25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8 TEMMUZ 1989 KÜLTÜRYAŞAM CUMHURIYET/5 Sahnelerın uzerınde yurunmez oldu. Muzısyenler arkalannda tonlarca ağırlıkta ses duzenı ve ses teknısyenı orduları taşır oldular George Duke ve Stanley Clarke bu yuksek genlımlı donemın ıkı parlak yıldızı SADETTIN DAVRAN Ses duvarı aşıldı FESTIVALDE BUGÜN 17. ULUSLARARASIİSTANBUL FESTİVALİ fl HAYVANLAR ISMA1L GUIAEÇ Cazlarock, 1960'ların sonları na doğru bır gece kendılennı bır bırlennın kollannda buluverdıler Caz tarafından durumu ona>la mayan çok sayıda büvuğun avak dıremelen boşunavdı 1970'lerın başlarında yapılan, whıskv colanın dereler gıbı aktığı, en az bırkaç tarla marıjuananın tuketıldığı bır duğünle Hındıstan'dan özel getırtılmış yasemın tutsulerı arasında dun> a ev ıne gırdıler Bır lıktelıklen zaman zaman butun ılışkıler gıbı sığlıklara otursa da o gun bugundur suruyor Bır suru çocuklan oldu Caz, adına "fusion" da denen gırdığı bu son duzlukte bugun ar tık olgun dönemlerını genış bırer un ve servet sahıbı olarak vaşavan bır dızı supersonık muzısyen \e yenı dınleyıcı kıtielerı kazandı Ses duvarı aşıldı Sahnelerın üzennde kablolardan yurunmez oldu Muzısyenler arkalannda tonlarca ağırlıkta ses duzenlen ve ses teknıs>enı orduları taşır oldular Elektronık teknolojısındekı gelışmeler gunu gunune muzığe geçırılmeye başlandı Işıtsel tek nolojı başlı başına bır bılım dalı, muzık sanayıı ıse başlı başına bır sektör oldu George Duke ve Stanley Clarke bu vuksek genlımlı dönemın ıkı parlak yıldızı Son yırmı yılda keskın çalgıcıları yanı sıra çok yönlu muzıkal kışılıklerınden de sıkça söz edılen Duke ve Clarke' ın adları ayn avrı, ama avnı sıra larda duyulmaya başladı 1970'lerın başlannda George Duke'un (1946, San Rafael. Calıfornıa, ABD) pıvano>a ılgısı ılk kez altı yaşında ıken Duke Ellıngton'u dınledığınde başladı Ertesı vıldan başlavarak duzenlı pıyano derslerı aldı Lısarıs ve lısansüstu eğıtımını San Francısco Konser\atuan'nda tamamlayan Duke'un buradan al dığı dıplomada ana sazının trom bon olduğu yazılıdır Ilk plağını 1966'da vaptı 1968 vılını Dızzv İslaabul Tark Klasik »e Tasa>\uf *usiki»i Toplulngn / Ahmd Özhan (Aıaturk Kultur KİM KİME DUM Merkezı Konser Salonu, 18 30) ı S>&VS'1' Ahtn£İ \nad*la Oda uaho ser>ı ıh ©rkeslrası / H»so»in S e r m r l (A\a Irım, 18 30) George Duke / Stanle> Clarke (Açıkha\a Tıyatrosu, 21 30) 4şıklar Şoleni (Culhane Parkı, 17 00) DUMA BEHİÇ AK Cak\>rmadorx parcohfi. SanJa/yerrte koydıyun. Makmahk smavmda YARIN Daniel Knper (Ataıurk Kulıur Merkezı Buyuk Salon 18 30) \\rapa Genellk Korosn (Aıaturk Kultur Merkezı Konser Salonu, II 00) \slrnd Gilberto »e Toplulugu /Açıkhava Tı\atrosu, 21 30) Aşıklar ^oleai (Culhane Parkı 17 00) LUael R*£g (Sı Antuan, 16 00) Sırtıma daha aramiidcı otamcu Bert hafo t>aborr>ı 1970'lerden bu yana Geo çe Dt.e (sctda) ve Stanley Clarke ın (sağda) adları 1970 lerde ayn ayn ama aynı sıralarda duyulmaya başladı Bugun Açıkhava Tıyatrosu nda davulcu Ray Gnffin eşlığınde çalacak olan Duke ve Clarke tan son 20 yılda keskın çalgıcılıklannın yanı sıra çok yonlu muzıkal kışılıklerıyle de sıkça soz edıldı Gıllespıe, Bobb\ Hutcberson ve Don Ellıs'le çahşarak geçıren Du ke, ertesı vıl ABD've ılk kez ge len unlu Fransız caz kemancisı Jean Luc Pont> ıle çalışmava başladı 1970'te ıse herkesın aklını ka nştıran muzısyenlerden Frank Zappa'nın topluluğuna katıldı Elektronık tuşlulara ılgısı de bu sı ralarda başlayan Duke, Zappa' nın topluluğunda kendısıne aıt bestelerle de one çiktı Bır yıl sonra Joe Zawınul'un yerıne geçtığı Cannonball \ddlerie) 'ın toplulu ğunda kendı deyıjiyle "gulmeyi" öğrendı Frank Zappa ıle çalışmayı sanılacağının tersıne "genlımlı" bu lan Duke 1973 \TS vıllarını vıne, ama bu kez rahatlamış olarak donduğu Zappa Topluluğu'nda geçırdı Daha sonra ağır davulcu, öncu fusıoncu Bill) Cobham'la ve muzısvenlığının vanı sıra, daha sonralan çok başanlı olacağı > a pımcılık kan>erınde onemlı payı olan Quıncy Jones'la da çalışan Duke, 1976'dan bu vana solo ış lere, vapımcılığa ve Stanley Clar ke'la ortak çalışmalara yöneldı Clarke'la yaptıkları ıkı albumun vanı sıra, Duke'un başanlı vapımulığı gunumuzde de sur mektedır Mıles Davıs'ın son albumu Amandla'da yer alan Cob ra adlı parçayı yazan, duzenleyen ve parçanın teumsel haklarını elınde bulunduran kendısıdır Basçı Stanley Clarke ıse Duke' dan beş vaş kuçuktur Kanyerı çok erken başlamış'ır Clarke (1951, Phıladelphıa, ABD) 1970'te Phıladelphıa Muzık Akademısı'nı bıtırdıkten sonra geldı ğı New York'ta Horace Sıl*er, Stan Getz, Art Blakey, Dexter Gordon, Thad Jones Mel Lewıs, Gil Evans ve Pharaoah Sanders topluluklannda çabşmış, çok genç yaşta buyuk brr bırıkım edınmıştır 1972'de Chıck Corea'nın tarıhsel Return To Forever Toplulu ğu'na katılan Clarke'm tarıhsel sololan topluluğun Return To Forever, Lıghl As A Fealher, Hvmn Of The 7th Galax>, VVhere Have I Known You Before, No Mystery gıbı tarıhsel albumlerınde vıllan maktadır Clarke'm akustık bas tan elektro basa geçışı de hu yıllara rastlar 1973te ılk plağı olan Chıldren PİKNİK PtYALE MADH4 Of Forever'ı yapan Clarke'm ıkıncı solo albumu "Stanley Clarke" 1974'te çıkmıştır Ardından gelen albumlennden "School Davs" ozellıkle ılgı gormuştur Kendı adına bırçok album ya pan Stanley Clarke'm studyoda kavdedılmış bolumlerınde Stan Getz, Tom Scott, Freddıe Hubbard, Lee Rılenour, George Duke, Steve Gadd, Aırto Moreıra'nın çaldığı, Dee Dee Bndgewater'ın soyledığı, canlı bölumlerı ıse aylar sonra bambaşka ortamlar da kaydedılmış ılgmç ışlerı de bu lunur " I VVanna Play For You." Çok sayıda unlu muzıs>enle al HIZLI GAZETECI JSECDET bumlerı olan Clarke'm son plağı "If Thıs Bass Could Onl\ Talk" adıra taşır "Şu Basın Bır Dılı Olsaydı." Clarke'm bası gerçekten de son yırmı yılı dılı olmasına gerek kalmadan anlatacak guçtedır Ikılıye davulda Ray Gnffin eşhk edı yor OLGİJMUM ÇuOOKf Vakktfda yaz sergileri Istarbul Ankara ve Izmır dekı Vakko sanat galenlennde temmuz ve ağustos ayları boyunca çok sayıda sanatçının yapıtları sergılenecek Beyoğlu Vakkoda Mustafa Ayaz ın bır yapıtının da (solda) yer aldıgı Vakko sergılennde Komet Mustafa Altıntaş Burhan Doğançay Mehmet Gun Abıdın Dıno Ismet Ooğan Mahmut Celayır, Bâlâ Anduru Leyla Sakpınarın resımlerıne Sabrı Berkel Ergın Inan Hayatı Mısman Murşıde Içmelı Suleyman Saım Tekcanın özgünbaskılarma Yunus Tonkuş un heykellenne yer venlıyor Ç Î Z G İ L İ K KÂMİL MASARACI GARFIELD jm DAVIS 17. LA ROCHELLE FİLM SENLİĞİ 10 yılda 10 Ttirk yönetmen 1980den bu yana her şenlıkte bır ya da ıkı Turk fılmı göstenldı Bu yıl La Rochelle'de Turk smemasını Tunç Başaran'ın "Uçurtmayı Vurmasınlar" ı temsıl ettı MEHMET BASUTÇU LA ROCHELLE Bu yaz, La Rochelle Fılm Şenlığı'nı onuncu kez ızledım Kesıntısız suren bu yıllık buluşma, La Rochelle'de ılk kez Turk filmlerının gosterıldığı 1980'de başlatnıştı O gunden bu yana, her şenlıkte bır ya da ıkı Turk filmı programlandı La Roc hellelı Turk aılelerı, onların sıne ma sevgısı unutulmadı Turk sıneması, bu yıl da La Rochelle' devdı Tunç Başaran'ın "Uçurtmayı \ urmasınlar" adlı filmı, on yıllık sıcak ılgıyı ve gıderek gele nekselleşen yakınlığı başarıyla surduruyordu Gerıye topluca bır goz attığımızda, soz konusu on şenhk bo yunca tam on Turk yonetmenın yapıtlanvla La Rochelle ızleyıcısı önune gelmış olduğunu goruyoruz (Oncekı vıüarda fılmlerı gosterılen yonetmenler şunlardı Neslı Çolgeçen, Şerıf Goren, Erden Kıral 2 , Orhan Oguz, Zekı Okten 2 , Alı Ozgenturk 2 , Yavuz Ozkan, Turkân Şorav ve Aüf Yılmaz 3 ) Her şenlığın ortaya koyamadığı, genış ve renklı bır yel paze bu Her yaz, bır sonrakı şenlıkte Turk fılmlerı toplu gosterısının bulunmasını boş yere dıleyıp duruyoruz Örneğın geçen yıl, aralarında Tevfik Başer'ın, Şahın Kavgun'un, Başar Sabuncu'nun ve Omer Kavur'un film lerı bulunan bır "Yenı Turk Sıneması" toplu gosterısı oner mıştım Hep bılınen engeller çıl tı karşımıza Ivı kopya bulma, alt yazı vaptırma sorunları Sonra sınemayla vetennce ılgılenmeyen devlet kurumlanmızın, vetkılıle rımızın belkı de bıkkın ve yılgın, ancak dıştan bakıldığında ısteksız gozuken davıanışlan, dıs, ulkeler den, bıraz da bızlerın ıteiemesıv le gelen ılgıyı dağıtıverıyor Bu arada bır nokta da unutulmakta Bazı şenlık >onetıcılen, değışık ul kelerın kultur bakanlıklanndan ya da sınema çevrelerınden gelen ıstek ve onerı yağmuruna alışkın lar daha çok Sınema tutkusunun alevını taşımavan davranışlar on lan soğutabılıyor Ferıde Çıçekoğlu'nun aynı ad lı romanından uyarlanan "Uçurtmayı \ urmasınlar", bılındığı gı bı son Istanbul Şenlığı'nde beğe nılen bır ıkı Turk filmı arasındav dı Goz doldurmuş ve odul almiş tı Tutuklu bır kadmın oğlu olarak dort duvar arasında dunyaya ge len ve orada buvuyen kuçuk Ba rış, çevresıne, bu kapalı ve karan lık dunya ıçınde çozumu olmavan sorunlanyla dort donup duran, bunalan msanların gerçeğıne saf gozlerle bakmaktadır Ona, bel kı de annesınden daha çok ılgı gosteren, sevgı veren Incı'nın bu lundugu sıyasıler koğuşundakı duzen vegorecelı sakınlıkle, ken dı koguşundakı gurultu patırtı arasında lyıce belırgınleşen velış kılerı aumasızcagozlemlemekte dır Barış Ozgurluğune kavuşan İncı'ye gonderdığı mektuplar, taze bev TARIHTE BUGUN MLMTAZ nını kurcalayan sorularla yuklu dur Içtendır, yumuşaktır, şıırsel HINDISTAN YOLUNOA.. dır Ve zaman zaman, duşunce ti97'DE BU6UN, UNLU PORTEKIZL1 lerını, soru ve gozlemlerım kâğı da doken her yetı^kın tutuklunun VASCO DA &AMA,HINUSTXNAGITMEK UZ£ü£ GEMILERlYLE UZBON Û4/V YOLA suzgecınden geçerken ozunu yıtı ren mektuplardır bunlar Onların PADLOKE KAPT^N COELMO'NUN KOMUTAStHDA bırçoğunun duşunce yapısı, be K.I 'RAPUA£L' I/E "BERRlOT' TEKNELERtYLE üf**\ denlerınden daha fazla tutukludur BlR EHZA*: 6EM1SINDEH OLUŞUYOIZbU &UYUK çunku TEHUKEL£R,FlRTtUALAIt l/£ HASTALIKLARLA Sınemaya aktanlması çok guç GEÇEN UZUN B/R YOLCULUKSOfJUNDA,yANgorunen bu roman, usta ışı bır se LARINA ALMIŞ OLDUKLARl ARAP KILAVU21A naryo aracılıgıyla, kaynağına tcıs RIN DA YAHDIMlYLA 1498 MAY'SIMOA WH DıSTAUA VARMIŞlAZDl ANAOOLU'O/VO OSduşmeven ozgun bır fılme donuş MANL1 E&EMENLIĞI MEDENIYLE KBSILEN turulmuş Ayrıca, Turç Başaran' BAHARAT VE IPEK YOLLINU BA$KA YONDEN ın bıçımsel araştırmalara ozenme yen, ıddıasız, ama temız sınema BULMA dılı, bu oykunun ıçındekı gızlı huznu ve umudu yeterınce değer II Kh M, l)l M \ K\KIK\Tl Rl lendırıyor La Rochelle Şenlığı on altı y\l dan bu yana temmuz ayının ılk haftalarında, bır yanda toplu gos terıler (bu kez Gremillon, Angelopoulos, luesselıanı, Kobayashı, Mollberg ve MıaUberg var sıra da), ote vanda da dunyanın değı şık ulkelerınden gelen yenı fılm lerden olu^aıı doyurutu pıogrd mıyla, "Ya/ Sınemalegı" ıslevı nı surdurmekte Ayrıca, bu yaz onemlı yazılı vc sozlu basın organlannın scnlığc daha genı^ yer ayırması sonucun da, seyırcı ılgısının dc voğaldığı go/lemlcmyordu Odul vı.rme mckte dırtnen katıksız bır sınc ma sevgısıyk tulkusunu her lur lu kuçuk htsabın u/Lrındc tulma ya v*dlı>an l a RoLhcllc Şenlığı, ar ttyl tan ılgı kar>ısında bakalım o gu /clını ta/Lİığını \L masunıltıguıuı Ogııı Aral korumayı surdurcbıkı.ck mı' 8 Temmuz ' <t 10 yıllık Igiyl surdürdi Başrolunde Nur Sürer'ın oynadığı kuçuk oyun cu Ozan Bılen ın de rol aldığı Uçurtmayı Vurmasınlar La Rochelle Fılm Sen lıgı nde Turk sınemasına olan 10 yıllık sıcak ılgıyı bu yıl başarıyla surduren Turk filmı oldu Chavdar Knstev (Bulgarıstan)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle