Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
9 ŞUBAT 1989 CUMHURİYET/13 Fenerbahçeyi kapatamazsın albayım! Rüştü Dağlaroğlu, kurmay albayın "Fenerbahçe'yi kapatacağım" sözleri üzerine Allah'ına sığınarak" bir adım öne attı, "Düşman ordulan komutanı General Harrington da 40 yıl önce FB'yi kapatmıştı. Ama Fenerbahçe'yi hiçbir baskı engelleyememişti. Siz şimdi işgal kuvvetlerinin 40 yıl önce yaptığını mı yapacaksınız?" Kurmay Albay Emin Alptekin şaşırmıştu lstanbul Sıkıyönetim Komutanı Korgeneral Cemal Tural'ın emriyle Harbiye'ye çağrılan Fenerbahçeli yöneticilere Kurmay Albay Emin Alptekin bas bas bagırıyordu: "Fenerbahçe 27 Mayıs'a karşıdır... Bu nedenle Fenerbahçe'yi kapatacağız." 1920 hazirarunda işgal kuvvetleri tarafından yetmiş gün süreyle kapatılan Fenerbahçe, aradan kırk bir yıl geçtikten sonra, 1961 martında bu seferlcendi ülkesinin ordusu tarafından ını kapatılacaktı? Fenerbahçeli yöneticilerin lstanbul Sıkıyönetim Komutanhğı tarafından Harbiye'ye çağrılmasının nedeni bir gün önce oynanan Fenerbahçe Gençlerbirliği maçıydı. Turkiye Ligi çekişmeli bir biçimde devam ediyor, Galatasaray'ı bir puan geride Fenerbahçe izliyordu. tnönü Stadı'ndaki Gençlerbirliği maçııun son on dakikası oynanıyordu. Gençlerbirliği 32 önde götürüyordu maçı. Tam o sırada Yüksel bir gol atınca, yan hakem Orhan Gönul bayrağını kaldırdı. Orta hakem Muzaffer Savran da golü iptal etti. Futbolcuların itirazı üstüne sahaya giren sivil bir kişi Yüksel'le Şeref'in boğazına sanlarak "Ben deniz yarbayıyım, götüriirüm şimdi sizi" gibilerden bir laf etti. Uzaktan bu manzarayı izleyen seyirciler tribünlerde ayaklandı. Ortalık biraz sonra yatışügında, maç yeniden başladı. 27 Mayıs'tan sonra Fenerbahçe'yi kapatma tehditlerine karşı FB'li yönetici Dağlaroğlu şöyle diyordu: 19G2'de siyasal iktidarda koalisyon vardı. Öyleyse neden Fenerbahçe'de koalisyon olmasındı? CHP'li Ismet uluğu 1962'deki kongrede başkanlığa getirildiği. AP İl Başkanı Faruk Ilgaz da, Uluğ'un yardımcısı oldu. FB döneme uyum sağlamıştı. Fenerbahçe THY'den ilginç anons 5 Cumhuriyeti Yalçın Doğan'ın araştırması Fenefin Ankara'daki loüyükelçisi' Tribünden tepki : îki dakika sonra bu sefer Şeref bir gol atarak Fenerbahçe'nin beraberliğini sağladı. Yan hakem bayrağmı yeniden kaldırınca, İnönü Stadı'nın tribünlerinde kıyamet koptu. Orta hakemin golü saydığını dahi anlamayan, maçın 33 berabere bittiğinin dahi farkına varmayan seyirciler sahaya şişe ve sopa atmaya başladılar. Atılan şişelerden biri de sahada görevli erlerden birinin başına gelerek, onun yaralanmasına neden oldu. tşte, bunun üzerine Fenerbahçeli yöneticiler sıkıyönetim komutanlığına çekildiler o gece yarısı. Rüştü Dağlaroğlu, Faruk Ilgaz ve Fikret Ancan Harbiye'de "ne olabilir" kaygısıyla bekliyorlardı. Bir yıl önce 27 Mayıs'ta Silahlı Kuvvetler yönetime el koymuş, Demokrat Parti'yi iktidardan indirmişti. Türkiye yeul bir anayasa kabul edecek, ardından