22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
TEMMUZ 1988 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/S Ebu Şerif ABD'ye Sovyet lideri Mihail Gorbaçov Polonyalı aydınlara içini döktü davet edildi BAĞDAT (AA) FKÖ lideri Yaser Arafat'ın danışmanlanndan Bassam Ebu Şerif, iki özel enstitü tarafından Araptsrail barışı konusunda görüşmelerde bulunmak üzere ABD'ye davet edildiğini açıkladı. Bağdat'ta AP muhabirine bir demeç veren Şerif, davetin Washingtondaki Brookings Enstitüsü ve Ulusal Basın Kuliibü tarafından yapıldığını belirtti. Londra'da yayımlanan Mideast Mirror adlı gazetede, FKÖ'nün BM gözetiminde İsrail'le doğrudan görüşmeler yapmasmı isteyen bir makalesi yayımlanan Ebu Şerif, radikal Arap çevrelerinin buyük tepkisine yol açmıştı. 'Sosyalizm insanlığa dönmeli' dedi. Sovyet lideri insancilhğm sosyalizmin en onernli başansı olması gerektiğini söyledi. Polonyalı aydınlardan "bu insancıl hedeflere ulaşmava yardıma olmalannı" isteyen Gorbaçov, "Perestroyka trentnin en önemü yolculannın işçiler ve çiftçiler oldağunu" söyledi. Mihail Gorbaçov önceki gün Baltık kıyısındaki Szczecin kentin de bulunan Warski tersanesi işçilerine hitaben yaptığı konuşmada Polonya deneyiminden önemli dersler çıkarttıklannı belirtti. Gorbaçov bu dersler arasında nelerin yapılmaması gerektiğinin de bulunduğunu söyledi. Polonya basınına bu konuda bir demeç veren Sovyetler Birliği Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Gennadi Gerasimov, "Polonya örneğini incelediklerini ve Polonya'nın içine duşlüğü yanlışlardan kaçınmalannın yanı sıra, bu ömeklen kendi ulkelerinde uygnİjyabUecekleri önemli dersler elde ettiklerini" belirtti. Tersanenin dev toplantı salonunda kendisini dinleyen çok sayıda işçiye hitap eden Gorbaçov, "Siyasi hatalann da iizerinde, bedeli bütun bir ulus tarafından ödenecek hatalar yapmamaları için" iki ülkenin reform konusundaki dfneyimlerini paylaşmalarını istedi. Bu arada Gorbaçov'un Polonya'ya yaptığı dört günlük ziyaretin sonunda, PolonyaSovyet ortak bildirisi yayımlandı. Bildiride, iki ülke arasındakı ilişkilerin, "Ulusal farklılıklar ve Sovyet lideri Mihail Gorbaçov, önceki gun Polonya'nın Poronın kentinde bulunan Lenin Anıtı'nı ziyaret ederek çetenk bıraktı. Lenin 1. Dunya Savaşı öncesınde bu kentte uzun bir sure kalrruştı. (Fotoğraf: Reuter) DUTVKADA BUGUN ALISIRMEN Homanyn: VİYANA (AA) Romanya da kuçük kasabaların yıkılmasım ve zorunlu bır şehirleşmeyi öngören projenin uygulanmaya başlandığt belirüliyor. Romanya basınında çıkan haberlerde, Romanya Devlet Başkanı Nikolai Çavuşesku'nun projesinin, halka zorluk yarattığı ve uluslararası alanda geniş eleştirilere neden olduğu belirıildi. Romanya Komünist Partisi yayın organı Scinteia Gazetesi, bu değişikliğin, yaşlılar içın gençlere oranla daha zor olduğunu yazdı. kentleşme 2jorunhı Dış Haberier Servisi Polonya gezisini sürduren Sovyet lideri Mihail Gorbaçov dünya kamuoyunda ilgiyle karşılanan açıklamaİanna bir yenisini daha ekledi ve "Sosyalizm, insanlığa donmelidir" dedi. Bu görüşünu dün Polonyalı aydıniara yaptığı konuşmada dile getiren Gorbaçov, reform programının çalışan insanlara daha iyi bir yaşam sağlamayı amaçladığıru söyledi. Bilim adamları, akademisyenler, yazarlar ve kültür adamlarıyla bir araya gelen Gorbaçov, "tnsanı iradesinin hâkimi kılmak için" devrım yaptığını söyleyen "Lenin'in yaklaşunına dönülmesi gerektiğini belirtti. Sovyet lideri önceki gun gittiö Baltık kenti Szczecin'de bulunan VVarski tersanesi işçilerine yaptığı konuşmada Sovyetlerin ekonomik sorunların çözümünde Polonya deneyiminden yararlandıklarını, bu deneyimden çıkardıklan dersler içinde nelerin yapılmaması gerektiğinin de bulunduğunu söyledi. Varşova'da çok sayıda Polonyalı aydınla bir araya gelen Mihail Gorbaçov "Her şe>e rağmen, caItşan insanlar için daha iyi bir yaşam isliyoruz" dedi. Metne bakmaksızın konuşan Gorbaçov "Sosyalizm. insanlığa donmelidir' Aşama Dikili Sanat ve Kültür Festivali'nin bu yıl üçüncüsü yapılıyor. Geçen yıllar gibi, hatta daha da kalabaiık Dikili. Olof Palme Parkı iki yıl önce açılmıştı Şimdi parkın ortasında bir de barış anıtı yükseliyor Ve sıcak Ege öğleden sonralarında, insanlar kahveleri çay bahçelerinı doldurup, saatlerce panellerı izliyor, konuşmaları dinliyor, tüm etkınliklere katılmaya çabalıyorlar. Gerçekte katılanlar için birçok gözlem olanağı sağlıyor Dikili Festivali. Her şeyden önce artık çağına ve dünyaya açılmanın Türk insanının tabandan gelen istemi olarak gündeme girdığini görebiliyorsunuz, tıpkı demokrasi istemi gibi.. Bu yılki şenliğın ana konusu demokrasi. Demokrasi çevresinde tartışılıyor sorunlar. Ve bu tartışmalar sırasında sorulan soruları da ızleyince. Türttiye'de insanların demokrasi istemlerinin canlılığını ve süreklı gelişmesini görüyorsunuz. Yıllar önce, üzerinde fazla düşünme gereği duyulmayan konular ve sorunlar ortaya atılıyor ve demokrasi yaşamın bir parçası olarak somut bir sorun olarak geliyor gündeme. Her yıl yaygınlaşan, zengınleşen, içerıği genişleyen bir biçimde.. Dikili Festivali, Türkiye'nın çağ atladığını ileri süren Başbakan Özal'a da hak verdiriyor. Dikili'de gelişen teknolojinın yaşamımıza nasıl girdiğini görebiliyorsunuz. Bir zamanlar toplantılara gelip, çoğunlukla imlası da, biçemi de, dili de bozuk yarım yamalak zabıtlarla etkinlikleri izleyen görevliler, artık gelışmiş video aygıttarıyla katılıyorlar toplantılara ve tüm etkinlıkler süresince "1990'ların arşivlerini" oluşturuyorlar kendi deyişlerınce. Biraz da katılanlara gözdağı vermiş oluyorlar. İki yıldır video uygulaması var ve bu yıl çekim makineleri daha da gelışmiş Görevlilerin kılıklarında da bir rahatlama, eski resmilik kaybolmuş, herhalde liberal uygulama bu olsa gerek. Görevliler en gelışmiş teknoloji ile ızliyorlar etkinlikleri. Ne garip şey şu teknoloji, bır ülkeye nereden gireceği hiç belli olmuyor. Görevliler, görevlerini yapıp dınleyicılerı, konuşmacıiarı tespit ediyorlar. Gazetecıler de görevlerini yapıp, gorev başındakı görevlilerin tutkulu çalışmalarını resimliyorlar. Önceki gün bir görevli, fotoğrafını çeken arkadaşımız Nüvit Özdogru'ya sormuş: Biraz ayıp olmuyor mu? Neden olsun? Siz bizi çekerken ayıp olmuyor mu? Ama demiş görevli, benim görevim bu. Nüvit gülmüş: Bu da benim görevim işte, demiş. Gerçekte, videolu tespit yönteminin bazı yararları da yok değil. Hiç değilse, ilk aşamadaki yanlış anlamalar ortadan kaldırılabilir. Düşüncede suç arayan egemenlerin, etkinlikleri bir suçlar gizilgücü (potansiyeli) olarak görmesi de doğal. Ama benı en çok şaşırtan, Antur Motel'in girişinde açılan, ılkokul çocuklarının, barış ve dostluk sergisinin görevlılerce fılme alınmasıydı. Biliyorum, ülkemızde barış der demez, bazılarımn tüylerı dıken diken oluyor. Barışın ardında suç aramak kimi egemenlerin doğal davranışı. Ama dokuz, on, on bir yaşlarındaki çocukların resimlerinde de suç aranır mı? Hem birinde bir suç olduğu izlenimine kapılınsa, dokuz yaşındaki çocuk örneğın TCK. 142den gözaltına alınıp, tutuklanıp yargılanacak mı? Dünya tarihinde yeni yeni aşamalar mı gerçekleştıreceğiz soruşturma ve kovuşturma alanında? Bu soruyu sorduğumda bir arkadaş "Ne samyorsun" dedi, "beş yaşında çocukları bile gözaltına aldıklarını biliyorum." Aşama ustüne aşama gerçekleşti rıliyor, baskı yöntemlen doğrultusunda. Önceki günkü Cumhuriyet'te Haluk Bakır'ın Hollanda kaynaklı bir haberi vardı. Haberde 27 haziran günü öldürülen HITB Başkanı Nihut Karaman'ın cenazesinin basına gelenler üzerıne Hollanda'da oluşan tepki dile getirıliyordu.Amsterdam'da düzenlenen basın toplantısında "Türkiye'de cesede işkence yapıldı" denmiş. Doğrusu cenazenin baştna gelenler gerçekten işkence. Yetkililerimiz ve etkililerimiz işkence yoktur derlerken, işkence alanında da yeni bir aşamayı gerçekleştirmiş bulunuyoruz, dirisini elımızden kaçırdığımızın ölüsüne, cesedine işkence yapıyoruz. işte egemenlerimizin çağa bir katkısı daha. Ege uiuklarından güneş bararken, Dikili sahilinde oturmuş bunları konuşuyorduk. Bir yandan gözlerimiz televizyon haberlerinde, Sayın Evren'i gördük, kırmızı kordonlu kılığı ile Kraliçe ile birlikte Buckingham Sarayı'nın koridorlarından geçip, yemek salonuna gıdiyordu. Yemekte yaptığı konuşmada da, çokça demokrasi sözcüğü geçiyordu galiba... Uzakta olduğumuz için söylediklerini tam olarak anlayamıyorduk. Üç yıllık Dikili deneyimi, Türkiye'de çeşitli güçlerın değişik alanlarda hangi aşamaları gerçekleştirdiklerini açık seçik kavramaya yardımcı oluyor. sosyalizmi inşa etmedeki somut tarihi koşullar göz öniinde bulundurularak geliştirileceği" kaydedildi. Ortak bildiride, "Işbirliğinin esitiik ve karşılıklı güven atmosferinde gerçekleştirileceği" \e tarafların "mollak gerçeğe sahip olduklan" iddiasında bulunmayacakları belirtildi. SovyetPolonya ortak bildirisinde ikili ilişkilerin "Her iki ülkenin bağımsızlık ve sosyalizmi inşa elme yönlemleri ve bagımsızca karar verme" haklarına saygı ilkesine dayandığı ifade edildi. MACARISTAN Merkez Komitesi: Radikal reform şart BUDAPEŞTE (AP) Macaristan Komünist Partisi Merkez Komitesi'nin iki gün süren toplantısında, büyük oy çoğunluğu ile ülke ekonomisini düzeltmek için radikal reformlann yapılması gerektiği kabul edildi. Ancak.bu konudaki nihai karar ekim ayına ertelendi. Gözlemcilere göre bu olgu merkez komitesinin radikal reformlann gerekliliğini kabul etmekle birlikte, sosyal huzursuzluga yol açabilecek reformları uygulamaya koymaktan çekindiklerini gösteriyor. Öngörülen reformlar uygulandığt takdirde fiyatlar yukseleceği gibi, 1990'a kadar yaklaşık 100 bin kişi işini kaybedecek. Basına açık olarak yapılan toplantıda dün merkez komitesine siyasal özgürlük konusunda da bir rapor sunuldu. Raporda insanların "gnıp oluştunna ve toplanma özgiirlüklerinin" yasal güvence altına alınması isteniyor. Toplantıda dün bir konuşma yapan Politbüro üyesi Miklos Nemeth Macaristan'ın "artık konuşmara değil, eyleme gereksinmesi olduğunu ve radikal reformlann zorunlu olduğunu" söyledi. Nemeth şöyle dedi: 'Bu reformlar sonncunda ortaya kapitalizm çıkmayacak. Ama ne lür bir sosyalizm olacagını da şimdiden bilemeyiz." Halen 18 milyar dolar dış borcu olan Macaristan ciddi bir ekonomik bunalım yaşamakta. Nemeth, önceki gün yaptığı konuşmada ise zarar eden işletmelere tüm yardımların kesilmesini ve sadece rekabet yeteneğine sahip işletmelere fırsat verilmesini istemişti. Gemi baskını üzerindeki esrar perdesi kalkıııadı STELYO BERBERAKİS ATİNA Geçen pazartesi günü Atina'nın Saronik Körfezi'nde Yunan turist gemisi City Of Poros'a saldıranlann hangi örgüte üye olduklan henüz kesinlik kazanamadı. Kanlı saldırıyı ustlenenler kendilerini, "tslami Cihad" ve adı ilk kez duyulan "Ezilen Filistin Halliinın Kurtuluşu Örgütü" üyeleri olarak tanıtıyor. Ancak Yunan polisi, bu saldırıyı söz konusu orgütlerin yapmış olabileceğine inanmıyor. Ölu sayısı 9 olarak kesinleşen kanlı saldırı üzerindeki giz perdesi sürerken, gemiye karşı girişilen saldırı ile aynı gün, geminin yanaşacağı Faliron limanında meydana gelen şiddetli patlamada, otolarının içinde parçalanarak can veren iki kişi arasında da kesin bir bağlantı kurulamıyor. Bu arada Kamu Düzeni Bakanlığı tarafından basına dağıtılan iki fotoğrafın sahiplerinin "ölii olduklan"ndan söz ediliyor. Bu arada polisin başlangıçta Faslı bir bayan komando olarak aradığı kızın, Fransız turisti oldu' ğu anlaşıldı. Saldırı sırasında yanarak can verdiği bildirilen İzabel Bismuth'un cesedinın iki yakın arkadaşı tarafından "tanındığı" Yunan gazete haberlerinde yer alıyorsa da hükümet bu konuda hiçbir tespitin söz konusu olmadığını açıkladı. Öte yandan, özellikle Amerikan basınında Atina'da meydana gelen saldırıyla ilgili haberlerde Yunanistan'ın bir terör yuvası olarak nitelennıesi Başbakan Andreas Papandreu'nun terörist devletlerle işbirliği yapmakla suçlanması, Atina'da sert tepkilere yol açtı. Hukumet Sözcüsü Sotiris Kostopulos, Amerikan basınında çıkan haberleri sert bir dille eleştirdi. Kostopulos geTii saldırısıyla iigili olarak, Yunanistan'ın, halklarının kurtuluşu için verilen mücadeleleri desteklediğini, ancak şiddet ve terör yollarına her zaman karşı çıktığını,söy ledi. Kostopulos, Atina'nın Yunan halkını ve Yunanistan'ı ziyaret eden yabancıları korumak amaayla gerekli her turlü önlemi almaya hazır olduğunu duyurdu. Atina, ABD basınına ateş püskürüyor Shultz, Çin'de PEKİN (AA) ABD Dışişleri Bakanı k George i konusunda görüşmeler için w Shuitz, Çin 'e gitti. Shuitz, 9 Asya •**. ülkesini ziyaret ve Pasifık 4H i Ortadoğu ' «*~ < Asya amaayla çıktığı ülkeierine j durağı olan gezisinin altıncı füze satışı Pekin 'de, Çin lideri Deng Siaoping, ile görüşecek. Görüşmelerde ele alınacak başlıca konular arasında, Amerikan Sovyet ilişkilermdeki gelişmeler, Seul Olimpiyatları'nda alınacak guvenlik ö'nlemleri, Çin'in Ortadoğu ülkeierine füze satışı ve ikili iliskiler bulunuyor. A M Fekin'in silah satışları 1987'de 2 milyar dolarayükseldi Meksika'da seçim Çin, dünyanın 4. silah satıcısı parti sika'da 6 temmuzda yapılan curahurbaskanlığı ve milletvekili seçimlerinin kesin sonucu açıklandı. Bazı illerin valileriyle, belediye başkanlarının da belirlendiği seçimleri, oyların °/o 50.36'sını toplayan iktidardaki "Devrimci Düzen Partisi" kazandı. Cumhurbaşkanlığını da iktidaı partisi adayı Carlos Salinas De Gortari kazandı. Kurulduğu 1929 yıhndan beri yapılan seçimlerde °7o 70 oy çoğunluğuyla 50 yıldır iktidarda bulunan Devrimci Düzen Partisi'nin oylarırun azalması, muhalefetin ise oy oranını arttırması seçimlerin "siirpriz sonncu" olarak nitelendiriliyor. Ülkedeki 50 yılük "tek parti" sisteminin ortadan kalktığına dikkat çekiliyor. Öte yandan, milletvekilligi seçimlerinde kısmı sonuçlara göre 500 üyeli meclisteki 300 sandalyenin sahibi belli oldu. 300 milletvekilliğinden 249'unu iktidardaki Kurumsal Devrimci Pani (PRI), 31'ini Clouther'in Ulusal Eylem Partisi (PAN), kazandı. Yugoslavyd'da yeni grev BELGRAD (AA) Yugoslcvyada BosnaHersek bölgesindeki Zenica çelik fabrikalannda yaklaştk 2 bin 500 metalürji işçisinin salı gecesi greve başladığı bildirildi. Yugoslav resmi haber ajansı Tanjug'un haberine göre grevci işçiler yüzde 150 civarında bulunan yıllık enflasyonu yüzde 95 'in altına indirmek için uygulanan kemer sıkma programı çerçevesinde haziran ayı ücretlerinde yapılan kesintiyi protesto ediyorlar. Çin'in düzenii biçimde artan silah satışlannın Batılı ülkelerce kaygıyla izlendiğini bildiriyor. Dıs Haberier Servisi Çin'in 1980'den beri hızla artan silah satışları özellilde silah satıcısı olan devletlerce yakından ve dikkatle izleniyor. 1980'lerin başında küçük çapta sUahlar satan Çin'in iki yüdan beri orta menzüli füzeler ve ileri askeri teknoloji de satmaya başlaması, bunu yaparken de alıcdann siyasal çizgisi üzerinde durmaması özellikle Batılı ülkelerde çeşitli açılardan dikkat ve kaygı uyandırdı. Bu ülkeler son sıralarda olumsuz tepkilerini daha yüksek sesle dile getirir oldular: Newsweek dergisinde yer alan bir incelemede Çin'in silah satışları, özellikle de füze gibi ileri teknoloji gerektiren türde silah satışlarıyla hem para kazanmak hem de siyasal nüfuzunu artürmak istediği öne sürüidü. "]Vewsweeifc" Dergisi kalktıCUY (AP) MekMEXICO "Mecelle" Dergisi'nin iddiası: Çin askerieri. yerden havaya fuzelerin kullanıldığı bir tatbikat sırasında hızlı bir gelişme göstererek kısa zamanda ABD, SSCB ve Fransa'nın ardından dördüncülüğe yükseldi. Amerikan kaynaklannın hesaplarına göre, Çin'in silah satışı 1986'da 1,5 milyar dolar, I987'de 2 milyar dolar düzeyindeydi. Tabü bu rakamlar, ön sıradaki üç Ulkenin silah satışından sağladıklan gelire oranla çok düşük. Ancak pazar payının hızla büyüdüğü de bir gerçek. 1978'de yüzde iki iken geçen yıl bu pay yüzde 5'e çıktı. Irarfla Israîl, Yahudi göçü için anlaştı Londra'da yayımlanan dergiye göre, Iran'la tsrail arasında 1981 'de imzalanan anlaşma ile Iranlı Yahudilerin göçü serbest bırakıldı. Vasıflı Israilliler, Türkiye üzerinden tsrail'e gidiyor. Dış Haberier Servisi Londra'da yayımlanan haftalık ElMecelle dergisinin son sayısında 612 temmuz "Viyana'ya Giden İran'ın Cunurtesi Uçaklannda Bnlunan Meçhul Yolcular" başlığıyla verilen haberde, Iranlı 150 bin Yahudinin durumu ve tarih boyunca oluşan trantsrail ilişkileri gündeme getirildi. El Mecelle, tran'la Israil arasında Iranlı Yahudilerin göçünü sağlayan anlaşmanın 1981'de imzalandıgını, tran'ın göçü serbest bırakmasına karşılık, tsrail'in bu ulkeye silah vermesinin kararlaştınldığını ve bunun 1986'daki trangate skandalıyla su ytizüne çıktığını açıkladı. Dergi 80'li yılların sonuna kadar ilk asamada 30 bin Iranlı Yahudinin ülkeden göçünün hedeflendiği, ama 1982'de Lübnan Harekâundan sonra bunun yavaş yürüdüğünü, Yahudilerin göçten caydıklarım ileri sürerek, göçün Türkiye ve Avusturya üzerinden gerçekleştiğini savundu. El Mecelle, eğitimli ve kültürlu Yahudilerin Avusturya, işsiz ve eğitimsiz Yahudilerin de Türkiye üzerinden göç ettiğini, vasıflı Yahudilerin tsrail'i tercih etmeyip Amerika, Kanada, B.Almanya ve Hollanda gibi refah düzeyi yüksek ülkelere gitmeyi yeğleyip daha iyi bir yaşam sürdürmeyi istediklerini vurguladı. Dergi 19851987 yılları arasında 5 bini aşkın Yahudinin Avusturya'ya geldiğini, bunlardan sadece % 10'unun lsrail'e göç ettiğini bildirdi. Avusturya'run bu yumuşak tutumundan ötürii, Sovyetler'den gelecek olan yeni Yahudi göç yoiunun lsrail tarafından Doğu Bloku'nda diplomatik ilişkide bulunduğu tek ulke olan Romanya'nın başkenti Bükreş'e kaydınldığını ortaya çıkaran El Mecelle, Filistin direnişi nedeniyle tsrail'in kendi demokratik yapısını korumak amacıyla Yahudi göçlerine büyük gereksinim duyduğunu ve bu yoldaki bir bakanlar kurulu kararının 12.6.1988'de alındığtru belirtti. 279005 nolu askeri kımliğimi kaybetıim. Hukumsuzdur. KÂMtL UZELLİ hiberya'da darbe girişimi MONROV1A (AA) Afrika ülkelerinden Liberya'da, bir darbe girişiminde bulunmak üzere kendisine bağlı 11 kişiyle ülkeye girmek isteyen eski başkan yardımcısının, sınırda guvenlik görevlilerinin açtığı ateş sonucu öldürüldüğü bildiriliyor. Liberya radyosu, Liberya Devlet Başkanı Samuel Doe'nun işbaşma geldiği 1980 darbesi sırasmda önemü rol oynayan eski Başkan Yardımcısı Nicholas Podıer'in, ülkenin Fildişi sahillen ile olan sının yakınlarında diin çıkan çatışmada ölen "asiler" arasında bulunduğunu duyurdu. Reaktörde gaz sızıntm MADRİD (AA) Ispanya'nın batısında, Caceres Nükleer Santralı 'rtın reaktörlerinden birinden önceki akşam gaz sızıntısı olması sebebiyle faaliyetinin durdurulduğu bildirildi. Başkent Madrid'deki Nükleer Guvenlik Konseyi (CSM) tarafından yayımlanan bildiride, atmosferdeki radyoaktif gaz oranınm, belirlenen en üst düzeyin oldukça altında olduğunun saptandığı kaydediliyor. Nükleer santral sözcüsü olayla ilgili olarak yaptığı açıklamada, gaz sızmtısının santral çalışmalarma ve çevrede yaşayanlara hayati tehlike oluşturmadığını söyledi. man öfke uyandınyor. Çin'in Irak'a savaş uçağı, Suudi Bu konuda ilk önemli tepki, Arabistan'a da nükleer savaş başÇin'in tran'a "Sükwonn" füze lığı da taşıyabilen orta menzilli leri satmasıyla baslamıştı. Bilin nükleer füzeler sattığı haberleri diği gibi Iran, bu füzeleri Körfez çıktı. Iran ve tsrail, şiddetli tepki savaşında gemilere karşı, daha gösterdiler. Çin yönetimi, silah üretimi ve sonra da "kentler savaşı"nda Irak kentlerine karşı kullannuştı. satışına ilişkin rakamları özenle Ne var ki Pekin yönetimi, Tah saklıyor. Yetkililer bu konuda koran'a füze sattığıru yalanlayarak nuşmaktan kaçınarak soruları yaBatılı uzmanlar, Çin'in dunyamı Iran'ın bu füzeleri başka bir kay n'tlamıyorlar. Ancak Batılı uzzm 4. silah saucısı durumuna yük naktan edinmiş olabileceği iddia man kuruluşlarm yaptıkları heseldiğini belirtiyorlar. sında bulunmuştu. Ardından saplara göre, silah satışmda Çin, Çin'in silah üretiminde dayandığı teknoloji elbetteki salt kendi bilim adamlarmın, mühendislerinin 1950'lerin Sovyet silah modellerinden geliştirdikleri sistemlere dayanmıyor. Bu konuda uzun süredir ABD ile Çin'in işbirliği yaptığı ve ABD'nin ileri teknoloji de dahil birçok askeri 'Toıowhow"ı (üretim bilgisi) Pekin'e sattığı biüniyor. Zaman zaman Amerikan yönetimi bazı sınırlamalar getiriyor, ama bir ambargo kesinlikle söz konusu değil. Newsweek'in bildirdiğine göre, bu konuda asıl şaşırtıcı olan Çin'le tsrail arasındaki bağlantı. Bilindiği gibi Çin resmen Filistin Kurtuluş Örgütü'nü tanıyor ve destekliyor. lsrail'le ise diplomatik ilişkisi bile yok. Ama Newsweek, geçen on yıl içinde Çin'in Israil'den 1 milyar dolarlık silah satrn almasında tarafların sakınca Chemıcal Mitsui Fon: görmediğini yaayor. Pekin'in IsTürk Sermaye Piyasası'ntn yüksek getirili rail'le asıl ileri teknoloji alanında menkul kıymetlerinden oluşan ve yönetimini işbirliği yapmak istediği, hatta Chemical Mitsui Bank A.Ş.'nin üstlendiği ABD'nin baskısıyla Israillilerin yapımından son anda vazgeçmek güvenli bir yatırım aracıdır; zorunda kaldıkları savaş uçağı "Levi"nin yapımıyla Ugüendikleri Tüm tasarrufçularımıza önemli belirtüiyor. Bu konuda iliskiler ne kazançlar sağlayan • durumda kesin bir şey söylenemiyor. tsrail Savunma Bakanı tzak yüksek verimli bir yatırım aracıdır; Rabin, "Levi"yle ilgili iddiaları "tamamen uydurma" diye niteDeğer artışlarıyla birlikte, liyor, ama bazı Batılı istihbarat kaynaklan Çin'in Çengdu'da yaistenildiği an net olarak pımına başladıklan yeni avcıkolaylıkla nakde çeviritebilen bombardıman uçağının şaşılacak kadar "Levi"ye benzediğine dikbir yatırım aracıdır; kati çekmeden edemiyorlar. Çin'in askeri teknolojisini çeşitli kanallardan geliştirmesi ınerak ve kaygı uyandırırken, silah satışlarını arttırması da mali ve bir ölçüde siyasal nedenlerle zaman za Sağlamış olduğu avantajları ile gerçek bir menkul kıymet yatırım araa. CKMICAL MITSUI FON Chemical Mitsui Bank A.Ş. Birinci Menkul Değerler Yatırım Fonu Chemical Mitsui Fon Katılma Belgeleri Sermaye Piyasalan Birimi Büyükdere Cad. 108A Esentepeİstanbul Tel: 175 29 30 (10 Hat) BESAJANS CKMICAL MITSUI BAN< A.Ş.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle