Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 MA YIS 1988 • • • • HABERLER CUMHURİYET/13 Beşiktaş 5 adım (Baftarafı Sporda) topu kaleci Çetin köşe vuruşuna dönüştürdü. 20. dakikada Gençlerbirliği kaJesi önünde meydana gelen karambolde Ali'nin rövöşatası auta çıktı. 24. dakikada Beşiktaş yenik duruma düştü. Muammer ile bir kontratak geliştiren Gençlerbirliği, Muammer,ile ceza alanına yaklaştı, bu oyuncu boşta bulunan Hikmet'i gördü. Kaleri Zalad topu almak için kalesinden uzaklaşmca plase bir vuruşla topu SiyahBeyazlı ağlara gönderdi. 26. dakikada Beşiktaş sol kanattan Saffet'le bir atak geHştİTdi, yaptığı ortada top kaleci Çetin'i aştı, meydana gelen karambolde boş kaleye Feyyaz vurdu, Şirin topu elle kesince verilen penaltıyı FUza gole çevirdi. 34. dakikada Rıza'nın sert şutunu Çetin yumrukladı, Zeki'nin önüne düşen topa bu oyuncu sert vurdu, ancak top defansa çarparak geri döndü. 40. dakikada KırmızıSiyahlılar ikinci gole çok yaklaştılar, ancak Zalad gole izin vermedi. 41. dakikada Beşiktaş, Gençlerbirliği defansını az adamla yakaladı, kale önünde Rıza, Ali, Feyyaz topa bir türlü vuramadılar, en sonunda Ali'nin vuruşunda kaleci Çetin topu yumrukla uzaklaştırınca ilk yan karşıhkh gollerle 11 berabere sona erdi. tkinci yarıya Beşiktaş, golü düşünerek başladı. Saffet ve Ali'yi Feyyaz, zaman zaman da Rıza'nın desteklemesi, SiyahBeyazlıların hücum etkinliğini arttırdı. Özellikle Saffet ve Ali'nin gole çok yaklaştığı anlar oldu. Ancak kalesinde devleten Çetin, mükemmel futbolu ile Beşiktaş'a "dur" diyen adam oldu. Gençlerbirliği ise 11 'lik skora razı bir futbol sergiledi. Ancak Beşiktaş'm 10 kişi ile birlikte Gençlerbirliği kalesine yüklendiği anlarda Hikmet, karşı atağa kalkan Muammer ve son dakikalarda oyuna giren Zlatko, Za lad'a zoı anlar yaşattılar. 87. dakikada ise topu oyuna sokmamakta direnen Zlatko, hakemden kırmızı kart gördü ve maç bitti. Özalsusuyor, yardıması muhalefeti suçluyor Tferöre prim veriyorlar' da degilmiş gibi..." Başbakan Turgut Özal, muhalefet liderlerinin, Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in 12 Eylül ile ilgili sözlerine karşı gösterdikleri tepkileri değerlendirmekten kaçındı. Başbakan Özal, muhalefet için "Konuşsunlar bakalım" demekle yetindi. Özal, Ziraat Odaları Birliği Başkanı ve yöneticilerini kabulden önce, gazetecilerin "Cumhurbaşkanı Evren'in 12 Eylül ile ilgili sözlerini nasıl değerlendiriyorsunuz" sorulanna "A>^küstü konuşmam" diyerek yann vermedi. Başbakan Özal, Cumhurbaşkanı Evren'in sözlerini yorumlamaktan kaçınırken ANAP Genel Başkan Yardımcısı Tuncay, muhalefeti, "koltuk hırsıyla teröre prim vermekle" suçladı. Yusuf Özal da muhalefeti "yıkıcı" olarak niteledi. Haber Merkezi ANAP Genel Başkan Yardımcısı İlker Tuncay, A N A P iktidarının memlcketin herhangi bir şekilde bölunmesine, kamplara aynlmasına ve tekrar karanlık günlere itilmesine izin vermeyeceğini belirterek, "Memlekel bir daha 12 Eylül dönemine gelmeyecektir" dedi. Başbakan Turgut Özal ise bir gazetecinin "Evren'in Trabzon konuşması için ne diyeceksiniz" sorusuna "Ayaküstü konuşmam" yanıtını verdi. Özal, muhalefet liderlerinin bu konudaki tepkileri için de "Konuşsunlar bakalım" dedi. ANAP Genel Başkan Yardımcısı Tuncay, dün düzenlediği basın toplantısında muhalefet partilerini eleştirdi. Her fırsatta 12 Eylül öncesini ele alıp "umacı" gibi korku salmak amacında olmadıklarını öne süren Tuncay, "Ama ne büyük talihsi/Iiktir ki 12 Eylül öncesi liderleri aynı üslup ve hırsla otobüsün üzerinde, 'İktidar benim olmaIıdır, gerisi ne olursa olsun' diyerek yine anarşi ve teröre prim çıkarmaktadırlar. Fakat hayır. Türk milleti günde 20 gencin öldüğünü, bırakın sokak lambalannı vitrin ışıklarının bile tasamıf diye söndürüldüğünü, çiftçinin bir teneke mazot için çektiği çileyi ve 5 bin vatan evladının ölümünü asla unutmayacakur" dedi. Muhalefet partilerinin liderlerinin, koltuk hırsıyla meydanlarda millete büyük vaadlerde bulunduğunu öne suren Tuncay, sözlerine şöyle devam etti: "Sayın İnönü, kanlı 1 Mayıs'ta masum 36 vatandaşımızın katledildiAini unutmuş gibi, tekrar eski günlerin özlemine düşmüş, bu görüntüleri bir kenara itmiş göriinmektedir. Muhalefet partilerinin sayın liderleri sanki hiçbir şey olmamış gibi memleketin asıl meselelerini bir yana bırakıp, sırf koltuk ihtirası için yine meydanlarda çok masumane bir görüntü ile millete çözüm formülünü söylemeden büyük vaadlerde bulunmaktadırlar. 1980 öncesinin 'Avrupa'nın hasta adamı' olan Türkiye'de sanki bu liderlerden bazılan işbaşın Devlet Bakanı Yusuf Bozkurt Özal ise Gaziantep, Şanlıurfa ve Adıyaman'dan sonra geldiği Malatya'da halka hitaben yaptığı konuşmada, muhalefeün memleketi kargaşaya götüren bir davranış içinde olduğunu, haklannda yazılanların da oyunun bir perdesi olduğunu öne sürerek şunları söyledi: "Eski devrin adamlan, eski devrin taktikleriyle dönmüşlerdir. Muhalefet maalesef yapıcı değil, yıkıcıdır. Enflasyonu malzeme yapıp, seçim havası icerisinde mitingler düzenleyen muhalefet karşısında biz vatandaşa gerçekleri izah etme gereği duyduk. Vatandaşın durumu gazetelerin j'azdığı gibi değil. Vatandaş durumu gayet iyi değerlendiriyor. Bizim insanımız aklıselim sahibidir. 1980 yılından bu yana 8 yıl geçmesine rağmen o zamanki günleri iyi değerlendiriyor." Fenerbahçe eli (Baftarafı Sporda) anda çok kötü vurarak topu rakibine verdi. 37. dakikada Hasan Altay'ı golden ederken, 42. dakikada Siyah Beyazlılar öne geçti. Fenerbahçe cezaalanı çizgjsi üzerinde kazanılan serbest atışı kullanan Yesic, topu nefis bir şutla köşeden filelere gönderdi: 10. Bu aynı zamanda ilk yarının sonucuydu. İkinci yarının hemen başlannda Altay'ın 5 dakikalık baskısı bir gol getirirken, kalan dakikalarda stadı dolduran 20 bini aşkın seyirci esnemekten kendini alamadı. 48. dakikada Hasan'm sağdan cezaalanına gönderdiği topu Şakir Aykut'a çevirdi, bu oyuncu Lukovcan'm hatasında Altay'ın 20'lık sonuca ulaşmasını sağladı. Oyunun bundan sonraki bölümünde her iki takım da dağınık ve amaçtan yoksun göriindüler. Karşılaşma da Altay'ın 20'lık üstünlüğüyletamamlandı. Beşiktaş (Baftarafı Sporda) ise de iyi günündeki Zalad başka gole izin vermedi. Beşiktaş orta alanın ikinci yarı oyundan düşmesinde markaj ve tempoda iyi görünen Gökhan'ın oyundan ahnmasının nedeni kesin. Cem oyuna girecekse sakat olduğu açık seçik görünen Samet'in oyundan alınması doğru olurdu. İkinci yarıda da en az üç gol kaçıran Beşiktaş vasatın üstunde Zalad, Gökhan, Rıza, Ali ve sadece ilk yan iyi oynayan Saffet vardı. Gençlerbirliği'nde kaleci Çetin tek başına Beşiktaşa yetti de arttı bile. Sonra biraz Muammer, Hikmet ve Gökhan... Bir takımın sahada tüm gayreti başanyı kovalaması olağandır da, bir puanın hiç işe yaramadığı bir ortamda vakit çalmak, hatta bu nedenle kırmızı kart yemek ne demek oluyor. Anlayamadım. Sayın Ahmet Akçay, O kadar çok takdir hatası yaptı ki nasıl oyunu etkilemedi hayrettir. askeri kışkırtıyor' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) DSP Merkez Karar ve Yönetim Kurulu, Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in Trabzon'daki konuşmasını değerlendirdikten sonra yaalı bir açıklama yaparak, cumhurbaşkanının, askerin yönetime el koymasını savunmaması gerektiğini vurguladı ve istiklal harbinin en hareketli aşamasında gücvinü meclisten alan Atatürk'ü örnek almasını önerdi. Açıklamada Atatürkun o koşullarda bile askeri idare kurmadığı anımsatıldı. MKYK açıklamasında, Cumhurbaşkanı Evren'in Trabzon konuşması ile siyasal tarihimize ülke yönetimine askerleri davet eden, hatta onları kışkırtan bir cumhurbaşkanı olarak geçeceği görüşü savunularak 12 Eylül'den beri ülkenin siyasal ve ekonomik hayatını belli kalıplara sokmak isteyen zihniyetiri devam ettirilmek istendiğinin açıkça gorüldüğü kaydedildi. Cumhurbaşkanının, TBMM başkanının ve başbakamn parlamento ve anayasa ile ilgili görüşlerinden ülkede sivil demokrasinin kurulmuş olduğunJan söz edilemeyeceği belirtilen açıklamada şu görüşlere yer verildi: "Bugün içinde bulunduğumuz sosyal, ekonomik ve siyasal bunalımlann esas nedeni de bu düşüncenin devam ettirilmesi ve uygulanmasıdır. ANAP iktidan eliyle bu alışkanlığı devam ettirmek isteyen sayın cumhurbaşkanı, iktidara gerek siyasal, gerek ekonomik ve gerekse sosyal konularda, içine düştüğü çıkmazdan kurtulabilmesi için arka çıkmaktadır. Bugün ülkemizde hak aramak, adeta anarşi ve terörle özdeşleştirilir hale gelmiştir. Toplumun ekonomik ve sosyal bunahmlar karşısındaki tepkisini, gençliğin haklı ve masum isteklerini, başta sayın cumhurbaşkanı ve bu düşüncedekikr görmezden gelmektedir. Sayın Cumhurbaşkanının başta gelen görevi, anarşi ve terörii önleyici önlemleri. normal sivil demokratik duzen icerisinde almak veya aldırmaktır. Bu görevin gereği olarak, kendileri tarafından neler yapılmıştır? Ekonomik hayatm düzene kavuşması için, yolsuzluklann önlenmesi için, isçi haklan için, gençlik sorunlan için neler yapılmıştır? 12 Eylül hareketinin ülkemizde anarşi ve terörii önlediği, hatta ekonomik konularda bile daha iyi bir yönetim olduğu yönündeki göriişe katılmak mumkun değildir. Teror şekil degiştirmiş olarak doğuya kaymış, hatta daha vahim bir hal alnuştır. Üstelik halkımıza ödetilen faturası çok ağır olmuş, binlerce insan haksız muamele ve işkenceye uğramıştır. Demokratik hayaUmız yozlaştınlmış, halkımızın demokratik hayata ilgisi kaybolmuş, ülke yönetimine geniş katılımı engellenmiştir. DSP'nin bu konudaki görüşü, eskiden beri çözüm yolunun gerçek, katılımcı ve çoğulcu demokrasi olduğu yönündedir. Bir ülkede cumhurbaşkanı, orduyu, ulusu temsil eden parlamentonun görev verdiği bir hükümetin emri dışında, herhangi bir hareket y^pmaya haklı sayabiliyorsa, Bir TBMM Başkanı da parlamentonun üstünlüğünü savunacak yerde, daha önce ulus iradesine karşı, bir askeri darbeyi her ne gerekçe ile olursa olsun savunabiliyorsa, Bir başbakan da anayasayı bir defa olsun hiçe sayabileceğini söylüyorsa. O ülkede yanlış bir şeyler vardır. O ülkede sivil demokrasinin kurulmuş olduğundan söz edileraez." DSP'DEN TEPKİ Cumhurbaşkanı Evren Sümela Manastırı'nda (Fotoğraf: AA) Evren 'müdahale'görüşünde ısrarlı Sarıyer (Baftarafı Sporda) tar, futbolculara "Galatasaray'a mı yaranraak tstiyorsunuz" diye bağırırken, beraberlik golünden sonra "Sanyer büyüktür, şike yapraaz" sloganları atılıyordu. tlk gol 16. dakikada R Zafer'le geldi. Yaşar'ın savunmanın arkasına bıraktığı topu yakalayan B. Zafer, cezaalanına girdi ve topu fılelere gönderdi. Sanyer denkliği 23. dakikada sağladı. Sercan, köşe atışını Cengiz'e yaptı. Ccngiz'in ortasına Erdal çok iyi yükselerek topu Adnan'ın uzanamayacağı köşeye bıraktı. Haksız ımyım? EVREN DEĞER FAİK BAKOĞLU RİZE Cumhurbaşkanı Kenan Evren, Doğu Karadeniz gezisinin ikinci gününde Rize"de konuşurken, 12 Eylül'ü savunmaya devam etti ve "Kimse 12 EyliU'ii tanımam diyemez" dedi. Evren, önceki günkü Trabzon konuşmasınm yanlış anlaşıldığını, "Cumhurbaşkanı niye böyle söyledi, bir tehlike mi var?" diyenterin olduğunu belirterek, "Hayır, çok şıikür öyle birşey yok" diye konuştu. Cumhurbaşkanı Evren, 1982 Anayasası yürilrlükte olduğu sürece herkesin bu anayasaya uyması gerektiğini bildirdi. Konuşmasında 1 Mayıs'a da değinen Evren, "Evvelce 12 Eyliil'den önce 1 Mayıs bahar bayramıydı. Fakat bahar bayramı mı, yoksa başka bir ba>ram mıydı? Herkes evine kapanıyor, aman bir serseri kurşuna giderim, evimde oturayım diyordu. Bunu kaldırdık, bununla beraber 27 Mayıs'ı da kaldırdık. Çünkü millet ikiye bolünüyordu" diye konuştu. Bazı kişilerin istifasını istediğini söyleyen Kenan Evren, "Bunlara aldınş etmedim. çünkü ben milletin oylanyla geldim, vazifemi doldurdugum zaman giderim, birisi istedi diye gitmem" dedi. Evren, "Anayasaya kefil oluyorum, anayasayı deldirtmem" biçimindeki sözlerirün yanlış yorumlandığını belirterek yasaların zamana bağlı olarak değişikliğe uğrayabileceğini söyledi. Evren "Ben anayasayı kabul etmiyorum denirse bu ülkede anarşi başlar. O zaman zorbalık devri başlar" dedi. Cumhurbaşkanı Kenan Evren, dün Trabzon'dan karayoluyla Rize'ye geçti. TrabzonRize arasındaki Arsin, Araklı, Sürtnene ve Of ilçelerinde kısa konuşmalar yapan Cumhurbaşkanı Evren, Karadenizlüerin çalışkanlığını övdü ve turizmin önemine işaret etti. Cumhurbaşkanı Evren, Rize il sınırında Rize milletvekili ve Dışişleri Bakam Mesut Yılmaz başkanhgındaki bir heyet tarafından karşılandı. Pazar günü olmasına karşın okul önlük ve üniformalarıyla yol boyunca dizilen öğrencilerin sevgi gösterileri arasında kente giren Evren, vilayet konağına gelerek yetkililerle bir süre görüştü. Evren daha sonra vilayet meydanında halka seslendi. Evren, konuşmasının başında turizmifı önemine değindi ve "Turizm artık dünya ülkelcri arasında büyük yer tutuyor. Fabrika kurmaya gerek kalmıyor. Türkiye'nin her tarafı turizme elverişlidir. tşte biz Karadeniz'i bunun için seçtik" dedi. Cumhurbaşkanı Evren, 12 Eylül'den sonra anayasayı tanıtma gezisi sırasında da Rize'ye geldiğini ve anayasamn ilk oylamasını Rizede gerçekleştirdiğini belirterek, şöyle konuştu: "Anayasa demişken birkaç şey soylemek istiyonım. İsmi anavasadır, ama hiçbir yerine dokunulmaz demek değildir. Ben bazı konuşmalanmda bu anayasaya kefil oluyonım ve anayasayı deldirtmem demiştim. Bu yanlıs tefsir edildi ve zannettiler ki, anayasamn hiçbir maddesi değişmez. Nasıl kanunlar zamana ve zemine göre değişikliğe uğrarsa, anayasalar da değişikliğe uğrar. Fakat öyle maddeleri vardır ki, o maddeler iizerinde çok hassas davranmak lazımdır. Eğer o maddeler değiştirilir eski şekline döniiştünılmek istenirse veya bazı çevrelerin işine yaraj'acak şekle sokulmak istenirse işte o zaman sizlere büyük görev düşüyor. Bir anayasa değişikliği geldiğinde onu iyi inceleyin. Kimsenin etkisi altında kalmadan aklınızı, fikrinizi kullanarak ona göre oy verin. Ben bugün vanm yann yokum. Ama anayasa her zaman var. Belki bundan sonra bazı maddeler üzerinde değisiklikler olacaktır. Başka ülkelere bakıyoruz onlarda da oluyor. Toplumlar degişiyor. Zaruretler orlaya çıkıyor. Eskiden yapılan hatalar ortaya çıkıyor. Bunlann giderilmesi için gerekiyor. Cumhurbaşkanı Evren, konuşmasında, "Kimse 12 Eylül'ü tanımam diyemez" biçiminde konuşarak 12 Eylül'ü savundu ve 1982 Anayasası'nın başlangıç bölümünden bir paragraf okudu. Evren, daha sonra 82 Anayasası üzerinde şu görüşleri ortaya koydu: "Bu anayasayı millet tasvip ettiğine göre, herkes uymak zorundadır. Tenkit edilebilir, hakkı vardır herkesin. Ama buna uymuyorum diyeraez. Demokratik sistemlerde herkes fikrini serbestçe söylemelidir. Fakat ben bunu kabul etmiyorum deyince o zaman anarşi başlar. Hele TBMM üyeleri bu anayasa üzerinde yemin ediyorlar, bu anayasamn variığına ve onu koruyacaklanna dair yemin ediyorlar. Hera yemin edecek. hem de anayasada yazılanlan kabul etmeyecek. Böyle şey olmaz. Zafen birçok sıkınülı dönetnler gecirdik. Felaketli günler gecirdik. Ne gecirdiysek, bu kanunJara riayetsizlik yüzünden. Herkes kanunlara uysa, memlekette hiçbir se> olmaz." Evren, bazı çevrelerin Cumhurbaşkanlığı Konseyi üyelerini de eleştirdiklerini kaydederek, "As»l bana sataşıyorlarsa da onlara da sataşıyorlar. Halbuki konsey üyeliği anayasada mevcut. Vatandaşın oyu ile de kabul edilmiştir" dedi. Evren, şöyle konuştu: "Konsey üyeleri ne yaparmış? Bu anayasada var. Onlann ne iş >«pıp yapmadığmı ben bilirim. Ben görev veriyorum, onu yerine geüriyorlar. O haMe kimse bunlar istifa etsin diyemez. Bugüne kadar bana ve konseydeki arkadaşlanraa sataşmalar oldu. Sıkıyönetim komutanlıgı yapmış olanlara sataşmalar oldu. Ses çıkannadık. Ama biz sustukça sanki suçluymuşuz da, kabahat etmişiz de, ağzımızı açmıyoruz sandılar, yüklendikçe yüklendiler. İnsanın bir sabır noktası vardır. Onu aştı mı. o insan sabır noktası bitmiş demektir. Bana neler söylediler. İstifa etmdidir dediler, aldınş etmedim. Çünkü ben bu milletin oyuyla geldim. Birisi istedi diye gitmem. tnsanın ne kadar yaşayacağı belli olmaz. Allah her insanın alnına yazmış. Ondan ne bir saniye tvveC ne bir saniye sonraya kalmak mümkün değil. Öyle olunca Cumhurbaşkanlığı'ndan aynldıktan sonra oturmak için bir ev alayım dedim. Çocuklar gü tstanbul'da al dediler. Temelden bir apartmana girdik. Bir sene icinde taksitlerini ödedik. 30 milyonu geçti. Şimdi Cumhurbaşkanı 50 milyonluk daireyi 2 milyona aldı diye yazı yazdılar. Ben öldükten sonra çocuklanm var. Başka kimsem yok. O evi de daireyi de çocuklanmın üstiine yaptım. Ben öldükten sonra sıkıntı çekmesinler diye. Öyle yaptığım için çocuklanna aldı dediler." Cumhurbaşkanı Evren, bazı çevrelerin "Niçin hep Cumhurbaşkanı başkomutan oluyor?" şeklinde bir eleştiri de getirdiklerini belirterek, şöyle devam etti: "Diyoriar ki. 'Cumhurbaşkanı bugun askerdir. Ama yann asker oirnayabiur. Asker olmayan başkomutan olabilir mi? Bunu anayasaya böyle koymakla bundan sonra gelecek cumhurbaşkanlarının da asker olmasını istiyorlar. Onun için anayasaya böyle koydular' diyoriar. Bu, bundan önce de böyleydi. Birçok ülkede de böyledir. Bu izafi bir şeydir. Cumhurbaşkanı savaşta ordulan sevk ve idare etmez. Genelkurmay başkanı var, komulanlar var. Onlar sevk ve idare ederler. Şimdi bunu da tenkit ediyorlar. tşte bunlara ben bugüne kadar ses çıkartmadım. Bunu kabul etmeyebilirler. Cumhurbaşkanı başkomutan olmasın derler. Onun çaresi için anayasayı değiştirirler. Ama mademki şimdiki anayasada bu böyle yazıyor, hepimiz buna uymaya mecburuz." Cumhurbaşkanı Evren, konuşmasında 1 Mayıs'a da değinerek, "Evvelce 12 Eylül'den önce 1 Mayıs bahar bayramıydı. Fakat bahar bayramı mıydı, yoksa başka bgyram mıydı sizlere sorarım. Kimse kıra çıkamıyordu. Hele büyük şehirlerde herkes evine kapanıyordu. 'Aman dışarıda bir serseri kurşuna giderim. Evimde oturayım' derdi. Bütün polis alarmdaydı. Asker kışlasında beklerdi. Bunu kaldıralım dedik ve kaldırdık" diye konuştu. 1 Mayıs ile birlikte 27 Mayıs bayramın; da kaldırdıklannı kaydeden Cumhurbaşkanı Evren, bunlann kaldınlış nedenlerini şöyle anlattı: "Çünkü, bu gibi bayramlann karşısında olanlar var, kabullenenler var. Millet ikiye bölünüyor. Bir 27 Mayıs olurdu Atalürk'ün heykeline çelenk konulurdu, bazı partilerin başkanlan gelmezdi. Neden? O ona karşıdır. O zaman bu ortadan kalksın dedik. Öyleyse madem ki kanunlanmızda yok 1 Mayıs da kutlanamaz." Cumhurbaşkanı Kenan Evren, bazı çevrelerin öğrenci gençliği maşa olarak kullanmaya çalıştığını da bildirerek, öğrencilere, "Sakın ola ki bu tahriklere kapılmayın" diye uyanda bulundu. tstanbul'daki bazı öğrenci olaylanna işaret eden Cumhurbişkanı Evren, "O çocuklan 27 Mayıs döneminden evvel cereyan eden olaylarda ölen öğrenciler için anma töreni düzenlemeye ittiler. Onlar o dönemde belki yeni doğmuşlardı. O halde tahrik ediliyorlar. Başkaları tahrik ediyor" dedi. Cumhurbaşkanı Evren, 1971 döneminde ve 12 Eylül öncesinde de bu tür olayların olduğunu ve gençliğin maşa olarak kullaıuldığını belirterek, şöyle devam etti: "Hep bu gençliği kullandılar. Şimdi üniversitede olan çocuklann bu dönemlerle hiç alakası yok. 12 Eylül olduğu zaman onlar daha ilkoknldaydı. 12 Eylül harekâtından sonra hapse girenler maşa olanlardır. Maşanın gerisinde olanlar kendini kurtardı. lstanbulda ne olmuş? Bir kız çocuğuna bir polis sarkıntılık etmiş de olaylar ondan dolayı çıknuş. Yapıp yapmadığını bilemem. Ben orada değildim. Ancak, provokatörler vardır. tşi kanştırmak isleyenler vardır. Haberi öğrenciler arasında yayıverirler, onları galeyana getirirler. Sakın olaki onlara uymasınlar. Kulağı ile duymadıkça, gözü ile görmedikçe inanmasınlar." Cumhurbaşkanı Evren, yaşamı boyunca kimseye küs kalmadığını, kendisinin her türlü eleştirilebileceğini de belirterek, "Fakat 12 Eylül harekâtı yapılmamalıydı diyemezler. Çünkü bunu millet istedi" dedi. Cumhurbaşkanı Evren konuştu: şöyle Bu sözün (Baftarafı 1. Sayfada) vunmasını normal karşılarım. Ancak, bunun ötesinde sayın Evren'in, üzerinde cumhurbaşkanı sıfaOnı taşıdığını adeta unutarak. 'Üeride bir gün gene Türkiye 12 Eylül öncesine benzer bir kargaşa ve ıstırap dönemine düşerse, eninde sonunda kurtaracak güç silahlı kuvvetlerdir' demesi hiçbir şekilde kabul edemeyeceğimiz bir da>rantstır. Yersizdir, tutarsızdır, son derecede yanlış ve yanıltıcı, eğer ciddiye alınırsa, alündan kalkılamayacak bir iddiadır." İnönü, Cumhurbaşkanı'run görevlerinin başında anayasamn uygulanmasını, devlet organlarının düzenli ve uyumlu çalışmasını gözetmek olduğunu belirterek, "Aynı 104. rnadde Cumhurbaşkam'nın bir görevinin TBMM adına Türk Silahlı Kuvvetleri'nin başkomutanlığını temsil etmek olduğunu söyler" dedi. İnönü, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Hal böyle iken herhangi bir kargaşayı önleyecek bütün yetki ve güçler elinde bulunan bir Cumhurbaşkanı bu yetkilerini bir gün belki kullanamayacağını. görevini yapamayacağını, son çarenin silahlı kuvvetlerin kendiligjnden duruma müdahalesi olacağını nasıl ima edebilir? Bunu anlamamıza imkân yoktur. Böyle bir demeci anayasa ile bağdaştırmak için nasıl düzeltip yorumlamak gerekir. Sayın Cumhurbaşkanı tarafından bir an önce açıklanmalıdır. Böyle bir demeci Sayın Başbakamn nasıl anladığını, yorumladığını da gecikmeden öğrenmek istediğimizi aynca soylemek isterim." İnönü, SHP Genel Merkezi'nde yaptığı basın toplantısında Cumhurbaşkanı'nın önceki gün yaptığı konuşmasını "Nasıl ciddiye alınabilir ki" diye eleştirdi ve şöyle konuştu: "Sayın Evren. Cumhurbaşkanı olarak 'Devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölunmez bütünlüğunü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağına, anayasaya, hukukun üstünlüğüne, demokrasiye, Atatürk ilke ve inkılaplanna ve taik eumhuriyet ilkesine bağlı kalacağına' ant içmiştir". İnönü, zaman zaman partililerin alkışları ile kesilen konuşmasını söyle sürdürdü: "Bizim kesin inancımız şudur ki, Türkiye'de anayasa dışı müdahaleler dönemi artık bitmiştir. Tarihe kanşmıştır. Bugün ve>a yann çıkabilecek siyasal ya da ekonomik bunalımı anayasamn beliriediği demokratik düzen içinde aşabilecek irademiz ve gücümüz vardır. Ülkenin kaderinde söz sahibi olan herkesin de birinci görevi vatandaşlanmıza bu güveni verecek davranışlan her fırsatta göstermek, hiçbir zaman bu yoldan a>rılmamaktır. Eğer bir gün 12 Eylül öncesine benzer bir bunalım >eniden ortaya çıkarsa. iktidar ile muhalefet d birliği yaparak bu bunalımı aşacaklardır. TBMM'yi bir daha hiçbir güç kapatamayacaktır. Sayın Cumhurbaşkam'nın >apacağı konuşmalarda sorunların demokratik çerçeve içinde çözülmesini özendirici ve dünkü demeci ne bu doğrulluda açıklık getirmesini dilivonız." SarıLacivertli forma (Baftarafı Sporda) bit şey değildir. Bereket ceplerindeki son kuruşu verecek kadar tükenmemiş taraftan ile hâlâ milyarlık yatırımlar yapacak istekli yöneticileri var. Aslında dünkü maçta puanın Altay için anlamı vardı. Kötü bir sonuç, yitirilecek her puan Altay'ın korkulu düşler görmesine neden olabilirdi. Yesiç'in tartışılmayacak yanı ülkemizde son yıllarda sayısı oldukça fazlalaşan Yugoslavların en dürüstü, en profesyoneli ve en iyilerinden biri oluşu. Daha önceki satırlarda değindiğimiz gibi belli ki Fenerbahçe sezonu kapatmış. Fazla kiloları atmak için sahaya çıktıkları açıkça görülüyor. Ama Altay, aldığı üç puana karsın rahatlamış değil. Bu işler yazıldığı kadar kolay değil büiyoruz, ama takımın biraz daha tempoya ve akıllıca davranışlara gereksinimi var. Aüetizmde F. Bahçe önde İZMİR (AA) Atletizm, 1. lig, 1. kademe yarışlannı, erkeklerde Fenerbahçe önde tamamladı. Bayanlarda ise itiraz nedeniyle klasmanı Atletizm Federasyonu behrleyecek. Atatürk Spor Kompleksi müstakil atletizm pistinde iki gün süren yanşlar sonunda erkeklerde, Fenerbahçe 18.025 puan ile birinci, Galatasaray 17.917 puanla ikinci, Silahlı Kuvvetlergücü 16.650 puanla üçüncü sırayı aldı. Yarışlara katılan diğer takımlar ise şöyle sıralandı: 4. lzmir Çimentaş 16.432, 5. lstanbul Şişe Cam 16.357, 6. Konya Yolspor 14.919, 7. İstanbul Hava Gücü 14.717, 8. Eskişehir Hava Gücü 14.626, 9. İstanbul Karagücü 14.293, 10. İstanbul Deniz Gücü 14.135, 11. İzmir Havagücü 13.514, 12. İTÜ 13.280. Bayanlar 800 metre yanşını bvrinci olarak bitiren Ankara Yenimahallespor Kulübü sporcusu Lale Başkın'ın lisansında tahrifat yapıldığını öne süren lzmir Belediyespor Kulübü yetkilileri sonuca itiraz ettiler. 2. LİG SHP ilçe kongresinde Evren eleştirisi 2Zeytinburnu: S Eyüpspor: 0 ZEYTtNBURNU: Mustafa (6), Ali (7), Vural(6), Yusuf(7), Fettah(6), Tevfık (7), BMusıafa (6), (Dk. 76 Metin 6), Ahmet (7), Birol (7), tsa (7), tlhan (6), (Dk. 87 Bozkurl ?). EYÜPSPOR: Adnan (7), Biigin (4), Altay (6), Mehmet (4), Kamer (6), K.Ergun (7), Hamdi (6), (Dk. 68 Tank 6), Adnan (4), Raif(4), Eyüp (4), (Dk. 27 B.Ergun (6), Hasan (6). GOLLER: Dk. 15 ve 52 Ahmet, Dk. 84 Birol. A GRUBL OrdusporPTT KınkkaleNiğdespor AdanasporŞekerspor VansporBitlisspor ErzurumsporSiirt K.H.YSE DiyarbakırsporÇarşamba KayserisporErzincanspor TrabzonsporBayburtspor B GRLBU UşaksporAntalyaspor ÜnyesporKütahyaspor Ispartasporİnegölspor ÎskenderunsporGaziantep Y.AfyonsporD.Ç.Karabük BartınsporDüzcespor K. MaraşsporY .Salihlispor S.FilamentsporTarsus İ.Y. C GRUBU KırklarelisporKonyaspor ÇorlusporMuğlaspor BakırköysporKuşadasıspor AydınsporS. Beykozspor ZeytinburnusporEyüpspor MenemensporBabaeskispor 02 11 30 31 10 10 21 21 02 12 10 21 12 20 30 21 01 32 02 11 30 32 B a y k a l : Darbeyi siyaset pazarına sürüyor. Anadol: 12 Eylül tellallığı yapıyor, Canver: Milleti tehdit ediyor. Cem: Darbe fetvası veremez. İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Cumhurbaşkanı Kenan E\ren'in Trabzon konuşmasın; eleştiren SHP TBMM Grup Başkanvekili Deniz Baykal, "icapsız ve gereksiz bir tartışmanın" Türk siyasal gundemine getirilmeye çalışıldığını belirterek, "Anayasa'nın teminatıyım, kelimesini değiştirtmem diyenler, siyasal şarllarda değişme ortaya çıkınca, bu Anayasa"\ı tümüyle ortadan kaldıracak bir askeri ihtilal ihtimalini si\asel pazanna siirmekte tereddüı etmiyorlar" dedi. SHP lzmir Konak ilçe kongresinde konuşan SHP miİletvekilleri, genelliUe Cumhurbaşkanı E\ren'in Trabzon konuşmasını eleştirdiler. SHP İzmir Milletvekili Kemal Anadol. "Bugüne kadar Türkiye'de üç darbe yapıldı. ama dördüncüsünü >aptırmayacagız. SHP olarak buna kararlıyız" diyerek, Evren'in "12 Eylül tellallığı" yaptığını söyledi. Adana Milletvekili Cüneyt Canver ise Evren'in tarafsız değil de iktidarın sözcusü gibi da\randığını belinerek, "Bir cumhurbaşkanı milleti nasıl tehdit edebiliyor?" biçiminde konuştu. İsmail Cem ise cumhurbaşkanlarının askeri darbelerin olası ortamını belirleyemeyeceğini ileri sürdü. 1982 Anayasası'nın tüm kcndisine karşı çıkan kesimler tarafından saygıyla karşılanıp gereğininyapılacağını belirten Baykal, Cumhurbaşkanı Evren'in Trabzon konuşması icin şu eleştiriyi getirdi: "O Anayasayı dikte etmiş olanlar, o Anayasamn teminatıyım, kelimesini değislirlmem diyenler, siyjsi sartlarda değişme ortaya çıkınca, bu Ana>asa>ı tümüyle ortadan kaldıracak askeri ihtilal ihlimalini siyaset pazanna sürmekte tereddüt etmeyecekler. Bunu anlamak, anlayışla karşılamak kesinlikle mümkün değildir. \na>asanın neresinde. belli şarllarda askerlcr mu Ağır toplardan yaylım ateşi dahele yapabilrr diye yazı>or? Bu Anayasa istenildiği zaman değiştirilsin diye mi yapıldı? Başbakan 84. maddeyi kişisel karanyla askıya aldı. Bir defacık ihlal. ihlal sayılmaz' dedi. Şimdi o kapının içinde Cumhurbaşkanı da mı yer alıyor. Bunu öğrenmek istiyoruz. Böylesi teşebbüslerin sahipleri bilsinler ki bu ülkede Özal iktidan değişeceklir. demokrasi seçim yoluyla gelecektir." SHP tzmir Milletvekili Kemal Anadol, "İngiltere'de aynlıkçı bölücü bir örgüt var: IRA. Fakat hiç kimsenin IRA eylem yapıyor diye asker gelsin dediğini duyamazsinız" diyerek. şunları söyledi: "Sayın Evren 12 Eylül tellallığı yapıyor. Bulunduğu makamın saygınlığı, kendisiyle eşit koşullarda tartışmamızı engelli>or. Ama bir parti başkanı gibi konuşursa, milletin seçtiği milletvekilleri ona hak etliği cevabı verir. 12 Eylül'den sonra birçok dernekten, her partiden hesap soruldu. Soruşturmalar yayıldı. Peki neden kanlı 1 Mayısın hesabını sormadınız!" SHP Adana Milletvekili Cüneyt Canver ise deslet başkanlannm makamlarına gösterilmesini istediklcri saygıvı halka göstermek zorunda olduklannı belirterek, "Ne zaman Özal iktidarının başı sıkışsa. ne zaman toplumsal talepler ve buna bağlı olarak tepkiler arlsa. Sayın Evren bîr vesile>le bir >ere giderek, adeta hükümetin üzerindeki dikkatleri bir başka yöne çekme>e çalışıyor. İsmail Cem de Evren'in Trabzon konuşmasını eleştirerek, "Türk^ci de resmi görev taşıyan bir kişi. muhtemel askeri darbelerin muhlemel ortamını belirle>ip adeta onun fetvasım veremez. Hiçbir zaman bir cumhurbaşkanının bu sözleri elmesi, onun üzerine »a/ife değildir • dedi Altüı Ganyan 1 milyon verdi 3041988 (Cumartesi), İstanbul At Yarışlan neticesinde: 6'h Ganyan: 161/4141 kombinesini bilenler: 1.129.414, 3'lü Ganyan: 1/414 kombinesini bilenler: 5.028.15, 3'lü Bahis: 143 nolu atlan sırasıyla bUenler: 51.270.85 TL kazandılar. TBMMKupasını "Volga" kazandı Spor Servisi At yarışlannda, TBMM Kupası'nı Talih Özgen'in "Volga" adlı atı kazandı. Kupayı, at sahibi Özgen'e, TBMM Başkanı Yıldınm Akbulut verdi. Velifefendi Hipodromu'nda ondört (A) grubu safkan Arap atının start aldığı 35 milyon lira ikramiyeli TBMM Kupası Koşusu'nda, jokey Akın Özdeniz'in bindiği ve favori gösterilen Volga, 1.46.72'lik dereceyle rahat bir birincilik elde ederken, yetiştiricilik primiyle birlikte sahibi Talih Özgen'e 42 milyon lira kazandırdı. 1600 metre mesafeli çim pist koşuda ikinciliği, Yaşar Şentay'ın Timurbey adlı atı (1.47.11), üçüncülüğü de Fethiye Menzi'nin "Aktolgalı" adlı atı (1.47.47) ile kazandı. 3. LİG 3. GRUP ElbistansporReyhanlıspor : 10 NevşehirsporŞ.Urfaspor : 10 HataysporKamanspor : 10 KozansporNizipspor : 11 Malatya I.Y.Ceyhan: (ertelendi) 8. GRUP GalataBayrampaşa KasımpaşaFeriköy TekirdağsporUzunköprıi SilivrisporGölcükgücü KeşansporHayraboluspor YedikuleGalatasaray lstanbulsporSarayspor MalkarasporPendikspor LüleburgazsporAlibeyköy : 22 : 10 : 21 : 21 : 21 : 21 : 01 : 22 : 20 "Dünkü konuşmamdan sonra, acaba Cumhurbaşkanı ne demek istiyor diye tereddütler oluştu. Ben 12 Eylül'ün >apılması zanıriydi dedim. tnşallah o günlere bir daha gelmeyiz dedim. Ama, yine aynı durumlarla karşılaşırsak görevini \apmasi gereken kunıluşlar görevlerini yerine getirmezlerse silahlı kuvvetler bundan bana ne diyemez dedim. Sorarım size, haksız mıyım? Hamdolsun şimdi ülkemizde demokrasi var. İstanbul'da biriki olay olmuş diye Türkiye'nin huzuru kaçmaz." Evren, bugüne kadar 12 Eylul'den söz etmek istemediğini de belirterek, "Arada sırada değiniyordum. Ancak birgün bir partinin lideri bana geldi, ismini şimdi vermek istemiyorum. Dedi ki, '12 Eylül öncesindeki olaylara değinmeyin. Vatandaş tedirgin oluyor' Ben de 'Peki' dedim. Ondan sonra hiç bahseımedim. Ama sonra biz korkmuşuz gibi bize taarruzlar başladı. Onun için değiniyorum" dedi.