Katalog

/ NÎSAN 1989 KÜLTÜRYAŞAM HAYVANLAR İSM4IL GLU,EÇ CUMHURIYET/5 Hem düştin hem eğlen AYŞEGÜL VÜKSEL ANKARA 27 Mart Dünya Tıyatrolar Günü'nün en anlamlı bıçımde "amator" çaba ürünu etkınlıklerle kutlanabıleceğıne ınanıyorum butun yüreğımle. Amaç, yüda bır gün de olsa tıyatronun yaygın duzeyde düşünulmesı, tartışılması, tıyatronun, becenksızce olsa da ona ınanan taze güçlerce oluşturulması, bu amatör ürunlenn üyatroya gıüne alışkaıüığı olmayan çevrelere sunulması, tiyatro coşkusunun köyde, kasabada, okulda, stnıfta kuçuk bınmler tarafından paylaşılması, "duşunerek" eğlenmeyı henüz pek ahşkanlık edınmemış olan topluraumuz ıçın bır "fırsat" yaratmak olmah Profesyonel tıyatrolaruı 27 Mart günü ücretsız oyun sunmaları kuşkusuz guzel bır gelenek Ancak, üyatroya sahıp çıkma adına, tıyatroyu günddık yaşama bıçımının bır parças yapma adına "gelenek" oluşturma ışı toplumun ve yönetsel bınmlerın her kesımıne duşüyor Mıllı Eğıtıra Bakan lığYna, beledıyelere, okullara, en çok da amatör topluluklara Bu yıl TRT tclevızyonu çok anlamlı uç ızlenceyle katkıda bulundu Dünya Tıyatrolar Günü'ne Hacettepe ve Ankara uruversıtelennın tiyatro bölumlerı, 27 Mart Dunya Tıyatrolar Günu'ne aynı gunde sunduklan etkınlıklerle, amatör tiyatro olgusunun tum olumlu yanlannı ortaya çıkaracak bıçımde katkıda bulundular. tstanbul ve tzmır'dekı çeşıth ünıversıteler gıbı geleceğın "profesyoBd" tiyatro sanatçüanru KİM KİME DUM DUMA BEHIÇ AK yetıştırmekle yukumlu olan bu ıkı kurumdan Ankara Unıversıtesı A&HA 6/Sv*U AMM JO/CTUM Anya Dışçıyı sokunco, DTCF Tiyatro Bölumu dört gün Apı{ //A, once, ıbrakm 'e Oda, fipv fadaj/nda */ surecek "kutlama" ızlencesını eihn.bt dıscrnm ftarm Nurhan Karadağ'ın Murathan Mungan'dan uyarladığı ve sahneledığı "Bıllur Koşk Masalı"yla açü. Halk dansı, halk muzığı, halk kulturu ıle Bau'run tiyatro teknıklennı buluşturup bır Türk sahne bıçemı oluşturma yolunda yülardır öğrencılenyle deneysel çalışmalar yapmakta olan Karadağ'ın çalışmasına "uyarlama" demek doğru değıl aslında, çünkü Mungan'ın "masai" metnını çok az kısaltarak olduğu gıbı sahneye getırmış Mungan'ın "ozansı" söylemını "tiyatro" yapan ıse "söz"a destekleyıp görselışıtsel duzeyde boyuüandıran dans, şarkı, dekor, gıysı ve ışık Karadağ, hem doğayı hem ınsanlan dıle getıren ıkı anİatıasına "s<Hr>ü, "<laııs'*ı, "şarkı"yı araç ederek "masal"ın çerçevesuu oluşturmuş Bu çeTçeve ıçınde Selvıhan ve Murathan'ın öyküsü, ıkı kahramanı dans ve müzıkle soyutlayan, sahnede "yalmz" kılan bır anlayışla sunulmuş "Dans"ın temel örgesı "samah"; Karadağ, gele neksel "samah"a bır dolu çağdaş boyut katarak "sevda"mn anlatırruna ulaşmaya çalışmış sahnede. Sıradan bır amatör tıyatronun göze alamavacağı düzeyde bır eğıtımı gerektıren, zorlu, çarpıcı bır deneme. Salonda ıse arkadaşlannı coşkuyla ızleyen, hepsı de aynı bölümü bıtirmış olan konuklar Hacettepe Umversıtesı Guzel Sanatlar Fakultesı Tıvatro Bölümü (Devlet Konservatuvan) ıse üç gun sürecek olan göstenlenne ıkılı bır tat katmışlar Ilk bölumde Andrzej Zarnecki'nın gözetımı altında hazırlanan, Anatol Jagoda^ nın muzıklerını çalıştırdığı, çıçeğı bumunda Devlet Tıyatrosu sanat çısı C«m Emuler'ın vardımlanyla oluşan "Döktur B» Şekspır" başhklı gösterı yer ahyor "Bir Yaz Gecesı Ruyası"ndan "Nasıl lstersenız"e dek Shakespeare'den bır dolu esıntı taşıyan yapımda geleceğın sanatçılarının, "muzıkal" oyunculuğundan "teatral" anlatı ma, doğalcı oyunculuktan sarkı ve dansa dek tüm becenlennı sınavan öğeler kullanılmış Ikıncı bölumde sunulan Georg Buchner'ın "Leonce ve Lena"sı ıse profesyonel bır yapım duzeyınde, Aynı bölumün geçen yıl başanyla sunduğu VVesker'ın "Mutfak" oyununu da sahnelemış olan Leyla Banıtçu, Buchner'ın hem uyum suz tıyatroya hem de epık tiyatro ya öncülük ettığı öne surulen bu oyununda sahne olanaklannı ve genç oyunculann tükenmez enerjısını tam venmle kullanmış. "Duşunmeyı bUmeyen" ınsanlar ülkesımn anlamsız yaşantısından kaçarken buluşan genç Leonce ve Lena'nın, yoğun toplumsal eleştın yüklü öykusu, Barutçu'nun çalışmasında "alay" ve "acı" dozu dengelenerek sunulmuş Başta Leonce"yı oynayan ö Levent Ülgen, genç sanatçıların tümü yaşlarından ve deneyım düzeylennden beklenmeyecek denlı olgun bır oyunculuİc çızgısı tutturmuşlar Oyun bıraz İcısaltılabılse emeklerı daha da ıyı değerlenebılecek Tıyatromuzla, gençlerımızle övunebüeceğımız mce 27 Martlar'a A Dünya Tiyatro Günü'nde "amatör" kutlamalar AluhotTem pgy de, '*£?**, C^f^tn bçn amua JskerAğ"» A Rijht* bty ft «yy. yapun düzeyinde Hacettepe Unıversıtesı Tiyatro Bölumtf nun sunduğu Georg Buçhner ın Leonce ıle Lena oyunu profesyonel bır yapım duzeyinde Levent Ülgen ve Funda Gönluşen'ın oynadıklan "Leonce ıle Lena da genç oyuncular olgun bir çızgı tuttunjyorlar Dunya Tıyatrolar Günu (TV 1) lendı 26 Mart'ta yayımlanan, B«özel programında Devlet Tıyatro kı Şebiroglu'nun hazırlayıp sunsu sanatçısı Tamer Levent'ın ha duğu "7. Sayf«"nın konuklan Guzırladığı ve yönettığı bır atolye ça rol Sözea ve Beşir Ayvazoglu, balışmasında, oyuncular arasında sında sanat ve kultür olaylanna oluşturulan "tartışma" ortamı verılen "yer"ın sınırhlığı üstune yansıtıldı Doğaçlama yoluyla ya söyleşırken bır dolu ünlu tiyatro pılan uygulamalara o anda gelen ınsanı tiyatro adına basından bekdoğal tepkıler TV 2'de sunulan ledıklennı, tıyatrobasın ılışkısı ıkı ızlencede ıse tıyatromuzun so baglamındakı düş kınklıklarını runlan anlamlı bır düzeyde ırde dıle getırdıler 25 bin kişi gezdi Kultur Servisı Mensucat Santral tarafından Ankara'da Ataturk Kultur Merkezı'nde duzenlenen "Buyuk Sergi" dun sona erdı Ankara'da 42 ressamdan 142 >apıtın yer aldığı sergi 6 nısanda Eskışehır'de 42 ressarndan bırer yapıtla tekrarlanacak Sanayıde altmışmcı yılını dolduran Mensucat Santral tarafından gerçekleştınlen ve Halil Bezmen ıle Yahşı Baraz koleksıyonlarında ver alan ve ressamların kendılennden alman yapıtlardan oiuşturulan sergi, Ankara'da yenı hızmete gıren Atatürk Kultur Merkezı'nde bır ay açık kaldı Ankara'nın kulturel yaşammı canlandıran bır sanat etkinlığı olarak genış ılgı çeken "Bujuk SergP'yı gunde ortalama 700 kı şı, bır ayda toplam 25 bın zı>a retçı gezdı Hafla sonları da dahıl olmak üzere 9 0019 00 arasinda gezılebılen "Buyuk Sergi" Cumhur başkanı Kenan Fvren, hukümet ust duzey yetkılılerı, çeşıth elçılık zevatı, uluslararası mısyon temsılcılerı, unıversıte oğretım görevhlerı, resım oğretmenlerı, ışadamlan, unıversıte öğrencıle n ve genış bır halk kıtlesı tara fından zıyaret edıldı "Buyuk Sergi" kapsamında Prof Adnan Çoker, Prof Ozdemir Altan, Doç Jale Erzen ve ressam Bedri Baykarn çağdaş Tıirk resım sanatını değışık yon lerıyle ele alan konferanslar verdıler Mensucat Santral Genel Mu duru Halü Bezmen, "Buyuk Sergi"nın başansından duyduğu mutluluğu belırtırken. benzerı sergılerı Turkıye'nın çeşıth kentlenne goturmek uzere çalışmalar yaptıklannı söyledı ve "Bu>uk Sergi" dolayısıyla yaratılan yapıcı tartışma ortamının olumlu katkılarına dıkkatı çektı Fahrelmssa Zeıd, Zekı Faık İzer ve Sabri Berkel'den Mehmel Gun, Bedrı Bavkam ve Mıthat Şen'e kadar 42 sanatçının yapıtlanna yer verılen "Buyuk Sergi" 6 nısanda Eskışehır Anadolu Unıversıtesı Uvgulamalı Guzel "Büyük Sergi" Ankara'dan sonra Eskişehir'de açılacak P İ K N t K PtYALE MADRA EVET...EVET BU KEDI PAUA fflZU GAZETECİ XECDET £N 0EMIM BEĞEN0l6<M TA0LO ÇİZGİLİK KÂMtL MAS4FL4CI 42 nssamdan 142 yaprt Kırk ık çağdaş Turk ressamının toplam 142 tablosunun yer aldığı Büyük Sergi de Neşe Erdok un 1985 yılında ger çekleştırdığı 'Podıma adlı yağlıboya çalışmasına da yer verıldı Sanatlar Yuksek Okulu Galerı sı'nde tekrarlanacak ve 20 nısana kadar açık kalacak Sergıcie 42 ressamdan bırer vapıta yer ve rılecek Bılındığı gıbı, "Buvuk Sergi"nın Ankara'da açıldığı ılk gun lerde bazı zıyaretçıler Ergın İnan'ın 1985'te gerçekleştırdığı tablosunun, "mustehcen oldugu ve dııu kuçuk dn^urduğu' gerek çesıyle kaldırılmasını ıstemışler dı Bu arada Zekı Faık İzer \e Mehmet Gun'un tabloları uzennde de tahnbat yapılmıştı Soz konusu tepkıler uzerıne Ergın tnan'ın tablosu sergıden kaldırıl mıştı tnan'ın tablosunun kaldırılması ve "Buyuk Sergı"ve gelen tepkıler ıse ulke ıçınde bırçok sanatçı tarafından protestoedıl mış, Mımar Sınan Unıversıtesı Guzel Sanatlar Fakultesı oğren cılen de sanatsal bır protesto gosterısı duzenlemışlerdı «MkNM • 5>AKAMDl AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GOKHAS Ğ GARFIELD jm DAVJS T M H B M W|>tı>ii taknitlyle Amenkalı sanatçı Nancy Burson ın tamamen bılgısayar teknığıyle gerçekleştırdığı montaıiardan bınnde yuzde b'ı Rea gan, yüzde 45 Breınev bır arada (sağda) Başka bır montaıda (solda) ıse Buyuk Ağabey Stalır Mussolım Mao Hıtter Humeynı nın gozlenyle bakıyoı Fotoğrafın 150 Yılı Sergisi'nde bilgisayar ve video da var Büyük Ağabeyler kime bakıyor? Londra'da Vıctorıa and Albert Müzesı'nde açılan sergıde, dunyada yalmzca uç tane bulunan "En Buyuk Polaroıd Kamera" da poster buyukluğunde fotoğraflar çekıyor. büe makıneler gıtgıde daha fennı ve hassas olurken sanat ıçın çekıLONDRA Fotoğrafın 150 len fotoğraflarda ">an aygıtlar" yılı dolayısıyla "Victoria and da rol alıyor artık Albert" Müzesı'nde açılan sergıDeneysel fotoğrafa sergıde en de fotoğraf makınesı kadar önem güzel örnek Amenkalı Nancy h başka aygıtlar da var Bılgısa Burson'ın montajları Tamamen yar ve vıdeo Fotoğraf, 150 ya bılgısayar tekrağı kulanılarak ha şına gırerken artık bunlarsız ol zırlanan fotoğraflardan bınnde muyor anlasılan Aüe ıçm çekılen "Buyuk Ağabey" hem Stalin, hatıra kabılınden fotoğraflar ıçın hem Mussolinı, hem Mao, hem TARİHTE BUGÜN MLMTAZ 4RIK4\ 1 Nisan EDtP EMtL ÖYMEN Hitler ve hem de Hurneyni'nın gözlerı ıle bakıyor Her dönemın 'Buyuk Ağabey'len salona gırenlerlegozgöze Kurtulmak ısteyen, arka salona geçmek zorunda Nancy Burson'ın dığer bır montajında da yuzde 55 Reagan, yuzde 45 Brejnev bır arada "Buyuk Ağabey"den pek farkı yok bunun da "Victona and Albert" Muzesı'nın salonlannda 27 sanatçının yapıtları ıle anılıyor 150 yıl Bılgısayar ve vıdeo cağında fotoğraf da artık çıplak gözun gormedığını göruyor 19 yuzyıi ressamlan gıbı renk ve ışık oyunu yapmak, artık tamamen bır teknık ışı Fotoğraf çının sanabndan çok, eldekı teknık olanakla'a bakan bır teknık ışı Örneğm Nancy Burson'ın fotoğraflarında elektronık dıjıtalızasyon kullanılmış Halktan uzak, kopuk, soğuk ve enşılmez bır muze olmayan "V and A"de, sergi dolayısıyla bırbın ardından konferanslar duzenledı Aynca dunyada sadece uç tane örneğı bulunan "en buyuk polaroid kamera" da sergmın bır köşesmde poster buyukluğunde fotoğraf çekıyor YİKMISEKİZ CELEBİZÂDE'N/N SADRAZAMUĞL 1756 'PA BUĞUN, YIRMISEK12 ÇELEglZADE SAIT MEHMEr PAfA, 8EŞ AYLIK KISA GOREVPEN SONRAJSAC>RAZAML(KT?^NAZLEOıt.MlÇrf IB AHUE; •>EVRıNPE FBVJSA'YA ELÇf OLASAt: GONDEGtLEN YIÜMISEKIZ ÇELESt MEHMET EFENOl'NıN OĞCUYDU VE IYI 8lR OSHENıM GORMÜŞTÜ DEVLer HIZA/IETlUDE ÇEflTTf YUtCSEK <SOR£I/LERDE BULUNAN $*Ş~/ SAIT MEHMET PAÇA, 17SS'TE/ BlYIKU ALI PAÇA 'NIN IDAMIYL/* SO= ^ ^ŞJtLAA/ SAPARET MAKAMINA ATAMMlÇTI SOM OERECE' StNlRLI SlR INSAN OLAM PADIŞAH M OSMAH, 8IRKAÇ AY SODJRA AMDEAJ GÖREVlME SOM VERtP SURGOME YOCLAMtÇTT/ YIRMISE.İCIZ ÇECESIZADB SAıT MEHMEr PMÇA'ı IYI BlLlueKI IÇCE&A/fAI &AŞIN&A, GetJÇUK. YlLİ~ARINOA ILK MATBAAMIAİ *UJI2ULAAA£lNA ONCULUK EDIÇı GBLMECTEOIIS I8RAMIM MUTEE/eR/tSA AJI/V MAT8AAYI AÇMAS/ 'ÇlM 6£KEKLl IZAII ALMIf VE PAGA Si/LAIOÇTU