Katalog

7 NfSAN 1988 • • • • HABERLERÎN DEVAMI CUMHURİYET/15 Sakatlıklar t mazeret değil ASENA ÖZKAN Sezon başmda eksik kadro ile başladığı lig maratonuna sakatbklann da eklenmesiyle kadro sıkmtısı çeken Beşiktaş'ın Jngiliz hocası Gordon Milne, dün antrenman sonrası yaptığı konuşmasında, sakatlıklann ve hastalıklann kendileri için bir mazeret olarak gösterilemeyeceğini söyledi. Milne, "Biz bu kadroaun lig için yeterü olmadığını sezon başında da biliyorduk. Ama biz bunlara iizüleceğimize, bu sonınları haUetme yoluna gidiyonız. Futbolda sakatlıklar ve hastalıklar olur. Önemli olan, bunun üstesinden gelebilmektir" dedi. Gordon Milne, gazetecilerin Metin ile ilgili sorulannı yanıtlarken de şöyle dedi: "Ben kalan 8 maç için Metin'i yok saymıyorum. Pazar günii tngfltere'ye gitmeden önce kendisiyle de, doktorlarıyla da konuştum. İstirahatinden sonra bekleyip göreceğiz. Biz doklorlarına bağlıyız. Antrenmana çıkar, ama belki oynayamaz." Milne son olarak da Trabzonspor maçı için özel bir hazırhk yapmadıkîannı, her zamanki gibi çalıştıklannı belirtti. Öte yandan dün yapılan antrenmana Olimpik Milli Takımda bulunan Ali, Gökhan, Zeki ve sakat olan Sinan katılmadılar. Sinan dün Fulya'ya gelerek salonda yarun saal süren bir çalışma yaptı. Antrenmanda eltopu oynayıp kondisyon salonunda çalışan futbolcular bir hayli neşeli gözüktüler. Beşiktaş Teknik Direktörü Milne: (Baftarafi Spor'da) işi iki yıldır yaptığını belirten Kızılkaya, "Futbol Federasyonu, sporcu saglığı ile kulüplerden daba fazla ilgüeniyor, biç olmazsa sabalarda doktor bulunduruyor" diyen Kızılkaya, esas sorunun bilgisiz takım yöneticilerinden kaynaklandığını belirtti. Incelememizin son durağı olan tnönü Stadı'nda görüştüğümüz saha doktoru Ihsan Kayılı, bu işi 7 seneden beri yaptığını ve sezon sonunda bırakacağım açıkladı. Aldığı ücretin 3500 lira olduğunu söyleyen Kayılı, sadece hizmet etmiş olmak için bu işi yaptığmı sözlerine ekledi. Büyük statlarda sporcu saglığı açısından her türlü önlemin alındığını belirten Kayıh, saha içinde her zaman bir ambulans.n beklediğini ifade etti. özah Et üyatı artmah ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan lurgut Özal, 1800 lira ile 4 bin 950 lira arasında değişen tavuk ve koyunsığır et fiyatlarının yükseltilmesi gerektiğini söyledi. Özal, bunun nedenini ise "Bazen bu fiyatlann yükselmesi icap eder ki, üretici bunu kullaoarak uretimini artürabilsin" şeklinde açıkladı. Bilimsel Tavukçuluk Derneği tarafından duzenlenen Uluslararası Tavukçuluk Sempozyumu'na Başbakan Turgut Özal da katıldı. Özal, konuşmasına, "Beynelmilel tavukçuluk sempozyumuna iştirak etmekten" duyduğu "bahtiyarlığı" dile getirerek başladı. Tavukçuluğun bir nevi sanayileştiğini" bildiren Özal, tavuk üreticilerine "alacakları birçok mesafenin olduğunu" söyledi. "Yıllar önce yaptığı yurtdışı seyahatinde bazı konnlan mukayese ettiğini" ve "hayrete düştüğümi" ifade eden Başbakan Özal, "hayretinin" nereden kaynaklandığını şöyle açıkladı: "Tiirkiye'de 1970'lerde en pahalı et lavuk eliydi. Yurtdışında tavuk etinin 1960 fiyannın kırmızı ete göre üçte bir olduğunu gördum. Yapılmış araştırmalar şunu gösterdi ki, insan viicudu için en sağlıklısı tavuk eti ve balıktır. Zaten kalp ve damar hasCalıklan olanlara bunlar tavsiye edilir. Bununla diğer elleri yemevin manasında bir şey söylemiyorum. Tavuk etinin önemini belirtmek için ifade ettim." Özal konuşmasını şöyle sürdürdü: "Halkımızın büyük bir çoğunluğu belki tavukçuluğun nasıl gelistiğini çok iyi bilmemektedir. O eski usul tavukculukla yumurtanın tanesini 200 liradan aşagı mal etmek mümkün olmazdı. Ama teknoloji bu konnda ilerledi. Bu sağlıklı gıdanın daha geniş bir şekilde yayılmasını temin etmemiz lazım. Türlü şekilde bunu halkımıza hangi usullerle yenilebileceğini öğretmek lazım. Çeşitleri var, kıymasına, köftesine kadar yapılabiliyor şimdi. Bunlan öğretmek lazım. Halkımız bu tşın geiiştiğini de belki bilmiyordur. Televizvonlarımızda anlatmak lazım." Özal, şöyle devam etti: "Bir zamanlar bu memlekette etin fiyan münakasa edilmişti, hâlâ da ediliyor. Etin kilosu bin lira, üç bin lira diye manşetlerde gördük. Çocuklugumu haıırlıyoram, 193738 senelerinde Silifkede bulunduğumuz sıralarda etin kilosu 7 kuruş civanndaydı. O mıntıkanın eti keçi eri\di. Alışmaımşsamz, dişi keçi eti yediğiniz zaman ishal olma ihtimaliniz kuvvetlidir. Bu kadar ucuz olmasına ragmen et yenildigi devreler bayramlardır. Bugün o rakamlann üstüne çıkılnuşlır. Kırmızın elin Japonya'da 34 sene ewel kilosu 30 dolardı. Avrupa'da da aynı şekilde. Şunu söylemek istiyorum, bazen bu fiyatlann yukselmesi icap eder ki, üreticimiz bunu kullanarak uretimini arttırabilirsin. OO7IFM UGUR MÜMCU (Baştarafi 1. Sayfada) Türk uçağı (Baftarafi Spor'da) Dün, Sovyetler Birliği'nin Kınm'daki Simferepol şehrinde oynanan olimpik milli futbol karşılaşması, kadrosunda bulunan Samsunsporlu Fatih, Yücel ve Mustafa için kafileye ulaştınlmak üzere Futbol Federasyonu tarafından özel bir uçak kiralandı. Nesu Air'den kiralanan "Tupolev134" tipi 75 kişilik uçak, federasyon yönetim kurulu üyesi Erdal Karadoğan ve üç futbolcuyu alarak saat I3.11'de fstanbul Atatürk Havalimanı'ndan havalandı. Sovyetler Birliği'ne gitmek üzere Bulgaristan hava sahasından "over flight" (transit geçiş) uçuş yapan söz konusu uçağa, Sovyet havasahasına gireceği sırada Varna Kulesi tarafından "Sovyetler izin vermiyor, geri dönün" çağrısı yapıldığı öğrenildi. Bunun üzerine uçağın Yugoslav kaptan pilotu geri dönerek saat 14.10 sıralannda Atatürk Havalimanı'na indi. Öte yandan, Atatürk Hava Limanı ilgilileri, "geri çevrilme" uyarısının uçağa, Sovyetler Birliği hava trafik yetkililerince değil, Bulgaristan'ın Varna Kulesi tarafından "Sovyetler Birliği size giriş izni vermiyor geri dönün" şeklinde ulaştırıldığının anlaşıldığını söylediler. Ulaştırma Bakanlığı ilgilileri ise, uçağın, Bulgaristan hava sahasından çıktıktan sonra, Sovyet hava sahasına girişte verdiği "tanıtma" ve " ç a ğ n " kodlannın karşı taraftan te>it edilmeden giriş yaptığı gerekçesiyle geri çevrilmiş olabileceğini kaydettiler. Geri çevrilen uçak, Futbol Federasyonu tarafından Nesu Air özel hava yolu şirketinden 12 bin dolar (yaklaşık 15 milyon lira) karşılığı kiralanmıştı. Kadroda bulunan üç futbolcunun maça yetişememesi nedeniyle de dün oynanan maça olimpik milli futbol takımı yedek oyuncusuz çıkmak zorunda kaldı. G. Saray Altay maçı pazar gününe alındı Spor Servisi Tiirkiye birinci liginde bu hafta cumartesi günü oynanması gereken GalatasarayAJtay maçı SHP'nin isteği üzerine pazar gününe alındı. Futbol Federasyonu Planlama Dairesi'nden yapılan açıklamaya göre daha önce cumartesi programında olan GalatasarayAltay maçı SHP'nin aynı gün tstanbul'da yapacağı miting nedeni ile pazar günü saat 15.30'da Ali Sami Yen Stadı'nda oynanacak. Öte yandan pazar günü Trabzon'da oynanacak olan Trabzonspor Beşiktaş maçının tamamını televizyondan yayımlamak isteyen TRT'nin teklifıne sadece Trabzonspor kulübünden onay geldi. Maçın 13.OO'te oynanması konusunda Beşiktaş henüz görüş bildirmedi. Anlaşma olursa TRT bu maçı saat 13.00'ten itibaren naklen verecek. KU422 sefer sayılı uçak Bangkok'dan Kuveyt'e hareket etti. Korsanlar 747 nm Iran'a gitmesini istediler. Metris firarisi oldukları sanılıyor Korkulu bekleyiş (Baftarafi 1. Sayfada) Meşhed Havaalanı'na indirilen Boeing 747 tipi uçaktaki yolculardan 75'i ve mürettebattan 11 kişi halen rehin tutuluyor. 5 kişi oldukları sanılan hava korsanları, dün sabaha karşı Ürdün uyruklu yolcu Mustafa İsa'yı kalbinden rahatsız olması nedeniyle serbest bıraktılar. Mustafa Isa, korsanlann, yolcuların ellerini bağlayarak uçağın arka bölümünde tuttuklarını, ancak genelde iyi davrandıklanru anlatırken, "Siz üzülmeyin. Bizim sizinle işimiz yok. Biz Kuveyt'ten hakkımızı almak istiyoruz. Sonra serbest bırakılacaksınız" dediklerini söyledi. AP'nin haberine göre hava korsanları, Ürdünlü yolcunun ardından bu kez 5'i uçağın hostesi olan 24 kadın rehineyi serbest bıraktılar. tran'm resmi haber ajansı İRNA, hava korsanlarının bu karannın Iran Başbakan Yardımcısı Ali Rıza Muayyeri'nin temasları sonucu gerçekleştiğini açıkladı. Ancak uçakta bulunan ve Kuveyt Kraliyet Ailesi'ne mensup olduklan bildirilen üç kişiden biri olan kadın yolcu salıverilmedi. Kuveyt'te 1983 yılında ABD ve Fransa Büyükelçiliklerinin bombalanması olayına karıştıklan gerekçesiyle tutuklu bulunan 17 Şii eylemcinin serbest bırakılmasını isteyen hava korsanları, dün sabah TŞt 09.30'a kadar tanıdıklan sürenin dolmasına rağmen "bazı yolcnlan öldürme" tehdidini gerçekleştirmediler. Sürenin dolmasından bir saat sonra bazı yolcuların durumunun "iyi olmadığını" duyuran hava korsanlan, uçağa doktor ve kahvaltı gönderilmesini, havalandırma donanımının çahşması için de güç kaynağının şarj edilmesini istediler. Bunun üzerine uçağa gönderilen bir tranlı doktor, bazı yolculan tedavi ederek geri döndü. Doktor, tedavi ettiği iki kişinin Kuveytli olduklarını sandığı Arapça konuşan iki kadın olduğunu söyledi. Doktorun, sağlık durumları iyi olmayan bu kişileri dışan çıkarmak için korsanlardan talepte bulunduğu bildirildi. Kuveyt hükümeti, korsanlann isteklerini "kabul edilmez" bulduğunu açıklarken, İran haber ajansı, Kuveyt'in "baskı, şantaj ve tebdit içermeyen" ıstekleri incelemeye hazır olduğunu bildirdiğini öne sürdü. G.Saray Beşiktaş yenişemedi Beşiktaş: 1 Galatasaray:l STAT: Hakkı Yeten HAKEMLER: Ahmet Erdoğan (7), Huseyin Tokmak (7), Burhan Yıldınm (7). BEŞtKTAŞ: Aydın (8), Yılmaz (7), Sanlı (6), Ergun (6), Cemal (6), Atalay (8), K.Erkan (7), Ayhan (8), Ali (7), Tacettin (8), RErkan (7) (Hasan 7). GALATASARAY: Metin (6), Hüseyin (6), Ihsan (S), Bülent (6), Vahit (6), Abbas (7), TUgay (8), Tacettin (S), Kadir (5), AtUta (7), K.Hüseyin (6). GOLLER: Dk. l Atilla, Dk. 56 Ayhan Galatasaray ile Beşiktaş'ın futbolcu, yönetici ve teknik adamları, genç takımlannın maçını seyrettiler. Profesyonel Gençler Ligi (B) Grubu'nda erken final olarak adlandırılan BeşiktaşGalatasaray maçında taraflar 90 dakika sonunda birbirlerine üstünluk sağlayamayarak (11) berabere kaldılar. Gençler maçını Galatasaray'dan, Asbaşkan Alp Yalman, Futbol Şubesi Sorumlusu Ergun Gürsoy ve Teknik Direktör Mustafa Denizli, Tanju, Yusuf, İlyas, Cüneyt, Raşit, Uğur, Muhammet, Beşiktaşlı yöneticilerden, Saim Eraslan, Nejdet özyılmazel, Teknik Direktör Gordon Milne, antrenör Bahattin Baydar, Rıza, Turan, Faruk ve Bünyamin izlediler. MUSTAFA ERSOY Haber Merkezi Balıkesir'in Ayvalık ilçesinden 5 kişinin gasp ettikleri iki tekne ile Midilli Adası'na kaçtıklan belirtildi. Bu kişilerin Metris'den firar edenler olduğu sanılıyor. tçişleri Bakanlığı'ndan bı'r yetkili kaçış olayını doğruladı, ancak Midilli'ye gidenlerin Metris'ten firar edenler olup obnadığının henüz belirlenemediğini söyledi. Edinilen bilgiye göre kimlikleri henuz'belirlenemeyen 5 kişi Ayvalık'a geldikten sonra Altınova'ya geçti ve burada el koydukları Can2 adlı tekne ile Midilli'ye kaçtı. Bu kişilerin Metris'ten firar eden Mustafa Yıldınmtürk ve 4 arkadaşı olduğu öne sürülüyor. Nitekim bir gazeteye telefon eden ve Mustafa Yıldınmturk olarak tanıtan bir kişinin 4 arkadaşı ile birlikte üç gün önce kaçtıklarını söylediği belirtildi. Ayvalık kaymakamı Emre Ayman da Cumhuriyet muhabirine bu olayla ilgili olarak şunları söyledi: "Kaçma olayı var. Ancak bu kaçan kişilerin Metris'ten kaçanlar olup olmadığı belli değil. Konudan Balıkesir Valiliği ve lçisleri Bakanlığı'nın haberi var. Can2 adlı tekne halen Midillide bulunuyor." 5 Türk Midfflfye kaçtı Kitaplığın oldum olası "mudavimi" azdır. Birkaç gazeteci, ikiüç doktora öğrencisi; eh, arada sırada birkaç milletvekili... Hepsi o... Başbakanlık bütçesinde birçok konu dile getirilebilirdi. Gerçi muhalefet sözcüleri birçok konuya da değindiler, ama ilgi yoktu. Ne muhalefet milletvekilleri ilgiliydi, ne de iktidar... Genel kurul salonunda bulunan milletvekilleri de neredeyse "grev gözcüleri" gibi olup bitenleri oturdukları yerlerden izliyorlardı. "Örtülü ödenek" Başbakanlık bütçesinin en duyarlı kesimini oluşturuyor. Bu gizli ödenek, Başbakan ve Başbakanlık Müsteşarı ile iki bürokrat arasında kalan bir "sır" niteliğindedir. Başbakanın yurtdışı gezilerindeki harcamalarının bir kısmı, herhalde bu örtülü ödenekten karşılanıyor. D:ş gezilerdeki bu harcamalar, Dışişleri Bakanlığı'na bağlı yüksek bürokratlar eliyle mi yapılıyor? Başbakanlık Müsteşarı... Başbakanlık Özel Kalem Müdürü ve Dışişleri Bakanlığı İdari ve Mali İşler Daire Başkanı... Bu "örtülü ödenek"in sırlannı bilse bilse bu üç bürokrat bilir. Ben bilecek değilim ya. Bu "örtülü ödenek" daha çok "güvenlik işleri" için mi konulur? Herhalde bu gizli işler için.. Varsayalım ki, bu örtülü ödenek harcamaları ile ilgili belgeler elime ulaştı.. Ben bunlan yayımlayamam ki.. Yayımlarsam, hakkımda "gizli bilgileri" açıklamaktan hemen dava açarlar. Doğru DGM'ye.. Yok, yok, kimse merak etmesin, örtülü ödenek belgeleri yerli yerindedir. Sayın Başbakan, hukuka saygısını, Anayasa Mahkemesi Başkanlığı'ndan emekli Orhan Onar'ı başdanışmanlığa atayarak kanıtlamış değil midir? Oyledir. Bundan sonra yasa taslakları, Onar'ın süzgecinden geçecek, Onar'ın onadığı taslak, Bakanlar Kurulu'nda görüşülecek. Onar'ın onamadıgı taslak Bakanlar Kurulu'nda görüşülmeyecek.. Onar, tek başına "gizli Anayasa Mahkemesi başkanı" gibi görev yapacak.. Bir hukuk devletinde bundan daha sağlam güvence bulunabilir mi? Bulunamaz. Düşünün, artık hükümet, bundan sonra Anayasa'ya aykın bir tek yasa taslağjnı TBMM'ye göndermeyecek.. Örtülü ödenekten devletin gizli işleri içrn para harcanacak, bu gizli Anayasa Mahkemesi başkanlığı da örtülü biçimde Anayasa'yı koruyacak.. Eskiden, Anayasa Mahkemesi başkanlığından emekli bir başdanışman kullanmak akla gelmediği için Anayasa'ya aykırı bunca yasa hükümetlerden çıkıp, TBMM'ye gönderiliyordu. Şimdi dem^kratik hukuk devietine sağtam bir güvence bulundu. Nedir bu güvence? Onar'ın onayıdır bu güvence.. Başbakanlık bütçesinde görüşülecek daha birçok konu vardı. Vardı, ama ilgi azdı.. Aklıma gelmişken yazıp da sorayım: Başbakanlık Müsaviri ibrahim Düzyol'un Vuralhan konusunda hazırladığı raporu kim, ne zaman açıklayacak? Sayın Düzyol, daha önce aynı konuda Dışişleri Bakanlığı: nca yapılan soruşturmalarda eksiklikler mi saptadı? Ne oldu? Kim açıklayacak bu raporu? Ne zaman açıklanacak bu rapor? Örtülü ödenek gibi sır değil ki rapor. Dün, TBMM'den çıkarken üşenmedim, saydım! SHP'den 9, DYP'den 8 milletvekili görüşmeleri izliyordu. Gerçi bütçe görüşmeleri hep böyle olur. İlk gün alkış, kıyamet, sonra? Sonrası bu.. Sonra niye yakınıyoruz ki? bu ev, bu hafta sonu boyanacak! EVİMİZ BİZİM İÇİN HER ŞEYDEN ÖNEMLİ. BAKIMI, TEMİZLİĞİ VE GÜZELLİĞİ, DUVARLARIN BOYANMIŞ OLMASIYLA BAŞLIYOR. BOYA SEÇİMİ ÇOK ÖNEMLİ; ÇÜNKÜ, KALİTESİZ BİR BOYANIN FOYASI HEMEN ÇIKIYOR VE YAZIK OLUYOR EMEKLERE... ALDIK. ŞİMDİ, EVDEKİ O TATLI MİSKİNE; "BU EV, BU HAFTA SONU SADOSAN'LA BOYANACAK" DİYEBİLİRSİNİZ. ARTIK BAHANE YOK, HER ŞEY HAZIR! SİZ DE KOCANIZA BİR SÜRPRİZ YAPIN, SADOSAN ALIN. BİZ SORDUK; "SADOSAN KALİTELİ BOYADIR." CEVABINI BU EV, BU HAFTA SONU BOYANACAK! flffl bir &k Vaşar Holdıng ıştirâkıdır