25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
18 MART 1989 KÜLTÜRYAŞAM KİM KİME DUM DUMA BEHİç AK CUMHURİYET/5 B a a b t n i n ktanbul konserierl Uluslararası Ankara Sanat Festivali'nde art arda iki konser veren Bamberg Senfoni Orkestrası, İstanbul'daki ilk konserini de dün akşam Ataturk Kültur Merkezi'nde verdi. Horst Stein yönetimindeki topluluk bugün saat 20.30'da Ataturk Kultur Merkezi Büyük Salon'da vereceğı ikinci İstanbul konserinde VVeberln "Euryanthe" Uvertürunu, ScJıuberfin 4. Senfonisini ve Brahms'ın 2. Senfonısını yorumlayacak. Bamberg Senfoni Orkestrası Ankara'dan sonra istanbuVda Bir bîleninden Brahms nın öncülüğündeki uluslararası kitapçığının açıklamalarındaki Ankara Müzik Festivali'ne borç Türkçe bozukluklanna (lngılızcesi Bamberg Senfoni Orkestrası el luyuz. hayret verici biçimde daha düzbette bir Berlin Filarmoni değilgünce olmuş) karşın, Ankara Fesdi. Horst Slein da bir ikinci Ka Şenlik 6 yaşında tivali'yle kıvanç duyabiliyor ve rajan hüviyeti taşımıyordu. Ama, Bu yıl altı yaşına giren bu daha iyiye gideceğine inaruyoruz. taş gibi sağlam bir orkestrayla ne olumlu ve uygar girişime başlan Oda müziği yaptığını son derece iyi bilen usta bir şefle karşı karşıyaydık. Ve gıç döneminde hoşgörüsüz eleşti6. Ankara Festivali'nin insanı bu adamlar Ankara'da son yirrai riyle, çok küçümsenerek, dudak bükülerek bakıldığını ansıyoruz. hoş düşüncelere ve iyimserliğe gösenedir dinlenmiş en üstün Brahms dinletisini sunuyorlardı. Oysa, her işin acemilik dönemi türen unsurlan arasında olağaBrahms'ın senfonik muziğinin ne özgü tökezlemelere, uluslara nüstü bir rastlantı da yer almış konser salonunda insanı çok üst mertebeden etkilediği hep biline Bamberg Senfoni Orkestrası, Ankara'da son 20 yıldır gelir. 12 man gecesi Ankarası'n dinlenmiş en üstün Brahms dinletisini sundu. Şef Horst da bu gerçek bir kez daha doğruStein'm, Brahms 2. Senfoninin fınal bölümünde landı. Bambergliler 2. Senfoni ile gerçekten çok üst düzeyde bir iş ulaştığı etkileyicilik düzeyini herhalde uzun bir zaman lem uyguladılar Ankaralı müzik unutamayacağız. Taş gibi sağlam bir orkestrayla ve ne severlere. Sağ yanıbaşına değil de yaptığını son derece iyi bilen bir şefle karşı karşısına oturttuğu viyolonseller karşıyaydık. Guy Touvron Beşlisi ise Bach 'tan ceza den gökgürültüleri getirten, pirinçbakır üflemeliler grubunu kadar uzanan tam bir müzik şöleni yaşattı. zarif oymacılıktan görkemli yürek hoplatıcılığa kadar geniş bir yel rası sanaı festivali düzenlemek gi bulunuyor. Guy Touvron bakır paze içinde konuşturan ve Alman bi ince ve çapraşık bir olayda faz üfleme sazlar beşlisi, çeşitli ülkeorkestraları geleneğine yakışır di lasıyla rastlanılacaktı. Ama baş lerdeki uzun ve parlak bir konser siplinli birlikteliği dikkatle göze kentli raüzikseverler geçen yılın turnesinden Fransa'ya dönüş yoten Stein'm 2. Senfoni'nin final Zubin Mebta'lı Floransa Orkest lu üzerinde Türkiye'ye de iki üç bölümünde ulaştığı etkileyicilik rası'ndan sonra bu kez Steinlı günlilğüne uğruyor. Ama, tzmir, düzeyini herhalde epeyce bir za Bamberg'i izleyip dinleyebildiyse, İstanbul, Ankara arasında koşuşman unutmayacağız. bu Ankara Festivali artık akışını tururken Ankara Festivali'ne, gebulmuştur diyoruz. Bazı organi cesinde Bamberg Senfoni'nin yer Brahms'ı bir bileninden dinlezasyon düzensizliklerine, program aldığı bir günün akşamüstüsünde menin keyfıni And Müzik Vakfı' ERHAN KARAESMEN ancak ulaşabiliyor. Oda müziği dinletnerinin genel benimsenmezliği ve talihsizliği olgusuna, bu beşlinin bir de az biliniyor oluşu da eklenince, boş koltuklara üflendi o güzelim iki trompet ile trombon, tuba ve korno. Ama, salondaki bir avuç şansh raeraklı, nispeten az duyulmuş, az bilinmiş bir sesler kambinezonunu olağan dışı bir rahathkta sergileyen bu beş sevimli müzisyenden ve usta yorumcudan tam bir şölen yaşadılar. Bach'tan caza kadar. PİKNİK PtYALE MADRA UIKMET, BU KJE KOGKUNÇ Anlamlı alkış Dinleyiciler arasında, aynı gece, az sonra kendi konserlerine çıkacak olan Bambergli trompetçi ve kornocular da vardı. Konser bitiminde bu grubun, Fransız meslektaşlarına tuttuğu çok içten, yoğun ve anlamlı alkışa tanık olmak da işin bir başka lezzetiydi. HIZLI GAZETEÖ SBİ5SNİ ÇOK S&/İV0ZUM NECDET ŞEN SAVECE VSLU USLU SARIUP UYuSAK Sevimli akşamlar Bazı günleri boş geçecek gösterilerin, dinleülerin bir bölümü belki diğerleri kadar yoğıın tatmin getiremeyecek de olsa bir ayı aşkm bir süre Ankara'da sevimli festival akşamları yaşanacak. Gerçekleştirenlere teşekkürler. d&L Tangolar' geliyor Kültiir Servisi Arjantinli yönetmen Fernando E. Solanas'ın Yümaz Güney'e adadığı, Venedik Film Festivali 1985 Jüri özel Büyük Ödülü'nü kazanan fılmi "Tangolar" ile İrfan Töziim'ün üçüncü fılmi "Melodram" 20 mart pazartesi günü gösterime giriyor. Solanas'ın "Tangolar" adlı filminin müziği Astor Piazzolla'nın imzasım taşıyor. Başrollerini Marie Laforel, Pbillippe Leotard ve MiguelAngel Sola'nın paylaştıklan film Kadıköy Moda Sineması'nda izlenebilecek. Solanas'ın kendisi gibi ülkesinden uzakta, Paris'te tamştığı Yılmaz Güney'e adadığı fılminde Arjantin'de çok ünlü bir oyuncu olan Mariana'run Paris'teki sürgün yılları anlatıhyor. 20 marttan başlayarak Beyoğlu Lale, Kadıköy Kadıköy sinemalarında gösterime girecek olan "Melodram" fılmi ise üçlü bir ilişkiden yola çıkarak yakın tarihimizden bir ara kesit sunmayı amaçhyor. Senaryosunu Macit Koper'in yazdığı, görüntü yönetmenliğini Ceın Molvan'ın üstlendiği filmde feodal ve varlıklı bir aileden gelen Behzat'ı Macit Koper, genç ve sorunlu ressam adayını Yalçın Diimer, arayış içindeki yazar adayını ise Hiilya Avşar canlandınyor. İrfan Tozüm, uzun yılar çeşitl: yönetmenlere asistanlık yaptı ve ilk fılmini 1986 yılında tamamladı. ÇİZGİLİK KÂMİL MASARACI AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GÖKHAM Kanatlanan çizerler Genç çizerler kanatlanmaya başladılar. Dergilerde daha göze batan sayfalarda karikatür yayımlıyor, yanşmalarda derece alıyor, sergi açıyorlar. Yüksel Can da bu genç çizerlerden biri. TURGUT ÇEVİKER ~~ 197580 yılları arasında Gırgır ve diğer dergilerde karikatür yayımlamaya başlayan genç çizerler, kanatlanmaya başladı. Aynı dergilerde daha göze batan sayfalarda karikatür yayımlayabiliyor, yanşmalarda dereceye giriyor ve kişisel sergiler açıyorlar. Yani, çiçeği burunlarından alıp kulaklarına takmaya çahşıyorlar! Yüksel Can (d.1964) da bu genç karikatürcülerden biri. Geçenlerde ilk kişisel sergisini Ankara'da Anadolu Sanat Merkezi'nde açtı. 23 marta değin açık kalacak olan "Son Canlı Adam" adlı sergide renkJi ve siyahbeyaz otuz iki karikatür yer alıyor. Yüksel Can, karikarürlerinde gecekondu, kentleşme, politika. spor, polis, işkence, kadın, erkek ve intihar gibi konulara yönelmiş. Fanteziye de ağırlık veren Can, tam bir geçiş dönemini yaşıyor. Çizgi dünyasındaki çeşhlilik bu geçiş sancılanndan kaynaklanıyor. Gırgır kanalında yetişip "yazısız karikatür"e yönelmek 1980 sonrasındaki ilginç gelişmelerden biri. Yüksel Can'ın konumuııda birçok genç karikatürcü var. Birbirine zıt iki anlayışın bir noktada buluşması söz konusu olan. Bu yönelişin, önümüzdeki ilk on yıl içinde ilginç boyutlar kazanacağını tahmin etmek güç olmasa gerek. Yüksel Can'ın insani sonınlara yönelmiş, etkiye açık ve titiz karikatürleri, altını çizmeye çalıştığım bu olumlu gelişmenin tipik örnekleriui oluşturuyor. Yüksel Cariın 'Son Canlı Adam' karikatür sergisi TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAS 18 Mart TRAILER CARAVANS KARAVANLA YOLCULUK.. 19Z5'TE SU6ÛN, KAKAMNLA8LA IL6İÜ 8İ& KEKLAM İNGİLİZ &ASININOA YER ALMIŞTiKARAVAN SÖZCÜ1 6Ü,PÜNVA PIUERİNE FARSÇA "KERVAN*'PAA/ S£ÇMIÇTIR. ESKİ ÇASLAepA, 6UVEfJLtK NEDENİYL£/ TOPLU OLARAK YOLCUt.UK ZOaUNUJYCHJ VE DOĞALUICLA AT, EŞEK,H4r7B, DeVE <S/Sf HAYVAHLA8LA THPtLMAKTAYDt'. KONAKLANAN YEgLEİZE PE ICERVANSARAY DEMMEIcrEYDİ 2O YÜZ.YILDA, MOTORLU AgAÇLAIZfN ARKAStNA BAĞLANAN VAGON BlÇİMi ICAtSAVANLAIt İLGİNÇ giR YOLCULUK TÜ&JMÜ OR7#YA ÇlKAglYORPU KARAVANLARDA rEMEjÇME^rUI&U* VE V4TMA GEeEZSİN/MLEer YE/SINE GETİISİLEBİLMEiaE', OLOUKÇA UCUZ YOtr CULUK YAPILABİLMEKTEYDİ. KARAVAN TuGİZMİ &ON YILLAeOA BÜYÜK GELİÇME eÖSTEliMEKTEDİIi. Completely Furnished Kocası yoksa karısını okuyun Washington'da bir kitabevinde Salman Rüşdü'nün "idamlık" romanı "Şeytan Ayetler"i tükendi. Tükenen kitabın yerini vitrinde Marianne Wiggins'in "John Dollar" romanı ve şu yazı aldv "Kocasımn kitabım okuyamıyorsanız, karısının kitabım okuyun!" Kültiir Servisi VVashington'daki bir kitabevinin vitrininde, Salman Rüşdü'nün 'idamlık" romanı "Şeytan Ayederi"nin satılıp tükenmesinden hemen sonra Marianne Wiggiııs'in "John Dollar" adlı yeni romanı belirdi. Bir de şöyle bir yazı: "Kocasımn kitabını okuyamıyorsanız, kansının kitabım okuyun!" Gerçekten de Marianne Wiggins, Islamlığı ve Hz. Muhammed'i küçük düşürdüğü gerekçesiyle Hurae> ni tarafından hakkında "idam fermaoı" çıkartılan Hint kökenli İngiliz yazar Salman Rüşdü'nün Amerikalı karısıydı. Ama olağan koşullarda, bir kitabevinin ikisi de yazar olan karıkoca arasında böylesine bir bağ kurması, üstelik feminist yaklaşımlara da sahip olan Marianne Wiggins gibi yazann sert tepkisiyle karşılaşabilirdi. Oysa, "New York Times"dan Caryn James'in haberine göre Wiggins, kocasıyla birlikte gizlendiği yerden "Harper and Row" yayınevine telefon edip de editörü Terry Karten'den olayı öğrendiğinde çok memnun olmuştu. Ayetullah Humeyni, Rüşdü'yle ilgili "öliim fermanı"nı çıkardığında Rüşdü ve Wiggins korunmaya alınmışlar ve gizlenmek zonında kalmışlardı. Salman Rüşdü adı bir anda dünya basınını kaplamış, Marianne Wiggins'ten de Salman Rüşdü'nün kansı, Amerikalı romancı Marianne Wiggins diye söz edilir olmuştu. Peki, gerçekte kimdi Marianne NViggins? Caryn James'e bakılırsa, Wiggins'in çocukluğu dinsel açıdan tutucu bir ortamda geçmii. Nitekim, Wiggins, veni romanı John Dollar" da bu ortamın gözüpek bir eleştirisine girişiyor. Son romanıyla birlikte kariyerinde bir atılım yapması bekleniyormuş, ama "Şeytan Ayetleri" olayı patlak verince ortalıktan kaybolmak zorunda kalmış ve kitabın tanıtım kampanyası suya düşmüş. Şimdi, "Şeytan Ayetleri" olayından sonra Rüşdü'nün yaşamı kadar Wiggjns'in y'aşamı da altüst olmuş durumda ve Wiggins "Şeytan Ayetleri"nin kıyıda köşede kalmış bir kurbanı. Kırk bir yaşındaki Wiggins'in Rüşdü'yle birlikteliği de çok eski değil. Dört yıl önce Londra'ya taşındığında tanışmışlar ve 1988 ocak ayında evlenmişler. Ancak Wiggins'in "Rüşdüoncesi" yaşamı oldukça "Amerikan": Marianne Wiggins, Pemiiylvania eyaletinin Lancaster kentinde büyüdü. Çiftçilik yapan ve işleri ters giden babası en sonunda canına kıydı. Wiggins'in çocukluğunda babası tutucu bir Hıristiyan kilisesindeher pazar vaaz verirdi. Vv'iggins, 9 yaşında, annesinin dini olan Ortodoks Yunan Kilisesi'nde vaftiz edildi. Erken yaşlannda evlenip kısa bir süre sonra boşanan Wiggins, 1970'lerin başlarında borsa tellallığı da yaptı. "Salman Rüşdü'nün kansı" Marianne Wiggins'in "John Dol)ar"dan önce yayımlanmış üç romanıyla bir öykü kitabı var. Gerçi Wiggins önceki kitaplarında da kendi yaşamına ilişkin öğelere yer vermişti, ama yeni romanı "John Dollar"da çocukluğunda ağırlıkh bir yeri olan dinsel tutuculuğu ele alıyor ve derinliğine eleştiriler yöneltiyor. "Harper and Row" yayınevi, "Şeytan Ayetleri"nin siyasal bir bunalıma dönüşmesinden çok önce Wiggins'in romanmı yayımlamaya ve kitap için geniş bir tanıtım kampanyası yapmaya karar verdi. Nitekim kitap, az tanınmış bir yazar için olağanın Ustünde bir rakamla 50 bin basıldı ve ABD'de 7 kenti kapsayan bir tanıtım turnesi tasarlandı. Ama "Şeytan Ayetleri" buhranı bütün planlan altüst etti. Oysa "John Dollar" Wiggins'in en "sanatsal" romanıydı. Önümüzdeki gunlerde ise en "ticari" romanı olacağa bcnziyor. Salman Rüşdü'nün kansı Marianne Wiggins'in kitabı piyasada 60 YIL ÖNCE Cumhuriyet imühanları yapılmış ve mektep heyeti imtihana memur resmi mümeyyizlerin takdirlerine mazhar olmuştur. Bu iki Gaiatada Arapyan hanına şubeden dokuz Efendi mezun bitişik Kotu hanında olmuş ve bunların yakında memleketin nadir yetiştirdiği mutat merasimle diplomalannm meslek adamlanmn faaliyetine tevzii takarrür etmiştir. sahne olan bir mektep vardır: Şube derslerini takip edebilecek "MakineMotor ve Elektrik çağ ve seviyede bulunmayanlar Mektebi." hergün mektep atölyesinde Bu mektepte buhar makineleri, çalıştırılmaktadır. Bunlar ihzar bilumum motorlar, makine edildikten sonra esas şubelerine resimciliği, elektrik ve telsiz intisap etlirilmektedir. Şube telgnaf gibi en miihim fert dersleri hem nazari ve daha dersleri okutulmaktadır. çok amelidir. Şube derslerınin Ticaret ve sanayi odasının müddetleh birer senedir. Bütün maddi muaveneti sayesinde bunlara mukabil alman aylık ders vasıtalan çoğaltılarak ücret, ancak 10 liradan dersler halen de daha fazla ibarettir. amelileştirilmiş bulunacaktır. Müessislerini, memlekette böyle Mektep müessislerini fikren en hayırlı işleri Türk fertlerine has fazla işgat eden keyfıyet müsaiı olan büyük feragatle ve müstakil bir bina tedarikidir. başardıkları için tebrik ederiz. Sahiplerinin bu emelleri tahakkuk eylerse, mektep o vakit yerü ve sabit makineleri Turing Kulüp heyeti umumiyesi ve mütenevvi ders vasıtaları ile dün Vali ve Şehremini Muhittin daha fazla tekemmül eimiş Beyin riyasetinde Tokatlıyan bulunacaktır. otelinde fevkalade bir içtima Mektebin ders heyeti büyük bir aktetmiştir. Bu içtimada feragatla çalışmaktadır. Halen emanet muavini Şerif, emanet Iklisat Müdürü Kemal Ömer, mektebin muhtelif şubelere polis müdürü Şerif, polis mensub 50 den fazla talebesi beşinci şube müdürü Kenan mevcutlur. Bundan başka Beylerle kulup reisi Reşit Saffeı birinci kanun ayında ilk dizei Bey ve kulüp azasından birçok ve deniz şoförleri şubelerini zevat hazır bulunmuştur. ikmal eden talebelerin 18 Mart 1929 memleketimizde daha fazla İçtimada bir senelik bilanço kalmalarımn temini ve bu tetkik edilerek kabul olunmuş meyanda Bursayt da ziyaret ve bir sene zarfmda şehrimize etmelerinin istikmali için bazı gelen seyyahlar hakkında umumi malumat verilmiştir. Bu teşebbüsatta bulunulması kararlaştırılmıs, bunun için malumatıan anlaşıldığına göre vapur acentalarının bir sene zarfmda şehrimize 30 merkezlerine malumat bin seyyah gelmiştir. vermeleri bildirilmiştir. Turing kulüp bu sene Paris, fçtima iki saatten fazla devam Brüksel ve Amsterdam etmiştir. şehirlerinde toplanan kongrelere iştirak etmişti. Dünkü içtimada bu kongreler Darülfünun ilim ve teknik hakkında da malumat verilmiştir. Bundan başka bazı ıstıtahları merkez komisyonu dün Darülfünun Emini Dr. seyyahin acentalarının temenniyatı, bilhassa şehrimize Neşet ömer Beyin riyasetinde toplanmış ve fakülteden gelen gelen seyyahların dilencilerden "A" harfine ait ıstılahları son dolayı vaki olan şikâyetleri defa olarak tetkik etmiştir. mevzuu bahis olmuş ve Darülfünun Emaneti son defa dilencilehn meni için Emanet Dil heyetinden gelen "D" nezdinde temenniyatta harfile başlayan kelimeleri de bulunulması tekarrür etmiştir. ait olduğu fakülıelere tevdi Ayrıca seyyahin tarafından etmiştir. ziyaret edilen bazı mebani Her fakültenin ilim ıstılahlar hakkında da alakadar tali komisyonları dün sabah makamaı nezdinde ayrı ayrı içtima ederek temenniyatta bulunulması tetkiklerine devam etmişlerdir. kararlaştınlmıştır. Dün bu maksatla hukuk Bundan sonra geçenlerde fakülte meclisi de toplanarak Turkuvazda seyyahlara verilen çatışmalanna devam etmiştir. ve elyevm dedikodusu devam eden balo meselesi mevzuu bahs olmuş, bu hususta Emanetçe yapılmakıa olan İSTAKİLİNA tahkıkatm nelicesine intızar Tıırk l /l M edilmesi kararlaştınlmıştır. Şehrimize gelen seyyahların Mütevazı bir müessese İlmi ıstılahlar Turing kulüp Rüşdü'yle oeçen yıl e*lemü "Şeytan Ayetleri" nin yazan Salman Rüşdü'yle ^ ç e n yıl evienen Amerikalı yazar Marianne Wiggins 41 yaşında. "Şeytan Ayetterı nin bir siyasal bunalıma dönüşmesi, Rüşdü kadar VVİggins'ın yaşamını da etkiledi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle