Katalog

CUMHURtYET/14 HABERLERİN DEVAMI 8 TEMMUZ 1989 Marmara'dan Ege ve Akdeniz'e: İşte kıyılarımız ' Dalyan'ın iki katlı binalardan oluşan köy merkezine, yasaya aykırı olmasma karşm 5.5 katlı PTT binası yapılmış. Son iki katın yıkılması gerekiyor. Ama bu yıkımı yapacak merci yok. Özel Çevre Koru/na Bölge Başkam Tunca Toskay, "Belediye yıkacak", belediye ise "Valilik yıkacak" diyor. KEMAL KÜÇÜK Güney sahillerimizde en güzel koyların yer aldığı MarmarisFethiye arasındaki Dalyan ve Göcek'i de içine alan bolgedeki yapılaşma, planlama ve yetki konusunda tam bir kaos yaşanıyor. Kurtarılması için alelacele bir dizi yasal ve idari girişime sahne olan bu sahillerde henüz ortada olmayan imar planları bir yana, yasaya aykırı yapılmış bir binayı kimin yıkacağı konusundaki yetki karmaşası trajikomik olaylara sahne oluyor. Dalyan'ın iki katlı binalardan oluşan köy merkezinde, yasaya aykın olmasma karşın devlet tarafından yaptınlan 5.5 katlı PTT binası için Özel Çevre Koruma Başkanlığı'nca verilen son iki katı yıkma kararım hangi merciin uygulayacağı bilinmiyor. Özel Çevre Koruma Bölge Başkam Tunca Toskay, "Belediye yıkacak" derken, belediye bu görevin valiliğe ait olduğunu söylüyor. Valilik ise şu ana kadar suskun. Çevredeki tüm koyian kapatan büyük şirketlerle yöre sakinlerinin gereksinimlerinden doğan yapılaşma baskılarının odak noktalannı oluşturan Göcek ve Dalyan'da bugüne kadar olan kaçak yapılaşma ise bu karmaşa içinde pusuda bekliyor. Turizm tesisleri dışında, yalnız Göcek'te ruhsat almak için bekleyen 100 villa yanında Özel ÇevTe Koruma Başkanlığı kurulmadan önce yeminli bürolar aracılığıyla İl İmar Müdürlüğü'ne başvurmuş 200 konutun sahipleri yapılanna kat çıkmak istiyor. Dalyan ve Göcek'teki karamsar tablonun ilk fırça darbeleri "kamu yaran ilkesi olmadan" başlatılmış ve şu anda uygulayıcısı belirsiz bir dizi planlama çabalarıyla vurulmuş. Dalyan ve Göcek'te sürdürdüğümuz gezide yaşanan durumu anlayabilmek için geçmiştekı oluşumları bilmek gerek. Dalyaırdaki PTT iıışaatı kaçak yapı Hiçbir planı olmayan FethiyeMarmaris arasındaki sahil şeridini içeren ilk plan, 1985 yılında onaylanan, Bayındırlık ve İskân Bakanlıeı ile Kültiir ve Turizm Bakanlığı'nın ortaklaşa hazırladığı 1/25.000 ölçekii çevre düzeni planı. Çevredeki tüm koyları turıstik tesis alanı olarak belirleyen bu plan PsilisSangerme ve İztuzu'ndaki doğal güzellikleri özel şirketlere açan kararları taşıyor. Bu çevre planı nazım plan ve tatbikat planlannın da yapılmasmı öngörüyor. Ancak yörede zilyetlik yoluyla 1000, 2000 hisseli arazilerin oldukça fazla oluşu ve büyük kadastro zorlukları nedeniyle nazım imar planı ve tatbikat planlannın yapılması oldukça gecikiyor. Bu da geçmişte Dalyan ve Göcek'te yapılara ruhsat verilememesi nedeniyle yapı yoğunluğunun artmasını engelleyen bir şans olarak niteleniyor. Geçen yıl tamamlanan nazım ve tatbikat planları ise hisseli araziler nedeniyle şimdllik sadece belediye başkamnın odasındaki duvarı süsleyen ve hayata geçirilemeyen renkli bir tablo durumunda. tşte bu arada yeni imar planına göre iki katlı olması gereken Dalyan'daki PTT binasının 5,5 kat kadar yükseltilip büyük bir dinlenme tesisi haline getirilmesi yöre halkının büyük tepkisini çekmesine karşın bugün bütün haşmetiyle Dalyan'ın merkezinde yükseliyor. Eski belediye Dalyan'da yapılaşmanın yasak olduğu yere kendi işleteceği pansiyonu da kondurmaktan çekinmemiş. Şimdi Özel Çevre Koruma Bölge Başkanı Tunca Toskay, 'Belediye motelinin bir bölümünü yıkın' diye belediyeye emir gönderip duruyor. Yeni Belediye Başkanı Mehmet Ali Tezcan da "Önce devlet PTT binasının kaçak üç kabıtı yıksın" diye diretiyor. Küçücük bir koyken Başbakan Özal'ın Nirvana yatında geçirdiği tatillerden sonra birden ünlenen Göcek, yeni belediye başkanı Benzat Akdolum'un geçen gunlerde özel şirketlere tahsis edilen çevre koylarını Meclis karanyla mücavir aian içine almasıyla yeniden dikkatleri çekti. Göcek ve çevresini gezerken karşılaştığımız gözelim koyiar şöyle paylaşılmış: Boynuzbökü, Dalan ve ortaklarımn, Sarsala koyu Enka'mn, Büngüç koyu Hakran Simavi'nin, Domuz adası Erol Simavi'nin, Kille koyu Dinçkökler'in, Tersane