23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
22 ŞUBAT 1989 HABERLER CUMHURİYET/17 Hani İslam AT ülkelerindeki büyükelçi ve işgüderlerini geri çağırdı hoşgörüsü? YAŞAR KEMAL Yuzyıllardan bu yana buyük İslam bilginleri, Müslümanlığın en hoşgörülü din olduğunu söylerler. Tarihin birçok döneminde de Islam, hoşgörüsünü göstermiştir. Salman Rüşdü'nün "Şeytan Ayetleri" kitabının Islamda böylesine bir fırtına koparması şaşılacak bir şey. "Şeytan Ayetleri" gene tslam bilginlerinin dediklerine göre yüzyıllardan bu yana tartışmalı bir konu. Gerçi kitabı okumadım, kitap hakkında gazelelerin yazdıklarından başka bir bilgira yok, ama anlaşıldıgı kadarıyla bu çağda da bu tartışmaya Salman Rüşdü, bu kitabıyla giriyor. Ve Iran'uı lideri İmam Hnmeyni, bu tartışmaya giren yazar hakkında ölüm fermanı çıkanyor. Hani lslam hoşgörülüydü! Hani tslam bütün tartışmalara acıktı! Bir insan yüzyıllardır tanışüan bir konuya katıldı dıye hakkında ölüm fermanı çıkanlması olacak iş mi? Bu ölüm fermanını hiçbir biçimde kabul edemeyiz. Çağımız, düşünce özgürluğünün buyıik savaşım alanı olmuştur. Düşünce özgür lüğu insanlık için gittikçe kutsallaşıyor. Duşünce özgür] üğtinu ve duşünceyi her biçimde yayma özgürlüğü, zora başvurmarun dışında... Hoşgörülü insan, Salman Rüşdü'ye de hoşgörülü bakmalı, onun düşüncesine saygı duymalıydı. Bu kitap Islamı aşağılıyorsa bile, bu asağılamaya karşılık vermenin yolu ölüm fermanı değildir. tslamın yilzyıllardır söylenen hoşgörüsü gerçekse eğer bu hoşgöru içine Salman Ruşdü de girmeli, öyle değil mi? Iraırdan misUleme AT ülkelerinin Tahran'daki büyükelçi ve işgüderlerini geri çağırmalannın ardından îran hükümeti de bu ülkelerdeki diplomatik temsilcilerini çekmeyi kararlaştırdı. Dış Haberler Servisi "Şeytan Ayetleri" kitabının yazarı Salman Rüsdü'ye yöneiik ölürn tehditleri, tran'la Batı dünyasının arasını giderek daha fazla açıyor. AT uyesi 12 ülkenin tran'daki diplomatik temsilcilerini geri çekmesinin ardından dün de Îran, bu ülkelerdeki büyükelçi ve işgüderlerini geri çağırdı. AT dışındaki diğer bazı ülkeler de İran büyükelçilerine "oiaydan duyduklan endişeyi" dile getirdiler. Federal Almanya Dışişlerî Bakanı Hans Dietrich Genscher, İran'a ekonomik yaptınmlar uygulanmasından söz ederken, tranlı dini liderler, İngiliz yazar Rüşdü hakkındaki "ölüm fetvasT'nda ısrarlı olduklarını yinelediler. Îran lslam Cumhuriyeti'nin resmi haber ajansı İRNA tarafından dün yayımlanan Dışişleri Bakanlığı bildirisinde, AT Ülkelerinin pazartesı günü aldıkları karara misilleme olarak tran'ın Topluluk uyesi bu ülkelerdeki büyükelçi ve işguderlerini geri çağırmaya karar verdiği kaydedildi. AT ülkelerinin Tahran'daki temsilcilerinin de önceki gün alınan karar uyannca ülkeierine dönüş hazırlığı içinde oldukları bildiriliyor. 12 AT ülkesinden Lüksenıburg hariç H'inin Tahran'da temsilcisi bulunuyor. Bu temsilciliklerden fngiltere, Portekiz ve trlanda'nınki işgüder statüsünde. Lüksemburg'u da Hollanda Büyükelçisi temsil ediyor. ABD Başkanı George Bush'da dün bir açıklama yaparak AT'nin İran'a karşı aldığı tutumu tümüyle desteklediğini açıkladı. Bush ayrıca, eğer Amerikan çıkarlanna karşı eylemler olursa, bundan tran'ı sonımlu tutacaklanru belirterek üstü örtülü olarak Iran'ı tehdit etti. Bu arada Hint asıllı İngiliz yazar Salman Rüşdü'nün, Avrupa Parlamentosu'nun 14 martta Strasbourg'da yapılacak ırkçılık kurulu konferansına davet edildiği açıklandı. BM Genel Sekreteri Perez de CueDar, ise yazar Salman Rüşdü'nün insan haklarına ve hayatına yönelik tehditlerin kaldırılması çağrısında bulundu. Bu arada Vatikan Dışişleri Bakanı Cardinal Agostino Casaroli, Îran liderinin Rüşdü olayına "daha modern" bir yaklaşımda bulunması gerektiğjni söyledi. ren bu yeni gergin ortamın Lübnan'da İran yanlısı örgütlerin eiinde bulunan İngiliz rehinelerin kaderi açısından da olumsuz bir gelişme olduğu kaydediliyor. İngiliz basırunın bir bölümü de, diplomanın da bir an önce uygulanması tik ilişki olmaksızın rehinelerin kurtarılmasınm nasıl gerçekleseçağrısı yinelendi. AA'nın Tahran mahreçli habe bileceğini soruyor. rine göre "ölüm fervası" ve AT ülDün yayımlanan Guardian Gakelerinin son karan, tran'daki çe zetesi, başyazısmda "mutsuz bir şitli çevrelerden değişik tonda tep şekilde ilişkiyi sürdürmeye çabaki gördü. lamaktansa, iyi bir ilişki tesis etRadikal Iranlı gnıplar, Salman meye çalışmaktaasa," ilişkirun Rüşdü'nün ölümünde ısrarlı ol böyle kesilmesinin hayırh oiduğu duklarını belirtirken, daha ılımlı görüşünü ileri sürdü. ve Batı ile ilişkilerin geliştirilme "Independent" de konuyu başyasinden yana olarak bilinen çevre zısmda ele alıyor v e ingiltere'deki ler, AT'nin kararını "Siyonist lo Müslümanlara çağnda bulunarak, bisinin etkisiyle acele alınmış bir "kana susamış bir Ortaçağ bağnakarar" olarak değerlendirdiler. zının laflarına degil, ulke yasalaMeclis Başkanı Haşimi Rafsanca nna uymalan" gerektiğjni vurguni, Cumhurbaskanı Seyid Ali Ha luyor. "Daily Telegraph", Ruşdümaney ve Dışişleri Bakanlığı'na nün hayatına yönelik bir girişim yakın olarak tanınan Teheran Ti olduğu takdirde Ingiltere'nin tepmes Gazetesi ise kararı, "Siyonisl kisinin çok daha şiddetli olacağı lerin teşvikiyle alınmış" olarak ni uyansını yapıyor. telendirdi. Hakkındaki ölüm fermanından Londra muhabirimiz Edip Emil bu yana polis korumasında sakÖymen'in haberine göre İngiltere lanmakta olan Salman Ruşdü ve Dışişleri Bakanı Sir Geoffrey Ho eşinin nerede oldukları hakkında we, dün yaptığı açıklamada, "Tah hiçbir ipucu yok. Salman Rüşdüran'daki işgıiderimizi geri çekmek nün "Şejtan Ayetleri", artık hiçle kalmıyoruz, a\nı zamanda di bir kitapcıda bulunmuyor. Kendisi ğer görevlilerin de ayrılmalannı gibi yazar olan Amerikalı eşi MaUtiyonız" dedi. Sir Geoffrey, "Ka rianne VV'iggins'in "Jobn Dollar" nımca artık Tahran'da bir diplo adlı yeni romanı ise vitrinleri süsmatik misyon bulundurmamızın lemeye başladı. Rüşdü'nün ikinci bir anlamı kalmamıştır. İran'ın eşi olan 48 yaşındaki VViggins de tngiltere'deki dört görolisinin de eşi ile birlikte çıkacağı Amerika bu nedenle yakında aynlmalan turnesini iptal etmiş durumda. Isgerekir" diye konuştu. sız bir adada geçen bir hayali yaIran'la İngiltere arasında Kör şantıyı konu edinen roraanın, anfez savaşı boyunca kopuk olan cak "insan eti yiyenlerin canım diplomatik ilişkiler, geçen yıl ara sıkabilecegJ" ifade edildi. lık ayında yeniden kurulmaya başlanmıştı. lki ülke, önümiızdeki Salman Rüşdü'yü öldurecek kimayıs ayında karşılıklı olarak bü şiye mükafat vaaı edilmesi karşıyükelçi atamayı kararlaştırmışlar sında, Ingiltere'de faaliyet göstedı. ren Irlanda Cumhuriyet Ordusu, tran ve İngiltere arasmda beli Batı Almanya ya da İtalya'daki 'Şeytan Ayetleri'nin Geçmişi Salman Rüşdü tarafından yazılan "Şeytan Ayetleri" adh kitap, özeüikle tslam dünyasında büyük tepkiyle karşılandı. tngiltere'de yaşayan Müslümanlar kitaba karşı yürüyüşler yaptılar, Pakistan 'da çıkan olaylarda birçok insan yaralandı ve bu arada tran 'ın dini lideri Ayetullah Humeyni, Rüşdü'nün "katlinin vacip olduğunu" açıkladı ve Rüşdü'nün basma ödül koydu. Prof. Dr. Hüseyin Hatemi aşağıdaki yazısında, tslamda "Cârânik olayı" olarak bilinen "Şeytan Ayetleri" konusunda çeşitli bügiler veriyor. Konuk yazar aşın solcu teror örgütlerinin, "mali kazanç" amacıyla bir saldırıya kalkışabilecekleri ihtimah' üzerinde duruluyor. İrlanda Cumhuriyet Ordusu (IRAJ'nın geçen gün bir İngiliz ordu karargâhına yönelik bombalı eylemi üzerine, Salman Rüşdü'nün saklandığı yeri de bulabileceği ve bir saldırıdan çekinmeyebileceği düşünüluyor. Öte yandan Avustralya, Brezilya ve Finlandiya hükümetleri, başkentlerindeki İran büyükelçilerini Dışişleri Bakanlığı'na cağırarak dini lider Ayetullah Humeyni'nin, Salman Rüşdü hakkında "ölüm fetvası" konusunda duydukları kaygıyı ilettiler. AP'nin haberine göre Yugoslavya'da "Borba" Gazetesi, gelen tehditler üzerine, Şeytan Ayetleri'ni yayımlamayı durdurdu. Gazete, 1 bir iki gün önce Şeytan Ayetleri nden bölümler yayımlıyordu. PROF. DR. HÜSEYİN HATEMİ 1) Her "tez"e bir "antitez" çıktığı gerçektir, toplumbilim kanunlanndandır. Bu sebeple, her devrime de bir karşıdevrim çıkar çıkar. 2) İslam da ilahi bir devrimdir. Bu ilahi devrimin temsilciieri, ayru devrim çizgisi üzerindeki peygamberlerdir. Hazreti Ibrahim, Hazreti Musa, Hazreti İsa, Hazreti Peygamber (S.A.) aynı dini temsil ve tebliğ ederler. 3) Kur'anı Kerim, İslam'ın son ve kesin tebliğini bildirmekle beraber, her ilahi devrime karşı bir karşıdevrim çıkacagını, Şeytan'm ilahi öğredyi bozmaya çalışacağını da belirtir. (Hacc Suresi 5256). 4) Ancak, yine Kur'anı Kerim'e göre, karşıdevrim, önceki vahyedilmiş ilahi kitap metinlerini bozabilmekie birlikte; Kur'anı Kerim'i bozamayacak, Şeytan (İblis) O'na dokunamayacak, sadece "rivayetler" ile şüphe doğuracaktır. (Hacc Suresi 5256 ile birlikte, Necrn Suresi 34, Hıcr Suresi 9 ve Maide Suresi 3) 5) Nitekim böyle de olmuş, Hacc Suresi'nin 55'inci ayetinde belirtildigi gibi, Kur'anı Kerim hakkında da şüphe uyandıran rivayetler ortaya atılmıştır. "Şeytan Ayetleri" masalı bunlardan sadece birisidir. Yine yukarıda anılan ayette belirtildiği gibi, bunlann yalanlığı şimdi bu yazıda yapıldığı gibi kesinlikle kanıtlansa dahi, kıyamete kadar bu rivayetler tekrar edilecek, bu da bir "sınav" vesilesi olacaktır. (Hacc, 22/53) 6) Necm Suresi'nde vahya Şeytan kanşamayacağını belirten ayeti (34) gören ve önceki kitaplann sonradan bozuiduğunu, Kur'anı Kerim'e ise dokunulamayacağını (Hıcr, 9), ancak, aleyhine şüphe doğuran rivayetler ortaya atılabileceğini (Hacc 22/53 vd) okuyan "karşıdevrimci"lerin uydurdukları rivayetlerden birisi de "Garaniyk Vak'ası"dır. (Şeytan Ayetleri) 7) Bazüannın sandığı gibi; Kur'anı Kerim'de bu "ayetler" yoktur. Müslümanlar; Kur'anı Kerim'de olan bir şeyin "şeytani" olmadığmı ispat zorunda değildirler. Aksine; bu uydurmanın bir süre Kur'anı Kerim'de yer aldığını ve sonra çıkarıldığıru iddia edenler, en genel ve temel bir hukuk ilkesi gereğince, iddialarını ispat zorundadırlar. (tspat ytikü, iddia edene düşer. 8) Buna rağmen, bu rivayetin uydurmalığını, biz ispat edelim ki zihinler bulunmasın. 9) Bu nvayete göre; Resulı Ekrem (S.A.) Necm Suresi'ndeki Lat, Uzza ve menat (üç uydurma tannça) inancını kınayan ayetleri okuduğu sırada, "BunJar yuce turnalardır, veya kuğulardır, şefaaüeri umulur" demiş! Bu da Şeytar vahyi imiş. Sonra Cebrail (A.S.) bunlann vahiy de olmadığıru söyleyince Kur'andan çıkarılmış. 10) Rivayette, " t u r a a " keiimesi yerine, çoğu olarak "garaniyk" vardır. Bu kelime, ya çok eski Sami dillerden Suriye yolu ile Hititçeye diğer HintAvrupa dillerine, veya daha. Büyük bir ihtimal ile Ermenice yolu ile Arapçaya geçmiş olacaktır. Ermenice "krunk", Yunanca "geranos", Fransızcada "grue", İngüizcede "crane", Almaucada "kranich" (Garaniyk) hep aynı kelimenin değişik biçimleridir. (Bu konuda bkz. KRıge, Etymologisches VVörterbuch, Walter de Gnıyter, Berlin New York 1975). 11) tslamdan önce Araplar "üç kuğu" veya "üç turna" dini simgesine sahip değil idiler. Olsa idi, eski Arap şiirinde izlerine rastlanırdı. Nitekim Muhammed Abduh "Garaniyk" vak'asının uydurmalığını ileri surerken bu delile de dayanmıştır. "Uç turna" dini simgesine (trigaranos) Batı'daki bazı eski inançlarda rastlanır. (bkz. KJuge ve M. Gaudefroy Demombuynes, Mahomet, Paris 1957, s. 87) 12) Karşıdevrimciler, bu rivayeti uydurmuş olsalar bile, açıkça söylemeye iki yüz yıl kadar cesaret edememiş olacaklardu. Önce; bu büyuk yalana basamak olacak hazırlık yalanları uydurdular. Hazreti İsa'dan başka herkese Şeytan dokunduğu gibi (bkz. M. Ebu Reyye, çeviren M. Tan, Muhammedi Sünnet'in Aydınlatılması, tstanbul 1988, s. 204) Esasen Hicret'in ikinci yüzyılında bu gibi uydurmaların sayısı akıl almaz boyutlara varmıştır. 13) Hicret'in ikinci yüzyılmın ilk yarısmda bu rivayetin uydurulduğu ve Hazreti Peygamber'in (S.A.) hayatını yazan İbn İshak'a verilerek "biyografi"ye sokulmak istendiği anlaşılmaktadır. Ancak İbn İshak "Bu rivayet zındıklann uydurmasıdır" diyerek, açıkça bu rivayetin İslamın ilk döneminden sonra, belki de kendi çağdaşlannca uydurulduğunu soylemiş, kabul etmemiştir. Bu uydurma eski olsa idi, tbn tshak "zındık" demez, "kâfir" veya "müşrik" derdi. Zındık, Farsça "zendi" (ZendAvesta'ya bağlı, mecusi) kelimesinden geçmiştir. (Zendîk) o dö Humeyni'nin sakalına ödiil Isviçre Sinema Sanatçılan Derneği, İran lideri Ayetullah Humeyni'nin sakalını getirene 1 milyon dolar ödül vereceğini açıkladı. tlginç ödülün, Humeyni'nin "Şeytan Aj'etleri" adlı kitabın