19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
7 EYLÜL 1989 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Beyazlar seçimde*, siynhlar grevde Irkçı beyaz azınlık yönetimindeki Cuney Afrika Cumhuriyeti'nde, beyazlar dün genel seçimler için sandık başına giderken, siyahlar da seçinıe katılmalanna izin verilmemesini protesto için genel grev yaptılar. Güney Afhka'da parlamenro iiç meclisten oluşuyor. Bunlardan biri beyazları, biri melezleri, diğeri de ulkedeki Asya kökenlileri •temsil ediyor. Ancak ülke politikasının dizginleri, 178 sandalyeli "Beyazlar Meclisi"nin elinde bulunuyor. Diğer meclislerin kararları, Beyazlar Medisi'nin kararlarmı etkilemiyor. JOHA.\'IXESBÜRG (AA) Vasiliu, Ankara'yı suçladı Kıbrıs Rum toplumu lideri, dün Belgrad'da, Reuter Ajansı'na verdiği demeçte, Türkiye'nin kendilerini Yunanistan'la askeri işbirliğine zorladığım söyledi. Dış Haberler Servisi Libya lideri Albay Muamrner Kaddafi, Yugoslavya'nın başkenti Belgrad'da yapılan Bağlantısızlar zirvesinde dikkatleri üzerinde toplamaya devam ediyor. Kıbns Rum yönetimi lideri Yorgo Vasiliu, dün Belgrad'da yaptığı açıklamada, Türkiye'nin kendilerini Yunanistan'la askeri işbirliğine zorladığım söyledi. Kaddafi, önceki akşam yaptığı konuşmada, Ya hudilerin ABD'nin Alaska bölgesine, Sovyetler'deki üç Baltık cumhuriyetine ya da Fransa'nın Alsace Loraine bölgesine yerleştirilebileceğini söyledi. Kaddafi, ayrılan 20 dakikayı oldukça aşan 90 dakikalık konuşmasında, ABD'nin, Yahudilerin Sovyetler'den Filistin topraklarına göciinü desteklediğini belirterek, şunları söyledi: "Eğer Filislin'de bir Yahudi devlelini kabul edecekseniz gelin, dunya haritasını degişlirelim. Biz Müslumanlar New York'la yaşamak isıivoruz, çiinkii Nen York'la yaşama\ı seviyoruz. Neden olmasın? Yahudiler Filislini seviyor, biz de Ne» York'u." Libya lideri Kaddafi, bazı delegelerin koltuklarında rahaısızca kımıldanmalarına neden olan konuşmasında, "Biz Hitter'in katliamlanntn sorumluluğunu yöklenemeyiz. Yahudileri topraklanmızda islemiyoruz" ifadesini de kullandı. Alaska'mn, tmparatorluk Rusyası larafından Amerika'ya satıldığına değinen Kaddafi, Amerika'nın Yahudilere sempati beslediğini ve Sovyetler'in Yahudilerin vaaı edilmiş topraklara göçüne izin verdiğini kaydettikten sonra "Aiaska'yı Yahudilere \erelim" dedi. Kıbrıs Rum kesimi lideri Yorgo Vasiliu, Türkiyenin, adada asker bulundurarak ve KKTC'yi destekleyerek, kendilerini Yunanistan'la işbirliği yapmaya zorladığım öne sürdü. • Vasiliu, Belgrad'da Reuteri'e verdiği demeçte, "Türkiye, Kıbns'ı kendisini çevreleyen askeri bir çemberin parçası olarak görmek istemediğini söyler. Ancak Türkiye, ordusunu Kıbns'ta tutarak, bhj Yunanistan'la işbirliği yapmaya zorluyor, askeri olarak da..." dedi. Yorgo Vasiliu, "Bugunkü durum yerine, birteşik, tarafsız, baglanttsız bir Kıbns'ın, Türkiye'nin stratejik çıkarlarına daha iyi hizmet edeceğine inanıyorum" diye konuştu. Vasiliu şöyle dedi: "Umudum şu ki, dünyadaki sorunlar çözüldükçe ve bütfin. ülkelerden askerler çekildikiçe, Kıbns sorunu daba da açık hale gelecektir. Kısa bir süre sonra, Kıbns, topraklannda yabana asker bulunan tek yer haline gelecek." Bağlantısız ülkelerin kendi tavnnı desteklediklerini söyleyen Vasiliu, "Yabancı bir ülkeoin desteğine sabip her etnik gnıp veya azınlığın devlet ilan edebilecegi fikrini kabul ederseniz. o zaman dünya birkaç bin devlete böliinürdii" dedi. Afganistan Devlet Başkanı Necibullah ülkesindeki iç savaşı sona erdirmek amacıyla tran, Pakistan, Hindistan, Çin, ABD, SSCB ve Bağlantısızlar hareketinin dönem başkanhğını yürüten Yugoslavya'mn katılacağı bir konferans toplanmasıru önerdi. Asya ülkelerinin diplomatlan ise Pakistan'ın "Necibullab'ı Afgan hükıimetinin başı olarak kabul eden" her girişimi reddedeceğini açıkça ortaya koy Libya lideri Muammer Kaddafi, Belgrad'a geteii beri, ilginç davranışları ve açıkduğunu belirtiyorlar. lamaları ile dikkatleri uzerine topluyor. (Fotoâraf: Reuter) Kaddafi, Belgrad zirvesinde Yahudilehn Alaska'ya yerleştirilmesini istedi POLTIIKADA SORU1NLAR ERGUNBALa Kampuçyatta Kara Bulutlar Geçen hafta Lübnan'daki savaş, Sovyetler Birliği ile Polonya1 daki gelişmeler ve Kolombiya'da kokain mafyasına karşı verilen mucadelenin heyecanı içinde, Paris'te toplanan Kampucya barış konferansına basmda fazla yer aynlmadı. Oysa Güneydoğu Asya'ya barış getirmek amacı ile toplanan konferansta bölgede yeni bir trajedinin tohumlan ekildi. Konferans hiçbir anlaşmaya varamaöan dağıldı. Boylece Kampucya1 nın kanlı bir iç savaşa sürüklenmesi tehlikesi gündeme geldi. Vıetnam bir yandan Moskova'dan gelen baskı, öte yandan ekonomik bunalımın zorlaması nedeni ile 10 yıldır işgal altında tuttuğu Kampuçya'dan bu ayın sonuna kadar tüm birtiklerini çekeceğini açıklamıştı. Paris konferansı, bu ortamda Vıetnam birliklerinin çekilmesinden sonra ülkede kurulacak geçici hükümet konusunda bir anlaşmaya varmak amacı ile toplandı. Konferansa, Kampuçya'da savaşan tüm taraflar katıldı. Bir yanda Vıetnam yanlısı Pnom Penh hükümetinin Başbakanı Hun Sen, öte yanda Vietnam'a ve onun müttefiki Hun Sen hükümetine karşı mücadele eden Prens Norodom Sihanuk'la eski Başbakan Son Sann'm antikomünist birlikleri ve radikal Kızıl Kmerler. Konferansta, kavga, Vıetnam birliklerinin çekilmesinden sonra Kampuçya'da kurulacak geçici hükumette Kızıl Kmerlere yer verilip verilmeyeceği konusunda patladı. Pnom Penh hükümetinin Başbakanı Hun Sen, haklı olarak hükümetı Kızıl Kmerlerle paylaşmayı reddetti. Prens Norodom Sihanuk ise beklenmeyen bir şekilde, geçici hükumette Kızıl Kmerlerin de yer almasında ısrar edince konferans bir anlaşma sağlanamadan dağıldı. Boylece Kampucya kanlı bir iç savaşa sürüklenme tehlikesi ile karşı karşıya kaldı. Vıetnam birliklerinin çekilmesinin ardından ulkedeki rakip gruplar arasında bir iktidar mücadelesinin başlayacağı kesin. Bu mücadeleyi de askeri bakımdan en güçlü grup olan Kızıl Kmerlerin kazanacağını tahmin etrnek zor bir şey değil. Kızıl Kmerler, yüzyılımızda kendi halkına karşı en büyük ihaneti işleyen bir gruptur. Bu katil sürüsü, Kampuçya'da Pdf Pot: un başkanlığı altında iktidarda bulunduğu 197579 yılları arasında 1 milyondan fazla insanı öldürdü. Vietnam işgali, kendilerine "kurtuluş savaşçıları" rolünü oynama (ırsatını verdi. Prens Sihanuk ise Vietnam'a karşı Kızıl Kmerlerle ittifak yapmak zorunda kaldı. Şimdi Kızıl Kmerler kendi halkına karşı işlediği tüm günahlardan sonra bir kez daha iktidara yaklaşmış durumda. İşin ilginç yanı, yıllardır Vietnam'm Kampuçya'dan çekilmesi için kıyameti koparan VVashington kara kara düşünüyor: Vietnam Kampuçya'dan çekilince ne olacak? Kızıl Kmerleri kim durduracak? Neredeyse Vietnam'a, "Arkadaş, ben bu işten vazgeçtim, Kampuçya'da biraz daha kal" diyecek. Gerçek şu ki olayları bu noktaya getiren etken büyük devlet politikasıdır. Bu politikanın baş aktörleri de ABD ile Çin'dir. ABD Kampucya trajedisini başlatan ülkedir. Vietnam savaşı sırasında bir ip cambazı gibi ülkesini iki tarafa da bulaşmadan yönetmeye çalışan Prens Sihanuk, CIA darbesı ile devrilerek yerine Washington'un kuklası Mareşal Lon Nol getirilmiştir. Çin ise Sovyetler ve Vietnam'a karşı denge hesapları içinde, 1975'te iktidarı alan Kızıl Kmerlerin yaptığı soykırımı gormezlikten gelerek, bu kanlı çeteyi desteklemiştir. ABD'nin politikası da ibret vericidir. Kızıl Kmerlerin yaptıkları katJiamlar, Amerikan basını ile televizyonlannda en geniş biçimde yer almış, Beyaz Saray her fırsatta Kızıl Kmerleri kınamıştı. Ancak Kızıl Kmerler 1979'da Vietnam tarafından devrildikten sonra ABD'nin tuiumu değişmiş ve VVashington el altından örgüte yardıma başlamıştır. Beyaz Saray boylece Güneydoğu Asya'da Sovyet ve Vietnam etkinliğine karşı denge hesapları ile Çin'le aynı polıtıkayı izlemiştir. ABD, bu yılın başlarında Vietnam'm Kampuçya'dan kesinlikie çekileceğini açıklamasından sonra bile, Kızıl Kmerlere karşı kesin tavır almamıştır. Bu noktada Sovyetler Birliği'nin hakkını vermek gerekiyor. Moskova, aylardır, Kampuçya'da en önemli sorunun Kızıl Kmerlerin nötralize ediimesi olduğunu belirtiyor ve geçici hükümete Kızıl Kmerlerin alınmasına karşı çıkıyordu. SSCB, Paris tonferansını da Kızıl Kmerlerin rolünün "asgariye ındirileceği" bir platform olarak görüyordu. Ne var ki Prens Sihanuk'u gücendirmekten çekinen, Vietnam yanlısı Hun Sen rejimtne de meydanı boş bırakmak istemeyen ABD, Paris'te kesin bir tavır koymaktan kaçındı. Prens Sihanuk ise en yakın dostlarının bile tepkisine yol açan bir davranışla Kızıl Kmerlerle işbiıiiğinde ısrar edince konferans fiyasko ile sonuçlandı. ABD'de şimdi ne düşünülüyor biliyor musunuz? Kızıl Kmerlerin Vıetnam birliklerinin çekilmesinden sonra öteki gruplan ezerek tek başına tekrar iktidara gelmelerini önlemek için Sihanuk ve antikomünist Son Sann birliklerini modern silahlaria donatmak. Boylece "dört başı mamur" bir iç savaşm patlaması da sağlanmış olur. Tanrı, ufak ülkeleri büyük devietterin çıkarlarının kesiştiği alân haline gelmekten korusun. İran: Radikaller tedirgin TAHRAN (AA) İran'da dini lider Ayetullah Humeyni'nin ölümünden sonra ulkedeki önemli görevleri bir bir kaybeden radikal kanattan şikâyetler yükselmeye başladı. İran meclisinin radikal eğilimli temsilcilerinden Sircand ili milletvekili Abulhasan Haerizade, önceki gün yaptığı konuşmada, dini lider Humeyni'nin ölümünden sonra siyaset sahnesinden birer birer dışlandıklarını söyledi. Haerizade, bu sözleriyle yeni dini lider Ayetullah Seyyid Ali Hamaney'i de dolaylı bir şekilde eleştirdiği dikkaii çekti. Kolombiya'da kokain savaşı, uluslararası boyut kazanıyor Sovyetler Birliği, ABD'nin Kolombiya'ya askeri müdahaleden kaçınmasını istedi ABD Başkanı Bush, uyuşturucuyla mücadele için 7.9 milyar dolarlık programını açıkladı. Kolombiya'nın başkenti Bogota 'da, her türlü gösteri, yürüyüşve toplantı yasaklandı. Dış Haberler Servisi Sovyetler Birliği, Kolombiya'da, uyuşturucu mafyasına karşı açılan mücadeleyi ve bu ulkedeki durumu dikkatle izlediğini belirterek, ABD'nin, bu mücadelede Kolombiya hükümetine sağladığı yardımın, "içişlerine mudahaleve" dönüşmemesi gerektiğini bildirdi. Sovyet Dışişleri Bakanlığt sözcü vardımcısı Vadim Perfilyev, dün düzenlediği basın toplantısmda, ABD'de resmi çevrelerin, Kolombiya'ya asker gönderme olasılığından söz etmeye başladıklarını, Kolombiya yetkililerinin, topraklarında ABD askerleri görmek istemediklen yolundaki açıklamalarıyla birleşince, ABD'den gelen bu yöndeki önerilerin kaygıya yol actığını söyledi. Başkan seçilmesinden bu yana ilk kez, Beyaz Saray'daki bürosundan Amerikan ulusuna hitaben önceki gece bir konuşma yapan George Bush, Kongre'ye gonderdiği ve ABD toplumunu önemli ölçude etkilemeye başlayan uyuşturucu maddelerle mucadele programını açıkladı. 7.9 milyar dolar tutarındaki plan bir yandan ABD içinde uyuşturucu alışkanlığının kökunun kazınması için eğitim ve polisiye önlemlere ayrılan bdeneklerin arttırılmasını bir yandan da uluslararası işbirliği yapılmasım öngörüyor. Bush şoyle konuştu: "Uyuştnrucu şebekelerine mesajımız şudur: Kurallar artık değişmiştir. Yardımımızı talepeden her ülkeye yardıın sağlayacağız. Ve ilk defa, istediği takdirde, ABD Silahlı Kuvvelleri'ni bu mücadele ile görevlendireceğiz. Uyuşturucu kaçakçılannı, denizlerde, havada ve sınırlanmızda durduracağız. Bu ülkelere ABD'den gönderilen ve uyuşturucu AzerbaycarCda enerji sıkıntıaı MOSKOVA (AA) Sovyetler Birliği'nin Azerbaycan Cumhuriyeti'nde, Halk Cephesi örgutünun, Dağlık Karabağ sorununa ilişkin istemlerinin kabulünü sağlamak için pazartesi güniı başlattığı grevin enerji sıkıntısına yol açtığı bildirildi. Halk Cephesi kaynakları Azerbaycan hükümet ve Komünist Partisı liderlerinin, cephenin yönetim kurulu üyelerine, smırlı miktarda petrol sevkiyatı yapılmasım sağlamaları için başvuruda bulunduklarım, ancak işçilerin eylemlerinden vazgeçmeyi kabul etmediklerini bi/dirdiler. Moskova, Washington'u uyardı 10 dolara kiralık katil NEW YORK (AA) Kolombiya'da şiddet, "Yıllardır alışılmış bir ulusal özellik" sayılıyor. "Sorunları silahla çözmeyi" deneyen insanların çoğunlukta olduğu Kolombiya'da, uyuşturucu kralları dışında NeoFaşist olüm mangaları, Sıalinci gerillalar, mafya destekli ozel ordular cirit atıyor. Ülkede 10 dolara (yaklaşık 22.000 TL.) kiralık katil bulunabiliyor. Yılbaşından bu yana ABD'nin "cinayet kenli" VVashington'da 303 kişi öldürulürken, Medellin'de bu sayı şimdilik yaklaşık 2.500, Terör, ülkede geniş bir "güvenlik" sanayii oluştursa da, "korumalann" bir gün koruduklan kişiye silah çeviremeyeceklerini kimse garanti edemeyecek. ABD'de "lüketiciler" kokain için yılda 60 mîlyar dolar harcıyor. Kolombiya imalatında kullanılan kimyasal maddelerin sevkiyatım durduracağız." Başkan'ın uyuşturucularla mücadele konusunda Kongre'ye sunduğu plan, Demokrat Parti liderlerince fazla olumlu bulunmadı. Kolombiya'da uyuşturucu mafyası ile hükümet arasındaki savaş nedeniyle mafyanın kalesi Medellin ve başkent Bogota'da son günlerde artan şiddet eylemleri üzerine yeni güvenlik önlemleri alındı. AP'nin haberinegöre Bogota Valisi Andres Paslrana başkentte önceki gün ordu gorevlilerinden bir albayın eşinin oldürulmesi üzerine her türlü yürüyüş, gösteri ve toplantının yasaklandığını açıkladı. Konuvla ilgili kararname, bu yasakları ihlal edenlere 60 güne kadar hapis ve yaklaşık 150 dolar tutarında para cezası verilebileceğini belimi. Uyuşturucu şebekelcri önceki gün de Medellin ve başkent Bogota'da yine terör estirdi. tki bankanın bombalandığı Medellin'de 7 kişi yaralandı. Kolombiya Devlet Başkanı Virgilio Barco da Belgrad'da devam eden Bağlantısızlar Doruğu'nda okunmak uzere kaleme aldığı bir yazıda, Batılı ülkelerin, vatandaşİarının uyuşturucu kullanmasını önlememeleri halinde, verdikleri butün mucadelenin boşa gideceğini vurpuladı. Hıristiyan Demokrat Parti önde HALL'K BAKIR AMSTERDAM Hollanda'da dün yapılan erken genel seçimlerde, resmi olmayan ilk sonuçlara gore iktidardaki koalisyon ortağı Hıristiyan Demokrat Partisi önde gidiyor. Katılma oranının yüzde 80 dolayında gerçekleştiği seçimlerde diğer iktidar ortağı Liberal Parti oy kaybına uğrarken, ana muhalefet İşçi Partisi'nin oylarında da azalma oldu. Küçuk sol partilerin oluşturduğu Yeşıl Sol Cephe ise 150 sandalyeli mecliste üyelik sayısını 3'ten 6'ya çıkap dı. Seçime 25 parti katıldı. Hollanda'da dün yapılan erken genel seçimlerde yanıtı beklenen en önemli iki soru şunlardı: Başbakan yine Hıristiyan Demokrat Lubbers mi, yoksa Sosyal Demokrat YVimkok mu olacak? Son olarak 197982 döneminde olduğu gibi Sosyalist Demokratlar yeniden Hıristiyan Demokratlarla birlikte iktidara ortak olabilecekler mi? Dün gece oyların yandan çoğunun sayılmasından sonra ortaya çıkan duruma göre seçimlerden zaferle çıkan Başbakan Lubbers oldu. OLLANDA Salman RüşdVyi eşi terhetti NEW YORK (AA) ölum tehditleri altında bulunan "Şeytanca Ayetler" romamnm yazan Salman Ruşdi'yi, 41 yaşındaki eşinin terk ettiği doğrulandı. 42 yasındakı Salman Ruşdi, yine bir yazar olan Amerikalı eşi Marianne Wiggins ile bu yılın şubat ayından beri koruma altında bulunduruluyordu. DlS BASIN Sivil toplurru Sınırlan ve ihtiyaçları FLORA LEWIS * Ağustos ayının başlarında, Papa 2. John Paul'ün Castel Gandolfo'daki yazlık konutunda, sivil topium hakkmda bir toplantı vardı. Sivil topium, yeni bir kavram değil, ancak dünyanın çeşitli bölgelerinde, insan hakları konusuna gösterilen ilgi giderek büyürken sivil topium kavramı da, özel bir anlam ve öncelik taşıyor. Toplantıya katılanların çoğu, seçkin felsefeciler ve tarihçilerdi. Papa, üç gün boyunca tartışmaları sessizce dinledi. Toplantıda, tartışmaların yeterince yanıt bulduğu söylenemez. Dogmalar bir tarafa bırakılmıştı. Fakat sorular, evrensellik ve ortak değer arayışını yansıtır nitelikteydi. Farklı ülkeler, olaylardan değişik şekillerde etkilemyorlar elbette. Yaygınlaşan iletişim kanalları, ülkelerin diğer ülkelerin yaşadığı deneyimlerden yararlanması için gerekli ortamı sağlıyoı. Bu etkileşim, bazen çeşitli çevrelerde tepkiye ve karşı koymaya neden olacak kadar mekanik bir şekilde gerçekleşiyor. Avrupa'run, uygarlık konusundaki uzun ve köklü deneyimlerinin, onu Doğu'dan, yani Hint, Çin ve Rus uygarlıklanndan farklı kılan bir yanı var. Peki Doğulular, Batı'nın değerlerini kendi ülkelerine başarıyla uyarlayabiliyorlar mı? Bu şüpheli. Oysa temeldeki sosyal sorunlar aynı çoğulculuğa ve rekabet ortamının getirdiği gerginliğe karşı, tekelcilik; bireyin gereksinimlerine karşı, toplumun gereksinimleri. Columbia Üniversitesi'nde Uzakdoğu konusunda araştırmalar yapan W.Theodore de Bary, Doğuluların yaşamlarında, uyum sağlamak zorunda olduklan kesin sınırlann varlığına dikkati çekiyor; coğrafi sımrlar, nüfus yoğunluğunun getirdiği sııurlar ve kaynaklann sınırlılığı, Batı'nın yeni yeni tanışmaya başladığı sorunlar bunlar. Fakat en önemlisi ve sivil topium konusundaki tartışmaların yoğunlaşmasının ' nedeni, totaliter rejimlerde yaşayan insanların, kendi kaderlerini belirleme hakkı yönündeki istemlerinin artması. Castel Gandolfo'daki toplantıda, beklendiği gibi, ana konu Polonya idi. Polonya'nın sorunu, sistemin terk edilip edilmeyeceği değil, bunun nasıl yapılacağı. Dayanışma'nın parlamentodaki lideri Bronislavv Geremek'e göre, "toialiler rejimden demokratik özgürlüklere yumuşak geçiş" yapılacak. "Sivil toplumu yok elmek, totaliter sistemin esasıydı; onu kurmak ise, özgüıiüğün esası. Kaba giiçle savaşmanın tek yolu, kaba gücün reddedilmesidir." Geremek, Polonya halkının bu görüşü desteklediğini söylüyor ve ekliyor: "Fakat demokrasiye kavuşluğumuz anlamına gelmez bu. Batı'da ise bunun tam tersi." Geremek, önlerinde iki başlı bir tehlikenin varlığından söz ediyor: Toplumsal kargaşa ve tekelciliğin artarak, çoğulculuğu yok etmesi. Yazar arkadaşı Adam Michnik ise "Reforaı vapılmayacak bir sistemde reform yapmak istiyoruz" diyor. "Özgürlüklerin beşigi olmak için, özgürlük adacıklan oluşturuyonız." Polonyalılar, sivil topium kavramının tanımlanması için yapılan tartışmalara katılmıyorlar. "Bizim, onu tanımlamaya ihtiyacımız yok" diyor Geremek. "Biz, onu görüyor ve hissediyoruz." Aşırı uçların ve şiddetin, sivil topluma zarar verdiği yolunda görüşler de var. Devletin gücu. isyanı veya devrimi, değişime giden tek yol olarak bırakacak ölçude büyükse, sivil topium, yeni bir baskı odağının ortaya çıkmasına meydan vermeden, bir direniş birliği yaratmanın yollarını aramalıdır. Burada, güç konusundaki ezeli tanışmaya yeni bir yaklaşım beliriyor: Çağdaş değişimin duşlediği gibi, iktidarın ele gecirilmesi değil, tam tersine dağıtılmasıdır. Modern topium, uzmanların varlığını, ilgilerin ve hedeflerin farklılaşmasını gerektiriyor. Ve bu yüzden, çoğulculuk olmadan, modern topium başanya ulaşamaz. Fakat bireylerin etkinliklerinde bir u)iımun varlığı da gerekli. Totalitarizm, egemenliği altına alamadığı tüm örgütleri yok etme yoluna gider. Bunun için, sivil toplumun sabit ve sağlam bir örgütlenraeye ihtiyacı var. Baskıya göz yumma eğilimindeki bir toplumu, bazı duyarlı katmanlarının üzerinde tahakküm kurmadan etkilemenin ve yönlendirmenin yollart aranıyor şimdi. Modern bir yaşamın gereklerini yerine getirmenin, birden çok yolu var; oysa özgürlüğe giden yol, yalmzca bir tane. (30 Ağustos) • Flora Lewis The Nevv York Times gazetesinin yazarıdır. The Independent'in iddiasv Irak'ta askeri tesiste paüama: 700 ölü İngiliz gazetesi, korkunç patlamanın 17 ağustos günü Bağdat'a 70 km uzaklıktaki bir askeri tesiste olduğunu öne sürdü. LONDRA (Cumhuriyel) Irak'ın başkenti Bağdat yakınlarındaki askeri bir tesiste geçen ay meydana gelen bir patlama sonucu yaklaşık 700 kişinin öldüğü öne sürüldü. Ingiltere'de yayımlanan The Independent Gazetesi'nin dun manşetten verdiği habere göre Bağdat'a 70 km. uzaklıktaki Al Hillah'ıaki askeri sanayi kompleksindeki patlama 17 ağustos günü oğleden sonra meydana geldi. Gazetenin Londra ve Ankara1 daki muhabirlerinin çeşitli Ortadoğu kaynaklarından derlediği habere göre lrak'taki diplomatlar ve ismınin açıklanmasını istemeyen Iraklı kaynaklar faciayı doğruladılar. Bağdat'taki hastanelerle temas kurduğunu öne süren bir yabancı diplomat "Ölü sayısının 700 olduğu yolundaki haberler büyük bir ihtimalle gerçegi yansıtıyor" dedi. Haber BBC Televizyonu'ndan da duyuruldu. Olayın bir sabotaj mı yoksa kaza mı olduğu yolundaki kuşkular henüz aydınlığa kavuşmazken, Iraklı bir kaynak da oiayın tesiste malzemenin aşırı ısınması sonucu meydana gelmiş olabileceğini öne sürdü. senin yaktaştınlmadığım, operasyonun büyük bir gizlilik içinde gerçekleştirildiğini de belirtiyorlar. Bu operasyonda görev alan askeri jiplerin "Zafer 3. Füze Üssü" armasını taşıdığı ve bu ünitenin 1964 yılında Doğu Alman uzmanlarca karadan karaya füze üretmek amacıyla kurulduğu belirtiliyor. Mısırlı kaynaklar Kahire'deki Maadi askeri hastanesinin de 19 ağustos tarihinden itibaren 2 hafta süreyle ziyaretçîlere kapatılmasım belirtilen iddialara dayanak olarak gösteriyorlar. The Independent'in haberinde Mısırlrak işbirliğiyle geçen yıllarda Sovyet yapımı ScudB füzelerinin daha uzun menzilli bir çeşidinin geliştirildiği bu füzelerin Iranlrak savaşı sırasında Tahran'ıvurmakta kullanıldığı hatırlatıhyor. Patlama ile ilgili öne sürülen bir başka iddia da, kurbanlarda Irak tarafından savaş sırasında kullanılan kimyasal silahlann yol açtığı yaralara benzer yanıklar oluştuğu şeklinde The Indepentent'in Londra muhabirleri Harvey Morris ve Adel Darvish ve Ankara muhabiri Tim Kelsey tarafından derlenen haberde Londra'daki ve lrak'taki resmi kaynaklann kazayı henüz doğrulamadıkları da belirtiliyor. Thatcher, SSCB'ye gidiyor MOSKOVA (AA) İngiltere Başbakanı Margaret Thatcher'm, Tokyo 'ya yapacağı geziden sonra 23 eylülde Moskova'ya uğrayarak Sovyet lideri Mihail Gorbaçov'la görüşeceği bildirildi. Afoskova Radyosu, Gorbaçov ve Thatcher'm bir çalışma görüşmesi yapacaklanm kaydetti. ABD, Lübnan elçiliğini boşaltti LEFKOŞA (AA) Lübnan'ın başkenti Beyrut'un doğu kesiminde Hıristiyanlartn ABD aleyhtarı gösterileri yoğunlaştırmalan üzerine Washington Beyrut'taki büyükelçiliğini "geçici olarak" tahliye etti. Büyukelçilik sözcüsü Keith Peterson Le/koşa'da yapttğı açıklamada "ABD Lübnan'ı terk etmîyor büyukelçilik personeli durum müsait olduğu zaman geri dönecek" dedi. Lübnan'daki Hıristiyan hükümetin lideri General Michel Aoun'a bağlı olan birlikler Washington 'u Suriye'ye karşı daha sert bir tuvır almaya zorlamak amacıyla önceki gün Beyrut'taki ABD büyük elçiliğini kuşatmışlardı. TEŞEKKUR Muhterem Kayınvalidem MEBRUKE GÜZAUAN Hanımefendinin vefatı dolayısıyla bizzat gelerek taziyetlerini bildiren, telefon, telgraf ve mektupla başsağlığı dileyen; dini törene katılan, hayır kurumu ve vakıflara bağışta bulunan, çiçek göndererek acımızı paylaşan tüm arkadaşlanma, meslektaşlarıma, ilaç ve eczacılık camiasının değerli mensuplarına, kurum ve kuruluşlara teşekkür ederim. TURGUT Büyük patlama sırasında Iraklı savunma sanayi işçilerinin yanı sıra tesiste çalışan Mısırlı askeri ve sivil mühendislerin de bulunduğu samlıyor. Bilindiği gibi Irak, Mısır'la bir süredir özellikle füze ürctimi alamnda işbirliği yapıyor. Kahire'deki kaynaklar 18, ağustos günü (Kazadan bir gün 2500 mi? sonra) Mıssr'dan Irak'a çok sayıAP ise korkunç patlamada da askeri nakliye uçağının gön ölenlerin ve yaralananların sayıderildiğini, bunun da kaza kur .sının 2500 olduğunu ileri sürdü. banlannı taşımak amacıyla ger AP, Iraklı muhaliflere dayanaçekleştirilmiş olabileceğini öne rak verdiği haberde, enkaz altınsürüyorlar. Aynı kaynaklar söz dan 700 cesedin çıkanldığtııı konusu uçakiarın yanı sıra kinı bildirdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle