15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER zellıkler, onu yılmadan arayana gelır "Baharıye", Istanbul'da ıkı semtın de adıdır Bunlardan bın Kadıkoy'de Altıyol'dan başlayıp Kuçukmoda'da son bulan caddedır kı ben orada yıllarca oturdum Şaır Lâtıfî Sokağı ıdı bızım sokağın adı, eskıden Ahmet Haşım de o sokakta oturmuş, orda olmuş Nedeıı oraya bır levha asmazlar, bır tas dıkmezler, anlayamamışımdır Başka bır ozammız, Salıh Zekı Aktay, "Şerare gıbı şaırdır" derdı onun ıçın Neden ' erare'" Dıısundum, ama bulamadım Ben Ahmet Haşım'ı, başka bır şeye benzetmeye kalkmadan severım Ilkyazı sevmez Ahmet Haşım, guze vurgundur Bır taraf bahçe bır taraf da dere Gel uzan sevgılım benımle yere Suyu >akuta dönduren bu hazan Bızı gark eylıvor duşuncelere tlkyaz dedıkse, yılın ötekı mevsımlerını tukaka edelım demedık ya, bayılınm guze, kışa. Bu dunyadan başka nerde bulacağım onlan' Haşım'den açmışken şunu da anlatıvereyım Adamcağız, ışte o evde, olceğını anlayınca yalağından fırlanıış, onu ne terlıklerını çevıren hızmetçısıne, "Sırası mı şımd ı ' " dıye bağırmış Terlıksız de ölunebılır Gelelım baharata. Bu sdzcuk Farsça "bahar" sozcuğunden gelıyor, hoş kokulu demek, aynca sarı papatyaya da baharat derurmış, bümıyordum Ama baharat denınce akla ılk gelen tarçın, karabıber, zencefıl gıbı, yıyeceklere tat veren bıtkı tohumlarıdır Bunları zararlı gorenler de var, yararlı gorenler de. Acılı >ıvecekler bedenın çahşmasını bozuyor mu 9 Buna tıp da kesın bır açıklama getırmıyor Ama bunların, besınlenn ozumlenmesı ıçın gereklı olan salgıları arttırdığı yuzde yuz Yurdumuzun özellıkle guneydoğu bölgesınde oturanların acılı et yedıklerını bılıyoruz. Onlardan hıçbır »ıkâyçt duyulmadı Hatta acılı otların sıcağa karşı denge sağladığı da söyienıyor Baharatm çıktığı yer doğudur Yenı geldığım ıçın bılınm, Hındıstan'da baharatsız yemek yok Avrupa'ya baharat olarak gelen ılk madde Hınt karabıberı ımış Pılınuıs, karabıberın altın pahasına olduğunu söylemış Kutsal kıtapta adı geçen tarçın, eskılerce yağ \e merhem yapımında kullanılırmış Zencefilı Yunanhlara tanıtan Persler'dır Keşmırde uretılen safranı Romalılar bılıyorlardı Ortaçağın sonunda Avnıpa'da baharat tutkusu yayıldı Baharatın XIV yüzyıl başlangıcında 288 çeşıdı varmış Bızım Orhan Velı, kırk ellı baharat adı sayardı ezbere. Karabıber lapasının hındıstancevızı ve zencefil ıle mıde ağrılarına ıyı geldığı sanılır ya da bılınırdı Baharat yolu ya da Caddei Baharat, Hadramut kentının Baharat ormanlarında başlar, Katban,, Moarab yolu ıle Mekke*ye varırdı Mısır, Fılıstın ve Fenıke lımanları baharat dışsatım merkezlerı ıdı Gemıcılığın Kızıldenız'de gehşmesıyle bu yol önemını yıtırdı Yazımın başında, "bahar, baharıye, baharat" sozcuklenne bır sozcuk daha eklemek nıyetınde olduğumu söylemıştım Şımdı sıra ona geldı Ama önce "baharat" sözcuğu uzennde bıraz daha durmam gerekıyor Farsça "bahar" sözcuğunun çoğulu "baharat" benı duşundurdu "At" sonekı, Arapça'da çoğul ekıdır, (elıf te) Imdı nasıl oluyor da Farsça bır sozcuk Arapça çoğul ekı ıle çoğullandınlıyor' Sakın "baharat" sozcuğünun başka bır kaynağı olmasın'' Benımkısı bır kuşku, doğru çıkıp çıkmayacağım bılemem, ama ortaya atıyorum Hındıstan'ın Hmtçe"sı "Bharat"tır Gerçı Hıntlıler bu sözcuğun ıkıncı harfi olan "h"yı okuınuyorlar Ama bır yabancı bunu okumaya kalkarsa "Baharat" sözcuğüne varacaktır Bu kokulu bıtkı tohumlannın Bharat'tan geldığım bıldığımıze göre... 3 MART 1989 Bahar Geldi MELİH CEVDET ANDAY Bahar, baharıye, baharaf Ben bunlara bır sozcuk daha eklemek nı\etınde\ım, ama bıraz sonra Şımdılık bunlarla başlavalım soze Bahar geldı geletek, mart bıze onun mujdesını verrnekte Onumuzdekı a\ kar, soğuk bastırırsa aldırmayın, hukmu ne kadar surer kı' Bu vaşıma geldım, baharda vocuk gıbı sevınınm, nerdevse şıır vazmak gever ıçımden Ağa^lar veşerecek, guller avacak, çivek kokuları dolduracak havavı Hıç kımse "Ben bunu kaç kez gordum" dıverek boş veremez ılk>aza, doğa gıbı onun bır pan,ası olan ınsan da lazelenır bu mevsımde, ozanların şıır duzmelen bu yıizdendır ışte Naıh'nın, O şuhu bağda gordum şıkufteru taze Elınde bır gul açılmış o taze bu taze bevtı de bunu gostenr Gene onun. Gulzardan ol şuh ı dıl aıa ıle ge^tık Gu\a kı nesımız gulı ra'na ıle get,tık beytını, hele ılk\aza hazırlanırken ansımamak elde mıdır1 Vuslat yıne mı kaldı guzel başka bahare beytınde, "\uslat" ıle ' bahar"ın bır arada anılması ne duşundurucudur' kavuşmanın baharla bırlıkte olacağını dujunmekle ozan, sevışme ıçın duyduğu coşkuyu doğadakı patlama\la eşzamanlı savdığuıı gostemor Nâzım Hıkmet bır şıırınde bu duyguyu şoyle dıle getırır Bahar geldı, bahar geldı ulan Tomurcuklandı damarlarımda kan Orhan Velı'nın şu güzel şıırını de analım Delı eder ınsanı bu dunya Bu gece, bu vıldızlar, bu koku. Bu tepeden tırnağa viçek açmış ağaç Bundan altı bın yıl once, Anadoiu ınsanı, ılk vaz geldı mı buyuk bır coşkuya kaptırırdı kendını Bızımkınden bıraz değışık bır coşku ıdı bu, çunku Hıtıtler ılkyazda tanrı Telepınu'nun dınldığme manır lardı Gerçekte bu tanrı, Sumerlerın "Tammuz" dedıklerı tanrıdan ba^kası değıldı Telepınu ortalık tan vıtınce bıtkıler kurur, buğdav, arpa yetışmez, ınsanlar. hav\anlar uremez olurSonundabır an onu bulup getırır de, toprağa bereket gelır. Insanoğlu ie yarattı ıse, doğa ıie bırlıkte bu aylarda varatmış olmalı Dıvan şıırınde kasıdenın nesıp bölumu ılkyaza aynlmış ıse, ona "baharıve" adı venlır Bu gıbı konusu belırlenmış şnrlere nedense benım sevgım \ar dır konu, hatta ısmarlama konu, gcrçek bır ozanı rahatsız etmez, Valery, "Yazaı.ağım şıırın konusunu verırlerse çok sevınınm" demıştır Neden sevınıvor? kafasını şıır dışı uğraşılarla yormuyor da ondan Ataç, "Bakmayın sız onun oyle soyledığıne, ıstedığı şıırı yazar o gene" demıştı Hakkı vardı, şıır konu değıldır kı' Konudan sonra başlar şıır Da ha doğrusu bıze konuyu unutturur Şıırde anlam, şıır oncesı bır uslamlama surecınden gelmez, gelıp de şıırın ıçıne oturmaz Şıır kurulurken onun anlamı da kurulur Anlaşılmaz gıbı gelecek ama, anlamın sonradan ortava çıktığı da olur Pekı, şıır rastlanlılardan mı doğar demek ıstıyorum9 Dunya ne denlı rastlantısal ıse şıır de o denlı rastlantısaldır Veter kı bız onun yasalannı bılelım ve o yasalan butun dıkkatımızle uygulavalım, bakın rastlantı ne şölenler varatacaktır o zaman Ah butun ıyılıkler, gu PENCERE Bozulmayalım ARADA BIR OKTAY EKİNCİ Mimarlar Odası 2. Başkam OKURLARDAN 7 Temmuz 1986 tarihınde EmUtk Bankası'nın (Karamursel) ferdı konut kredi imkânmdan yararlandım. Bugune kadar aylık taksıtlenmi hıç aksatmadan oduyorum. Ekim 1987'de de\let memurlannın maaşları her ayın 15'inde odenmeye başlandı. Kasım 1987 taksıt odeme gununde, taksıtlenmi en geç ayın 18'inde odersem bır mahzıır olup olmadığını sorduğumda hıçbır mahzuru olmadığı ve de herhangı bır mağdunyete uğramayacağım soylendı banka yetkıhlerınce. 27 Ocak 1989 tarıh ve 343 sayılı yazı ıle 232.650 TL. borcumun 20 gun ıçınde odenmesi isteniyor. Bankaya gidıp bilgi almak ıstedım. Verdiklen yanıt çok şasırtıcı. Kasım 1987 tanhınden bu yana geç odeme yaptlmış taksıt faızleri olduğu, bu konudakı emrin Emlak Bankası Genel Mudurluğu'nden geldığım söyledı yetkılıler. Aynca kredı kullanan hemen herkese bu cezanın değışık mıktarda uygulanabileceğınt ıfade ettıler. Sanıyorum bu uygulama ulke çapında oluyor. Neden, 1988 yıll başında ıkı aylık gecıkme faizı alınmadı da on dort aylık ceza uygulamasma gidılıyor anlayamadım. Vatandaşa hizmet mı yoksa ceza mı onemli. Bu konunun tarafıma ve kamuoyuna aydınlatılmasını bekUyonım. Saygılanmla. DÜNDAR GÜRBUZ Karamursel 1930'lardan 1990'lara Belediyeler 1930 yılının mart ayında Turkıye Buyuk Mıllet Meclısı nde "Beledıye kanunu ' tasarısının tartışmaları yapılmaktadır ' Tek par tı donemı' olduğunu da anımsayarak göruşmelere ılışkın Mec lıs tutanaklarına göz atıyoruz Tasarının 44 maddesınde beledıye meclıslerının' beledıye reıslerının emrıyle" toplanacağı yazılıdır Ağaoğlu Ahmet Bey söz alır Beledıye reısının emrıyle değıl davetı ıle denılmelıdır halktan ıntıhap edılen bır meclıse EMRIYLE denılemez ' dıyerek maddeyı eleştırır 'Dahılıye Vekılı Şukru Kaya Bey' ın savunması ıse soyledır 'Emrıyle kelımesı hukukı ve ılmıdır Bu her yerde boyledır Davetıyle demek doğru değıldır" Tartışmanm sonucunda tasarı oylanır ve Ahmet Bey'ın onerısı uygun bulunarak madde değıştırılır Boylece, 1580 sayılı Beledıye Yasası'na gore, beledıye meclıslerı başkanların emrıyle değıl, "davetıyle toplanırlar 64 maddesınde Beledıye reısı beledıyeye aıt ıslerden meclıse lazım gelen ızahatı ve sorulan suallerın cevaplarını vermeye mecbur' tutulur 81 maddesınde Beledıye reısı beldenın umumı muamelat ve ıdaresınden meclıse karşı mesul' kılınır Yerel yurütme organı olan encumenlere de meclıs uyelennın katılması yasaya gırer Bugün, 'buyukşehır' kapsamı dışında kalan ıkı bıne yakın beledıyemızın çalısmalarını duzenleyen yasa ışte boylesıne derınlemesıne ırdelenerek ve her sozcuğu uzerınde tıtızlıkle durularak yapılan goruşmeler sonucunda yururluğe gırmıştır Halkın katılımına verdığı önem ve temel kurallarındakı demokratık ılkeler nedenıyle de altmış yıla yakın bır suredır ışlevmı yerıne getırmektedır Denebılır kı 1580 sayılı Belediyeler Yasası, Cumhurıyet dönemı Turkıyesı'nde yerel demokrasının anayasasıdır • • • Aradan yarım yüzyılı askın bır sure geçmıştır Altmış yıl sonra Turkıye'de merkezı yunetımın yerel yonetımlere olan bakışı başka deyışle halka ve onun yerel orgutlenmesıne olan yaklaşımı yüz seksen derece tersıne donmuştür 1985 te yururluğe gıren ve yakında "buyukşehır" statusüne alınacak kentlerle bırlıkte ulke nufusunun yarısından çoğunu etkıleyecek olan 3030 sayılı yasada 1930 un 1580 sayılı yasasındakı bırçok temel demokratıl, kural rafa kaldırılmıştır Anakent beledıye başkanının meclıs ustu' ve "denetımsız" yetkılerle donatılması yanında encümenlerden de meclıs uyelerı tumuyle dışlanmış, bu onemlı kurum salt 'başkana bağlı memurlardan' oluşan, halkın seçılmıs temsılcılerının denetım ve katılımından arındırılmış bır 'karar organı" durumuna donüşturülmuştur Herturlüyatırım ıhalelerının alım ve satımların, kıraya verme ya da kıralamaların arsa ve arazılenn ayırma. bırleştırme ve parselasyon kararlarının, şehırdekı tum eğlence, yemeıçme, konaklama pazarlar v b yerlerdekı fıyatların belırlenmesının, kısaca kente yonelık tum hızmetlere aıt parasal konuların ve mulkıyetle ılgılı duzenlemelerın encumen kararlarryla yurütulduğu goz onune alındığında bu onemlı' yerel" organdan halk temsılcılerını uzaklaştırmak, ılerı surulduğu gıbı gerçekten bır demokratıkleşme" anlayışının mı urunüdur'? • • * Sözu çok sık edılen "vesayet' konusunda da aynı "anlayış değışıklığı' yaşanıyor Yıne 1930'un mart ayındakı TBMM göruşmelerme donelım yasa tasarısında dığer bır maddede söyle denılmektedır 'Beledıye reıslerı, ıcabında meclıs tarafından kızağa çekılır Ademı ıtımat verıldığı takdırde dahılıye vekılının tasdıkınden sonra beledıye reıslerıne ışten el cektırılır ' Ağaoğlu Ahmet Bey, bu maddeye de karşı çıkarak söz alır 'Bu, doğru olamaz Bır taraftan bu hak meclıse verılırken dığer taraftan nıhaı karar hakkının dahılıye vekılıne verılmesı doğru değıldır Ya madde busbütun kaldırılsın yahut da bu hak beledıye meclısıne venlsın Bu tartışmaların sonucunda yasalaşan 76 maddeye göre de "meclıs (başkanın sunduğu) rapordakı ızahatı 2/3coğunlugu ıle yeterlı görmezse" gerekçelerıyle valıye gonderır, valı kendı gorüşünu ekleyerek ıstemı Danıstay'a sunar ve Danıştay da yeter sızlık kararı verırse, beledıye baskanı ancak o zaman duşer Ellı yıl oncesının, ustelık tekpartı' donemının, seçılmıs meclıse ve Danıştay kararlarına boylesıne saygılı anlayışı, bugun yerını beledıye baskanlarının, lcıslerı Bakanlığı'ncagorevlerınden alınabıldığı dahası, öıneklerı yakın gecmışteyaşandığı gıbı yürütmeyı durdurma kararlarına' karşın gorevlerıne yenıden başlatılmadığı bır sısterne bırakmıstır Hangı anlayıs 'ılerfdır'? 1930'dakı mı, şımdıkı m ı ' • * • Tum partılerde onseçımlerle olsun, yoklamayla olsun yerel yönetımler ıcın adaylar belırlendı Oyle gorunuyor kı secımlere bu yasalarla gıdılecek ve seçılen adaylar boylesıne bır 'mevzuat' ıçınde hızmet verecekler Ulusca üzerımıze tarıhsel bır gorev düşüyor Hıc değılse meclıslerı "emırle" değıl 'davetle toplayacak yönetıcılerı ısbaşına getırmemız gerekıyor 1930'ların halka ve seçılmıs tem&ılcılenne olan saygılı yaklaşımını "çok partılı demokrasımızde" daha gerıye değıl daha ılerıye göturmek zorundayız Hizmet tnı ceza mı? Hakkını aramak fabrikada bulunmayan kısım mudurunun yokhığundan, Ben yaklaşık 10 yıtdan ben, başka imzalatacak bir merci kamuya bağlı b'ır şırkette bulamadığımdan, ucretini memur olarak çalışmaktayım. yatırarak Yaiova SSK Daha once, yani bu şırkette iş dispanserınde muayene oldum ve aynı gunun akşamı, mesai başı yaptığım 1.8.1979 saatinin bitiminden evvel tarihınde işe sendikah olarak Yaiova SSK dispanserinden başladım. 12 Eylul'den sonra almış olduğum ışbaşı kâğıdım kısa bir sure daha sendika fabrika puantorluğune teslim uyeliğimız devam etti ve 12 ederek ışbaşı yaptım, mesai Eylul netıcesı sendikadan istifa etmemiz ıstendı. Hemen bitimine kadar da çalıştım. hemen 8 yıldır sendikasız, her Olay aynen yukanda turlu guvenceden yoksun, anlattığım şekılde cereyan çeşitli ıdarı basküar ve keyfi ettu 13 Şubat 1989'da maaş uygulamalarla surekli bır stres zarfimı elime aldığımda bır halinde, sadece bakmakla gunumun izinsiz gelmedığım yukumlu olduğumuz için, aynca hafta içerisinde ailelerımızın, çocuklanmızın çalışma saatımm noksan riski hatınna bu gunlere dek olduğundan dolayı pazar çahşmamızı surdurduk ve gunumun de kesilerek toplam surdurmeye de devam ikı gunumun karşüığı olan ediyoruz. 26 Ocak 1989 33.333 lıranın verilmediğini tarihınde, sabah işyerine gordum. Hemen aynı gun gelerek kısım şeflmden çok tahakkuk servismden, belgem onemli bir sorunum nedeni olduğu halde bunun nasıl ıle bir gun izin istedim. kesilebıleceğini sorduğumda "Kısım mudurun oyle istedi, iiz Birkaç gun evvel kısım de kestik" cevabını aldım. Bu şefimle aramızda geçen bir cevap uzerine sigortadan tartışmanm acısım çıkartmak aldığım resmi belgeyi isteyerek için olacak, bana o gun ıçin kısım mudurume, elimde izin vermeyı reddetti. Buna belgem olduğunu ve hakkımı karşıhk kendisine rahatsız aramak için kanuni yola olduğumu ve vıziteye çıkmak başvuracağımı bildirdim. Bu kez de boyle bir davranışta istedığimi soyleyerek bulunursam işten atılacağım fabrıkamız tarafından tehdidi ile karşı karşıya kaldım. bastırılmış matbu hasta sevk formunu imzalamasun Şimdi sozu, Sayın Cumhuriyet istedim. Kanunen imzalamakla yukumlu olduğu Gazetesi Genel Yayın Mudıtru Hasan Cemalin 16.2.1988 tarihti bu belgeyı de ımzalamayı gazetedeki "Hakkını Aramak" reddederek normal yolla getirmek viziteye çıkmamı da engeledi. başlıklı yazısına istiyorum. Sayın Hasan o gun bir iş dolayısıyla Cemalin "Hakkını aramak, çağdaş insanı belirleyen bir davranış biçimidir" sozune yurekten katılıyor ve inanıyorum. Ancak devletimizin yonetimini ustlenmiş olan siyasal iktidarın, ne kadar çağdışı bir duşunce şekline sahip olduğu, bu duşunce şeklinin 8 yıllık iktidan suresince tum devlet ve ozel sektor burokratlarınca ne kadar benimsendiği, her alanda yaygınlaşmış olan bu duşunce şeklinin insanlanmız, ozelhkle de çalışan kesim uzerindekı baskı ve şiddetin ne derecelere vardırıldığını goren kimsertin çağdaş olması neye yarar ki? Şimdi ben kendim için şunu soyluyorum. Bana yoneltilen tehdıtler ne olursa olsun, yine de yukanda bahsettiğım konuda gerekli yerlere baş vurarak hakkımı aramanuı tum yoüannı deneyeceğim. Bunun karşıhğında davamı kazansam dahu alacağım brut 33.333 lıra için buyuk bır olasüık olan işten atılma riskini bile goze alacağım. Çunku bu zamanda iş\erenin bır memunı veya ışçıyı işten atması için, herhangı bir sebep gostermesine bile sebep yok. Tazmınatını verdı mı (Oda çok dişlı biri olursan) kapının onune koyuverir. tllede bir sebep gerekirse gerekçe çok. Arkamda hakkımı arayacak ne bir sendikam var, ne de hakkımı aramak için uzun muddet uğraşabileceğim maddi oîanağım. Sonuçta bana kalan tek bir şey olacak. Çağdaş insan olma onuru. Saygılanmla. E. CELME lyımserlık guzel şeydır Içını âcar ınsanın, neşesını körükler yuzundekı gulucüğu ılk yaz cıçeklerının polen tozlarıyla besler Bayılınm keyıflı kışılere, attıklan kahkahalara, yaptıkları sakalara Kımı herıf de yaradılıştan terstır, ona bozulur, buna posta atar, havada uçan kusa kufreder sokakta oynayan çocuğa duşmanlaşır, komşusuna ofkelenır, ruhsal acmazının çıkmazlarında kıvranır durur Kışısel olguları bır yana bırakırsak aklı başında bır ınsanın lyımserlığı çevre koşullarına bağlıdır, ıçınde yaşadığı toplumun lyıye doğru donüşmesı kışının mutluluğuna ortam hazırlar Pekı, Turkıye'de yasananlar ya da gıdışaî, kışılerı nasıl etkılıyor? * Kalemın ucuna takılanları gelışıgüzel sayıp dokersek ortaya çıkan goruntü parlak değıl Geçen subat ayında mutfak enflasyonu yaklaşık yüzde 9 değıl mı"7 Son yılların rekoru kınlmıs Yıllık mutfak enflasyonu yüzde 80'e ulasıyor kı orta hallı bır aılenın canına okumak ıçın yeter de artar Demek kı enflasyon canavarı evın ıçınde eşınıyor, ne bulursa parçalıyor, yutuyor Guneydoğu da devletın kolluk gücünden kımılerl de köy halkına bok yedırıyor İktidarın beş yıllık yönetımınde 2792 yazar çevırmen, gazetecı yargılanmış, 458 yayın ıçın toplatma kararı verılmış, 368 yayın hakkında mahkemelerce musadere ve ımha kararı alınmış, 39 ton gazete, dergı ve kıtap yakılmış 13 gazeteye ılışkın 303 dava suruyor 26 yazı ışlerı müdurü cezaevınde yatıyor, yazarlara toplam 2000 yıl hapıs cezası verılıyor 15 yaşında oğrencı komunızm propagandası yaptığı gerekçesıyle tutuklanıyor demır parmaklık arkasına atılıyor, saçları sıfır numara tıraş edılıyor Türk parası pul olmuş, son yıllarda banknotları bozuk paraya çevırmek ıçın sankı seferberlık ılan edıldı Unıversıtelerı YÖK leştırdık, fakultelerı meslek okullarına çevırdık hepsının başına da askerı darbeyle oturtulan Doğramacı evlere şenlık, ama yuksekoğretımde her turlü zapturapt önlemıne karşın sokaklarda öğrencıpohs çatışması başladı Mafıa, devletın ıçınde yuvalandı, yonetıme ortak oldu, ış yaşamını düzenlıyor Işkenceler suruyor Ekonomıde kımse ne yapacağını bılmıyor enflasyon gemı azıya almış, hıçbır onlem sokmuyor Ozelcıler şaşkın, hükümet çaresız, aylık ıstatıstıkler yureklerı hopiatıyor, bır de durgunluk ıçınde enflasyon patlarsa kı ılk gostergelerı ortaya çıktı seyreyleyın gumbürtuyu Dış ve ıc borç yükü yuzunden devlet kuruluşlarında 'yabancılaştırma" başladı halkın parasıyla kurulmuş KIT'ler neredeyse bedavaya yabancı şırketlere kamanço edılıyor Ortadırek yıkıldı yıkılıyor bır yanda mültı mılyarder patlaması, ote yanda yoksulluk depremı Toplum sarsılıyor, ama bu dönuşum bır sılkelenmeyı değıl, bır çokuntuyu vurguluyor Çünku, "uretm, emek, alınten, çalısma' gıbı kavramlar sılınıyor, vurgunla fırsatçılıkla, koşe donuculukle uygarlasacağımızı sanıyoruz Moral değerleroylesıne çurudu kı devletın en yuksek makamları artık yargılarını 'koşeyı dönme mantığı 'na oturtuyorlar Humeynı, Ingılız yazarı Salman Ruşdu ıçın katlt vacıptır" fetvası verdığınde Cumhurbaşkanı Evren dıyor kı Kımse ses çıkarmasaydı kıtap satmayacakt Işıtıyorum k kıtabın fıyatı 200 dolara çıkmış Allah razı olsun koşeyı döndum dıyordur Salman Ruşdu ' Devlet Bakanı Yusuf Ozal konuşuyor. ' Ruşdü oiayı bıze yarar Olay, Allah'ın bıze bır lutfu Islam dünyası ıle Batı ulkelen arasındakı gergınlık bıze dış tıcaret alanında avantajlar sağlayacak Tam ıhracatı gelıştıreceğımız zam da olay patlak verdı Alışvenş zamanı Hazırianın1 " Ne denır? Pessss lyımserlığı, neşeyı, keyfi cok severım ama şu göruntü karşısında ne yapmalı? Haydı gelın, yıne de bozulmayalım Olumunun 1. yılında değerli hocamız, dostumuz S / ı r ı m . O f k e m v e U m u d um AKŞİT GÖKTÜRK'ü sevgı ve saygıyla anıyoruz. İST. ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESI YABANCI DİLLER EĞİTİM BÖLÜMÜ ÖĞRETİM ELEMANLARI Sıırı kendı sesıyle dınlemek ahmed arif v e k a s e t ı v e ç ı k t ı SALTUKPLAK vt KAsercıuı' t>4/\ VE riCAutrLTD sn "Hasretinden prangalar eskittim" P I a k M ü z ı k k ı t a b e v l e r ı n d e TEŞEKKÜR Aıle buyuğumuz ve yaşamımızdaki onemli dayanağımız ZIVERBEY KÖŞKÜ ı M C e BıoK No 8511 ümtaı an ı isıancui reıeton si ı /J 6y MEMDUH PAKER'in hepimizı derınden saran bır acıyla başbaşa bırakıp, aramızdan ebedıyen avnlışı nedenıyle, bizlere ulaşıp başsağhğı dıleyen, cenazesınde şahsen veya çelenklerı ıle hazır bulunan, butun ımkânlarını kullarap aomızj payJaşan; merhumun ozel ve ış dunyasındakı yakınlarına, aıle ve kışısel dostlarımıza, muesseselerı adına aramızda bulunanlara, gençlen ıle temsıl edılen tum Şışlı Terakkılılere sonsuz teşekkur borcumuz vardır İlhan Selçuk 10bası 2000 lıra (KDV ıçınde) ÇaSdıtş Yayınları Turkocağı Cad S941 Caçaloğlutstanbul TÜRKİYE'NİN"OT"LARI DEGİL "UMUT"LARIYIZ! SOZ 80 GENÇLIĞININ CMSEL EtilTİM ISTIYORUZ LISE MUDURÜNUN FETVASI kızlar dayaklık Modaya uyanlar sokak kadını POP'TA MO0Â YINE MJUMMNA • RlOf AN Fenerbahçe yı bırakıp baska takıma gıtmem CAMI TUVALETININ GEÜRİYLE 72 ÖGRENCİ OKUTULUYOR Tracy Chapman Bılgesu Erenus Boby Mc Fernn Aşkım Vantty Vural Arıkan Utopık Refık ve tabu Bakan Guzel GENÇ INSAN da Sacı tek orgulu Gelişmekte olan Ajans hizmetlerimizde, müşteri ilişkilerinin her aşamasında görev alabilecek ELEMAN ARANIYOR P E RA R E K I A M C I L I K VE HALKLA ILIŞKILER Bu cuma ve her cuma baıilerde! Başvuruların: 132 64 26 146 97 38 no'lu telefonlardan Denız Kuçukceylan'a yapılması rıca olunur TRAFİK HATAYI AFFETMEZ. Tl RkHh TRAFİk KA/AI.4RIM OMhME l)ER\Kf,l Malıye Gumruk Bakanlığı Gelirler Genel Mudurluğu'nce 21, 22, 23 Mart 1989 tanhlennde saat 09 OO'da başlamak uzere Ankara, Istanbul, Izmır ve Adana'da Stajyer Gelirler Kontrolorluğu gınş sınavı açılacaktır Sınavı kazananlar, uç yıllık staj donemı sonunda yapılacak "yeterhk sınavı"nı da kazandıklan takdırde gelirler kontroloru olarak göreve devam edeceklerdır. Sınava katılabılmek ıçın: a) Devlet Memurlan Kanunu'nun 48 maddesındeki nitehklere sahıp olmak. b) 1 1 1989 tanhı ıtıbarıyla 30 yaşını doldurmamış olmak, c) Sıvasal bılgıler, ıktısat, ışletme, hukuk, ıktısadı ve ıdarı bıhmler fakultelerını (YÖK teşkılatı hakkındakı 41 sayılı Kanun Hukmundekı Kararname ıle fakulteye dönuşturulen ıktısadı \e tıcarı ılımler akademılennden mezun olanlar dahıl) veya yukarıda ısımlerı sayılanlann benzerlen ıle bunlara YÖK başkanlığınca denklığı kabul edılen ulkemızdekı ve yabancı ulkelerdekı fakulte ve yuksekokullann bırını bıtırmış olmak gerekır Isteklıler, sınav için gereklı belgelerle sınav konulannı belırten "sınav broşurü"nu Gelırler Genel Mudurluğu Gelirler Kontrolorlerı, Sana>ı Cad Alsancak lşhanı kat 5 Ulus/Ankara" adresınden veya Gehrler Kontrolorlerı, Ankara, Istanbul, Izmır ve Adana grup başkanhkları ıle Ankara'dakı Gelırler Kontrolorlerı Eğıtım Grup Başkanlığı'ndan sağlayabılırler Başvuruların, en geç 3 Mart 1989 cuma gunu mesai bıtımıne kadar yukanda belırtılen adrese gereklı belgelerle bırlıkte yapılması veya posta ıle göndenlmesı (postadakı gecıfcmeler kabul edılmez) gerekmektedır İlan olunur Basın 38520 Stajyer Gelirler Kontrolörlüğü giriş sınavı MALI.YE VE GUMRÜK BAKANLIĞI GELIRLER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ ANKARA .J.c. PAKER AILESİ TEŞEKKUR Oğlum YAŞAR KEMAL ERDEVı maharetlı ellen ıle amelıyat ederek tekrar sağhğına kavuşturan Goztepe SSK Hasıanesı Urolojı Klınığı Şefi, Sayın Urolog Op Dr \e Servıs Başasıstanı Urolog Op Dr ÖZER OZAN'a MUSTAFA GÜLER'e Ass Dr ÖMER FARUK MEMİŞ'e ve tum servıs personelıne açık teşekkurlerımı bır borç bılınm Babası YUSUF ERDEN AKADEMİ KİTABEVİ'nde Bugun saat 16 0019.00 arası Era> Canberk, Avdın Hatiboğlu, Afşar Timuçin ve Gulen Aktaş "A. K 4 D I R ' kıtabını ımzalayacaklar
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle