sinan yapıları, gunumuze dek ortalama, 7 Rıch- ter şıddetınde 89 depreme karşı koyabılmış, yapı- salhğından ve taşıvıcılığından hıçbır şey yıtırmemış- tır Sinan bunu, yapılannın tasanm ve yapımında her zaman akılcı (rasyonel) oluşuna borçludur Dep- rem etkılerının yapılardakı olumsuz etkılerını göz- lemış olmalı kı yapılannda "doğru" olanı yapmış ve yaptıklannın doğruluğuna ınanarak kubbelerı- nın dunya var oldukça ayakta dımdık kalacağını söylemıştır Yapılannda malzerae seçımı, kullanı- mı ve yapım teknığı çağımızın depreme dayanıklı yapı yapma mantığına tamamen uygundur Harcın ıçıne "yumuna akı" koyması, harç ıçındekı kıre- cın kutle ıçıne eşıt oranda dağılımını sağlamakta ve harç kutlesının her noktadakı dayanı gucunün (mu- kavemetının) eşıt olmasını ve yapımn depreme karşı dengelı davranış göstermesmı oluşturur Demır bağ- lantılarını yerınde yeterınce kullanışı, çağını aşan bır önlem olup bugunkü deprem mühendıslığının gerektırdığı bır zorunluluktur Ayrıca kımı yapıla rının temellerınde tahta ızgara kullanmış olmasıy- la, zemınden gelecek deprem enerjısmın belh olçu- de yutularak yapıda olası hasarlan azaltmış olaca- ğı varsayımı yenndedır Bu bulgu ve gozlemlere dayanarak, deprem bol- gelerındekı ulkeler "deprem yönetmelıklerı"m, Si- nan'ın yapım yontemlenndekı esaslara gore hazır- lamış olsalardı, "Ermenıstan, Meksıka ve San Fran- sısco'da bır haylı yapı vıkılmaz, bır havlı ınsan ölmezdı" dememız hıç de buyuk bır abartma olmaz Sinan'ın plancılığı ve sonuç Sinan ve Sinan ekolunun planlamada erıştığı us- tunluğu vurgulama bakımından "belgehklerde" (ar- şıUerde) bulunan Sakarya-Sapanci-Marmara den- rasyon projesıni ozetlemek, gunumuz plancılan ıçın yararlı olabılır Proje, Sakarya ırmağının Sapanca golune yonlendırılmesı \e golden geçerek Marma- ra'ya bağlanmasını esas almaktadır Raporda pro- jenın yararları aşağıda göstenldığı gıbı özetlenebı hr • Sapanca golunde bır tersane kurup gölu bır de nız endustrısı merkezı durumuna sokmak, • Sakarya ırmağı bovunca, vorenm urunlerını tz- mıt bölgesıne ve çevresıne su yolu ıle kolay ve ucuz taşımak, • Irmağı, göl ve denızde oluşacak su duzeyı fark- larından yararlanarak değırmen ve dolap ışletme- lerı kurmak, • Göl su duzeyının alçalması ıle oluşacak değer- lı tanm alanlannı kazanmak, • Sakarya ovasında taşkınları denetım altında tutmak, • Sinan'ın yapıtlannın, rölövelen tekrar yapıla- rak yapısal dayanıklılığı ıncelenmelı, yapıların da- ha uzun sure yaşayabılmelerı ıçın gereklı önlemle- nn neler olabıleceğı sapıanmalıdır • Sinan mantığının sentezcı ve analıtıkçı yonu or- taya konarak ondan çağdaş krıterler uretılmelıdır • Sinan yapılannın depreme dayanıklılığının Is- tanbul depremselhğı ıle ılışkısı araştınlmalı, genel- lemeler vapılarak kırsal kesımde yapılmakta olan yığma vapılarda, depreme dayanıklı yapı yapma ıl- kelerı venıden gozden geçırılmelıdır EVET/HAYIR OKTAYAKBAL Gücün Varsa Düşünceyi Kaldır! Evet, kesın bır yargı ANAP'ın sonu gelmıştır Bütün bu ça- balamalar kesın bır yıkılışın belırtılendır Falcıhk mı' Hayır, so- nucu onceden gormek Yenı bır şey değıl kı' Bu kaçıncısı'' 1960'tan bu yana hangı ıktıdar, hangı partı basına yazarlara özel yasalar çıkartarak saldırıya geçmışse, kendı sonucunu ha- zırlamıştır Gerçeklerı gormeyecek kadar gozlerı kararmış polı- tıkacılar ellerınde tuttukları çoğunluğa dayanarak baskıcı yasa- lar çıkartırlar bu yasalan uygulamak ıçın uğraşırlar, sonunda bütün bu çabalar ters tepkıler yaratır Bunca deneyım, bunca anı bunca gozlem nasıl olur da kaçar bırtakım polıtıka adamla- rının gozunden, ınsan şaşırıyor' 1960 Şubatı'nda, Martı'nda yurtdışındaydım Istanbul'a 5 Mayıs 1960'ta dondüm Ankara'da unlü 555K olayının gerçekleştırıl- dığı gun Gazeteye gıttım, Istıhbarat Şefî Kemal Aydar benı gö- rur gormez "Tam zamanında geldın' Senı Ankara'ya goturecek- ler Tahkıkat Komısyonu'nda ıfadenı alacaklar" dedı Yurtdışında duymuştum Tahkıkat Komısyonu'nun kurulduğunu Demokrat Partılı en hızlı mılletvekıllerınden oluşturulmuştu bu komısyon tktıdara karşı gazelecılerı, yazarlan, profesorlerı docentlerı goz- altına aldırıyor, sorguya çekıyorlardı Günlerden cumaydı Aydar'a Gıdıp Emnıyet'e teslım olsam mı?' dıye sordum 'Aman dedı pazartesıden once Ankara'ya sevkelmezler, ıkı gun ıkı gece Emnıyet'te kalvrsın, perışan otur- sun, ya pazartesı teslım ol ya da kendılığınden Ankara'ya gıt " Doğruydu, evde kalmak tehlıkelıydı bır ıkı gün ortadan kaybol- mak en lyısıydı Ben de Beşıktaş'ta bır yakınımın evınde gızlen- dım Sozde gızlendım demek daha doğru Çunku arasalar ko- laylıkla bulabıhrlerdı Sonradan öğrendım Emnıyet Şube Müdurü Muzaffer Bey üstune gıtmemış bu olayın Belkı bu tutumun yan- lışlığını anladığından Neyse uç gun orada kaldım, sonra da sıkılarak eve dondüm Gecelerı sokağa çıkma yasağı vardı Benı merak eden arka- daşlar, Tahır Alangu ıle Behçet Necatıgıl akşama doğru eve gel- dıler O sırada plak dınhyordum Akşam ındı ınecek Alangu benı gorunce ' Yahu bız senı merak ederken sen burada key- fedıyorsuni' demıştı Sonra geç kalmadan evlerıne koşmuşlar- dı Bır daha arayan çıkmadı, bırkaç gun sonra Menderes, Tah- kıkat Komısyonu nun ışlevının bıttığını açıkladı O da vazgeç- mıştı bu yanlış tutumdan Derken 27 Mayıs sabahı DP ıktıdarı tepetaklak devrıldı Yassıada Mahkemesfnde basta Bayar, Men- deres, tum bakanlar, tum DP mılletvekıllerı yargılandı, Tahkı- kat Komısyonu'nun uyelerı ağır cezalara, hatta olüm cezasına çarptınldı Yanlıştır yanlış' Kaç kez yazacağız? Bır ıktıdar zorla ayakta kalamaz DP hıç değılse uç kez seçım kazanmış bır partıydı 1960'ta bıle arkasında en az yuzde kırklık bır oy gücu vardı Oysa ANAP ın bugun sahıp olduğu oy gucu nedır? Yuzde 10-15 ara- sı 1 Bır erken seçım yapılsa ANAP ıktıdarın yüzünu göremez Boyle bır ıktıdarın olağanustu yasalar çıkartması ve bunları en katı bıçımde uygulayacağını bıldırmesı ulkemızın yenıden ka- ranlık bır doneme sokulmak ıstendığını göstermektedır Sonu açıktır bu gıdışın ıflas* Bayar 'Tenkıl tenkıl dıye bağırmıştı Şımdı de basına ağır ce- zalar hapıslıkler, sürgünler onenlerıyle toplumun karşısına çık- mak, şıddet yollarıyla gerçeklerı ortbas etmeyı dusünmek bır ya- nılgı batağına saplanmaktır Ustelık bu ağır baskı onlemlerı TBMM'de goruşulmeden alınmıştır Bır bolge valısının, bır ıçış- lerı bakanının elıne ağır yetkıler verılmıştır Hem de Bakanlar Kurulu'nda kabul edılen yasa gucunde kararname olarak1 Uyarı üstune uyarıda bulunuyoruz Iktıdannız ıflas etmıştır Seçıme gıtmek sızı kurtaracak tek cıkış yoludur Sen demokra- sının baş koşulu olan halkın oyuna başvurmak yolunu bırak, 'ya- sa gucünde kararname' çıkararak basını yazarlan, duşünen ka- faları korkutmaya, susturmaya çalış Namık Kemal'ı gel de anımsama "Ne mumkun zulm ıle bıdat ıle ımhayı hürrıyet Çalış ıdrakı kaldır mukiedırsen âdemıyetten" TEŞEKKÜR Gazıanteplı hekım, sevgılı Doktor BEYHAN BARLAS'ın ağır hastalık gunlerınde, olumunde. topraga verıimesınde hemşerılerımızın, arkadaşlarımızın, seçkın dostlarımızın ve vakınlarımızın buvuk ılgısını gorduk Bu candan ılgı, acılı günlerımızde bıze paha bıçılmez destek sagladı. Bu yakın ılgıyı, aynı zamanda, Beyhan'ımızın anısına gosterılebılecek savgıların en anlamlısı sayı>oruz Nıce uzak yollardan gelenlere, yanımızdan ayrılmayanlara, çıçek yollayanlara, mektupla, telle, telefonla, başka \ollardan acımızı paylaşanlara ıçten saygılarla şukranlarımızı sunuyoruz AİLESİ Kültür9 Sanat Sonraya Ertelenmemeli •Kültür, sanat sonradan gelsin, once başka sorunlar var; hele onları başaralım, sıraya koyalım' denilmez... Denilmemeli! Çunku hepsinin aynı anda sırasıdır; birlikte yurutulur. Yeter ki istensın... tlerlemenin yolu budur. SAYNUR GELENDOST Ressam Yerel vönetıcılenn, yörelerıne genış çapta yenılıkler, guzelbkler getırebıleceklenne ınan- mışızdır hep Orneğın beledıyeler, pek çeşıth görevlerı \ardir Ancak bu çalışmalannın yanı sıra yörenın kulturel açıdan kalkınmasına, değer kazanmasına çok önem vermelen gerektığını duşunuruz Bunun ıçın de bu konunun önemını duyum- samak, bu duşunceyi sındırmek ve yörenın potansıyelınden yararlanmak gerekır "Kultür, sanat sonradan gelsin, once baş- ka sorunlar var, hele onları başaralım, sıra-t ya koyalım" denılemez Denilmemeli 1 Çun- ku hepsinin aynı anda sırasıdır, bırhkte yu- rutülür Yeter kı istensın llerlemerun yolu budur Kulture, sanata, düşunceye, yaratıcılığa uzak durmak çok şey yıürtır "Yöreye hızmet" anlavışında, kultur, sanat konuları uzennde önemle dunıyoruz Genelhkle bu en onemlı konu gerıye bırakıldığı ıçın, daha da geç kalınmadan bu konulara eğılmenın gere- ğıne ınanıyoruz Valılık, nelere oncu olabılır 7 Kaymakam- lıklar, beledıyeler neler yapabılır, sanatçıla- nn, edebıyatçılann ve başka kultur adamla- nnın katkıları neler olabılır Olanaklar, ve- tenekler olabıldığınce kullanılmalı \e varsa kafaîarda, ne varsa yureklerde, o voreyı yuceltecek Verılmehdır esırgenme- den Ulkemızde, kultürun gıderek yozlaştırıl- makta olduğu açıktır Çeşıth konularda ge- rıleme, zevksızhk apaçık ortada endışe verı- cı olan bu durum karşısında yerel yonetıcıle- re, kışılere olduğu gıbı sıyasal partı orgutle- rıne de onemlı ışler duşuyor Yöreye kultu rel açıdan katkıda bulunmak ıçın tum olanak larını ortaya koymalıdırlar, dıye duşunuruz Bunun ıçın bır çalışma programlan var mı- dır7 Varsa ışe başlamanın zamanı çoktan gelmıştır Yalnız, başlananı sonuca ulaştırmak koşuluyla Tabıı bu herkes ıçın geçerlı Ne- dense genelde, bır ışe başlanıyor da her za- man sonuçlanamıyor Çokluk yanda kalj- verıyor tlgısızlık, sebatsızlık, coşku ve tepkı eksık- lığı sonucu programlar yapılıp, sözler verılıp başlatılan ışler, şaşüacak kadar kısa süre sonra balon gıbı sönmekte, sözler söylenmemışçe- sıne, projeler oluştunılmatnışçasına unutulup gıtmektedır .. Yıtınlen zaman açığını kapatmak gerek Gorgusu, bılgısı, bırıkımı olan herkts bır şey- ler katmalı, hep bırhkte, bu yolda ılenye doğ- ru adımlar atmak gerekıyor Guç bırlığı doğarsa, hele başlanılan ış tıtız- lıkle surdurulur, ozverıyle çahşılırsa sonuca neden vanlmasın Bız, umudumuzu yıtırmı- yoruz Her yöremızde bu dıleğımızın gerçek- leşeceğını duşunursek, ulke genelınde kultu rel açıdan ılerıve doğru hızlı adımlar atıhr ka- nısındayız PENCERE S.S. Kararnamesi?.. Bır ulkede "başkan baba" rejımını sıyasal yaşama oturtmak ıçın en elverışlı ortam nedır' Bunalım ortamı1 Sıyasada kurumlar çalışıyorsa, ekonomıde çarklar donüyor- sa, toplumsal dengeler yerlı yerındeyse, buyurganhk heveslısı- nın ıktıdarı tek basına ele geçırmesı çok güçtur, ama, bunalım yoğunlaştıkça fırsatlar oluşur 1990 Turkıyesı'nde bu fırsat doğmuştur, olaylara neresınden bakarsanız bakın derın bır bunalımın gostergelerı göze çarpı- yor Meclıs, ANAP grubunun elındedır Hukumet, Köşk'ün de- netımındedır, Çankaya'ya zaten tartışmalı bır seçımle çıkmış bu- lunan TO 'başkan baba" gıbı davranmaktadır "Sansur ve "surgun" kararnamesının çıkarılışında Ozal'ın lo- komotıf rolunu üstlenmesı rastlantı sayılabılır mı? Sen Mıllı Gü- venlık Kurulu'nun formulunu cebıne koyacaksın, "Mıllı Mısak- tan söz açarak partı lıderlerını Köşk'e çağıracaksın, cebındekı reçeteden söz açmayacaksın, muhalefetın desteklerını almış go- runeceksın, sonra da hukümetı toplayarak SS (sansur ve sur- gun) kararnamesını çıkarıp altına ımzayı basacaksın Butün gostergeler, TO'nun bunalım ortamından yararlanarak Başkan Baba'lık yolunda yurüdüğûnu göstermektedır, ama, ba- şarı kazanabılır mı' O ayrı bır soru • 1980'lerde bır ara çoğu kımsenın yanılgısına yot açan söylen- ce artık bıttı mı9 Neydı o soylence "Özal, demokrattır, lıberaldır, stvıldtr, Turkry&yı demokrasıye aça- caktır" Turkıye demokrasıye açılmadı Ama gözler açıldı mı? SS kararnamesının en kor gozlerı bıle çok başarılı bır ope- rasyonla açması gerekmıyor mu' Son çıkarılan kararnamenın nıtelığı nedır' Yenı bır Taknr-ı Sukun Kanunu 'mu9 Takrırı-ı Sü- kûn 1923'ten ıkı yıl sonra 600 yıllık saltanatı ve padışahlığı tasfı- ye etmek ıçın çıkarılmıştı Cumhunyetın ılanından 67 yıl sonra 21'ıncı yuzyıla 10 kala ve bır hükümet kararnamesıyle sansur ve surgun rejımını kurmak ne demektır' Bır hükumet gorevlısı ısterse gazete kapatacak, ısterse matbaaya el koyacak yurttaşı sürecek, basına sansur uygulayacak, bütün bu ışlemler ıçın yargı denetımı bıle olmayacak, devlet görevlısının astığı astık, kestığı kestık Türkıye'de bugün geçerlı olan rejımın mımarının adı Turgut Özal'dır Pekı, bu ışın sonu ne olacak? Turkıye Cumhurıyetı'nın Mıllı Mısak sınırları ıçındekı bütunlü- ğunu korumak sorumluluğu ve odevı, resmı ya da ozel şu ya da bu kışının tekelındekı bır ış değıldır Bu ulkede yurttaşlar sağ ya da sol göruşlu olabılırler, değışık sıyasal partılere oy verebılır- ler, dünya göruşlerı aynlabıhr ama Türkıye'nın yazgısı günde- me gırdı mı durum değışır Türkıye'de halkın ıstencı cumhurıyet devletının parçalanma- sından yana değıldır, tersıne, Anadolu halkı barış ıçınde bır arada yaşamak ıstıyor, bu yolda ulusal butunluğun pekışmesı ıçın 7"den 70 e herkes elınden ne gelırse yapmaya hazırdır Bu demektır kı halk sorunu demokrası ıçınde çozumleyebılecek bılınç du- zeyındedır • Bır ulkede demokrasıyı dışlamak ve baski rejımı kurmak ıçın her zaman bunalım polıtıkası kullanılır Bunalım once yaratılır, sonra gerekçe sayılır Bugun de yapılan odur Çunku bır sıyasal ıktıdar kötü yonetımı yuzunden ağırlaşan bunalımı seçımle değıl, şıddet yonternlerıyle ve baskı rejımıyle aşmaya yoneldı mı, bılın kı nıye- tı bozuktur O ıktıdar ulkeyı değıl kendı çıkarını, koltuğunu düşü- nuyor Hele o ıktıdar halkın yuzde 80 ının ' hayır" dedığı bır ıktıdar- sa ve hele o ıktıdarın başı ana- yasal rejımı kışısel sıyasal hırsı yuzunden degıştırmeye kalkı- şıyorsa PARLIAMENT TURSEM'IM REHBERU&tNOE L0NDRA. OKFORD,CAMB!UDGB B0URKEM0UTH, HTOK HASTlNCiSEXETER YAD* BUTUN İH. iNfalUZCt OĞR.CNIU UTAKâTTt *6b KOl>YUG\ DEMAM ı\>\m! KURSLAR •TICMll İNûlHZa TUR.IZM IIVGILİZCES1 •BANKACILIK- tNûlLlZCESl •51NAV KURSUvR): Cambrıdge •Fırst Certıfıcate, Profcıtncy, •TOEFL,AR.tLS(Sazlii) tursem İNGİLİZÜSANOKULLARI DANIŞMAMERKEZİ Cumt'unyet Cad 173/4 B Elmadag 8C230 Istanbul Hılton 01elı Karşısı 1483977 1487943 1482849 Fax 132 97 29 Tlx 27498 tusmtr 1986 YIL VE 86 10911 SAYILİ BAKANLAR K JRULU KARARINA GORE SIGARA SAGLIĞA ZARARUDIR MELİH CEVDET \NDAY SEVİŞMENE^ GÜDÜKLÜĞÜ VEYÜCELİĞİ ÇAĞDAŞ YAYINLARI GAZETECI EV ARIYOR Kadıkoy (u,kele>e yakın), Beşıktaş, Ortakov 2 oda bır salon, kalorıferlı Tet 512 05 05 - 452-453 KİRALIK Buvukada'da moblelı, telefonlu, tenıs kortlu, yuzme ha\uzlu \alı daıresı sahıbınden kıralıktır Her gun saat 07.00-13.00 arası 146 52 46 numaralı telefondan aranabılır 8 000 000 TL'ye Istanbul Beledıvesı Sendıkası Kooperatıfı'ndekı daıremı devredıvorum 345 57 73 Nufus cüzdanımı, 1 Ü Edebıyat Fakültesi Felsefe Bolumu'nden aldığım şebekemı, pasomu ve kutuphane kartlarımı kaybettım Hukumsüzdur ZEY\EP ALBA YRAK ÖZCAN
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle