Katalog

CUMHURİYET/4 KÜLTÜRYAŞAM 23 AĞUSTOS 1988 TELEVİZYON 13.15 Açılış Eğitim Önlisans Ozel Ûğretım Yontemlerı: Bırleşıırılmis sımflarda oğretim, Ingilızce Akademik Danışmanlık Programa katılanlar: Anons: Vakur Kayador. Ozel Öğretım Yönıemlerı: Doç.Dr. Nurettm Fidan. İngilizce Akademik Danışmanlık: Mtcheal SmıthHandan Kopkalh. Lorva'nın şiirlerini çeviren şairAdnan Özer: Şiir sözctiklerin dansıdır Şair Adnan Özer Latin Amerika şiirine ilgi duyduğunu söylüyor ve Lorca için "Bence Lorca birçoklarının iddia ettiği gibi köylü bir şair değil. Gerçeküstücü bir şair. Lorca'da insana işleyip yerleşen bir şiir akışı var" diyor. Y U R D A G Ü L ERKOCA Lorca'yı bu kez Adnan Özer'in Türkçesiyle okuyacaklar şiirseverler. Çağdaş Ispanyol edebiyatının yaşayan en önemli şairlerinden ve aynı zamanda Federico Garcia Lorca'mn çağdaşı, yoldaşı Rafael Alberti'nin, Lorca'dan seçtiği 116 şiir "Gümüş Olraak tstiyornm" adıyla yayımlandı geçerüerde. Ülkemizde çok okunan veilgigörenyabancı şairlerin başında geliyor Lorca. Bunun nedeİYİ ŞAİR OLMAK Adnan Özer. "Bizde 1yı şair 1yı çevirmendır diye yaynini soruyoruz Adnan Özer'e. TRT'NİN İCİNDEN MAHMUT T. ÖNGÖREN Fransız düşünürü Aron öldü PARİS (AA) Kendisini "çıkıntı" olarak nitelendiren ve "herkesten farklı olma"nın bir yaşam felsefesi olduğunu savunan Fransız düşünürü JeanPaul Aron, tedavi gördüğü Claude Bernard Hastanesi'nde öldü. Hastane yetkilileri, kendilerine bu konuda ricada bulunulduğu için, 61 yaşında ö'len düşünürün hastalığı hakkında bilgi vermediler. Ancak Aron, kamuoyunda "AIDS olduğunu açıklayan ilk Fransız" olarak tanınıyordu. Aron, kısa bir süre önce Fransız Televizyonu 'nda yayımlanan röportajmda, kendisini AIDS tabusunu yıkmak zorunda hissettiğini belirterek bu hastalığa yakalandığını açıklamış, eşcinsel olduğunu saklamaya da gerek duymamıştı. 14.00 TV'de Türk Sineması: Kırçiçeğim Avni Kuıukoğlu'nun yoneınğt filmde başrollerde Seşe Aksoy, Atılla Yığiı, Can Ozbay, Münır Özkul, Huseyın Peyda var. Köydekı toprvğı verimsiz olan A/ımet şehire çalışmaya gıder. Ahmel'in karısı Nazlı'da gözü olan Kerım Ağa bu fırsaltan yararianarak Nazlı'ya sahıp olur. Nazlı'nın bu iliskiden kızı "Kırçıçeğı" doğar. Niçin "Acıses"? İbrahim Tatlıses'in ekrana çıkmasından sonra, bir TRT yetkilisi, "Tepkiden çok kutlama aldık" demiş. Demek ki bu kişi TRT'de yetkıli, ama yayıncı değıl Bir başka yetkili ise, "Milyonlarca insan ibrahim Tatlıses'ı TRT'den dinlemek istiyor. Bu gerçeği yadsıyamazsınız. Biz halkın isteğinı yerine getirmek amacıyla İbrahim Tatlıses'i ekrana çıkardık" diyor. O da TRT'de yetkıli, ama yayıncılığı bilmiyor. Gerçekten de bugün Türkiye'de Tatlıses'in müziğini dinlemek isteyenler istemeyenlerden daha çok olabilir. Ne ki, radyoTV yayıncılan. "halkın her istediğini yerine getirmekle yükümlü" değildir. "Tepkiden çok kutlama alınsa" bile... Radyo ve TV gibi çok geniş kitlelere erişen yayın kurumlarının yöneticileri izleyıcılere önce her şeyin en iyisini vermenin sorumluluğunu taşırlar. Eğer Tatlıses'i isteyen bir çogunluk varsa örneğin Ruhi Su'nun müziğini isteyen bir başka çoğunluğun da Türkiye'de bulunduğunu kabul etmek zorundadır TRT. Oysa "Halk istiyor" diye Tatlıses'le ilgili yasağı kaldırdığını ve dolayısıyla da "demokratik" davrandığını ileri süren TRT yönetimi, Ruhi Su'ya ve onun müziğine bir türlü kapılarını açmaya yanaşmaz. Kaldı ki, bir yandan Tatlıses'e yer veren TRT'nin öte yandan Ruhi Su'yu aynı ölçüde önemsemesı de bir işe yaramayacaktır. Bir kez, Tatlıses Ruhi Su ile dengelenebilecek değerde değildir. İkincisı, öyle olsa bile, böyle bir "dengeli" yayıncılık anlayışı, "önce her şeyin en iyisini yayımlamak gerekir" kuralı ile bağdaşmaz. Söz konusu yayıncılık kuralı, Tatlıses'in ekrana çıkmasını engelleyecek ve öte yandan da Ruhi Su türündeki müziğin TRT'ye egemen olmasına yol açacaktır. Ama şu soru hemen ön plana çıkmaz mı? "Tatlıses niçın bu denli tutuluyor? Madem ki, kitleler Tatlıses'i tutuyorlar, onu TRT'ye çıkarmak gerekmez mi?" Salt günümüzde değil, çok daha önceki dönemlerde de çoksesli nitelıkli müzik önemseniyor olsaydı, ülkemizin ekonomisi sömürülmeseydi, eski ve yeni tüm hükümetler cumhuriyetimizin başlangıcındakı kültür politikasını geliştirerek sürdürebilselerdi ve okullarımızda genç kuşaklara yepyenı ve kişilikli bir kültür anlayışı aşılanabılseydı, şımdi Tatlıses ve benzerlerinin "acıses"i duyulmazdı Ama bu "acı ses" giderek daha çok yaygınlaşıyor Kötü ekonomık koşullar, çarpık kentleşme, işsizlik, köyden kente akan büyük kıtlelerin yeni çevreye uyum sağlayamaması ve aynı kitlelerin kentte kendi kişiliklerinı bir türlü bulamamasımn yarattığı yabancılaşma ve toplumsal ve kültürel yoz|aşma, Tatlıses ve arkadaşlarının "acı seslerinı" TRT'nin yardımı olmaksızın da tüm Türkiye'ye yaydı. Çeşitli sorunlarla kıvranan halk kesımleri bu "acı ses"te kendi yaşantısının ezikliğini, çarpıkhğını, kaderciliğıni ve umutsuzluğunu buldu. Ayrıca, "acı ses"in kolay melodılen ve kural tanımayan biçemi de yeterli eğitimden yoksun geniş kitleleri rahatça etkiledı. "Acı ses"in niteliksizliği, kültürün ve sanatın sağlayabileceği beğenıden uzak kalmış kitlelerın yüreğini yaktı. Bu müziğin melodisi değil, abuk sabuk sözleri halkın belleğinı hallaç pamuğu gibi attı: "Doğarken Ölmüşüm", "Tanrım Beni Baştan Yarat", "Batsın Bu Dünya" türündeki sözleri anımsayın! Halkın düşürüldüğü çaresizliğin acımasızca yarattığı "arabesk müziği" ya da "dolmuş müziği"ni ya da en doğrusu "acı ses"i İbrahim Tatlıses ve arkadaşlarıyla ekrana çıkaran TRT, çoğunluğa hizmet ettığinı sanıyor. Belkı de bilerek yapıyor bunu. Halkın çaresizlığini körüklemek için.. 15.40 16.00 16.15 17.15 Bugünkü Romanya Haberler Öğleden Sonra Çocuklar İçin "Saturdee" adlı dızıde Peter, Dollv'mn arkadaşlarıyla Conkey'yi tamsıırır. Dördü birlıkte gezmeye baslarlar. 18.00 Haberler 18.15 Dımıdan Bursa Keles yoresmın "Paça" töreni ekrane geliyor. 19.00 Yeni Besteler Suleyman Mertkanlı ve Erol Bıngöl'un bestelen unıtılıyor. Beste: Suleyman Mertkanlı, Makanv Nihavend, Solısı: Necmı Yıidmm. "Sen Başıma Taç Cönlume Sultan Olacaksın"; Beste: Suleyman Mertkanlı, Makanv Nihavend, Solısl. ı\evın Örnek "Sensız Geçen Cunlerime An Ederek Yamyorum". "Senı Bir Gun Görmesem, Inankı Yaşayamam"; Besıe: Erol Btngöl, Makanv L'şsak, Solısı: Sevin örnek "Doğduğum Topraklardan. Koftuğum Sokaklardan" 19.25 Sevimli Üçlü Bayan Roper, kocasmdan harçlığına zam yapmasını isler, ama Slanley buna razı olmaz. Bunun uzerme Chrıssy ve Janel'in desleğı ıle Bayan Roper bir ıse gırmeye karar verir 20.00 Haberler ve Hava Durumu 21.00 Bir Yaz Gecesi Sunuculuğunu Necla Akben'in yaptığı müzik ve eğlence progrommda su sanatçılar yer alıyor. Tulın Berbergıl (Turk halk muziğıj, Nermın Denızcı (hafij Batı müziği), Kadir Soyer (Türk sanaı müziğij, Ali Ayhan (Türk halk milzığO, Mıthal KOrler (hafıf Batı muziğıj, Yasemin Kutsi (Türk sanat müziği) ve kısa parodilerle Abdullah Şahın ve arkadasları. "Bunun nedenini bilemiyonını. Gerçekten de Lorca, Neruda'yla birlıkte bir şiir fenomenr olmuş dnrumda. Bu özelliği edebiyat sosyolojisi açısından incelenraeli. Okuriann, çevirmenlerin Lorca'ya yönelimi araşünlmalı aslında." llk olarak 1979 yılı bsışlannda edebiyat dergilerinde şiirlerini yayımlayan, ardından da üç şiir kitabı çıkaran Özer, zamanla çeviriye yönelir. Lorca'dan önce Victor Jara'nın "Ölümsıiz Şarkı", Neruda'jıın "Yeryüzünde Konaklama" ve Octavia Paz'ın "Uzak Komju" adlı kitaplarmı Ispanyolcadan Türkçeye çevirir. özer'i şiirden şiir çevirisine yönelten nedenleri öğrenmek istiyoruz. ,gın bir kant var; bu pek doğru değıl bence. Şiirin kalitesı açısından bir dezavantaj 1yi şair olmak' dıyor. Almanlar kitap fuarında Kültür Servisi 513 Kasım 1988 tarihleri arasında Tepebaşı 'ndaki tstanbul Serg Sarayı'nda açılacak olan 8. TÜYAP Kitap Fuarı'na 370 Alman yayınevi de topluca katılmak uzere başvurdu. "Dosttan dosta kitap" parolası altında, Federal Almanya'mn ünlü 370 yayınevinin yaklaşık 3500 kitabının sergilenmesi için fuarda 200 metre kare büyüklüğünde bir stand ayrıldı. Sergiyi, Federal Almanya Kitapçılar ve Yayıncılar Birliği'nin bir yan kuruluşu düzenliyor. Söz konusu kuruluş, aynı zamanda, dünyanın en eski ve en büyük kitap fuarı olan ve her yıl en az 90 ülkeden 7 bin kitabm sergilendiği Frankfurt Kitap Fuarı 'nı da düzenliyor. Bu nedenle, 8. TÜYAP Kitap Fuarı'nın açılışına Frankfurt Kitap Fuarı'nın Başkanı Peter Weidhaas da katılacak. Fuar süresince Istanbul'da kalması beklenilen fVeidhaas, Alman Yayıncılar Birliği'nin 7 kasımda fuar alanı içindeki konferans salonunda düzenleyeceği "AlmanTürk Yayın Ilişkileri" konulu panelde de bir konuşma yapacak. Panele Türkiye'deki bütün yayıncılar özel olarak çağnlacak. ra sevdiği şairlerin şiirlerini aoa dillerinden okumaya başlar. Özellikle de Lorca'yı. Paz'ı, Neruda'yı, Jara'yı çevirir arna aklı Lorca'dadır. tşte burada "Neden Lorca?" sorumuzu yöneltiyoruz: 22.00 TV'de Sinema: Çingene (Aynntılı bi/gi yandaki suıunlarda) 23.55 Haber Dosyası Kapanış İKINCİ KANAL 18.58 Açılış Haberler 19.10 Çizgi Film: Miem Bulundukları kolomde eski bir robot, hazırladığı rokeıle Mıem, Daysuka ve Sakaya'yı birlıkte kaçınr. Aslında niyetı sadece Miem'i kaçırmakıır. Ama bızim küçükler Mıem'e yardım elmek isteyince kendilerini roketin içinde bulurlar. 19.35 3.2.1 Contact Progrumın bu bolümunde koyunlann nasıl kırpüdığı anlatılıyor. Aynca istenilen özellıktekt hayvanlar seçılerek bunların nasıl ılretildiği anlatüıyor. 20.00 Müzik: Sazlarla Başbaşa Yılntaz Çoğulu'nun yaptığı programda tstanbul Radyosu saz sanatçılarından Türk müziği yer alıyor 20.15 Arkası Yarın: Mino4 Mmo Rıco'yu bulmustur Bölüm Komutanı Binbaşı Lupo Mino'yu bolukte barındırmak zorunda kalmışıır. Bu arada Mıno'nun babası oğlunun yaşadığını ve Rıco ile birlıkte olduğunu Ğğrenır ve o da Rıco'yu aramaya baslar. Bu arada Mmo savas alanında yaralanır ve hastaneye kaldırıltr. "Bazı şairkr vardır. Kendi dili içindeki varlığı hiçbir şe\le kıyaslanmaz. Lorca bence dil açısından içrek bir şair. Onun şiirinde bir dil kültürii var. Dediğim gibi Lorca benim için melankolik bir biçimde başladı. Bana egzotik gelen bir dilde beni çarpan şnrler yazmış bir şaire olan aşk diyebiliriz buna. Dilini ve külturunu incelemeye ba$ladıgımda bu aşk daha da anJarah bir sevdaya dönüştü. Umarsız Sözü çeviriye getiriyonız. Özeluzaklık, yerini üretmeye yönelik likle şiir çevirisine. Şair olmamn"Ilgimı Latin Amerika şiirine sıcak bir yakınbga bırakb. Ondan şiir çevirisinde bir avantaj olup olaslında. Önceleri İspanyol şairle sonra da Lorca'yı çevinnemek el madığını soruyoruz. rine dnyduğum hayranlık nede de degildi." "Bizde iyi şair, iyi çevinnendir niyle lspanyolcaya yöneldim. Lorca'mn bir tarihte yine çağ diye yaygın bir kanı var. Bu pek tspanyol KüKür Merkezi'nin daşı ve dostu şair Gerardo Diego' doğru değil bence. Şiirin kalitesi knrslanna devam ettim. Biraz he ya "Ama ne diyeyim sana şiir üze açısından bir dezavantaj iyi şair celemeye başlayınca da fspanyol rine? Ne diyeyim bu bulutlar bu olmak. Şiir yazılı hale geldikten ca yazan şairlerden çeviriler yap gökler üzerine? Görmek, görmek, sonra gizemli bir savnıkluk söz tım. Bugün bunlann toplamı kü görmek, onlan görmek işte o ka konusu değil. Işarete dönüşüyor çük bir antoloji oluşturacak du dar. Anlayacaksın bir ozanın şiir artık her şey. Çeviri de onu başrumda." üzerine hiçbir şev diyemeyeceği ka bir dildeki uygun cografyaya Ispanyolca öğrendikteıı son ni. Eleşlirmenlerle hocalara bıra koymak." kalım bu işi. Şiirin ne olduğunu ne sen bilirsin ne ben ne de bir başka ozan..." diyor, ama biz yine de soruyoruz Özer'e "Nedir Lorca'mn şiiri?" diye. "Bence Lorca, birçoklanmn iddia ettiği gibi köylü bir şair degil. Gerçeküstücü, hermetik ve kübist bir şair. Lorca'da insana işleyip yerleşen bir şiir akışı vardır. Lorca'mn tarihsel önemi, edebiyat için modern bir donem olan 20. yüzyıla doğanlarda olmasıdır. Gizemli bir alçakgönüllülüktür Lorca'mn şiiri. Topraksı coşkusallığı, gerçeküstücü zihin faaliyetleriyle kışkırtılmaktadır..." /. KANAL / TV'DE SİNEMA 2. KANAL / FESTtVALLERDEN 21.00 Bir Konu İki Konuk 21.30 Haberler 22.00 Televizyon Oyunu: Kahvaltıda Neredeydin Husanıeıım Üntuoğlu'nun yoııeıtıgı, Enıs losforoğlıı, Suna Keskm'm basrollermı paylaşııkları o\untııı yazarı Ray Cooney Çe\ıren ıse Eurı Eden Modern gençlik re Yestller'le bir arada orııran genç bir kadm bağıııısız bir kısılığe sahıpnr. Se\gtltsı ıle kaıga edtp atı kaıta oııırun, geteneklerıne bağlı. lilız, durust bir ıııeıııunııı erıııı ısgal eder, tısıelık ııç aylık hamılcdır Ola\lur iki zıt karakıerdekı ııısanm ıliikılerı uzerme geli)ir Delon hayranlarına Ç g (Le Gitan) Yönetmen: Jose Giovanni / Oynayanlar: Alain Delon, Paul Meurisse, Annie Girardot, Maroel Bozzuffi / 1975 Fransız yapımı / 100 dakika. Kültür Senisi Bir göçer topluluğun lideri olan çingene, yine kendisi gibi hapisten kaçan iki arkadaşı ile soygunlar yapar. Diğertaraftan eski bir kasa hırsızı olan Yan, bir mücevher soygunu yapnuş ve aranmaktadır. Çingenenin asıl arnacı soygundan kazandığı para ile halkının ihtiyaçlannı temin etmektir. Kader iki soyguncuyu karşılaştırır. Polis her ikisinin de peşindedir. TV'de Alain Delon fîlmierinin gösterimine verilen ara sona eriyor bu fîlmle. Başrolünü aldığı önemli fılmlerinden çok birbiri ardına çevirdiği ve birbirine benzeyen macera filmleriyle ekrana gelen Delon, bu kez bir çingene rolünde. Özellikle kendi roraanlarını fılme çeken, TV'de bir süre önce yine Delon'un başrolünü oynadığı "Şehirde tki Adam" adlı filmini izlediğimiz Fransız romancı Jose Giovanni'nin ticari başarıyı hedefleyen filmlerinden biri olan "Çingene"de tiyatrodan sinemaya geçen Paul Meurisse Delon'la başrolü paylaşıyor. Meurisse gibi tiyatrodan sinemaya geçen ve bir dönem sinemanın bir numaraJı kadm oyuncusu olan, ancak sık sık çevirdiği filmlerle başarı grafiğini düşüren Annie Girardot da filmin oyuncuları arasında. Alain Delon'un koşulsuz hayranları için sıradan bir film. Akün Sineması''nda Kültür Servisi Yaz aylarında tenhalaşan sinema salonlarına canlılık getirmek için Akün Sineması'nın düzenlediği "Ödüllü Filmler Gösterisi"nin ikinci bölümü başladı. 29 ağustosa kadar sürecek toplu gösteride yer alan filmler şunlar: Shohei tmamura'nın "Narayama Türküsü", Taviani Kardeşler'in "Babam ve Ustam", Konchalovski'nin "Sibirya Destanı", Elem Klimov'un "Gel ve Gör", Costa Gavras'ın "Kayıp", Zoltan Fabri'nin "Macarlar." 23.00 Festivallerden (Aynntılı bilgi yandaki sutunlarda) 24.00 Haberler Kapanış RADYO T R T I 05.00 Açılış, program ve kısa haberler. 05.05 Ezgi kervanı. 0 5 J 0 Şarkılar ve oyun havaları 06.00 Köye haberler. 06.10 Gunaydın. 07.30 Haberler. 07.40 Günün içınden. 09.40 Arkası yarın. 10.00 Kısa haberler 10.05 Reklamlar. 11.00 Kısa haberler. 11.05 Reklamlar. 11.10 ögle uzeri. 1İ35 Reklamlar ve radyo programiarı. 13.00 Haberler. 13.15 Müzik. 13J0 Bölgesel yayın ve reklamlar. 14.40 Hukuk köşesi. 15.00 Kısa haberler 15.05 Öğleden sonra. 17.00 Kısa haberler. 17.05 Köyümuz koylumuz. 17.30 Bölgesel yayın ve reklamlar. 18.00 Çocuk bahçesi. 18.15 Haflanın çocuk şarkısı. 18.20 AcemKurdi faslı 18.50 Hafıf mıuık ve reklamlar 19.00 Haberler. 19.30 Turkçe sozlu hafıf müzik. 20.00 Şarkılar. 20.20 Kuçük konser. 20.40 Yenı sesler. 21.00 Kısa haberler. 21.05 Konulann içinden. 21.35 Turk halk muziğı dinkyici istekleri. 22.00 Çesitli muzik. 2 2 J 0 Solistlerden seçmeler. 23.00 Haberler. 23.15 Gecenin içinden. 00.55 Günün haberlerinden özetler. 01.00 Prograın ve kapanış. 01.0505.00 Gcce yayını. T R T I I 07.00 Açılış ve program. 07.02 Solistlerden seçmeler. 07.30 Haberler. 07.40 Türküler ve oyun havaları. 08.00 lkı solistten şarkılar. 08.30 Jose Felicıano soyluyor. 09.00 Turkuler. 09.15 Çocuk bahçesi 09JO Sabah konserı 10.00 Turk halk müzıginde ız bırakanlar. 10.20 Şarkılar. 10.40 Türkçe sozlu hafif muzık 11.05 Turküler ve oyun havaları. 11.30 Beraber ve solo şarkılar. 12.00 Hafif muzık. 12.30 Vurttan sesler kadınlar topluluğu. 13.00 Haberler. U.1S Hafif muzik. 1330 Caz duygusu 14.00 Yabancı dil dersi. ISJOO Erkekler topluluğu 1530 Arkası yann. 15.50 Hafif muzik. 16.05 Turkuler geçidi 1630 Solıstler geçidi. 17.00 Barok muzik. 17.30 Turkçe sözlü hafif müzik. 18.00 Yurttan sesler 18.30 Dın ve ahlak. 19.00 Haberler. 19.30 Solistlerden birer şarkı. 20.00 Turkuler geçidi. 20.30 Yabancı dil dersı. 21.30 Eğitim önlisans programı. 22.05 Beraber ve solo şarkılar. 2230 Bir roman / bir yazardan hikâyeler. 22.45 Turkuler. 23.00 Haberler. 23.15 Solisıler geçidi. 23.40 Hafıf muzik. 23.55 Dunya radyolarından muzik festivallerinden. 0055 Program ve kapanış. T R T I I I 07.00 Açılış ve program. 07.02 Sabah için muzık 08.00 Sabah konserı. 09.00 Haberler. 09.15 Müzikli dakikalar. 10.00 Gunun Konseri. 11.00 Muzık tuneli. 12.00 Haberler. 12.15 Öğle konseri. 13.45 Hafîf muzik. 14.15 Konser saatı. 15.45 Caz sanaıı. 16.15 Çocuk koroları. 16.25 Haftanın çocuk şarkısı. 16.30 Kuçuk konser. 17i» Haberler. 17.15 Solıstler topluluklar. 18.00 Muzık yelpazesi. 19.00 Haberler. 19.15 Müzik ve yorumcular. 20.00 Müzik demetı. 21.00 Esintıler 22.00 Haberler. 22.15 Gecenin gelirdiklerı. 23.00 Salı konseri. 24.00 Gece ve muzik. 01.00 Pnjgram ve kapanış. T R T I V 07.00 .Açılış ve program. 07.02 Turkuler ve ovun havalan. 87.30 Solistler geçidi. 08.00 Turkuler 08.15 Şarkılar. 08.30 Turkulerden bir demeı. 09.00 Haberler. 09.05 Beraber ve solo şarkılar. 09.30 Turkuler ve o>un havaları. 10.00 Haberler. 10.05 Sabahın getirdiklerı. 11.00 Haberler. 11.05 Turkuler. 11.20 Şarkılar. 11J5 Beraber ve solo türküler. 12.00 Haberler. 12.05 Müzik bahçesi. 13.00 Solisıler geçidi. 13.30 Yurdun dort bucağından. 14.00 Haberler. 14.15 Sazlarla Turk sanat müziği. 14J0THM toplu programı. 15.00 Sızın için seçtiklerımız. 15.45 Türkçe sözlü hafıf muzik. 16.00 Haberler. 16.05 Yurttan sesler erkekler topluluğu. 16.30 İki solistten şarkılar. 17.00 Haberler. 17.05 tkı solıst soyluvor. 17.30 Kadmlar faslı. 18.00 Yurttan sesler. 18J0 Soüstler geçidi. 18.58 Program ıe kapanış. SANAT KUUSI Yasaklamak yasaktır Gorbaçov'un "perestroyka" ve "glasnost" politikasıyla yakından ilgılenen haftalık "Les Nouvelles Moscou" (Moskova'dan Haberler Gazetesi) 31 temmuz tarihJi baskısında, kültür bakanlığı görevlilerine sert bir biçimde cephe alıyor. Gazetede yer alan konusu ve biçimiyle son derece sert bir tavırda kaleme alınmış olan "tzin vermemeye kim IZİB verdi?" başhklı yaa, Moskovalı avantgarde sanatçıların sergisinin açılış günü arifesinde kültür bakanlığı nca üç eserin sergiden çekilmesinin istenmesi üzerine yazılmış. Sergiyi düzenleyenler (SSCB Sanatçılar Birliği'nin Moskova kolunu oluşturanlar) bu isteği kesinlikle reddetmişler, hatta daha da ileri giderek: "Hangi yüksek vareı kurulunun, büyük bir sanatçı topluluğunun begeni ve seçimini 'yanlış' olarak nitelemeve hakkı vardır? 'Doğru' begeni kriterleri mi var? Bir yapıtı, yalnızca zaman nesnel bir biçimde değerlendirebilir (...) tşte bu nedenle tüm sanatçılar özgürce soluk almalıdır" demişler. Makalenin yazan ve Moskova Bölüm Başkanı Oleg Savostuc, sanatçı İarı: "Onlar cağımızı dile getirecek yeteneğe sahipler. Onların amacı vakın bir geçmişin şatafatlı sergilerinde yapıldığı gibi kendilerine gore yansıtmak değil, dile getirmek" sözleriyle savunuyor. Ne var ki, yasaklamayı yasaklamak da bir işe yaramamjş. Sergi üç gün gecikmeyle halka açılmış ve eleştirilen yapıtlar yer almamış. Yazıyı kaleme alan Oleg Savostuc "glastnosf'un, başka birçok konuda olduğu gibi bu konuda da sınırlarını gösterdiğini, sonuçta her şeyin "düzen"e uygun bir biçimde yapıldığını yazıyor. Salzburg Mozart Solistleri, Mozart'ın doğduğu kent olan SalzDurg dakı Mozarteum 0rkestrası'nın üyelerinden oluşan "Salzburg Mozart Solistleri" topluluğu, bir bütun olmamakla birlıkte. seslendırılen eserlerın çeşitlıliğıne göre ıkiliden sekızliye dek çeşıtlı kadrolar halinde de konserler verıyor. Bu akşam izleyeceğımız program, topluluğun 13 Hazıran 1988 tarihınde Efes Antik Tıyatro da verdiği konserden kaydedildi. Şef Prof. Hıkmet Şimşek'in yönettiğı, Gülşen Tatu (flüt) ile Sevin Berk'in (arp) solist olarak katıldıklan konserde Mozart'ın sol major serenad, K 525 (Küçük Bir Gece Müziği). fa majör divertımento. K 138. do major tlut ve Arp Koncertosu ve la majör, K 201 No 29 senfonısı yorumlanacak Timurlenk'in sarayj bulundu MOSKOVA (AA) Timur Imparatorluğu'nun kurucusu Timurlenk'in sarayı, SSCB'nin özbekistan Cumhuriyeti'nde, bir otel inşaatı için temel kazılırken tesadufen bulundu. TASS'ın haberine göre, arkeologlar Semerkand'da ortaya çıkanlan kalıntılan inceledikten sonra, sarayın 14. yüzyıldan kaldığını belirlediler. Tabanı ve iç duvarları bozulmadan kalan sarayda, ok ve kargı uçlarıyla, halka ve zincirden yapılmış zırh parçaları ve 50 litrelik 4 büyük kap bulundu. TASS, sarayın ortaya çıkmasından sonra otel inşaatının başka bir yere kaydınlmayacağını ve inşaat projesinin, sarayı da içine alacak şekilde yeniden düzenleneceğini duyurdu. • TİYATRO • GÛSTERİ • SİNEMA PERA 146 97 3 8 1 3 2 64 26 Yön: Robert HOSSEIN LINO VENTURA M0DA SlNEMASI BİR DÜNYA A W0RLD APART CANNES 1M8 \ JURİ BUYUK i 'ÖOUI.U * CANNES 1 9 U . EN İYİ KADIN » OYUNCU ÖOÜLÜ . • BARBARA HEDSHEY • JODHIMAY • IINDA MVUSI S«b SİTE 147 6 9 4 7 Kadıfcfty KADIKOY 337 74 00 12 00 14 15 16 30 18 45 21 30 12 0014 1516 30 18 45 21 '5 "IrkçıUğa bir ttkat • İŞKENCE • KANSIZ Yön Franc RODDAM Yön Jod COEN KADIKÖVDE İLK DEFA 11» 13" 16" 19* 21 BULMACA SOLDAN SAĞA 1/ Azılı atları zaptetmek için dillerini bastıracak biçimde yapılmış demir araç. 2/ Karışıklık, kargaşa... Yüz metrenin kısa yazıhşı. 3/ Çekişme; kavga... Eskiden Karagöz oynatılan kahvelere verilen ad. 4/ tçgüdü. 5/ Bağışlama... Giızel kokulu bir tur kavun. 6/ Habeş soylusu... Demiryolu. 7/ Ölçüp biçmek...Bir nota. 8/ Naiplik. 9/ Bir sınırdan geçebilmek için verilen yazılı izin. YUKARIDAN AŞAĞIYA 1/ Hekimlikte kullanılan sarı çiçekli, acı köklü, kiiçük bir bitki. 2/ Kars yakınIarındaki ünlü harabe yeri... Balık ağlarının alt ve üst yanlarına geçirilen keçi kılından yapılmış ip.. 3/ Alman faşisti... Gölge. 4/ Inek ya da dana budunun orta bölümü... Soğurma, emme. 5/ Yemek... Hz. Muhammed'i görmüş ve onun sohbetinde bulunmuş kimseler. 6/ Olayların düzenli aralıklarla yinelenmesi niteliği... Bir tur şapka. 7/ Değerli madenlerin arılık derecesi... Tantalın simgesi. 8/ Van Gölü 1 ndeki iki küçük adanın adı. 9/ Karşılaştırma. İSTMİBUL SİNEMA GÜNLERİ ARDINDAN . KTatNı EMEK 144 «4 39 Mf15 1» 21 « 23 24 2S Mustos PAZAKTESI ACUSTOS SALI ACUSTOS CABSAMBA ACUSTOS PERŞEMBE BOU.UK OYUNEVİ ROSE LUKSEMBURG MARIA NIN ASIUARI SİYAM BALlCl IVAN'IN COCUKLUCU RADYO CUNLERI TOPLU CÖSTERİSİ KıdıkSy MKS 336 01 12 12 15' 18 2 1 ROSA LUKSEMBURG KURTULUS BOLLUK RADYO CONLERİ ASKIRMAKLARI OYUNEVİ SİYAM BALlCl Shakespeare Konferansı LONDRA (Cumhuriyet) "23. Uluslararası Shakespeare Konferansı", yazarın doğum yeri olan Stratford'da toplanıyor. Dünyadaki Shakespeare uzmanlarını bir araya getiren bu toplantıya Türkiye'den Prof. Engin Uzmen, Bülenı Bozkurt ve Cevat Çapan katılıyor. Birmingham Üniversitesi Shakespeare Enstitüsü tarafmdan iki ytlda bir düzenlenen konferansta bu yıl, ilk kez Doğu A vrupa ülkeleri edebiyat eleştirmen ve tarihçilerinin, Shakespeare 'i ideolojik açıdan ele alarak farklı yorum ve yaklaşım getirmeleri bekleniyor. Bcyoftlu 5İNEPOP 143 70 71 12" 14 ^ 16 11' 21 rakında KMhhBy 5UREYYA Suadiye ATLANTİK m Anktra KIZILIRMAK Sintm.lanndl SAGUSTOSCUMA 27 ACUSTOS CUMARTESI 28 ACUSTOS PAZAR GALERİ •ATÖLYE kdta Gulvrul . AbHfeıDino C ^ V ^ l l Cfcol Burok ( J C I U I S«hıı Turan Adnon Varınco « A«urto» » lylul Vn» ^uknytt D&ın«fi N*jal Devrin, Umftl Gunol Cu™n~,.ta>hari, 11 » • Ömmr Utuç <Lvmuboifan So* «4/? NısuMkn ErolAkyavoi lel 147 08 99 147 97 56 PERA 146 97 3 8 1 3 2 64 26 Aydın LW<>n Musfolo Ato Mustolo Ah.nioj Ftgen Aydınta^bo; G G , s u n Karomurtofo Fcvzi Karakoç Fvol Acoroğkı M«*«nel Noıım Mıthat 5«n ^•ÎS TEM SANAT GALERİSI *££££. M^ H » İ W A »D»»« V««mc» IVHIIIItS »TH» TUttKtR BURHtN UYBUD CAVI! tîM*C« CIHAT BUMK FAHRI SUMED 6 LErL» GM ) » SZ OXT»rGUNOAY SAUM «CAB SALİN ZEKI SiLİM TURAM TKRIK CJUIIM TEKM MTEMC. '***" n n m l ^ S I U T U İ M S I Blrteşik Resim Sergtsi I'MİK KLıPS HAZIR PRATİK MUHTELİF EBATIARDA K)Ji) AğUSlos RESİM ÇERÇEVESI 567 6 6 9 6 576 04 35 Reto Bav^etı Lodın Taksm Foto Exc»«s EHeı eneryotu Karurr, Dunva Gençlıh Meiitezı Nrçonta* Soafçıoğlu Utkecı T^.^ÎI'^.T'ISTA'MBUL " M L DUTAR GEÇMİŞ ZAMAN OLURKİ Sara Ertuğrul Korle 2000 lıra (KDV içinde) Çağdaş Yayınları Türkocağı YALIDATATİL OfRİÜM Fİ1MURİ HAFTASI Şışli KENT SİNEMASI 7 gece 210.000 TL Edremıt Korfezı ALTINOLUK la anayol ıle deraz arasında butun datrelen denız ve ormana cephelı 2oda geniş balkon buzdolaplı murlak.ttıvalet veduşltı yalı daırelerı Bebeğınızle yaslımzla tatıl yapma ımkanı vermehtedır Elektrik. su teleion mevcuttur Sızlere emsalsız dogagüzelhğıne İ sahıp olan bu yörede unulamayacağınız huzurlu bır lalıl I lırsalı vetıvnruz 'ıl • 147 77 62 Gunah Tohumu Omen I Omen II Fury Cehennem Kölu Ruh Gece Avı 15 Pazartesı 16 Salı 17 'Çarsanıba . . . BUGÜN • "Kurtuluş" ve "Oyun Evi" Kadıköy Reks Sineması 'nda gün boyunca John Boorman'ın "Kurtuluş" adlı fılmi, Beyoğlu Emek'te ise "Oyun Evi" görülebilir. 5 KİŞİ 18 Persemhe 19 Cııma hl.Of/'uf 20 Cıımarlesı 21 P.ı/.ıı Cad. 3941 Cağatoğtuİstanbul