yazarı Hint asıllı İngiliz Salman Rüşdü'nün öldürüimesi yolunda fetva vermesi üzerine konulduğunu açıklayan dernek, "Ödül, Humeyni'nin sakalını getirene, yılda bir dolarlık taksitler balinde verilecektir" diyerek, olayın senıbolik yanını ortaya koydu. ö t e yandan, Isviçre Yazarlar Birliği tarafından yapılan bir açıklamada, Humeyni'nin fetvasının kendilerini kelimenin tam anlamıyla "çılgınacevirdigr" kaydedilerek, "Özgür düşünüp yazabilmek, ber yazann temel hakkıdır ve yaralıcılıgının koşuludur" denildi. nemde "müşrik" için kullanılmaz, "entelektüel İslam düşmanları" için kullanılırdı. 14) "Garaniyk' yalanı için ikinci önemli basamak, Mekkelilerin Kâbe'yi tavaf ederken bu "Şeytan Ayetleri" denen cümleleri Islam'dan önce okudukları uydurması olmuştur. (Onlar yuce turnalardır. Şefaatleri umulur). Fakat bu uydurmayı belki de kendisi uydurarak ortaya atan güvenilmez "bilgin" tbnalKelbi bile ki 9. yüzyılın ilk yansında ölmüştür "Şeytan vahyi" rivayetini aktarmamış, bu sözleri Resüli Ekrem'in (S.A.) söylediğinden hiç bahsetmemiştir. (bkz: KitabulAsnam, Putlar Kitabı, çeviren Beyza Düşüngen İlahiyat Fakültesi Yayını, Ankara 1969, s. 32) Demek ki kendisinden yarım yuzyü önce vefat eden İbn İshak gibi, bu rivayete kanmayacak bilgin sayısı o sırada henüz çoktu ve tbnalKelbî bunu nvayete cesaret edememiş, ancak "Sureti Hak"tan görünerek daha korkunç bir yalan nakletmiş, Resüli Ekrem'in (S.A.), tslamdan önce putlara taptığını ileri sürerek, zihinleri "Şeytan Ayetleri"ne bir basamak daha hazırlamıştır. (bkz: age, S. 32) 15) Böylece Miladın 9. yüzyılı başında, lbn«lKelbî'den sonra yalan basamaklan şu aşamaya varmıştı: Resüli Ekrem (S.A.), haşa Müslüman olmadan önce puta tapıyor, "onlar yüce turnalardır, şefaatleri umulur" diyordu. Hazreti İsa dışında herkese Şeytan dokunduğuna göre, Lat, Uzza ve Menat'ı andıktan sonra, eski ahşkanlıkla ve Şeytan telkini ile bu sözleri soylemiş olabilir! 16) Böylece, bilgisiz ve akılsız olanlara bu rivayetin kabul ettiriünesine engel kalmamıştı. Ancak ne de olsa, baştakiler şeklen "haiife" idiler. Bu rivayeti nakledeni, kitabına alanı, "kâfır" oldukları için idam ettirme tehlikesi çok zayıf da olsa vardı. Bu sebeple de "dahiyane" bir çare bulundu. Bu rivayet tbn Abbas'a dayandınldı. Oysa İbn Abbas Resüli Ekrem'in (S.A.) amcasmın oğJu bu hayali Garaniyk Vak'ası sırasında, yaşına bakıhrsa, ya hiç doğmamış, yahut en fazla üç yaşında filan olması gerekerdi. (bkz: Merhum Aksekili Ahmed Hamdi Efendi, HâtemLÜEnbiya Hakkında En Çirkin Bir Isnad'ın Reddiyesi, Şehzadebaşı Evk'afı islamiyye Matbaası, 1338/1341). Fakat, önemli olan bu degildi. Hiç kimse artık Hicret'ten üç yüzyıl sonra Mekke Nüfus Müdüıiüğü'ne giderek Haiife Hazretleri'nin ceddinin doğum tarihiru soramaz, bilse bile geçim derdinde iken Garaniyk Vak'asının tarihi Ue bu tarihi karşılaştırmak gibi bilimsel çalışmalara vakit bulamazdı. Önem'i olan şu idi: Halife'nin ceddinden gelen rivayet doayısı ile kimse kimseyi idam ettirmeye cesaret edemezdi! 17) Bugün bu rivayetin doğru olduğunu ileri sürenler, kaynak üzerinde değil, Taberi gibi yalnız yalanrivayetlerdendeğil hayali kişiliklerden bile yararlanrruş "güvenilir" tarihçelere veya Hicret'ten dokuz on yüzyıl sonra yanlmış kitaplar üzerinde durarak "bilimsel" olduklarını sanıyorlar. Yahut Batıu Doğu bilimcilerden, yine aynı çurük nvayete dayanan kamtlar aktarıyorlar. Oysa, Islama sıcak bakmayan Gaudefroy Demombynes, bilımi "dürtülerine" feda edemediği için, Arap tarihçilerinin dogru saydıklan bu masalın (incident leqendaire), Batılılar (Batı diişüncesi ve yönlemleri ile İslam araştırmalan yapanlar) tarafından ımkânsız görüldüğünü belirtir. (s. 86/87). Dinince dinlensin! 18) Bilim, aktarılan hayali oiaydan yüzlerce yıl sonra yazılan kitaplardan korkmaz! Karşı tarafa, ben de çok sevinecekleri bir "bilimsel kamt.'" nediye edeyim: Mevlana bu olayın uydurma olduğunu bilirdi. Onun ölumünden sonra Mesnevi'ye koskoca bir uydurma yedinci cilt eklendiği gibi, hayatında tamamlayamadığı altıncı cilt "yayma hazırlanırken", Garaniyk Vak'asının bir yeni "Versiyon"u da piyasaya sürüldü. Hazreti Peygamber (S.A.), vahiy olmadığını bile bile, sırf müşrikler de Necm Suresi'nin sonunda Allah'a baş eğsinler de bu secdenin etkisınde kalsınlar, Islama aljşsırdar diye bu sözleri soylemiş! (bkz: Mesnevi, VI. cild, 1530 1532'nci beyitler). Nitekim daha önce de bu olayın daha hafif başka "versiyon"ları da vardır. Bu sozleri Resüli Ekrem (S.A.) değil Şeytan soylemiş, dinleyenler de Kur'anı Kerim'de var sanmışlar! Yahut dinleyenlerden birisi, Lat, Uzza ve Menat'ın reddedileceğini anlayınca, o ana kadar dinlediği ayetleri, Necm Suresi'nin üslubuna yalan yanlış uydurmaya çalışarak, Resüli Ekrem'i (S.A.) her zaman rahatsız ettikleri gibi, bu sözleri haykırmıştır! (Mecliste, söz arasında dinleyicilerden yükselen sesler gibi!) Bütün bu "versiyonlar" da uydurmadır. Fakat Hacc Suresi'nde belirtildiği gibi, bizim bu kanıtımıza rağmen, kıyamet gününe kadar Garaniyk vak'ası aktanlacaktır. Turnaların gönJü bu yalandan sızlayacak, bazı "insanlar" ise yeni versiyonlar aktaracaktır. tnme tnrnam inme, yolda kış olur / Bastığın yerler de donar taş olur / Böyle kalmaz, elbet sonu boş olur. (Cahit Öztelli, Evlerinin ö n ü , Halk Türküleri, Istanbul 1972, S. 328) Şeriatçılık işte budur AZİZ NESİN Şeytan Ayetleri adlı kitabı yüzünden İslamcılann Salman Rüşdü'nün kellesinı istemeleri de, Türk Ceza Yasası'ndan 141. ve 142. maddelerle birlikte 163. maddenin de kaldınlmasını isteyen Türkiye'nin naif aydınlarmı hâlâ uyannadıysa, onlan başka hiçbir şey uyaramaz. Iran'da demokratlar, liberaller ve TUDEH'ciler omuz vererek Humeyni'yi sırtiannda iktidara yükselttiler ve karşüıgında kellelerinden oldular. Kimi Türk aydını. komşumuzdaki bu kanlı cümbüşten ders almadı. Ayrıca şunu söyleyeyim: Hint kökenli İngiliz yazannın kellesini isteyen şeriatçıları haklı buluyorum. Onlar, şeriatın buyruğunu yerine getiriyorlar. Şeriat işte budur. Şeriatın kansızı olmaz. Yıllardan beri bu konuda konuşmalarımla, yazılanmla şunu arüatmaya çalışıyorum: tslamukta laiklik olmaz, olamaz. Bir Müslümandan laik olması beklenemez. Gerçek MUslüman laik değildir, laik de gerçek Müslüman değildir. Ankara BİLAR'da bu konuda vereceğim bir seminerden sonra "2M. yözyıl sonu Turkiyesi'nde Müsüimanbk Ue laiklik iuşkileri" üzerine yazacağrm kitapta konuyu açıklamaya çauşacağım. Salman Rüşdü'nün tehlikeye giren dökuk saçlı kellesi, Batı'dan laikliği kopya eden kimi Türk aydmlanna ders olmalıdır. Türkiye1 de laiklik uygulamaları açık bir sahteciliktir, ikiyüzlülüktür. Ne yazık ki Türk aydınlannın büyük çoğunluğu, tslamlığı, dolayısıyla şeriatı bilmiyor. Düşünceme göre Müslümanlann anayasası olan Kuran'ı irdeleyerek okumamış olanlar, Türkiye'de aydın sayılamazlar. Gözlerdeki perdeyi belki açabilir umuduyla, patlak veren bu yobazlık olayına seviniyorum ve Humeyni'yi de haklı buluyorum. Türkiye'de de şeriat hele bir yurürlüğe girsin; camiler ve medreseler dışında taş üstünde taş, içinde beyin olmayanlar dışında gövde üstünde baş kalmayacaktır. Stockholm muhabirimiz Yavuz Baydar'ın haberine göre büyükelçilerini merkezlere çagırmayı kararlaştıran AT üyesi ülkelere tarafsız konumlu tsveç de katıldı. Isveç'in Tahran Büyükelçisi'ni bilgi almak amacıyla Stockholm'e Salman Rüşdü 'Şeytan Ayetleri'ni yazıp yayınasına teslim etöğinde kitabının yankı uyandıracağını çağırma kararını hükümeti adına dün açıklayan Isveç Dışişleri Ba az çok kestjrebifiyordu herhalde. ingiltere'nin Bradford kentinde yaşayan Müslümanlar'ın kitabı cadde ortasında yakkanı Sten Andersson, ayrıca İran maJarıyia başlayan ve kendisi hakkında 'idam fetvası' venlmesine varan tepkileri de bekliyor muydu? ın Stockholm Büyükelçisi'ni çağırarak, Rüşdü'nün ölümle tehdit edilmesini resmen protesto etti. "Iran, tehdidioi geri almabdır" diyen Andersson, "Aksi takdirde, mart ayı başında İran'a gidecek olan lsveç ticaret heyetinin gezitedir. Haber Merkezi Uluslararası metni şöyle: sini iptal etmek zorunda kalacaAynca İran'ın, ber türlü sanatBasın Enstitüsü (IPI) Direktörü "Şeytan Ayetleri' kitabının yagız" şeklinde konuştu. Peter Galliner, dün İran Devlet zan Salman Ruşdu'yu, İran'in dini sal cevçevede kultürel ifade hakülkeler AP'nin haberine göre Tahran Başkanı Seyid Ali Hamaney'e lideri Ayetullah Humeyni'nin 14 kının imza sahibi da "Ulema" grubu tarafından ya gönderdiği mesajda, dünyada fır ve 19 şubat tarihlerinde olmak tarafından korunması gereken yunlandığı bildirilen bir açıkJama tınalar koparan "Şeytan Ayetleri" iizere iki kez olümle tebdit etmesi BM Uluslararası tnsan Haklan da, Ingiltere ile iliskilerin bir an kitabının yazarı Salman Rüşdu' IPI tarafından derin bir kaygıyla Büdirgesi'ni de 1975'te imzalamış ve onaylamış olduğunu anımsatönce kesilmesi çağrısı yapılırken, hakkında Ayetullah Humeyni ta karşıiannuştır. mak isteriz. Bütun dünyada ileri "İngiliz sömürgeciliği ve büyük rafından "idam fermanı" çıkanlIPI, ölüm tehditlerini. yaşam ve gelen gazeteciler, editörler ve yaşeytan ABD, Hazreti Muhanı masını, tnsan Hakları Evrensel med'e bakaret edilmesinde temel Beyannamesi maddelerinin açık özgür ifade bakkını duzenleyen yıncılan temsil eden enstitümfiz uygar ülkelerin, ayrıca da tnsan Salman Rüşdü'yü hedef alan roltt üstlenmişlerdir" denildi. Bil bir ihlali olarak niteledi. IPI Direktörü Galliner'in Ha Hakları Evrensel Bildirgesi'nin olüm fermanının derhal geri alındiride aynca ingiliz yazar Salman Rüşdü hakkındaki ölüm fetvası maney'e gönderdiği mesajın tam açık bir ihlali olarak kabul etmek ması için çağn yapmaktadır." IPI'dan Salman Rüşdü için İran'a çağrı 'Oliim fermanı geri ahnsın 9 HASAN HÜSEYEVe SAYGI ve ANMA Sadık Gürbüz, Selda, Arif Sağ, Rahmi Saltuk, Bilgesu Erenus, Grup Yorum, Grup Merhaba, Hüseyin Başaran, Erol Kar, OKM Oyunculan'ndan Kızılırmak (Şiir tiyatro, dramatize eden ve yöneten Zeki Göker) 22 Şubal Çarşamba 19.00 OZANLARIMIZI ANIYORUZ HASAN HÜSEYİN'İ ANMA GECESİ 26 Şubat 1989 Pazar saat 16.0020.00 Yer: Bahçelievler Zafer Sineması/BAKIRKÖY Sevgili kardeşimiz Okulumuz Müdür Yardıması SADIK DEMİR'in oğlu Astsubay ENGİm kaybetmenin derin üzüntüsü içindeyiz. Ona Tann'dan rahmet ailesine ve tüm sevenlerine başsağlığı dileriz. Engin, seni her zaman sevgiyle anacağız. tst. Tıp Fakültesi 5. Sınıf Öğrencileri Adına ESEN ÖZKAYA AYKUTDEMİR 17.2.198^8 şehit oldu. Kederli ailesine başsağlığı, merhuma Tann'dan rahmet dıleriz. SIVAS DAYANIŞMA DERNEĞİ 556 08 71 ORTAKÖY KÜLTÜR MERKEZİ DEREBOYUCAO No 110 ORTAKÖY/İST TEL 158 69 87 ÜSKÜDAK BURHAN FELEK LİSESt PERSONELİ Değerli dostumuz Em. Ing. Okutmanı Biletler dernek merkezinden, Dünya Sineması ve Bakırköy Karya Kultür Merkezi'nde temin edilebilir. ORHAN EDESEN 19.02.1989 tarihinde vefat etmiştir. Merhuma Tann'dan rahmet, kederli ailesi ve dostlanna başsağlığı dileriz. VARU AtLESl TJC Oğlumuz İSTANBUL BÜYÜK ŞEHİR BELL^ıfESİ İSKİ İSTANBUL SU VE KANALİZAŞYON İDARESİ GENEL MÜDÜRL.ÜĞÜ Asağıda özellikleri belirtilen kapah zarf ile teklif alma yöntemindeki ihale ile ilgilenenler, ihale dosyasını İSKİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ TİCARET İŞLERİ DAİRE BAŞKANLlöl'nda görebilir ve dosya bedelini İSKİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ merkez veznesine yatırarak alabilirler. Isteklilerin şartnameye uygun hazırlayacakları kapalı teklif mektuplannı ihale tarihinde saat 11.00'e kadar aşağıda belirtilen adreste GENEL EVRAK MÜDURLÜĞÜ'ne giriş, tarih ve numarasıru içeren alındı makbuzu karşılığında teslim etmeleri gerekmektedir. Teklif zarfîan saat 14.00'Ie İhale Komisyon Başkanlığı'nca açılacaktır. tşin Adı Asya ve Avrupa bölgelerinde tankerle su taşıma isi 3.160.145.844 28.2.1989 94.804.375 500.000 T5621 Çeşitli Sürgülü Vana 1.663.310.000 1.3.19.89 49.899.300 250.000. Not: 1 Postadaki gecikmeler dikkate alınmaz. 2 İSKİ 2886 sayıü Devlet ihale Kanunu'na tabi olmayıp, ihaleyi yapıp yapmamakta, dilediğine kısmen veya tamamen yapmakta, uygun bedelin tespit ve takdirinde serbesttir. ADRESI: tSKl GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Aksaray Meydanı 34410 Aksaray/İSTANBUL TEL: 588 38 00 (35 Hat) TELEX: 23923 ISUtr FAX 588 38 83 İSKİ No: Y5650 Keşif Bedeli İhale Tarihi Geçici Temiaat Dosya Bedeü ILGAZ'ın Doğumunu bütün dostlanmıza müjdeleriz. SÜREYfcV Sana bir sene daha yaklaştım. REN AN DİLSAZKENAN KOCATÜRK 17 Şubat 1989 Müzik Üretim'den... SÜLTAN BİLGİN EKİLİR BİR GÜN AKSA MUZİk Üretim Tel: 525 23 44155 51 44153 78 72 DEYİŞLERİMİZE . bayilerden isteyin
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle