Katalog

24 OCAK 1989 HABERLER CUMHURİYET/9 Horzıım'la benzerlik INSAJNLAR 1. Her iki olayda da Emlak Bankası eski Kmlay Şube Müdürü, Yükseliş Koleji'nde görevli Fikret Öngen'in ismi geçiyor. 2. Yine her iki dayada banka personelinin şifreli teleks mesajlan ile şirketlere teminat düzenledikleri anlaşıldı. mirel ile eski Şekerbank Dış Münasebetler Müduru Cemil Ozdöl ile yardımcısı Serap Birtik'in "suçln" oldukları belinilen bu rapor, "Horzum davası"nda Fikret öngen ve Nilgün Damgacı'ya yöneltilen suçlamaları akıllara getirdi. Bilirkişi raporunda Cemil özdöl'ün Yahya Demirel'in DefKur Iç ve Dış Ticaret AŞ'nin ihracat işlemleri karşılığında gelen akreditifleri peşin olarak ödediği ifade Yahya DemirelŞekerbank ile HorzumEmlak Bankası davasında ortak noktalar GÖRÜŞ Resim sanatı Fotoğrafçılık, msim sanatnı her turlü edebiyattan, öyküden ve konudan kurtatmak için tam zamanında yetişti. Oy/eyse ressamlar kazandıklan özgürlüğü başka şeyler yaratmakta kullanmalılar. Pablo PİcasSO 3. Her iki olayda da şirkeîin taahhütlerini kapatamaması üzerine banka kefıl olduğu kredileri ödemek zorunda kalabilecek. FÜSUN ÖZBÎLGFN KAĞIT FIYATLARIHIN LOGARITMIK REGRESYONU ANKARA (Cumhuriyet Burosu) Ankara 4. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülmekte olan Yahya DemirelŞekerbank davası ile Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde süren HorzumEmlak Bankası davalan arasında büyük benzerlikler göze çarpıyor. Her iki olayda da banka personelinin "banka şifresi ile şirketlere teminal mektubu düzenlediği" ortaya çıktı. Şirketlerin taahhütlerini kapatarnaması üzerine bankalar te minat verdikleri kredilerin riskini ustlendiler. llginç bir gelişme de HorzumEmlak Bankası davasında yargılanan eski Kızılay Şube Müdürü, Yükseliş Koleji'nde görevli Fikret Öngen'in DemirelŞekerbank davasındaki sanık ifadelerinde yer alması oldu. Yahya DemirelŞekerbank davasına dün Ankara 4. Asliye Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Davada, bilirkişi Vehbi Aydoğan tarafından hazırlanan ve Yahya De edildi. Raporda, Tunus'a yapılan bir ihracatta Kurban Bayramı nedeniyle taahhüdün yerine getirilememesi üzerine Cemil özdöl'un yabancı bankaya bir teminat mektubu düzenlediği, daha sonra bu işlemin 20 milyon dolarlık bir tutara ulaşana kadar yinelendiği kaydedildi. Özdöl'un yetkisini aşan bu işlemler sırasında "teminat olarak" Yahya Demirel ve Ali Demirel imzalı 3 milyar liralık bir tarihsiz çek alarak bunu evinde DYP aday arıyor ANKARA (Cumhuriyet Bnrosu) DYP, 26 mart tarihindeki yerel seçimlerde göstereceği belediye başkan adaylarını saptıyor. Birçok ilde belediye başkan adayları belirlenirken Ankara, tstanbul ve tzmir'de başkan adayları üzerinde duruluyor. Ankara'da Sezar Aygen, tstanbul'da Vural Ankan, lzmir'de ise Orhan Erdil'in isimleri ağırlık kazandı. Genel Başkan Süleyman Demirel'in yönetiminde dün yapılan toplantıda sorunsuz 60 kadar Uin adaylan tartışıldı. Geriye kalan illerin bazı üçelerinde çok sayıda aday bulunması nedeniyle kesin sonuca vanlamıyor. SHP'ye gösterilen yaygın ilgi karşısında adaylık başvurusunun 30 ocak tarihine kadar uzatılmasının kararlaştınldığı belinilen bildiride, DYP adaylarının büyuk mücadele gücunü, fikir hayatiyetini ve verimli bir ekip çalışmasını ortaya koyacak güçte olacaklan da vurgulandı. DYP'li yoneticiler, başvuru süresini 30 ocak tarihine kadar uzatma gerekçesini "Daha iyi aday çıkabllir" diye gösterirken, bazı DYP'tiler, ANAP ve SHP'ye başvuru süresinin daha once biteceğini anımsatarak, bu partilerin geri çevirebileceği bazı adaylara DYP'de görev verilmesinin mumkün olabileceğini kaydettiler. Ankara'da Yüksek Mirnar Mühendis Sezar Aygen ile tstanbul'da eski Bakanlardan Vural Arıkan'ın adaybğı kesinlik kazanmış görünüyor. lzmir'de MDP'nin 1984 belediye başkan adayı olan Yüksek Mimar Mühendis Orhan Erdil'in ismi ise ağırlık taşıyor. DYP Genel Idare Kurulu toplantısından sonra yayımlanan bıldiride, 26 mart seçimlerinin iktidarın bugünkü gidişatına dur deme fırsatını milletin önüne getireceği ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri için bugünden bilinmeyen hususlan aydınlığa kavuşturacağı kaydedildi. MARMARİS HAYÂLİ İHRACAT DAVASI sakladığı anlatıldı. Sanık, Ayşe Serap Biriik'in de teminat mektupları düzenlenmesinde rol oynadığı, Biriik'in "DefKur'un işlemlerini amnen takip eden Fikret Öngen'den 2 milyon lira borç aldığı ve bu borcu zamanında geri odediği" belirtildi. Horzum davasında yabancı bankalara çekilen kefalet teleksleri tartışma yaratmıştı. Bu dava sürecinde, telekslerin Kızılay Şubesi'nden Horzum'un şirketlerinde muhasebeci olarak çalışan ve davanın da sanıklanndan olan tsmail Özkan tarafından çekildiği ortaya çıkmışiı. DemirelŞekerbank davasında da Cemil Özdöl, yabana bankalara yönelik teminat mektuplarını Demirel'in DefKur Şirketi'nden çektığini ifade etti. Savcılık iddianamesinde yer alan bu ifade, Yahya Demirel tarafından reddedildi. Enflasyonu Katlayan Kâğıt TÜRKİYE'rJe kâğıt fiyatlarıntn yüksekliği öteden beri yakınma konusu ama ülke yüksek enflasyona alıştığından bu yakınma da diğerlerinin arasında kaynayıp gidiyor. Toros Yayınları'ntn yöneticisi Raşit Gökçeli, kâğıt fiyatlarının genel enflasyon rakamının ne kadar üzerinde olduğunu saptayan karşılaştırmaiı bir endeks çalışması yapıp sonucu bir grafikle göstermiş. Bu grafiği çizerken de yıllar içirvdeki astronomik yükselişe tabloların boyutları yetmeyeceği için logarıtmik regresyon ile çizimi bir grafık boyutlarına sığdırmayı başarmış. 1979 yılında gazete ve kitap kâğıdının kilosunun 9 lira olduğu günlerde endeksi 100 olarak başlatıp toptan eşya fiyatları endeksini de 100 olarak ele alan tabloda 1983 ekim ayında kâğıt fiyatlarının 119 liraya çıktığı görülüyor. Toptan eşya fiyatları endeksi 416'ya yükselmışken kâğıt fiyatları endeksi 1327'ye ulaşıyor. 1988 yılı sonunda ise kâğıdın kilosu 859 liraya, endeks 9544'e yükseliyor. Genel enflasyon endeksi ise 2431'de. SEKA grevinden sonra ocak ayında yapılan kâğıt zammı ile kâğıdın kılo fryatı 1380 liraya yükseldi. 1979 yılına göre kâğıt fiyatı endeksi ise 15.444 kat artmış oldu. Toptan eşya fiyatlarının ocak ayı endeksi henüz belli değil, ama gerek de yok. Grafikte toptan eşya fiyatları ile SEKA kâğıt fiyatları arasıridaki fark, logaritmik regresyon ile boyu oldukça kısaltılmış biçimde görül12000 INDEKS DE&RI (1979«1X) 1979 ve 1388 yiNın ırasnda ÖJıl liyıaarıntn emttkstnm vH$ı ile ITO topun fryallarnıfi endeks afttsıntn tayastanmast (Ra»ı Gcmce» Ocak 1389) 10000 650C 6000 5000 4000 300» 2000 1000 500 Bilirkişi tartışması Davanın dünku duruşmasında, Vehbi Aydoğan tarafından hazırlanan bilirkişi raporu, "bilimsellikten uzak" eleştirilerine hedef oldu. Bu sav, sanık avukatlarının yani sıra, duruşma savcısı Metin Ölmez tarafından da dile getirildi. Savcı ölmez, özetle şöyle dedi: "Şekerbank Genel Müdürlüğünun 25 Kasım 1988 günlu yazısında bankanın tazmin etmek zorunda olduğu teminat mektuplannın değeri 5 milyon 356 bin 984.25 dolar olarak belirtildiği halde, bilirkişi raporunda bu 19 milyon 300 bin dolar tutannda teminat mektubu olarak belirtildi. Bu durum karşısında sanıklann ne miktarda bankadan para aldığı bilirkişi raporu ile belirlenememiştir. Çekilen telekslerin banka) ı bağlayıp bağlamadığı, Yahya Demirel'in bu teminat mektupları karsılığı bankaya garanti verip vermediği hususlan da açık bulunuyor." YAN YANA OTURDULAR Marmaris Hayali İhracat davasının dünkü duruşmasında sanıklar tek bir ağızmışçasına suçlamaları reddettiler, poliste baskı gördukterini söylediler. Sanıklann izleyenlerin bir kısmı ile selamlaştığı duruşmada Ertan Sert ve sekreteri Oya Demir yan yana oturdular. (Fotoğraf: Necat Aygın) se bile yine açıkça kendini ortaya koyuyor. Bu tablodan çıkan sonuç ise basının tekelleşme yolunda ilerlemesi ve kitap satışlarının ve basımının hızla düşerek Türkiye'nin kültür yaşamının çöle çevrilmesi. NOKTA DERGİSİNİN ESKİ KAPAĞI KIBRIS'lı işadamı Asil Nadir tarafından satın alınan Nokta Dergisi, 21 Nisan 1985 tarihii kapak konusunu Asil Nadır'e, eşine ve baldızına ve eski MHP itirafçısı Lokman Kondakçı'ya ayırmıştı. Alaturka Dallas mı? Sanıklar tek ağız dı. Üstelik Necdet Ulucanı da ta Ertan Sert'in kendisini tehdit edeoımam." rek maliye müfettişlerine verdiği ifadeyi değiştirmesini isteyip isteRemzi Polat'tan sonra mediğini sordu. Mehmet öner, su yapılan sanık Mehmet ise, iddianamede yer alan suçla tehdit olayı olmadığını belirterek, "Sadece Ertan Bey beni telefonmaları kabul etmeyerek, "İddia la Zincirlikuyu'daki villa olarak namede yer alan suçlamalann bilinen yere çağırdı. Ben de gitbüyük bölümü poliste baskı al tim. Benim işsiz olduğumu, çok J lardan Mehmet Öner sorgusun tında verdiğimiz r ifadelerden olu iyi maii müşavir olduğumu söyda, "Polis bize baskı yaparak, şuyor" dedi. Emniyet mudürlü leyerek benden 100 milyon liraolayı Ertan Sert, Oya Demir, ğündeki sorgusu sırasında kendi ya bir firma bulmamı istedi. Bu Necdet Ulucan, Ciineyt Canver, sine yöneltilen soruların kasıtlı iş için de bana 650 bin lira para Fikri Sağlar, Turan Çevik ve Ya olduğunu öne süren öner, sözle verdi. Ancak verdigi çekler Erta şar Akturk tarafından gercekleş rini şöyle sürdürdü: ve Elda şirketlerine aitti. Çekler tirildiği imajını veren sorular sor"Ben kimseye naylon fatura karşılıkstz çıkınca bu parayı tahdu. Polis ifadelerimizin büyük bölümü senaryodur" suçlaması kesmedim. Ben deneyimli bir ma sil edemedim" dedi. li müşavirim. 1976 >ılından beri Duruşmanın öğleden sonraki nı getirdi. Hayali ihracat olayına adı ka otomobil yedek parçalan yapımı bölümünde ise 4 sanığın daha rışan firmalardan Sun Halı ve na merakım vardı. Benim bu ho sorgusu yapıldı. Sanıklardan TevDuvar Kâğıdı Limited Şirketi bimi bilen Atilla Tanyaç ile ortak fik Özer, kimseye naylon fatura adına ihracatçı fırma tmge Gemi olarak Site Otomotiv Makine Ye kesmediğini, alacağının tahsili lnşaat Sanayii AŞ'ye 3 milyar 972 dek Parçalan Sanayi AŞ'yi satın için Zincirlikuyu'daki büroya gitmilyon liralık naylon fatura kes aldık. Bu sırada ben de Avrupa tiğini belirtti ye "Ertan Bey'i görmekle suçlanan Remzi Polat, suç dan Opel marka otomobülerin medim. Necdet Uiucan'ı da tanılamalan reddederek firma sahi 'pompa devri takımı'nın kalıpla mam. Ama Emniyet Mıidiirliibini suçladı. Polat, sorgusunda nnı getirttim. Jşe başlayacaktık ğü'ne getirildiğimde Ertan Sert ki, ortağım bana Elda ve Sarko ile Necdet Ulucan'ı tanımam isözetle şunlan söyledi: "Ben şirkette hizmetli olarak firmalannın bu raallan başka bir tendi. Ben de tammadığımı söyçalışıyordum. Bir giin fırma sa yerden temin ettiğini, ancak biz ledim" diye konuştu. hibi Necmeltin Yazıcı, bana şir den kabank fatura istediklerini Bedri Deniz Çiçek ise sorgukete kâğıt üzerinde ortak adı ge söyledi. Ben bu işin vasal olma sunda Ertan Sert'in firmalanna k i i i belirterek beni kâğıt dığını belirterek karşı çıktım. Suç komisyon karsılığı fatura kestiğirektigini b üzerinde ortak vaptı. Ben yine tarihinden önce de finnayı Melı ni söyledi. Polisteki ifadesi sıra104 bin lira aylıkla cahşıyordum. met Gül adındaki kişiye sattık. sında mali ve asayiş şube müdürArada sırada patronum bana tra Faturalar benim şirketten aynl lerinin eüerinde 'hazeran' sopası ge Gemi İnşaat AŞ'ye fatura kes mamdan sonra kesilmiştir. tddL ile odada dolaştıklannı, söylemememi sö>lerdi. Ben de belirtilen raakamının öne sürdügü 221 mil diği sözlerin kayda geçirildiğini g öne suren Çiçek, dayak yememek miktarda fatura kestim. Bu işin hayali ihracatla iigisinin olduğu yon 650 bin liralık faturadan ha için bu ifadelerin altını ımzaladıberim yok. Sanıklann çognnu ğını belirtti. Yakup Bardakçı da nu kesinlikle bilmiyordum. Firsuçlamaları reddetti. mamız ihracat falan da yapma burada tanıdım." DGM Savcı Yardımcısı, Öner'e, tZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Marmaris Limanı'ndan gerçekleştirilen 55 milyon dolarlık hayali ihracat olayı davasının sanıklannın DGM'deki sorgulamalan dün de surdü. Sorgusu yapılan sanıklar suçlamaları kabul . i\ ı A ><ı. etmediler. Sanık ANAP'ta 5 belediye başkanı aday adaylığı için başvurdu İstanbul Haber Servisi İstanbul'daki S ilçenin belediye başkanı, aday adaylığı için ANAP ll Merkezi'ne başvuruda bulundu. Beyoğlu Belediye^aşkanı Haluk Öztürkatalay, Adalar Belediye Başkanı Recep Koç, Şişli Belediye Başkanı M.Emin Sungur ve Zeytinburnu Belediye Başkanı Muzaffer Çavuşoğlu, Beyoğlu belediyesindeki sohbetten sonra ANAP ll Merkezi'ne giderek aday adaylığı için doldurduklan formları teslim ettiler. Fatih Belediye Başkanı Yetkin Gündüz ile Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı Sabri Öztürk'un dc cuma günü başvuruda bulunduğu belirtildi. Banka kayıtlannda tahrifat yapılıp yapılmadığı, sahteciliğin söz konusu olup olmadığı konuları ile banka statusüne gore suç vasfının raporda irdelenmediği görüşüne de yer veren Savcı Ölmez, "Bilirkişi daha çok bazı ifadelerden aldığı bilgilerle rapor hazırlamış, teknik ve bankacıhk mevzuatı yönünden bilgiler içermiyor" dedi. Banka avukatı Bilgin Yazıcıoglu, Aydoğan'ın bilirkişi raporu ile sanıklann suçlarının sabit olduğunun ortaya çıktığını belirterek, bu yönde cezalandırılmalannı istedi. Yazıcıoğlu, kendilerince mahkemeye iletilen 5 milyon dolarlık miktarın, vadesi dolan borcu gösterdiğini söyledi. Özdöl'un avukatı Burhan Ankan da bilirkişi raporunun "tümüyle kişisel ve sübjektif göriişlere dayundıgını", rapor ile bankacıhk mevzuatına aykırı bir suç ile karşı karşıya bırakıldıklarını belirterek, 6 aydan bu yana tutuklu bulunan muvekkilinin tahliyesini istedi. Demirerin avukatı Suat Çelebi de bilirkişi raporunu "keyfi" olarak niteledi ve yeni bilirkişi oluşturulmasını istedi. Yahya Demirel ile Serap Birlikin katılraadıkları duruşmada, Özdöl'un tahliye istemi Yargıç Sami Uğur tarafından reddedildi. Yargıç Uğur, yeni bir bilirkişi heyeti oluşturulması yönündeki istemleri karara bağlamak uzere dava dosyasını da ıncelemeye aldığını açıkladı. Bu olay nedeniyle hakkında soruşturma açılan Ali Demirel ise, "suça iştirak ettiğine ilişkin kanıt bulunamaması" nedeniyle davaya dahil edilmemiş ve hakkır.da kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilmişti. Soz konusu davada Özdol ve Birlik, TCK'nın 510 ve 522. maddeleri uyarınca "emniyeti suiistimal"den, Demirel de bu suça iştirakten yargılanıyor. "Alaturka Dallas Çapkın Bir Mllyarder, Mutsuz Güzel Kansı İhtiraslı Baldızı, Sağcı Bir Politikacı ve İnanılmaz Öyküleri" başlığı ile verilen kapakta Asil Nadir, o günlerde TV'de oynayan Dallas dizisindeki Ceyar şapkası ile gösteriliyordu. Ayşegül Nadir, kocasının kızkardeşi Ceylan ile ilişkisini anlatıyor ve eniştebaldız olayını kendi ağzından şöyle yorumluyordu: "Asil'in Ceylan'la illşkisi oldiı evet maalesef. O da Asil'in hareminden Wrisi. Ta "Enişte fle baldız arasında bir garip münasebet vardı. Ama ben Anadolu çocuğuyum, aklıma başlangıçta böyle bir şey gelmedi... Tereddütlerimin sonunda kendisine evlilik olamayacağını söyledlm ve aynldık." Ayşegül Nadir'ın de "gönlünü avutan Prens'in Ahmet'olduğu anlatılıyor, Asil Nadir ise o tarihte "Hususi hayatınv la ilgili söyleyecek bir seyim yok. Ayşegül Hanım'la 1972 yılında lngittere'de boşandık. Ayşegül Teclmer Hanım eğer yenfden evlenmek isterse Türkiye'de boşanmamızı tasdik ettlrmesl gerekir" diyordu. Nokta'nın dört yıl önceki 21 Nisan 1985 tarihlı kapak konusu işte böyleydi. b o z u l d u ğ u n u şöyle anlatıyor: bii kendileri bunu inrtâr ediyorlar, ama ben çok İyi biliyorum." Ceylan Hanım'ın bir başka sevgilisi MHP itirafçısı Lokman Kondakçı ise ilişkilerinin evlenmeye kadar gidecekken neden SEN NEYMİŞSİN ENFLASYON BASIN Başbakan özal, önceki geceyi Abant Palas Oteli'nde geçirdi. 20 milyar liraya mal olan otelin açılışı için bir balo düzenlenmişti. Özal, baloya giderken, gazetecilerle ayaküstü sohbet ediyordu. Gazeteciler, bir ara ekonomik durumlarının zorluğundan ve ücretlerinin azlığından söz ettiler. özal, hemen Güneş muhabirine döndü ve şöyle dedi: "Sert konuşma. Senin maaşın da artacak." Herkes şaşırmıştı. Bir gazeteci, "Güneş Gazetesi'ni Asil Nadir'in satın aldığını" anımsatarak "Maaslann artacağını bildiğinize göre, Asil Nadir'in neden bu kadar gazete aldığını da bilirsiniz, değil mi?" dedi. Özal, "Nereden bileyim ben" deyip, yürümeye basladı.Kendisine soru yöneltılmemesine rağmen, araya giren Semra Özal şöyle diyordu: "Vallahi, hiç bilmiyorum. Kendisini de hiç tanımıyorum." Maaşın artacak Satıcı enflasyon kurbanı alıcılar da enflasyon >ujruanı Hep bırlikte yuvarlanıp gıdiyorlar. Elbette gün gelır Ûzal sozunu tutar, enflasyonu ındırir. (Fotoğraf: vedat Yenerer) CEVAP BEKLEVEN SORULAR IZMIB'den HİKMET tETİNKAYA SHP'li Keskin 6 Bu Filmi Seyretmiştik İZMİR ANAP'lı belediyeler yerel seçım öncesi kaçak gecekondulara göz yumuyor. Başbakan Özal, yakında tapu tahsis belgelerini yenıden gündeme getırecek. İstanbul, Ankara ve İzmir'de kaçak gecekondular çığ gibi büyüyor. Bu gidişe ise kimse 'dur' demiyor. İmar izni verilmeyen alanlara yapılan kaçak inşaatlar altyapı sorunlarını da beraberinde getiriyor. ANAP'ın yerel seçim yöntemlerinden birisi de kaçak yapılara göz yummak. Örneğin Ankara'da 1.5 milyon insan imarsız yapıda oturuyor. Bu rakam İstanbul'da 2.5 milyonu, İzmir'de ise 700 bini buluyor. ANAP Genel Sekreteri Akın Gönen, masasının üzerindeki kahn dosyalar arasifida butunan kaçak yapılarla ilgilı gelişmeleri gözden geçirirken çevresındekilere şöyle diyor: Gecekondulardan gelecek oy bizi ayakta tutacaktır. O yüzden yönetimimizdeki belediyeler 27 marta dek bu olaya sıcak baksınlar... Oysa büyük kentler için "Yapı Polisi" gündeme gelmişti, ancak şimdilerde bu konu unutuldu Birdenbire kaçak yapıların temelleri atılmaya başlandı. Mimarlar odası "Bir Polisiye Olay" adı altında kaçak yapı sorununu incelerken "Çarpık kentieşme ve ruhsatsız yapıların önlenemediği bir ortamda yönetimlerin yapı denetimlerindeki yetersizliklerı tartışmasız" diyor... Yani yerel seçim öncesi ANAP iktidan çarpık kentleşmeye göz yumuyor!.. ANAP kurmayları uyguladıkları planın ikirv ci bölümünde asıl önlemi yerel seçimlerden sonra alacaklarını söylüyoriar. Yıkım olayını gerçekleştirmeyi ileri bir tarihe bırakı duk. Çünkü ilk ithal tarihi 1896 yılı. O tarihyorlar... ten bugüne dek geçen süre içinde de ABD'Bu arada kırsal kesim oylannı geriye çek den tütün ithal edilmemiş. mek için Tariş, Çukobirlik, Antbiriik, FıskoTekel Genei Müdürlüğü uzmanları, eski birlik gibi üretici kuruluşları devreye giriyor. dönemlerdeki genel müdürier, tütün eksperŞubat ve mart aylarında bu kuruluşlarm leri de şaşkın. ABD'den ve başka ülkelerüreticilere dağıtacaklan kredi miktarı yakla den Türkiye'nin hiçbir dönemde tütün ithal şık 60 milyar lirayı bulacak. etmediğini, literatürlerde böyle bir verinin olÜretici kooperatiflerinin yönetim kurulla madığını söylüyoriar. rı DYP'nin yönetiminde. ANAP bu kuruluşTürkiye, ABD'den geçmiş dönemlerde larda etkin değil. Yüz binlerce ortağı olan ko salt puro için küçük çapta tütün ithali yapoperatifler kırsal kesimde DYP'yi kırmak kpin mıştı. O da puronun dış sargıları için gerekkredi yöntemini uygulayacaklar. ANAP kur li tütündü mayları şubat ve mart aylarını bu yüzden seİlginç şeyler oluyor gerçekten. Türkiye yeçiyorlar. ni bir pazara kayıyor. İşin tuhaf yönü, Tekel Yerel seçim öncesi kırsal kesimin çığparçalanıyor. Artık çok uluslu sigara kumlıklannı dindirmek. panyaları 50 milyon nütuslu Türkiye pazaBu yöntem tutar mı? rına giriyorlar. Üretimin yüzde 9O'ı iç pazarKaradeniz'den Trakya'ya, Ege'den Çukurova'ya dek uzanan bu kesimde ANAP oy da eriyecek. Böylece 2.53 milyon aitenin yalarında bir düşüş olduğu gerçek. Oylar SHP şam tarzı bozulacak. Tekel yetkilileri işin bundan sonra gelişeve DYP'ye doğru kayıyor. ANAP yönetimlerinden toplu istifalar da zaten bunu gös cek yönüne hiç de iyi bakmıyorlar. Hani, al gülüm, ver gülüm' diye bir söz vardır. ABD'Iİ teriyor. tütün tröstleri zaten Türk tütün ihracatçılaOrnegin tütün, pamuk, incir, ayçiçeği, fındık, çay v.s. üreticileri bu oyuna kanacak nyla ortaklık kurmuşlaı. Şimdi de sigara kumlar mı? Tütün üreticileri sormazlar mı hiç panyaları. içeride tütün fiyatlarını onlar be"Biz bu filmi görmüştük" diye. Elbet sora lirleyecek, dışarıdan da tütünü onlar satacak. caklardır! Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı imBilinen bir konudur ama yinelemekte yaren Aykut da Göçek'te 500 metre karelik bir rar var: "Şu anda ABD'den ithal edilen tütün mik arsa almış. Hani buraları koruma bölgesi olarak açıktarı 1550 ton. Yani 1 milyon 550 bin kilo. ABD Tarım Bakanlığı, Türkiye'nin 92 yıllık lanmıştı? bir aradan sonra ilk kez tütün ithalı yaptığıSahı 500 metre kare olan arsaya nasıl parnı açıklıyor. selasyon ızni verildi? Üstelik yerel seçim öncesi... Biz, 'bu işte bir tuhaflık var' diye düşün Elinıizde çok sayıda ıısulsiizlük dosyası var' ANKARA (Cumhuriyet Burosu) SHP Genel Sekreter Yardımcısı Adnan Keskin ellerinde çok sayıda usulsüzlük dosyası bulunduğunu belirterek, "Türkiye1de yüzlerce Horzum var" dedi. Keskin düzenlediği basın toplantısında ureticinin çeşitli sorunlanna değindikten sonra bir soru üzerine Şemiler'in şahsı ile ılgilenmediklerini söyledi ve şunlan söyledi. "Şemiler nihayet bir kamu göre>lisidir. Biz onun usulsüzlüklerine göz yuman iktidarla uğraşıyoruz. Biz denetleme kurulunun raporiarını açıkladık. O raporlar ya doğru ya da >anlışlır. Doğru ise gereken yapılmalıdır." Ellerinde çok savıda usulsuzluk dosyası bulunduğunu belirten Keskin bunlan >erel seçimlerden önce açıklayacaklarını söyledi. Bir gazetecinin Başbakamn "Bunlar Türkiye'yi >önelemezler" şeklındeki sozlerinin anımsatılması üzerine de "Başbakan hangi sorunu çözmüş de bunu söytinor. Hayali ihracatı, TF.K'in yağmalanmasını, triKonlarca liralık uMil.su/Uıklerin hesabını versin de nndan sonra bizimle ilgili fal hakma hakkını kendinde görsıin" karşılığını \erdi. SHP'li Bütçe Plan Komisyonu üyesı Mehmet Moğultay, komisyonda 1989 yılı bütçesı görüsülürken Oevlet Bakanı Yusuf Bozkurt Özal'a Emlak Bankası ile ilgili 13 tane soru sormuştu Bu soruları sorarken orada bulunan Genel Müdür Bülent Şemiler tepki gösterdi ve komisyonda nasıl hareket etmesi gerektiği konusunda komisyon başkanından uyarı aldı. Yusuf Ozal da Şemiier'in davranışlannın acemilikten kaynaklandığını belirterek komisyon üyelerinden özür dilemiş ve sorulan soruların teknik incelikler içerdiğini, bu nedenle yazılı olarak yanıtlanrjırılacağını belirtmışti. 1989 bütçesı komisyonda görüşüldü, sonra genel kurulda görüşüldü ve yasalaştı. Ancak Şemiler gösterdiği bütün tepkilere soruların yanıtlarını henüz Yusuf Özal'a ulaştırmamış olacak ki Yusuf Özal da Moğultay'a göndermemiş. 1 SHP Milletvekilı Moğultay şöyle diyor: MoğultayŞemilerOzal Moğultay Şemiler YÛzal "Şemiler basın toplantısı yapıp yerel seçimler öncesinde kendisinin bahane edildiğini, SHP'nin seçim propagandası yaptığını öne sürüp devlet memuru olarak kendisi politika yapacağı yerde bütçe komisyonunda sorduğumuz soruların yanıtlarım Devlet Bakanhğı'na göndermeliydi. 13 soruma 3 aydır yanıt alamadım. Yoksa parlamentoyu hesap verilecek bir müessese olarak görmüyor mu?" TV VE BASIN TV'nin sabah programlarında gazetelerin isimleri ve birer haberleri yansıtılıyor. Programda TV'nin sansür ve habercilik anlayışı da ortaya çıkıyor Dünkü gazetelerin başlıkları ile TRT'nin seçip verdiği haberler bu anlayışı şöyle yansıtıyordu: CUMHURİYET: (Manşette iki haber var) Referandumda kendi bölgelerinde oy yitiren bakanlar sıkıntıda. ANAP döneminde kad TRT'nin beğendiği gazete haberleri rosu ve bütçesi en çok artan kuruluş Diyanet İşleri Başkanlığı. TV'de yayımlanan haber başlığı ise şöyle: "Sümerbank atağa kalkıyor." SABAH: (Manşette iki haber var): Gökova'da deniz kenarı 681 dönüm arazi mitletvekillerine tatil köyü için aynlmış. Özal'ın canını sıkan yazılarla ilgili Emin Çölaşan'ın kitabı. TV bu gazetenin birinci sayfasında yayımlanmaya değer haber bulamamış, 3. sayfadaki şu haberi yansıtıyor ekrana: Kapımzı her çalana açmayın. MİLÜYET: Sosyal Güvenlik Bakanı "İmren Aykut'un Göcek'te aldığı koruma kapsamındaki arsa" manşet haber. TV'ye yansıyan ise 3. sayfadaki "kamu işçilerinin huzursuzluğu " haben. TV'nin gözü gazetelerı işte böyle görüyor.