26 Haziran 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Dönem sonu sınavlarında Sahibi: Cumhuriyet Malbaacıhk ve Gazetecihk Türk Anonim Şirketi adına Naür N » * # Genel Yayuı Müdünl. Hnaa Cenud, Muessese MudürO. Emioe UştUıgiL, Yaz. Işlerı Mttdürü: Ok«y Go«tMJn, • Haber Merkezı Müdüru Yrntp» IUJTT. Sayfa Duzenı Yönetmeni: AU Acar, • Temsılaler ANKARA İZMIR: Hikmrt Çrttalucy». A.DANA.: Cttal tsunbul Haberlerı. Ertan Akyıhkı, Dış Haberlcr: Ergın Bıla, Ekonomı: CM*İZ Turku, Kültür Cttal Üsttr, Spor Danışmanı: Abdalkadir YiıceJııua. Duzelunc: Refik Darb**, Araştırma: Şafcin Alpay, IşSendika: Şnkr»n Krteaci, Yurt Haberlcn. Nctıkt Doga», Dıo Yazılaı Ktnm Çahşkan, # Koordınıter Ahmet Konılsu, • Mali Ulcr: Erol Erkot, # Mutıastbe B«l«t \w«r # ButçePlanlama Sergi Osmaııbcşeotlu 0 ReUam: AJK Tbrn, Ek Yayınlar H«ty« Akyol 0 tdare. HiucyM Gıırtt, Işletme: Öader Çtlik, Bügıtşlem. >«U IML v* Hpaı. Cumhuriytt Mıtboolık ve Gucttblık TJILŞ. Türk Oafe Cad. 39/41 4 P | i 34334 l n PK 246lsumbul Td 512 05 05 (20 h.1), Ttlat: 22246 F u : (1) 526 60 72 # /Mnofar A A n : Zıyt Gokalp Blv. lnkılap S. No 19/4, Td. 133 11 «IJ1, TUo: 42344 FKC (4) 133 11 41/421 # l a l r H. Ziy» Blv. 1352 Si/3, TeL 13 12 30, Tfcto. 513.59 F u . (51) 19 53 «0 ~ l H9S.No: l K ı t l , T Ö : 19 37 52 (4 hat), THoı: «2155, FM: (71) 19 37 52 TAKVtM. 21 NİSAN 1989 Imsak: 4.35 Güneş: 6.10 öğle: 13.08 lkindi: 16.53 Akşam: 19.56 Yatsı: 21.23 Yabancı düde basamakh kur sisteminin sonu TUNCAY ÖZKAN ANKARA Milli Eğitim Bakanı Avni Akyol tarat'ından, "tekrer incelemeye alınacağı" açıklanan yabancı dil eğiıimınde basamakh kur sisteminin işleyişinde çok önemli olan "dönem somı" sınavlannın nasıl yapılacağj henilz beliılenemedi. Sistemin iyi işleyememesinden kaynaklanan smav sorununun çözümüne ilişkin bir formül bulunamıyor. Bakanhk yetkilileri, dönern sonu sınavlannın yapılamayacağuu veya eski sınav sisteminin uygulanacağını belirtiyorlar. Bu dunımda basamakh kur sisteminin tüm ölçü ve değerlendirme ölçekleri ortadan kalkmış oluyor. Eğitimciler bu durumda öğrencilerin yabancı dil eğitiminden bir yılı "çahnmış" olarak değerlendiriyorlar. Yabancı dil öğretiminde sınıfta kalmanın kaldınlmasının ardından uygulanmasına başlanan basamakh kur sisteminde öğretim dönemlerinin sonunda yapılması planlanan merkezi sistem sınavlanru yapacak mali kaynak ve birim bulunamıyor. Milli Eğitim Bakanlığı Sınav Ölçme DeğCTİendirme biriminin gerçekleştirmeyeceği dönem sonu sınavlannın nasıl yapılacağı konusunda ise çözüm bulunmuş değil. Bakanhk yetkilileri, yaklaşık 10 milyar liraya nıal olacak sınavların maliyetinin öğrenciden karşılanması yoluna gidilmesi durumunda yaklaşık 500 bin öğrenciden kişi başına 1015 bin lira toplanması gerektiğini kaydediyorlar. Basamakh kur sistemine geeildikten sonra yabancı dil öğretiminde sorunlar ortaya çıkmıştı. Hâlâ fiziki kapasitenin yetersizligi nedeniyle pek çok okulda sistemin uygulanışı yönetmeliklere ve genelgelere ayİcın olarak devam ediyor. Sınıflarda 2530 kişinin bulunması gerekirken, bu rakam 50'lerın altına düsmüyor. Bakanlık yetkilileri, yabancı dil eğitiminde sınav sorununa bir çözüm bulunamazsa îl Milli Eğitim Müdürlükleri'nin veya okullarda eskiden olduğu gibi öğretmenlerin toplu olarak sınavlar yapma yoluna gidebileceklerini ifade ediyorlar. Bu durumda ise yabancı dil öğretiminde basamakh kur sisteminden fiilen vazgeçilmiş olacak. Çünkıi sistemin başarısını dönem sonu sınavlannın sonuçları belirleyecek. Exxon'a boykot çağrıs1 i&GO'Iarrlrtn hpri tüketici hntr/nnm 196O7arc/an beri tükptiri haklarını savunmakla ünlü Ralph Nader boykot çağrısında şöyle dedi: Daha kaç kere 'biz size söylemiştik' diyeceğiz? Olağanüstü durum planlaması olmaz. Ancak bir tüketici boykotu çapulculara ödemesi gerekeni ödetecektir. ABD Korumacılar ligi ve dünya çevre koruma politikaları kuruluşu Exxon'a boykot çağnsını desteklerken, Greenpeace örgütü boykota karşı çıktı ve gönüllü temizlik kampanyası istedi. ŞEBNEM ATİYAS NEW YORK Alaska'da denize yayılan 11 milyon ton petrolun bölgede hayatı felce uğratmasmın şoku devam ediyor. ABD'de tüketici haklannın 1%0'lardan beri savunucusu olan Ralph Nader, tuketiciteri E\xon boykotuna çağırdı. Tüketici haklannın lideri Nader, çağrısında şoyle dedi: "Size daha kaç kere 'biz söylemiştik' diyeceğiz? Olağanüstıi durum planlaması diye bir şey olamaz, tukecici bojkotu olması gerekir. Ancak boykot bu çapulculara (Kx\onculara) odemeleri gerekeni ödelecektir, aksi lakdirde butiin zararlannı zalen sigorta >e vergi indirimlerinden geri alacaklar." Nader, bu sözleriyle Exxon felaketinin faturasının da vergi ödeyenlerin cebinden çıkacağını duyurmuş oluyordu. Başlangıçta çevreci gruplar Nader'in boykot eağnsına fazla bir tepki gostermediler. Radikal çe\recilerden di>e bilinen "Greenpeace" boykotu reddetti. Yerine, şu anda olay bolgesinde surmekte olan temizleme ışlemlerine gönullu katıhmı destekleyeceklerini bildirdi. Greenpeace, ayrıca petrol çıkarma işlemınin başından sonuna çevre açısından tehlikeli olduğunu, bu nedenle yeni yöntemler bulunması çalışmalarının hızlan ABD'de tüketici örgütleriAlaskafaciasından sonra harekete geçti Menapoz çapkınlığı JWmiF^>^^J£İİ£fÛFCL.T~*£:3OÛg33^ îxxon olayı, ABD'd çevre Exxonolayn, ABD'deeçev koruma ile ilgili tehlikelerin ne denli büyük olduğunu ve alınan onlemlerin yeteı sizliğini yeniden hatırlattı. Çevrecilik bugün devlet politikaları arasında yer ahyor olmasına rağmen, halen büyük sorunlar çozülmemiş biçimde varhklarını sürduruyor. Bunların başında nükleer testlerin etkileri bulunuyor. Nükleer test yapılan bölgelerde yeni sakat kuşaklann yanı sıra, kanser ölumleri giderek büyuk bir hızla artmaya devam ediyor. Euon kurbaaı Alaska'da petrolde boğulan bir deniz kuşu. dınlmasından yana olduğunu da ilan etti. Greenpeace sozcüsü, bu tutumu şöyle dile getirdi: "Boykoi örgütlemek bizim stratejinıiz değil. Sorunun E\xon'un alkolik kaptanının otesinde olduğu inancındayız. Kanımızca petrol çıkanlması zaten başından son derece çevreyc zararlı bir işlemdir." Birçok çevreci grup, özellikle boykot konusunda çekimser kahrken, "korumacılar ligi" boykotu destek kararı aldı. Aynı şekilde boykutu destekleyen "dünya ve çevre koruma politikalar kuruluşu" sözcüsü, "Bu trajediyi karariı bir eyleınle dile getirmek isti>oruz" dedi. Washington'daki çevreci gruplar denizde petrol arama işlemlerinin yasaklanmasını sağlayacak bir strateji geliştirmek için uğraşıyorlar. Öte yandan Exxon'un 600 milyon dolar ile I milyar dolar hasan kapsayacak şekilde sigortalı olduğu bildiriliyor. Bu miktann, Exxon'un kaybettiği petrolün yanı sıra kıyı temizleme masrafları, işsiz kalan balıkçıların başka yerlere transfer masrafları, diğer yerleşim merkezleri ve turizm zararlannın karşılığını kapsayacağı belirtiliyor. Şirketin gerçek zarannın sadece şu anda New York'ta aç\lan davalardan gelecek cezalardan ibaret olacağı belirtiliyor. Yaklaşık kırk yılı aşkın suredir devam eden nükleer silah üretimi havayı, toprağı ve suyu tümüyle zehirleyecek kadar atık uretmiş durumda. ABD'deki 16 adeı nükleer test laboratuvarı uranyum, plütonyum, sezyum, stronyum, kromiyum, arsenik ve merkuri gibi maddeleri sürekli kullanarak çalışmalanna hızla devam ediyor. Yakın geçmişte basına yansıyan olaylardan biri, Denver'da Rocky Flats Nükleer Test Laboratuvarı 'ndan yeraltı su rezervuanna karışan karsinojen skandah idi. ABD çevre sorunları arasında bir başka gündem konusu ABD ve Kanada üişküerinin gerginleşmesine neden olan "asit yağmuru." Sanayi tesisleri atıklarından sülfurdioksit, göller bölgesinde yasamı felce uğratıyor. ANKARA (ANKA) Kadınların "adetten kesilme dönemi" olarak bilinen menapoz evresinde, "genç sevgili bulmaya ve kaçamak ilişkiler kurmaya eğilim duyduklan" bildirildi. Emek Soroptimist (Meslek Kadmları) Derneği'nce düzenlenen "Menapoz ve Menapoz Dönemi Sorunları" konulu konferans, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Işık Sayıl tarafından verildi. Prof. Sayıl'tn, bazı kadınlarda, bu dönemde cinsel isteksizlik yaşamasma karşm, bazı kadınlarda da, "değişik cinsel ilişkileri deneme, genç sevgili bulma ve kaçamak ilişki arama" eğilimlerinin arttığını söylemesi üzerine salonda bulunan bazı bayanlar, birbirlerine bakışarak gülümsediler. Turizmde ücret komedisi ANTALYA (AA) Turizm sektöru yeni sezonu büyük oranda eleman açığı ile başlatırken, otel ve tatil köylerinde görev yapan elemanlarm da düşük ücretlerle çalışmak zorunda kaldıkları bildirildi. Türkiye Otel, Lokanta ve Eğlence Yerleri îşçileri Sendikası (TOLEYİS) Antalya Şubesi Başkanı Mehmet Aslan, turizm sektörünün samldığının aksine büyük para kazamlan bir iş kolu olmadığını belirterek, "Turistik tesislerin birçoğu 80150 bin lira arasında eleman çahştırıyor" dedi. DlSBASIN THE WALL STREET JOURNAL Reform diktatörlüğüne karşı Macaristan NÜKLEER MODERNLEŞME Doğu Avrupa ülkelen içinde reformcu gelışmelerin en gözle görülür biçimde yaşandığı Macaristan 'ı, yakından izleyen The H'all Street Journal makale sayfası yönetmen yardımcısı Peter Keresztes, izlenimlerini geniş bir yazı şeklinde yayımladı. Peter Keresztes'in, 10 Nisan 1989 tarihli The Wall Street Journal'm Avrupa baskısmda yayımlanan yaztsmm bir bölümünü aşağıda aktarıyoruz: Macarlar ve Polonyalılar, 'reformlar gökkusagı'nın sonunda ne olduğunu görebilmek için birbirleriyle yanş içindeler. Pazar ekonomisine dayalı bir demokrasi mi, yoksa bir Macar aydımnın tanımladığı gibi bir 'reforın diktalörlügü' mü? Birincisini arzulayanlar, bir yangın felaketi ya da Stalinizmin restorasyonundan, Doğu Avrupa'da yekpare bir komunizmin varlığının sürmesi olasılığından daha az korku duyuyorlar. ABD Dışişleri Bakanlığı'nda. Orta ve Doğu Avrupa'daki askeri güçlerin azaltılması konusundaki fikirler, Batıda istikrara ve temel değişimlere ne kadar önem verileceği yolundaki kararların bir yansımasıdır. Belirsiz öneriler kapsamında, Moskova Doğu Avrupa'da kadar daha fazla yaklaştığı konusunda hiç kuşku duymuyor. Pozsgay, "Rekabctçi bir ekonomi ve sermayenin serbest akışı için Batınınkinden farklı olmayan bir ya&al sistfme ihtiyacımız var" diyor. Macarların, ülke dışında zaten guçlendirilmiş bulunan ekonomik bağlanm daha da geliştirmek istediğini söyleyen Pozsgay, aynı zamanda ülkede anayasal çok partili bir sisteme geçilmesi için çauşmalar yapılmasıru istiyor. Muhalefet gruplannm ise baska göfüşleri var. Pokmya'da geçen hafta tarihi bir adım atıldı ve Dayanışma ile özgür sendikaların yeniden yasallaşması için anlaşmaya varıldı. Macaristan'da da iktidardaki Komünist Panisi ile bunun dışındaki örgütler arasında çok partili seçimlere nasıl hazırlanılması gerektiği ve anayasanın değiştirilmesi konularında çekişmeler sürüyor. Geçen hafta sonunda yapılan görüşmeler Komünist Parti'nin, tartışmamn şekli, gündemi ve katılacak taraOar konulanndaki talepleri kabul etmemesi nedeniyle başarısızlıkla sonuçlanmıştı. Muhalefet ayrıca, reformcu politikacılara ve gazetecilere karşı ölüm tehdidi olaylarına adı karışan ve paninin silahlı Esas karar NATO zirvesine kaldı HADİ ULUENGtN BRÜKSEL Beklenildiği gibi dün Brüksel'de sona eren NATO Nükleer Planlama Grubu (NPG) oturumunda, muttefik ülke savunma bakanları, aralannda kesin bir uzlaşma sağlayamadıkları için atış yeteneği 500 km'den az kısa menzilli nükleer silahların (SNF) modernizasyonu konusunda bağlayıcı bir karar alamadılar ve esas topu, 2930 mayıs tarihlerinde gerçekleşecek ittifak devlet ve hükümet başkanları ziıvesine attılar. Ancak Brüksel birleşiminde, söz konusu modernizasyonun en "hararelli taraftan" durumundaki ABD'yi "nispeten tatmin edebilecek" tek gelişmeyi, toplantı bitiminde yayımlanan nihai bildiride, "SNPlerin gereken yer ve miktarda yenilenecegi" ifadesinin kullanılması oluşturdu. Bu ifadenin, kısa menzilli nükleer silahlann "mihenk taşı" durumundaki ve 480 km. atış yetenekli yeni "Lance 2" (FOTL) füzelerinin üretilmesi için Amerikan Kongresi'nin "yeşil ı?ık" yakmasına yetip yetmeyeceği ise henüz belli olmadı. Fakat oturum bıtimindeki basm toplantısında gazetecilerin bu doğrultusundaki sorulannı cevaplayan ABD Savunma Bakanı Richard B. Cheney, söz konusu ifadenin kendisini "tatmin ettiğini" söyledi. Bilindiği gibi henuz proje safhasında olan "Lance 2" fuzelerinin araştırma ve üretim asamasına geçilebilmesi için, Amerikan Kongresi'nin kredi serbest bırakması gerekiyor. Washington Assamblesi'nin söz konusu kredilere işlerlik kazandırmak için öne sürdüğu "sine qua non" (olmazsa olmaz) şartı ise NATO'lu müttefiklerin kısa menzilli nükleer silahlann modernizasyonu konusunda "ilke karan" alması oluşturuyor. Savunma bakanları düzeyinde gerçekleşen ve dun Brüksel'de sona eren NATO "Niildeer Planlama Grubu" toplantısında, SNF'lerin modernizasyonu konusunda müttefikler arasında süren görüş aynlığının devam ettiği bir kez daha saptandı. ABD ve İngiltere, bu modernizasyoveren bir "belgesel" niteliği taşıyor. Fotoğraf çaltşmaları sırasında "buharlı nun gerçekleşmesi doğrultusuntrenleri öpen yaşlı insanlar, bekieme satonlarını ev gibi kullanan hatta va | da tutum alırken, başını Federal gonları mekân seçenlerle karşılaştıklanm" belirten İFSAK üyesi ekip, çalışAlmanya ve Belçika'nın çektiği diğer Avrupah müttefikler, çok malannı Türkiye çapında uemiryollarmı görüntüleyerek surdüreueklerini daha "mesafeli bir yaklaşım" söylüyor. Sergide yer alan fotoğraflar 64 sayfalık bir katalogda toplanacak. içinde kaldılar. Yukarda llteriş Tezer'ın Usak'tan aldığı bir demiryolu görüntusü. Canneshn afişi Dış Haberler Servisi Charlie Chaplin'e saygı baştığıyla yapılacak gösteriyle açılacak 42. Cannes Film Festivali'nin afışi belirlendi. Cannes Film Festivali yöneticileri tarafından seçilen afışte Fransız Devrimi'nde halkın yarattığı efsanevi simge "Marianne" yer alıyor. Daha önceden belirlendiği gibi Wim Wenders'in başkanlığındaki dokuz kişiden kurulu festivalin seçici kurulunda Peter Handke, Krzysztof Kieslowski ve Hector Babenco da yer alıyor. Fransa Kültür Bakanı Jack Lang ve Cumhurbaşkam Français Mitterrand'ın katılmasıyla 13 mayısta düzenlenecek "Sinema ve özgürlük" gününün Türk konukları ise Fatoş Güney, Başar Sabuncu ve Onat Kutlar olacak. Polonya'da olduğu gibi Macaristan'da da muhalefet gruplarından gelen baskılar, Komünist Parti içinde onarılması imkânsız ayrıhklar yaratmış bulunuyor. daha fazla ekonomik ve siyasi bağımsızlık tanıma yoluna gitmeli, Batı da buna karşıhk olarak Sovyet güvenliğini tehdit edecek biçimde durumu istismar etmekten vazgeçme vaadinde bulunmahdır. Macaristan'da görüştüğümüz çeşitli komünist ve muhalefet çevreleri, Moskova'nın, şu an için söz konusu olamayacak kesin bağlantısızlık haricinde, Macarlara kendi geleceklerini belirlerae konusunda gereken manevra alanını verdiğine inamyorlar. Macaristan Başbakaru Miklos Nemeth, Doğu Avrupa üzerindeki herhangi bir supergüç pazarlığına karşı bir tavır içinde görünüyor. Nemeth, "Siipergüçlerin, kiiçük devletler üzerinde kararlar almasındajı hoşlanmıyoruz" diye konuşuyor. Başbakan Nemeth, Komünist Parti lideri Karoly Grosz'un görüşlerinden farklı bir tavır içinde görülürken Grosz'un, ülkenin üretim araçlan mülkiyetinin devlete ait olması gerektiği yolundaki görüşüne katılmıyor. "Sosyalizmi tammlamak için hiçbir matematiksel formölc angaje olamam" diyen Nemeth, "Zaman içinde sınırlann ne olduğunu göreceğiz" şeklinde konuşuyor. Politbüro'nun önde gelen reformcu uyesi tmre Pozsgay, Macaristan'ın Batıya mumkün olduğu kanadı olarak amlan tşçi Muhafızlan'nın da lağvedilmesini istiyor. Muhat'ızlar da bu iddiaları reddediyor. Ülke çapındaki tüm fabrika, rnaden, tarım kolektifi ve resmi dairelerde örgütlenmiş bulunan yaklaşıl 60 bin kişilik bu milis grubu 1957'de kurulmuş ve asayişi sağlamak, ayaklanma sonrası silahlan toplamak amacıyla biraraya gelmiş bulunuyor. Polonya'da olduğu gibi Macaristan'da da muhalefet gruplanndan gelen baskılar, Komünist Parti içinde onarılması imkânsız ayrıhklar yaratmış bulunuyor. Rejim, kamuoyundan gelen isteklere eğilse bile temelde bir çözüm yoluna gitmemiş. 1956 ayaklanması liderlerinin aklanması, okullarda Rusçarun zorunlu yabancı dil olmaktan çıkarılması, resmi tatil günlerının 'Bdşeviklikten' uzaklaştınlması ve devlet amblemi bu taleplerden bazıları. Şimdi, bu sureç en nazik asamasına girerken altematif gruplar, çabalarının dış anlaşmalarla sınırlanmayacağına ilişkin güvenceler de istiyorlar. Batı, reformculuğun kendi içinde bir son olmadığını ve soyut bir istikrar kavramı açısından askeri ve mali pazarlıklara zemin hazırlayıcı nitelik taşımadığım ve bunun totaliter bir ara kurum oluşturabileceğini bilmelidir. ° y kuttama ça| l ş m a ı a n kapsamında bugün IsUCIIIII yillU IFSAK tanbul AKM'de bir grup ¥U üyesınin "Demiryolu ve insan" adlı fotoğraf şergisi açılıyor. Setçuk Kundakçı, llteriş Tezer ve Sedat Tosunoğlu'nun Edirneistanbul Afyon hattı olan TCDD 1. Bölgede 1.5 yıllık bir çalışma sonucu çektjrji fotoğraflardan oluşan sergı, demiryolu çalışanlarını ortamları içinde ÇirCde dolu fırtınası: 45 ölü PEKÎN (AA) Çin'in Şişuan eyaletinde dün meydana gelen siddetli dolu fırtmasında, 45 kişinin öldüğü, 150 kadar kişinin yaralandığı bildirildi. Çin resmi haber ajansı Şinhua, bazı ev ve kamu binalarımn hasar gördüğü, elektrik hatlarının kesildiği ve ağaçların kökünden söküldüğü, felaket bölgesine acil yardım ekipleri gönderildiğini belirtti. lloıniniffilıı uo 15 ||m| Soğuk füzyon furyası Fleischmann ve Pons'tan sonra Demokratik Alman, Brezilyalı ve Güney Koreli fizikçiler de soğuk füzyon deneyini oda sıcaklığında gerçekleştirdiler. DRESDEN SAO PAULO nist Partisi gazetesi Neues DeutsSEUL MOSKOVA (AA) Oda chland, Dresden Teknik Üniversıcaklığında nükleer füzyonu ger sitesi'nde, salıyı çarşambaya bağçekleştiren bilim adamlannın sa layan gece, bir grup fizikçı ve yısı artıyor. Demokratik Alman elektrokimyacının soğuk füzyon yalı, Brezilyalı ve Güney Koreli fi deneyini yaptığını bildirdi. zikçiler de soğuk füzyon deneyiBrezilya'nın Sao Paulo Univerni gerçekleştirdiklerini açıkladılar. sitesi ile Enerji ve Nükleer AraşBu arada, soğuk füzyon yaptığı tırma Enstitüsü'nden bir grup da nı açıklayan ilk ülkelerden Sov soğuk fuzyonu gerçekleştirdikleyetler Birliği'nde, bir laboratuvar rini bildirdiler. da daha aynı deney gerçekleştirilDeneyi yapan bilim adamlan, di. Demokratik Almanya Komü düzenledikleri basm toplantısında, 13 nisanda başladıklan deneyde, füzyonun bir göstergesi olan nötron radyasyonunun varlığını tespit ettiklerini söylediler. Güney Kore Bilim ve Teknoloji Üniversitesi ile Kimyasal Teknoloji Araştırma Enstitüsü'nde çalışan iki bilim adamı da, soğuk füizyonu, aynı yöntemle gerçekleştirdiklerini bildirdiler. Bunun üzerine, Bilim ve Teknoloji Bakanhğı, hukümete, soğuk füzyon araştırmaları için 1.5 milyon dolarlık yatırım yapılmasını önermeyi kararlaştırdı. Öte yandan, SSCB'nin Beyaz Rusya Üniversitesi'nde de, soğuk füzyon deneyi tekrarlandı. TASS'ın haberine gore, Beyaz Rusya'daki bilimadamları, yaptıkları deneyin, nükleer füzyonun oda sıcaklığında gerçekleştirilebüdiğni karutladığıra söylediler. Daha önce, Moskova ve Harkov'da da, soğuk füzyon gerçekleştirilmişti. İngiltere'nin Southhampton Üniversitesi'nde çalışan Profesör Martin Fleischmann ile ABD'nin LHah Ünhersitesi'nde çalışan Stanley Pons, geçen ay soğuk füzyon gerçekleştirdiklerini açıklamışlardı. Fleischmann, yaptığı deneyin doğruluğunun kanıtlanması için, başka fizikçileri, kendi yönteminı uygulayarak oda sıcaklığında füzyon deneyini yapmaya çağırmıştı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle