Katalog

CUMHURİYET/10 HAVA DURUMU Me TURKIYEDE BUGÜN HABERLERİN DEVAMI DUNYA'DA BUGÜN AmsteTlam B 8° A 18° A 14° S 5" S 10° S 6» S 7» S 8° S 6° S 5" Ceayır A 17° Cıdöe A 22° Duba A 22° Franktur" S 6° Gırne A 16° Heisınfc h 2° Kahıre A 17° Kooenhag B 7° KMı S 8° Lefksşa A 16° Amman Alırıa Baödat Barcelona Basel Bclgrad Behın Borm Bruksel Budapeşte Cenevre A 15C A 15= 1 ŞUBAT 1989 Lenngrad K 2° Londra B 8° Madnd A 12° Mılano A 10° Montreaı B 2° Moskova K t° Munıh S 5» New York e 16° Osto A 4° Parıs S 7° Prag S 5° Rıyad A 23" Roma A 16° Sotya S 6° Şam A 15° TelAvn A 17° Tunus A 18° Varşova S 6° Venedık A 9° Vıyana B 8° Wasrııngion B 13° Zurih S 6° A 15° yOyarbaiar 9° 7° Manısa B 6° 2°E<i>rne 6° 0°KMaraş leteorolo)' Genel Mudur^uğu nden alı A 10° 4° Erancan 2" •» Merai nar bdgıye gore yurdun kuzey ve dorju te2° 6° Erzurum 8° 20°Mg$to sımlen ÇOK buluüu Orta « Doöu Karad*7° 18°Esloşetw 4° 7° Muş nız Doju Anadolı ntın kuzey ve doğt. ıle 4° 5° Gaaantep 10° 4° N)0de Iç Anadolu nun kiJBydoğusu yağışlı rjığer A 15° 2 uresun 7° 4°0rdu A 15 2 uresun kesımler az bulullu ve açık geçecek Ya Rıa A 16° 2° Gumuşhane K ğışlar kıyılarrja yajmur ıc kesımlerte kar K 0° 5° Hakkân 2° 14°Samsun şeidinde oücan Yurdun ıçtesımlenndeyer A 14° Plsparta A 6° 7° Sıır* yer ss gorutecek H f l * StCAKLIĞI Önemiı B 8° 2°lstanbul B 7° 4°Sınop Bılecık B 5° 2° Izmır A 11° 2°Sıvas bır deâışııo k olmayacak RUZGÂR Kuzey Bınga B 2° 10°Kars K 6° 18Tekınlag ve Doğu yonierden hafif ara sıra orta kuv saatte 10 ıla 21 Karadenc ve Ege açMantda 33 ıla 45 deraz mlı hızta K 2° 10°KasBmonu B 3? f tatoon vette yurdun kuzey kesımtennde zamanla esecek Dalga yukseklıgı 1 la 2 Karadenız ıte Ege açıkörmda 4 ıla 6 BrtSs B 4° 4° Kaysen K 0° 9» Tuncelı kuvveBıce esecek Dendenmızde ruzgâr m goruş uzak: ğ 10 km »afiıs anında 3 :a 5 km oiacak Van Goiu Bokj B 8° 2° Kırklarelı B 6° O°Jşak Karadenızdeyıldıjvekarayel ctekıdenız nde hava çok bukıtlu ve kar yağışlı geçecek Ruzgâr kuzey ve doÇu Bursa ÇanakJale H 7° 3°Koma <: 0=6° Van lenmızde y tdız ve poyrazdan 35 Karade dan hafif ara sraorö kuvvette esecek Göi mutHtt dalgalı olacak Çorum *° T Yozgat K 3°4°l4jtahya 3tfl4jBhya nız ve Ege açıktarmla 7 ıla 9 kuvvetınde Gorus uzaklıÇ "0 km yağış anında 1.5 km olacak 4° tf Zongulöak Deıua A W 1° Malatya A aç k Btlululto c kar S sısl Y Ka/)ire« POLITİKA VE OTESI MEHMED KEMAL Defterden Silme... Ozal: SHP'nin bölticüleri belediyeleri ele geçirirse... ANKARA, (Cumhuriyet Burosu) Başbakan Turgul Ozal, ANAP grubunda yaptığı konuşmada, SHP Genel Başkanı Erdal tnönn'ye sert bır bıçımde çatarak muhalefetın çamur atmaya başladığını ve ANAP'a eskj >öntemlerle saldırdığını söyledı Ozal, muhalefetın ıktıdara geldığınde hıçbır şey yapamavacağının belL olduğunu belırterek, "\ani yakıştıramıjorum. İnonu, eski fizik profesoru o bile bizira Ahmet'le ngraşıjor. Dedım la geçen gun bıraz dalga geçoım. \broet biraz ağır gelir. daba ufağı var, kuçuk Turgut var onunla ugraşsın. \ma onunla da uğraşması zorlaşır. Çunku bügısayaria ojnuyor, S >aşında" dı\e konuştu Ozal, SHP'nin ıçınde boluculerın ve terorıstlenn bulunduğunu da one surerek, "Bu boluculerin mahalli idareleri ele geçirdiğini duşunun. mahallı ıdarelenn terore destek sağladığını duşunun" dedı Özal, DYP'nın erıdığını de ıddıa ederek, DYP'nın sola pnm verdığını savundu Başbakan Turgut Ozal, \ N A P grubunda yaptığı konuşmasında bırçok ılde telefon ıle aday voklaması yaptırdıklannı belırterek, halkın ANAP'ın mahallı ıdarelere getırdığı "buyuk >apı değişıkliğinin" farkında olduğunu ve ANAP'ın yerel seçımden ıyı sonuç alacağını söyledı. Ozal, muhalefetın sorunu "şahsi plaiforraa" dökmeye çalıştığını belırterek, ANAP'ın bu tür kışısel çekışmelere gırmemesını ıstedı Sıyasetın "eski çirkin şeklıni" almava başladığını ıfade eden Özal, "Maalesef shasel eskı çirkin şeklinı almaya başladığından bu >ana ıtıılletın kafasıoda acaba sorusu bdirmeye başlamışbr. Acaba eski gunlere mi gidıyoruz? Bir an içın \NAP'ın mevcut olraadığıoı duşunun. Turkıye'nın nerede olduğunu o zaman gorursunuz. \NAP'ın varlığı bırçok şevin temınatıdır" dedı Ozal, muhalefetın sureklı olarak enflasvonu kullandığını belırterek, enflasvonla rnucadelede 1989 yılının onemlı bır dönum noktası olduğunu vıırguladı Muhalefetın geçen referandumda vuksek enflasvonu bır propagan da malzemesı olarak çok kullandığını ve harcadığını belırten Özal, şoyle konuştu "Mubalefet bunu da geçen referandumda buyuk çapta harcadıgı ıçın artık ondan da fazla balısedemiyorlar. çunku aralık ayından ıtibaren enflasyonun da duştuğıınu goruvorlar. Şimdi eski klasik raetoda donduler, çamur atmaya başladılar. Yani vakıştıramıyorum. İnonu eski fizik profesoru, bızim Ahmet'le uğraşıyor. Dedim ki geçen gun biraz dalga geçeyim. Ahraet biraz agır gelir, ondan sonra daha ufağı var, kuçuk Turgut var, onunla ugraşsın. Ama onunla da uğraşması zorlaşır. Çunku bügisayar çocugu. Bılgisayarla oynuyor, yani bu yanlıştır. İnsanın aılesı ıle uğraşmak eski melotlardır. 1960 oncesinın metotlanjdı. Bunlarla uğraşmamak lazım. Ama ne yap&lun dagarcığında bir şey olmaymca insanlar bu gibi yollara tevessul ederler. Hakikaten şu memleket için fikirleri olsa onlan çıkıp soylese guzel guzel.. Her gun bir sansasyon çıkarabihr mıyiz diye çalışıyorlar. Sozlu sorulan da, araştırma onergeleri de oyledir. Ozellikle muhalefetın durumunun bugun Turkıye ıle aynı sevıyede olmadığı kanaatindeyim. Anavatan'ın alternatifi yok. Bunu ben degü mıllet soyluyor arük. Ne olacak yonetime gelirlerse, ne vapılacagı belli. vapamayacagı belli, hiçbir şeyı yapamayacagı belli. Bır duşununuz bakalım, maazallah vonetıme geldiklerinı. 5 parçaya bolunmuşler. ıçlerinde boluculer var. Maballi idarelen bu boluculerın ele geçırdiğini duşunun. Bır kişiye atmış atmamış, onemli degil. Avrupa Parlamentosu'nda bızi rahatlıkla şikâyet etme cesaretıni gosteriyor." Ozal, SHP'nin ıçınde boluculerın bulunmasının vatandaşta bır guvensızlık ortamı oluşturduğunu da ıfade ederek, şovle konuştu "Bizim yaptırdığımız araştırmalarda, SHP'nin bu durumu. ozellikle bolucu cereyanlara açık olması, çevresinde bırbirine ters 34 avn gnıbun bulunması basının butun gıdeme gayretlerine ragmen, millette bunlara karşı buyuk bır guvensızlık ortamı yaratıvor. Yaptığımız incelemelerde olmaması icap ederken, DSP'nin revleri yukseliyor. Ben tahmin edıvorum. bu guvensizlik ortamı nedenıyledir. Kendı içinde bır şev yapamayanlar memlekete nasıl hizmet edecek?" Ozal, DYP'nın endığını vurguIayınca bazı ANAP'lılann "inşallah" şeklınde laf attıkları duyuldu Ozal, DYP'nın "boşa gayret sarfettiğini" belırterek, "Butun gayretleri ile sola prim veriyoriar. Butun gayretleri sola prim vermekten başka bir şeye yaramaz" dedı Ozal, Turkıye'nın şehırleşmekte olduğunu belırterek, şehırlerın nufusunun yuzde 65 olduğunu, "Ehh siz şehirlerde yoksunuz kardeşim, boyuna azalan kırsal kesımde biraz varsıruz, ama unulmayın kı 2000'e gıderken şehırier yuzde 90'a çıkacak, kırsal kesim yuzde 10'da kalacak" dedı Nükleer silahakoşullu evet (Baştarnfı I. Sayfada) Edınılen bılgılere göre Turkıye1 nın Avrupa Muttefîk Kuvvetler Başkomutanı General Galvın'ın nukleer modernızasyona ıhşkın olarak hazırladığı raporda yer alan bazı sıstemlere "evet" deme olasılığı bulunuyor Yetkılı çe\reler, nukleer modernızasyon raporunda yer alan topçu modernızasvonunun Turkıye açısından en "kolay kabul edilebilır" nıtelıkte olduğu göruşunde bırleşıyorlar Bu çevreler, 155 mm'lık obuslenn modernıze edüebıleceğını, ancak sayılannın arttınlmaması ve başlık sayısında da arttınma gıdılmemesıne ozen göstenlmesı gerektığını belırtıyorlar Aynı çevreler, "İstediğimiz kadar 155 mmiik nukleer yetenekli obus alalım. Bunlar için yeterii bombamız olmadıgı surece etkilı olamayacaklardır" dedıler. Ankara'da konuya yakın kaynaklar, Turkıye açısından "kolay kabul edikbilir" dığer nukleer yukumluluğun ıse uçaklara nukleer yetenek kazandırılması olduğunu kaydettıler Turkiye'nın daha öncekı anlaşmalarla 2 adet F104 filosunu nukleer darbe filosu olarak hazır bulundurduğunu bıldıren bu çevreler şöyle konuştular "Turkiye'de F104'lenn yerini F161ar alıyor. Yani ikinci jenerasyon uçaklar yerini uçuncu jenerasyon uçaklara bırakıyor. Menzil açısından F1041er ile F161ar arasında buyuk fark bulunmuyor. Bugun F104'ler Turkiye'den Kınm'a kadar gidebilırier. F16'lar da bu kadar gıdebılır. Eğer nukleer modernızasyon gerekliyse, 2 F16 filosu, F104'lerin yenne geçebilir." Ote yandan Mıllı Savunma Bakanlığı'nda ust duzey kaynaklar, nukleer modernızasyon uzerınde cıddı olarak çalışıldığını behrttıler Aynı kaynaklar, "Bu kadar değışiklikler olurken Turkıye bunlara ilgisiz kalamaz" dedıler Ote yandan SSCB'nın Ankara Buyukelçısı Albert Çernışev, dun duzenledığı basın toplanüsında bır soru uzerıne, nukleer modernızasyona karşı olduklarını yıne ledı NATO çerçevesmde nukleer modermzasyon planlanmn doğru bır yol olduğunu duşunmedıklerım sovleyen Çernisev, "Dunyadakı genel durum ışıgında bu tur sılahlann yok edilmesi gerekıyor" dedı Çernışev, "Turk tarafının ek nukleer yukumluluk almanıa yonundekı tutumunu da takdirle karşılıyoruz" şeklınde konuştu Varşova Paktı'nın kıra kuvvetlerı, NATO'nun ıse hava ve denız gucu açısından ustun durumda bulunduğunu bıldıren Çernışev, kendı değerlendırmelerıne gore ıkı pakt arasında genel b r denge bulunduğunu soyledı Basın toplantısına katılan Kara Ataşesı Albay Gradoselski ve Denız Ataşesı Albay Haruşin de oncekı gun Pravda'da yayımlanan karşılaştırmalı kuvvet dengesı raporu ve raporda Turkıye ıle ılgılı rakamlar konusunda bılgı verdıler Sovyetler Bırlığı Buyukelçısı Albert Çernışev, Turkiye'nın konvansıyonel gucunu nasıl değerlendırdıklen şeklındekı bır soruyu yanıtlarken Turk ordusunun, asker sayısı açısından NATO ıçınde ABD'den sonra ıkıncı buyuk ordu olduğunu belırterek "Sizin ordunuzu çok onemli bir ordu olarak goruyoruz ve dikkate alıyoruz" dedı Sovyetler Bırhğı Buyukelçısı Albert Çernışev, Vıyana'da gelecek ay başlayacak Konvansıyonel Istıkrar Göruşmelerı (KİG) konusundakı bır soruyü yanıtlarken de gerek asker ve kuvvetlenn yığılması gerekse savas tehhkesırun buyukluğu açısından Avrupa'nın merkezını ılk ındmrn yapılması gereken çok önemiı bır bölge olarak görduklennı bıldırdı. Çernışev, şoyle dedı "Ancak bu arada oteki bolgelen duşunmuyor değiliz. Diger bolgelerdekı indinmlenn merkeze bağlı olduğunu soylemıyoruz. Bu bolgelerde de paralel ındırimler yapılsın. Turk tarafı bu konuda kaygı duymamalı. Biz, her bolgede ındinm yapmayı duşunuyoruz." Bılındığı gıbı Turkıye, KlG çerçevesınde Atlantık'ten Urallar'a kadar olan bolgede merkez bolgekanat bölge ayırırru yapılmasına karşı çıkıyor Inönü: ANAP, 'chşkı yedirme' olayını örtbas çabasında ve Guneydoğu'da ıkı polısın öldurulmesı ıle gelışen olayların venı bır huzursuzluk dalgasına yol açtığmı belırterek Cızre'dekı dışkı vedırme olayının Türkıye"de ve tum dünyada haklı tepkıler uyandırdığını vurguladı SHP hderı savcılığın bu konuda soruşturma başlattığını, ancak hıç geregı vokken Içışlerı Bakanı'mn "Turkiye^ nin onunınu zedeleyen" bır açıklamada bulunduğunu bıldırdı Inönu, "Soruşturma bıtmeden olayı ortbas etmekle hıçbır olumlu Inönu, dun TBMM'de partı sonuca vanlamaz. Aksine olumgrup toplantısının açılısında >apsuz olayı ortaya çıkaracak onurutığı konuşmaya, Meclıs tatıhmn muzu kurtarabiliriz" dıye konuşgereksız olduğunu belırterek baştu Uluslararası Af Orgutu'nun ladı İnonu, "Meclis hiç çalışma1988 yılı Turkıye raporunu da ınyacak mı yerel seçime kadar" dı celedığım sövleyen Inönu, "Bu raye sorarken bu durumun TBMM'pordaki işkence olaylannı okunın saygınlığını azalttığını dıle geyunca 'Turkıye'de böyle şey tırdı "ŞemilerErdem krizi" koolamaz' diye bağırmak geliyor içınusunda da goruşlermı açıklayan mizden, ama oluyor. işkence) e SHP lıden, "TBMM'de goruşme Karşı Avrupa Sozleşmesı'ne imza yapılmayınca konu kapandı mı? koyrnak yetmiyor, uygulamaya Hayır, daha da buyudu, dal bukoy mak lazım. Sorgulama sırasındak saldı" dıve konuştu. Yuksek da işkence yapmak, hiçbir suz ıçın Denetleme Kurulu raporlarında kabul edilebilır bir yontem usulsuzluklerın belgelendığını, degildir" dedı başbakanın ıse "tncelenecek bir şey yok" dıyerek muhalefetı suçSHP lıden, yapılması gerekenladığını anlatan tnonu, "Ama sav lerın "basıt olduğunu", sanıklann cılık ıncelenecek bır şey buldu. vanına sorgulama sırasında avuDevletin namuslu burokratları katlarının alınma^ı gerektığını bılolaylan ortaya çıkartmak için ade dırerek "Bunlan yaparsanız Turkta luvranıyorlar, ama hukumet iye'nin uzerındekı işkence şaibesi guçleri olaylan bastırmaya çalışı kalkar. Bunu yapmayan iktidar yor. Boyle manzara Turkiye'nin itibanna en buyuk darbeyi vurur" goruşunu savungorulmemiştir" dedı du Batı demokrasılerınde bu tur İnonu, son gunlerde ortaya çıolavların Turkıye'dekı gıbı yaşan kan bazı teroııst eylemlenn ıse semadığına ışaret eden SHP lıden, çımlere gıderken oluştuğuna dıkbu ulkelerde demokrasıye zarar kat çekerek bu durumun demok vereceğı ıçın "incelenecek bır şey rasıve olan guveru sarstığını, devyok, basın uyduruyor" tavrınm letin bu olavlar uzerıne gıtmesı geortaya çıkmadığıru anlattı rektığını, ancak bunu vaparken de tnonu, hukumetın msan haklan masum ınsanları huzursuz etmekonusunda vatandaşı hıçe sayan me konusunda dıkkath davrandavramşlarının surduğunu, Doğu masmı ıstedı ANKARA (Cumhuriyet Burosu) SHP Genel Başkanı Erdal İnonu, Cızre'dekı dışkı yedırme olayı konusunda savcılık soruşturması surerken Içışlerı Bakanı'nın olayı "ortbas etmeye" vonelık açıklamasının, "Turkiye'nın itibarına en buyuk darbeyi vurduğunu" sovledı SHP hderı, son gunlerde orta ya çıkan terorıst evlemlerın de yerel seçım oncesıne rastlamasına dıkkat çekti SHP hderı daha sonra konuyu dış polıtıkaya getırerek Mıllı Savunma Bakanı Ercan Vuralhan ıle Dışışlerı Bakanı Mesut Yılmaz'ın çelışkılı açıklamalarını dıle getırdı Yılmaz'ın konvansıvonel ıstıkrar göruşmelen sırasında Yunamstan'a hıçbır ödun verılmedığını sovledığını, buna karşılık Vuralhan'ın. "Goruşmelerde sonuca gidebilmek için bir yumuşsuna gosterdik. Ama bir daha gostermeyeceğiz" dedığını anlattı inonu, "yumuşama" tabırının, "odun anlamına" geldığını belırterek sözlerını şöyle surdurdu "Dahası da var Milli Savunma Bakanı, 'Yenı \ B D vonetımı bıze sıcak bakıvor' dedi. Arkasından da 'Yunanistan ile yapılan goruşmelerde bizi karşı karşıya yalnız bırakmasınlar' dedL Sanki iki mahalle çocugu kavga edivor, birisı 'anne bunlar beni dovuyor' diye yalvanyor. Bunlar nasıl sozlerdir? Turkıye Cumhunyeti'nın haklan, çıkarlan boyle mi savunulur? Haklannı bugune kadar tek başına savunmuş olan T.C, çıkarlarını başkalanna yahararak mı koruyacaktır?" Batı Trakya'dakı Turklere yapılan hak ıhlallerı konusuna da değınen inonu, bunların, KKTC'nın haklanru savunan Cumhurbaşkanı Denktaş'ın yalmz bırakılması ıçın yapıldığı ızlerumının >a>gın olduğunu vurgulayarak TBMM'nın olaya el koyması gerektığını sovledı inonu, "Açıkça bellidir ki iktidar TBMM'nın gucunu arkasına almadan haklanmızı savunmakta yetersiz kalmaktadır. Haklanmızı yavaş yavaş yitirmektedir" dedı İnonu, Yuna nıstan, Ege ve Kıbns konularında TBMM'de genel goruşme yapılmasını ıstedı SHP hderı TKT'mn panızan tutumunun da surduğunu, bunun seçımlerın one alınamaması nedenıyle açıkça ortaya çıktığını, son olarak da ışçı haklan konusunda vapılan açıkoturuma partı temsılcılennın çağnlmadığını anlattı İnonu, bu tavnn nedenırun secımlenn yaklaşması olarak açıklandığına da ışaret ederek "Seçimlere giderken sivasi partiler goruş anlatmayacak da ne zaman anlatacak? O zaman demokrasıye, çok partıye ne gerek var. Nasıl olsa Sayın Ozal var, hanedanı ile yurutsun gıtsin devleti" dedı inonu, televtzyonda bakanlar peş peşe çıkıp açıklama >aparken bunlar vetmezmış gıbı. "Sayın Bay^n Ozal'ın da" çıktığını belırterek yerel seçımlerın genel seçım onemı kazandığı ve bu olumsuz gıdışe son vermek ıçın SHP'nin bırıncı partı olması gereğıne ınancını ıfade ettı Gerasimov bugtin geliyor ANKARA (Cumhuriyet Burosu) Sovyetler Bırlığı Dışışlerı Bakanlığı Sozcusu Gennadi Gerasimov'un bugun Turkıye'ye geleceğı açıklandı Dışışlerı Bakanlığı bu konudakı "surpnz" açıklamasında, Gerasımov'un Dışışlerı Bakanlığı Sozcusu Buyukelçı lnal Batu'nun konuğu olarak 1î şubat tanhlerı arasında Istanbul ve Ankara'yı zıvaret edeceğj bıldınldı Dışışlen Bakanlığı Sozcusu Buyukelçı lnal Batu, daha sonra zıvaretle ılgılı olarak Cumhuriyet"e bılgı verırken, "Bu tamamen bir tanışma, Turkiye'yi tanıma ve yetkiülerie goruşme zıyaretıdır. \oksa Sayın Gerasimov'un bir siyası misyonu voktur. Kendısi polıtika oluşturan bir yetkili olmadığı için de herhangi bır konuda muzakereye girilmesı de soz konusu degildir' dedı EVET/HAYIR OKTMAKBAL (Baştarafı 2. Sayfada) Sayın Özal'dan Emın Çölaşan'ın Turgut Nereye Koşuyor adlı kıtabını soruyorlar "Biz onu çoktan defterden sıldık " dıyor Turgut Özal ve aılesı ıle en çok uğraşan yazarlardan bırı de Emın Çölaşan'dtr Bundan önce de yazdığı bırkaç kıtap vardır Çölaşan, genç yazartar arasında, son yıllarda, kıtapları en çok satan arkadaşımızdır Demek yazdıkları ıle okurları yalın bır çızgıde bırleşıyorlar Turgut Ozal'ın mühendıs okulundan çıkışı, hayata atılışı, polıtıkaya gırışı, belli bır çevreyı zengın edışı. çevresı ıle zengın oluşu kıtapta yer almaktadır Açık seçık yazıldığı ıçın de kıtap bır çırpıda okunuyor, ele alınca bır daha bırakılmıyor Gerı kalmış ulkelerde zuhur eden butun polıtık hderler gıbı, Turgut Ozal da polıtıkada kökünu dınsel özlemlerden almaktadır Bu ozlemı sermayecı sınıfın buyruğuna vermektedır Işte son 26 Mart seçımlerınde de dınsel özlemlere konuşmalarında onemlı yer vermış, "Allah'ın ıpıne sımsıkı sarılın1" demıştır Çölaşan'ın krtabında, ıçkı konusunda, dıkkatımı çeken bır nokta var Her ıkı kardeş de, Turgut ve Korkut, delıkanlılık yıllarında bol ıçkı ıçenlerden sayılryor Hele ünıversrtede oğrencı ıken biraz fazla kaçırdıkları da o'ıiyor Sayın Semra Ozal'ın ıçtığı de açtkta Namaz nıyaz daha sonra geliyor Ne zaman kı politıkada öne çıkmak ıstıyorlar, ondan sonra namaz nıyaz çevrelerı ıle ılışkılerı sıkıhyorlar Tarıkat şeyhlerının elını öpmeler, dergâhına yüz surmeler ardından geliyor Dıncıler Planlama'da çoreklenmeye başladıklarında, bunların adı 'Takunyaalar' oldu Sanırım bu adı onlara veren, dostumuz llhamı Soysal'dır Alafranga tuvaletlerın musluklarını kırmaya başladılar, takunya gıyerek abdest almaya koştular, adları da Takunyalılar'a çıktı Bayındıriık Bakanlığı'ndan tanıdığım bır mühendıs vardı Içkı ıçer, kâğıt oynar, ozellikle pokere bayılırdı Erbakan'ın bır seçım gezısınde gordum Nığde'den aday gosterılıyormuş Erbakan'ı, desteklesın dıye Nığde'ye göturuyor Otobuste gıdıyoruz Yol boyunda nerde bır mezarlık gorse okuyup ufluyor Kendine göre dualar okuyor "Bu sofuluk nereden çıktı 7 " dıye sorası oldum "Okuldan ben " demez mı' "Pekı o jçkıler, o pokerler7" Donakaldı Soylemeyeceğım sanmıştı Hıdayete ermış de, insanın cahıl dönemı olurmuş da, önemlısı şımdı yaptıklan ımış de Ustune varmadım Inançlı görünen dın özlemcılennın ıktıdara gelmek ıçın dını somurdükJerı uzunca bır dönem vardır Tek başlarına da hıçbır zaman iktidar olamadılar Gerçı dını ayrı ayrı sömürduler, ama bu dönemde olduğu gıbı açıktan açığa ortaya çıktıkları olmamıştı Turgut Özal dönemı en derleyıcısı toparlayıcısı olmuştur Dın somurusunde bu kez 12 Eylul generallerını de yanlarına almışlardır Sermayecıler, 12 Eylul generallen, her türlü akimm bır yerde öbeklendığı en görkemlı donemlerıdır Bır yandan dın sömürulür, bır yandan 12 Eylul baskısı surdurülurken yurttaşlar şaşkındır Sıyasette değıl başkaldırmak, gözlerını bıle açamıyorlar Işte, Cızre'dekı akıl almaz baskılar Yurttaşlara bok bıle yedırıyorlar Doğuda baskı aracı olarak kıme durumu anlatsanız "Ben karışmam " dıyor Oysa cafcaflı eyalet valılerı yok m u ' Astıkları astık, kestıklerı kestık eylemlerını bılmıyor muyuz9 Ikı zındık mezarlığın yanından gıderlermış Bırı, "Gel şunların mezarına pısleyelım" demış Otekı 'Benım yok," demış Berıkı, "Nevarsa" demış Yestehlemışler Zaptıyeler basmış Bırde ne gorsunler "Ulan, pısledıklerınızı yıyın" demışler Çok pısleyen arkadaşına yalvarmış, "Ödunç yer mısın"?" Otekı yanıtlar "Yıyemem, ben sana demedım mı yıyeceğın kadar yapi ' Kiiçük Turgut SHP Genel Başkanı Erdal İnonu, Başbakan Turgut Ozal'ın, 'Ahmet'ı bıraksın, kuçuk Turgut1 la uğraşsın" sozlerım, "Konunun uzmanlan var, onlara sorsunlar" dıyerek yanıtladı Inönu, Başbakan Ozal'ın, "SHP içinde boluculer var" ıddıalarına karşılık da "Olmayacak şeyleri bırakıp bugune baksın, bugunku yolsuzluklann arkasında kımler var, onlann cevabını versin" dıye konuştu SHP Genel Başkanı Erdal inonu, oğleden sonra genel kurul salonuna gırerken gazetecılenn Başbakan Ozal'ın gruptakı sozlerını bır kez daha hatıdatmaiarı uzerıne, "Ben de grupta konuştum, o da grupta konuştu. Vatandaşlar ıkismi degerlendınrler" dedı inonu, "Polemige gırmek istemiyor musunuz" sorusuna da "Evet, zaten onun istediği de benım cevap vermem" janıtını verdı ANKARA'dan YALÇIN DOĞAN Demirel: Terör olaylannı acaba devlet mi yaptırıyor? ANKARA (Cumhunyet Burosu) DYP Genel Başkanı Sulevman Demirel, ıktıdarın her gun anayasayı ıhlal ettığını bıldırerek, "keyfiliğin diz boyu olduğunu" söyledı Demırel, ıktıdarın son gunlerdekı teror olaylarına karşı tavrını eleştırerek, "Vatandaşın kafasına başka şeyler geliyor, acaba bunlan devlel mi yaptınyor diye" dedı Suleyman Demırel, partısının grup toplantısında yaptığı konuşmada, Cızre'nın Yeşılyurt Koyu'nde vatandaşlara dışkı yedırılme olayına se n tepkı gostererek, bunu yapanların burunlarından getıreceklerını söyledı ve bu olayın sıyası sorumluluğu olduğunu bıldırdı "Bu çağda boyle bir olay olmuşsa, ayıptır. Doğrulanması duramunda yapanların burnundan gebreceğimizi ilan ediyorum" dıye konuşan Demırel, ulkevı yonetenlerın bu olayın sıyası sorum luluğundan kaçamayacaklannı ve bu vurdumduymazlığın ustesınden gelıneceğını kaydettı Konuşmasına, TBMM'nın ye rel seçımler gerekçesıvle sık sık tatıle gırmesını eleştırerek başlayan Demırel. "Ara sıra Meclise geldıklennı" behntı Demırel, ıktıdann propaganda gerekçesıyle Meclısı tatıle soktuğunu vurgulavarak, bugunku ıktıdarın devletin radvo ve TV'sının başına oturdu ğunu, propaganda sıkuıtısı bulunmadığını, bır ehnde mala, bır elınde kurek ne bulursa açtığıru, ne bulursa temelını attığım anlattı Muhalefet partılerının karşısma seçımde devletin çıktığını belırten Demırel, sozlerını şoyle surdurdu "Sıyasi ıktidan tesadufen eline geçirenler, bu olanaklannı bir olçu tanımadan fevkalade sorumsuzca kullanmaktadırlar. Devletin olanakları adeta vatandaşa karşı kullanılmaktır. Bu açıkça anayasa ıhlalidır. Artık anayasa ıhlalı her gun rastlanan bir olay olmuştur. Keyfıhk dız boyudur. Keyfiliğin bu kadar yaygın olduğu bir ulke daha voktur." Televızyon yayınlarında vakıf yonetıcılerıne bıle yer verılmesıne kar^ın, muhalefet partılerının seslennı duvurmasına olanak sağlanmadığını behrten Demırel, bu durumun vatandaşın haber alma hakkını ıhlal olduğunu kaydettı Demırel, her yerde dız boyu ada letsızlık olduğunu anlatırken de, vergıler nedenıyle ışyennı kapatmak ısteven vatandaşlann kuvruk oluşturduğunu soyledı Demırel, seyyar pıyango satıcısından yuzde 25 vergı alan ıktıdann, Faısal Fınans korporasyonundan gelir sağlayanlardan vergı almadığını bıldırdı Demırel, ozelleştırme konusuna da değınerek, ıktıdarın bu konudakı tutumunu eleştırdı Demırel, havaalanlarında servıs hızmetı yapan USAŞ'ın yabancı şırketlere satılmasının ozelleştırme değıl, mıllı devlet olmaktan uzaklaşmak nıtelığı taşıdığını kaydettı ve çımento fabrıkalarınm yabancılara satılmasının, vatandaşlann zorunluluk karşısında bobreğını satmasından farksız olduğunu soyledı Bakanhklardakı yenı duzenle meyı, bakanhkların yazboz tahtasına donuşturulmesı olarak nı ıcıcnıiııcn Demırel, "Bunlann hareket noktası yalandır, kandırmacadır, zıhin yıkamadır. Devlel gucunu kullanarak propaganda yapmaktır. 4ma bunun boyle surecegi sanılmasın" dıve konuştu Suleyman Demırel, vatandaşın ıktıdann çağ atlamakla çay atlamavı kanştırdığı duşuncesınde ol duğunu bıldırerek şoyle dedı "Biz Turkiye'deki stkınülan biliyonız. Bu sıkıntılardan kurtulrnak içın bu iktıdardan. bu zihniyetten kurtulmak lazım. Vatandaşa bunu anlatmak lazım. Vatandaşa bunu iyi anlatabilirsek, Turkıye kısa zamanda bu ışin içinden çıkar. 26 mart seçimleri bu yonden onemlidir. Turkiye'vi bu çıkmazdan biz çıkannz. Bızim dışımızda bu çıkmazdan çıkarabilecek kimse yok. Başkalan çıkarabıleceklerini soyteyebilir, ama onlara sorarlar, 'Hıç çıkardınız 7 m ı ' diye. Bu bir guven savaşıdır. sızin guveninızi yıkmak isteyeceklerdir. Psikolojik savaş vardır Mucadelemızde kendine guven çok onemlidir." (Paştarafı 1. Sayfada) belırtılıyor Saptanan eğılımın dekasında ve savunma sorunlann ğışme olasılığı da haylı zayıi goda baş koşeyı alacak tek konu bır runüyor konu var "NATO ıçınde hangı ul Ardından, her şeye rağkeler, ne gıbı ek nukleer yukum men, yıne de ek bır nukleer yu (Baştaraft 1. Sayfada) luluk alacak? " kümlülük söz konusu olacaksa tu kongreye gidilmesi ve başına NATO Başkomutanı General bıle, bunun, mutlaka bır başka Demirel'in geçmesiyle durdu. Işin Galvın'ın uye ulkelere gonderdı anlaşmadan geçmesınde, örne ozu bu" dedı ğı bır rapor var Rapor üye ülke ğın, "konvansıyonel sılahların Ozalp, Demirel'in "Cıddi bir lerın 'ek nukleer yükumlüluk al modernızasyonuna katkıdan" ıddia olsa 30 sene bir adamın sımasından yana" bır goruş ser geçmesınde Turkıye ısrarlı bulu nesinde bannmazdı" sozlenyle ılgılıyor Ancak, burada cok nuyor gılı olarak dd şunları sovledı onemlı bır ayrıntı var General Turkıye, nıhayet böyle bır "30 yıl parünin içinde olur ve Galvın. "Şu ulkeler şu ek nukle konuda "TürkSovyet ılışkılerı" mucadele edersiniz. Bunun yadırer yükümlulüğu almalıdır" gıbı boyutunu ıhmal etmek nıyetınde ganacak tarafı yok. Bu ışı kaşıNATO uyelerıne bır gorev vermı olmadığını vurgulamaya hazırla mak istemiyorum. Ben 1961'de yor Sadece, "ılke olarak nıyor "Ek yukümlulüğun ' Sov parlamentoya girdım. O gunden almalıdır" gıbt bır göruşten ha yet ılışkılerını golgeleyeceğını bı bu yana yani 28 senedir parlamenreket edıyor toda olan sadece ben vanm, ikinci lıyor Hatta Ankara ya Bruksel'den Geçen yılın uluslararası alan bir kışı yok. Bu tesaduf degil, ben ulaşan bılgılere gore General dakı en önemiı konusunu davamn adamıyım. DVP'nin teGalvın, 'Aman raporum yanlıs ReaganGorbacov arasında va melınde uç beş kişı varsa onlardan anlaşılmasın, ben kımseye, sız rılan nukleer anlaşma oluşturu bıri de benim. Ben en guç donemşunu sunu alın, dıye bır gorev yor Bu yılın uluslararası konusu, lerde, en sıkıntılı zamanlarda heryuklemıyorum ve bundan da ke hıç tartışmasız "ek nukleer yü kesin korku içinde bulunduğu sısınlıkle kaçınıyorum" dıyor Ilgı kumlülukten" geçıyor Ustelık, ralarda partının savunuculugunu lı beklentılere ve bu arada ozel olaya bu kez Turkıye doğrudan yaptım." Ozalp, bazı gazetelerde kendılikle Ankara ıle Atına'ya bu me katılıyor sajını hassas kanallardan ıletıUluslararası alanla ılk raunt nı sının "Demirel'in hakkında çok yor sanda Bruksel de ama ondan şey bıliyorum. gerekirse konuşurum" şeklınde Sorun, Amerıka ıle Sovyetler once ' kendı ıçımızde' şubat so nı hatırlatarak, sözlerının çıktığışoyle dedı Bırlığı arasında ımzalanan anlaş nunda "Ben boyle bir soz soylemema sonrasında ortaya çıkan dudıra. Demırel'e insan olarak karrumdan kaynaklanıyor Buradaşı degilım. Kendısinı şaibe altınkı temel nokta, ek nukleer yu 1 da bırakacak şeyler soylemenı. kümlulük' kavramında düğumDemirel'in şatısıyla hıçbır hesalenıyor Yoksa var olan nukleer bıra yok. Ben lider olarak karsıyukumlulüklerın (sılahların) mojım." dernıze edılmesıne kımse karşı Ozalp, partıde kendısi gıbı du çıkmıyor Can alıcı konu "ek şunen mılletvekıllerı bulunup bunukleer yukumluluk' ve buna lunmadığına ıhşkın bır soruya da bağlı olarak' uzak menzıllı füzeANKARA (Cumhuriyet Buro şu karşıhğı verdı lerın yerlestınlmesı" çevresinde su) SHP Malatva Mılletvekılı donüyor "Ben prensıp sahibi bir insaTurkıye bu konuda goruş be tbrahim Aksoy'un geçıcı ıhraç ıs nım. Partiden istifa edecegım. ıle kuruluna venlmelırlemek amacıyla, Dışışlerı Ba temı vol dısıplınAvrupa Parlamen Hareketımle ilgili olarak, gruptasıne açan, kanlığı, Mıllı Savunma Bakanlı tosu'ndakı Kurt sorunu ıle ılgılı kı arkadaşlanmın hıçbın ıle temağı ve Genelkurmay Başkanlığı konuşması, TBMM Genel Kuru sa geçmedim. Tamamen kendi na talımat verıyor Anılan kuru lu'nda tartışıldı Konuyu TBMM başıma, kendi prensiplerim dogtuşlann yetkılılerı Ankara'da bır gundemıne getıren ANAP'lı Isma rultusunda hareket ediyorum. Bu, araya gelerek ortak bır çalışma ıl Şengun, Aksoy'un Avrupa Par bazılannın gostermek ıstedıgı gıyurutuyor Şubat ayı sonunda lamentosu'ndakı konuşması ıle bi organıze bir hareket degil." Huseyın Ozalp, yerel sevimleMıllı Guvenlık Kurulu'na sunula vatanı ve mılletı ıkıye ayırıp, topcak ortak çalışmanın catısı, son rak butunluğunu parçalamaya yo rın sonucunun çok onemlı oldu radan bır değışıklık olmazsa neldığını one surdu Şengun'un ğuna ışaret ederek şunları soyle dı aşağı yukarı belli sozlerıne yanıt veren SHP Genel Once Turkıye nın ' ek nuk Sekreterı Denız Baykal ıse ıktıdaCUMHURİYET leer yukumluluk alması" eğılımı rın konuvu seçım oncesınde soGazetesf nden aldığım oldukca zayıf gorunuyor Daha rumsuzca sıyası polemık aracı "muhabır" kımlıgını once Mıllı Savunma Bakanlığı ıle yapmak ıstedığmı soyledı Baykal, kavbeıtım Geverbizdır Dışışlerı Bakanlığı arasında var Gunevdoğu'da terorun resmıleştıCEM H4MLLOGLI olan goruş ayrılığının gıderıldığı rılmek ıstendığını de bıldırdı Insan bır davaya, bır soruna, bır konuya, bır ınanca bağlanır Ozellikle genç yaşlarda olur bu Tek gerçek sanır bağlandığı şeyı Bu gıbı kışıler yeterınce aydınlanmamışlardır, bılınç ışığı denen değerden yoksun kalmışlardır Kolay elde edılmez doğruları görmek saptamak yetkınlığı Bırbırıkım, bırgehşmesonucundaınsanoğlu doğruyu yanlıştan ayırabılır Temel kultür dedığımız bılgılerden yoksun kalmak, dunya goruşunu çeşıtiı kıtaplarla zengınleştırememek, tek yanlı tek goruşlü, tek baskılı bır eğıtımle yetışmek Bunlardır genç ınsanı bataklara, uçurumlara göturen Ama okuyarak, düşunerek, lyıyı kotuyu ayırt etme yeteneğmı olgunlaştıran kışı bu bağnazlık çıkmazından kurtulabılır lyıyı, doğruyu geç de olsa seçen, yeğleyene donek'denemez O bır guzel değışımden, sağlam bır yolda bır donuşumden geçmıştır, o kadar Donekler pek çok toplumda Çıkarcılık, koşeyı hemen donmek kısa surede üst katlara tırmanmak heveslerıdır kışıyı dönek' yapan Bağışlanmaz bır şeydır bu Hele yaşlı başh ınsanların döneklıklerı ıse hıç mı hıç bağışlanamaz Boylelerı toplumun gozunde eski kışılıklerını de yerle bır etmış sayılırlar Nıce orneğım gorduğumuz gıbı1 Özalp: 34 gün içinde "!»onuçlan sadece UYP'yı degil. butun partikri etkileyecek. Secımkrden sonra sağda da solda da jenı oluşumlar ortaya çıkabilır. O nedenle onumuzdekı yerel seçımler genel seçım kadar onemlidir. Çunku seçmen \NAP'tan da hoşnut değil, DYT'den de SHP de içindekı kanşıklıklara hâlâ son verebilmış degil. O nedenle seçimlerden sonra yenı oluşumlar beklenmelidir." Aksoy'un sözleri Mecliste tartışıldı