adası, Berdi Rahmi koyu, Yatsıcalar da diğer şirketlerin. Dalarfın 3 vakfma tırpan (Başlarafı I. Sayfada) bi sembolik rakamlarla 49 yıllığına kullanma hakkını aldığı belirtildi. İstanbul Anakent Belediyesi Genel Sekreteri Alev Coşkunun başkanlığında yapılan dünkü encümen toplantısında, bu taşınmazların satış, kiralama, kullanma hakkı ve devir işlemlerinin kamu yaranna uygun olmadığı belirtilerek "laşınmazlann aynı şekilde hukuki işlemle geri alınmasına karar verilmiştir" denildi. İstanbul Anakent Belediye Başkanı Nurettin Sözen, İstanbul Eğitim ve Kültür Vakfı'nca yaptınlan, Dalan ve eski Genel Sekreter Atanur Oğuz'un kurucusu ve yöneticisi olarak bulunduğu okullann arazilerine dokunulmayacağını belirterek, "Biz eğitime karşı değiliz, bu nedenle belediye arazilerinin üzerinde bulunan okullara ve eğilim kunımlanna dokunmuyoruz. Ancak bu vakıflar çok güçlüdur ve ellerinde milyaıiar vardır. Halkın ve belediyenin malı olan bu araziler İstanbul'un en güzel yerlerindeki arazilerdir. Bu arazileri sembolik rakamlarla elde etmeye kimsenin hakkı yoktur. Arazilerimizi geri alıyoruz" şeklinde konuştu. İstanbul Anakent Belediyesi Genel Sekreteri Alev Coşkun, Dalan ve bazı belediye yetkililerinin kurduğu 3 vakfın belediyeden büyük imkânlar elde ettiğinin anlaşıldığını belirterek, "Vakıf senetlerinde yapılan incelemelerde belediye yetkililerinin bu vakıflara belediyeyi temsilen değil, kendi haklarına katıldıkları ortaya çıkmıştır" dedi. Bu arada Anakent Belediye Başkanı Nurettin Sözen ve Genel Sekreter Alev Coşkun, yeni bir belediye vakfının kuruluş çalışmasını yapıyorlar. Yeni vakıfta belediye başkam ve genel sekreter "vasıflan" nedeniyle belediyeyi temsilen kurucu üye olacaklar. Sözen ve Coşkun'un başkanlık ve genel sekreterlik görevleri sona erince vakıf üyelikleri de son bulmuş olacak. Dalan döneminde kurulan 3 vakıfta, Dalan ve Genel Sekreter Atanur Oğuz "şahsen" kurucu ve yönetim kurulu üyesi olarak yer alıyorlardı. Belediye tüzel kişiliğinin bir katkısı olmadan kurulan vakıfların belediye mülklerini ihale edilmeden, ucuz fıyatla satışı ve kiralanmasıyla yasalan çiğnediği öne sürülmüştü. Yeni anakent belediyesi yönetimi, vakıfların işleyiş ve ilişkilerini, aynca belediye vakıf arasındaki satış, kiralama ve sözleşmeleri inceledi. Öte yandan Prof. Dr. Aydın Aybay, Prof. Dr. Ijitfi Duran, Prof. Hüseyin Hatemi ve Prof. Dr. Akın Düren'e vakıfların kuruluşu ve işleyişi konusunda arastırma yaptınldı. Profesörler arastırma sonuçlanm bir rapor halinde belediyeye sundular. Prof. Dr. Hüseyin Hatemi'nin 3 vakıfla ilgili "hukuki .nütalaa" sında Dalan ve Oğuz'un belediyeyi temsilen değil, şahıslan adına, "gerçek kişi" olarak kurdukları vakıfların mal varlıklanna, belediye kaynaklarından katkıda bulunup bulunulmadığının açık olmadığı belirtiliyor. Prof. Hatemi vakıflarla belediye arasında gerçekleşen satış ve kiralama işlemlerinin Devlet thale Yasası'na aykın olarak yapıldığını ve hükümsüz sayilması gerektiğini açıklıyor. Prof. Hatemi raporunda şunlan söylüyor: helikopteri bedel ödeyerek kullanabiliyor. Vakıf, belediye personeline verdiği öğle yemeği bedelinin yüzde 50'sini karşılarken, yerel seçimlerden hemen sonra öğle yemeklerinin bundan böyle verilmeyeceğini bildiriyor. 120 bin göçmçn (Baştarafı 1. Sayfada) kentte gazetecilere bir açıklama yaparak kendisinin de tanık olduğu göçü "dramatik bir olay" olarak niteledi. Gabid, "tslam dünyası bu insanlara yardım edebilir ve eünelidir"dedi. Zorunlu pasaport verilerek göçe zorlanan soydaşlarımızın gelişleri dün de sürdü. Gelenlerin sayısı 120 bine ulaştı. MP19 temmuzda 50 oto dağıtacak rek biletlerin de 5 bin liradan satışa çıkarılacağını. açıklayan Tezmen, Milli Piyango'nun ikramiye dağıtım kurallan geregince, bir kişinin aynı biletine birden fazla ikramiye çıkması durumunda, bu kişiye "en büyük ikramiyenin verileceğini" söyledi. Buna göre, biletine hem 5 milyar liralık büyük ikramiye, hem de otomobil çıkan kişiye kural gereği 5 milyar verilecek. Otomobil ise Milli Piyango'ya kalacak. Oğuz Tezmen, Avrupa'da çok tutulan bir oyun olan 'hemen kazanın' biletlerinin, kısa süre sonra piyasaya çıkarılacağını belirtti. Avrupa özel çekilişinin bu yıl 15 ekimde Portekiz'in başkenti Lizbon'da yapılacağını duyuran Tezmen, aynca klasik ulusal piyangolardan farklı olarak, Avrupa Piyangolar Birliği bünyesinde oluşturulacak bir fona katılarak, Avrupa ortak çekilişi yapılmasına yönelik çahşmalara Türkiye'nin de gireceğini söyledi. Tezmen, hemen kazan ve sayısalloto oyunlarında Avrupa çekilişlerinin yapılacağını ve Türkiye'nin bu oyunlara da katılma hazırlığı içinde bulunduğunu ifade etti. ANKARA (ANKA) Milli Piyango İdaresi, kuruluşunun 50'nci yıldönümünde, 5 milyarlık büyük ikramiyenin yanı sıra 50 adet de otomobil verecek. Milli Piyango İdaresi Genel Müdürü Oğuz Tezmen, düzenleDün sabah tstanbul'dan Devdiği basın toplantısında 50'nci kulet Bakanı Ercüment Konukman ruluş yıldönümü kutlamaları eşliğinde helikopterle Edirne'ye programmdaki 19 temmuz özel gelen Hamid El Gabid, burada çekilişinin ikramiye planını açıkEdirne Valisi Ünal Erkan tarafıııladı. Milli Piyano İdaresi'nin tadan karşılandı. Vali Erkan'ın kenrihçesini özetleyen Genel Müdür disine yaşanan göç olayının ulaşTezmen, yılbaşında verilecek ototığı boyutlar hakkında brifing vermobillerin 10 tanesinin TaunusS, mesinden sonra Edirne tren istas16'sının Doğan ve 24'ünün de Reyonuna hareket eden Gabid'i bunault Toros olduğunu söyledi. Tezrada dün sabah Bulgaristan'dan men'in verdiği bilgiye göre, trenle gelen 1200 soydaşımızla TaunusS marka otomobiller, tam Gabid «e HaMce alm Nijer eski Başbakanı ve İslam Konferansı Ûrgütu Genel Sekreteri Hamid El Gabid dün bilet alanlara, Doğan marka otokarşılaştı. Bulgaristan'dan getirebildikleri Edirne tren istasyonunda yurda giriş yapan soydaşlanmızla görüştü ve onlara sorular sordu. 73 yaşındaki Hatice mobiller yarım bilet alanlara, Reeşyalanyla tıka basa dolu ytik va Nasipoğlu, Gabid'e "Zorla geldik buraya" dedi. (Fotoğraf: Kadri Gürsel) nault Toroslar da çeyrek bilet gonlannı boşaltmakla uğraşan Göçmenleri ziyaret eden, İslam ladılar, çocuklanmızı sünnet ettir $amak istiyonız" diyerek yanıtla alanlara çıkacak. soydaşlanmız, işlerini bırakıp bir Konferansı Örgütü Genel Sekre memizi yasakladılar." Gabid'e re dı. Oğuz Tezmen, 19 temmuzdaki anda Gabid'in çevresini sardılar. teri olunca soydaşlanmızın anlat fakat eden Devlet Bakanı ErcüSoydaşlarımızın Gabid'e anla çekilişte en büyük para ikramiyeHepsi Bulgaristan'dan yeni gelmiş tıklan içinde, Bulgaristan'da ken ment Konukman o sırada söze gisinin 5 milyar, sonraki ikramiyeolmarun heyecarunı ve geride bı dilerine uygulanan dinsel yasak rerek, "Biz yapacağız sünnetleri tacaklan farklı bir şey yoktu. Göç lerin de sırasıyla 50 milyon, 5 milraktıkları aile fertlerinin üzüntü lar ister istemez ön plana çıkıyor ni, biz yapacağu" dedi. Bulgar is başlayalıberi Kapıkule'yi ziyaret yon, 1 milyon ve yarım milyon lisünü yüzlerinde taşıyorlardı. Ga du. Trenden yeni indirdiği eşya mi Radi Hristo olan Recep Ali eden yerli yabancı bütün yetkilira olduğunu, teselli ikramiyesinin bid'in ilk konuştuğu soydaşımız, larının başrnda bekleyen ve şaş başlıca isteğinin emeklilik hakkı lere söylediklerini Gabid'e de söylediler. Söylenen her şey El de 5 milyon İira olarak belirlendi"Silistre sancağından" 73 yaşm kınlığını henüz üzerinden atama nın verilmesi olduğunu söyledi. Gabid'in yanındaki yardımcıları ğini kaydetti. daki Hatice Nasipoğlu adlı yaşlı dığ belli olan 77 yaşındaki Recep Gabid'in merak ettiği diğer bir Milli Piyango'nun 50'nci yıl bir kadındı. "Zorla verdiler pa Ali kendisine "tslam iilkeleri ör konu da soydaşlanmızın ileride tarafından titizlikle not alındı. özel çekilişindeki tam bıletlerin 20 saportu, isterdim ki, burada ka gütiinün başı" olarak tanıtılan geri dönmeyi isteyip istemedikleKapıkule'den sonra çadırkente laum, zorla gekük buraya. tsterim Gabid'in "Orada karşılaştığımz riydı. Behice Muharrem adında gelen El Gabid'e çadırkentin ça bin, yarım biletlerin 10 bin ve çeybenim dilimi versiler, dinimi ver güçlükler neydi" sorusuna şu ya ki bir soydaşımız bu soruyu, dırmescidi gösterildi. Yaklaşık 80 sinler" diyordu Hatice Nasipoğ nıtı verdi: "Bize camiye gitmeyin "Hayır, sade ekmek yiyeceğimi metrekarelik bir alanın üzeri lu. dediler, Kuran okuntarmzı yasak zi de bilsek bayrağnnız altında ya branda ile örtülmüş ve yere halılar serilmişti. Gabid bir süre burada yere bağdaş kurmuş oturan yaşlı kadınlarla sohbet etti. Biraz Bulgaristan sımnndan öteden küçük çocuklann hep bir Türkiye'ye, büyük bir iasan ağızdan söyledikleri marş duyuluakmı yasaniyor. Bulgaristan'ın yordu. Burası çadırkentin ilkokuABD Büyukeicisi VeHchko luydu. Türkçe bilen, ancak okurtepki ile karşılamyor. Yetkili çev yazarhğı olmayan çocuklann hızVelkakov'a bakılırsa, bir İslam dünyasımn Bulgarisîan 'daki Türk azınlığa yenitenme ve yeniden yapılanraa reler, Türkiye'nin müttefiklerini landırılmış bir programla eğitiluygulanan baskılar karşısındaki sessizliği, özal'ın sürecine giren Bulgaristan, kızdırma pahasına bağımsız Filis dikleri okulda, aynı zamanda Is'Arap dünyasına açılma politikası' konusunda ciddi "Bulgar Mns!ümantar'"a tin devletini birçok Arap ülkesin lam'ın temel şartları da öğretilisorunları gündeme getirdi. serbestçe seyahat etme hakkı den önce tanıdığına işaret ederek, yordu. Çadırokul öğrencilerinden tanıdı. Büyükelçi, Türkiye'nin "Eğer bu söylentilerde bir temel 10 yaşındaki Mustafa Vasfı ögretbu olayı, "Türklerin ülkeden Başbakan Özal'ın işbaşına gel var ise, ki olduğunu zannetmiyo meni tarafından Gabid'in yanına SEMİH tDİZ kovsİBUuı, «aırdışı edilmesi" diği 1983 yılından bu yana güttü ruz, Müslüman Arap dünyası öu çağrıldı ve kendisinden bir dua şeklinde tanımlanmasını, ANKARA İslam Konferan ğü "tslam dünyasına açılma" po ce bir Müslüman azınlığı gözardı okuması istendi. Mustafa "EuzuAnkara'nın emperyalist sı örgütü'ne üye ülkelerin üçte iki litikası, Bulgaristan'ın Türk azın etmis oluyor" görüşüne yer verdi billabi mineşşeytarirracim" diye emeüerine dayandınyor. lığa uyguladığı baskılar ve Türk ler. sinin Bulgaristan'daki Türk azınbaşladığı duayı bir solukta okuOrtadaki tartışma, gerçeğin, iki bğa uygulanan baskılar konusun leri smırdışı etmesiyle ciddi bir sıBu arada, Türkiye dahil birçok yarak çevresindekilerden aferim tarafın tddialarının arasında bir da sessiz kalması Başbakan Tur navdan geçiyor. IKO üyesi ülkele ülkede bir tür "tslam enternas aldı. yerde bulunabiîeceği turden gut Özal'ın "İslam ülkelerine rin üçte ikisinin bu konuda sessiz yonalizmi" yaymayı amaçlayan değil. Türklerin, Bulgarlar açılma" politikası konusunda cid kalması, gerek yetkili çevrelerde Rabıtat Al Islami örgütünün buSelimiye Camii'nde öğle namakonusunda ciddi şikâyetleri var. di soruları gündeme getirdi. Bu gerek Türk kamuoyunda derin bir lunduğu Suudi Arabistan'ın Türk zı kılmadan önce El Gabid çadırBulgariarm davraoışlan keyfi, arada, bir tiir "tslam enternasyo hayal kınklığına yol açmış bulu azınlığı konusunda bugüne kadar kentte gazetecilere şu açıklamayı acımasız ve kendileriyle bile oalizmi" öngören Rabıtat Al ts nuyor. Bulgaristan'daki, Türk ve hiçbır açıklama yapmaması An yaptı:. çelişir nitelikte. Bulgaristan'da lami kuruluşunun merkezinin bu aynı zamanda Müslüman olan, kara ile Riyad arasında ciddi bir olup bıtenler, son yıüarda "Burada gördüğüm olaylar çok azınlık konusunda karşılaşılan soğukluğa neden oldu. Gerek Anlunduğu Suudi Arabistan'ın, yaşanan en geniş çaplı insan sessizlik Arap ülkelerinin Ankara kara'da gerek Riyad'da yapılan dramatik. Bu insanlann başlıca Türkive'nin tüm girişimlerine rağhaklan ihlallennden biri. kaygısı özgür yaşamak. Bazıları men Müslüman Türk azınlığı ko ile ilişkilerini geliştirme yönündeki birçok diplomatik girişime rağailelerinin diğer fertlerini orada bıYaklaşık beş yıl önce, komünist nusunda bugüne kadar "çıt çıkar çabalan hakkında birçok kuşku men Suudi Arabistan'ın sürdürdürakarak gelmişler, bazılan malanBulgar yöneticileri, Bulgaristan mamasT Ankara ile Riyad arasın yu da beraberinde getiriyor. ğü bu sessizlik Türkiye'deki yetküi nı orada bırakmışlar. Bazı yaşlı innüfusunun onda birini da ciddi bir soğukluğa yol açtı. Ankara'nın bu hayal kınkhğını çevrelerin duyduklan hayal kırık sanlar emeklilik haklanndan mah'ohışturan TOrk azınlığına karfı Müslüman Ülkelerin bu tutumu, dile getiren üst düzeyli bir yetkili lığım daha da arttırmış bulunurum kalmışlar. Bize Bulgaristan'ı bir asimiJasyon kampanyası yetkili çevrelerde büyük bir hayal "Burada hoşnutsuzluğumuzun bir yor. başlattı. Bulgaristan'da 500 yıl niye terk ettiklerini izah ettiler. Bu kınklığına yol açarken, bu durum ifadesi olarak yapılması gereken suren Osmanh yönetimi Öte yandan İsrail Dışişleri Ba nedenlerin başında dillerini kullakarşısında İsrail ile diplomatik şey, İsrail ile diplomatik ilişkilerin sırasında bu ülkeye geierek kanlığı Sözcüsü Alon Liel, Cum namamalan, dini vecibelerini yeilişkilerin düzeyinin yükseltilme düzeyini yüksellmek olmalıdır" yerleşen bu insaniarm. Islami huriyet'in telefonla yönelttiği so rine getirememeleri, sünnet yapsinden dahi söz edilmeye başlan diye konuştu. Bunun şu aşamada geleneklere uymalan, ruları yanıtlarken, ülkesinin Bul tıramamalan geliyor. dı. ö t e yandan tsrail Dışişleri Ba "kişisel bir göriiş" olmasma karanadiHerini kuiianmalan garistan'da Türk azınlığına uygutslam dünyası bu insanlara yarkanlığı Sözcüsü AJon Liel, Bulga şın aynı ifadenin değişik kademeyasaklanıyor. Kendilerini lanan baskılardan büyük endişe dım edebilir ve etmelidir. Ama ristan'daki Türk azınlığa uygula lerde telaffuz edilmeye başlanması ••Maslüman Bulgar" değil. duyduğunu söyledi. yardımın sekilleri vardır. Birincisi nan baskılar konusunda ciddi en ise dikkat çekiyor. Liel şunlan belirtti: "Bu konu siyasi yaıdımdır. İslam ülkelerinin dişeleri bulunduğunu belirterek, öte yandan bazı Arap diploma da büyük endişe duyuyoruz. Ulus Bulgar hukümeti nezdinde bu sı"Uluslararası kamuoyunun artan tik kaynaklan tarafından "yayıl lararası kamuoyunun artan ilgisi nır dışı olaylannı durdurması ve ilgisi ve ilgili iki tilke arasında yadığı" bildirilen, "Arap dünyası, ve ilgili iki iilke arasında yapıla bu insanlann Bulgar topraklannpüacak temaslar yoluyla Bulgaris(Baştarafı 1. Sayfada) Türkiye'nin Filistin temsilciliğine cak temaslar yoluyla Bulgaristan da haklannı muhafaza ederek yatan'daki Türk azııılığın çektiği acıbüyükelçilik statüsü vermeyişine daki Türk azınlığının çektiği acı şamaları için baskı yapmalan ge devre dışı bırakıyor" dedi. lann azaltılraası için bir çözümiin karşılık olarak suskun kalıyor" lann azaltılması için bir çözümün rekir. Diğer taraftan Turkiye'ye bulunacağını umuyoruz" dedi. tstanbul'da yapımı, ANAP'lı şeklindeki görüş Ankara'da büyük bulunacağını umuyoruz." malzeme yardımı yapılmalıdır." Belediye Başkanı Bedrettin Dalan DlS BASINyBc tslam dünyası Sofya'ya karşı sessiz OzaFın politikası sınıfta kaldı Bulgaristan'da zulüm Turk olarak gören bu insanlardan, Türkçe olan isimlerini değiştirerek, Bulgar isimleri almalan isteniyor. Türkiye, insan haklan konusunda Batının gözunde olumlu bir imaja sahjp değil; bu yüzden, Bulgaristan'daki Türk azınlıgın sorunları hakkındaki girişimleri pek dikkate ahnmıyor. Çoğu kişi, konu dikkatlerini çekmişseolayı, bir devletin, başka bir ulkedeki azıniığı, aralanndaki larihsel bağ yüzünden himaye etme çabası olarak görüyor; çağdışı ve dikkate değmez buluyor. Son zamanlarda, Bulgarlann "turist" diye oiteledikleri, itelenen, kctü davranılan ve sonunda Turkiye'ye atıîan bu insanlann sajıa, görmezlikten gelinmeyecek kadar çoğaldı. Bulgaristan'ın birçok insanm malına, canına kasteden zulüm ve asimüasyon politikasma karşı uluslararasj protestolann yiikseitmesinin nedeni budur. Avrupa'mn bir köşesinde tneydana gelen bu insanuk trajedisi, Çin'deki olaylarla aynı zamana denk düştU. Bulgaristan, bu anlamda istediği gibi davranabildi. • Ancak Türk vaıandaşlarına uyguladığı utanç ve dehşet veren zulmünden otürü kınanmayı hak etti. (6.6.1989) Gökdelen kurtarma şehir Belediye Başkanlığı'na iletildi. Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na, turizm merkezi ilan edilen yerlerin krokileri gönderildi. Bayındırlık Bakanlığı'mn bu kararı ile belediyenin buralarda imar planı yapma yetkisi ortadan kalktı. İmar planlarını doğrudan Bayındırlık ve iskân Bakanlığı'nın yapacağı bu turizm alanları ise şöyle belirlendi: "Taksim turizm merkezi, Akaretler turizm merkezi tevsii, Maçka turizm merkezi, Kalamış Zühtüpaşa turizm merkezi, Sanyer tstinye turizm merkezi, Gayrettepe turizm merkezi, Anatepe turizm merkezi, Ataköy lurizm merkezi, Kartal turizm merkezi, Galata Kulesi ve çevresi turizm merkezi." İmar planlannı Bayındırlık Bakanlığı'nın yapacağı bu alanlarda, Taksim turizm merkezinde Süzer iş Merkezi, Maçka turizm merkezinde Japon Oteli, Sarıyer İstinye turizm merkezinde Uransan gökdeleni, Ataköy turizm merkezinde Ataköy turistik tesisleri ve Kazlıçeşme, Kalamış Zühtüpaşa turizm merkezinde Mehmet Ali Yılmaz'ın sahibi olduğu İstanbul'un değişik yerlerinde bulunan belediyeye ait 14 umunıi hela da yıllık 60 bin liraya vakfa kiralanmış, Bakırköy Kocasinanda kapalı spor salonu ile yemekhane, mutfak ve gazinodan oluşan kompleks yıllığı 100 bin liradan iki yıllığına kiralanıyor. Vakıf bu te"thaleyi yapması gereken Ana sisleri işletiyor. kenl Belediyesfnin başkanı, ber üç Anakent Belediyesi'nin yeni yövakfın da yönetim kunılu başka neticileri vakfın gerek satın alma nıdır. Kendisi ile sekreterini resmi gerekse bağış yoluyla edindıği birsıfat ve görevi ile değil, şahsen yö çok araç ve gereci de belediyeye netid kılmıştır. Şu halde ihale yo devretmemiş olduğunu belirtiluna başvurmuş olsaydı kanaatim yorlar. ce bu vakıfların ihaleye katılması istanbul Eğitim ve mümkun değildi." Vakıflann kuruluşu ile ilgili ola Kültür Vakfı rak bir başka rapor hazırlayan 15 Şubat 1985'te kurulan bu Prof. Aydın Aybay ise araştırma vakfın kurucu üyeleri Bedrettin sında vakıfların kuruluş mal var Dalan, Atanur Oğuz, Semiha Salığı olarak konulan 30 milyon li kir, Nur Atabay ve thsan Salcıoğralık tutarın, kimler tarafından lu. Daha sonra bazı banka, gazehangi oranda yatınlmış olduğu te ve şirketler de vakfa katılmışnun belli olmadığını belirtirken, lar. Son yönetim kunılu ise Dalan, vakıfların kuruluşu ile ilgili yan Atanur Oğuz, Hüsnü özyeğin, lışlıkları şöyle sıralıyor: İnan Kıraç, Namık Ayarcı, Mus• Kuruluş için niçin Beyoğlu tafa Süzer ve Altan öymen'den Mahkemesi'ne başvurulmuş? Di oluşuyor. lekçede kunıculann adresleri olaKuruluş amacı "tsUnbuTdaU rak gösterüen Karaköy ikametgâh değil. (tşhanından ikametgâh varlıklı ailelerin çocuklanna iyi eğitim vermek, aynı zamanda bu olamaz). • Yargıtay "bağışla gelecek çocuklann parasız Anadolu lisegelirleri" kuruluş için "mal lerine girmek isteyen fakir aile çovarlıgV' saymıyor. Kuruluşun mal cuklannın sırasını almalannı önvarüğı olarak gösterilen 30 milyon lemek ve her okul kontenjamnın İira öngörülen amacı gerçekleştir yüzde 20'sini fakir aile çocuklanmeye yetmeyeceği için, mahkeme na ayırmak" olarak belirlenen nin tescil işlemini reddetmesi ge vakfın kurduğu ilk lise Göztepe Semiha Şakir Lisesi. Bu okullar rekirdi. giderek çoğaldı. Vakfın kurduğu • Kuruluş müracaatlarını M. diğer okullar şunlar: İhsan Salcıoğlu yalnız başına yapmış. Senette böyle bir yetkisi yok. Bağlarbaşı Belde, Buyükada Avukat değilse vekaleten de özel Beyhan Aral, Florya Bilge yapamaz. Kaan, Gaziosmanpaşa Kaşgarlı • Çocuk Vakfı'nda amaç mad Mahmut, Tarabya Kemal Atatürk desinde "vakfa tahsis edilen ve Kartal Uluğbey. araziden" söz ediliyor. Vakıf Belediyenin encümen karanyla, 1985'de tescil edilmiş, tahsis 2886 sayılı Devlet İhale Yasası'nı 1986'da. çigneyerek bu vakfa sattığı arsa• 30 milyon vakfın ilk serma lann yerleri ve satış fıyatlan şöyle: yesi denmiş. Sonra da 200 milyon Beşiktaş'ta Mecidiye mahalleliralık mal varlığından söz sinde toplam 15 bin 957 metre kaediliyor. relik arsalar 2 milyar artı KDVyle Bedrettin Dalan 10 Haziran vakfa satümış. Satış bedelinin yüzI985'de ilk olarak İstanbul Çocuk de 40*1 peşin alınmış, geriye kalan ve Tabiat Vakfı'nı kurdu. Vakfın iki yıl içinde eşit takside bağkurulmasından 1.5 yıl sonra San lanmış. yer'de mülkiyeti belediyeye ait 655 Göztepe'de 9520 metre karelik bin 836 metre karelik arsanın kul arsa 142 milyon İira artı KDV ile lanım hakkı vakfa devredildi. 49 vakfa satılmış, satış bedelinin yüzyıllığına, 2 milyon gibi günün de de 25'i peşin alınmış. Geriye kağerinin çok altında bir bedelle kul lam üç taksitle üç yılda ödenmek larum hakkını alan vakıf, bu hak üzere. kuu yapişletdevret sistemine göre Bakırköy Şenlik mahallesinde NET Park A.Ş.'ye kiraladı. Vakıf 15 bin 60 metre karelik arsa 1 milbunun karşılığında NET Park'ın yon 355 bin liraya vakfa satılmış bu arazide kuracağı "Disneyland" satış bedelinin yüzde 25'i peşin açılıncaya kadar 150 milyon İira alınmış. alıyor. Disneyland açılıncaya kaTarabya'da.ll bin 141 metre kadar şirketin vakfa cirodan yüzde relik arsa 171 milyon 650 bin İira 5 pay vereceği konusunda taahhü ve artı KDV ile vakfa satümış. Sadü bulunuyor. tış bedelinin yarısı peşin alınmış, Devlet İhale Yasası'na tabi ol geriye kalan öteki yarısı bir yü mayan vakfın, böylece arazivi ko içinde ödenmek üzere. lay bir şekilde NET Park A.ŞÎye Üsküdar Ümraniye'de 9369 devrettikten sonra, belediyenin ge metrekarelik arsa 415 milyon 150 liri yılda iki milyon ve gelirden bin İira ve artı KDV ile vakfa sayüzde 10, vakfın geliri ise 150 mil tılmış. Satış bedelinin yüzde 4O'ı yon ve cirodan yüzde 5 olarak he peşin alınmış, geriye kalan 2 yıl saplamyor. içinde 2 eşit takside bölünerek ödenmek üzere. İstanbul Çocuk ve Tabiat VakKartal'da 9368 metrekarelik arfı'mn kurucu üyeleri Bedrettin sanın kullanım hakkı 49 yıllığına Dalan, Atanur Oğuz, Semiha Şabu vakfa devredilmiş. Kullamm kir, Nur Atabay ve İhsan Salcıoğhakkı için de ilk yıl 600 bin İira lu. Daha sonra Mustafa Süzer, alınmış. Kahraman Sadıkoğlu ve Özel Kaİstanbul Büyükşehir Belediyelem Müdürü Reha Arar da genel si Encümeni karan ile geri alınan kurul üyeliklerine seçildiler. satış, kiralama ve kullanma hakDiğer 2 vakfın yapısı ise şöyle: kı devri işlemleri şunlar: • İstanbul Eğitim ve Kültür Güzel İstanbul Vakfı'na verilmiş olan Beşiktaş Hizmet Vakfı 637 ada 49 ve 125 parsellerdeki 10 Haziran 1985'te kurulan bu toplam 15.957 m.kare taşınmazın vakfın kurucu üyeleri Bedrettin satışı. Dalan, Atanur Oğuz. Semiha Şa• Florya 543 ada 7 parseldeki kir, Nur Atabay ve thsan Salaoğ 15.060 m.karelik taşınmazın satışı. lu. Yönetim kurulunda ise Dalan • Üsküdar 737 ada ve 10 parve Oğuz'dan başka üç genel sek seldeki 11.860 m.karelik taşınmareter yardımcısı ile Reha Arar ve zın satışı. Adalar Belediye Başkanı Recep • Göztepe 412 ada 73 parseldeKoç var. Genel kurul üyeleri ara ki 9.520 m.karelik taşınmazın insında Mustafa Süzer, Ayseli Da tifa hakkı. • Tarabya 440 ada 1 parseldeki lan, Beyhan Oğuz ve Kahraman 11.441 m.karelik taşınmazın satış Sadıkoğlu var. işlemleri. Vakıf, mülkiyeti belediyeye ait • Kartal 2581 ada 1 parseldeki olan iki helikopteri (brri düşerek 9.369 m.karelik taşınmazın kulparçalandı) çalıştırıyor. Vakıf ile lanma hakkı iptal edildi. belediye arasındaki protokol uyaGüzel İstanbul Vakfı'nca işletirınca, vakıf bu helikopteri üçüncü şahıslara kiraya verebiliyor. Be len İBİTEM (İtfaiye Eğitim Merlediyeye de saati 50 bin liradan ki kezi) 18 adet tuvalet ve helikopter ralıyor. Yani belediye kendi malı işletmeleri bir protokol ile geriye alındı. İstanbul Çocuk ve Tabiat Vakfı'na verilmiş olan Sanyer 388 ada Tek/Art Holding'in turizm mer 3 parseldeki 1.268.925 m.karelik kezi ve Marina inşaat ve projele 49 yıllık kullanma hakkı tahsisi geriye alındı. (DİSNEYLAND) ri bulunuyor. Bayındırlık Bakanlığı'nın bu kararı üzerine İstanbul Büyükşehir Belediyesi söz konusu alanlardaki inşaat ve projelerin durumlan ile ilgili bir rapor hazırlığı başlattı. Bu arada SHP genel merkezi de konuyla ilgili bir çalışmaya girişti. SHP'nin yerel yönetimlerden sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Adnan Keskin, uygulamaya sert tepki göstererek, kurtarma operasyonu uygulanan proje ve inşaatlan yürüten şirketlerin ortaklarının açıklanmasını istedi. Keskin, " 2 6 Mart yerel seçimlerinde, milletten şaman yiyen Özal iktidan. yağma zihniyeti ile İstanbul'u yandaşlarına peşkeş çekme çabasına girişti" diye konuştu. ANAP iktidarının ve Özal'ın sürekli yerel yönetimlerin yetkilerini arttırmakla övündüğünü anımsatan Keskin, "Şimdi, aynı zibniyet, talan için belediyeleri en doğal haklan olan imar planlannı yapma konusunda devre dışı bırakıyor. SHP'li belediyelere vatandaşın verdiği yetki, hanedan iktidarının kararları ile geri alınıyor" dedi. Hukuki gerekçe STRASBOURG Avrupa Konseyi'nde Sofya'ya protesto HADt ULUENGİN STRASBOURG Dün Strasbourg'da sona eren Avrupa Konseyi Parlamenterler Asamblesi oturumuna paralel olarak, bu kummdaki sosyalist, sosyal Hıristiyan, liberal ve muhafazakâr gruplar ortak bir bildiri yayımladılar. Bu bildiride, Bulgaristan'ın Türk azınlığına karşı uyguladığı özümleme politikasma son vererek Sofya'nın bir göç anlaşması imzalamak için Ankara ile görüşme masasına oturması talep edildi. ö t e yandan, yine asamblede dün gerçeklesen ve DoğuBatı ilişkilerinin irdelendiğı toplantıda söz alan Türk parlamenterler, Batı Avrupa ülkelerinin Bulgaristan'a karşı açık tutum alarak Ankara'yı desteklemesini istediler. Bu arada, Sofya'run uygularnalarını kınayarak Sırasbourg orgammn Türkiye safında tavır almasını isteyen mektuplar da, Avrupa Konseyi Başkanı Andreas Bjorg'e teslim edildi. Avrupa Konseyi'ndeki komiinist grup dışındaki bütün siyasi eğilim başkanlarının imzasıyla dün Strasbourg'da yayımlanan ortak bildiride, konsey tarafından daha önce hazırlanmış "tavsiye karanndan" farklı olarak, Bulgaristan'dan sınır dışı edilen azınlık için, "Müslüman etnik" deyimi yerine "Türk" sıfaü kullanıldı. Aynı bildiride, Ankara'nın yaklaşımına paralel olarak, Sofya'nın bir göç anlaşması imzalamak için Türkiye ile müzakere masasına oturması talep edildi. Diğer taraftan, DoğuBatı ilişkileri konusunda dün gerçekleşen tartışmada, ANAP Milletvekili Kurtcebe Alptemoçin ile SHP üyesi tsmail Cem, birer konuşma yaptılar ve Avrupa ülkelerinin Bulgaristan'daki Türk azınlık konusunda kayıtsız kalmamasını istediler. Söz konusu tartışmanın en temel özelliğini, ilk kez, Sovyet, Macar, Polonyalı ve Yugoslav temsilcilerin de oturumda hazır bulunması oluşturdu. Ancak, bu tartışma sırasında söz alan Batı Avrupalı milletvekillerinden hiçbirısinin Bulgaristan sorununa değinmediği gözlendi. ya paralel olarak Bulgaristan konusunda Türkiye'den Strasbourg'a gönderilmiş olan mektuplar, dün Türk Heyeti Başkanı Mükerrem Taşçıoğlu tarafından Avrupa Konseyi Parlamenterler Asamblesi Başkanı Anders Bjorg'e teslim edildi. Bjorg, yaklaşık on bin tane olan bu mektupları alırken, Avrupa Konseyi'nin Bulgaristan Türkleri sorunuyla yakından ilgileneceğini ve konuya ilişkin raporun konsey heyetinin Sofya'ya yapacağı ziyaretten sonra nihai şeklini alacağını belirtti. Bilindiği gibi "Avrupa Konsey i'ne üye olmayan ülkeler komisyonu" üyesi üç tenısilci, 1319 temmuz tarihlerinde Bulgaristan'a giderek buradaki Öte yandan, "Miliyet" Gazetesi Türk azınlık konusunda incelemetarafından başlatılan kampanya lerde bulunacaklar. zamanında başlatılan, Süzer tş Merkezi, Japon Oteli, Ataköy turistik tesisleri, Uransan gökdeleni, Kalamış Marinası gibi inşaatlann ruhsatlarının SHP'li belediyeler tarafından yeniden gözden geçirilmesi ve ruhsatlarda değişiklik yapılması üzerine hükümette bir çalışma yapıldı. Son olarak İnönü Stadyumu arkasındaki Süzer İş Merkezi inşaatının 9 katla sınırlanması üzerine, Başbakan Turgut Özal'ın talimatı ile yapılan çalışmalar sonunda, soruna İmar Yasası'ndaki bir maddenin kullanılması ile " ç ö z ü m " bulundu. Bayındırlık ve İskân Bakanlığı, İstanbul'da söz konusu inşaatların yapıldığı 10 yeri turizm alanı ve merkezi ilan etti. Bakanlık, 3194 sayılı İmar Yasası'nın "9. maddesine dayanarak, bu alanlarda res'en plan yapma, yaptırma, değiştirme ve onaylama yetkisini 3 yıl süre ile kendi üzerine aldı. Özal tarafından da onaylanan bu karar, ivedilikle İstanbul Büyük Belediyeye ait tasınmazlann, vakıfların elinden geriye alınmasındaki hukuki gerekçeler şöyle belirtiliyor: • Vakıflara satışı yapılan tasınmazlann tahmini bedellerinin, günün geçerli bedellerinin çok altında olduğu saptanıyor. Bu arada yapılan araştırmada ihalelere sadece bir tek sözü geçen vakıf katılıyor. thaleye başka başvuru yapılmaması dikkat çekiyor. Bazı ihalelerde ise aslında çok düşük olan gerçek değere aykın olarak, hiç artış yapılmaması bazılannda ise 50 bin İira gibi çok cüzi artış yapılması dikkat çekiyor. Hukuki gerekçede aynca tasınmazlann kiralanmasında metrekaresi 2 İira gibi sembolik rakamlar verilmesi, kamu tüzel kişiliği olan belediyenin mal varlığında azalmaya yol açtığı ve belediyeyi zarara uğrattığı kaydediliyor. Eğitim ve Kültür Vakfı'nın elindeki taşınmazlar alınıyor. Ancak o taşınmazlar üzerindeki okulla ra dokunulmuyor.