Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
19 EYLÜL 1989 CUMHURİYET/15 Binbaşı 8'i tutturdu Kayseri Hava Ikmal Bakım Merkezi'nde görev yapan Binbaşı Ûzkul Ertürk, Spor Loto'da 8 tutturdu Erturk. önceleri Almanya'dan getirttiğı formülü uyguladtğını, dafıa sonra ise bu yöntemi bırakarak kura çekmeye başiadığını belirtti. Binbaşı Erturk, "Zarf içine kâğıtlara yazdığım 36 rakamı koydum ve zarftan rastgele rakamları çekerek 8 kolon loto oynadım. Formül ile 5'ten yukarı çıkamıyordum" dedı Erturk 8'i bilen başka kımse çıkmazsa 1 milyarın uzerinde para alacak. (Fotoğraf: AA) Arşive paltoyla girişyasak ANKARA (ANKA) Devlet arşivlerinden yararlanma koşullan belirlendi. Uzerinden 50 yıl geçen ve tasnifi tamamlanmış belge ve materyaller, Türk ve yabancı uyruklu kişilerce, belirlenen esaslara göre incelenebilecek. Arşivlere, "palto, çanta, fotoğraf makinesi" ve benzeri eşyalarla girilemeyecek. Bakanlar Kurulu'nun, devlet arşivlerinden yararlanma koşullannı belirleyen kararı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Söz konusu arsivlerden yararlanmak isteyen kişiler, Başbakanlık Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü'ne, ilgili bakanlıklara ve büyükelçiliklerle konsoloshıklara başvuracaklar. Karara göre, benüz tasnifi tamamlanmaınış ve yararlanılamayacak derecede hasara uğramış arşiv malzemeleriyle ilgili araştırma ve incelerae başvunılan reddedilecek. Doktorlar sendika peşinde ANKARA (UBA) Sağlık alanında çalışanların da sendikalaşması için "SendikaJaşma Eşgiidiira Komitesi" oluşturulması yoluna gidildiği öğrenildi. Türk Tabipler Birliği (TTB) Başkanı Prof. Dr. Nusret Fişek, "Bu konuyu incelertik, sendika kurulmasuıda sakınca yok" dedi. Saglık Meslek Birlikleri Danışma Kurulu, Türk Hemşireler Derneği, Teknik Sağlık Elemanlan Demeği üyeleri ile Ankara ve Istanbul'dan çeşitli sağlık meslek oda ve dernek üyelerinin katıldığı toplantılarda sendika konusu tartışıldı. TTB Baskanı Prof. Dr. En güzel İris Japonya'da düzenlenen uluslararası guzellik yarışmasını, Aiman güzel iris (Oein kazandı. Kanazawa kentindekj yanşmanın ikincisi sağda görüten Polonyalı AnetaBeato Kreglicka, üçuncüsu ise Venezuelalı Caroline Omona oldu. (Fotoğraf: AP) Bu yıl leri kcrumak ıçin yoğun çaba harcayan hükümetler, fildişi kaçakçılanna karşı da amansız bir mücadele açtılar. Namibya'da güveniik güçlerinin duzenlediği bir operasyonda kaçakçılann kamyonla sınır dışına kaçırmak istedikleri 980 fildişine el kondu. (Fotoğraf: AP) Kaçakçılara aman yokAfrika'ülkelerinde nesli tükenmekte olan fılr Nusret Fişek, bütün doktorlann sendika kurmak konusunda istekli olduklanm, ancak anayasa gereğince kurulacak olan bu sendikanın yetkililerin sınırlı olacağını kaydetti. HABERLERİN DEVAM1 mowitz, Özal'a bir sey söylüyor, özal lafı alıp dakikalarca TurkiWASHINGTON Amerikan ye'yi nereden alıp nereye getirdiyönetimi, hâlâ temel bir soruya ğini anlatıyor. Ne kadar köye ne (Bastarafı 1. Sayfada) yanıt anyor: "Turgut Özal, c«m kadar telefon, elektrik götürdüğüTürkiye, cumhurbaşkanı seçi hurbaşkanı olacak mı?" Was nü rakamları vererek, istatistiklemiyle bir bunalıma sürüklen hington, beklemede ve yetkililer, re atıfta bulunarak anlatıyor. Gömektedir. Ancak Çankaya soru özal'ın gönlünde yatan şeyler ko rüştne diyalog formundan biraz nunda manevra olanaklartnın nusunda tahmin yapmaya yanaş uzak. Abraraowitz'in bu görüşme özal'ın elinde bulunduğunu da mıyor. Dünya Bankası ve IMF' konusunda merkeze nasıj bir telggörmek gerekir. Başbakan ne de ise "Özal Çankaya'ya çıkarsa raf yazdığı bilinmiyor. 3 llginç bir başka gözlem de pahasına olursa olsun oyununu ekonomi ne olacak?" gibi bir oynamak isteği içinde görünü kaygı var. Bu çevre, zaten bir sü Başbakan özal'ın, arabasını kenyor ve muhalefeti köşeye sıkış reden beri, özal'ın Köşk'e çıkma di kullandığı zaman 140150 kilosına fazla sıcak bakmadığını bel metreye kadar sttrat yapması. tırdığı inancmdadır. li ediyordu. Türkiye'de karayollarının gerek Şöyle ki: Ancak Washington'da yine de fıziki karakteri gerekse yola insan "Muhalefet, içinde bulundu Özal aleyhinde bir hava esmiyor. ve hayvan fırlama olasılığı Ameğu ve sıralannda oturduğu bir Sadece içinde bulunduğu ruh ha rikalılann da malumu. Bu dereMeclisi gayri meşru sayamaz; li konusunda bazı noktaların altı ce sürat yapması, Türkiye uzmanöyleyse parlamentonun seçtiği çiziliyor ve "Bu durum cumbur larının analizlerine göre, özal'ın bir cumhurbaskanına söylene başkanlığı seâmine parlamento risk alma karakterine işaret edicek söz yoktur. Cumhurbaşka dışından yapılabilecek müdabale yor. Amerikalüar siyasete ilk atılnı adayı Özal ya da bir baskası lere karşı Başbakan'ı korunmasız dığı zaman verdiği bir demeci hıç olabilir." bırakır mı?" diye bir endişe du unutmuyorlar. özal bu demecinözal, elindeki kartlan kapalı yuluyor. ABD yönetiminde Tür de Türkiye'de siyasetçilerin bir tutuyor. Muhalefet ise tutumu kiye'yi yakından izleyen çevrele "bayramlık" bir de "idamhk" nu sertleştirdiği ve meydanlara rin "Cnmburbaşkanlığı seçimine gömleği olduğuna işaret etmişti. döküldüğunde "askeri darbe dogru Özal gözlemleri" üç nokBu üç madde VVashington'un tehlikesini" gündeme getirmekle tada özetleniyor: neden önümüzdekı günlere dönük suçlanabilir. öncelikle Süley1 Meclis Başkanlığı seçiminde olarak bir "bekleyis havası" içinman Demirel bu nazik konuda direnişle karşılaşması ve kendisi de olduğu konusunda fikir veriduyarlıdır. Ne gariptir ki bir as ni tartışılır duruma getirmesi, yor. Fakat yine de altmı çizmek keri darbeyle iktidara tırmanan Washington'da özal'ın risk alma gerekiyor ki, Washington'da özal, "benden sonra tufan" di ya yatkın ruh haliyle ilgili defte Özal'ın ayaklannın altından hayerek rakiplerini sıktştırabilmek re kaydedildi. "Cumhurbaşkan lıyı çekmek gibi bir hava yok. tedir. lıgı seçimine parlamento dışı mü Hatta geçen aylarda tngilizler Ancak SHP Genel Başkam dahale gelenegi olan bir ölkede Kıbrıs konusunda Ankara'ya şidnın son demeci deson uyarı ko parti grubunun başbakarun irade detle asılmaya başladığı, tngiltekusunu taşıyor; ANAP'ın seçtiği sini tartışma cesareti göstennesi re Başbakanı Thatcher, Bakan bir cumhurbaşkanını Çankaya acaba söz konusu gelenegi ytirek Yardımcısı Linda Chalker ile dan "indirmek " siyasetinin ka leodirir mi?" diye bir kaygı var. Özal'a Kıbrıs konusunda bir de Belki yadırganabiür, fakat Was mektup yolladığı sırada, Wasrannı içeriyor. hington Londra'ya Ankara ttzeDYP Genel Başkanı'ndan hington Türkiye'de demokratik rindeki baskılannı hafifletmesini sürecin sarsıntıya uğramasıru şu sonra SHP Genel Başkanı da telkin etmişti. ABD Kıbrıs'ta bir anda istemiyor. gündemi saptamıştır. çözümü çok arzulamasına karşın, öyle görunüyor ki Türkiye1 • 2 Ankara'daki Amerikan El bunu elden kaçırmak pahasına de demokrasi savaşımı, Çanka çisi Morton Abramowitz Başba özal'ı yıpratmak istemiyordu. ya'yı da kapsayarak yüruyecek kan Turgut özal ile birkaç görüş Özal Washington'da gelmiş geçve sürecektir. me yaptı. Görüşmelerin genellik miş en büyük "Amerikan dosru" * * • le şöyle geçtiği söyleniyor: Abra Türk olarak görülüyor. Türkiye'de demokratik sürecin rahatsız CÛNEYT ARCAYUREK yazıyor edilmemesi konusundaki görüşbirliğinin temellerinden birisi de (Baftarafi l. Sayfada) Bu arada gruptaki "liberal" di bu. Sorunun ardından yoruVnlar reniş rakamı giderek küçülüyor. Yukarıda anlatılan bu nedenbaştadı. Başbakan, kimsenin gö Basının 33'ler hareketi diye ad lerden dolayıdır ki, ABD elçisi takarak say.ya vurduğu grubun, nul koymaması için listeyi kabaAbramowiu'in geçen hafta Annktutmuştu. Lütfullah Kayalar ile aslında 2023 milletvekilini geç kara'da yüksek rütbeli Türk geOrhan Demirtaş'tan lider çıkma mediğini hesap kitaptan çok, ar nerallerine bir davet vermiş olmakadaşlarını yakından bilenler yacağını bilıyordu. sı, Washington'da ABD'nin Kaldı mi geriye üç aday. On söylüyor. ilkokul aritmetiği ölçe Özal'a karşı bir hareketi olarak ğinde çıkarma, toplama, çarpma ları da kafa kafaya vurdurmayı algılanmıyor. Abramowitz belki planlıyor olabilirdi. Önünde epey işlemleri gırla gidiyor. de Ankara'da yeni olduğu ve her zaman vardı. 19 ekime kadar Ozal bütün bunları saat başı çevre ile tanışmak istediği için Hasan Celal, Mesut Yılmaz'ı bir öğreniyor, yine kıs kıs gülüyor. böyle bir davet verdi. Ancak Türk güzel benzetir, öte yandan yeni Parti yönetmiyor, adeta mizah dışişleri çevrelerinde hayli yadırtttifaklar kurarak Pakdemırli, Ha dergisi hazırlıyor. Ama adamlar ganan bu adım, "Hollanda'ya tasan Celal'i sollayabilirdi. 6u ça la karşılaştı mı yüzüne ciddiyet yin olan Amerikan Elçisi Hollaııtışmalardan sonra üç aday geri makyajı yaparak her birini okşuye baktıklarında gereken deste yor. Şu gruptan bu gruptan ği sağlayamadıklarını görürlerdi. adamlar, paldır küldür aşağıya koşuyorlar. Özal'ın açık seçik Beş değerli adaya altın fırsat söyleyecek değil ya ne var ki, uzatmasına karşın, her birinin "kardeşim sen anla" üslubuyla AHMET TAN ANAP camiasını çevresinde top yeşil ışık yaktığını lider olmasını ANKARA Siyaset kulisleri layamadığını söyler ve... Adı istediklerine aktanyorlar. Haydii dün akşam üzeri nihayet "Özal, uzerinde tartışma açılmamış, kö kollar yeniden sıvanıyor. Bir ça cumhurbaşkanı olacak mı" soruşesinde sakin ve sessiz duran lışma, kulis, umut pompalama sunu sollayacak bir soru buldu. "beklenmedik birini" son gün yeniden başlıyor. Mekanizmayı Demirel Meclis'e nicin erken gündeme getirirdi. bir kez daha kuran Özal, gece secim yasa önerisi veriyor? Özal'ın son metodu, aşama yarıları son haberleri alıyor, Kimine göre Özal'a karşı Cumaşama harcama. Beş adaydan Semra Hanım'la başlıyor gul hurbaşkankğı seçimi öncesinde sisöz ederken, ilk önce Mehmet meye. yasi bir koz yakalayıp meydanlarda bağırmak: Keçeciler'i sildi. Zekâsına, bilgiYaşını başını almış, gözlerinsine hayrandı. Ne yapsın ki, Ke de umut, gönüllerinde heves Erken secimden Meclis'te çeciler'e yapıştırılan "gericilik kendinden genç insanlan bırak kaçan aynı Meclis'te Cumhurbaşdamgası"nı bir türlü silemiyordu. mış ANAP bahçesine, şöyle ra kanı olmak istiyor. Ama bu hedef iki tarafı keskin Eski başdanışman dersini aldı. hat rahat bir ay daha oynasınlar kılıç, DYP'nin erken seçim öneDemeci okuyunca şöyle bir dav diye. risi reddedilirse Demirel kendi randı, celallenip Ozal'a karşın Kimisi salıncakta, kimisi kay eliyle Başbakan'a iki altın fırsat adaylığımı açıklayayım, dedi. dırakta. O, cumhurbaşkanı genel Özal kurnaz mı kurnaz. Elin sekreterliğine, basın sözcülüğü sunmuş olacak: 1 Özal "artık erken seçim kodeki kumaşları biliyor. Madrit yr> ne, personel müdürlüğüne, yalunda 23 gazeteci arastndan verliklere kimleri atayacağını nusu kapanmıştır" deme olanağına kavuşacak. özenle çekip konuştuğu "özel araştırıyor. 2 Meclis'e içtüzük gereği 1 yıl muhabire" söylediklerini, ertesi Bu arada, kuliste adı sanı du süreyle benzer öneri sunulamayagün basın toplantısında "inkâr" yulan Burhan Kara, ANAP'ı cağı için ANAP iktidan kasım ediverdi. Nasılsa hedefi vurmuş"oturmuş parti" diye tanımlamaz 1990 tarihine kadar otomatik bitu. Adayları açıklamıştı. Kendi mi? çimde uzatılmış olacak. haberini yalanlamış olsa da, bi"Herhalde karaya oturan" deDemirel gibi bir politikacının liyordu ki, hevesler çalışmaya meye getiriyor. bu iki noktayı düşünmediğini sanbaşlamıştı. "Mahşerin beş atlısıgırgırın mak zor. O halde CumhurbaşKeçeciler, yalanlamayı duyunen tatlısı" türküsğ, kuliste çok kanlığı için aday olma tarihinden ca yerine oturdu. Özal ise konulsatan bant. Ozal memnun, aday tam 30 gün önce erken seçim öneta oturmuş kıs kıs gülüyordu. lar memnun. Bir dalgalanmadır risi yapmak nasıl bir taktik? Beş aday kolları yeniden sıvadı. DYP'nin yasa önerisine SHP sürüyor. Hayırlısı. Pakdemirii, beşler arasından seçileceğini umuyor, memnun. H.C. Güzel bir yandan hareketçilere, beri yandan ittifakçılara selam sarkıtıyor. Mesut Yılmaz'ın şansını oynamaya çalışıyor. Mesuı fıimaz, cıvcıvıı uılaıııud Batı'dan Uzak Doğu'ya sefere çıkmış. Kaya Erdem'e, Mükerrem Taşçıoğlu'na, Sudi Türel, Necmettin Karaduman ile vesaacını unutmayacağız. ir liberallere güveniyor. GERCEK Özal'ın veliahtınasü biriolmalı? Keçecîler, Özal'a UFUK GÜLDEMİR dalı generallere tanışma daveti veriyor mu?" sorulannı getirdi. Amerikan büyükelçüerinin Türkiye'de dışişlerini "by pass" etme eğilimleri her zaman oldu. Türk dışişleri çevreleri Abramowitz'de de bu yönde bir eğilim hissediyor. Abramovvitz, bu bakımdan, Türkiye gibi, Amerika ile ilişkilerinde askerden askere dönemler yaşamış, silahlı kuvvetlerin ülke güç yelpazesi içindeki agırlığının herkesin malumu olduğu biı ülkede bu karannın masumane bir tanışma amacı taşıdığını Türk kamuoyuna anlatmakta güçlük çekebilir. Öte yandan Washington'da uzman düzeyinde, "Bugiine kadar askerler cumhurbaşkanlığı seçimine bep mudahiJ oldu, bu sefer neden değisik olsun?" diye bir inanç da bulunduğu ortada. sizlik unsurlannın ortadan kaldırılması, Daha açık bir deyişle, "ürpan politikaJan." Şu örneği veriyor: "Türkiye'de AnkaraAdana arasında demiryolu, bu iki kent arasındaki yolcu ve yiik trafiğinin ancak yüzde birine hizmet ediyor. Oysa Devlet Demiryollan 23 bin gereksiz kişi çalıştınyor. tşte bu 23 bin kişiyi kim kapının önüne koyacak? Aranan vasıf budur." Üst düzey yetkili, "Eger bu siyasi cesareti gösteremezseniz zaten Avrupa TopİDİugu'na da üye olamazsınız" diyor. "Bu kararlan alabilecek siyasi irade kimde varsa işte Özal'a alteraatif olur" demeye getiriyor. Kendisine, Demirel'in daha önce 24 Ocak Kararları'nı alma cesaretini göstermiş olduğu hatırlatıhnca, 24 Ocak'a atfen, " O geride kaldı" diye yanıtlıyor. "Demirel, İnönii, isimler uzerinde dnrmuyorum, önemli olan gelecek kişilerin bunlan yapıp yapamayacağı, 23 bin kişiyi kapının önüne koyup koymayacağı" diye ekliyor. Türkiye'de çok sık yapılan seçimler yüzünden hükümetlerin seçim endişesine kapılmadan icraat yapabileceği dönemlerin kısalığından yakınan yetkili, bir Avrupa ülkesinde hiç seçimsiz en az bir 2.5 yıl geçirmek mümkün olduğunun altını çizerek şöyle konuşuyor: "Türkiye'ye liderlik yapacak birisine ihtiyaç var. Cesur, atılgan. Ortaya 5 yıllık bir planla çıkıp açıkça, 'AnkaraAdana demiryolunu kapatacağım, Merkez Bankası'm bağımsızlaştıracağım, para isteyen oldu mu kusura bakmayın Merkez Bankası vermiyor diye yanıt vereceğim" diyen birisine ihtiyaç var." "Türk halkı 10 yıMır acı ilaç alıyor, acı ilaçtan başka uygulanacak reçete yok mu?" diye sorulduğunda yetkili, "Hayır, mümkün degil, bastalığın Uacı tek" diye konuşuyor ve lafı, "Yeni bir Turgut Özal çıkar ve aa ilacı verir" demeye getiriyor. Hatta, "Siviller veremeyince sonra başkalan talip oluyor" diyor. "Türkiye'de 23 bin kişiyi sadece Özal değil askerler de kapının önüne koyamaz" diye hatırlatıldığında bunun guçlüğünü teslim ediyor, ama ilacın doğruluğunu yine de tartışmıyor. Peki bunu Türkiye'de kim yapabilir? "tşte sorun da bu" diye yanıtlıyor ve "Özal giderse Turkiye'de ekonominin yönelilebilirliği nedir diye sormamın nedeni b u " diye bağlıyor. kırgm UĞUR MUMCU (Baştarafı 1. Sayfada) GÖZLEM VVashıngton'da Dünya Bankası ve IMF üst yönetiminin Türkiye'de cumhurbaşkanlığı seçimine bakışına gelince, bu çevrenin özal'ın Köşk'e çıkması düşüncesine çok sıcak bakmaması, ekonoraik kaygılardan ileri geliyor. Başbakan Özal'ın Köşk'e kendisi çıkmak yerine, üstünde uzlaşabilecek bir aday bulup onu sectirmesi, bu sayede de 1992'ye kadar iktidarını tartışmasız kılması, bu çeyreye daha cazip görünuyor. "Özal Köşk'e çıkarsa ekonominin idaresi ne olacak?" sorusu çok sık soruluyor. "özal'dan sonra ne otar?" sorusu sürekli kafalanru meşgul ediyor. Bu yetkiliye göre "kitn gelirse gelsin acı ilaç vennek zonında." Ve bunun yapılması zorunluluğu ona göre siyasetin uzerinde bir olgu. O halde özal, bir şekilde yönetimden uzaklaşırsa, yerine gelecek kadrolann bunun gereğini yerine getirme kapasitesi nedir? "Kim acı Uacı verecek?" Işte Dünya Bankası'nın aradıgı yeni adam, yeni lider bu. Fakat yetkili, aa ilacın verilmesinin güçlüğünü de kabul ediyor. tngilizce'de "acıtmak" sözcüğünü kullanarak diyor ki, " Aabnca da hükümette kalamıyorlar. O zaman da işbaşına, acıtınca gitmeyecek yönetimler geliyor. Arjantin gibi." "Özal, Türkiye'de yapılması gerekenlerin yüzde 80'ini yaptı, çok sık seçim yapılması nedeniyle geriye en önemli yüzde 20 kaldı" diyor. Özal'ın yerine gelecek olan kişiyi, onlann kafasmda bu yüzde 20'nin gereğini yerine getirmek bekliyor. Yüzde 20 ise, kamu harcamalannın denetim altına ahnması, sistemdeki verirn ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Turgut Özal'ın kendisinden sonra ANAP Genel Başkan adaylan arasında Mehmet Keçeciler'i saymadığı yolundaki haberler, Keçeciler'i üzdü. ANAP'ın eski Genel Başkan Başyardımcısı Mebmet Keçeciler, kendisinin genel başkan adaylığı ile ilgili açıklama yapmaktan Özal'ın bu konudaki haberleri yalanlaması üzerine vazgeçti. Başbakan Turgut özal'ın Madrid gezisinden dönerken, bir gazeteye yaptığı açıklamada, "Kendisinin Cumhurbaşkanı adayı olması durumunda genel başkanlığa Mesut Yılma/, Hasan Celal Güzel, Ekrem Pakdemirii, Orhan Demirtaş ve Lütfullab Kayalar'ı sıralaması ANAP kulisini hareketlendirdi. Söz konusu haberde özal'ın Keçeciler'i "Üzerindeki gerid damgasını silemedik" diyerek genel başkan adayları arasında saymaması, Keçeciler'i üzdü. Ancak, özal'ın geçen cumartesi günü yaptığı basın toplantısında, söz konusu haberi yalanlaması üzerine Keçeciler bir açıklama yapmaktan vazgeçti. Keçeciler, Cumhuriyet muhabirinin konuya ilişkin sorusuna, şu yanıtı verdi: "Genel başkanhk henüz boşalmış degildir. Genel başkanhk boşaldıktan sonra karanmm acıklanz. Sayın Başbakan oyle bir açıklama yapmadığını ifade edince, benim için mesele bitmistir. Sayın Başbakan öyle bir açıklama yapmış olsaydı, kendimizle ilgili konuya temas ederdik." Özal'ın görevine henüz devam ettiğini arumsatan Keçeciler, Özal sonrası adaylık için şimdiden kulis yapmayı doğru bulmadığıru belirtti. Keçeciler, Başbakan Özal'ın Cumhurbaşkanlığına aday olmaması yönündeki görüşünde bir degışiklik olmadığmı kaydederek, "Sayın Başbakan Cumhurbaşkanbğına aday olursa ANAP'ta sıkıntılar olacaktır. Ama ANAP devam eder" dedi. .ANAP'ta genel başkan adayları arasında adı geçenlerden Hasan Celal Güzel bu konuda bir yorum yapmaktan kaçındı. Güzel, özai'ın duzenlediği DÇM'lerle ilgüi kokteylde Başbakan ile karşüaşınca "DÇM borçlannın ödenmesi hayuiı olsun efendim" dedi. Demirel neyin peşinde? imza atmak zorunda. Zaten bu durumu dün akşam üzeri konuştuğumuz SHP Grup Başkanvekili Prof. Onur Kumbaracıbaşı da kabul ediyor. 1 ağustosta yayıııladıklan 98 imzalı deklarasyon gereği erken seçime açıkça fiilen oy vermiş olduklanm belirtiyor. Ama eklemeden de edemiyor? Sayın Demirel bu önerisi ile Başbakan Özal'a hayal edemeyeceği kadar büyük bir rahathk veriyor. Ayrıca topu tribünlere atmış oluyor. Çünkü tersi göıüşler olsa bile içtüzüğe göre 1 yıl içinde benzeri bir erken seçim önerisi vermek söz konusu değil." Bu durumda Demirel'in kendi kalesine gol atması anlamına gelen öneriyi bugün Meclis'e sunmasımn arkasında başka hesaplaı aranıyor. Şöyle ki: 57'si DYP, 92 ŞHP'den 150 miHetvekili erken seçim önerisine oy verecek. Bunlara ANAP'lı 33'lerin de eklenmesiyle bu sayı 183'e çıkabilir. Demirel'in kafasında tıpkı Meclis Başkanlığı seçiminde olduğu gibi ikinci bir prova oylama yatıyor. Bu konuda yaptığı bazı temaslar sonucu 33 miHetvekili dışında bir 43 miHetvekili daha eklenmesi olasılığını sınamak istiyor. Bu hesaplar dışında Demirel içtenlikli bir "siyasal ilke"yi mi yerine getiriyor. Öyle ya! Demirel şu mesajı vermek istiyor:a Özal yüzde 21.80 ile Cumburbaşkanlığına gidiyor. Tarihe kayıt duşmek üzere kendisine erken seçim fırsaünı resmen vermiş olalım da bizden günah gilsin... Bu zayıf bir olasıhk. Çünkü Demirel 5 eylül pazar günü bize verdiği ve 7 eylül salı günü gazetemizde yayımlanan uzun demecinde "Erken secim yapmak bugünden itibaren fevkalade güçleşmiştir" demişti. VEFAT MUSTAFA ALİ AKKAN Kirayı paylaşacak Bayan aranıyor. 512 18 78 TunceliNazimiye'deki öğretmen arkadaşları aduıa ABDİ BALKA Bundan iki hafta önce "fevkalade güçlasmiş" olan erken seçim dün nasıl birdenbire mümkün hale gelmiştir. DYP Grup Başkanvekili Vefa Tanır ise "Yüksek Seçim Kunılu'nu çok zora sokmayacak bir öneri getirmeye özen gösterdiklerini" belirtiyor. Oysa ki bu olanaksız. Ayrıca 1987 yılında Başbakan Özal'ın seçimleri 1 kasımda yaptırmak istemesine tepki gösteren ve "bu baskın seçimdir" diyenin bizzat Demirel olduğu hâlâ akıllardadır. DYP Genel Sekreteri Gökberk Ergenekon ise siyasi bir ilke gereği erken seçim önerisini vermenin uygurt olacağı görüşünde. Aynca SHP'nin erken seçim konusunda yan çizen bir tutum izlediği görüşünde. Bu öneri ile ana muhalefetin, tutumunu kamuoyu önünde kesinleştirmek zorunda kalacağı inancında. SHP Grup Baskanvekili Onur Kumbaracıbaşı ise asıl yan çizenin DYP ve onun lideri Demirel olduğu kanısında: Sinei millete döneceğiz dedi, sonra sesini kesti. Çek git mitingleri ile meydanları inleteceğiz dedi vazgeçti, Meclis'e girmeyiz dedi, caydı. Hem girdi hem oy verdi. Demirel'in, ana muhalefelin tutarlıhğını denemeye hakkı yoktur.a Bugün imzaya açılması beklenen DYP erken seçim önerisi 26 kasım tarihini öngörüyor. Böyle bir tarih önumuzdeki siyasal takvimi, siyasal gelişmeleri altüst edecek bir içerik taşıyor. Erken seçim kararı alan Meclis'in dağılacağı, bu nedenle Cumhurbaşkanını seçemeyeceği konusunu gündeme getiriyor. O zamanda Cumhurbaşkanı Evren'in görev süresi uzaması konusu ortaya çıkıyor. Özetle Başbakanın istediği "belirsizlik poliükasını" denemeye bu kez DYP lideri girişiyor. DÇM açıkoturumu ekîmde ekranda Açıkoturuma, DÇM uygulamasımn olduğu dönemde başbakanlık yapan Özal ve Demirel ile Ecevit çağnlacak. SHP lideri tnönü de isterse tartışmaya katılabilecek. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Turgut Özal'ın, DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel'e meydan okuması ve Demirel'in de kabul etmesi üzerine, TRT'nin de benimsediği "DÇM (Dövize Çevrilebilir Mevduat Hesabı)" konulu açıkoturum ekim ayında ekrana gelecek. Açıkoturuma, DÇM uygulamasımn olduğu dönemde Başbakanlık yapan Özal ve Demirel ile DSP Genel Başkanı Bulenl Eceviı çağrılacak. TRT Haber Dairesi Başkanı Ceyban Ba>hır, SHP Genel Başkanı Erdal İnönü'nün de ana muhalefet lideri olarak isterse tartışmaya katılabileceğini söyledi. Baytur, RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan ile MÇP Genel Başkanı Alpaslan Türkcş'in konuyla doğrudan bir îlişkisi olmadığını, bu nedenle tartışmaya davet edilmeyeceklerini bildirdi. Baytur, DÇM konusunun tartışılmasının düşünüldüğü açık oturuma davet etmek için, 4 liderle bugünden itibaren temasa geçmeye başlayacağını belirterek "Kendilerinde olumlu bir hava sezersem, bu işe girerim" dedi. Baytur, programın süresinin, biçiminin, yayın gününün, yöneticisinin henüz belli olmadığını kaydetti. Baytur, ekim ayında başlayacak olan yeni yayın döneminde, "Açık Oturum" programından başka "Giindem" ve "Basında Buloşalım" adlı programlarırı 15 günde bir ekrana geleceğini ve hepsinde siyasi parti temsilcilerinin katılacakları politik tartışmalar olacağını ifade etti. ve gereçler ile ilgili soruşturmasını kapsıyor. Başbakanlık Tanıtma Fonları ile ilgili raporun 9 ekim günü yazıma başlanacağı öğrenildi. Dışişleri Bakanlığı'nca yürütülen soruşturma konusunda böyle bir tarih verilemiyor. Dışişleri Bakanlığı'na alınan zırhlı araç ve gereçler ile ilgili soruşturma sürüyor. Eski Milli Savunma Bakanı Ercan Vuralhan'ın aralarında bulunduğu Dışişleri Bakanlığı yetkililerinin ifadelerine başvuruldu; yurtiçinde ve dışında tanıklar da dinlendi. Komisyonun bugünlerde raporunu tamamlaması bekleniyor. Biliyorsunuz, konu, iki yıl önce gazetemizde ortaya atılmış, olay ile ilgili "araştırma" yapılması istenmişti. Bu araştırmayı yapacak olan Devlet Denetleme Kurulu'ydu. Devlet Denctleme Kurulu, Sayın Cumhurbaşkanı'nın buyruğu ile bu konuyu araştırabilirdi. Cumhurbaşkanı, konunun araştırılması için gereken buyruğu, nedense, vermemişti. Olay, DYP ve SHP tarafından TBMM'ye yansıtıldı. Ancak ANAP, konunun görüşülmesine karşı çıktı. Karşı çıktı, ama iş büyüyordu. Bunun üzerine, Başbakan Sayın Özal, konuyu, bir başbakanlık danışmanına inceletti. Danışman İbrahim Düzyol, Vuralhan'ın da aralarında bulunduğu bakanlık yetkililerini, zırhlı araç ve gereç alımında sorumlu bulmuştu. SHP eski Grup Başkan vekili Deniz Baykal, TBMM'de Ûzal'dan "Düzyol Raporu"nun sonucunu sormuş; uzal, kürsüde mırınkırın ederek raporu açıklamamıştı. Açıklasa, TBMM ve kamuoyu, Vuralhan'ın sorumluluklannı o gün öğrenecekti. Başbakan, Vuralhan'ı koruma ve kollama siyasetini o gün de korumuştu. Düzyol raporu, Dışişleri Bakanlığı'na gönderildi. Dışişleri Bakanı Sayın Mesut Yılmaz, raporun bakanlığa gelmesinden sonra bir "inceleme komisyonu" kurarak, dosyanın bu komisyonca incelenmesini istemişti. İnceleme komisyonu da zırhlı araç ve gereç alımlarında "usulsuzlükter" saptayınca ceza soruşturması, ister istemez başlayacaktı. Yasalara göre görev nedeniyle ya da görev başınde suç işledikleri öne sürülen devlet memurları özel bir yöntemle soruşturulurlar. Vuralhan ve bakanlığın öteki yetkilileri ile ilgili soruşturmanın başlaması için bakanın bu soruşturmaya izin vermesi gerekiyordu. Mesut Yılmaz, inceleme raporundan sonra bu izni vermiş ve soruşturma başlamıştı. Dosya, bu aşamadan sonra "Memurin Muhakematı Komisyonu"na devredilmiş, ceza soruşturması da başlamıştı. Komisyon, kurulduğu günden bu yana gerekli konuları inceliyor, ifadelere başvuruyor. Ancak komisyon, Ercan Vuralhan'ın ifadesini alamıyor. Çünkü Vuralhan, milletvekilidir. Anayasa, secimden önce veya sonra bir suç istediği ileri sürülen rnilletvekilinin, Meclisin kararı olmadıkça "sorguya çekilemeyeceğini" öngörüyor. Komisyon, Başbakanlığa bir yazı yazıp, Vuralhan'ın dokunulmazlığının kaldırılmasını istedi mi? Bilemiyoruz. Başbakanlık, bu isteme karşı "Ceza davası açılsın, dokunulmazlık öyle kalkar" diye bir yanıt mı verdi? Bunu da bilemiyoruz. Eğer Başbakanlık, böyle bir yanıt vermışse, Sayın Özal1 ın Vuralhan'ı koruma çabalarının bugün de sürdüğü anlaşılır. Bundan da çok büyük ve düşündürücü sonuçlar çıkar. Komisyon, ortaya çıkan bu "usul sorunu"nu aşarak bugünlerde raporunu verebilir. Bu rapor, Danıştay İkinci Dairesi'ne gidecektir. İkinci Daire, yargılamanın gerekliliğine karar verirse, dosya ilgililerin başvurusu üzerine Danıştay İdari İşler Kurulu'na gönderilecektir. Bu kurul, İkinci Daire'nin kararını benimserse, son soruşturma açılacak ve istem maddesine göre dava başlayacaktır. Yok eğer, İkinci Daire, yargılamanın gereksizliğine karar vermişse, bu durumda da dosya, kendiliğinden, İdari İşler Kurulu'na gidecektir. Soruşturma, cumhurbaşkanlığı seçiminden önce biter mi, bitmez mi? Bakan Mesut Yılmaz, komisyon raporu kendisine verilir verilmez, sonucu, TBMM'de açıklayacağına söz vermişti. Başbakanlık ile yazışma tarihleri. Rapor tarihi. Ve raporun açıklama tarihi. Herhalde bütün bunlar ilginç tartışmalara yol açacakl Bekliyoruz. İNGİLİZCE KURSU TEK DİLLE BURAYA KADAR İNGİLİZCETE İHTİYACINIZ VAR Bize gelin, Boğaziçi Üniversitesi metoduyla öğrenin TEK DİLLE YAŞAMAYIN Güz kayıtlan başladı BUYUK SURMELI OTELİ KARSISI GAYRETTEPE 174 28 9 0 1 7 4 28 91