25 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURÎYET/8 HABERLER 5 OCAK 1989 Dündar Kılıç, bildiklerini devletin en üst kademelerine anlatacak 'Ulkeyi ayağa kaldıracağıırf "Beş sene neden beni yatırdılar? Hayali mektupları, hayali raporları niye hazırladılar? Bu adamlar yaptıklan uygulamalarla bir nevi devletin hayatıyla oynuyorlar. Hem halka, hem devlete büyük kötülükler yaptılar. Ben isîiyorum ki, bu adamlar çok yakın bir zamanda suçlu sandalyesine otursunlar. Yasalara hesap versinler." FUAT KOZLUKLL Diyarbakır Askeri Mahkemesi'nde. yurldışına uyuşiurucu madde ihracı savıyla altı yıla yakın suredir yargılanıp onceki gun beraat eden Dıindar Kılıç. dun saat 15.20'de lahliye edildı. Dıyarbakır'dan beklenen tahliye muzekkeresinin getmesinden yaklaşık 1 saal 15 dakıka kadar :>onra hasıaneden ayrılan kılıç, eşi A\len kılıç'ın Nışanıaşı'ndaki e\ine gitti. Dundar kılıç, dun gazetelerde yayımlanan demeçleri ile ilgili olarak gazetecilere "Hesap soracagım sozlerim vanlıs anlaşılmamalı" diye konustu. İstanbul Tıp Fakultesı Onkoloji Bolumu Radyoıerapı Ser\isı'nde yaıtığı odanın bitişiğindekı odayı konuk kabul salonu haline getiren Kılıç, sık sık kendisini telefonla arayanlan yanıtladı. Ziyaretçilerine çay verebilmek için de bu odanın bir bolumunu çay ocağı haline getırdi. Dundar kılıç'a yonelttiğimiz sorular ve verdiği yannlar şoyle; Hesap soracagım şeklinde bir açıklama yaptınız. Bu açıklamadan kaslettiğiniz nedir? KILIÇ Mesela bakın, dun siz de burdaydınız.Cumhuriyet \e Tercuman hariç diğer gazeteler olayları saptırarak hesap soracagım diye >azdılar. Yani anJamlı başlıklar atarak. E\et soyledım. Elbetteki hesap sorulacak. Sorulacak. ama ilk once yasalar doğrultusunda hakkımızı arayacağız. Biz bir haksızlığa uğradık. Tabii kı hakkımızı arayacağız. Hakkımızı aramayalım mı? tşte bu bazı gazete patronlarının işte bize kızmalarında \e bazı insanların ismıni \erdığimizde. kamuoyunu da saptırarak bizi bir zorba, bir haydut gibi gösterip bu şekılde manşet atıp kamuoyunun gozunu boyamak istiyorlar. Aslında bu yanlış bir uygulama. Halk çok şeyleri bılıyor. Bu anlattığımız insanlar, yani bizi yok eden bu insanların da kimliklerini bıliyorlar. Onlar istedikleri kadar saptırarak yazsınlar. Ben yine soyluvorum, her turlu hakkımızı aıavacağız. Olayı bu hileye dayalı şekle sokanlar Mehmet Eymur'le Atilla Aytek'tir. Bizim mahkimelerde savunduğumuz. anlatmak ıstedığimiz bu. Mesela bu adamlar yalnız benim hayatımla değil, de\letin hayatıyla da oynuyorlar. Bu aşıkâr ortadadır. Hesap sorma şekli kastettiğiniz biçimi>le nedir? Biraz açar mısınız? KILIÇ Haklannda dava açacağım. De\letin en üsı kademelerine. butun tespit ettiğimiz konuları anlatacağız. Devle:, hakkımızı bir vatandaş olarak ara>acak. Araması da gerekir. Beş sene neden beni yatırdılar? Bu hayali mektupları, bu hayali raporları niye hazırladılar? Bu adamlar koskoca orgenerallerın hayatlarıyla oynadılar... Devletin ıçınde bir nevi, yanı devletın içinde değil de yaptıklan uygulamalarla bir nevi devletin hayatıyla oynuyoriar. Mesela hazırlamış oldukları raporlarda, birçok insanın hayatıyla oynuyorlar. Birçok ınsana iftıra edildi.. Ve bana sorguda, işkencenın altında, öimuş uç tane genelkurmay başkanını da bana sordular. Niye bana sordular? Sonra ben o adamları nerden tanıyorum?.. Genelkurmay başkanlarını tantrpadığım gıbi işkencenin altında bu adamları benım tanımam gerekıiğını soyiediler. Bu olmuş genelkurma> başkanlarından ne istiyorlardı?.. Demek ki dış devletlere bağlı bunlar, bir devlet duşmanı. 5 yıldan beri kendi kendime düşunüyorum, verecek cevap da bulamadım. Bu adamlar, hem halka, hem devlete buyuk kotulukler yaptıiar. Ben istiyorum ki bu adamlar çok yakın bi zamanda suçlu sandalyesine otursunlar. Yasalara hesao versinler Ş Tara'yı ben de görsem tanımam. Ama bir ihale, bir 30 milyar liralık ihale nedeniyle bazı inşaat şirketlerinin sahipleri, benim ismimle onu tehdit etmişler. Deniz Harp Okulu ve Karakaya Barajı inşaatıyla ilgili. Ama bunlar birbirleriyle yarışa girdiler, benim hayali ismimi kullandılar. Birbirlerini tehdit ettiler." "Mafya diyorlar, baba diyorlar, aslında böyle bir olay yok Türkiye'de. Bize 'baba' diyorlar. Bazı gazetelerin yıpratması, saldırısı var bugün ortada. Dunyanın her ulkesinde mafya var, babalar var. Her türlii kaçakçılık yapılıyor. Mesela bu Atilla Aytek,istihbaratını topladım ki, özel olarak yol verdiği kaçakçıları tespit ettim." luğumu kanıtlayabiimek için dunyanın her yerinden geceligundüzlu belge toplayıp, mahkemeye getirdiler. Ve bunların hileye dayalı hazırlamış oldukları fezlekeleri >argıçlara yanlış olduğunu ispat ederek yani buyuk bir tertip olduğunu ortaya çıkararak kurtardılar. Buruk mutluluk içindeyim. Resmen olumden dondüm... Abuzer Uğuıiu ve Behçel Cantürk'ü tanır mısınız? KILIÇ Aslında kardeşim, Canturk'ü cezaevinde tanıdım. Abuzer Uğurlu'yu bırkaç kez dışardayken gordum... Yani kendileriyle hiçbir samimiyetim yoktur. Tanımıyorum. Dün bir gazetenin adından ve palronundan söz ettiniz. Neden, niçin?.. KILIÇ O gazetenin adını birkaç gazetenin dışında kimse yazamadı nedense... Ya/ın diyorum herkese... O gazete Hürriyet'tır... Hurriyet bu saldırıların içerisinde yer alan gazetedir. Aslında Hürriyet Gazetesi ile tıcari bir ilışkimiz vardı. Senede 2 milyar lira tutarında bir reklam veriyordum Hürriyet'e.. Bu reklam veren kuruluşlar iflasın eşiğine geldiler. Geçici olarak bir yüzde 50 indirim yapmalarını istedim. Amacım, adamları ıflastan kurtarmaktı. Yani biz de kazancımızın yarısını feda etmek kaydıyla istedim bunu. Bunları biz yapamayız dediler. Biz de Guneş Gazete'siyle anlaşıp, bu ilanları Guneş'e verdik. Bu yuzden bize duşman oldular. İndirim konusunda Hurriyet Gazetesi'nin sahibiyle konuştum. Ama yanaşmadı. 1015 sene suren bir ticari ilişkimiz vardı. Bir defa kendisıyle gazetesinde yuz yüze geldik. Orada tekiif etmiştim ilan fiyatında indirimi, ama "yok, olmaz' dedi. Mecburen Guneş'e verdik bizde... Ve halen de bu reklamlar Guneş'te çıkıyor. Daha evvel de aramızda ilan konusunun dışında, Günaydın Gazetesi'yle bir şey oldu... Günaydın'da aleyhimizde yazı yazıyorlar. Kardeşim Ibrahim ve Şefik ile Necmi, orada bir tartışma neticesinde 3 gazeteciyi vuruyorlar. Bir de bunun intikamı var tabii... 1972 yılında olmuştu. Onun da intikam hislen vardı içlerinde, o nedenle bize karşı yayınlarını sürdürduler. Sabah'ın kurşunlanmasının bir kaza neticesinde olduğunu duydum. Onun bizimie hiçbir ılgisı yok. Cem Reklam'a ilan verenler bellidir. Biz onlara her konuda anlayış gösteririz. Paraları olmaz, bekleriz. Yani yardımcı oluruz hep. Onlar da severek verirler... Bugun şırketlerimin 300 milyon lira kadar alacağı vardır sanıyorum. Borcunuz var mı hic? KILIÇ Guneş Gazetesi'ne borcumuz olabilir... Kaç çocugunuz var? KILIÇ 3'u kız, 3'ü erkek 6 çocuğum var... Tahlive olur olmaz yapmak istediğiniz ilk şey nedir? KILIÇ Vallahi şu anda onurumuzu, şerefimizi kurtarmak için bir mucadelenin ıçındeyiz. Neye mal olursa olsun, onurumuzu ve şerefimizi kurtaracağız. Buyuk bir saldırıya maruz kaldık. 5 yaşında bir torunum var, kızım Uğur'un çocuğu. 28 Şubat 1985'te içeri alınır alınmaz, gece kapıyı kırarak evine giriyorlar. kızımın evine niye giriyorlar? 21 yaşında bir anne, kucağında 2 yaşında çocuğu, 6 aylık da hamile ustelik... Yalı Restoran'da 5 şişe rakı içip gelen polis, yani Atilla'ya bağlı 810 tane kiralık polisin yaptığı bir eylem bu... Bütün polisleri kastetmiyorum... Polıs, ulkenin, cemiyetin canını, malını emanet ettiği bir kuruluştur. Ama 35 tane soysuz, Atilla'nın emriyle harekete geçen polisleri sovieyerek, tum polis teşkilatını suçlayamam. Bu adamlar, poiis teşkilatının yuz karasıdır. Beni ıçeri aldıktan 4 saat sonra yapıyorlar. Tomnumu sakat bırakıyorlar... Oğlunuz eşinizi vurmuştu... KILIÇ O bir kaza sadece. Başka bir sey yok içinde o ışin yani... Reytıanlar döndu • Tercuman Gazetesi Yönetim Kurulu uyesi Uğur Reyhan, ıkı oğluyla birtikte Istanbul'a döndü. (Fotoğraf' AA) Oğluyla birlikte tstanbuVa dönen UgurReyhaıv 'Hakkımda yazılan yazıları okuyunca dehşete düştüırf "Olayın cereyan şekli. gerek Turk emniyet makamlannın, gerekse İsviçre polisinin bantlannda mevcuttur. Oğlumu kaçıranlar. İstanbul'daki evime lelefon etmişler. Kendilerinin PKK'lı olduklarını soylemislcr. Ancak biz hangi fraksiyondan olduklarını bilemeyiz. Biz onlann deklarasynnunu soylcdik. Nitekim, >akalananlarla ilgili her türlu belge. emnivet makamlannın arşivlerinde mevcuttur. Hal bövle iken ve ortada fiili kaçırma durumu ve fidye hali varken. hakkımda burada çeşitli >azılar vazıldı. Öyle yazıiar yazıldı ki. ben dahi okurken dehşete düşlum, ben kimmişim diye... Hakkımda uvdurma »e şert'i iftiralarda bulunanlarla adli merciler onünde mucadelemiz olacak." ISTA>BLL (AA) Fidye almak amacıyla Isviçre'de bir sure once kaçırılan ve polisin duzenlediği operasyonla kurtarılan Tercuman Gazetesi Yonetim kurulu uyesı L'ğur Revhan'ın oğlu Mehmet Reyhan. uçakla Istanbul'a geldi. Babası Lğur Reyhan ve ıkız kardeşi Ali Rejhan ile birlikte Ataturk Havalımanı'na gelen Mehmet Reyhan'ı, annesi Mıibeccel Reyhan karvıladı. Bu arada gazetecilere bir açıklama yapan L'ğur Reyhan, kaçırma olayından sonra kendi isteği uzenne mahkeme karan da alınarak, Istanbul'daki telefonunun polisçe dinlendiğini soyledi. Isviçre'deki otel telefonunun da lsviçre polisince dinlendiğini hatırlatan L'ğur Reyhan, şunları sövledi: Dövizbürosu cinayetinde gelişme jslanbul Haber Serv isi kabataş Setustu'ndeki Hasan Ku>"a ait dovız burosunda, geçen eylul ayının son gununde sılahlı saldırı sonucu oldurulen Cesim Alagöz'un katili olduğu belirtilen Ayhan .\>dıner (26) yakalandı. Olayla ılgılı olarak Murat Özlabak (32) ve Sukvman Varol (26) adlı kışılerin arandığı belırtıldi. Istanbul'da 1988 yılının son aylarında üsı uste sanığı belirsİ7 cınayetlerin mcydana gelmesi üzerine, İl Emniyet Mudurluğu, olayların aydınlanlabılmesı içın bazı birimlerden ekıplcr olusturmuştu. Cesim Alagöz'un oldurulmesi olayını soruşturan Silah Muhimmaı kaeakçılığı Şube Mudurluğu ekıplerı. 30.9.1988 gunu kabataş Setustu Hacı Izzetpaşa Sokak 7 4 sayılı ycrdekı doviz burosunda ışlenen cınayetin Murat Özlabak, Suleyman Varol, Avhan Aydıner se Hakan \rapgirli iaıafından geroekleştırildiğini belirlediler. \oğun calışmalarla aranan sanıklardan Ayhan Avdıner, kartal Sultanbeyh Koyu'nde cle geçırıldi. Hakan Arapgırh'nın ise halen başka bir suçtan Paşakapısı Cezaevi'nde tutuklu bulunduğu belirlendi. Silah Muhimmat Kaçakçılığı Şube Mudurluğu'nde bir haftadır sorgulamaya alınan Ayhan Aydıner'in ifadelerinde Cesim Alagoz'u kendisinin oldürdüğunu soylediği oğrenildi. Silahlı saldın planımn halen aranmakta olan Murat Oztabak tarafından yapıldığını kaydeden Avdıner, öztabak'ın kerKİisini uyuşturucu haplar vererek azmettirdığini soyledi. Ote yandan, Cesim Alagöz'un oldurulmesi olayına karışan sanıklara "yataklık" ettikleri gerekçesiyie yeraltı dunyasının unlü isimlerinden Ismail Hacısuleymanoğlu'nun (Oflu Ismail) yeğenı Osman Hacısultvmanoğlu. Melin Sagıroglu, Fetli Dursun ve ^»ahin Gulten adlı kışiler. Sakarya Sapanca civarında buiunan "\adi Restorant"ta 3 adet tabanca \e 16 mermi ile ele geçirildifcr Osman Hacısuleymanoğlu1 nun Gayrettepe'deki Silah Mühımmat kaçakçılığı Şube MüdürUığu'nde gozaltında tutulduğu ve ^orgulanıldığı oğrenildi. Cinayet zanlısı yakalandı Tahliye oldu • Dündar Kılıç, dün saat 15.20'de tahliye edildi. Diyarbakır Asken Mahkemesi'nde 6 yıla yaktn süredir yargılanıp öncekı gün beraat eden Kılıç, tahliye muzekkeresinin gelmesinden yaklaşık 1 saat sonra hastaneden ayrıldı. Kılıç, eşı Ayten Kılıç'ın Nışantaşı'ndaki evine gittı (Fotoğraf: Erdoğan Köseoğlu) Kaç şirketiniz var? Aylık geliriniz ne kadar ortalama olarak? KILIÇ Şimdi 6 tane şirketim vardı. Bunlann 4 tanesı ıflas etti. Şimdılık 2 tanesi ayakta. Biri Cem Reklam, bıri de komur ocaklarındakı bısselerim... Sanırım yılda 300500 mılyon lira gelirı olması lazım. Şimdi r.e kadar bılmiyjrum. Bu bırkaç yıl onceki bildiğım. leri ortadadır. Bugün ulkemizde kaçakçılık da olur, efendime soyleyeyim, bir yaşama mücadelesi veriliyor. Yani dunyanın birçok ulkesinde oluyor. Amerika'da da oluyor. Fransa'da da... Yani dunyanın her ulkesinde mafya var. babalar var. Her turlu kaçakçılık vapılıyor. Mesela bu Atilla Aytek. Kaçakçılık Şubesi'nin başındayken, yattığım bu beş senede oyle şeyler gördum, ıstihbaratını topladım ki kendisi ozel olarak yol verdıği kaçakçıları tespit ettim. Doğrudan doğruya kaçakçılık yaptırdığını tespit etıim. Lice'de bir bağ evinde eroin fabrikası ele geçırdiğiııi cjuyurdu. Halbuki kendı adamlarına hazırlattığı bir olaydı. ABD'ye, Interpol'e 'Ben 219 kıloluk bir eroın fabrikası yakaladım' diye dunya basmına beyanat veriyor Ne eroin var ortada, ne başka bir şey... Amacı verinde oturabilmeyı sağlayabilmek, para alabilmek... Temeldeki amaç devleti kandırmaktır... Dış devletleri kandırmak, dış devletlerdekı ıtıbarımızı yok etmektır... Neticede, bu olayın gerçek olmadığı ortaya çıktı. Yani bu Atilla'rıın hazırlamış olduğu bağ evinin içinde adlı tıpta incelenen çurumuş afyonlardan en fazla 1.5 kilo eroin çıkar deniliyor. Neticede yakalanan adamlar salıveriliyor. Atilla'nın yol verdiğı kaçakçıların göturduğu çurümus alyonları eroin dıverek kandırması sonucu dünyayı kandırıyor. Devleti soymak istediler Şank Tara, sizi >olda dahi görse tanımayacağını soyledi... KILIÇ Ben de gorsem tanımam Şarık Tarayı. Ama bir ihale, bir 30 milyar liralık bir ihale nedeniyle bazı inşaat şirketlerınin sahipleri, benim ismimle onu tehdit etmişler. Deniz Harp Okulu ve Karakaya Barajı ınşaatıyla ilgili. Karakaya Barajını kimin yaptığını bile bilmiyorum. Ben inşaatçıhkla uğraşmıyorum, bir ilgim yok ki... Hayatımda ne böyle bir inşaat ihalesine girdim ne de hangi muteahhit, hangı ihaleyi aldı bilmiyorum. Ama bunlar birbirleriyle yarışa girdiler, benim hayali ismimi kullandılar. Birbirlerini tehdit ettiler. Ve ondan sonra da bu adamlar saldırmaya başladılar. Devletin bütun kademelerini zorladılar. Bu Mehmet Eymür'le Atilla Aytek'in birçok ilişkileri oldu. Mesela Ankara'da, CemalSaffet Ulusoy'ların evinde, İstanbul'da çok yerlerde buluştuklarını tespit ettim bu adamların. Şimdi bu adamlar, devlet kasalarını soymak için birbirleriyle yarış ederken gıriştiklerı kavga neticesinde bizım adımızı kullandılar. Ve beş senelik hurriyetimi ve yapılan işkencelerinin nedenleri buydu. Ben bu adamları tammadığım, bir ılişkim olmadığı halde beni yıkmaya kalkıştılar. Ve bu nedenle ben dun (onceki gun) söyledim, hesap sorulacak diye... Tabıi hesap sorulacak, ama devlet bizim hakkımızı arayacak zannediyonım. Aramadığı takdirde ne olacak diyorsunuz... Aramadığı takdirde, herhalde insansak, yapılanları unutınayacaksak, tabii ki gerekirse fiili bunlann yakalarına yapışacağız. Şimdi aslında açık anlattım, yani hesap soracagım. Ama ille hesap soracağız deyip de gidip de bunları öldureceğiz mi dedik, veya ordarı şoyle mi yapacağız, böyle mi yapacağız dedim? Böyle bir kelime kullanmadım. Gazetelerde Başbakan Turgut Özal'a 'Markos gibi kaçacak' diyerek hakarel ettiginîz iddiasıyla yargılandığımz ve hakkımzda bir >ıl hapis cezası istendiği yazıyor... KILIÇ Evet, demiştim. Yalnız benim sorunum Basbakan değildi ki.. Mahkemede, üc beş kişilik hukukçu bir heyet tarafından dosyaların incelenmesini istemiştım... Bu Mehmet Eymur'un Atilla Aytek'in hileye dayalı hazırlamış oldukları dılekçelerin ve raporların incelenmesini istemıştim. Baktım ki kimse ilgi gostermedi. Kulağına pamuk tıkadı. Ben de mahkemede bunları itham ettim ve bu konuştuğum kelimeler neticesinde de mahkeme bir yıla mahkum etti. Cezamı da çektim ben... Mahkumıyetim falan kalmadı... 100 aileyi besliyorum Kaç kişivi besliyorsunuz?.. KILIÇ 100 aile var herhalde, oyle tahmin edi>orum. Yuzlerce yani... Kamuovuna vansıvan ifadelerinizden söz etmek istiyorum. Birtakım kişilerin ismini vermişsini/, emekli VIİT'çileri vanınızda calıştırlığınızı sovleınişsiniz... KILIÇ Şemsi Bilengil ile şimdi Vehbı koç'ıın yanında çalışan Avukat Faik Bey... Bunlar 787980 >ıllarında takip edin dıyorlardı. Evlerine bomba konmuş, birtakım saldırılara uğramışlardı... Bu nedenle kendilerini de tanıyordum. Orgutler tarafından. bazı düşmanları tarafından saldırıva uğradıklarını anlattılar. Bunun üzerine ilgi gosterdik kendılerine... Herhalde burunları da kanamadı. Göstermiş olduğumuz ilgi neticesinde, bazı konularda yardımlarımız olmuştur. Hayatlannı korumada... Bir de, biitün babalann dışarıda, sizin ise içeride olduğunuzu söylemişsiniz? KILIÇ Şimdi kardeşim, mafya diyorlar, baba diyorlar, as1 lında boyle bir olay yok Turkiye de... Ama mafya var. Mafya bir teşkilattır, örguttur. Mesela mafya bakanıyla, burokratın en ust kesimindeki insanlarla anlaşarak, birleşerek yapılan bir iş içın, uygulayıcılan ve haiirlayıcıları mafyadır... Mafya yalnız böyle sokaktaki adamlar değildir. Onlar olamaz zaten. Mafya bir teşkilattır. Mesela hayali ıhracatçılar, işte mafyadır... Devletin kasasını hibeye dayalı sayanlar mafya örgütudur, teşkilatıdır. Ama maalesef ulkemizde sanki bunları koıuyormuş gibi, bunlann günahlarını ortmek için ha babam yarışıyorlar. Mesela kamuoyu bunlann durumlarını bilmek ve tanımak istediği halde, onların yerine, babadır, mafyadır, şucudur, bucudur diyerek bu işlerle ilgisi olmayanları gizlemek amacıyla üzerimize yıkıyorlar. Türkiye'yi ayağa kaldıracağım Çıkar çıkmaz yapmayı duşundükleriniz?.. KILIÇ Çıkar çıkmaz yıne mahkemelerdeyim. Devletin, milletin en buyuk Meclisine, Sayın Cumhurbaşkanımıza olup bitenlerı bildireceğim. Sayın Cumhurbaşkanımıza, Sayın Başbakanımıza, dilekçe şeklinde, butun bildıklerimı, bazı konuları bildireceğim. Goruşmemiz kabil olmayabilir, ama ellerine ulaşmasını avukatlarım kanalıyla sağlayacağız. Bu olay ufak bir olay değil. Demin anlattığım gibi, bu olayın altında devleti yok etme olayı var. Türkiye'yi ayağa kaldıracağım. Bu olay öyle kişisel. benim var edilmem, yok edilmem olayı değil ki... Bu çok buyük bu olay... Mesela Atilla Aytek ihbar mektupları yazıyor. Ne dıyor ihbar mektuplarında? Diyor ki 'Dundar kılıç. Ermenilerle anlaştı. Konseye suikast yapacakmış." Ben bir aile reisiyim. Nasıl bana boyie bir ıftira yapabılir? Nasıl beni böyle kirli emeline alet edebilir? Yani bir Cumhurbaşkammız, Başbakanımız bu olayları. konsey uyeieri, generallerımiz bu olayları duydukları zaman hoş geldiniz mi diyecek onlara... Demeyecekler tabıi... kendi amaçlarına ulaşabilmek ıçm. hazırladıkları iftira mektuplarıyla, hem devletin hayatıyla oynadılar, hem deyuksek makamların, Cumhurbaşkam'nın, Başbakanlığın, konsey uyelerinin, bakanların onurlarıyla, hayatlarıyla oynadılar aslında... Yani bu olay, oyle kişisel bir olay değil ki... Defterdarbklardan hayalî operasyonu İstanbul Haber Senisi Malıve Bakanlığı'nın emri doğrultusunda Turkiye'mn 45 vergı daıresinde Turan Çevik \\i ortaklığı buiunan ki^i \e ili^kıli jirketler hakkında genış bir yasal islem uygulaması surduruldüğu oğrenildi. Halen Yunanistan'da tutuklu buiunan Turan Çevik'le ilaili gcniş bir araştırnıava gırişen Defterdarlık gore\lıleri, hayali ihracat yaptığı orneklerle saptanan Çevik'ın ilişkide bulunduğu butun şırketlerin defterlerini incelemeye aldı. Bu şirketlerin yan kuruluşları. yurtdışında bağlantısı buiunan paravan şirketleri hakkıııda da yasal işlemlerin sürdurulduğu ve tespit aşamasına gelindiği yetkililerce ifade edilivor. Çevik'le ilgili araştırma Kıhç hakkında suç duyurusu Basın Savcıhğı, "intikam alacağım ", ' 'hesap soracagım'' şeklindeki sözierini "tehditvari" olarak niteleyip suç duyurusunda bulundu. Maskesi düştii Sayın Atilla Aytek'in Eskişehir'e gönderilmesini nasıl yorumladınız? KILIÇ Tabii ki pasif bir göreve verildi. Reisi Cumhurumuzun, Başbakanımızın bu olaya el koyduğunu sanıyorum. Maskesi düştü, yaptığı sahtekârlıkları tespit ettiler ki, gorevden alıp Eskişehir'e verdiler. Aslında sanık sandalyesine oturtulmaları gerekirdi... Mesela işlediği suçlar çok büyüktur. Atilla üç tane de adam oldürdü. Mesela Edirne Emniyet Müdürluğu nezarethanesinde adama işkence yapıyor, Dündar Kılıç'ı söylemesini istiyor. Adam tanımadığı halde söyletmek istiyor. En sonunda adam işkence altında can veriyor. Sonradan da, kapının pervasına kendisini astı diye rapor veriyorlar. Adı Sadık Çuhadar'dır. 1984"ün 8. aylarında olacak. İkinci oldürdukleri adam, Zekeriya Ülkücu... Bir de, minibüsün içinde Muhsin Karahan'ın yanındaki adamını oldürduler. Bu Atilla Aytek'in yapmış olduğu eylemler bir tane değil ki... Mesela bir soygun yaptırryor Ankara'da... Deniz Aktopuk'un kaçırılması olayını gerçekleştiriyor. Y'anında iki tane de trafik polisi var. İzmir'de bir çiftlik evine kadını göturup 15 gun orada tuttuktan sonra annesinden 330 milyon lira aldıktan sonra serbest bıraktılar. Bunları Atilla Aytek yapıyor. Gazeteler ise masum sabıkalı bir mazlum Muhsin Bakan'ın uzerine attılar... Sevinemiyorum Surekli Mehmet F.vmur ve Atilla Aytek'e >önelik suçlamalarda bulunuyorsunuz. Neden, niye sizi seçmiş olabilirler? KILIÇ Şimdi bu adamların temeldeki yapıları, yani 5 senelik benim yapmış olduğum araştırma netictsınde Ankara'da mazide olmus birtakım olaylar var. Kan davası nedeniylc Ankara'da duşmanlarım var. Onlarla yakın ilis.kilerdc olduğunu, 25 senelik yakın bir ilişkileri olduğunu tespit ettim... Tahliye edildim, beraat ettim, ama sevinemiyorum. Scvinebilmem ıçin ilk once bana bu saldırı duzenleyenler suçlu sandalyesıne oturacaklar, adaletc hcsabını verecekler ve netıcede onlar ce/alann/ vcrdikten sonra, belkı iste o /.aman scvıneceğim. Aytek Kaçakçı Size de baba deniyor, Abu/er l ğurlu yn da, Behçel Cantürk'e de, bazı diger isimlere de... Nasıl babalık bu yani... Kim baba, kim baba değil?.. KILIÇ Aslında ulkenin gerçeklerini kamuovuna yansıtan kuruluşlardır basın... Ama biz göruyoruz ki, basın bile bazen hakikatleri gizliyor. Bizlere baba diyorlar. Bazı gazetelerin yıpratması, saldırısı var bugun ortada... Mesela hayali, soylemediğim birçok şeyi bana dayatıyorlar. Ülkemizin gerçek İSTANBUL (ANKA) Diyarbaktr'da yargjlandığı davada beraat ettikten sonra İstanbul'da tedavi görduğü hastanede "intikam alacağım", "hesap soracagım" şsklindç açıklamalarda buiunan Dündar Kılıç hakkında suç duyurusunda bulunuldu. İstanbul Basın Savvtsı Aytaç Tolay, ANkA muhabirinin sorusu üzerine, Kıhç'ın sözierini "tehdit»ari" olarak değerlendirdiklerini ve yasal işlemin yapıîması için Fatih Cumhuriyet Savcıhğı'na suç duyurusunda bulunduklannı oildirdi. Fatih Cumhuriyet Savcısı Allan Daltaban ise söz konusu suç duyurusunun kcııdilerine ula>mabi durumunda gerckii soruşturmayı başlatacaklarını soyledi. Dündar Kılıç, 4. kolordu Komutanlığı 4 No'lu Askeri Mahkemesi'nde yargılanırken "Adaletin olmadığı verde silahlar konuşur. Adaletin olmadığı verde hakkımı/ı silabla arayacağız" ^efchnüs soylediği sözler nedeniyle 1 nolu mahkemede yargılanmış ve "mahkemeye hakaret" suçundan 6 a> hapis cezaiina mahkum olrmıştu. Kapı kapı gezdiler Deniz Harp Okulu ihalesinde kimlerin rolıi vardı?.. KILIÇ Generaller falan var mı bilmiyorum, ama Ankara'ya >ikâyet edildiğimi biliyorum. Bunlar ENkA, Llusoy'lar, Erol Simavi... Bunlann kapı kapı gezip beni >ikâyet ettiklerinı bılıyoıum... Kaç vasında>ınız, kcndini/i nasıl hissediyorsunuz? KILIÇ 52 yaşındayım. Gunde 2 pakete yakın sigara içıyorum. jyi hissediyorum, ama içeri girmemle, işkence sonucu 15 kilo kaybettım. 62 kiloya kadar duştum. Vaşamınızın kaç vılı ce/aevinde geçli?.. KILIÇ Herhalde 21 yılı... 1952 yılında bıçakla yaralanıadan iki kez içeriye girdim. Sılah aslında benim ıçin başka amaçlarla taşıdığım bir alet değıldır. Savunma amaçlıdır. Eski zamanda bu silalıı kiralık katıllerin dışında kimseye karşı kullanmadım. Hayalını/da yaptığınız zararlı işler var mı sizce? KILIÇ Hayır, hayır.. Hayatımda hiçbir şeyin kaçakçılığım yapmadım. Yani Turkiye'ye zarar verecek hiçbir sey yapmadım. 20 yıl sureyle kumarhane işlottım. Bcni yaralama, vurmaya yonelten tek neden kan davasıydı. lnsanlara tavsıyem, kan davasına bula>mış olanlar kaçsın. Kaçmak korkaklık değildir. Du>mjııından kaçmak, insanın onurunu zedelemcz. Vurldışına çıkı> vasagını/ yoksa go/.unu/ için çıkmayı dü>unduğunuzu oğrendik... KILIÇ Çıkınak istiyorum. Bugüne kadaı ise hiç mı hiç yurtdışırıa çıkmadım... Gozunı için Almanya'ya çikmak istiyorum. l/in verilirse mbiı... Oliimden döndüm Avukatınız Burhan Apaydının ve Hüseyin Tataroğlu'nun deyimiyle, ipten döndunüz... Neler hissediyorsunuz?.. KILIÇ Burhan Bey ile Hüseyin Bey, suçsuz ANKARA (Cumhurivet Burosu) Emlak kıedı Bankasi'ndan 200 milyar Turk Lırası'na yakın bir krediyi "usulsüz" olarak kullandığı gerekçesiyle yargılanan işadamı kemal Horzum hakkında ortaya aıılan ıddialar. mılyarlık tazmınal davalarına konu oidu. kemal Horzum, yaptıkları yayınlarla keııdisini "halkın hakaret ve husumeline maruz bıraktıklan ve kisilik haklanna saldırıda bulunduklan" gerekçesiyle Hurriyet ve Sabalı gazetelen hakkında toplam 1 milyar 250 milyon lira tutarında 5 ayrı tazmınat davası açtı. kemal Horzum. avukatları Uğur Alacakaptan, Çelin Ozek ve Ali karaküçük aracılığıyla bin Ankara'da. dığerı de Istanbul'da olmak uzere Hurrıyeı Gazetesi hakkında 2 ayrı tazmınat davası açtı. Ankara 6. Aslıve Hııkuk Mahkemesi'ndc açılan ve 250 milyon lıra tazmınat ıstemı ıçeren ilk dava, Hurriyet Gazetesi sahıbı Krol Simavi, Sorumlu Muduru Tufan Tıırt'nç, yazarlarından Çetin Allan ile Ankara burosu muhabırlerınden Hulki Cevizoğlu'nu kapsıyor. Hurıiyet hakkıııdakı ik:ncı dava ısc istanbul 2. Aslıye Hukıık Mahkemesi'nde acıldı. Yıııe ay Horzum, Hurriyet ve Sabah'a dava açtı 1.2 milyarlık 5 dava nı gerekçe ile 250 milyon tazmiııat tstemi içeren bu dava da Erol Simavi, Tufan Turenç'in yani sıra çalışanlarıııdan Uğur Dündar. Mehmet Ali Vula ve Fatih Gullapoğlu'nu kapsıyor. Horzum'un avukatı Prof. Uğur Macakaptan da Hurriyet hakkında kendisiyle ilgili yayınlar nedennle ayrı bir tazminat davası daha açtı. Alacakaptan, İstanbul 2. Asliye Hukuk Malıkemesi'nde açtığı davada Hürriyeı'ten 500 milyon lira tazminat ıstemindc bulundu. kemal Horzum, yıne kendisiyle ilgili yay ınlar hakkında Sabah Gazetesi hakkında da 3 ayrı tazmınat davası açtı ve toplam 750 milyon lıra tazminat isteminde bulundu. Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılan ilk davada 250 milyon lira tutarındaki tazminat, Sabah Gazetesi sahibı Dinç Bilgin, Sorumlu Mudüru Atilla Hamza Çebi, yazarlarından Gungor Mengi ile Mehmet \ltan'dan ıstendı. "Kişilik haklanna saldırı" gerekçesiyle İstanbul 8. ve 7 . Asliye Hukuk mahkemelerinde açılan 250'şer milyon lira tazminat istemli iki ayrı davada da soz konusu yayınlardan Bilgin ve Çebi sorumlu tutuldu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle