Katalog

CUAIHURÎYET/8 HABERLERÎN DEVAMI 16 MA YIS 1988 DUNYADA BUGUN Moskora Ansfcnfem 8 2T= Ammjn A 35° Atna B 28° BaOtU A 34° Bvcdona Y 23° Bjset Y 21° Bstyad Y 21° Bertn B 21° Boraı B 22° BnHsel A 22° B u d a p t » Y 20° Caıavre Y 22° Ctayır B Gddt A 36° Ouba A 37° Fmkfurt B 22° Gvne A 33° Hcfsifikı A 20° Kahn A 33° Kopeıtag B 18° Lemngrad Londra Madnd Mııano Montrral Mostam Munh M»rVtxk Osto PülK Prag Rryad Roma So^a HAVA DLRUMU Iflesoroloıı Geneı Müdürluğü'nden aıran b'igıye göre, yurdun kuzey ve batı kesımierı çok buiutlu, otekı jçrler parçalı az buiutlu ve VkgeçeceK.HA\ASICAKL!ĞI Bı raz artacak RÜZGÂR Güney ve doğu yönienten hafif ara sıra orta kuvvette esecek Denızierde gündofiusu ve tesişlemeden 35 kuv«Gndesaatte 1021 dernz mılı hızla gâr güney ve doğu yönlefden hafif, ara sıra orta kuvvette esecek DENIZ Mutedıl dalgalı esecek gol hafif çalkantılı olacak göruş uzaklığı 1015 km olup, görüş uzakhğı 1015 km do dolâymda olacaktır bymda buiunacak Van gölünde hava parçat! buiutlu geçecek RüzMana Adapazan «dıyaman Atyon AOn Ankara Anöfcya AnUyj A B A A B B A 33° 19» Oyartalor 21° 10° Edıme 34° 15°Erancatı 29° 12° Erajrum 18° 0° Esloşefnr 29° M ° Gaaantep 32°20°G«sun TURKIYE'DE BUGÜN 32° 15° Mansa 22° 12° K Maraş 26°10°Ma>aı 20° 4° Mutfi 29° H» Mu$ 33° « ° Ntjıfc 18° 11° Onkı A 3T° W° Gunuştom B 20° 8° Ra» 25° 11° Samsun Artan B 21° 10° HaUdn ° 0 d B 31°10°Sıırt A»dın A 36°20°lsp*1a 20° 12° Smop B 24° 14° tstanbul 31°«°Sıws B24°11°lzn«f 18° 0°fekrtaO A 29° 12° Karî B 27° 11° Kastamonu 6 24° 9° tJban BMfe 28° 10° Tunoet B 15° 12° Kaysen Bokı 22°10°Uşak B 25° 14° KjrklanHi Bursa 29° 11° Van B 21° 13° Konya ÇanaUate 25° 14° Yazoat B 28° 10° Kuttıya Conım 30° 13° Zongıttak A 34° 19° Malatp Oend A ac * B txık,üu K « r t SA 32° 17° A 32° 18° A 30°20° A 34» 14» B 28° 10° B ZT 11° B 18" 11° B 19° 12° 8 19° 12° A 32° 15° B 18° 11° B 2S°10° B 21° 13° B 17° 11° B 29° 12° A 30° 15° B 20° 8° B 27° 9° B 18° 11° Helsınkı •Bertin • Paris • Zürtrı ' Madnt •Vlyanm J ^ gUzbon f Cezaylr v •Ankara Tebrız Şam 1n« fel Aviv KMn Kahlrem Leftoşa B 21° A 33° Varşoa Venntk Vıyjfta «astingtomA Zurtı Y B 18° Y 22° B 22° Y 20° B 18° Y 17° B 22° A 20° A 20° A 2<° Y 20° A 37° Y 24° B 23° A 33° A 35° A 34° B 23" Y 22° Y 18° POLİTİKA VE ÖTESİ Bakıyorum olayla olguyu karıştıranlar var Kısıtlı ıle kısıntıyı da karıştırıyoruz Samı Karaoren dostumuz bu konularda çok tıtızdır Geçende oturup yanlış kullandığımız sözcüklerı sıralamadı mı^ Doğrusu şöyle, eğrısı boyle böyle demedı mı? Bakalım aldıran olacak mı'? Prof Fahır Iz üstadımız da befleklerde yanlış yer etmış, ama doğru dıye bılınen bırçok olguyu ortaya koydu Bunlardan bır ıkısının bız de doğrusunu değıl eğrısını bılırmışız, oğrendık Varlık Dergısı'nde soylenceden araştırmaya' başlığı altında yazdıklarında, bır yanlışın doğrusu şoyle Hocam Nurettın Artam'ın dedesı olarak bıldığım Islam Bırlığı düşüncesının önderlerınden Cemalettııı Afganı yaşamının son beş yılını (18921897) Istanbulda geçırmış Nışantaşı'ndakı konağı, gormeye gelen Turk, Arap ve Iranlı öğrencılerle dolar taşarmış Üstat, bu arada gençlere duşündüklerını aktanrmış Islam dunyasının uyanabılmesı ıçın şaır ve yazarlann halkın dılını kullanmalarını önenrmış Şaır, yazar ve duşünurler bu yolda eserler verırse halk daha çabuk uyanırmış Cemalettın Afganı'nın dınleyıcılerı arasında Mehmet Emın (Yurdakul), Mehmet Akıf (Ersoy), M Şemsettın (Günaltay) bulunurmuş Bırçok kaynak böyle yazarmış Şaır Mehmet Emın halk dılıyle yazdığı şıırlerı okurmuş Bu şıırlerın arasında şu da var Bu şıırı pek beğenırmış Ben bır Turkum, dınım, cınsım uludur Sınem, ozüm ateş ıle doludur Bu şıırın okunduğu doğru değıl Prof Fahır Iz üstadımız okunanın bu şıır olmadığını soylüyor "Çünkü bu şıır 1897 nısanında başlayan TürkYunan Savaşı üzerıne yazılmıştır Oysa Afganı, uzun bır hastalıktan sonra 9 Mart 1897'de kanserden ölmüştür Işin garıbı şaırın kendısı de bu şıırı Afgam'ye okuduğunu söylemıştır Anlaşılan şaırın belleğı onu aldatmıştır Başka bır şıırını belkı de 'Köyde Fırtına'yı (1895) okumuş olabılır Cemalettın Afganı'nın dınleyıcılerı arasında şaır Mehmet Akıfın de bulunduğunu bılıyoruz Akıf ıçın yalan yanlış söylenenlerı düzeltmek gerekiyor Çünkü yıllardır yazık edılmıstır Nazım Hıkmet, Akıf ıçın ınanmış adam' demez mı, gerçekten ınanmış adamdır Kımı kaynaklar Akıf'ın şapka gıymemek ıçın Mısır'a kaçtığını yazar Oysa Akıf, Kurtuluş Savaşı 'ndan yanadır Bu amaçla da Ankara'ya ışin başında gelmıştır Mechsın ılk yıllarında Burdur mılletvekılı olarak TBMM'dedır 1923'te seçımler yenılenınce Akıf, ıkıncı TBMM'ye gırememıştır Ellı yaşında, çoluk çocuk sahıbıdır Işsız kalmış, yoksul duşmüş ış aramak zorunda bırakılmıştır Şımdıkıler gıbı emeklı aylığı da yoktur Ne yapacak9 Yaşarr.ak ıçın çareler ararken gençlık arkadaşı Mısırlı Abbas Halım Paşa elınden tutar Yanına alarak onu Mısır'a götürür Şaırı ıkı kış konuk eder 1925 yılında da bır ış bulur, Kahıre Ünıversıtesı'nde Türk Dılı lektörlüğü verdırır Böylece hem Akıf hem de çoluk çocuğu gönenmıştır Fes gıymedı, Mısır'a kaçtı gıbı sözlerın aslı astarı olmadığı anlaşılır Bır de Refık Halıt öykusü vardır Yazarın 150'lıkler lıstesınde olduğu ıçın yurttan kaçtığını söylerler Oysa bır çok polıtıkact gıbı 1922 •yılında ulkeden kendı rızası ıle gıtmıştır 150'lıkler lıstesıne gırdığını, ertesı yıl Halep'te öğrenmıştır Çünkü lıste 1923'te Lozan Antlaşması'nın ımzalanmasından sonra ortaya çıkmış, yazar ıse 1922 yılında dışarı gıtmıştır Halıde Edıp'le Dr Adnan (Adıvar) hakkında yazılanlar da düzeltılmelı Ataturk'e Izmır'de yapılan suıkast sırasmda onlar Avrupa1 daydı Kapatılan Terakkıperver Cumhurıyet Partısı ılerı gelenlerı ıle kımı eskı Ittıhatçılar tutuklanıyor, kımı asılıyor, kımı mahkum oluyor Bu sırada Dr Adnan Beyın de on yıla mahkum oldugu söylentılerı var Bu yüzden eşı ıle bırhkte yurda dönmuyorlar Aslına bakılacak olursa Dr Adnan Bey Istıklâl Mahkemesı'nce mahkum olmuyor tersıne aklanıyor Varlık Dergısı'nde bu özlü yazıyı goremeyenler de okusunlar, yanlışları duzeltsınler Doğrusunu Bilmek 3VDEHMED KEMAL 22° 21° Ortak kültüre doğru (Baştanfı 1. Sayfada) 68'lılerden de okumayan yoktur herhalde Ya daha sonrakı kıtap1 larını ' Onların hıçbırı çevrılmedı kı Işte Juan Luis Cebrian. O da, tspanya'nın 68 kuşağından Ulkesı demokrasıve geçerken, o da "El Pais' ın başına geçmış, gazeteyı Avrupa'nm en saygın gazetelennden bırı yapmış Ispanya'da buvuk ügı gören "Rus Kızı" adlı romanı da tam şu sıraJar Turkçeye çevnlrruş Bırden, Oka> Gonensin, karşı köşede oturduğu koltuktan el edı>or Yanında Debray var Herhalde Debray'le tanıştıracak dıyorum Yanlarına gıttığımde, Okay, öbur yamnda oturan ufak tefek kadına dönuvor, "tşte çev irmeniniz" dıyor, "Celal Usler." Sonra bana dof nup aklımın ucundan geçme> ecek bır ad soylu>or "Maria Antonietla Macciocchi..." Böylece, kıtabım çevırdığım bır yazarla ük kez tanışma olanağı buluyorum Mao'yla tanışamamıştım, Borges'le de, Juan Rulfo'yla da, Christopher Caudwell'le de, George Thomson'la da Onların hıçbın artık yaşamıyor Ama "Çin Deyince"nın yazarıyla (anıştık ışte. Okay'la Debray'ı başbaşa bırakıyoruz, Maccıocchı'yle bırhkte karşı köşedek: başka bır koltuğa yonelıyoruz "Çin Deyince"nın bızde yayımlandığı 1976'dan bu yana 12 yıl geçmış Şımdılerde neler yapıyor Macciocchi? Hem gazetecıhk hem öğretım üyelığı Bu vuzden de, Rqma'yla Pans arasında mekık dokuyor "Corriere della Sera"ya yazılar yazıyor Bu a> vavırnlanan yazıları arasında bır "Mayıs 1968" ıncelemesı var, bır de Le Pen ustune bır çözumleme. Pans'te de Sorbonne Ünıversıtesı'nde dersler venyor Sıyasal bılgıler ve daha çok da Avrupa tarıhı ustüne. Bır zamanlar Vıncennes Unıversıtesf ndeydı, bu arada Sorbonne'a geçmış demek Çok geçmeden, bır de bakıyoruz, 1015 yıl oncesıne gıtmışız Macciocchi, "Çin Deyince"nm serüvenını anlatı>or "Ben o kıtabı yazdıktan sonra bazı sonınlar çıkö ! " Sorunlar mı 9 Bu Macciocchi de bır hoş doğrusu ttal>an Komurust Partısı uyesı, ustelık partıden parlamentoya gırmış bır kadın Çın'e gıdıyor, Kultur Devrunı sonrası Çin toplumu ustune tuğla gıbı bır kıtap yazı>or Nasıl sorun çıkmaz' "Yalnız ttalya'da değıl, Fransa'da da polemıkler pallak verdi. Fransızlar gibı bızımkıler de Çin'in ızledığı polılıkalara karşıydılar. Partı ıçınde kıtaba karşı tepkıler dogdu Niiekım, benı bır daha parlamentoya aday gostermediler, zalen bır sure sonra da partiden aynlmak zorunda kaldım. Daha sonra Fransa'ya gittim. Vincennes'da ders vermeye başladım. 1979'a kadar V ıncennes'da oğretim uyeliğİDİ surdurdum." Maccıocchı'ye Vıncennes'dakı çahşmalarından bırının Turk okurlara da ulaştığını soyluyorum Ustelık, "Faşizmin Analizi"nı 1977'de çevıren Cemal Sureya'nın ülkemızın onde gelen şaırlennden bırı olduğunu anlatıyorum Sonra da, JeanMarie Vincent, Nikos Poulantzas, François Chatelet, JeanToussaınt Desanti, Roger Dadoun'la faşızm ustune yaptığı ortak çalışmanın gunumuzde de geçerlı olup olmadığıru konuşuyoruz Soz dönup dolaşıp, Maccıocchı'run geçenlerde Fransa'da Le Pen'ın "yuksetişi" ustune "Corriere della Sera"da yazdığı yazıya gelıyor "Boşuna mı yazdık o yazıyı?" dercesıne, hafifçe gulumseyerek yuzume bakıyor Soz faşızmden açılınca, nedense aklıma Antonıo Gramscı gelıyor hemen Maccıocchı'run kıtaplanndan bın de Gramscı ustune "Gramscı Için." Italya'da bırbırınden son derece farklı çızgılerde hemen butun sol partı ve gruplann Gramscı'ye sahıp çıkmakta bırleştıklerını anımsı>orum Gramscı, uzun yıllar hapıs yattı, dıyorum, uzun yıJlar ıçerde duşundu ve duşunduklenru yazdı, ulkenızde sonradan solda olan herkes ona sahıp çıkmaya çalıştı "Sosyalizmle demokrasiyi birleşrırmek isteyen bir aydındı Gramsci" dıyor Macciocchi "Duşunceleriyle buyuk bir >enılıkçı>dı. Bence, Gramsci'nin ikı temel ozellıgı vardır: Bın, faşizme karşı çıkması, bırı de Stalin'e karşı olması. Sozun kısası, her ıkı baskı turune de karşı çıkmıştı Gramsci. Bu >uzden, benim gozumde, Gramsci, ozgurlukçu duşuncenın simgelerinden biridır. Ustelık çok seçkın bır ajdındı. Bu >uzden de benim ıçın çok değerli. Ancak Gramscı'nın duşuısceleri uygulanma olanagı bulmadı." Aydınlar ve partıler Ne tuhaf Gramscı'den soz ederken Pier Paolo Pasolini gelıyor aklıma Yonetmen, yazar, şaır, du^unur Pasolını. Ustelık, Macciocchi, Pasoiınırun eskı dostlarından Pasolini ustune yazıları da \ar Ben daha cumlemı tamamlamadan, Macciocchi sozu aiıyor "Bızım Komunıst Partıler ıkı ruhludur. Avdınlara gelin katılın derler, sonra da onları dışiarlar. Merkezıyetçılık egemen oldugu ıçın, duşuncelerını bıraz Uen goturenler dışlanır. Bu benim de başıma geldı, biliyorsusel kapılanndan, parlamento kapılanndan geçtim. Ne kapdar araladım! Geçtigim son kapı da Vatikan'ın o muazzam kapısıydı. Zaten bizde \atikan'ın kapısına Tunç Kapı derler. \ma en onemlisı, sınırlann kalkacağı bır kulturden soz eltim kilabımda." Ben de buna gelmek ıstıyorum zaten Çunkıl gecenlerde Guner Yureklik'ın haberınde lspanya Başbakanı Felipe Gonzalez'in ettığı sözler hâlâ belleğımde. "Avrupa'nın Kultur Başkentı Berlin" etkınlıklerının açılış törenınde Gonzalez, Avrupa İöpluluğu'nun uzun dönemlı bır stratejısını çızmış, "anavatan kavramının kalktığı, sınırlann kalktığı bır Aırupa" oluşturmak gerektığınden söz etmıştı Macciocchi, bu noktada özellıkle "kultur" kavramının vurgulanması gerektığını belırtıyor. "Ben de diyonım ki, Avrupa Bizans'ın oğludur, Roma'nın ogludur, Kudus'un ogludur, tsıanbulun oğludur. Buvuk uvgariıklann bıleşımınden oluşmuş bır yerdir Avrupa. Ama bugun artık Avrupa'nın kulturel bir devrime ihtiyacı var. Ulkelenn bırbırlennı daha ıvı tanımalan, aynı tanhten geldiklennın bılıncıne varmalan, bırbirlerıne karşı siyasal ve dınsel açıiardan daha fazla hoşgoru gostermelerı gerekiyor. Demokrasi temeli uslune kunılmuş bir hoşgoru. Turkiye"nin Avrupa Topluluğu'yla olan sorunu da, demokrasi sorunudur. Bugun Avnıpa, Turkıye'nin demokratık bır ulke olduğundan emın degıl. Turkıve bıze katılırsa, bu ulkenın demokrasi sonınlan bızi de etkiler mi, dıve duşunuvorlar. Aynı şey, yıllar once lspanya için de soz konusu olmuştu. Oemokratik bır tspanya henuz hazır değil, diye duşunmuştu Avrupa. Ama ben o zaman tspanya için duşunduğumu bugun Turkıve ıçın de duşunuyorum. O sıralar, Isparrya'yı \\nıpa Topluluğu'na alalım, alırsak bu ulkenın demokrasıye geçış sureci hızlanır, demıştık. Bence şimdi aynı şey Turkıve için de geçerlı. Ancak Avnıpa'nın kaygılannı bıraz da haklı gonnek gerekır. Çunku Avnıpa'nın en buyuk korkusu, aşın sağdan, faşist bir dıktatorlukten kavnaklanıyor. Sozgelımı, Le Pen'ın Fransa'da yuzde 15 dolayında oy toplaması Avnıpa'yı geleceği açısından tedirgin etti. Herkes kendı kendine, bunun geçici bir durum mu, yoksa kalıcı bir durum mu olduğunu sordu. Avrupa sağdan gelecek dıktatorluklerden korkuvor Avrupa'nın çehresi Salazar'dan, Franco'dan, Albaylar Cuntası'ndan daha yeni kurtuldu." Pekı, ya gıimrukler? Gumrüklenn kalkmasına 4 yıl kaldı 1992'de ne olacak 7 "Bunu ben de sonıyonım. Çunku bu açılmadan Avnıpaldar kendileri de korkuyorlar. Ornegin, Fransızlar tedirgin. Gumrukler kalkınca, Fransa'da İtalyan arabalan daha çok mu satılacak? Ama bence, onemlı olan, Bruksel'in 1992 olarak seçtiği tanh değil. Onemli olan, Avrupa halklannın bu sureci, bu bılınci kavramalan, bu surece olumlu olarak katılrnalan. Gerekli olan, buyuk bir kulturel devrim, halklann kulturel acıdan karşılıklı işbirliğine girişraesı. Belkı endustnyel bırleşme daha çabuk olacak, ama bu kulturel bırleşme çok yavaş gerçekleşecek." Maccıocchı'yle Sheraton'dan çıkıyoruz Bır arabayla Rumelıhısarı'na doğru yol alırken, butun "Tunç Kapılar" b:r bır açılıyor önumuzde, hoşgörusuzluğun, önyargıların, kultur sınırlamalannın ulkesınden hoşgörunun, onyargısızlığın ulkesıne doğru uçuyoruz kafamızda Ozal: Çözüm için zaman gereldi ATİNA (AA) Başbakan Turgut özal, TürkYunan ılışkılennde 35 yıldan ben bırıken sorunlann çözümu ıçın zamana, gayrete ve cesarete ıhtıyaç bulunduğunu belırlerek, her ıkı tarafın da konuya cıddı şekıldc egılmesı gerektığını söyledı Başbakan Ozal, Yunanıstan'da yayımlanan 100 bın tırajlı haftalık To Vıma gazetesıne verdığı demeçte, TurkYunan sorunlannın kolay ca çözülebıleceğının duşunulmemesı gerektığını belırterek, Davosta varılan mutabakatın da, bu sorunlann çözümünün ne denlı zor olduğunu gösterdığıru kaydetti tkı ulke arasındakı sorunlarda kolayca ve kısa sure içınde çözüm sağlanabıleceğine inanan çevreler bulunabıleceğme ışaret eden Özal, bu çevrelerın, sorunlann çözülmemesı halınde memnunıyetsızlıklerını dıle getıreceklennı, böyle bır durumun da tehlıkelı olduğunu söyledı To Vıma gazetesıne verdığı demeçte, Türkıye ıle Yunanıstan arasında yıllardan ben bınken buzların enmesı ıçın Turk tarafında ıstek, ılgı ve gayret bulunduğunu da kaydeden Başbakan özal, "Sorunlann bulunmadığı alanlarda ışbirlıği vapmalıjız. Ornegin ışadamlan ortak ticari ve sanavi şırketlen karabOirier. Turizm alanında ışbirliği vapılabilir Teknoloji, bılim, kultur alanlanndakı ılışkılenmizı de geliştirebiliriz." Başbakan Ozal, ıkı ülke arasında askerı alanda da yakınlaşma sağlanabıleceğıni belırterek, sözlennı şöyle tamamladı "Bu alanda yapılabilecek çok şey var. Benim hissettiğim, tavsiye edeceğim şey, ikı ulkenin askeri yetkililerinın de anlaşmasıdır. Sıyasi olmayan, Ceknık ıçenkli sorunlardan bazılannı çozmeye gayret etmeUdirter." TürkYunan ilişkileri Silahsızlanma toplantısında yoğun ikili görüşmeler bekleniyor BM de Kıbns trafiğî ŞEBNEM ATİYAS ğunlaştı Genel Sekreter Perez de Cuellar'ın yenı bır Kıbrıs paketı önermeye hazırlandığı bıldınhyor Kıbns Rum lıden Vasiliu'nun silahsızlanma konferansındakı konuşması 2 hazıranda Vasiliu'nun mayıs sonunda Nevv York'a gelmesı ve genel sekreterle goraşmesı beklenıyor Genel Sekreter Pe rez de Cuellar bu nedenle Rauf Denktaş'ı Nevv York'a davet edecek İkı toplum Iıdennın genel sekreterle göruşmelerınden sonra bır araya gelmelen beklenıyor Ancak genel sekreterlıkten KKTC'ye resmı bır davet gıtmış değıl Vasılu'nun öncekı gün II Tempo Gazetesı'ne verdığı demeçte, "Kıbns Turk liderı Rauf Denktaş Ue her an goruşmeve hazınm. Kıbns sorununa bır an once çabuk ve geçerlı bır çozum bulunmasından yanayım" yolundakı ıfadesı go rüşmelerın gerçekleşmesı ıçm önemlı bır ışaret olarak nıtelendinldi. BM dıplomatık çevrelerı Dışışlerı Bakanı Mesut Yılmaz'ın Kıbns Rum Dışışlerı Bakanı Yorgo Yakovu'yla görüşmesının Vasiliu'nun bu demecmde büyuk rol oynadığmı vurguluyorlar Strasbourg'ta yapılan göruşmede ıkı dışışlen bakanının karşılıklı ılk kez görüşmelenm bırbırlenne "olumlu" bır yaklaşımla ıletme fırsatını bulduğunu söyleyen dıplomatlar, bu göruşmenın ıkı toplum lıderı arasındakı zırve yolunu açtığı kanısındalar Yıne de Rum dıplomatiar Vasüıu'yu Nevv York'^a " N e yapıp yapıp Ozal'Ma göruştürmeye çalışacaklannı bıldınyorlar Kıbnslı Türk dıplomatlar, genel sekreterlıkten Vasılıu ve kendılerıne yapılacak "eşit duzeyde" bır çağnya "evet" dıyeceklenru behrtıyorlar Vasılıu ve Denktaş'ın bir dıa görüşme yapması beklenıyor Bu görüşmelerde anlaşmazlık nedenı olan garantıler, özgurlukler, Anayasal sorunlar ve tabıı askerlerın çekılmesı konuları ele alınacak Genel sekreterlık "çıkmaz"ın asüması yolundakı bır görüşme gündemını masaya getırecek Özal'ın Nevv York zıyaretı sırasında bır surprız olay da Temsılcıler Mechsı uyesı Demokrat Slephen Solarz'ın eşı Nina Solarz'ın başkanlığım yaptığı "Association of American Friends of Turkısh VV'omen" (Turk Kadınlannın Amerıkalı Dostlan Derneğı) yenı kunılan bır derneğın Semra Özal şerefine vereceğı öğle yemeğı Bırleşmış Mılletler'de "Baü Teras"ta 2 hazıran günu yapılacak yemeğe katılmak ıçın ıstenen para 500 dolardan başlıyor Yemekte Semra Özal, Türk Kadınını Konıma ve Kalkındırma Vakfı'ndakı çalışmalarını anlatan bır konuşma yapacak antonıetta deyince NEW YORK Bırleşmış Mılletler'de hanranda başlayacak olan Silahsızlanma Özel Toplantısı yaklaşırken, toplantıya katılacaJ: olan devlet başkanlan, başbakaniar ve dışışlerı bakanlanmn yapacakları ıkılı temaslara yönelik çalışmalar hızlandı 5 lahsızlanma Özel Toplantısı Türk Yunan Kıbns dıplomasısı açısından son derece yoğun olacak Bu hafta başında hem Türk hem de Yunan Basbakanlannın özel danışmanlan New York'a geldıler Bırleşmış Mılletler Silahsızlanma Konferansı takvımıne göre Yunan Başbakanı Andreas Papandreu'nun konuşması 1 hazıranda Papandreu'nun dıplomatık danışmanı Buyukelçı Hristos Mahentsas, "alülar girişimi" olarak bılınen grubun ontoplantısına katılmak üzere öncekı gün New York'a geldı Altılar, Meksıka, Hındıstan, Arjantın, Isveç, Yunanıstan ve Tanzanya'dan oluşuyor Mahentsas, toplantı sonrasında Nevv York'ta kalışını uzattı Bu arada, Papandreu'nun takvımde yer almasına ragmen gelmekten vazgeçtığı öne sürülüyor. Ancak programda resmı bır değışıklık yapılmış değıl Mahentsas'm Nevv York'a gehşınden bır gün önce Başbakan Turgut Ozal'ın Basın Danışmanı Can Pulak ve Dışışlerı Bakanhğı İdan lşler Genel Müdürlüğü Yardımcısı L'gurtan Akıncı Nevv York'a geldıler. Başbakanın Nevv York ve Houston programını ayarladılar 1 hazıranda New York'a gelecek olan Özal, 2 hazıranda Wall Street Journal Gazetesı'nı zıyaret edecek, öğlen bankacılar ve ışadamlan ıle yemek yıyecek, akşam TurkAmenkan derneklerının resepsıyonuna katılacak, ertesı gun Silahsızlanma özel Toplantısı'nda konuşmasını yapacak ve The Nevv York Tımes Gazetesı'nı nyaret edecek Özal, BM Genel Sekreten Perez de Cuellar ıle ayın 3'unde konuşmasından sonra göruşecek Öte yandan Sovyet Dışışlen Bakanı Eduard Şevardnadze ıle de görüşmesı beklenıyor Papandreu'nun gelıp gelmeyeceğı bellı olmadığından bu göruşme kesınhk kazanmadı Başbakan ayın 4'unde Houston'a geçecek kalp ve göz kontrollerı ıçın üç gün kalacak ve 7'sınde dönecek Türkçe'ye çevnldı Çm Deyınce ve Faşıztnn Anafia T O K Ç B K MaccK>cch( nm ıkı esen nuz. Pasolinı'nın çok yakın arkadaşıydım 'Vıe Nuove* Dergisi'nl yönetüğım sıralar, Pasolini dergiye her hafta jazardı Eşcınsel oldugu ıçın dışlandı partıden. Ama yıne de İtaljan Komunıst Partısı, aydın kışılıkler açısından zengindir. Orneğin, Fransız komunıst Partısı'nden zengindir." Macciocchi, Avru /nm üç buyuk komurust partısıru de yakından tanıyor Eskı partısınden, İtalyan Komunıst Partısı'nden söz ederken, "iki cami arasında beynamaz" eıbısınden bır deyım kullanıyor "ftal>an Komunıst Parlısi. stratejısını saptayamamış, sorunlannı çozememiş, ama yine de guçlu bir parti. Fransız Komunıst Partisi çok se> yitirdı. tspanyol Komıinist Partısı >enı kuşaklan kavrayamadı, Sosyalıst Parti'nin, Felıpe Gonzalez'in yenı, ozgurlukçu duşuncelenrun gensınde kaldı. A>rupa komunızmını sa>unan uç buvuk partıden bıraz guçlu olarak yalnızca İtalyan partisi kaldı." Buradan, Marksızmın gunumuzdekı konumuna geçıyor Macciocchi Önce Marksızmın bır bunalım dönemı yaşadığını, bır hesaplaşma durumunda olduğunu vurguluyor, sonra da bır benzetme yapıyor "Sizin anayasanızda basın ozgurluğu var Ama bugun bırçok ınsan basın suçu işlediklen gerekçesıyle içerde. Marksist ideolojınin de bazı ılkeleri var, ama bu ilkeler ber zaman pratiğe uymuyor. Zaten şu sıralar Gorbaçovculuğa gosterilen ilgı de buradan ka>naklanıyor. Çunku Gorbaçov, asıl ilkeleri bırakıp >eni ilkelere dognı yol alıyor. Gerçekten de, Gorbaçov'un yaptıklan, demokrasije doğru atılmış bır adım. Ama birtakım temel ilkeler var, So>>etler Biıügi'nde parti içindeki bu ilkeleri sa>unanlar var. Bu ılerde Gorbaçov ıçın tehlıkelı olabılır." Oturduğumuz koltuğun onundekı sehpanın ustunde Maccıocchı'nın son kıtabı duruyor "Tunç Kapdar Ardında." Avrupa tanhı ve kulturu ustune kapsamlı bır çalışma Ortaçağdan, ortaçağ kultürunden, toplumsal yapısmdan söz edıyor Ispama'dakı Arap kulturunu, unıversıtelerarası bılgı alışvenşı ve ışbırhğını anlatıyor "Bu kitabı yazabılmek içın" dı>or Macciocchi, "unıversite kapılanndan. Bnık Vasiliu'nun yorumu Kıbrıs Rum yonetunı lıderı Yeorgıos Vasılıu, "Kıbns sorunu çözulecekse bu yıl çozulsun, çunku onumuzdekı yıl ya da beş yıl sonra daha zor çozulur" dedı. Vasüıu, Yunanıstan'da yayunlanan Papandreu yanlısı Elefterotıpıya gazetesıne verdığı demeçte, Kıbns sorununun çözümünde ıyımser olduğunu behrtırken, Dışışlen Bakanı Mesut Yılmaz'm Kıbns Rum yönetımı Dışışlerı Bakanı Yorgo Yakovu ıle Strasbourg1 da "tesadufen" aynı masada oturmasını da değerlendırerek, bunun "Turkiye'nin Rum kesimini tanıdığı anlamına geldiğini" ıddıa ettı Vasılıu, onumuzdekı ay Nevv York'ta yapılacak BM topIantiM sırasmda Başbakan Turgut Özal ıle de "tesadufi" bır göraşme gerçekleşmesı halınde, kendısıne neler söyleyeceğıne dışkm bır soruyu şu şekılde cevaplandırdı. "Turkiye'yi ekonomik yönden kalkındınnak, demokrasiyi guçlendinnek ve ulkesıni Avnıpa'ya sokmak şeklındeki ısteklerini takdır ettigımızı sovlerdim. Bu hedeflenmn gerçekleşmesıode Kıbns sorununun en onemli adım olacagını anlatırdım." Başbakan Turgut Özal'ın Atına zıyaretı sırasmda Kıbns'takı Türk askerlennın adadan çekıleceğını açıklamasını beklemedığını kaydeden Vasılıu, "Turk askerlennın Kıbns'tan bir gun içinde çekılmeleri mumkun değildır. Kıbns'tan bir tumenin cekılmesi de benim için buyuk onem taşımaz." dedı ÇALIŞAMARIN SORULARI/SORUNLARI YILMAZ ŞİPAL "Hangi kurum kııralına göre" : 1942 doğumlu evlı bır kadınım. Çok degışik kurumlarda çalışdğımdan, hangı kurum kuralına gore emekli olacagımı bılemıyonım. 1963 yılında çalışmaya başladıgım Emeklı Sandığı'na bağlı bır kamu kuruluşundan evlenmem nedenıyle 1965 vılında avnldım. Sonra yıne aynı işyenne 1976 vılında girdim. A>nı yıl bir başka kamu kuruluşuna geçtim >e 1984'e kadar orada çalıştım. Bu donemde 5 av ucrelsiz ızın kullandım ve 5 ay da işveri grev nedenıvle çalışmadı. Buradan avnldım ve 1984'ten 1986'ya kadar SSK kapsamında çalışarak pnm odedım. 1986 başından bu yana da BağKur'lu olarak kuçuk bır işveri çalıştınyorum. Ancak ekonomik koşullar vuzunden işyerimı çalıştıraraaz oldum. Geçmış hızmetlenmı bırleştirerek bir sosyal gutenlik kuruluşundan emeklı olmak ıstijorum. Yaşım nedenivle Emekli Sandığı'na bağlı bır kuruluşa gırmem oldukça zor. Bu koşullarda ne kadar daha çalışmam gerekecek? G.K. Istanbul V \ N I T Yaptığımız hesaplamalardan, 10 yıl Emeklı Sandığı'nda, 1 yıl 3 ay SSK'da ve 2 vıl da BağKur'da olmak uzere toplam 13 vıl 3 a>lık çalışma surenız oldugu anlaşılmaktadır 25 jıl ıçınde 13 vıl 3 ayı çeşıtlı sos>al guvenlık kurumlarında geçen çalışma surelerı nasıl değerlendırılecektır 7 1) TC Emeklı Sandığı >onunden 1988 yılında kadın ıştırakçılerın Emeklı Sandığı'ndan emeklı olabılmelerı ıçın 20 fıılı çalışma suresının son 3 >ıl 6 avının bu kurumda geçmış olması ve bunun yanı sıra da 44 vaşın dolmuş bulunması gereklıdır Bu kurumdan emeklı olabılmenız ıçın 6 >ıl 9 a> kesenek ödememz gerekecektır 2) Bağkur >onunden BağKur'ca vaşlılık avlığı bağlanabılmesı ıçın kadın sıgortalının 50 yaşını doldurmuş olması ve son 3 vıl 6 ayı BağKur'da olmak uzere en az 15 tam yıl prım ve kesenek odenmış olması koşuldur Bu kurumdan emeklı olabılmenız, 50 \aşını doldurmanızın yanı sıra, toplam 15 tam yıl prım ve kesenek ödemenıze bağlıdır 3) SSK >onunden SSK'ca >aş sınırına bağımlı olmaksızın yaşlılı' aşlığı bağlanabılmesı ıçın kadın sıgortalının 20 yıldır sıgortalı bu lunması ve bu 20 vıllık sure ıçınde gene emeklı olmadan öncekı son 7 vıllık çalışma suresının en az 3 yıl 6 avı SSK'da geçmış olması koşulu ıle toplam 5 000 gun prım ve kesenek odemış bulunması gereklıdır Bu durumda onereceğımız seçenek, ışyerınızı vasal bır bıçımde kapattıktan sonra SSK'nın ısteğe bağlı sıgortasından yararlanarak son 7 vılın 3 vıl 6 ayını bu kuruma prım odeverek geçırmenızdır SORL Denktaş'a davet ö t e yandan Strasbourg'ta Kıbrıs ve Turk dışışlerı bakanlanmn görüşmelerı sonrasında BM Genel Sekreterlığı'nde mayıs sonuna doğru bır Denktaş Vasılıu göruşmesının sağlanması çabaları yo Kısa Afganistan tarihi Dış Haberler Servisi Sovyetler Bırlığı'nın Af ganistan'dakı on yıllık seruvenjun aşamalan tarıh sırasına göre şöyle 27 Nisan 1978: Bağlantısız bır polıtıka ızleyen Muhammed Davud Han'ın devnlışı ve ölduruluşu Muhammed Taraki başkanlığındakı Devrımcı Konsey'ın ıktıdarı alışı Babrak Karmal'ın Başbakan Yardımcısı oluşu "Islami Direnjş"ın sılahlı çatışmayı başlatması Çarpışmalarda uç bın ölu 5 temmuz: Karmal'ın Prag'a büyükelçı atanması 17 ağustos: Başarısız bır darbe gınşımı Mart 1979: Herat bölgesınde ayaklanma 30 bın kadar ölu. Hafızullah Amin başbakan 16 eylul: Başbakan Amın'ın önderlığınde askerı darbe Devlet Başkanı Muhammed Tarakı'nın ölduruluşu 27 aralık: Sovyet asken mudahalesı 28 aralık: Hafızullah Amın'ın ölduruluşu Babrak Karmal'ın Devnm Konseyi Başkanı ılan edıhşı 14 Ocak 1980: BM, "Yabancı guçlerin derhal, kayıtsız şartsız ve tamamen çekılmesı" kararını alıyor Her yıl bu karar yınelenıyor 27 ocak: İslamcı dırenış örgutlerının "tslami tttifak" çatısı altında bır araya gelmelen 22 şubat: Başkent Kabıl'de antı Sovyetık gosterıler Sıkıyonetım ve sokağa çıkma yasağı En az uç bın ölu Batılılar Afganıstan'a gıren Sovyet bırlıklennın mevcudunu 120 bın olarak hesaplıyorlar S Cylul IVHl: »cuckicıııı altına çağrılması Şubat 1982: Diego Cordovez, BM'nın aracısı olarak atanıyor Nisan: Paktıa bölgesınde dırenışçı guçlenn saldmsı Mayıs: Panşır'de Sovyet saldırısı 16 ağustos: Cenevre'de BM'nın gozetımı altında Kabıl yönetımı ve Pakıstan arasında ılk dolaylı goruşmeler Ağustos 1985: Host bölgesınde Sovyet saldmsı 4 Mayıs 1986: Babrak Karmal'ın resmen kızağa çckılışı Gızlı polıs şefi Necibul!ah"m onun yerine atanışı Ekim: Altı Sovyet alayının çekılışı Mucahıtlere verılen uçaksavar fuzelennm Sovyet hava kayıplarını arttırışı Aralık: Necıbullah'ın "ulusal banşma" kampanyasıru açışı 15 Ocak 1987: Kâbıl yönetımının tek yanlı ateşkes ılanı ve af Aralık: Washıngton zırvesınde, Gorbaçov, ABD Başkanına, bırlıklennı çekme kararını açıklıyor Host yolunu açmak uzere Sovyet saldınsının başlaması 8 Şubat 1988: Gorbaçov, Sovyet askerlenmn çekılışının 15 mayısta başlayacağını ve on ava > ayılacağını açıklıyor 9 şubat: BM aracısı, Cenevre göruşmelerının son oturumunun 2 martta açılacağını bıldırıyor 2 mart: Cenevre'de "dolaylı" gorıişmelenn yenıden başlaması 7 nisan: Taşkent'te Gorbaçov Necıbullah buluşması 14 nisan: Cenevre Antlaşması'nın ımzalanması TJC İSTANBUL BÜYUK ŞEHİR BELEDİYESİ İSKİ İSTANBUL SU VE KANALIZASYON IDARESİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Aşağıda ozellıklerı belırtılen kapalı zarf ıle teklıf alma yontemındekı ıhale ıle ilgılenenler, ıhale dosyasını İSKI GENEL M U D U R L U Ğ U TİCARET 1ŞLERİ DAIRE BAŞKAN YARDIMCILlĞ1NDA gorebıhr ve dosya bedelını ISKİ GENEL M U D U R L U Ğ U merkez veznesıne yatırarak alabılırler Isteklılenn sartnameye uygun hazırlayacaklan kapalı teklıf mektuplannı ıhale tarıhınde saat 11.00'e kadar aşağıda belırtılen adreste GENEL EVRAK M U D U R L U G U ' n e gırış, tarıh ve numarasını ıçeren alındı makbuzu karşılığında teslım etmelerı gerekmektedır. Teklıf zarfları saat 14 OO'te Ihaie Komısyon Başkanlığı'nca açılacaktır İSKİ N o Işin Adı Keşif Bedeli 1T3927 213 m tonluk Fıttıngs ve bağlantı parçalarının İspanya, Bılbao'dan Istanbul Haydarpaşa'ya naklı 45 000 000.TL. 2 T 4577 Not 1 adet jenarator (Dış alım olacaktır) 125OOOOOOTL Ihale Tarihi Geçicı Teminat Dosya Bedeli Tarihi geri çekilme (Baştarafı 1. Sayfada) 15 nısanda ımzalanan Cenevre Antlaşması uyarınca Afganıstanda bulunan yaklaşık 115 bın Sovyet askerı, 9 ay ıçınde ulkeyı tcrk edecek 15 ağustosa kadar Sovyet bırlıklennın yansının çekılmesı gerekıyor. Sovyet bırlıklen, Kabıl hukumetını Mucahıtlere karşı korumak ıçın 27 Aralık 1979'da Afganıstan'a gırmışlerdı. AP'nın haberıne göre Afganıstan'dakı Sovvet bırlıklennın komutanı General Borıs Gromov, oncekı gun Kabıl'de gazetecılere yaptığı açıklamada, Sovyet askerlerının dörtte bırının 29 mayısta Moskova'da yapılacak ReaganGorbaçov arvesınden once ulkeden aynlacağını söyledı vacaklannı açıkladılar Yedı gruptan oluşan Mucahıt İttıfakı'nın lıderı Gulbeddin Hikmetyar, öncekı gece vaptığı açıklamada, Sovyet bırlıklerının çekıldığı bolgelerdekı hukumet askerlen, çekilme tarıhınden sonra 4 hafta ıçınde sılahlannı bırakıp kendılıklerınden teslım olduklan takdırde bunların savaş suçundan vargılanmayacakla nnı sovledı Hıkmetvar, "aksı halde Mucahıtler tarafından tutsak edilen Kabıl hukumetınin askerlen Islam mahkemelen onune çıkanlacaklardır" dedı Hıkmetyar, ellerınde bulunan Sovyet tutsaklannı da Afganıstanda bır İslam hukumetı kuruncava kadar serbest bırakmayacaklarını belırttı Hikmetyar, Sovvet tutsaklannı. ılerıde Muhammed Necibullah ve Kabıl hukumetınin dığer yuksek duzeydekı vıetkılılerı ıle değış tokuş etmek ıçın tuttuklarını sozlerıne ekledı Hikmetyar, açıklamasının sonunda "15 mayıs, Sovyetler'in Afganistan'da yenılgive ugradığı ve Kabil'deki kukla rejımın sonunun başladıgı tanhtır. 15 mayıs avnca savaşlarda modern sılahların ve bırlık sayısının onemli olmadığını ve ınançlı bir ulusu ezmenın mumkun olmadığını gosteren tanhtır" dedı Ajanslar, Afganıstan'da 8 yıl suren Sovyet ışgalı sırasmda 1 mılvona yakın ınsanın olduğunu bıldınyorlar Yaklaşık 5 mılyon Afganlı da ulkeden kaçarak multecı kamplannda yaşamaya başladı Sovvetler'ın ıse savaşta en az 15 bın olu verdığı tahmın edıhyor Batılı goz'lemcıler arasında Necıbullah yonetımının Sovyet bırlıklerı olmadan Mucahıtlere karşı ne kadar dav.anabilei.egi konusunda goruş ayrıliğı bulunuyor ABD'lı gozlemcıltr, Sovyet bırlıklen çekıldıkten sonra Necıbullah vonetımının bırkaç hatta ıçınde duşeceğını öne süruyorlar 23.5.1988 14 6 1 9 8 8 Teklıf bedeh %3'u . 50 000 TL. Teklıf bedeli %3'u 50.000TL 1 Yurt dışından şartname almak isteyen ılgılıler JSKI'nın Garantı Bankası Odakule Şubesındekı 40000416 nolu hesabına $ olarak (veya eşdeğen) yatırmalıdırlar 2Aynca, D H L Servısı ıle gonderılmesını ısteyenler 30 $ (veya eşdeğen), pc 'a Uçgöndcrılmesını ısteyenler 10 S (veya eşdeğen) şartname ucretıne eklemeiırfırl'"r 3Postadakı gecıkmeler dıkkate alınmaz 4ISKİ 2886 sayılı Devlet Ihale Kanunu'na tabı olmayıp ıhaleyı yaplp yapmarfialrta, dıled' ğıne kısmen veya tamamen yapmakta, uygun bedelın tespıt ve takdırınde serbesitıj Aksaray Meydanı 34410 Aksaray İSTANBUL ADRESI İSKİ GENEL M U D U R L U Ğ U TEL 523 18 64 99 (36 Hat) TELEX 23923 ISUtr FAX 90 (1) 521 17 61 Mücahitlerin çağrısı Sovyet bırlıklen, çekılmeye başlarken Mucahıtler de gonullu olarak teslım olan hukumet askerlennın savaş suçundan yargılanma Bu ılanın 10 Mayıs 1988 gunu yayımlanan bınnci neşrınde 1. ıhale tanhı şehven 23.6.1988 olarak çıkmıştır. Doğrusu 23 5 1988'dır. [9202 B a s m