18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
5 TEMMUZ 1989 KÜLTÜRYAŞAM CUMHURİYET/5 ai>ı Dusri/A/ 3Ü bn altıyoz " ' p«r*. MUZİK FDLJZALI KİM KİME DUM DUMA BEHtç AK Sonra, i'o/araA/a auda 327bm /t Tamas Vasary, Londra Mozart Topluluğu'yla şenlikteydi Müzisyen zaten göçebedir 195G'da ailesiyle birlikte Macaristan'dan ayrılan Vasary, îngiltere ve Isviçre'yi mekân tutmuş. önceleri baba ocağını özleyen ünlü piyanist zamanla dünya vatandaşı olmaya alışmış. Vasary, "Müzisyen tabiatı gereği göçebedir" diyor. Macar asıllı piyanist Tamas Vasary ile Aya Irini'de konser öncesi, prova sonrası buluşup konuştuk geçen hafta. Jlk soruyu o bana yöneltti. "Siz de piyanistmişsiniz, doğru mu?" Evet, belki iyi bir eşlikçiyim, ama yetersiz bir piyanistim doğrusunu ıstersenız. "Ezber hatası yapmaktan, unuttnaktan korktuğum için solo piyanist olma sevdasından vazgeçeli çok oldu" diyorum. "Ezber hatası yapma korkusunun hafıza ile hiç ilgisi yoktur. Tünıüyle sinirsel bir kramptır Sıcak ve içten bir Insan Müzik yazarımız Filiz Ali, Londra Mozart Topluunutmak. Üstelik piyanistlerde luğu'nun Aya Irini'deki konserinden önce Macar asıllı piyanist ve şef Tamas çok sık görülür. Onca notayı akıl Vasary'yle konuştu. Sıcak ve içten bir insan olan Vasary, anayurdu Macada tutmak zorunluluğunun doğal ristan'dan ayrılışını, "mecburi" Liszt, Chopin ve Rahmaninov uzmanlıklanpaniğidir bir yerde. Biliyorsunuz nt, oiyantstide şefliği nasıl birlikte surdurduğünü anlatb. (Fotoğraf: Yıldız Üçok) Horowitz sırf bu korku yüzünden nistliğirale para kazanabileceğim Daniel Barenboim, Vladimir Ashuzun yıllar sahneye çıkmadı." ve aileme bakabileceğim gerçeği kenazy, siz de Japon piyanist UcTamas Vasary 17. Uluslarara ortaya çıktı. O zamanlar Deuts bida da Mozart konçertolan hem sı tstanbul Festivali'nde Londra che Grammophon plak firmasının çalıyor hem yönetiyorlar meslekMozart Topluluğu konserlerini en büyük hissedan Siemens idi. lerinin bir döneminde. Siz de şefhera yönetiyor hem de Mozart'ın Hâlâ öyle mi bilmiyorum. Bir da liğe gitgide daha çok önem veriiki ayn piyano konçertosunu ça vette diğer konuklann ısran ile hiç yor gibisiniz." lıyordu. "Adınız müzik çevrele de istemeden Liszt çaldığımı, ba"Bir on yıl daha sadece piyarinde Liszt uzmanı diye geçerdi na göre de berbat çaldığımı anım nist olarak konser vermeye devam hep, oysa şimdi iki tane Mozart sıyorum. Siemens'in önemli mü etseydim, sonumun sinir hastalıkonçerto ile İstanbul dinleyıcısi dürlerinden biri de oradaymış meğına yakalanmak olacağını fark nin karşısına çıkıyorsunuz." ğerse. Beni pek beğenmiş. O sıra ettiğimde kariyerimin gidiş yönü"Liszt uzmanhğı biraz da mec da Deutsche Grammophon, rakip nü değiştirdim. Daha önce de söyburiyetten kaynaklandı. Bakın firmaJardan birinin Liszt uzmanı lediğim gibi şeflik benim ilk aşanlatayım. 1956'da ailemle birlik diye lanse ettiği György Cziffra' kımdı. Koşullar gereği piyanistlik te Macaristan'dan kaçtık. Babam ya karşı bir başka Liszt uzmanı ön plana çıkmıştı. Üstelik bir piher dönemde yanlış saflarda yer Macar piyanist aramaktaymış. yanist her zaman şef olabilir, ama almayı becermiş biriydi. Faşistler Tarife ben tıpatıp uyuyordum ve şefler öyle kolay kolay piyanist iktidardayken solcu olduğu için DGG'nin Liszt uzmanı Macar pi olamazlar. Ben çok sinirli, kılı komünistler iktidara gelince de yanisti ben oldum. Daha sonra kırk yaran, titiz, perfeksiyonist biyeterince solcu olmadığı ya da yaptığım Cbopin plaklanyla Choriyim. Tek başıma kalıp piyano ile parti disiplinine uymadığı için ba pin, Rahmaninov'larla da Rahşına gelmeyen kalmadı. 1956'da maninov uzmanı olduğum söylen cebelleşirken didik didik yerim Macaristan'dan kaçmak zorunda di. Bana kalırsa benim asıl uz kendimi. Oysa orkestra ile birlikte kaldığımızda ben asıl merakım ve manhğım şansımm farkmda ol müzik yaparken stres çok daha az bence. Ayrıca başka şeflerin 'baaşkım olan orkestra şefliği kari mamdır." ton'u altında çalmak da beni rayerine adım atmak üzereydim. "Ünlü piyanistlerin orkestıa hatsız ediyor artık. Bunca deneBatı'ya iltica edince, ancak piyaşifliğine dönmelerine ne dersiniz? yimden sonra kendi yorumumu herhangi bir şefe kabul ettirme cabasına girmek, hatta bunu düşünnıek bile ağırıma gidiyor. Kolayını buldum gördüğünüz gibi. Hem çalıyor hem yönetiyorum." Sırası gelmişken, bir piyanist ukalalığı jtapayım dedim: "Mozart'ı piyanodan yönetmek o kadar zor olmasa gerek, ancak 19. ve 20. yüzyıl repertuarını da piyanodan yönetebiliyor musunuz?" "Barlok'un 3. Piyano Konçertosu dışında aklınıza gelen bütün konçenolan piyanodan yönetebilirim ve çoğunu yönettim de. Ritm ve göz iletişiminı mükemmel kurmak koşuluyla olamayacak iş değil." Tamas Vasary çok sıcak, çok içten bir insan. Konuşmayı da çok seviyor. Hiç öyle "çok meşgul ve ünlüyüm, liitfen kısa kesin" havalarına girmiyor hakçası. Bu tür davranışlara sık sık rastlandığını söylediğimde verdiği yanıt çok doğnı aslında: "Söyleyecek lafı, hatta dünya görüşü bile olmayan sanatçılann sayısı inanmayacağınız kadar kabanktır bu dünyada. Onlar da kendilerini dışanya karşı mağrur görünerek korurlar." Tamas Vasary, sözlerıne şöyle devam ediyor: "Benim dcğişik meraklanm vardır. Eşim antropolog, dolayısıyla onun ilgi alanı beni de ilgilendiriyor. tkimian de dil öğrenme yeteneğimiz olduğu kanısındayım. O da ayrı bir merak. Eşim dolayısıyla müzik dışında çok geniş ilgi alanlanm oldu." Vasary, Macaristan'a uzun yıllar geri dönememiş. İlk başlarda gençliğinin geçtiğı Budapeşte'den çok, çocukluğunu yaşadığı Debrecen'i çok özlermiş; baba ocağı gözünde tüter, rüyaJarına girermiş. Zamanla mülteci statüsüne, dünya vatandaşı olmaya ve hiçbir yeri fazla özlememeye alışmış. "Burada müzisyen olmanın avantajını göz ardı etrneyelim. Müzisyen, zaten tabiatı itibarıyla göçebedir..." Şimdi tngiltere ve tsviçre'yi mekân tutmuş Vasary. 1970'ten sonra Macaristan'a tekrar dönebilmiş, artık orada yaşamasa da konser verrnek için sık sık bahaneler yaratarak gittiğf yer yine de anavatanı. PİKNtK PtYALE MADRA DELI B U W KALEM ıLECf HIZLI GAZETECİ NECDET Ş£N BİTİRMEK ISTJYOJtVM.. A OOĞRU OÜRÖST BİR İSİMI EVİME P E GİOSMSM. ÇİZGİLİK KÂMİL MASARAC1 Vaughan konserlerî iptal Kiiltür Servisi Festivalin ağır toplanndan Sarah Vaughan ve üçlüsünün konserleri iptal edildi. 9 ve 10 temmuz tarihlerinde Açıkhava Tiyatrosu'nda iki konser verecek olan caz müziğinin en önde gelen isimlerinden Amerikalı siyah şarkıcı Sarah Vaughan'ın rahatsızlığı nedeniyle New York'ta bir hastanede yattığı, bu yüzden de tüm Avrupa turnesini iptal ettiği öğrenildi. İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı yetkilileri yine de Vaughan'ın iyileşirse festivale katılabileceğini, herhangi bir açıklama yapmak için son ana kadar bekleyeceklerini söylediler. GARFIELD JMDAVIS fîfılİİ' f p c t İ U S I I I İ M J f i İ Mosl <° v a ^ ^ Balesi, ünlü "Kuğu Gölu" balesini UluslaUUIU I C d U V a i U C y u l r a r a sı İstanbul Festivali'nde üç gece sahneledi. Açıkhava Tiyatrosu'nda sergilenen "Kuğu Gölü", kJasik Rus balesinin damgasını taşırken, yeni yorumlar da içeriyordu. "Kuğu Gölu"nü ikinci akşamında Cumhuıtaşkanı Kenan Evren de izledi. (Fotoğraf: Yıldız Üçok) Müzik yaratan kızın öyküsü Bugün festivalde iki etkinlik var. "Mama, I Want to Sing" (Anne, Şarkı Söylemek tstiyorum) adlı konulu konser Açıkhava'da. Sema Törenleri ise Atatürk Kültür Merkezi'nde. Kiiltür Servisi 17. Uluslararası tstanbul Festivali'nde bugün iki etkinlik var. "Mama, I VVant to Sing" adlı oyun ya da konulu konser, bugün ilk kez Açıkhava Tiyatrosu'nda sahneleniyor. "Sema Törenleri" ise Atatürk Kültür Merkezi Büyük Salonu'nda. "Mama, I Want to Sing" (Anne, Şarkı Söylemek tstiyorum), New York'ta, ABD'nin doğu bölgesinde, 1988'de Japonya'da ve başka birçok iilkede 1500'den fazla sahnelendi ve 50 bini aşkın seyirci önüne çıktı. Özellikle ABD'de son 10 yılın en önemli ve en başanlı tiyatro olaylarından biri oldu. tzleyicileri kendine çeken, heyecanlandıran, eğlendiren ve duygulandıran şey, "Mama"daki yaratıcılık, düş gücü, enerji, stil ve duyarlığın dengeli bileşimi ve konunun bir konser tarzında anlatılmasıydı. Vy Higinsen ile Ken VVydro, plakları uluslararası piyasada satılan ve Las Vegas'da sahneye çıkan Vy'nin kız kardeşi Doris Troy'un yaşamından esinlenerek, annesinin karşı koymasına karşın dinsel müzikten uzaklaşan, din dışı müzik dünyasına yönelen, bütün insanlara seslenen ve onları ilgilendiren bir müzik yaratan bir genç kızın öyküsünü sahneye aktardılâr. Gösteriler sırasında seyirciler duygulannı değişik biçimlerde ortaya çıkardılar. Güldüler, ağladılar, alkışladılar. Sahne üstündeki olayla aralarında yakın bir bağ kurdular. "Mama, I VVant to Sing"de sevgi mesajı, aile bagları, kültürel bilinç, dostluk, insarun amacına uLaşma isteği ve kök' leriyle ilişkisini sürdürmesinin önemi ustalıkla, inandırıcı ve dokunaklı bir biçimde, olağanüstü yetenekli sanatçılar tarafından sahneleniyordu. 17. Uluslararası tstanbul Festivali'nde bugün, yarın ve 7 temmuz cuma günü Açıkhava Tiyatrosu'nda sergilenecek olan "Mama, I VVant to Sing" daha önoe ünlü haftahk "Time" Dergisi tarafından yılın oyunu seçildi, ayrıca ABD'deki ABC, NBC ve CBS televizyonları tarafından da yayımlandı. Festivalde bugün ve yann iki kez sergilenecek olan "Sema Törenleri"nin başında Celaleddin Çelebi tanıtıcı bir konuşma yapacak. Postnişin, yani tören başı olarak Selman Tüzüo'ün katılacağı gösterilerde Derviş Mustafa EJede'nin "Bayâti Mevlevi Ayini" sunulacak. Neyzenbaşı ve mutrip heyeti (müzisyenler) başkanı olarak "Doğan Ergin'in yer alacağı gösterilerde naathan olarak Kâni Karaca ve Hüseyin Top bulunacak. "Sema TörenlerT'nde neylerde Andaç Arbaş, Ümil Gürelman, Varol Şar ve Osman Erkahveci, kanunda Ciineyt Kosal, kemençede Nihat Doğu, tanburda Abdi Coşknn, kudümde Vaiıit Anadol, udda Ömer Şatıroğlu, ayinhan olarak da Ziya Akyiğit, Ahmet Özhan, Tuğrul İnançer, Erol Bingöl, Nejat Tezcan. Alaeddin Aday, Hasan Semerkantlı, Serhat Sarpel, Faruk Salgar, Aytaç Ergen, Hayati Günyeli, Necmettin Yıldınm, Koray Safkan ve Mithat Ansoy yer alacaklar. Bugün ve yann akşam sunulacak olan "Sema Törenleri"nin sema heyetinde ise Mustafa Polat (semazenbaşı), Ethem Karadağ, Emrullah Nergiz, Ahmet Birekul, Kadir Oikici, Nuri Yılmaz, Ahmet Tekelioğlu, Reşal Varol, Muammer Ünal, Mehmel Holal, Fevzi Sözmen, Celaleddin Berberoğlu ve Sıtkı Holat yer alıyor. 'Mama, I Want to Sing', Uluslararası istanbul Festivali'nde fe3 TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARMAX 5 Temmuz 1O33'PA BUSÛM, İLK HAÇU OKOUSU KUDÜS TİMİN ÖMLBRİNE ULAÇMlÇTI. PAPA U UR&AHUS'UN ÖZEhiDİRMESİYLE HALHTAH VE SOYLULA&rN OUZEMÜ KU\fVETlER.İNOEH OLUŞAfJ HAÇUIAH, AfRUF>A'C>AN AHAOOLU'YA DO6&U fLERLEMEYE BAŞL4 HAÇLI SEFEgLEGİ 'HİN, DİNÎ 6EKEKÇELJ&Z f , AKDENİZ'DEtCİ ARAf> EGEM£\ILIGİNI K(RMAIC, DO&UNUH ZENGİNUICLEgiNE ULAÇAflAK VE BİZAMS'l StKlÇneAN TÜBJZLER.İ GE& ÇEVİ4Z.MEK Sİ8/ AMACİAR/ DA VARPt. AUADOLU İÇUEIZİUOE, SELÇUKUJ HÜKÜMD^et I. fC/L/ÇAeSCAM TAfZAF/MDAN BÛYÜK ÇAPTA ERİnLEN HAÇU KUVVETLERJ, ÖNCE ANTAfC/A'YI ALMIŞ', AISO/N'DAN KÜOÛS ÖNLEGlHE (SELMİŞTİ. gl£ £Ü£e SONGA KENT ELLEeiNe SEÇEdEKT/. NAÇLILAR KUDÜS'TEL TÜRK VE DÜNYA KARİKATÜRÜNDEN FESTİVALDE BUGÜN Srna Törenleri (Atatürk Kültür Merkezi Büyük Salon, 18.30). N a M I ttanl (• King (Açıkhava Tiyalrosu.21.30). YARIN Sema Törenleri (Atulürk Brandis Uürdüsü (Aya Kültür Merkezi Büvük Salon, 18.30). Üç kez sahnelmecek "Mama I VVant to Sing" adlı müzikli oyun ya da konulu konser, 17. Uluslararası İstanbul Festivali kapsamında Açıkhava Tıyatrosunda bugünden başlayarak art arda uç kez sahnelenecek. Irini, 18.30). Mana I H ı ı l to Kintf (Açıkhava Tiyutrosu, 21.30). Mustafa Eremektar (Mıstık) 22.6.1960 Zvetan Mimdiev (Bulgahstan)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle