Katalog

21 NİSAN 1989 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 PapandreuJivkov zirvesi A TÎNA (Cumhuriyet) Yunanisıan Başbakam Andreas Papandreu ile Bulgu'istan Devlet Başkanı Todor Jivkov, yarın Yunanistan'ın Aleksandropolis (Dedeağaç) kentinde biraraya geliyorlar. yarın başlayacak olan ikili görüşmelere Yunan ve Bulgar Dışişleri Bakanları da katılıyor. Yunan gazetelerinin bir bölümü, bu görüşmede Bulgaristan'daki Türk azmltk konusunun da gündeme •getirileceğini kaydediyor. tspanya'da sosyal eşitsizlik yükselen ekonomiye paralel bir hızda artıyor Ekonomi iyi, halk yoksul MİNE SAULNIER BİLBAO Ekonomık İspanya hafıf rahatsız. Sosyal İspanya ise ağır bir sarsıntı geçirmekte. Restni tarihe göre dünyanın en gelişmiş on sanayi ulkesi arasında yer alan ispanya, Avıupa Topluluğu içindeki en yuksek gelişme hızına sahip. °*» 5'e varan ekonomik gelişme, 1988 endekslerine göre iş arzını da "lo 10 arttırmış ve ihracat kapasitesi beş yıl öncesine orania dörde katlanmış. Buna karşın enflasyon oranı, AT genelinden yüksek: *k 6,2. Enflasyon canavannın yüzde yüzlerde seyretıiği ülke vatandaşlarına gülünç gelebilir. Ama Ispanya'daki sosyalist iktidar, sosyal ateşin ensesini yaladığı 14 aralık genel grevinden sonraki en büyük başarısızlığını, % 3,4'le sınırlamayı hesapladığı enflasyona hâkim olamadığı anlaşıiınca tattı. Ama İspanya' da yaşanan ekonomik ve sosyal rahatsızlığı bu enflasyon oraruyla açtklamak olanaksız. Ülkenin nıakro ekononıisi pupa yelkeıı. Sosyalist hükümetin dışarda parlayan yıldızına karşın içerde ılınan suyu, uluslararası değerlendirmelerde üstü kapalı geçilen bir gerçeği gözler onune seriyor. Vedi yıldır iktidarda bulunan sosyalist hükümet makro ekonomiyi düzeitmekte gösterdiği başanyı, halkın günluk yaşamına yansıtamadı. Geçmişten geleceğe İspanyol halkı, yüreği "solda" çarpanların salt çoğunluğu oluşturduğu bir kitle. Sosyalizm uğruna kanlı bir iç savastan geçmiş, azınlık sağın : Işçiler yüz çeviriyor. silah zoruyla sağladığı üstünlüğe yarım yüzyıl göğiis germiş. İspanyol halkı, efendice, inamlmaz bir olgunlukla gerçekleştirdiği demokratik rejimde oyunu ezici bir çoğunlukla iki kez sosyalist bir hükümet için verdi. İskandinav tipi bir sosyalizm düşluyordu. Oysa bugün sosyalist icraatın vardığı nokta, Olof Palme'ninkinden çok Margaret Thatcber'ın çizgisine yakın buiunuyor. İspanyol PSOE hükümet:. basta Felipe Gonzalez olmak üzere tartısmasız bir bilgi ve kültür düzeyi sergileyen değerli elemanlardan oluşuyor. Ama belki de liberallesen A\ rupa'ya ve AT içi rekabete ayak uydurabilmek tasasına düşerek programlarında ön görUlen sosyalist devlet kavramına epeyce ihanet etmiş bulunuyorlar. Alternatifsiz, mutlak ve karşısında ciddi bir muhalefet bulunmavan iktidarlarından aldık DUNYADA BUGUN ALİSİRMEN Arafat, Cuellar ile görüştü CENEVRE (AA) Çekoslovakya'ya yaptığı bir günluk ziyareti tamamlayan FKÖ lideri Yaser Arafat'm, İsviçre'nin Cenevre kentine geçerek BM Genel Sekreteri Javier Perez de Cuellar ile görüşlüğü bildirildi. Görüşmeye ilişkin hiçbir açıklama yapumazken, çeşitli kaynaklar, ArafatCuellar görüşmesinin, hrail işgali altmdaki Arap topraklanndaki durum ve Filisünlilerin BM büyesindeki tüm kuruluşlarda lemsil edilmesi konuları üzehnde yoğunlastığını belirttiler. Yedi yıldır iktidarda bulunan sosyalistler, makro ekonomiyi düzeitmekte gösferdikleri başanyı halkın gündelik yaşamına yansıtamadılar. Sosyalist hükümetin icraatının bugün vardığı nokta, Olof Palme'ninkinden çok Margaret Thatcher'ın çizgisine yakın düşüyor. ları cesaretle biraz burun buyutup, tabana kulak tıkadıklan da söylenebilir. Sonuç olarak, gunumüz İspanyası'nda kristalleşen tablo, sosyal eşitsizliklerin yükselen ekonomiye koşut bir hızla arttığını gösteriyor. Öyle ki ulke, şu anda çifte standartlı bir ekonomi sisteminin ömegi durumunda. Kapitalizmin yarattığı spekülatörlerin zenginliğı büyüdükçe, az gelirlilerin ve toplum dışına düşen çok yoksulların battıkları çukur da iyice derinleşmekte. İş arzının "h 10 artışına karşın İspanyanın 2 milyon 700 bin işsizi var. Bunların üçte birine hiçbir sosyal yardım yapılmıyor. Genel grev sonrası sendikalann direttiği konulardan biri, tüm işsizlerin sosyal güvenceye kavuşturulmasıydı, kabul ettiremediler. Dışı seni yakar içi beni deyimine canlı bir örnek oluşturan İspanya'da, orta halli vatandaşın karnı da resmi tarihe göre doymuyor. Ülkedeki günluk tüketim maddelerinin fiyatiarı, AT'ye tam uyelikten bu yana ortalama % 60 oranında arttı. İspanyollar, "rekabel olacak, fiyatlar inecek," diye özetledikleri Ortak Pazar'a geçilirken, yaşamın ucuzlayacak yerde giderek pahahlandığını görunce afallarlar. Buna karşın kimileri akşam orta halli yatıp, sabah zengin kalkıyor. Korkunç spekülasyonlann yapıldığı gayri menkul alaw nında görulen fiyat artışları » 400'e varıyor. Madrid'de üç kışılık bir ailenin sığabileceği apartman daireleı inde taban kira 120.000 peseta. Oysa asgari ücret hâlâ 50 bin peseta. ispanya'da yaşam pahalılığı, her alanda diğer AT ülkelerinin ortalamasına erişmiş bulunuyor. Buna karşın ucretler aynı ülke ortalamalarının aşağısında. Kamu hizmetteri ise kıyaslanamayacak ölçülerde geıi. Mahkemelerin beş yıldan önce dava sonuçlandırdıklan görülmüş değil. Hastanelerdeki sozümona bedava hizmetlerden yararlanabilmek için aylarc? sıra bekleniyor. Eğitimin ciddi retormlara ihtiyacı var. Posta, telefon gibi kamu kuruluşları, dökuidükleri gibi sürekli zarardalar. İspanyol parasının dış paralara karşı ^'o 2 değer kazanması, enflasyonun düşuk oranı hiçbir şey ifade etmiyor sokaktaki Ispanw yola. O, bankalann a 45 kâr oranlarına hiddetle bakıyor ve spekülatörlerin arka çıktığı sosyalist hükümeti de gittikçe sevimsiz bulmakta. Ege'nin Kara Kargaları İZMİR Sıcak erken bastırmış İzmir'de. Nisanın ortasında yaz sıcağı altında bunalıyorsunuz. Önceki gün akşamüstü kararan gökyüzü yağmur muştusu getıriyor derken, gece başlayan "eşek imbatı" bulutları dağıttı. Egeliler önümüzdeki aylarda sıcak ve kurak günler yaşayacaklar gibi görünüyor. Çarşamba günü, Galatasaray'ın Steaua ile maçı olmasaydı şu sıralarda kimse Ege'ye donüp bakmayacaktı. Öyle ya, daha dinlencedönemi başlamadı. Dikkatlsr ise Refah Partili iki belediye başkanının eylemleri ile sözleri yüzünden Konya ve Şanlıurta^ da odaklandı. ilk bakışta, bu iki kentimiz dışında, Türkiye'nin her yerinde işler yolunda. Hatta Ege'den demokrasımiz için umut verici haberler de geliyor. Kuşadası'nın DYP'Iİ Başkanı Lüttü Suyolcu ile Selçuk'un SHP'li Belediye Başkanı Kâmil Subaşı, düzenledikleri ortak basın toplantısmda kültür, sanat ve bılım konularında işbirliği yapacaklarını açıkladılar. Kâmil Bey İle Lütfü Bey arasındaki yakınlık yalnızca her ikisinde de adlarına yansıyan aılevi "su" tutkusundan gelmlyor. Lütfü Suyolcu da eski bir solcu, 'sosyalist lakabı ile anılan ve eski CHP'lı Belediye Başkanı olan Suyolcu'nun geçmişidir kendisini böyle bir işbirliğlne iten" demek, fazia yüzeysel bir irdeleme olacak. Lütfü Suyolcu şu anda geçmışi ne olursa olsun, DYP listesinden seçilmiş ve kültür, sanat etkinlikleri konusunda SHP'li meslektaşı ile ışbirliğine girmekte bir sakınca görmemiş. "Daha iyi, daha verimli günler için uzlaşma yöntemı yerei yönetimlerden tavana doğru yükselir mi?" sorusuna, burada kesin bir "evet" demek olanaksız, ama ne denlı küçük çaplı olursa olsun, bu yerel girişim çok güzel bir örnek oluşturuyor. Ne yazık ki Egedekı tüm göstergeler bu yönde değil. Şu anda dikkatlerini Konya ile Şanlıurfa'ya yöneltmış olan kamuoyu Ege bölgesine dönse, baskıcı gericiliğin, insanların temel hak ve özgürlüklerini ayaklar altına alan örümcek kafalılığın örneklerini görebilır. Balıkesir'de Devlet Hastanesi'nde Başhekim Necati Nebioğlu, Vilayet ve İl Sağlık Müdürlüğü'nün de onayını alarak, haremselamlık uygulamasını başlatmış, sürdürüyor Hastanenın bir bölümü kadınlara ayrılmış, öbürü ise erkeklere. Gerekçe; kalabalıkta, kadın ve erkeklerin giyinip soyunurken bırbirlerini görmelerınin önlenmesiymiş. İşin ilginci, zaten bir hasta çıkmadan odaya başkası alınmadığına göre insanların nasıl bırbirlerini görecekleri sorusunun yanıtsız kalması. Daha da ilginci ise kulak boğaz ve göz gibi kliniklerde de aynı uygulamanın sürdürülmesi. Ama sayın başhekim, "uygulama sürecek" diyor. Hete Sayın Vali Kemal Esensoy'un demeci ise daha ilginc. Devletin Balıkesir'deki temsilcisi uygulamayı savunurken külhanbeyi ağzıyla konuşuyor, "Karısını seyrettirmek isteyen varsa, erkeklerin bulunduğu kuyruğa soksun!" diyor. Bu tür ağızlar devletin valilerine yakışmaz. Sayın Vali ne demek istiyor? Türkiye'nin dört bir yanında, bütün büyük kentlerinde hasta karılarını devlet hastanelerinde. Sosyal Sigortalar1 ın kurumlarında muayene için kuyruğa sokan yoksul vatandaşlar (öyle ya varlıklılar zaten o kuyruklara gırmıyorlar) eşlerini seyrettiren sapık kişiler mi? Devletin doktorları, "röntgencilere" alet mi oluyorlar? Ve de kulak boğaz klinikleri acaba neden ayrılıyor? Balıkesir Devlet Hastanesi'ndeki uygulama aynt zamanda meydana gelen öbür gelişmelerden soyutlanamaz. Gerçekte bazı güçler Balıkesir'i için için kaynatıyor, öğrencilerı sokaklara döküyor ve haremselamlık uygulamasını başlatanlann neleri amaçladıklarını ortaya seriyor. Arkadaşımız Hikmet Çetinkaya'rtın dünkü yazısında dokunduğu bir başka olay da Palıkesır'de kazanı kimlerin ne amaçla fokurdattıklarını gözler önüne seriyor. Balıkesir Yüksek Öğrenim Yurdu'nda meydana gelen olay, yöneticilerin dünya görüşünü de ortaya koyuyor. Aysun Tufan adlı ögfencı, sözlüsü olan (sanki olmasa ne fark eder ve kimi ilgilendirir ki?) Hafize Aktaş ile yurdun nasılsa henüz harem ve selamlık olarak ikiye aynlmamış bahpesinde el ele dolaşıyorlar. "Olay!"ı gören yurt müdurü Naci Özer, "Allahsızlar, bu mübarek ramazan gününde böyle dolaşılır mı?" diyerek öğrencilere elindeki şişeyle saldırıyor. Öğrencilerden Aysun Tufan savcılığa başvurarak şikâyetçi oluyor. Daha sonra da basketbol maçı sırasında bu olayı, "Yurttaki faşist yönetime son" diye pankart asıp protesto eden iki öğrenci gözaltına alınıyorlar. Daha sonra gösteriler büyüyor, polis el ele dolaştıkları söylenen Aysun Tufan ile sözlüsü Hafize Aktaş da aralannda olmak üzere on yedi oğrenciyi götürmek istiyor, kentin sokaklarına taşan gösteriler sırasında yedi kişi hakkında kovuşturmaya geçiliyor. Kovuşturma başladıktan sonra vali bey açıklama yapıyor "Spor salonlarına pankart asma olmamalıydı, bu bir suçtur." Hani görülmekte olan davaları etkıleyecek beyanlar da suç oluyordu? Bardağın sonunda taşmasına neden olan gençleri gösteri için sokaklara döken neden ne ola ki? Bu sorunun yanıtını. yurt müdürü Naci Özer'in geçmiş davranışlarıyla valiliğin son ana kadar süren tepkisizliğinde aramak gerek. Gerçekten Naci Özer, kız yurdundaki Öğrencileri daha önce pencerelerde perde yok gerekçesiyle sokağa dökmüş, geçen yıl aralık ayında iseZülfü Livaneli'nin "Odam kireçtir benim" türküsünü dinledikleri ve de söyledikleri için 16 öğrenciyi önce gözaltına aldırmış saatler boyu, sonra da yurttan kovdurmuş. Öğrenciler sokağa dökülene kadar ise Naci Özer hakkında hiçbir soruşturma açılmamış. Bu kez, öğrencilerin büyüyen ve kamuoyunun da dikkatinı çeken tepkisinden sonra vali, el ele tutuşma olayını, lojmanın karşısında "dudak dudağa öpüşüyorlardı" diye (şimdi bu olayı da valinin yaklaşım açısıyla ele alıp külhanbeyi diliyle yorumlamaya kalksak, "Sana ne be adam öptükleri karın mıydı?" dememiz gerekir, ama biz o düzeye inmemeyi yeğleriz) yansıtan müdür hakkında sonunda soruşturma açtırmış. Ve gösteri sırasında öğrenciler; "Laik Türkiye... Laik Türkiye... Laik Türkiye..." diye bağırmışlar. Öğrenciler, işçiler, aydınlar ve halk artık laikliğin özgürlük oiduğunu anlamış. Evet, laikliğin savaşımı bütün yurt düzeyinde verilmeli. Bu arada insan haklarından söz eden İslamcı kardeşlerimize soruyoruz: Sizin Atatürkçü olmama hakkınızı savunuyoruz. Siz de laik arkadaşlarınızın ramazanda kız erkek el ele dolaşma haklarını savunacak mısınız? Nerelerdesiniz? Sesiniz neden çıkmıyor? Yoksa istediğiniz yalnızca kendi davranış biçiminiz için mi özgürlük? Demokrasi ve insan haklarıyla ilişkinız, bu kavramlara sevginiz, Halife olur olmaz, "Seninle dostluğumuz buraya kadardı " diyerek, Kuran'ı bir yana atan Halife Yezid'in kutsal kitap sevgisı gibi mi? İzmir'in sıcağında Ege'nin kara kargaları uçuşuyor, Ege'nin kara kargaları, "Kara karga gak dedi... Bak şu budalalara bak dedi" diye mi gaklıyorlar? Ege bu yıl bunaltıcı ve susuz bir yaza hazırlanıyor. ABD'nin yeni elçisi Abromovitz AFGANÎSTÂN WASHINGTON (AA) ABD Başkanı George Bush, Ankara Büyükelçisi Robert StrauszHupe'nın yerine, halen Dışişleri Bakanlığı tstihbarat ve Araştırma Müsteşar Yardımcısı görevini sürdüren Morton Abramovitz'i atadığım açıkladı. Başkan'ın ataması Senato tarafından onaylandıktan sonra kesinleşecek. Occhetto ABD\e gidiyor ROMA (ANKA) ttalyan Komünist Parti Genel Sekreteri Achille Occhetto mayıs ayı içinde Amerika Birleşik Devletleri'ne gidecek. Komünist Parti kaynaklarma göre ziyaretin 8 mayısta başlaması bekleniyor. Washington'da Demokrat Parti yetkiliieri ile görüşecek olan Occhetto'nun Cumhuriyet Parti temsilcileri ile de bir araya gelmesi tahmin ediliyor. Lubnan'ı kvrtaralnn Beyrut'te 1.5 Dış Haberier Servisi Afgaaydır süren kanlı nistan Devlet Başkanı Necibullah, çarpışmalar Batılı ülkeleri, 11 yıllık iç savaşın sırasında sona erdirilmesinde yardımcı olyaralanan maya çağırdı. Resmi ve mücahit sivillerin kaynaklarından edinilen bilgilere Fransa'nın göre son çatışmalarda yaklaşık çabaları iie 250 kişi öldü, çok sayıda kişi de tahliyesi yaralandı. Mücahitlerin dün sabah başkent KabiPe roket saldınişlemlerinin ilk sı düzenledikleri ve roketlerden biaşaması rinin Sovyet Elçiliği'nin yakınma sonuçlandı. düştüğü bildirildi. Yaralıları taşıyan La Rance gemisi BBC Televizyonu'na bir demeç veren Necibullah, "Son zamanlarile Kıbrıs Rum da artan kanlı olaylarla ilgili olakesimine rak diinya kamuoyundaki sessizgetirilen yaralılar lik bizi endişelendiriyor. Benim vt buradan biitiin Afgan halkımn tek istegi, Paris'teki banşın bir an önce sağ lanmasıdır, hastanelere hava bu dogrultuda öteki ülkelerin varyoluyla taşındı. dımını bekiiyonız" dedi. NecibulBu arada lah, savaşı sona erdirecekse istifa Paris'teki Suriye etmeye haar oiduğunu tekrarladı, Büyukelçiliği "Yaşamımı banşa feda etmeye haönünde önceki zınm, eğer banşı garanti edecekgun gösterı sc bu görevden aynlabilirim" deyapan bir grup di. Fransız, bu Amerikan CBS Televizyonu'na ülkenin Beyrut'u da bir demeç veren Necibullah, bombalayan Başkan George Bush ile göriişmek Musluman istedigini bildirdi. milislere yaptığı AP'nin bildirdığine göre dün yardımı sabah başkent Kabil'e mücahitledurrJurmasını rin düzenlediği roket saldınsında isteyerek, barış roketlerden biri Sovyet Elçiliği'nin çağrısında yakınına isabet etıi. Ancak ölen ya bulundular. da yaralanan olmadı. Nedbullah barış için istifayu hazır Tbplar sııstu yangın sürüyor Dış Haberier Servisi Lübnan'da 8 marttan bu yana tüm şiddetiyle devam eden çarpışmalann önceki gün durulması üzerine, banş umutian artmaya başlarken, uluslararası girişimler de sürüyor. Arap Birliği'nin bugün yapılması gereken olağanüstu toplantısı da daha fazla katılımın sağlanması amacıyla önümüzdeki haftaya ertelendi. Başkent Beyrut'ta, yaklaşık 1.5 aydır süren karşılıkiı top^oı bombardımanında ölenlerin sayısı polis yetkiliieri tarafından 270 olarak açıkianırken, Müslüman ve Hıristiyan taraflann karşılıkiı olarak yaptıkları gayri resmi açıklamalarda ölü sayısımn 300'ün, yaralı sayısımn da 1.500'ün üzerinde olduğu kaydediliyor. AP'nin haberine göre Suriye desteğındekı Müslüman milisler ile General Mkhei Aoun yönetimindeki Hıristiyan birlikleri arasındaki topçu düellosunun durulmasına karşın, enerji hatlannın kesik olması nedeniyle Beyrutlular yaşamlarmı hâlâ çok güç koşullar altında surdürebiliyorlar. Bu arada AA'nuı haberine göre Lübnan'daki savaşa son verilmesi amacıyla Fransa tarafından başlatıian diplomatik girişimler de meyvelerini veriyor. ABD Başkanı George Bush, "BM Genel Sekreteri'nin girişimlerinin, ateşkes ilanı için Arap Birliği tarafından yapılan girişimlere uyum gostermesi koşuluyla" Fransız önerisinin kabul edüebileceğım açıkladı. Arap Birliği ise bugun yapılması planlanan olağanüstu toplantısını daha fazla katılım sağlanması amacıyla önümüzdeki hafta içine neceği görüşmelere katkıda bulunacak i\i bir erteledi. başlangıç olacagına inanıyonız" diyen Bush, ö t e yandan Mısır Devlet BaşÜrdün'ün ekonomik ve askeri gücünün Ortadoğu'nun isükrarı için önemli oiduğunu be kanı Hüsnü Mübarek, lran'ın, Lübnan'a, bu ülkedeki Şii gruplirtti. ları desteklemek amacıyla kuvvet IMF reçeteleri doğrultusunda yapılan zam gönderdiği yolunda bilgi edindiklardan sonra salı günü Ürdun'un Ma'an ken lerini açıkladı. tinde başlayan protesto gösterileri, ülkenin çeMübarek, Kuveyt'te yayımlaşitli kentlerinde yer yer sürüyor. Ma'an kentinde önceki gün güvenlik güçlerinin gösteri nan El Sıyassa Gazetesi'ne verdicilere ateş açması sonucu üç kişi oldu. Tefile ği demeçte, Arap dünyasının ve Hüseyniye kentlerinde patlak veren olay Tran'dan kaynaklanan bu tehdilardan sonra sokağa çıkma yasağı ilan edilir din boyutlannı iyi kavraması geken önceki akşam Kerak kentinde de öfkeli rektiğini, çünkü bu tehdidin pek çok ülkeyi hedef aldığını belirtti. sostericiler resmi binalara saldırdılar. UBNAN Kırsal Dayamşma VARŞOVA (AA) Polonya 'da Dayanışma Sendikası 'ndan 3 gün sonra, bu sendikanm kırsal kanadı olan "Bağımsız Çiftçi Sendikası" (SRI) da yasai statü kazandı. Varşova Bölge Mahkemesi'nin kararıyla SRI'ya yasal statü verilmesi, hükümet ile muhalefet arasında yapılan yuvarlakmasa toplantıları sonunda varılan anlaşma hükümlerinde öngörulmüştu. Biısh, Şamir'in planı için devrede Dış Haberier Servisi Ürdün'de IMF reçeteleri doğrultusunda yapılan zamlardan sonra salı günü başlayan protesto gösterileri yer yer sürcrken ABD'de bulunan Ürdün Kralı Hüseyin, Başkan George Bush ile gorüştü. Görüşmede Ortadoğu sorunu ile ilgili ilişkilerin ele ahndığı bildiriliyor. Önceki gün Beyaz Saray'da yapılan bir buçuk saatlik görüşmede her iki lider, Ortadoğu sorunu başlığı altında oncelikle Israil Başbakam Izak Şamir'in "işgal alündaki topraklarda seçim" önerisini tartıştılar Kral Hüseyin, Bush ile görüşmesinden sonra yaptığı açıklamada, Şamir'in seçim planını desteklemekten kacındı ve Onadogu konusunda uluslararası konferans taplanması Tıkrini savunduklarını yineledi. Barış koşullarının FKÖ'nün katılmadığı bir forumda görüşülemeyecegini, Ortadoğu'da banş için gerekli temellerin oluştuğunu belirten Kral Hüseyiıı, önerdikleri uluslararası konferansın BM gözetiminde yapılmasını savundu. ABD Başkanı Bush ise uluslararası konferansın "tıygun bir zamanda" doğrudan görüşmeler yapılmasını kolaylaştırmak ve seçim fikrini de saklı tutmak amacıyla düzenlenebileceğini söyledi. "Her iki tarafın da kabul edeceği ve uygun şekilde düzenlenecek seçimlerin, Urdün nehrinin Batı kıvısının nihai stalüsünün belirle Körfez görüşmeleri CENEVRE (AA) tran ve Irak dışişleri bakanları, BM Genel Sekreteri Javier Perez de Cuellar'ın gözetiminde, barış görüşmelerine dün Cenevre 'de yeniden başladüar. De Cuellar, tran Dışişleri Bakanı Ali Ekber Velayeti ve Irak Dışişleri Bakanı Tarık Aziz'le dün sabah ayrı ayrı görüştü. IranIrak barış görüşmeleri, kastm aytnda yapılan turda çıkmaza girmişti. SSCB Bulgaristan'dan suçlama LONDRA (Cumhuriyet) Türkiye'deki Kürt sorunu ve Basınyayın özgürlüğü sımrlamaları, "Avrupa Güvenlik ve Işbirliği Konferansı Enformasyon Forumu" gündemine geldi, Bulgaristan Temsilcisi Filip Bokov dün Türkiye'nin Bulgaristan aleyhinde öne sürdüğü görüşlere cevap niteliği taşıyan konuşmasmda "Milyonlarca Kürt ve diğer azınlıkları acımasızca asimile eden, kendi yurttaşlarının haklarını sistemli olarak ve sürekli çiğneyen, ve ifade özgurlüğünü kısıtlayan bir ülkenin bu Forum'da tepeden bakar bir tutum lakınması ne gariptir" dedi. Bu Çocuklar Mutluluk Getirecek Istemedikleri halde altı, yedi çocuk doğurmak zorunda kalan anneler... Bazen düşük yapan ve bu yüzden hayatlanıu kaybeden binlerce kadın... Bakılamadıklan için terkedilen bebekler... Türkiye Aile Sağlığı ve Planlaması Vakfı, ilk çözümün "Aile Planlaması" olduğuna inanıyor ve bu amaca bizmet ediyor. Anne ve babalan istenmeyen hamilelikler konusunda aydınlatıyor. Klinikler açıyor. Vakfımızın varhğını duyurmak, çalışmalanmıza ek gelir sağlamak için ünlü fotoğrafçUarıraızın çeküği fotoğraflardan bir tebrik kartı dizisi hazuiadık. Bu kartları alarak bize destek olun. Annelerimiz arzu ettikleri sayıda çocuk sahibi olsun. Çocuklanmu iyi yetişsin. Doğan her bebek ailesine keder değü, sevinç getirsin. Kartlanmızın temini için İstanbul büromuza bir telefonunuz yeterli. Desteğinizi bekiiyonız. Gürcistan'da zehirU gaz kullanıldı MOSKOVA (AA) So\\et Gurcistan Cumhuriyeti'nin başkenti Tiflis'te 9 nisanda çıkan olaylarda. askerlerin millıyetçi Gurcu göstericilere karşı zehirli gaz kullandıklannın, So\yet uzmanlardan oluşan bir komisyon tarafından doğrulandığı bildirildi. Hükümetin yayın organı İrveslia Gazetesi'nin haberine gore, Tiflis'te 20 kişinin ölümune yol açan çalışınayi soruşturan komisyon. yaralananların bir kısmının, "ne olduğu henüz bilinmeyen bir kim>asal maddeden zehirlendiklerini" belirledi. l/veslia, gosicıicilcıi dağıtmak için zehirli gaza ba«\urulnıa:>ını. Tiflis olavlarının "en ac> >önıi" olarak niteledi \e bu konuda zamanında açık seçık bir açıklama yapılmamış olmasının birçok soylentinin çıkmasına yol açtığını belirterek, "Halkın resmi açıklamalara guvenmemesinin nedenlerinden biri de bu gibi ola>lar" diye yazdı. Ancak daha sonra açıklama yapan So\yet Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, Gürcistan'ın başkenti Tiflis'te önceki hafta sonu göstericilerle askerler arasındaki çatışmada zehirli gaz kullanıldığını yalanladı. Sözcü Yuri Gremilskilı, "Sinir gazından söz etmcmiz dogru olmaz" diyerek yalnızca gözyaşartıcı gaz kullanıldığını kaydetti. TÜRKİYE AİLE SAĞLIĞI VE PLANLAMASI VAKFI İstanbul 143 39 62 143 39 63 Bu K*n guzatemain katktstyis yayımtanmışttr.