17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet HkAT raporu olumsuz HADÎ ULUENGÎN BRÜKSEL Turkiye'nin AT'ye tam uyelik içın yaptığı başvurunun zaman aşımına bırakılacağı artık kesin gibi. Nite. kitn, topluluğun karar organı Bakanlar Konseyi'ne AT Komisyonu tarafından sunulacak mutaJaa raporunun "giriş taslağı" bu yaklaşımla kaleme aJındı. Taslak metinde tam uyelik görüşmelerinin 1993'ten itibaren başlatılmasına ilişkin bir "irade beyanT'ndan da söz edilraiyor. Topluluk Komisyonu Akdenız Havzası Sorumlusu Abel Matutes'in kabinesince kaleme alınan ve 31 ekimden başlayarak koraisyon bünyesinde tartışmaya açılacak olan taslakta, dıkkali çeken önemli noktalardan birini de Türkiye*ııin Müslüman bir ülke olduğunun altının özellikle çizilmesi oluşturuyor. AT'ye tam uyelik konusunda Türkiye için verilecek mutalaa raporunun belkemiğini, AT Komisyonu üst düzey yetkililerinden Michaei Emerson'un, Turk ekonomisıne ilişkin olarak hazırladığı ve istatistik verileri de içeren 84 sayfaJık bir metin oluşturuyor. Yorumsuz olarak kaleme alınan ve tam uyelik konusunda hiçbir görüş belirtmeyen bu metin, temel olarak Turk ekonomisinde 1980 sonrasında oluşan yapısal değişiklikleri irdeliyor. Belge, enflasyon dışındaki ekonomik gelişmeleri olumlu sayılabilecek bir dille tanimlıyor. Sahıbı Cumhurı>« Maıbaacılık ve Gazetecıhk Turk Anonım Şırketı adına Nıdir N ı d i • Gentl Ya>ın Müdürü H K I I Ccnul, Muessese Viuduru E m i K Uşaklıgil, Yazı Işlen Muduru Okay Goatnsia, • Haber Merkezı Viuduru. Valfia 9*ya. Sayfa DıUenı YOneımenı: Ali Acv. • Tkmsıtaier ANKARA AJtnet T u . IZMİR. H Ç İ k Iç Polıuka. C<W B^hm»ıç. Dıs Haberla trgm» M a , Ekonomj Crm^l Drfcu. 1$ ScndıJu. Ş a k n s Kctaa. Kılhur CcM Udrr. E&üm G a w Şayta. Haber Araştuma t m < Bcrfcla. Yun Haberlm N*c*M Doguı. Spor Dımsmanı Ahdulıadk Y a o d n u . Dm Yaalar K«M» ÇakjknL Arastırmı. ^fcn Alpay, Duzdtme A M n l t f * u t t • KooniınatOf AbaM « o n a n , • Malı Işter Erol EftaL • Muhasrt*. M m VHMT # BUtçrPlanlama. Srrçi O i ı ı h f y n t * • teklam Ant Toran. • Ek YavmJar Akyol • Idanr H«ryta G«w. • tşktme Oadtr Çdfe. • Bligılşioıı Nal İMİ. • Ptrsond: Sotf Bosuaootfa. 34334 Ist PK 246lsanbul Td 512 05 05 (20 ha), Tdoı. 2224* Faj. (I) 526 «0 72 0 Buroto AnkMK Zı>a Gökaip Blv Inkjiap S. No 19/4, Td 133 li 4l«t, Tdot 42344 FBL (4) 133 05 65 • bnm H Z q > D v 1352 S2/3, Tü 13 12 30, Teta. 52359 Fu (51) 1» 53 60 : Inonu Cad 119 & Mo I Kat 1. Td 19 37 52 (4 tal). Tefcc 62155. Fax. (71) 19 37 52 TAKVİM: 6 EKIM 1989 İmsak 4.34 Güneş 5.58 Ögle 11.57 İkindi 15.10 Akşam 17.46 Yaısı 19.05 OgonyokDergisiyöneücisiKorotiç, Sovyetler'deana sorunun "halkın çalışmaması"olduğunusöyledi Sosyalizm tembellere yaradı Sosyal güvenceler birçok kişiyi tembelliğe sürükledi. Aç kalmayacağı, işten atılmayacağı garanti olunca, sırtüstü yatanlar çogaldı. Herkesin işi var, ancak yine de işçiye gerek duyuluyor, üretim yetersiz. Sovyet basım şu anda yasalhk mücadelesi veriyor. Telefonla yazı ve makalelerin sansürlenmesini önlemeye çalışıyoruz. Eskiden mecliste "Aerobik" yapardık. Oylamalarda ellerimizi hep beraber kaldınp indirirdik. Şimdi mecliste "evethayır" deniyor, karşı çıkıhyor. tter şeyin ve herkesin eşitlendiği sistem bireyleri ve kişilikleri öldürdü. Bu da sistemde donma yarattı. şanları gazetenin başansı ve kârına göre ucret almalı. Unutulan Ogonyok: Benim başmda bulunduğum Ogonyok Dergisi, 1923'te Pravda'nın haftalık ekiymiş. 1930'larda ayrı bir dergi olmuş. Daha sonra yasal statüsii uzun sure bürokratik sureçte unutulmuş ve hiçbir yere bağlanmadan bağımsız kalmış. Biz iki yıl önce dergıyi alıp tirajı 3.5 milyona çıkarınca, fark edip defterleri karıştırdılar, ancak bizi bir yeHabercilik: Dunya olaylan hakkında bağımsız habercilik yapmaya çalışıyoruz. Afgan savaşımn bitirilmesi konusunda dergimiz bir anlamda öncülük yaptı. Cephedeki askerlerle, Afganlılarla konuşup söyleşiler yayımladık. Savaşın bitmesi gerektiğini vurguladık. İyi bilmediğımiz konularda uzmanlarla söyleşi yapıp bunları aynen vermek bızim için çok önemli. Tembellik: Sovyetler'de şu an' da en önemli sorunlardan birisi halkın kötü çalışması. Bunun için fıkralar bıle vardı. Polonyalılar "Biz Ruslar gibi calışıp Batı Almanlar gibi yaşamak istiyoruz" derlerdi. Galiba şimdi onu da yapamayacaklar. Sistemin verdiği sosyal güvenceler bazı insanlarda tembellik yaratıyor. Bir eve ücretsiz sağhk ve eğitim olanağma kavuşan birçok kişi "Bu kadan bana yeter" deyip çalışmıyor. İşten çıkarılmayacağı, açlıktan ölmeyeceği garanti olunca, sırtüstü yatan birçok insan var. Şu anda Sovyetler'in en önemli sorunu bu. Bizim sistemimizde de tembellerden kurtulacak bir mekanizma, önlem ^ok. însanlan çalışmaya itmek gerekiyor, ama bu da çok zor. Türk işçileri: Bu sabah gittiğim bir işyerınin kapısında işe girmek için başvuran sağlıklı, dinç Türk işçilerini gördüm. Iş arıyorlardı. Bu beni çok etkiledi... Bizim işçileri getirip, bakın insanlar iş bulmak için nasıl uğraşıyorlar demek isterdim. Bizde herkesin işi var, yine de işçi sıkıntısı var. Çunku gerçekten çalışan az. Siiper devlet mi?: Bu tembellik sorunu oyle bir noktaya geldi ki Sovyetler'e super devlet denebilir mi bilmiyorum. Evet roketler yapılıyor, ama daha geçenlerde 200 bin diş macunu ve Türkiye'den külotlu çorap ithal ertik. Hindistandan geçen hafta 40 milyon tıraş kremi ithal etmek zorunda kaldık. Üretim çok yetersiz. KasparovVlan dünya rekoru • Kültür Servisi Dunya Satranç Şampiyonu Gari Kasparov, uluslararası bir satranç puanlama sistemi olan ELO'da, gelmiş geçmiş en yüksek düzeye erişti. Son olarak ELO ortalaması 2626 olan Tilburg Turnuvası'nı, 10 galibiyet ve 4 beraberlikle yenilgisiz kazanan Kasparov, 2795 ELO düzeyine ulastı. Böylelikle ünlü Amerikalı eski dünya şampiyonu Bobby Fischer'in, 1972 yılında sahip olduğu ve satranç uzmanlarınca "aşılamaz" olarak nitelendirilen 2785'lik rekor kınlmış oldu. KEREM ÇALIŞKAN Sovyetler Birliği'nde glasnost hareketinin önculerinden olan "Ogonyok" Dergisi Genel Yayın Yonetmeni Vitali Korotiç, "Sovyet sistemindeki sosyal güvencelerin bazı insanları tembelliğe ittigini", çözulmesi gereken ana sorunun bu olduğunu söyledi. Ekin Bilar'ın davetlisi olarak Istanbul'a gelen Korotiç, Aasiz Nesini in kısa açış konuşmasından sonra gazetecilerin sorulannı yarutlarken şu konulara değindi. Sovyet basııu: Şu anda temel sorun Sovyet basmının yasal bir statüye kavuşması. Halen parlamentodan bu yasanın geçmesi için çalışıyoruz. Sansürun belli bir yasaya bağlanmasını istiyoruz. Bugünkü uygulamada bazı yöneticiler bir telefonla bazı yazı ve makalelerin basılmasını engelleyebiliyor. Gazetecilerin yapacağı işler yalnız gazete içinde tartışılıp karara bağlanmalı, dışarrdan baska mercilerin mudahale hakkı olmamalı. Telefon hukukuna karşı, yazılı hukuk olması için savaş veriyoruz. Pravda: Bu gazetede yapılması planlanan değişiklik önemli. Eski yurekte yeni yüz bir şey değiştirmez. Pravda şu anda çeşıtli grupların kişisel surtuşrneleri için kullandıklan bir organdır. Bu yıl abonelerinin yansını kaybetti. Pravda kendi adına yaraşır (Pravda Gerçek) objektif haber veren bir gazete olmalıdır. Yeltsin Pravda sürtüşmesi konusunda önümuzdeki sayı Yeltsin'le yapılan bir söyleşiyi "Ogonyok"ta basacağız. Ancak bazı yerlerini "yumuşatraak" zorunda kaldık. Bağımsız gazete: Sovyet basınının temel sorunu gazetelerin bağımsız kuruluşlar haline dönuşturülmesi. Gazeteciler devlet memuru olmaktan çıkmalı. Gazetenin kârı, gazeteye yatırım ve çalışanlar için kullanılmalı. Gazete çalı "Kievie aynı alt bölgedeyiz^ • ANKARA (Cumburiyet Biirosu) Avrupa'da Konvansiyonel Kuvvetler Müzakereleri'nde (AKKUM) Sovyetler Birliği'nin Kiev askeri bölgesinin hangi alt bölgeye dahil olduğu konusuna açıklık getirildi. Dışişleri Bakanlığı 'ndan dün yapılan açıklamada, Varşova Paktı'na sunulan Batı öneri paketinde, Kiev askeri bölgesinin Turkiye'nin buiunduğu alt bölgede yer aldığı bildirildi. Yenidefl yapılanma Sovyet gazeteci ve partamenter Vitali Koroüç, Bilar'da çevirmeni aracılığı ile soruları yanıöadı Aziz Nesin dunkü basın toplantısında, Korotiç'ı, Türk kamuoyunun "yenıden yapılanma" hareketinı yetkıli bir ağızdan öğrenmesi amacı ile davet ettilderini söyledi. Korotiç bugün saat 18.00'de Istanbul Mülkıyelıler Bırliği'nde bir soyledi. konferans verecek. (Fotoğraf: Muharrem Aydın) re bağlayamadılar, geç kalmışlardı. Burokrasi bu konuda bize yaradı, şansımız varmış... Yamyam yasası: Şu sırada bizim gazete yoneticisi olarak çalışanların maaşlannı belirleme yetkimiz yok. Maaşları devlet ödüyor. Bizim bir yetkimiz var. İşten kovulan birinin maaşını diğerleri arasında paylaştırabiliyoruz. Bu yamyam yasası pek sevimli değil. Kâra göre ücret düzenine geçmek istiyoruz. Ogonyok'ta 100 kişi çalışıyor. Ortalama ücret 200 ruble. tlan kavgası: Ogonyok'un satışı artınca bize ilan vermek isteyen firmalar oldu. Bir lngiliz şirketi tam sayfa ilan için 50 bin dolar teklif etti. Devlete bu parayı kim alacak diye sordum. "Hepsini biz alacagız" denince ilanı kabul etmedim. Bunun üzerine çok sert "yurtseverlik" tartışmaları oldu, ancak ben taviz vermedim. tlandan bize de pay verilirse, almayı düşunürüz. AT'ye tam üye ohnanız şart mı? SPD Türkiye sorumlusu ANKARA (Cumhuriyel Burosu) Federal Almanya Sosyal Demokrat Partisi (SPD) Genel Sekreteri Anke Fuchs, Avrupa Topluluğu (AT) ile Türkiye arasındakı işbirliğinin geîiştirilmesi için mevcut ortaklık anlaşmasmdan "hiç gecikmeden" yararlarulması gerektiğini söyledi. SPD Uluslararası Ilişkiler Komisyonu Türkiye Sorumlusu Ludwig Fellermeier ise ortaklık anlaşmasının Turkiye'nin toplulukla ilişkilerini "tam uyelik olmaksızın" da çok önemli bir temele oturtacağını belirterek "Tam üvelik konusuna saplanıp kalmamak gerek" dedi. Turkiye'nin AT'ye tam uyelik muzakereleriıün gecikmesi ile ortaklık anlaşmasının işletilememesi konulan, Fuchs ve Fellermeier'in Ankara'da duzenledikleri basın toplantısında tartısıldı. Toplantıda, Alman sosyal demokratlarının Turkiye'nin Avrupa'nın gelişmesi açısından (aşıdığı önemin bilincinde olduklarını vurgulayan SPD Genel Sekreteri Anke Fuchs, ortaklık anlaşmasının sağladığı olanakların Turkiye'nin AT'ye yaptığı başvurudan bağımsız olarak harekete geçirilmesi gerektiğini savundu. SPD Türkiye sorumlusu ve Karma Parlamento Komisyonu eski Başkaru Fellermeier ise ortaklık anlaşmasının "çok önemli bir araç" olduğunu vurguladığı konuşmasında şunları soyledi: "Ortaklık anlaşması 12 Eyliil 1980 harekatıyla kullanılamaz hale geldi. Eğer bu anlaşma işletilebilseydi, gümrük biriigi ssğlanmış olacaktı. Türkiye ile topluluk arasında EFTA ulkeieriyle olduğundan daha gelişkin bir ilişki kurulmasının temeli oluşacaktı. Tam uyelik anlaşmasına saplanıp kalmaraak lazım. Ortaklık anlaşması işletilmeli. Mali protokoller işlemez halde. Tıirk Dışişleri Bakam'nın AT Dışişleri Bakanı ile birlikte Ortaklık Konseyi'ni toplantıva çağırarak bu protokollerin yolunu açması gerekiyor." Bakanlık tablo için kolian sıvadı Selim' için araştırma AYgE SAYIN ANKARA Osmanlı padişahı Yavuz Sultan Selim'in Londrada satışa çıkarılan tablosu için Kültür Bakanlığı ve Eski Eserler Genel Müdürlüğu araştırma yapmaya başladı. 16. yüzyılın başında adı henüz bilinmeyen bir ttalyan ressamın yaptığı "İki Centilmen" tablosunun gazetemizdeki haberlerle giindeme getirilmesinden sonra, Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdüru Altan Akad, tablo hakkında bilgi almak için Özgen Acar ile temasa geçtiklerini söyledi. Kültür Bakanlığı Güzel Sanat Oenel Müdürü Mebmet Özel, "O tabloyu gerçekten çok istiyoruz, ama Kultur Bakanlığı satın almak için butçesinden gerekli parayı tedarik edebiiir mi, bunun için araştırma yapıyonız" dedi. Tablo için 70 bin sterlin istendiğini kaydeden Özel, "Kolekshonculan da bu konuda harekete geçirmek gerek. Sabancı gibi bu işle uğraşan kişiler aisın, mıizelerimize bağışlasın ya da kendi koteksiyonlannda bulunsun " diye konuştu. Dışişleri Bakanlığı Kültür İşleri Müdür Yardımcısı Metin Göker, tablonun Yavuz Sultan Selim'e ait olduğuna dair kesinlik olmadığını söyledi. Goker, "Bütün dış lemsilciliklere, Turk tarihine ilişkin muzayede ve satışlan belgeleriyle bildirmelerini isteriz" dedi. Eserin satın alınmasına ilişkin Dışişleri Bakanlığı'nın görevli olmadığını belirten Goker, "satınalma islemini Kültür Bakanlığı'nın yuriittüğünıi" soyledi. Bu tur eserlerin Türkiye'ye kazandınlması için özel sektore de görev düştüğunü ifade eden Goker, "Neden özel seklor ssüıip çıkmıyor?" dedi. Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdüru Altan Akad ise tablodan Ortakhk Konseyiiçin iki koşul ANKARA (Cumhuriyet Bıirosu) Avrupa Topluluğu (AT) dönem başkanlığını yüruten Fransa, topluluk ile Turkıye arasındaki en yüksek karar organı olan Ortaklık Konseyi'nin toplanması için girişimlerini hızlandırdı. Fransa'nın, konsey toplantısına bir ilk adım olarak tekrük bir organ niteliğindeki Ortaklık Komitesi'nin toplanması çağrısında bulunduğu öğrenildi. Edinilen bilgiye göre, Ankara, bu çağrıya iki temel isteminin gerçekleşmesi koşuluyla "olumlu" yanıt verdi. Cumhuriyet'in konuya ilişkin sorunlarını yanıtlayan hukumete yakın kaynaklar, Fransa'ya önkoşul olarak iletilen taleplerin, "Gündcm konusunda iiye iükelerde tam bir görüş biriigi ve giindeme, Turkiye'nin toplulukla ilişkilerini ilgüendiren ner konunun alınması" olduğunu belirttiler. ' Ç Elizabetti'in kuzeni ve saray fotoğrafçısı 50 yaşındaki Patnck E a r i o f Lichfiekl. birbırinden guzel kızlarrn yer aldığı alışılagelmış yıllık takvimini bu kez bir Sovyet "harikasına" ithaf etti. Tren istasyonları, yürüyen merdivenler, Bolşoy Tıyatrosu'nun locaları gibi mekânlarda.geçen kış aylannda,vücutlannı cömertçe gözler önüne seren guzel kızlar, Lord'a poz verdi. Der Spiegel'in haberine göre Moskoya makamlanyla iki yıl süren görüşmelerden sonra fotoğraf çekme izninı elde eden Lichfteld'ın "Glasnost koleksiyonu"nun yıldızı, Moskova güzeli Maria Kalınina'ydı Guzellik kraliçesı, Moskova Üniversitesi'nin parkında kürkünu çıkararak, ingilız soylusuna karda çıplak modeilik yaptı. Çekim sırasında yoldan geçen, püritenlikleri ile tanınan Sovyet insanlannın yorumu: "Zavallı, zavallı kız." İ nîİ70İİ ı ' 9' n liz Kral e s i l! Koridor demokrasisi: Biz Uorbaçov'dan önce de bu gorüş ve eleştirilerimizi söylüyorduk, ama koridorda... Cesaretimiz koridora yetiyordu. Şimdi bunlar açıkça yazılıp söylenebiliyor. Bu önemli bir adım. Daha önce "yönetimi eleştirirseniz, devle* çöker" denirdi, oysa baktık çoken falan olmadı. Kendisinı devletle eş tutan ve işleri engelleyen bazı yöneBulgaristan: Pek çok TOrk'On ticiler gitse durum daha da dü Bulgaristan'dan Turkiye'ye geldizelecek. ğini, bazılanrun da geri döndüğunü biliyorum. Eğer Bulgaristan gerçekten Turklerı ulkeden kovuyorsa, bu kötü bir şey. Pu sorun iki ulke arasında göruşmelerle çözülebilmeli. Nükleer savaş: Hiç askerlik yapmadım, doktorum, ama bazı savaş ilkelerini bize de öğrettiler. Nükleer tehditten kurtulmanın yolu düşmana yaklaşmaktır. Çunkü mesafe azalınca, kendi de etkileneceği için tehlike azalır. Eğer halklar, ülkeler birbirine yaklaşır, kaynaşırsa, 199O'lı yıllarda nükleer savaş tehlikesinin iyice azalacağına inanıyorum. 1992: Avrupa'nın birliğine çok clumlu bakıyoruz. Dünya entegrasyona gidiyor. Sovyetler Birliğinin de ileride Birleşik Avrupa'ya, Birleşik Dünya'ya entegre olacağını umuyoruz. Aptallar yönetimi: Sovyet sisteminde aptallık önemli bir sorun oldu. Aptallık sosyal bir olgu değil. Ancak aptallar söz dinlerler. Hukümeti yonetenler bunun için aptallan se^•e^ler. Böylece o yere 16. yuzyıl başlarında yapıldığı tahmin gelmeyi hak etmeyen birçok kişi editen "Doğulu Ikı Centilmen" adh tab yönetici duruma geldi. Bu da sistemi kötü etkiledi. loda, Yavuz Selim'i gosteren ayrıntı Devletvatandaş: Devletle vaÖzgen Acar'ın yazıları uzenne tıa tandaşlar arasında iki tur ilişki berdar olduğunu kaydederek, eser olabilir: 1) Devlet, vatandaşa "ben hakkında araştırma yapmak ıçın seni sevmiyorum, senin dediğini uzmanların çalışmaya başladığmı değil, kendi bildiğimi yapacagım" bildirdi. Akad, "Eserin once de der. 2) Devlet "Sana gerçegi söyğerine bakanz, hakikaten sanat leyecegim. işbirliği yapalım" der. değeri var mı? Ressamı kimdir? Eskiden birincisi uygulanıyordu. Elbette unlu bir ressamınsa değe Biz şimdi ikincisini geçerli kılmaya ri yüksek olur. Ama adı duyulma çalışıyoruz. Bu daha zor, ama ddmış bir ressamınsa çok iyi araştır ha uygar ve demokratik bir ma yapmak lazım, değeri de bu yöntem. na göre belirlenir" diye konuştu. Birey önemli: Bugün insanlar"Eserin satın alınması için kaynak bulabilecek misiniz?" şeklindeki da daha fazla bırey kavramı, kişisoruya Akad, "Gerçekten sanat lik olsun istiyoruz. Örneğin Brejdeğeri varsa ben mutlaka nev hep "Biz" diye konuşurdu. bulurum" yanıtını verdi. Akad, "Biz Sovyet insanları, biz komüNew York'ta ortaya çıkartılan nistler, biz ilericiler" derdi. Gor"Yavuz Selim" madalyonu için de baçov ise her konuşmasında "Ben araştırma yapılmasının şart oldu böyk düsünüyorum" diyor. Eskiğunu kaydederek, "Yavuz Selim den mecliste "aerobik" yapardık. in yaşadığı dönemde Osmanlılar Oylamalarda eller hep beraber ayda madalyon geleneği yoktur, ni nı ritmde kalkıp inerdi. Şimdi ise şan vardır. Bu da, madalyonun parlamentoda tarfışma oluyor. Avnıpa'da basılmış olabileceğini "Evethayır" denebiliyor. Bu gösteriyor. Çtinkıi Osmanlıda ma önemli bir adım. Her şeyi ve herdalyon 19. yiızyıl sonlarına doğ kesi eşitleyen anlayış, kişilikleri ölnı basıldı. Her iki eser de bize ger dürdü, bu da sistemde donma yaçek değerinden satılırsa alınz" di rattı. Şimdi sorun kişilikleri geliştirmek, bağımsız düşünen insanye konuştu. ları çoğaltabilmek. Denktaş'ın temasları • MÜNİH (AA) Federal Almanya'da bulunan KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş dün Munih Belediye Başkan Yardımcısı Wilfried Zehetmeier'i ziyaret etti. Belediye Başkanı, Denktaş'a "Kıbrıs'ı Avrupa'nm sulh içinde yaşayan bir parçası olarak görmek istiyoruz" dedi. Denktaş ise, bunun gerçekleşebilmesi için adadaki Türk toplumunun azınlık olarak görmekten vazgeçilmesi gerektiğini söyledi. Kıbrıs feribot seferleri • MERSİN (Cumhuriyet) MersinMagosa arasında sefer yapan Deniz Yollan'na ait feribotun haftalık sefer sayısı beşe yükseltildi. 700 yolcu ve 125 araç kapasiteli "Yeşilada" feribonı pazartesi, earşamba, cuma ve pazar günleri normaJ seferler dışında salı günleri ek sefer yapacak. En meşgul 10 havaalanı • Haber Merkezi Geçen yıl en çok yolcunun gidip geldiği, "Dünyarun en meşgul 10 havaalanı" belli oldu. ABD'nin Chicago kentinin O'Hare Havaalanı'na 1988 yılında tam 58 milyon 800 bin yolcu indi. Dünyanın en meşgul 10 havaalanı ve bu havaalanlarına inen yolcu sayıları şöyle: 1. Chicago O'Hare, 58.8 milyon. 2. Atlanta 45.8 milyon. 3. Los Angeles 44.3 milyon, 4. Dallas Fort Worth 44.2 milyon, 5. Londra Heatrow 37.5 milyon, 6. Denver 31.7 milyon, 7. New York John F. Kennedy 31.1 milyon, 8. San Francisco 31 milyon, 9. Miami 24.5 milyon, 10. Frankfurt 24.4 milyon. İşte Röportaj' her ayın 15^inde • Haber Merkezi tşte Röportaj' adlı aylık dergi bundan boyle her ayın 15'inde piyasaya çıkacak. Dergi, ekim sayısından itibaren özel ekler verecek. Bu ayki ekin konusu ise 'Cumhurbaşkanlığı; Ekte, Atatürk'ten günumüze cumhurbaşkanları röportajlar, anılar, yorum ve fotoğraflarla yer alacak. Atiııa arttırch, Ankara kıstı Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü tarafından yayımlanan yıllık raporda, Yunanistan'ın savunma harcamalarını yüzde 10 arttırırken, Turkiye'nin yüzde lO'luk bir kısıtlamaya gittiği açıklandı. EDİP EMİL ÖYMEN LONDRA Yunanistan'ın, savunma harcamalarını geçen yıl yuzde 10 arttınrken, Turkiye'nin beklenmedik bir biçimde yuzde 10 azalltığı açıklandı. "Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitusu" tarafından yayımlanan yıllık "Askeri Denge: 19891990" raporunda, 1988 yılında "NATO'nun savunma harcamalan genelde yüzde l'den az büyudu. Itlifakın en yoksul iki uyesi ise harcamalarını dikkati çekecek şekilde arttırdılar. Yunanislan'da bu yuzde 10'a, Portekiz'de yüzde 4'e yükseldi" denildi. Gelişmiş NATO ülkeleri arasında ise Kanada'nın yüzde 1 ve Danimarka'nın yuzde 3 arttırdığı halde, ABD'nin yuzde 4.5 azalttığı kaydedildi. NATO tarafından 1979 yılında alınan ve üye ülkelerin savunma harcamalarını yılda yüzde 3 dolayında arttırmalarıru ongören kararın 1988 yılında uygulanamadığı belirtılen raporda, "Varşova Paktı tarafından tek yanlı yapılacağı açıklanan kuvvet indirimi onerisi gundemdeyken, NATO'nun beklentisi ile üye ülkelerin katkılan arasında bir çelişki doğması kaçınılmaz" denildi. Raporda, Iulu 8 adet uçaksavar, "Skyguard' marka seyyar radarlar ve uçaksavar silahları ile donatılmış "Gazelle" marka iki helikopter daha katıldığı açıklandı. tsrail'in elinde nükleer silah olduğunun sanıldığı kaydedilen raporda, "Jericho" adlı orta menzilli füzenin menzilini gösteren bir de harita yayımlandı. Füzenin 450 ila 1.500 kilometre menzili olduğu, ayrıca lsrail'de 100 kadar savaşbaşlığı taşıyabilecek orta menzilKıbrıs Ruın kesimi hakkırda li "Lance" füzesi de bulunduğu kaydedildi. verilen bilgide ise, yönetimin 50 yaşın üstündeki erkeklerden oluÖte yandan Mısır Irak ortak şacak biçimde bir milis kuvveti yapımı "Bedr2000" füzesinin kurarak Milli Mubafız kuvvetine 4001.200 kilometre menzili oldukatmayı duşünduğu kaydedildi. ğu ve bu gelişmenin "kaygı uyaııRaporda, Kıbns silahlı kuvvetle dırdıgı", Irak'ın Sovyet yapımı rine tanksavar taşıyabilecek kapa "ScudB" füzelerinin menzilini de sitede 18 adet yeni zırhlı personel arttırma çalışmalan yaptığı belirtaşıyıcı, 35 mm çapında çift nam tildi. Doğu Batı iüşkisindeki yumuşama nedeniyle, Avrupa'da bir askeri bunalım çıkma oiasılığının da azaldığına dikkat çekildi. Nitekim, Varşova Paktı ülkelerinin de 1989 butcelerinde savunma harcamalarını azaltacaklanm açıkladıkları kaydedildi. Bulgaristan yuzde 12, Çekoslovakya yuzde 15, Doğu Almanya yüzde 10, Macaristan yüzde 17, Polonya yüzde 4 oranında indirimden söz ediyorlar. 1988 yılı askeri harcamaları Greennet'in adresi • Dış Haberler Servisi Merkezi Londra'da bulunan ve dünya çevrecileri arasında iletişim ve bilgi aktarımını sağlayan Greennet (Yeşil Bilgisayar Ağı) hakkındaki haberimiz üzerine okuyucularımızdan bazılan Greennet'in adresini öğrenmek istediler. "2628 Underwood Street Londra" adresindeki Greennet'in Fax No: 251 26 13. Telefonu: 490 15 10.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle