23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/14 24 NİSAN 1989 Gaziantep'te trafik kazası: 8 ölü, 3 yaralı G A Z t A N T E P (Cnmhuriyet Güney Üleri Bürosu) Gaziantep Nizip karayolunda meydana gelen trafik kazasuıda 8 kişi öldü, 3 kişi yaralandı. Gaziantep Mezarhk kavşağında Adana'dan Şanhurfa'ya giden Mehmet Esenboğa yönetimindeki 01 NS 694 plakalı petrol tankeri, Araban'dan Gaziantep'e gelen Höseyin Aytekin yönetimindeki 27 H P 127 plakalı yolcu minibüsüne çarptı. Tankerin minibüsü sürüklemesi sırasında araçtan düşen sürücü R ö s e y i n Aytekin ile yolculardan Hasan Çakmak, Nuri Özen, Ayşe Çınar, Güllü Polat, Memik Üzüm, Ümmel Polat ve Şıh Mehmet Polat öldü. Tanker süriicüsu kazadan sonra olay yerinden kaçtı. Enis Karadutnan firar etti Istanbul Haber Servisi Yeraltı dünyasının önde gelen isimlerinden Enis Karaduman tedavi için getirildiği Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi'nden dün gece Fırar etti. Gazeteci Mehmet Şehirii'yi yaralamak ve ruhsatsız silah taşımak suçlanndan 3 ay once yakalanarak Metris Cezaevi'ne konan Enis Karaduman, tedavi için getirildiği Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi Kulak Burun Boğaz Servisi'nden saat 23.45 sıralarında kaçtı. Adı birçok kaçakçılık olaylarına kanşan Enis Karaduman hakkında 12 Eylül 1980 sonrası arama ernri çıkanlmıştı. Daha sonra Yahya Demirel'i kaçırarak fidye isteminde bulunan Karaduman, 1986 yılına kadar yurtdışında kaldı. Diyarbakır'da, üç çocuklan bir İnt8har IHUIlal J aylıkken "beslenme yetersizliğinden" ölen Yılmaz çifti, bu kez de kendi dertierine çare arıyorlar. Fatih Paşa Mahallesi'nde tek odalı bir evde oturan Şirin ve Naile Yılmaz çifti, hem böbreklennden hem de akciğerierinden rahatsızlanarak yatağa düştüler. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı'na geçen yıl başvurduğunu, ancak cevap alamadığını da ifade eden Şirin Yılmaz, hastalığın ve yoksulluğun sürukletiıği çaresizliğinı şöyie dile getirdi: "Artık dayanacak gücümuz kalmadı. Eşimle karar verdik. Tedavı imkânı bulamazsak birlikte intihar edeceğiz." (Fotoğraf: AA/Diyarbakır) c Izmir'de Türk kedileri ABD'de Güneydoğubulunan NATO Müttefik Kara : Kuvvetleri Komutanlığı karargâhında görevti ABD'Iİ subay Joy Cook, İzmir'de sokaklardan toplayıp beslediği 10 kediyi. resmi makamlardan izin alarak ülkesıne göturuyor. Joy Cook, hayvanları ve özellıkle kedileri çok sevdiğini belirterek, sokaklarda karşılaştığı başıboş, aç ve bakıma muhtaç kedilere sahip çıktığını söyledi. Bir köpeği ve bir papağanı olduğunu da söyleyen Cook, İzmir'de, sahipsiz kedilere kötü davranıldığını ve buna çok üzüldüğünu kaydetti. Pasaporöannı çıkardığı 10 kediyi, ülkesine götürmek üzere kafesleriyle uçağa yükleyen yüzbaşı Cook, onlan çiföiğinde besleyeceğini sözlerine ekledı (Fotoğraf: (AA/İzmir) K Î İ f * M İ f C İ İ U S I N ^ y a * ı n a a K I Lydia Fulton, Massachusetts'ffltlyllli 9 M W C I I I ı n Hingham kentınde yaşıyor ve her sabah sevimli midillisi Jacky'nın sırtına attayıp, "Patrick Ledger" adlı gazeteyi dağıtıyor. Lydia, bu işten çok hoşlandığını soyluyor. (Fotoğraf AP/AA) Bu, Böyle Gidemez... nın bugünkü beklentisi, siyasal durumun bir an önce netleşmesidir. Bundan önce hareketsizliklerini bozacak işaretler bu kesimde görülrnüyor. Dış ekonomik ve mali odaklarda durum farklı değildir. Bu çevrelerde de Başbakan özal'ın geleceğine ilişkin soru işaretleri çok belirgindir; bu işin hiçbir şey olmamış gibi devam edeceğine inanan vardır denemez. Bir erken seçimin kaçınılmazlığı gitgide ön planaçıkıyor. Geçen hafta istanbul'daki birtoplantıda, Japon ışadamlarının Başbakan'a yönelttikleri kaygı yüklü sorular bir gerçeğin altını yeniden çizmiştir: En kısa zamanda halkın oyuna başvurmak! Başka çare göremiyoruz. İç ve dış etkili odaklar, Özal iktidanna dönük olarak bir bekleyişin içine girmişlerdir. Başbakan Özal, hâlâ, "270 çoğunluğum var parlamentoda" demekle inandırıcı olamaz; çünkü bu çevreler, böyle bir siyasal desteğin artık olmadığını görebilecek kadar deneyim sahıbıdirler. Ayrıca bir yerel seçim de olsa, yüzde 80'e varan hayır oyunun anlamı o kadar açık ki üstünde fazla durmayı da gerektirmez. Ama Sayın Özal şimdilik bir inatlaşma havası içinde. Verdiği izlenim şöyie: Seçimi 11.5 yıl sonraya atıp bir mucize gerçekleştirebilir miyim? Özal, gerçekten biraz mucize peşinde gibi geliyor bize. (Baftara/ı 1. Sayfoda) Ancak bu arada kimi işaretler var ki eylülde bir erken seçimin ANAP lideri için de hâlâ gündemde olduğunu gösterebiliyor. Ekonomik aianda atılan bazı adımlar, bir seçim ekonomisi çerçevesinde değerlendiritebilir. Enflasyonla mücadele konusunda parasal önlemlerin yanı sıra bazı ek önlemlerin bugüne kadar alınmamış olması da bu açıdan anlamlı sayılabilir. Tabii Sayın Özal'ın kafasının içinde ne olduğunu bilemeyeceğimize göre, şimdilik onun eylülde erken seçime hayır dediğini göz önünde tutarak yorum yapıyoruz. Ve diyoruz ki: Ülkemizin içinde bulunduğu koşullar eylülde bir erken seçimi gerekli kılıyor. Ekimdeki cumhurbaşkanlığı seçiminden önce halkın oyuna bir kez daha başvurulmalıdır. Cumhurbaşkanı Evren'in 23 Nisan mesajında şu satırlar dikkat çekicidir: "Demokratik parlamenter sisteme gölge düşürecek, vatandaşlan bu sistemden soğutacak tutum ve davranışlardan titizlikle kaçınır, butun sorunlarımıza her türlü şart ve ortamda yılgınlık ve karamsarlığa kapılmadan, bu sistemin gerek ve gelenekleri çerçevesinde çözümler bulunabileceği inancını korur..." Sayın Evren'in dileğine biz de katılıyoruz: Halkı demokrasiden soğutacak davranışlardan sakınalım! Bunun da en başında, onun iradesine saygı gelir... Bu, böyle gidemez artık! Yurt Haberleri Servisi Yurdun büyük bölümündeki tarım alanlarında etkili olan kuraklık, ürün rekoltelerinde alarm veriyor. Çukurova Bölgesi'nde son günlerde başgösteren aşın sıcaklann, yaşanan kuraklığın tarımda yol açtığı olumsuz etkiyı beklenenin de üzerine çıkardığı belirtiliyor. Meteoroloji Müdürlüğü yetkilileri, son 30 yılın en kurak bahar mevsiminin yaşandığı Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki hava sıcaklığının mevsim normallerinin çok Ustünde olduğunu, Diyarbakır, Mardin ve Şanlıurfa illerinde geçen yıl haziran ayında ulaşılan 30 derecelik hava sıcakhğına bu yıl nisan ayında ulaşüdığını büdirdiler. Ankara'da bir açıklama yapan TMMOB Ziraat Mühendisieri Odası Başkanı Mahir Gürbüz, iki haftaya kadar yağış alınmaması durumunda, tanmdaki zararın 3 ila 6 miîyon ton arasında olacağının lahmin edildiğini söyledi. Adana Cumhuriyet Bürosu'nun haberine göre Basra üzerinden gelen son 40 yılın en büyük sıcaklan, dün de etkisini sürdürdü. Adana'da cumartesi gününe göre sıcaklık bir derece daha artarak 36 dereceye yükseldi. Meteoroloji Adana Bölge Müdürlüğü yetkilileri sıcaklann birkaç gün daha etkisini sürdürmesinin beklendiğini bildirirlerken tarım uzmanlan, sıcaklann uzun süredir yaşanan kuraklığın tanmdaki olumsuz etkisini arttırdığıru belirtiyorlar. Kııraklık! kadar süren yağışlı bir dönemin dışında yaşanan kuraklık nedeniyle ilkbaharda boz bir renk hâkim oldu. Verimli topraklarda insan boyuna varan buğday, dizboyuna ulaşamadı ve zamanından erken sararmaya başladı. Kuraklık nedeniyle birinci ürün mısır, soya, yerfıstıği ekimi gerçekleşemezken, martta düşen yağışın ardmdan toprağa atılan pamuğun bir bölümü de yeşeremedi. Barajlann dolmaması nedeniyle de Adana ve çevresinde bu yıl ikinci ürün mısır, soya, yerfıstıği, çeltik ekiminin yapılamaması tehlikesinin belirdiği bildiriliyor. Adana'da bol su isteyen çeltik ekiminin bazı kesimleTde yasaklandığı da öğrenildi. HABERLERIN DEVAMI Zarar büyük kaybıyla ancak 2 milyon ton buğday üriinü beklendiği bildirildi. Geçen yıl 4 milyon 500 bin tonla rekor üretim gerçekleşmişti. (Baştarafı I. Sayfada) yatlarının 280 liranın altında olmaması gerektiğini ve peşin ödeme yapılmasının zorunlu olduğunu savundu. Bitkilerin doğal etkerüerin zorlamasıyla içi boş başakcıklar üretebildiğini ve ilkbahann kurak geçmesinin buğday ürunünü "strese" soktuğunu kaydeden Mahir Gürbüz, dün yaptığı yazılı açıklamasında şunlan dile getirdi: Meteoroloji Müdürlüğü yetkilileri, böigedeki hava sıcaklığının mevsim normallerinin çok üstünde olduğunu açıkladılar. Diyarbakır, Mardin ve Şanlıurfa illerinde geçen yıl haziran ayında ulaşılan 30 derecelik hava sıcakhğına bu yıl nisan ayında ulaşıldı. Kuraklıkla birlikte bazı köylerde içme suyu sıkıntısı da başgösterdi. Köy Hizmetleri tankerlerinin susuz köylere tankerlerle her gün düzenli su taşıdıklan bildirildi. Trakya Trakya Bölgesi'nde ise nisan başında yağan yağmurun bir ölçüde de olsa kuraklık tehlikesini ortadan kaldırdığı belirtildi. Tekirdağ Ziraat Odası Başkanı Osman Tabak, "Buğday diz boyuna çıktı. Tarlada üst gübreleme ve ot mucadelesi yapıldı. Şimdi tek beklentimiz ikinci bir yağmur. Önumuzdeki gunlerde bolgede yeni bir yağış olursa kuraklık lafını bir daha ağzımıza almayız. Yağış olmazsa bir endişe olabilir" diye konuştu. tthal tohum hata "Bitkinin zorlamayla içi boş steril başakcıklar üretebildiği ve bodur kaldığı stres olgusunu çok ağır biçimde yaşayan Çukurova'dan umut kesilmiştir. Ktsı göreli olarak iyi geçiren ve geç de olsa ilkbahar yağışı alan Trakya dışında, Ege, sahil kuşağı, Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da da ünın zarannın yaklasık yüzde 20'ler dolayında olacağı sanılmaktadır. Ne yazık ki rekolte açısından belirleyici bolge olan İç Anadolu ve geçit yoreleri için de iyimser olmak mumkun değildir. Bolgede ürun strese girmiş bulunmaktadır. Önumuzdeki iki hafta içinde de yağış olmaması, sorunu trajik boyutlara sürukleyebilir. Kaygımız, iklimin boyle devam etmesi halinde, üreticinin ektiği tohumu dahi alamamasıdır. Umudumuz önumuzdeki gunlerde mevsim yağışlarının yaşanması ve unın zarannın hiç değilse yuzde otuzlar düzeyine çekilmesidir. Bu değerlendirmeler sonucunda, önumuzdeki gunlerde yağışın alınıp alınmamasına bağlı olarak ürün zarannın üç ile altı milyon ton arasında değişebileceği tahmin edilmektedir. Tüm olumsuzluklara rağmen, önemli ve altı çizilmesi gereken bir olgu nedeniyle umudumuzu konımak istiyoruz. O da yerli buğday çesitlerimizin kurak ve serin ekolojiye karşı dayamklı ve dirençli olma özellikleridir. Kurak ve soğuk step ekolojisine alışrnış, on yıllar süren ulusal ıslah programlanyla geliştirilmiş yerli çeşitlerimiz, bu nitelikleriyle unın rekoltesinin guvencesi özelliği taşımaktadırlar. Altı çizilmesi gereken bu durumun ülkenin özel koşullan diışünülmeksizin ve ulusal birikimimiz gönılmeksizin, yabancı buğday çesitlerine sevdalanan, yabancı tohum ithalini hararetle savunan çevreler bakımından ibret verici ' olmasını diliyoruz. Türkiye, yerli koşullara dayanıksız yabancı çeşitlerin. buğday uretimini belirleyen alanlara girmemiş olmalarından ölürii. büyük felaketi, daha az bir zararla geçiştirmek durumunda bulunmaktadır." Yağmur bombası Diyarbakır, Mardin ve Şanlıurfa Ziraat Odası Yönetim Kurullan, Bölge Valiliği'ne başvurarak, yağr.ıur bombası kullamlmasını isteyeceklerini bildirdiler. Yapılan ortak açıklamada, "Yağmur duası" gibi ilkel yöntemlerle sonuca gidilemeyeceği belirtilerek, "Bir hafta içinde bütün teknik olanaklardan yararianılarak her yol denenmelidir. Aksi halde doğacak zararlan devlet bile telaFı etmekte guçluk çeker" denildi. Şanlıurfa'da buğday ve arpa ekili alanlarda gelişmenin görülmediği, bu iki üründe verim kaybının yüzde 30 dolayında olacağı tahmin ediliyor. Mercimekte de verim kaybırun yüksek olacağı, pamuğun çimlenmediği için yeraltı sulan ile kurtanlmaya çahşıldığı bildirildi. Adıyaman'da ekili alaıılardaki buğday, arpa.'mercimeğin boyunun bir kanşı aşmadığı, martta ekilen nohutun yeşermediği gözleniyor. Bu ay yağmur düşmemesi halinde tohumun toprakta çürüyeceği belirtiliyor. Kuru toprağa kavun ekimi de yapılamıyor. Barajlar dolmadı Kuraklığın büyük boyutlara ulaştığı Çukurova Bölgesi'nde baraj göUerinin hiçbiri dolmadı. Yaklasık 3 milyon dekar alana sulama suyu veren Seyhan Nehri üzerindeki Seyhan ile Ceyhan üzerindeki Aslantaş barajlarında elektrik uretimi yüzde 70 oranın•da düşurüldü. DSİ 6. Bölge Müdürlüğü yetkilileri, bir önceki yıla göre Seyhan Barajı gölündeki su seviyesinin 3.5, Aslantaş baraj gölündeki su seviyesinin de 12 metre düşUk olduğunu bildirdiler. Gaziantep'in lslahiye ilçesindeki Tahtaköprü Barajı'nda su seviyesinin geçen yılki düzeyinin 10 metre, Adana'mn Kadirli ilçesindeki Mehmetli Barajı'ndaki su seviyesinin de 7 metrenin altında bulunduğunu bildiren DSİ Bölge Müdurü Yümaz Yapıcı, "Santrallara ve sulamaya daha a/ su vererek barajlann dolmasını sağlamaya çalışıyonız. Ancak istenilen ölçüde yagmur düşmezse dolmalan mümkün değildir. Bu bakımdan endişeliyiz" dedi. Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde de kuraklık buğday, arpa, mercimek ve pamuk tanmında etkili oluyor. Diyarbakır Ziraat Odası Başkanı Şevket Kay a, Çınar, Bismil ve merkez köylerde 15 santim boy atan buğday başaklarının sararmaya başladığını belirterek, "Bir hafta içinde yağmur yağmazsa ekili alanlar otlak olarak kullanılır" dedi. Ege Ege Bölgesi'nde de kuraklık nedeniyle buğday ve arpa boy atamadı. Bölgeye yeterli yağışın düşmemesinin hububat, sebze ve meyve rekoltesinde duşüşlere neden olacağı bildirildi. Hava durumu Son 30 yılın en kurak bahar mevsiminin yaşandığım belirten Meteoroloji yetkilileri, bu hafta boyunca hava sıcaklığının mevsim nortnalleri Üzerinde seyredeceğitıi ve bütün bölgelerin az iıulutlu ve açık geçeceğini bildirdiler. Meteoroloji Genel Müdürlüğü'ndcn alınan bilgiye göre bugun öğleye kadar yürdun kuzeybatı kesimleri parçalı bulutlu, Trakya ile Marmara'nın kuzeyi sağanak yağışlı, öteki yerler az bulutlu ve açık geçecek. Öğleden sonra ise Marmara ile Batı Karadeniz Bölgesi parçalı bulutlu, diğer yerler az bulutlu ve açık olacak. Meteoroloji yetkilileri, hafta sonuna kadar da bütün bölgelerde havanın az bulutlu ve açık olacağını, hava sıcaklığının mevsim normallerinin üzerinde seyredeceğini bildirdiler. Son 30 yılın en kurak bahar mevsiminin yaşandığım da belirten meteoroloji yetkilileri, yağışlann geçen yılın mart ayına göre yüzde 4060, nisan ayına göre de yuzde 90 daha az olduğunu söylediler. 23 Nisarfda seçim kavgası (Boştarafı 1. Şayfada) uğraşlannı cağdaş bir demokrasinin kurum ve kurallan içinde yürutmektir" derken, DYP Genel Başkanı Demirel, halkın eğilimleriyle Meclisteki temsil arasında "makul bir oran"ın bulunması gerektiğini, bu oranların bozulması durumunda " t e m s i l i n zedeleneceğini" dile getirdi. 23 Nisan kutlamaları Anıtkabir'de düzenlenen törenle başladı. Törene TBMM Başkanı Yıldınra Akbulut, SHP Genel Başkanı Erdal İnonu. DYP Genel Başkanı Siileyman Demirel, ve milletvekilleri katıldı. Törende Başbakan özal'ı ANAP Genel Sekreteri Akgün Albayrak temsil etti. Öğrencilerden oluşan heyetler TBMM Başkanı Akbulut, Başbakan Özal ve Milli Eğitim Bakanı Avni Akyol tarafından kabul edildiler. Dün saat 11.30'da TBMM'de düzenlenen 69. yıl kutlamalarma RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan da katıldı. Yeni anayasa, yetti yasalar ve yeni parlamenlo ihtiyacının gerçekleşmesi umuduyla tüm yurttaslarımızın bayramını kutianm." 23 Nisan Milli Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla Ankara'da bulunan yabancı basın mensuplarıyla da görüşen SHP Genel Başkanı Erdal tnönfi, erken genel seçimlerin cumhurbaşkanı seçiminden önce yapılması gerektiğini, bu şekilde yeni cumhurbaşkanının yeni parlamento tarafından seçilmiş olacağjnı belirtti. tnönü, şöyie konuştu: "Seçimlerin ne zaman yapılacagı tabii ki parlamentoya bağlı. Mevcut anayasa) a göre cumhurbaşkanı, tek başına erken seçimlere gitme karan alma yelkisine sahip degil. Bu nedenle karar çoğunluk partisinin isteğine kalıyor. Çeşitli yollar var. Şu anda beklediğiraiz Sayın Özal'ın bu şekilde devam edemeyecegini görmesi. Her geçen gün destegini kaybediyor. Inanıyoruz ki kamuoyunun baskısı bu konuda etkili olacakür. DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel, TBMM'nin müessese olarak büyük olmasımn dayandığı inanç ve bu inancın geçen zaman içinde ispatlanmış olmasından kaynaklandığını belirterek, "İnanç, milli egemenlik inancıdır. Büyük Atatürk'ün, 'Hâkrmiyeli milliye uğrunda can vermek, benim için vicdan ve namus borcu olsun' diye ifade ettiği inançtır. Milli egemenlik veya başka bir deyişle milli hâkimiyet veya milli irade kavramı fikri, inancı, ülke yönetimindeki meşruiyetin de bu kay naktan gelmeyen yclkiler, siyasi iktidann dayanağı olamaz" diye konuştu. Bir partinin >uzde 22 oy alması halkın destegini kaybettigini ve 19 Mayıs Stadyumu'ndaki tö bu şekilde devam edemeyecegini renler Milli Eğitim Bakanı Avni gösterir. Bu ne kadar sürebilir biAkyol'un konuşmasıyla başladı. lemem. Biz somut bir tarih öneTörene 67 ilden gelen öğrenci tem riyoruz. Sonucu önümiizdeki aysilcileri ve Tiirkiye'de konuk bu lar içinde görecegiz." lunan 34 ülke çocuklan katıldı. Törene katılan yabancı ülke Akbulut'un konuşması grupları da gösteriler yaptılar. TBMM Genel Kurulunun Fransa'nın ihtilal dönemi giysile "özel gündem"li toplantısı, İstikriyle katıldıgı grup ile Hindistan lal Marşı'nın okunmasıyla başlave S. Birliğı ekipleri en çok alkışı dı. Toplantının açılış konuşmasıaldılar. nı yapan TBMM Başkanı AkbuCumhurbaşkanı Ketıan Evren lut, yüzyıllardır süregelen "kişisel saat 17.00'de TBMM'nin 69. ku egemenlik" ve saltanat düşünceruluş yıldönuraü nedeniyle Tür sinin, 23 Nisan 1920'de "bir daha kiye"de bulunan 28 ülkeden 31 canlanmamak üzere" tarihin sayparlamenteri kabul etti. Cumhur falanna gömüldüğünü, onun yebaşam, 23 Nisan Ulusal Egemen rini miUi egemenlik ilkesi ve bulik ve Çocuk Bayramı'nı kutlarken na dayanan TBMM hükümetinin dost ülkelerin bakan ve parlamen aldığını belirtti. terlerinin Türkiye'de bulunmasmTBMM Başkam'ndan sonra dan mutluluk duyduğunu beürtti. Başbakan Turgut Özal kursüye geldi. Özal konuşmasmda, 12 EyÖzal'ın mesajı lül öncesi dönemden bahsetti. Başbakan Turgut Özal, 23 Ni Milletçe gösterilen özene rağmen san Ulusal Egemenlik ve Çocuk "milli birlik ve beraberliğin korunBayramı nedeniyle yayımladığı masında zaman zaman zaafa mesajda şöyie dedi: düşüldüğüne" dikkati çeken Özal, "23 Nisan Ulusal Lgemenlik ve ülkenin, iç ve dış mihraklann kışÇocuk Bayramı, içerdiği anlam kırtmalan sonucu, bazı dönemlerlar bakımından Turkiye Cumhu de zor durumlara sokulduğunu, riyeti'nin lemel taşlanndan biri kardeşi kardeşe düşüren ihanet çeoi oluşturur. telerinin ortaya çıktığım hatırlatEgemenliğin kayıtsu şartsız tı. Başbakan Özal, zaman zaman millete ail olduğu ve bu yetkinin biiyük ekonomik sıkıntüar ve kıtsadece ve sadece TBMM (arafın hk donemleri yaşayan Türkiye'nin dan millet adına kullanılabilece "borç bulabilmek için kırk kapıği, bu yelkiye başka hiçbir güciin niD ipini çektiği" günleri, birbirinortak olamajacağı, bu bayramla den zor yıllan geride bıraktığnı söyledi. adeta tescil edilmiştir. TBMM'nin kunıluşunun aziz Özal konuşmasmda şunlan diAtatürk larafından çocuklanmı le getirdi: za bir bayram olarak armagan "Bütün bu olaylantt etkisiyle edilmesiyle, ulusal egemenlik ve Türk demokrasisi, zaman zaman demokratik rejira konusundaki kesintiye uğramıştır. Acaba eksitemel ilkeler taze dimağlara yer ğimiz neydi? Demokratik rejimi leşmekte ve kuşaktan kaşağa ak saglam bir zemine oturtma konutanlmaktadır. sunda zaman zaman neden yaya Pek çok ülke çocuklanyla kut kalmıştık? Siziere o karanlık günladığımız 23 Nisan bayramlannın, leri n tablosunu yeniden çizecek Atatiirk'iin 'Yurttasulh, cihanda değilim. Ancak bu soru üzerinde sulh' temel yaklaşımına önemli daima ddşunmeliyiz. Demokratik katkılar sagladığına inanıyonını. rejimin vazgeçilmez unsurlannı Bu duygu ve diişüncelerle va teşkil eden siyasal partiler olarak, tandaşlanmızın ve özeilikle ço iktidar olarak, muhalefet olarak, cuklanmızın ulusal egemenlik ve topyekun millet olarak istisnasız çocuk bayramlanni en içten duy hepimiz, bu sonıyu çok iyi tahlil etmeliyiz." gnlanmla kutluyonım. Stadyumdaki törenler Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bölümü öğjetim üyesi Prof. Dr. Hüseyin Özbek, aşın sıcaklann, var olan rutubeti de çekerek toprağı iyice kuruttuğunu söyledi. Kuruyan toprakta bitkideki gelişmenin durduğunu ve özsuyunu da yitirdiğini kaydeden Prof. Dr. Özbek, sulama olanağı bulunmayan alanlardaki verim kaybının çok yüksek olacağmı bildirdi. Kuraklık nedeniyle Türkiye'deki tahıl ürünleri üretiminin yüzde 30 azaldığım Millet iradesini ortaya çıkara vurgulayan Özbek, "Çukurova'cak aracın hür ve serbest seçim ol da verim daha da azalacakbr. Bu duğunu belirten Demirel, iktida oran yüzde 4O'ı bulabilir" dedi. nn her ulkede olduğunu, ancak Çukurova'da 10 ocaktan bu yarejimi demokratik yapanın muhalefetin varlığı olduğuna dikkati çe na 17 martta başlayıp bir hafta kerek, "Hür muhalefet olacaktır. Denetim görevi işleyecektir. Bugunkü haliyle denetim fonksiyonunun geregi gibi işlediği söylenemez. Gündeme bakınız: 354 adet Haber Merkezi Çernobil fasözlü soru, 33 adet genel görüş ciası 26 nisanda uçüncü yılıru dolme ve araştırma aylardır göriiş dururken Türkiye'nin, radyasmeler için bekler. 190 adet kanun yonlu çaylann bir bölümünü Çekkuvvetinde kararname Meclisin mece Nükleer Araştırma ve Eğikomisyonlarında durur. Meclis tim Merkezi (ÇNAEM) arazisi yasama hakkını neredeyse yüriit içinde Küçükçekmece Gölü'ne meye devretmiştir" dedi. 300 metre mesafede toprağa gömme planı şok yarattı. Konuyla ilHalkın eğilimleri ile Meclisteki gili kararın bir yıl önce Ankara'temsil arasında makul orantının da Türkiye Atom Enerjisi Kurubulunması gerektiğine dikkati de mu tarafından verildiği, kararın çeken Demirel şoyle konuştu: yürürlüğe konması için gerekli "Millet iradesi ile Meclisteki temaraştırmanın ÇNAENrdeyapıldısil arasında bir farklılaşma olduğı ortaya çıktı. Yüksek oranlarda ğu reddedilecek şekilde ortaya çıkanserojen madde içeren radyokarsa, halkın siyasi oloriteye kayaktif çaylann iki yıldır bekletilnak teşkil eden nzası ortadan mekte oldukları Çaykur'un Bukalkmış demektir. Bu takdirde bu nza ve desteğin yeniden aranması kacınılmaz hale gelir. Aksi, iradeyi tanımamak demektir, sistemin inkârından başka bir anlam taşımaz. Bugün ülkemizde, hem milletin eğilimleri ile Meclisteki yapı arasında bir makul nispet yoktur. Hem de milletin eğilimleri ile Medisteki yapı arasında önemli bir farklılaşma meydana gelmişlir. Bu durumun en kısa zamanda dü/eltilmesi milletin, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin, herkesin yarannadır. Bunda zarurel de vardır. 69. yıldönümüne boyle bir ihtiyaçla giriyoruz." TBMM Genel Kurulu'nda daha sonra Türkiye'ye davet edilen yabancı parlamenterler adına, Isviçre Kantonlar Meclisi Başkanı Hubert Reymond tarafından bir konuşma yapıldı. TBMM Genel Kurulu'nun "özel gündemn' toplantısı" bu konuşmayla sona erdi. Konya'da durum Türkiye'nin hububaı ambarı olarak bilinen Orta Anadolu Bölgesi'nde de son yıllann en az yağışb nisan ayı yaşanıyor. Mart ayı içinde metrekareye 14.2 kilogram yağmur düşen Konya'da nisanın ilk haftasında metrekareye düşen yağış miktan 2.1 kilogram oldu. Konya bölgesinde üreticilerin şimdilik tek umutlannın "yağmur duası" olduğu belirtiliyor. Konya ovasında bu yıl 1 milyon 600 bin hektar alana buğday ekildiği kuraklık nedeniyle yüzde 60 veriın Küçükçekmecede radyasyonlu çay şoku yukdere deposundan almarak 10 gün içinde Çekmece Nükleer Araştırma Merkezi'ndeki çukurlara gömüleceği bildirildi. Buna karşılık Küçükçekmece Belediye Başkanı Ertuğrul Tıglay, depolamaya şiddetle karşı olduklarını belirterek, gerekirse Küçükçekmece halkı ile birlikte yürüyüş yapacağını açıkladı. İstanbul'daki radyasyonlu çaylar ÇNAEM arazisine depolanırken, ÇayKur'un Ankara depolarındaki 4 bin tonluk çayın Sarayköy'e depolanacağı belirtildi. Rize, Ardeşen ve Hopa Belediye Başkanlan ise burada depolarındaki çayın yakılmasına izin vermeyeceklerini açıkladılar. Tercuman Gazetesi'nin iki gün önce "Radyasyonlu çaylar, İstanbul'a gömülüyor" başhğıyla ortaya attığı haber dehşet yaratırken, konunun uzmanlan, "776 bin metre karelik Türkiye'de 8 milyon insanın yaşadıgı Istanbul'dan başka yer kalmadı mı?" diye sordular. Ankara'dan arkadaşımız Gunselı Önal'ın konuştuğu TAEK Başkan Yardımcısı Gürcan Yülek ise çaylann taşınıp taşınmayacağı konusundaki soruyu "Eger bizim dışımızdaki kararlara dayamyorsa, çaylar taşınmaz. İstanbul Belediyesi de şehir ortasında ça>larla otunır. Herhalde bir kere bize danışmalan lazım" şeklinde yanıtladı. Yülek ayrıca ÇayKur'un depo sorununa çözüm getirmek için çaylan kendi teşkilatlanmn arazisi içinde gömmek istediklerini hatırlattı. Bir yıl once kiloda 12500 bekerelden fazla radyoaktivitesi olan çaylann bulunduğu ÇayKur'un İstanbul Büyükdere'deki deposu TAEK'in karan ile radyoaktivitenin olçuldüğü bir istasyon haline geldi. Daha sonra ÇNAEM'de bu radyoaktif çaylarla laboratuvarda ve arazide araştırmalar yapıldı. Toprağjn geçirgenliği ölçüldü. Katmanlan incelendi. Ayrıca çaylarda sağlık fiziği ve radyolojik araştırmalar yapıldı. Dr. Sayhan Topçuoğlu'nun başkanlığında yurutülen çalışmalar sonucu ÇNAEM'i, TAEK'e "Çaylann Kuçükçekmece'de ÇNAEM sahası içinde gömülmesinde mahzur yoktur" şeklinde bir rapor verdi. Küçük Çekmece Gölu'ne yaklaşık I kilometre mesafedeki tepenin Halkah'ya bakan yamacında açılması kararlaştırılan çukurun ihalesini ismi açıklanmayan bir özel inşaat firraası yaptı. 20 bin metre kup hatfmi, 2.5 metre derinliği 100 metreye 50 metreden biraz daha büyük çerçevesi olan çukurun fay hattı üzerinde yapılmamasına özellıkle itina edildi. Ancak Küçükçekmece Belediye Başkanı Ertuğrul Tığlay, muhabirimiz Serpil Gündüz'e belediyeye bu konuda bilgi verilmemesini esefle karşıladıklannı belirterek, 'Türkiye'nin en büyük su kaynağına yaklasık 300 metre uzaklıkta bulunan bu çukurlara radyasyonlu çaylann gomülmesi büyük sorumsuzluktur. TAEK önce bu işin ahlakını öğrenmelidir" dedi. Tığlay, ayrıca çukurlann kapatıiması için yetkililerle konuşacağını belirtti ve "Burası radyasyon çöplüğü değildir" dedi' ÇNAEM'den bir yetkili, radyoaktif çaylann toprağa gömülüp, ustunun naylon ve toprakla örtüleceğini belirtirken, TAEK Başkan Yardımcısı Yülek, çukurlann betonla döşeneceğini açıkladı. ÇNAEM'deki yetkili "Bu killi bir toprak. Geçirgenliği düşük. Çayın içindeki radyoaktif cesyum 137'nin toprağın daha derinlerindeki katmanlanna geçmeyeceğini, Küçuk Çekmece Gölü'ne sızmayacağını kesinlikle saptadık" dedi. Yülek ise çayların hafta sonunda taşınılmasınıu düşünuldüğü halde, beton duvarların istenilen yukseklikte yapılmaması nedeniyle taşıma işleminin ertelendiğini ifade etti. Ancak ODTÜ'den Prof. Namık Kemal Aras cesyum 137'nin 30 yıllık bir yarı ömru olduğunu vurgulayarak, "Bu demek ki, radyoaktivite 30 yıl toprakta kalacak. Ister istemez bu zaman içinde toprağa sızacaktır. Yine de şunu eklemek gerek: Bu yüksek radyoaktivitesi olan bir madde degil. Buyuk tehlike yaratacağını sanmıyorum" diye konuştu. Ancak Aras, "Eğer bu çay usulüne uygun olarak yakılsaydı, hacmi yüzde 95 oranında azalır, deponun da ticari kafalı birileri tarafından açılıp. radyoaktif çaylarının süriilmesi onlenirdi" dedi. Bu arada Samsun muhabirimiz Cemil Ciğerim'in öğrendiğine göre, 1989 ürünü yaş çay alım kampanyasının başlamasına çok az bir süre kala, ÇayKur depolarında bekletilen 58 bin lon dolayındaki 1986 urünü radyasyonlu çay için "yakılsın mı, yakılmasın mı?" tartışması başladı. Belediye başkanları, "Belediye sınırlanmız içinde radyasyonlu çaylann yakılmasına izin vermeyiz" şeklinde konuştular. Peşin ödeme yapılmalı 1980 sonrası sübvansiyon ve desteklemelerin 16 kat, tanm girdisi fiyatlannın ise 37 kat artış gösterdiğine dikkat çeken Gürbüz, tarım politikalannın üreticiyi "kollamaktan uzak" olduğunu bildirdi. Gurbuz, kuraklık sonucu etkilenen çiftçi için de şu önerileri açıkladı: "Genel koşullar. yaşanan kuraklık olumsuzluğuyla birlikte değerlendirilince. ozellikle buğday üreticisi halkımız açısından kaygılanmız artmaktadır. 1989 buğday destekleme fiyatları zaman geçirilmeden açıklanmalıdır. Maliyetlerdeki artışlar, tırmanan enflasyon, genel ekonomik olumsuzluklar ve trajik boyutlara varması söz konusu kuraklık unsurlan gözetilerek, üreticinin emeğini karşılayıcı fiyat belirlemesi yapılmalıdır. Odamız tarafından gerçekleştirilen analizlere göre 1989 buğday ortalama fiyatı 280 liranın altında realize olmamalıdır. Peşin ödeme kesinlikle gerçekleşmeli. krediler ertelenip faizleri silinmelidir. Tanmın doğa koşullannın etkisinden kurtulması olanağı. ancak sektöriin desteklenmesi, üreticinin girdi kullanım olanaklannın arttınlması ve sulama olanaklanndan yararlanmasının en üst düzeye çıkanlmasıyla bağlantılıdır." TBMM Başkanı Akbulut, kokteyl verdi Evren: Biz başörtüsüyle, onlar füzyonla ugraşıyorlar kanı İmren Ayknt eski Devlet Bakanı Kazıra Oksay'ın kendisini telefonla tehdit ettiğini anlattı. Aykut, Oksay'ın telefonda çirkin keümeler de kullandığını çevresindekilere iletti. Turizm Bakanı tlhan Aküzüm, gezi izlenimlerini anlatırken sahillerde betonlaşmaya izin vermeyeceğini söyledi. tftarını yaptıktan sonra geç saatlerde kokteyle katılan Başbakan Turgut Özal, sekiz kilo verdiğini açıkladı. Bir gazetecinin "Seçim sonuçlanndan dolayı mı?" sorusuna, "Ondan olsa daha fazla almam lazımdı" karşılığını verdi. Eşi Semra Özal'ın rahatsızlığının surdüğünü de anlatan Özal, kokteylde daha çok çevresini saran bakanlarla konuştu. Erdal Inönü'nün yabancı misyon şefleriyle daha fazla konuşması dikkat çekerken, SHP Genel Sekreteri Deniz Baykal, Sovyetler Birliği Buyukelçisine, "Türkçeyi giderek Özal gibi konuşuyorsunuz. Biraz da bizim tarafa gelin. Biz öz Türkçe konuşuyoruz" dedi.. Ankara Büyukşehir Belediye Başkanı Murat Karayalçın ile ılçe belediye başkanlannın da hazır bulunduğu kokteylde DYP'den yalnızca iki milletvekilinin katılması dikkat çekti. ANKARA (Cnmhuriyel Bürosu) 23 Nisan bayramı nedeniyle TBMM Başkanı Yıldınm Akbulut'un Meclis Tören Salonu'nda verdiği kokteyle Cumhurbaşkanı Kenan Evren, Başbakan Turgut Özal, ana muhalefet partisi lideri Erdal İnönü katıldılar. Cumhurbaşkanı Evren, gazetecilerin sorusu üzerine, "Biz hâlâ başörtüsü ile uğraşıyoruz, onlar füzyonla ugraşıyorlar" dedi. Başbakan Özal ise 8 kilo verdiğini açıkladı. DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel'in katılmadığı kokteylde Cumhurbaşkanı Evren, Hindistan'a yaptığı gezide Bombay'da gördüklerini anlattı. Yemek yiyerek geldiği için uzatılan döner tabağını almayan Evren, gazetecilerin füzyon. konusundaki sorulannı, "Uygarlık odunla başlamış, kömür gelraiş, elektrik, petrol gelmiş, şimdi de füzyon çıkacak. Takip etmek lazım. Geri kalmamak lazım. Biz hâlâ başörtüsü ile uğraşıyoruz. Onlar fiızyonla uğraşıyor" biçiminde yanıtladı. Genelkurmay Başkanı, kuvvet komutanlan, yüksek yargı organlanmn başkanlan, bakanlar, parlamenterler, yabancı misyon şefleri, kamu görevlileri ve basın mensuplanmn katıldığı kokteylde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Ba İstanburdaki tören İstanbul Valiliği, Büyukşehir Belediye Başkanlığı ve Emniyet Müdürlüğü'nü ziyaret eden öğrenciler, her 23 Nisan'da olduğu gibi, "sembolik" olarak tstanbulun yönetimini birkaç saatliğine üstlendiler. Istanbul'daki ilk tören Taksim Cumhuriyet Anıtı'nda yapıldı. İstanbul Valisi Cahit Bayar, anıta çelenk koyarak şeref defterini imzaladı. GEÇMÎŞLE GELECEK Sabahattin Kudret Aksal 2. bası 2000 lira (KDV içinde) Çağdaş Yaymlan Turkocağı Cad. 3941 Cağaloğlutstanbul
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle