Katalog

Cumhuriyet Dil Derneği onur ödülü dağıtacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Dil Derneği, 56. Dil Bayramı'nı bugün kutlayacak. 56. Dil Bayramı 'nın izlencesiyBaşyazarımız | e jigüi bilgi Nadır Nadı onur v e r e n Demek ödülü alacak Ba$kam Prof. Dr. Ccvat Geray, bayramın saat 12.00'de Anıtkabir'de dernek üyelerinin "Atatürk"e saygı duruşuyla baslayacağını belirtti. Öte yandan, Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurulu tarafından düzenlenen (Jluslararası Türk Dili Kongresi de bugün Ankara'da toplanacak. Sahibı Cumhuriyet Matbaacıhk ve GaMtecılik Türk Anonim Şırketi adına .Nadır Nadi # Genel Yavın Muduru Hasan Conal, Mutsst» Muduru Emiac Lşaklıgil, Yazı Işlerı Muduru Okay Gootnsı., % Haber Merkezı Muduru: Yıkııı Ba»*r. Sayfa Duzenı Yönctrnenı: AU Acar, 9 Temsıtcıler ANKARA. Yalçıo Doftn. İZMİR: Hikmet ÇMiokjym, ADANA. Olal Ba^aag*. lstanbul Haberlerı Erhan Akyıkhz. Dış Haberler. Ergua Balcı. Ekonomr Osmaa L'lagajr, Kulıur: CcM Üster, Spor Damşman: Abdulkadir Vuctlmın. Duzcllme. Rcfik Durbaş, BilımEgılım Şahis Alpay. IşSendıka: Şukraa Kctrnci, Yuri Haberlerı Mecdcl Dogan, Dm Yazılar: Kcnm Çalçkan, 0 koordmaıor Ahmct Konüsan. • Mali lşler: trol Erkul. # Muhasebe: Balcnl Vcner # BuıçePlanlama. S^vgi Aran # Reklam Ayşc Tonım, Ek Yayınlar Hnlya Akyol # tdare: Hustyin Gurrt, tşietme. Öndef Çclik, BılgiI$lem: Naii Ual. Basan ve Yayan. Cumhunycl Malbucılık vc GazneaJık TA.Ş Tuık Oaf Cad 39/41 Catıloflu 34334 ls< PK 246lsuabul Trl 512 05 03 (20 tııl). Tcia' 222*6 FM. (I) 526 60 ?2 # Burvtar Atkıra: Zıya Gökalp Blv. lnkıllp S. No 19/4, Td: 133 II »147. Tdex. 42344 Fax. (4) 133 1141'42« # İMlr H Zıya Blv 1352 S.2/3. Td 13 12 30, Tda 52359 Fu: (51) 13 12 30 :lnemlCad 119 S. No. 1 Kaı 1. Tel 114550119731. Ttte». 62155. F«x (71) 32» 05« TAK'VİM: 26 EYLÜL 1988 Imsak: 5.23 Gunes: 5.48 öğle: 12.00 Ikindi: 15.22 Akşam. 18.03 Yaısı: 19.23 56. Dil Bayramı kutlanıyor Cahit Tanyol 'Nâzım, birfıskeyle dünyamı altüst ettV diyor Şiirle bitirmek isterim "Atatürk devrimlerinin ilk çocuklanyız biz" diyen Cahit Tanyol, "Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana en büyük tahribatı 12 Eylül yaptı" diyor. ATİLLA ÖZKIRIMLI ~ Gemlik Körfezi kirliliği BURSA (AA) Gemlik Belediye Başkanı Hakkı Çakır, Körfez kirliliğinin sadece Gemlik'ten kaynaklanmadığını belirterek, bölgede, Bursa dahil birçok yerleşim birimi ve faorikanın atıklarmı körfeze akıttıklannı söyledi. Başkan Çakır, "Havayı, suyu, denizi kirletenlere verilen uyarı ve para cezaları yeterli değil. Hapis cezası da uygulanmalıdır" dedi. Çakır, Gemlik'te arıtma tesislerinin hizmete girdiğini, körfezdeki kirliliğin bölgedeki yerleşim birimlerinin evsel ve sanayi atıklarından kaynaklandığını bildirdi. PORTRE CAHİT TANYOL 1914'te Nizip'te doğan Cahit Tanyol, Adana öğretmen Okulu'nu (1931), Gazi Terbiye'yi bitirdikten (1935) sonra Yozgat, Çorurn, Izmir ve lstanbul ortaokullannda Türkçe öğretmenliği yaptı. Bu arada lstanbul Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü'nü bitirdi (1945), sosyoloji doçenti, ardından profesörti oldu. Bu görevinden 1982'de emekliye aynlan Tanyol, kendi çıkardığı dergiler dışında Varlık, lstanbul, Türk Yurdu gibi dergilerde yayımlanan şiir, denem» ve elestirileriyie tanındı. Kunılaş ve Fetih Destanı (1969) dışında siirlerini kitapla^tırmayan "Tanyol'un başhca yapıtları şunlar: Sanat ve Ahlâk (1953), Sosyal Ahlflk Prof Cahit Tanyoi "edebiyattan giripbaskayerdençıkarız. Önce şıırden gırelım «iöze isterseniz." "Adana Öğrelmen Okulu'nda medreseden yetişme bir Türkçe bocamız vardı, Hilmi Güngör. Ondan eski şiir zevkini aldık. Sonra Türkçe • edebiyai hocası olarak Arif Nihal geldi. Kolluğıında Nâzım Hikmet'in plaklan. Bahri Hazer ve Salkırnsöğüt'ü plağa nkumuş Nâzım. Bize dinlelli plaklan ve bizim dünyamızı bir fiskeyle yıktı, allüsl etli." Sonraki yılların "milııjelçi mukaddesatçı" şairi Arif Nihal Asya'dır bu edebiyat öğretmeni. Yeniliğe açık, ilerici düşünceleriyle yeni ufuklar açar öğrencilerinin (1960), AUtürk ve Halkçılık (1981), Türk Edebiyaünda Yahya Kemal (1985). nin yapacağı konuşmayla açılacak kutlamanın Cevdet Kudrel, Ayla Kutlu ve Uğur Mumcu'nun konuşmalanyla sureceğini söyledi. Cevdet Kudret, Kutlu ve Mumcu konuşmalannda, Atatürk Devrimlerini, Dil Devrimi'ni, Atatürk'ün kurduğu kurumları ve bu kurumların sonradan kapatılmasını ele alacaklar. Tolga Çandar'ın da türküleriyle katılacağı Dil Bayramı'nda Dil Derneği onur ödülleri de verilecek. Dil Derneği Yonetim Kurulu'nun, TürJcçenin özleşmesine ve gelişmesine katkılannı göz önüne alarak bu yıl onur ödülü verilmesini kararlaştırdığı kişiler arasında Nadir Nadi, Ömer Asım Aksoy, Aziz Nesin, Yekla Giingör Özden. Prof. Dr. ŞeraDil Derneği Başkanı Prof. Ge fettin Turan, Prof. Dr. Hıfzı ray, "Türk Dii kunımu, 1983'te Veldet Velidedeoğlu, Cahit Kiihııkuk kurailanna aylun, çağ dışı lebi, Nurullah Ataç, A.Dilaçar, bir tutumla kapabldıktan sonra Prof. Dr. Akşil Göktürk ve da eski TDK üyelerince 26 eyliil Agâh Sırn Levent buluntıyor. lerde gorkemli Corenler yapılnuştır" dedi. Dil Bayramı'Bu arada, Atatürk Kültür Dil nın iki yıldır da Dil Kurumu ta ve Tarih Yüksek Kurulu tarafınrafından kutlanmakta olduğunu dan düzenlenen Uluslararası vurgulayan Prof. Geray, Amtka Turk Dili Kongresi 3 ekime kabir'deki saygı duruşundan sonra dar sürecek. Kongreye 25 Türk, bugun saat 19.00'da Metropol 37 yabanci bilim adamı katüacak Kultür Sanat Sitesi'nde kendisi ve 62 bildiri sunulacak. "Uyıısam / Içimde uyanırsın / Lyansam / tçimde uyur kalırsın / Yiiriisem / Gölgene takılır ayaklanm / Sen bakınca gözlerine başlar yolculuk." On dört yaşındayken Adana'da İsmail Habip Sevük'un çıkardığı Maan'f Dergisi'nde yayımladığı Gnıb başlıklı şiiriyle edebiyata giren Cahit Tanyol, "Yazı hayatım şiirle başladı, yine şiirle bitirmek islerim" diyerek gelecek aylarda kitaplaştırmayı düşünduğü yeni şiirleıinden birini okuyor soyleşimizin sonuna doğru. Daha teybin düğmesine basmadan sart koşmustu Cahil Tanyol, edebiyat olacaktı ana konumuz. Ama doğrusu günün "mana ve ehemmiyelini" göz önünde bulundurarak rastlantı bu ya, 12 Eyliil günü buluşmuştuk 27 Ma>ıs'ı izleyen günlerde dinleyici olarak derslerine girdiğim Cahit Tanyol Hoca'ya edebiyat dışı bir iki soru sormadan edebilir miydim? "Tamam Hocam" dedim. önunde. Yobazlıkla suçladığı Mehmel AkiFin siirlerini okutma2 Arif Nihat. Işin ilginç yanı... "Demek nastl birözgürliık varmış ki o donemde biz öğrelmen okulunda Nâzım Hikmet'in plaklarını dinlerdik. Arif Nihat orada bize iki a>rı şiir dünyası açtı. Nâzım llikmel ve Yahya Kemal Ahmel Haşim." Cahit Tanyol, Adana Öğretmen Okulu'ndaki öğrencilik yıllarını, Arif Nihat Asya'nın kendilerine Nâzım Hikmet'in plaklarını dinlettiğini anlattrken sanki çok iyi bildiğim şeylerden sözediyormuş gibi geliyor bana. Birden anımsıyorum Ruhi Su'dan da benzeri anılan dinlediğimi. "Ruhi benden bir sınıf yukarıdaydı. İyi bir arkadaşlığımız oldu. Dostluğumuz da hiçbir zaman bozulmadı. Nitekim Ruhi'nin ilk şiirieri de Aramak'la yayımlaıımışlır." Cahit Tanyol'la Kemal Bilbaşar'ın Izmir'de birlikte çıkardıkları (1939) etkili bir dergidir Aramak. Tanyol da Bilbaşar da Aramak'la duyururlar adlarmı. Bahri Sava'nın ilk yazıları da Aramak'ta çıkar. Ayrıca Hilmi Ziya Ülken, Asaf Halet Çelebi gibi İstanbul'dan yazılar, şiirler gönderenler de vardır. Aramak'ın hemen her sayısı yankı uyandırır İstanbul basınında, ilgiyle karşılanır. Derginin en yakın izleyicilerinden Florence Griffıth Joyner, 100 metreyi 10.54yle koşarak altın madalyjı kazandı Seul Olimpiyatların Griffith 2 metre farkla kazandı CÜNEYT KORYÜREK SEUL Hakkında o kadar yazı yazılan, konuşulan ve Amerikan milli takımı seçmelerinde koştuğu 10.49'luk 100 metre ile herkesi şaşırtan ve bazılarını da şupheye düşüren Florance Griffith Joyner, 100 metre bayanlar fmalinde yarışı en azından iki metre farkla kazandı ve sanınm herkes, bu kadırun ne kadar kabiliyetli ve süratli olduğuna inandı. Avrupa şampiyonu, dünya şampiyonu, dunya rekortmeni Doğu Alman kadın atleti Marlies Goehr ve geçen yılki dünya şampiyonu takım arkadaşı Silke Moeller'in yarı finallerde birlikte elenmeleri ve Los Angeles'taki altın madalya sahibi Amerikalı Evelyn Ashford'un büyük farkla ikinci geldiği 100 metre fınalinde artık yeni bir devrenin başladığı da açıkça görüldü. Öyle ya bundan önce hep Doğu Almanlar ve Ashford sahnede idi. Artık, bunlann hepsi gitti. Baş aktris "Flo" kısa adı ile çağnlan bu muhteşem zenci kadın Griffith, acaba Seul'de ne yapacaktı? Dünyanın en hızlı kadını kim olacaktı? İki isim vardı afışte. Ya o ya Evelyn Ashford. İki favori, dün kozlarını paylaştı. Bir gün önceki seçmelerde 10.62 ile olimpiyat rekorunu kıran Florance Griffith, finalde 10.54 yaparken, hem 24 saat önce kırdığı olimpiyat rekorunu yeniledi hem de altın madalyanın sahibi oldu. Peki ya Evelyn Ashford? O da, 10.83 ile Griffith'in ardından ikincilik kürsüsüne çıkabildi. Bundan böyle atletizm tarihçileri, bayanlar 100 metre rekorlarında tek isim ve iki derece görecekler. Dünya rekoru: 10.49 Florance Griffith Olimpiyat rekoru: 10.54 Florance Griffith. Güle güle Ashford... Hoş geldin Florance. 6 güzel şok u Çılgın giysili, uzun tırnaklı Florance Griffith Joyner 16 Temmuz 1988'den bu yana yeryüzünün en hızlı kadını. 10.49'la 100 metrede dünya rekorunu elinde bulunduran Joyner, Seul Olimpiyatlan'nda, aynı mesafeyi 10.54'te koşarak altın madalya kazandı. Derleyen: NERGİZ K1ZIK Ona, en azından bir göz aşinalığınız var. Uzun tırnaklan, çılgın giysileri, çikolata rengi teniyle bugünlerde sık sık fotoğraflannı görüyorsunuz. tlk bakışta ne düşiindüruyor bilemeyiz ama yakınları "GiizelŞok" adını yakıştırmışlar bu, dünyanın en hızlı kadınına. Seul'de yüz metre bayanlar finalinde 10.54'le altın madalyanın sahibi olan Florance Griffith Jo>nerin güzelliği, çılgın giysileri, baş döndürücu havası bir yana, o görkemli, bazılarının inanamadığı 10.49'a ne demeli? Gelin, dünya rekorunu kırdığı o güne dönelim... mahallesinde doğan Florance, koşmayı seven bir kızdı önceleri. Terzilik yaptığı yıllardan sonra bir bankaya girdiğinde bayağı sevinmîşti. Yine koşuyordu ama bankada oturarak geçirdiği günler kilolarını arttırıyordu. Akşamları da çok sevdiği çocuklar icin bir kitap yazmaktan geri kalmıyordu. Yeniden doğuş Ünlü ABD'li atletlerin antrenörü yetenek avcısı Bob Kerseey'le tanıştığında yeniden doğuşuna önce kendisini sonra da Bob'u inandırıyordu. O günlerde Bob, Florance için sadece "Fazla kilolan çok" diyordu ama arkadaşlan "şişko" hatta "balina" diye sesleniyordu. Kronometre doğru mu? Halter altında kilo atan ve kuvABD takımı seçmelerinin yapıldığı Indianapolis'te öğleden son vetlenen Florance, imrenilen göra oldukça rüzgârlıydı. Seul vizesi runumüyle "Hani, nerede balina arayan atletlerden sıra Florance'a diyenler" cümlesini gülümseyerek geldiğinde Indiana Üniversitesi' soylüyordu. Los Angeles'ıa günin Tracak Stadı'nda ıshk çalan müş madalyasını alırken. 1987 rüzgâr, aniden durmuştu. Ve rüz Roma Dünya Şampiyonası'nda gârın bile soluğunu tuttuğu bu an da yalnızca Demokratik Alman da, Florance GriffithJoyner ina Silke Gladısch ondan daha iyi nılması güç bir zamana ulaşıyor, koşmustu. 10.49'la fırtına gibi esiyordu. Zirveye tırmanış 27 salise daha iyi koşarak yurtBu arada Bob'la çalışmalarını taşı Evelyn Ashford'tan dünya rekorunu alaıı Florance, bu anda. sürdüren Griffith, her geçen gün kendisine şaşkın şaşkın bakan ko zirveye tırmanıyordu. "Acımasız cası Al Joyoer'i görüyordu. Üç antrenmanlan ve psikolojik uyguadımın Los Angeles'ta altın ma lamalan yuzünden nefret ediyordalyalı sporcusu Al, takıma gir dum Bob'dan" diyordu Floranme miicadelesini bile unutrnuş, ce. Ajna bir yandan da bitmiş gikarısına koşarken "Bu zaman bi gözuken atletizm yaşamında didogru mu, kronometre doğru rilişini, antrenörüne bağlıyordu. Griffth, Bob'ın uygulamalarınm ı ? " diye bağınyordu... Elektronik gösterge ve bu ina dan birini şöyle anlatıyordu: "Her gece uyumadan önce leynılması guç zaman doğruydu. Yine de bu rekordan kuşku duyan bi açıyor 'Sen her zaman en hızlar, ruzgârölçen aletin bozuk ol lısın. Johnson gibi start yapıp Leduğunu savunup ortamı tatsızlaş wis gibi rahat koşacaksın' sözletınyorlardı. Sonunda rüzgârölçeri rini dinliyordum. Her gece, her geinceleyen uzmanlar, temiz rapo ce aynı kaset..." ru vereceklerdi ama bununla yeGelelim Florance Griffith'in tinmeyen Griffith sonradan girdi çılgın giysilerine. Tam 14 takım ği iki koşuda Evelyn'in dünya re giysisi var gardrobunda. Hepsinin korundan daha iyi koşarak dedi modelini kendi çizmiş. Florance, koduları susturacaktı. Seul öncesinde antrenörü Bob'Florance GriffithJoyner... dan ayrıldı, 16 cm'ye yaklaşan tırNerden başlamalı bu süper kadı naklarını da kesti ama o çılgın nı anlatmaya? MeksikaABD ka giysileri, hep yanında. Koşarken nşımı 11 çocuklu bir ailenin 7. ço değil ama ısırurken yine onlarla cuğu olarak Los Angeles'ın siyah sahaya çıkacak. Griffith Joyner, 100 metre bayanlar finalinde 10.54'lük derece yaparak altın madalya kazandı. (Fotoğraf: AP) birisiyse Nurullah Ataç'tır. 18 sayı sürer Aramak seruveni. "1940'ta İslanbul'a geldim. Hilmi Ziya. Mustafa Şekip (Tunç) hocalarımdı artık. İkisinin de etkisi olmuştur üzerimde. Ama benim duşünce dünyamda en büyük devrimi yapan Von Asler'dir. Tezimi de ondan aldım. O yıllarda sosyoloji, felsefenin içinde bir dersti, sonradan ayrı bir disiplin oldu." . Cahit Tanyol öğretmenlikle öğrenciliği bir arada yürütürken dergiciliği de edebiyatı da gönlünden silip atamaz bir turlu. Önce Sabahattin Kudret Aksal ve Cahil Yamaç'la birlikte Aramak'ı çıkarmayı dener yeniden. Koşulların olumsuzluğu yuzünden tek bir sayı çıkarabilir ancak. Ardından önce Degirmen'in (1942), sonra da Akademi'nin (1946) yayın yönetmenliğini üstlenir. Değirmen'de... "Cavit Orlıan Tütengil, Orhan Ercan, Tahir Alangu biriikteydik. Genç bir grupluk. Akademi'nin kadrosu belliydi, daha ekâbirdi. Yahya Kemal vardı, Adnan Adıvar, Mustafa i^kip, Hilmi Ziya... Sait Faik de yazardı Akademi'ye. O yıllarda Yahya Kemal'in yakın dosllan arasındaydım ben de." Bu tanışıklığa Cahit Tanyol'un Değirmen'de yayımlanan bir yazısı yo! açm.ştır: Yahya Kemal ve Rindlerin Ölümu'ne Dair. Bu yazıdan Mustafa Şekip ve Halil Vedat Fıralh'ya övguyle soz eder ustat. Sonra bir gün Ahmet Hamdi Tanpınar, Yahya Kemal'in onu görmek istediğini söyler Tanyol'a. Park Ote'.'e gittiğinde TanyoPu coşkuyla karşılar Yahya Kemal. Onun Aramak'ta çıkan şiirlerinden, yazılarından da haberlidir. "Yahya Kemal'le dostluğumuz ölümüne kadar sürdıi. Haftada bir gün mutlaka Park Otel'e giderdim. Bir uslaçırak ilişkisiydi aramızdaki. Bana bütün bilgilerini aktanyor, okumam için kitaplar öneriyordu. Kendisinden yazı isteyen Ahmet Emin Yalman'a benim adımı vererek Vatan'da yazmamı saglayan da oydu." Ama Cahit Tanyol'un asıl Cumhuriyet'te yazmasını istemektedir Yahya Kemal. Onij göre bir yazann unlenmesi, yazılarının yankı uyandırması için en etkili gazetedir Cumhuriyet. Nilekim Cahît Tanyol yazılanna karışıldığı için Vatan'dan ayrıldıktan yıllar sonra yine Yahya Kemal'in aracılığıyla Cumhuriyet'te yazmaya başlayacaktır. "Rahmetli Dogan Nadi'ye o\müş beni, sanıyorum Nadir Bey'le de konuşmuş. Bunun üzerine Cumhuriyet'in sürekli yazarlan arasına girdim. Beni kendisi ta\siye eltiği için yayımlanan her yazımdan sonra ilk karşılaşmamııda Nadir Nadi'nin yazılarımı beğenip beğenmediğini sorardı." Derken, ardından anılar sökün ediyor. Yahya Kemal'le tstanbul gezileri, sohbetler, dostlarla birlikte olunan içki sofraları... Teybe bakıyorum. bant bitmek uzere. "Şimdi hocam" deyip sözü toplumbilimci Cahit Tanyol'un yaşadığımız günlerle ilgili görüşlerine getiriyorum. Atatürk'ten, Dil Devrimi'nden, 12 Eylül'den açıyor; düşüncelerini öğrenmek istiyorum. "Atatürk devrimlerinin ilk çocuklanyız biz. O dönemde Milli Eğitim Bakanlığı, bir bakıma devrimlerin bakanlığıydı >e öğretmen okullanna göre duzenleniyordu. Bu, Atalürk devrimlerinin öğretmen okullan aracılığıyla yayılabileceğinin somut bir ifadesiydi." Hasan Âli Yucel doneminde kurulan Koy Ensütüleri ise doğal ikinci aşamasıdır bu anlayışın. "İsmail Hakkı Tonguç, Gazi Terbiye'de hocamdı. Hayalımda tanıdığım en büyük idealistlerden biridir o. Tonguç. Köy Enstitüleri'yle toplumu kökünden değiştirmeyi amaçlıyordu. Ama ne yazık ki bu dönem 1946'dan başlayarak bitli. " Ya 12 Eylül'ün bitirdikleri... "Bana öyle geliyor ki Cumhuriyet'in kuruluşundan bu yana en büyük tahribatı 12 Eylül yaptı. Anarşiyi bastırmak gerekçesiyle geldi, ama aslında Türkiye Cumhuriyeli'nin lamamına yerleşmiş olan bulün değerleri yıktı. Hâlâ daha anarşi deyip duruyorlar. Anarşi geçicidir, kasırga gibi gelip geçer. Ama 12 Eylül'ün yıktığı kurumlar \e değerler bir daha yerine gelmez." Gırnavaz Höyüğü MARDİN (A A) Mardin'in Nusaybin ilçesi yakınlarındaki Gırnavaz Höyüğü 'ndeki arkeolojik kazılann bu yılki bölümünde, eski tunç devrine ait çok sayıda mezar, savaş aleti ve süs eşyası bulundu. Ankara Ûniversitesi Dil, Tarih ve Coğrafya Fakültesi öğretim üyesi Prof. Hayat Erkanal başkanlığmdaki kazı heyeti, bu yılki çalışmalarda M. ö. 3000 yülarına ait çok sayıda mezar ortava çıkardı. Erkanal, üç aylık kazı doneminde eski tunç çağına ait ok, mızrak ucu, balta gibi bronzdan yapılmış savaş aleti ile çok sayıda kadın süs eşyası da bulunduğunu, bunlann incelenmesinin önumüzdeki yıl sürdürüleceğini söyledi. Tarihi Evler Derneği tSTANBUL (ANKA) Türkiye Tarihi Evleri Koruma Derneği, geleneksel Türk mimarisini ve içinde bulunduğu sorunlan konu alan bir dizi konferans düzenleyecek. Derneğin Beşiktaş'taki tstanbul Yıldız Kültür ve Sanat Vakfı binası konferans salonunda düzenleyeceği konferansların ilkini 4 ekimde Dernek Başkanı Perihan Balcı "Türk Evi" konusunda verecek. Mesut Yılmaz ABD'ye gitti tSTANBUL (AA) Dışişleri Bakanı Mesut Yılmaz, Birleşmiş Milletler'in 43. Genel Kurul Toplantısı 'na katılmak uzere, ABD'ye gitti. Mesut Yılmaz, Atatürk Ha^alimam'nda yaptığı açıklamada, genel kurulun 30 eylül günu yapılacak oturumunda bir konuşma yapacağmı belirtti. Bakan Yılmaz, "Bu konuşmada, geçen bir yıl içinde Türkiye'nin uluslararası konulara ilişkin görüşlerini dile getireceğim. Ayrıca ülkemizi özellikle ilgilendiren bazı konulardaki tutumumuzu izah edeceğim" dedi. Vladivostok ziyarete açıldı MOSKOVA (AA) SSCB, Japon Denizi kıyısındaki liman kenti Vtadivostok'un bulunduğu Primorsky Krai bölgesine, yaklaşık 50 yıldır yabancıların yanı sıra kendi vatandaşlarımn da girişini engelleyen kuralları kaldırdı. Hükümetin resmi yayın organı tzvestiya'nm haberine göre, tçişleri Bakanlığı'ndan bir yetkili, diğer yasak bölgelerdeki smırlamalarm da kaldırılacağım belirtti. tzvestiya, şu anda yabancıların Vladivostok'a girmelerine izin verilip verilmeyeceğine ise açıklık getirmedi. Takograflara mühür Naim Süleymanoğlu bugün geliyor Naim Süleymanoğlu, Türkiye'den gönderilen Başbakanlığa ait GAP adlı ikinci uçakla dün akşam TSI 18.00'de Singapur'dah havalandı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Olimpiyat ve dünya şampiyonu milli halterci Naim Süleymanoğlu bugün saat 14.00'te Turkiye'de olacak. Uçağının arızalarıması nedeniyle Singapur'da zorunlu olarak konaklayan Naim Türkiye'den gönderilen Başbakanhğa ait GAP adlı ikinci uçakla dün akşam T.S.I 18.00 sularında Singapur'dan havalandı. Bu arada Naim'i Seul'den Türkiye'ye getirirken arızalanan Ba^bakanlığın yeni uçağı ANA'nın da Singapur'da onarım çalışmalarının tamamlandığı bildirildi. Ankara Valisi ve Naim'i Karşılama Komitesi Başkanı Saffet Ankan Bediik, Naim'in Türkiye'ye donüşü ile ilgili yaptığı basın toplantısında, karşılama töreninde bir değişiklik yapılmadığını söyledi. Naim'in Esenboğa'da karşılanışını TV naklen verecek. Naim'i yarın Esenboğa Havaalanı'nda BaşbaKan Turgut Özal karşılayacak. Ayrıca Naim burada bir basır. toplantısı düzenleyecek. Özal Naim'e, Bakanlar Kurulu kararı uyarınca şeref madaiyası takacak. Naim'i karşılama töreninde, Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanı Hasan Celal Güzel, Belediye Başkanı Mehmet Altınsoy da bulunacak. Naim Süleymanoğlu yurda dönüşünün ikinci gününde Anıtkabir'i ziyaret edecek. Vali Bedük'ün verdiği bilgiye göre, Esenboğa Havalimanı'ndaki karşılama toreni sırasında Devlet Halk Dansları Topluluğu gösteriler sunacak, belediye bandosu da konser verecek. Ankara'daki spor kuluplerinin temsilcileriyle öğrenciler ve arzu eden vatandaşların da katılacağı törendeıı sonra, Naim, daha önce hazırlanan açık araçla 1. yol diye tanımlanan protokol yolunu izleyerek Hasköy, Aydmlıkevler, Ulus, Sıhhiye üzerinden Kızılay'a gelecek. Öte yandan Naim'i Türkiye'ye getirmek üzere Ankara'dan gönderilen başbakanlığın diğer uçağı GAP'ın içinde Naim ve Başbakanlık Danışmanı Can Pulak 'ın dun akşam Singapur'dan havalandığı oğrenildi. Arızaianan AfJİA uçağı da Singapurlu teknisyenler ve uçağın kendi teknisyeninin çalışmalarıyla yedek parça gerekmeden onarıldı. Öte yandan, Naim Suleymanoğlu'nu almak üzere Singapur'a hareket eden Başbakan'ın " G A P " adlı ikinci uçağının Huston'da yapılan uçuş planlarını uygulayarak, "stratosfer" tabakasından uçacağı belirtildi. Teknik yetkililer, G4 tipi " G A P " uçağının Ankara'dan Singapur'a direkt olarak uçamayacağı, bu nedenle uçağın adı açıklanmayan bir meydahda yakıt ikmali yapacağı bildirildi. AnkaraSingapur arasındaki uçuşun yaklaşık 1012 saat arasında değişeceğini belirten yetkililer, "Bu ucaklar, askeri uçaklar gibi birçok özelliklere sahip. GAP uçuş süresince 50 bin feet (16.5 km) yükseklikten yani stratosferden uçarak gidecek. Ancak açuş bolgesi olan ekvatorda ani ve değişken meteorulojik koşullara rastlanabiieceği gerekçesivle yolda yakıl ikmali yapacak. Gidiş ve dönüşü toplam 2021 saatte gercekleştirebilir" dediler. ANKARA (ANKA) Kamyon ve otobüslere Cahit Tanyol'a göre bu yıkımtakılı mekanik takograflar, dan en çok payını alanlar da Dil hileye karşı 1 ekimden Devrimi'yle laiklik. Hele Ataitibaren mühürlenecek. türk'ün mirasının, bir bakıma Mühürlenen mekanik onun vakfı sayılan Dil ve Tarih takograflarla, sürücülerin kurumlarımn kapatılması olacak yasal hız limitlerini aşıp iş değil. Atatürk gibi yeni Turk aşmadıkları saptanacak. devletini, Türkiye Cumhuriyeti'Böylece daha önceden ni kuran bir insanın vakfının hiolduğu gibi sürücülerin çe sayılmasıdır bu. takografları açarak kural "Toplumu yaşatan, onu sürekli ihlallerini yok etme kılan birtakım kurumlar ve kurugirişimleri önlenmeye luşlar, birtakım değerler var. Bu çalışılacak. Trafık değerler anarşinin antitezi de deekiplerinin kontrolleri ğil. Hiçbir toplum sürekli anarşi sırasında, takograf kartımn içinde yasamaz. Demin de söyle orta bölümünde bulunan diğim gibi 12 Eylül, anarşi anarşi sürücünün adı, soyadı, diyerek Atatürk'ün Türkiye Cunıhareket saati, gideceği yer, huriyeti'ni kurarken getirdiği tehareket etmeden önceki en mel ilkeleri çiğnedi. Hiçbir değer. son kilometresi gibi hiçbir kurum ve kuruluş kalmadı bilgilerin doğru olarak yıkıma uğraraayan. Kala kala dindoldurulup doldurulmadığı sel şeyler kaldı. İmam Halip da öğrenilecek. Okullan, ıslam Enslilüleri, Kuran Kontrollerde sürücülerin 24 kurslan... Üstelik bunlann bir bösaat öncesine ait takograf lümü üniversiteye katıldı. Şu aııkartlan da istenecek ve da üniversitelerimizde felsefe ve önceki 24 saatteki kural sosyoloji yerine teoloji egeınenihlalleri de araştırılacak. dir."