serbest seçimlere geçilecekti. Ama mart 1961'de iktidarda askerler vardı. lstanbul Sıkıyönetim Komutanı, daha sonradan Genelkurmay BaşkanhgYna atanacak olan, o tarihte Korgeneral Cemal Tural, sertliği ile tamnıyordu. Kurmay Albay Alptekin de komutarundan hiç aşağı kalır gibi değildi: "Siz ve kuhibünüz çok yanlış bir yoldasımz. Snçlular cuma giinüne kadar mutlaka cezalandınlacaklardır. Aksi halde, bütün spor faaliyeüerini 11 marttan 27 Mayıs sonrası ilk milli maç olan tskoçya karşılaşması "27 Mayıs'ın prestiji" için önemliydi GürsePden Kazanm' talimatı Orgeneral Gürsel, MBK adına milli takım I futbolcularını Ankara'da topladı. Hepsi hazırolda dururken Basri'yi çağırıp takım adına onun elini c Gre ~ üei sıktı. Gürsel'in milli takımdan bir isteği vardı: "Bu maç bizim prestijimiz demektir. Bizim rahat çalışmamız için sizin yarın maçı kazanmamz lazım." Milli takım Iskoçya'yı o gün 42 yendi. Türk Hava Yollan Esenboğa Havaalanı'nda hiç de alışılmayan bir anonsta ısrar ediyordu: "Fenerbahçe'nin Ankara Buy ükelçisi lutfen danışmaya... Fenerbahçe'nin Ankara B'jyukelçisi lülfen danışmaya..." Havaalanı'nda herkes bu garip anonsun anlamını birbirine soruyor, "Fenerbahçe'nin Ankara Büyükelçısi'nin" bir parola olup olmadığını tartışıCemat Gürsel Kupası Fenerbahçe yöneticilerinin DP'lı olması nedeniyle, 27 Mayısçılar dar omuzlarda taşımıştı. Gürsel Kupası anısına çekilen bu fotoğrafta Fenerbahçelıler şöyle yordu. Gariplik bu ya, anons üst uste tekrarlanıyorbir sure FB'ye soğuk bakmıştı Ancak Fenerbahçe her dönemde mılyonların sevgilisıydı. Ce sıralanıyor: (Soldan sağa alt sıra): Nacı, Kadn, Avni. (Üst solda): Hılmi, Can. (Ortadav 0s ılinde Fenerbahçe, Galatasaray'ı Lefterın golüyle 10 ye man. Yüksel, Lefter, Seref. (Arkada): Nedim. 27 Mayıs'tan sonra FenerbahçeyeCHP'li Ismet du. Yolcular anons üzerine sağa sola bakmırken, mal Gürsel adına konan kupanın finalinde 4045 yaşlarında, orta boylu, mavi gözlü, cin gibi nerek kazanmış, Dolmabahçe'dekı maçtan sonra halk, Fenerbahçelılerı Kabataş vapuruna ka Uluğ başkan olurken, AP II Başkanı Faruk llgaz da başkan yaruimcılığma getmldi. bir adam danışmaya yaklaştı. "Fenerbahçe'nin temsilcisini kim anyor" diye sordu danışmadaki hosteFenerbahçe'de Hasan Kâmtt Sporel'in baskanlığı bir se. "Siz misiniz" diye sabırsızlanan hostes, "Evet" itibaren yasaklayacagımız gibi, sizi ve kulübünözü Av zun sevgisini kazanmış lemiz, mert, milliyetçi bir halk yıl kadar sürmüş, onu Fenerbarjjeliliği kadar efendili karşılığmı alınca, "Maliye Bakanı Sadık Tekin Müfcezalandıracağız. Bu yasaklara sebep olan da zaten pek kuliibüdür". Yarım saat sonra Fenerbahçeli yöneticiler serbest bı ği ve durüstlüğü ile tanınan Razi Trak'ın bir yıllık baş lüoğlu sizi anyor efendim" dedi. sevilmeyen Fenerbahçe'dir. Bu gidise kesinlikle son vereceğiz. Fenerbahçe 27 Mayıs'a karşıdır. Bu nedenle rakılacak, lig maçları da herhangi bir engele uğrama kanlığı izlemiş, 1962 yılına gelinmişti. İş sonunda artık bu tür esprilere ve benzetmelere Siyasal iktidar madem ki bir koalisyondu, Fenerbahdan sezon (196061) sonunda Fenerbahçe'nin şampiFenerbahçe'yi kapatacağız." çe'de neden bir benzer koalisyon oluşmasmdı?.. Eski dayanmıştı. yonluğu ile noktalanacaktı. Rüştu Dağlaroğlu "Allah'ına sığınarak" bir adım 1961 yılında Fenerbahçe Ankara'da bir temsilciFenerbahçe kendi düşüncesini dile getirmekten ka futbolculardan Ismel Uluğ 1962 kongresine gidildiğinde lik açmaya karar verdi. Askerlerle iyi geçinmenin yolöne attı: çınmıyor, ama iktidarla daha fazla ters düşmemek ama tstanbul Belediye Meclisi'nde CHP'den üyeydi. îstan larından biri, gayri resmi gerçekleşmiş, Cemal Gur"Düşman ordulan başkomutanı General Harringcıyla da, kendi içinde gerekli önlemi almayı ihmal et bul Belediye Başkanı CHP'li Haşim Işçan, ama İşçan'ın sel'in oğlu Özdemir Gürsel Istanbul'a gelmişti. Aston da bundan kırk yıl önce Fenerbahçe'yi kapatmışyardımcısı, Belediye Başkanvekili Adalet Partisi 11 Başmiyordu. kerlerle ve daha sonra da siyasal iktidarlarla sürekli tı. Ancak, o zamanki suçlamalar bugünku gibi iftira tşte, iktidarda Ismet Pasa kabinesi vardı. Fenerbah kanı Faruk Ilgaz'dı. bağlantı kurmanın, aradaki bağları sürekli taze tutdeğil, gerçekti. tşgal kuvvetleri Fenerbahçeli KurtuFenerbahçe'de kongre yapıldı. CHP Belediye Mecmanın bir yöntemi Fenerbahçe Kongfesi'nde varılan luş Savaşı'na silah ve cephane sevkettigi için kapatmıştı. çe'ye de CHP'li bir başkan bulmak gerekiyordu! lis üyesi Ismet Uluğ Fenerbahçe'nin başkanlığına se bir resmi kararla gerçeklik ka2andı. Ankara'da bir Ancak, Fenerbahçe'yi hiçbir baskı engelle>ememiş, mil FB'de koalisyon çildi. Koalisyon hükümetinin Basbakaru, CHP Genel temsilcilik açılmalıydı. li göre\ini surdurmüşlü. 1%1 yılında yeni anayasamn halkoylamasıyla kabu Başkanı İsmet tnönü idi. Fenerbahçe'de Ismet Uluğ'Şimdi, siz işgal kuvvetlerinin yaptığım kırk yü sonFenerbahçe"in eski beklerinden Lebip FJmas konglünden sonra yapüan genel seçimlerde hiçbir parti ço un başkan yardımcılığına Adalet Partisi tl Başkanı Fa rede kulübe daha 1938'lerde uye olan Naci Barias'ı ra lekrarlamak niyeıinde misiniz?.." ğunluğu sağlayamamış, CHP Genel Başkanı, eski cum ruk Ogaz seçildi. yanında oturan Buyük Fikret'e gösterdi. "Bak AnKurmay Albay Emin Alptekin neye uğradığını şaşırhurbaşkanlanndan ve başbakanlardan Ismet İnönü başkara'ya bir temsilci anyorduk, Naci Bey neden ol•mıştı. Dağlaroğlu bir cumle daha ekledi: SÜRECEK kanlığında bir koalisyon hükümeti kurulmuştu. masın?" "Kaldı ki, Fenerbahçe Ulu AUnuz'ın ve ulusumu1930'larda bir ara Fenerbahçe'nin genç takımında futbol oynayan Nacı Barias'ı Macar antrenör Schwenk antrenmandan çıkarmış, "Sen var yapmak dans.yok futbol" demiş ve Barlas'ın futbol yaşamı orada noktalanmıştı. 1960 başlarında Barlas Ankara'da Devlet Su tşleri'nde Yeraltı Suları Daire Başkanlığı'nı yürütuyordu. Mühendisti, Fenerbahçe hastasıydı. 1932'de Fenerbahçe Lokali'nin yangınım seyretmiş, Zeki Rıza'nın pijamasıyla yangına dalıp Fenerbahçe'nin kupalannı kurtarmaya çalışmasını tüyleri diken diken izlemiş, o sahneyi omrü boyunca unutmamış, Fenerbahçe'ye daha da sıkı bağlanmıştı. Bir spor kulubu Ankara'da ilk kez temsilcilik açıyordu. Türkiye'de o tarihe dek ve aslında ondan yıl 4 "Sen gel bakalım" dedi Basri'ye Milli Birlik Komitesi Başkanı Orgeneral Cemal Gürsel, "Senin elini sıkalım, hepinizin elini boylelikle sıkmış oluruz." Genelkurmay Başkanhğı'nın büyuk salonunda hiç kimsenin sesi çıkmıyor, askeri bir disiplin içinde herkes esas duruşta, kimsenin kılı kıpırdamıyordu. İhtilalin üzerinden onbeş gün geçmişti. Türkiye'de ordu yönetime ilk kez el koymuş, meclis feshedilmiş, on yıllık iktidarın sahibi Demokrat Parti kapatılmış, bu partinin milletvekilleri ve üyeleri gözaltına alınmış, ülkeye tam bir asker havası egemen olmuştu. 27 Mayıs 1960'ta Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Cemal Gürsel liderliğinde yönetime el koyan ordu, Milli Birlik Komitesi adı altında bir birlik oluşturarak, yasama ve yürütme gücunu elinde tutarak ülkeyi yönetmeye başlamıştı. Grup halinde çeşitli kapüardan geçen milli takım futbolcuları 9 Haziran 1960'da Genelkurmay Başkanlığı salonunda toplanmıştı. Ertesi gün Türkiye ile İskoçya karşı karşıya gelecekti Ankara'da. Futbolcuların kaldıkları otele haber gönderen Orgeneral Gürsel, onlarla goruşmek istemişti. Futbolcular neye uğradıklarmı şaşırmışlar, kendi aralannda neden çağnldıklanna ilişkın tahminler yürütmeye başlamışlardı. İhtilalin lideri futbolcularla neden görüşmek istiyordu?.. Ülkedeki katı disiplin havası, yönetime daha yeni el koymuş olmanın sıkı uygulaması kendini her yerde açıkça gösterirken Cemal Görsel Kupası Lefter, Şeref ve Can. Cemal Gürsel Kupası için 1 Temmuz 1960'ta Beşiktaş ile yapılan yan fmal maçı öncesinde. (Fotoğraf: Ismet Gümuşdere) ihtilalin lideri futbolculan çağınyordu. Böyle bir gözlem bile, futbolcuları heyecanlandırmaya çoktan yetidemokrasiye dönüleceğini vurguladı. Milli takım fut görev düştuğünü o anda henüz pek de kavramış değil bir sürgün göriınüyordu!.. Bazıları "Bizi korkutmak yordu. bolcuları yanındaki arkadaşlarına bile goz ucuyla ba di. Bir ihtilal lideriyle karşı karşıya gelmenin şaşkınh için böyle söylüyorlar" derken, bir başka futbolcu, "Ya kamadıklarından, kendi kendilerine "bu anlablanlann ğını üstünden atamadan, ihtilal liderinin kendilerine dogru çıkarsa soylenenler" kuşkusunu ortaya atıyorMilli takım hazıroida ne anlama geldiğini, bunlann neden kendilerine verdiği gorevi tartamıyorlardı. Ama, işte Orgeneral du. Genelkurmay Başkanlığı salonunda milli takım fut anlatıldığım" soruyorlardı. Gürsel'in sözleri çok açıktı. Bu maçı mutlaka kazanYöneticilerdeki telaş da ayrıydı. Onlar da bir yenilbolcuları dizildi sıraya. Kapılar askerlerce tutuldu. Bümak gerekiyordu. Ama nasıl? gi durumunda herhalde kendi paylarına düşeni alacaktı. 27 Mayıs'ın prestiji ytık kapı açıhrken, bir asker "Dikkat" çekti. Herkes Otele döndüklerinde büyük bir telaş başladı kendi Nasıl bir takım çıkartmalıydı ki, mutlaka galibiyete goesas duruşunu yeniden kontrol etti. Kapıdan güleç bir Orgeneral Gürsel bir nefes aldı ve "Şimdi gelelim, türsün Türkiye'yi?.. Artık, iş sıradan bir milli maç hayüzle ihtilalin lideri Orgeneral Gürsel girdi. Geldi, fut sizi neden buraya çağırdığunıza" deyince, futbolcular aralannda ve milli takım yöneticilerinde. Bir gün son vasından sıynlmış, "ihtilali gerçekleştiren askeri raki rakip İskoçya idi. O tarihlerde de tskoçya Avrubolcuların önünde durdu. Şöyle bir göz gezdirdi onla iliklerine kadar titredi. Gürsel sürdürdü: pa'nın en ünlü futbolcularına sahipti. Beş altı tskoç yönetimin prestijine" dönüşmüştü. Yöneticilerle futra. "Yann bir milli maça çıkacaksımz. Size şimdi an futbolcu Avrupa Karması'nda oynuyor, son bir iki yıl bolcular kafa kafaya verdi. Önemli olan forvetin oluşHemen onunde duran Fenerbahçe'nin milli futbol lattım. Memleketin durumunu biliyorsunuz, yeni bir dır da İskoçya yenilmek nedir, bilmiyordu. turulmasıydı. Uzun (artışmalardan sonra milli takımın cusu Basri'yi yanına çağırarak, "Sen gel bakalım, se Türkiye kurmak için yola çıktık. Bunun için de bizim forveti de belirlendi: Lefter Can Metin Birol Şenin elini sıkalım, hepinizin elini boylelikle sıkmış daha rahat bir ortamda çalışmamız lazım. Şimdi bir nol beşlisi gol atmaya çahşacaktı lskocya'ya. oluruz" dedi. Basri iki adım öne çıktı, Gürsel onun elini milli maç var önümüzde. Bu maç bizim dönemimizin Oteldeki subaylar sıktı. Salon yeniden sessizliğe büründü. Gürsel şöyle ilk milli maçı. Yani, bizim prestijimiz demektir bu. BiDaha Cemal Paşa'nın sözlerinin etkisi dinmeden, ote İ s k O Ç y a ' y a 4 gOİ bir durdu ve ağır ağır "Şimdi gelelim bizim zim rahat çalışmamız, bizim prestijimizin gölgelenme le birkaç yüksek rütbeli subayın geldiği görüldü. Biri Doksan dakikanın bitiş dudüğü çaldığında, Türk Milyapuğımıza" diyerek milli takım futbolculanna 27 Ma mesi için, sizin yann bu maçı kazanmamz lazım. Sizleri yarbay, ikisi albay üç subay otelde futbolcularla sohyıs'ın gerekçesini, ordunun yönetime el koymasının ne buraya bunun için çağırdım. Yann, maçı mutlaka ka bete girişti. Yarım saat kadar süren sohbetten sonra, li Takım futbolculan birbirlerine çılgınca sarılıyordu. denlerini anlatmaya başladı. zanmamz, ona göre oynamanız, maçta bu şuurta ha futbolcular bu sohbeti kendi aralannda değerlendirdi tki Lefter ile Metin ve Şenol'un golleriyle Türkiye İsDemokrat Parti'nin son biriki yıl içinde kurduğu va reket etmeni/ lazım." ler. Subaylann söylediği aşağı yukarı şu anlama geli koçya'yı 42 yeniyordu. tan cephelerinin gerçekte halkı ikiye böldüğünü, ülkeKimseden çıt çıkmadı. Gürsel sozlerini bitirdi ve "Si yordu: "Eğer yenilirsek. profesyonellik kalkacak, eğer Otele döndüklerinde odalannda birer zarf buldu milli nin bir kardeş kavgasına sürüklenmekte olduğunu, ze başanlar dilerim" diyerek salondan asker adımla yenilirsek, acaba içimizden bazıları surgune de gönde takım futbolculan. Cemal Paşa hepsine biner lira prim özgürluklerin askıya alınma girişiminde bulunduğunu rıyla uzaklaştı. Milli futbolcular Gürsel'in arkasından rilecek mi?"... Futbolcular bu iki konu üzerinde tartı veriyordu. tek tek anlattı. Yeni bir anayasa hazırlanarak yeniden büyük bir şaşkmlıkla bakarken, kendilerine nasıl bir şıyor, evet, evet, yenilgi durumunda ufukta belki de Çünku, "ihtilalin presiji" kurtulmuştu! 27 Mayıs'tan sonra özellikle askeri yönetimle arasını iyi tutmak isteyen Fenerbahçe, asker kökenli Naci Barias'ı Ankara temsilcisi yaptı. Bu, spor tarihindeki en ilginç uygulamalardan biriydi. lar sonraya dek, pek de görulmeyen bir olaydı. Galatasaray böyle bir yöntemi denememiş, Beşiktaş ise beş altı yıl sonra bir ara böyle bir temsilcilik kurmuştu. Bu iş profesyonel değildi. Tek amacı, Fenerbahçe'nin Ankara'da çözulmesi gereken sorunlarını birinci elden yetkililere aktarmaktı. Temsilcilik kurulmadan önce Ankara'da 1948'de "Fenerbahçeliler Cemiyeti" bir lokal kiralamıştı. MTA Genel Müdürü thsan Nuri Berent ile Fenerbahçe'nin eski solaçıklanndan Nevzat tarafından kurulan lokalde daha çok Ankara'nın üst düzey bürokratları ağırlanır, futbol takımı Ankara'ya geldiğinde cemiyeti ziyaret eder, burada sosyal bir havanın yaratılmasına çalışıhrdı. Temsilcilik kunılunca, lokal kapatıldı. Temsilcinin önce maddi olanaklan bulunacak, sonra da medeni cesareti olacaktı. Naci Barlas bu iki özeUiği taşıyan ve Ankara'da oturan koyu bir Fenerbahçeli olmanın yanı sıra, kulübün dertlerini de yakından bilen birisiydi. Naci Barlas üstlendiği yeru görevle Ankara'ya dönduğunde ilk işi Ankara Valisi'ni ziyaret etmek oldu. Barlas söze biraz hızlı girdi: "Nazanmca Türkiye1 de mevkilerin ve makamlann en büyüğü olan Fenerbahçe temsilcisi olarak karşınıza geldim" deyince Vali Şerif Tuten kendi içinden "Bu adam delirmiş galiba" diye geçirdi. Ancak sohbet koyulaşınca vali beydeki Fenerbahçe sevgisi de depreşti. Fenerbahçe üzerine çeşitlemelere girdiler karşılıkh. Barlas'ın Ankara temsilciliği 1981 yılına dek aralıksız yirmi yıl sürdü. Etibank'tan emekli olup da Istanbul'a yerleşince, yerini once Barolar Birliği Başkanı A\ukat Teoman Evren'e bıraktı. Bir süre sonra Teoman Evren Fenerbahçe'nin Ankara temsilciliğini Galatasaray'ın eski kalecilerinden Osnıan'ın oğlu Yavuz Kayral'a devretti. Yavuz Kayral Fenerbahçe futbokularının formalanna takacakları bir reklamla ilgili olarak, özel bir firmayla anlaşma imzaladı. Anlaşmayı Fenerbahçe kulübü beğenmedi ve fiyatı az buldu. Anlaşmaya rağmen, Fenerbahçe ilanı geri çev'irince, firma da kulubu mahkemeye verdi. Bunun üzerine Başkan lahsin Kaya temsilci Yavuz Kayral'ın istifasını istedi. Şu sıralarda Fenerbahçe1 nin Ankara temsilciliği boş bulunuyor.