19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
16 NÎSAN 1988 KÜLTÜRYAŞAM Üçyabancı yönetmen sansür sorununu tartıştu HAYVANLAR ISMAIL uı Kültür, buynıklarla gelişemez * Ken Leaek: Irlanda'da yaşamış olsaydım, yaptığım filmlerden dolayı ben de hapse gırebılırdım. Ingılız sıneması ABD engelı altında, Basilio NartİB P a t i a o : lspanya'da şu sıralar yasal bır sansur yok. Ama en korkunç sansur, ekonomık sansur. Hark Bohaı: Hıçbır ülkede kultur, yönetıcüenn buyruklanyla gelişemez. Avrupa Topluluğu'na gırmeye hazırlanan Türkiye'de, böyle bir sansür olmamahdır. Kultur Servfci 7 Uluslararası tstanbul Sınema Gunlerı kapsamında perşembe gunu gerçekleştınlen söyleşıye Ingıhz yönetmen Ken Loach, Federal Almanyalı yönetmen Hark Bohm ve tspanyol yönetmen Basılıo Martın Patino katıldı Sınema yazarımız Atillfi Dorsay'm yönettığı soyleşıde, üzennde en çok durulan ve yönetmenlenn heyecanla konuştukJarı konu sansur oldu Toplantıda, az ya da çok her ülkede, bır çeşıt sansür uyguiandığı sanatçılar tarafından açıklandı Örneğın, 1965'ten bu yana aralıklarla fılm çeken ve ün lü Ispanyol yönetmen Carlos Saort'mn okul arkadası olan Basılıo Martın Patmo, "Fnıııco doneminde ben dahıl butun arkadaşlanm sansur konusunda buyuk savaşlar verdik Ben, sansunın koşnllannı kabul etmek ıstemedim Ba yuzden o donem yaptığım filmler yeralü fılmlerı oldu" dedı Patıno'ya göre şu an yasal hıçbır sansür yok lspanya'da. Ancak bır tur sansur var kı, en korkuncu "Ekonomik sansur." Dolayısıyla, kendısırun söyledığme göre Patino hep marjınal bır yönetmen olarak kalmış Toplantıda bır hayb ılgı topUyan konuşmayı ıse Sınema Günlen'nde "Ata Yurdu" adlı fîlmı göstenlen Ken Loach yaptı Daha çok polıtık ıçenklı frlmler çeken, ancak bu filmlerı çevırırken, lngıltere'dekı "yumusak" görünürnlu sansure takılmamak ıçın deneyımlerıyle yasaklardan sıyrılan Ken Loach, "tngiltere'rin bir ozguriuk ulkesı oidnğu sanıhr. Araa bu yo KİM KtME DUM DUMA nhHiı r < 0 % CUMHURIYET/5 V ÂvıyiM .^ / % SANSÜRÖN DE6İŞİK YÖNLERİNİ TÂBTtŞTlUR Smema Gunlen 88 kapsamında düzenlenen ve sınema yazanmtz Atjllâ Dorsay'm (sağda) yönetürjı söyleşıde, filmlen Sınema Gunlen'nde göstenlen uç yabancı yönetmen değışık yönlenyle sansiırü tartıştı Ispanyo! yönetmen Basılıo Martın Patino (solda) ülkesınde en korkunç sansürun ekonomık sansur olduğunu vurgularken, Ingılız yönetmen Ken Loach da (ortada) sansürun Ingılterede buründuğubıçımlen dıle getırdı netmenler trlanda, Falkland Savaşı ve Ingılız sanayısıyle ilgüi bazı konulara degıneıneyız" dedı ve şöyle devam ettı "Gerçek bır demokrasi içinde olduğumuz dıtfuncesını kırmamız gerekır. Çunku halklann kendılerinı yonettıgının sanıldtgı bırçok ülkede balkı şırkeller. gutenlik kuvvetlen vonetmektedır Bunlarla kım mucadde edecek sonısunun yanıtı çok onemlı tngıltere'de sol polıtik filmler sınemada gostenlemez. Bunlan mıtıng >apıp gosterebıhrsıııiz. Ama bu mıönge de sadece bu duşuncelcn paylaşanlar gelir ve kitlelere sesınm duvuramarsınız. Sınemamız tamamen ABD engelı altındadır. Polıtık filmler de ABD degerien tarafından lusıtlanmıştır. tngıltere'nın kuzeyınde, trianda bolumunde yaşamış ol*avdım, vaphğım filmlerden dolayı ben de hapse gırebılırdım. tngiltere'de beş îılmımın televızyonda gostenlmesı engellendı. Kendı ulkemde sansur bo)le olunca başka ulkelenn sansuru bakkında konuşmak ahkâm kesmek olur." Ingılız yönetmen Loach'un bu konuşmasından sonra, Sınema Gunlen'nde göstenlen "Yasemin" adlı fılmın başoyuncusu Şener Şen de şunları söylemeden edemedı "Ken Loach'an bu sozlennden sonra yonetmene 'yurda don' çagnsı yapılır belkı." Alman yönetmen Hark Bohm'un yorumu ıse çok daha farkbydı "Belki de tam tersi, artık burada kalması ıçın çağnda bulunabilirler." İlk nimını 1972'de gerçekleştıren, "Yasemin" adlı fılmın yönetmenı Hark Bohm, sansurden söz ederken kendı ülkesındekı sansürun, Şılı'dekı sansurden çok farklı olduğunu belırttı ve şunu ekledı "Hiçbır alkede kultur, yöneticilerin buynıklanyla gelişemez. Avnıpa Topluluğu'na gırmeye hazırlanan Türkiye'de böyle bir sansur olmamahdır." Toplantıda, yönetmenlere sansurün dışında da sorular yöneltıldı Türk sınemasını nasıl buldukları sorulduğunda Hark Bohm, Yümaz Gnney'ınfilmlenndensöz etmeye bıle gerek duymadığıru, çunku Guney'ın, en ıyı 2030 yönetmen arasında yer aldığının kesın olduğunu söyledı Guney'ın fılmlerının dışında, Turk sınemasında son yülardakı özgun filmlenn de kendısını çok şaşırttığını ve sevındırdığını belırttı Yonetmenler, Sınema Gunlen'nde göstenlen kendı filmlen üzenne de konuştular "Madrid"ın yönetmenı Patino, fılmınde bır Alman oyuncuyu kullanmasının nedenını açıklarken, "Alman oyuncu kullandım, çunku tspanyollann duygusal bakışını onlemek istedım. Fılmde de bır Alman >onetmen film çekmek uzere Madrid'e gelmişti zaten" dıyordu Hark Bohm'un "Yasemin"ı neden çektığı sorulduğunda, Bohm, bır Türk kıayla Alman genanı konu alan fılraı çekmesının nedenım şöyle açıkladı "Uç yıl once oğlum bir Turk kızıyla flort ettı Bır sure sonra kınn babasının Islami yargılan, bazı şeylerı engellemeye başladı. Ben de 20 >ıldır başka kulturden gelen bır kadınla bıriıkte yaşıyorum. Dığer kultuıienn ınsanlanyla sureklı üişkıdeyım çunku." uçamyaağmı b'iıyorsondur herhalde. P İ K N İ K P/14/.E MADR.4 KİM ytfflMŞ ACABAV HIZLI GAZETECI StNEMAGÜNLERİ 88'DE BUGÜN OISMH Marilya (Lale 12 00, 15 00, 18 30, 21 30) (Dtinya: 12 00, 15 00, 18 30, 21 30) (Emek 12 00, 15 00) D« §HM G n ü Katln Guavdın Babil Başanb Bir \Amm SevgUUertee Gtace Dede Korlnrt (AKM 15 00) 17 00) 19 00) (AKM (Sınepop 12 00, 15 00, 18 30, 21 30) ÇİZGİLİK KİMIL \14^4RAU (Gazı. 12 00, 15 00. 18 30, 21 30) Türk Belgeselleri C«Blaadırma Filnlerl Stalker Rezsö Szöreny'mn "Doğum Gunün Kutlu CHy S un Manlyn adlı filrm bugün Sınema Günlen'nın Sınema Sınemaya Bakıyor bolumunde göstenlryor Kırk yaşlannda bır taşra oyuncusunun kaygılannı geçmışryte hesaplaşmasını konu edınen filmdekı roluyle Ceciha Esztergalyos, 1981 San Remo Fılm Şenlığfnde En Iyı Kadın Oyuncu Ûdulu'ne değer görulmüştu (AKM (Moda 12 00) (Moda 15 00) Ivaa'ın Çveaklaga (Moda 18 30) Ayum (Moda 2130) AGA Aadrey Rablev Sinema Günleri'nin konuğu, "Fotoğntf'ın yönetmenı Nikos Papatakis Benim vataııuıı, sinema iükesi halı vaktı yennde akraba, önce ekonomık durumu dolayısıyla genç akrabasına karşı egemendır Ancak okumayazma bılme üstünlüğu, kısa zamanda egemenlığın dığenne geçmesıne yol açacaktır "Gloria Mundi" ıse ınsanlar arasında, ıster sevgı ıster aıle ılışkılen olsun, guçlü olma psıkolojısıne donuşen tum ılışkılenn en yozlaşmış bıçımı olan ışkence uzenne bır filmdı HınstıyanYahudj uygarlığı denebılecek Batı uygarlığında ışkence, çok yaygın bır ılışkı bıçımıdır "Foloğraf'ın guzel oykusunde gerçeklik payı oedır? PAPATAKİS Benım çocukluğum Etıyopya'da geçtı 1012 yaşlanndaydım Yunan kökenlı azınlık, ulkeden evlenmek uzere kızlar getınrdı Yunanıstan'dan Adıs Ababa'ya yolculuk, o donemde 3 hafta surerdı Heyecanla beklenen o kadınlar, genelhkle gönderdıklerı resımlere hıç benzemeyen kadınlar olurdu Ama onları gerı göndemek öylesıne zordu kı, erkekler sonucu sıneye çekmek zorunda kalırlardı Fılm, bu çocukluk anılarımdan doğdu Kendinızı hep bır goçmenraıhıssettinu? PAPATAKİS Evet Hep bır göçmen olma duygusu taşıdım Uzun yıllardır Fransa'da yaşadığım halde Fransız pasaportum yok Kuçukken ne Etıyopyahlar ne de Yunanlılar benı tam olarak kabul ederlerdı. Ben vatarumı, ışım, uğraşım, yanı sınema olarak goruvorum Kendımı ülkesız hıssedıyorum Ama sınema denen uçsuz bucaksız ulkenın vatandaşı olduğumu da duyumsuyorum Sinema, TurkYunan ılışkılen konusunda ne vapabilir? PAPATAKİS Çok şey Ben ne yazık kı ilk kez Turkıye'ye gelıyorum Turk sınemacılannın Yunanıstan'ı, Yunan sınemacılarınınsa Turkıye"yı mümkün olduğu kadar çok ve sık zıyaret etmesının, ıkı ulke sanatçılarımn karşılıklı olarak bırbırlenru tammasının, belkı ortak yapımlara gınşılmesının, ıkı toplum arasında var olan tanhsel surtüşme ve anlaşmazlıklan da gıdermede son derece etkılı olabıleceğını sanıyorum Butun dunyada buyuk bır yapısal değışme var Özellıkle bu tur kangrenleşmış arazı, egemenhk, ustunluk, toprak vb anlaşmazhklar artık her yerde yenı bır gözle ele alınıyor, ülkelerın bunlar yüzunden duşmanhğı surdurmesı olguları ortadan kalkıyor Yunanistan'ın bugun dunyada en unlu sınemacısı Theo Angelopulos. Hakkında ne duşunuyorsunuz? PAPATAKİS Bızun gıbı ulkelerde sınemacının yapması gereken, gerek bıçım gerek tema olarak, ülkelerımızın sınemasının ve sanatının egemen kultur anlayışı tarafından tanınmasını, kabul edılmesıru sağlamaktır Angelopulos^ un sıneması, bıçım ve tema açısından denn bıçımde Yunan olan bır sınema değıl. Bu nedenle egemen Batı kulturu tarafından kolayca benımsenmış ve egemen kulture dahıl edılmıştır Yalnız Angelopulos değıl, butun Uçuncu Dünya smemacılarmın da böyle bır tehlıke karşısında oldukları açıktır Ayrıca Angelopulos'un sınemasının, Batı'nın daha once benımsedığı, orneğın Macar sınema ustası Miclos Jansco'nun estetık ve ıkonografik uzun sekanslarını yıneledığı de söylenebılır C VAŞKEN EGILIR KK ATtLLÂ DORSAY Nikos Papatakis, Sınema Gunlen 88 dolayısıyla Istanbul'a gelen yönetmenlerın en ılgınçlennden bın Öncelıkle kımlığı açısından 1918'de Adıs Ababa'da (o zamankı Habeşıstan bugünkü Etjyopya'nın başkentı) Yunanlı bır baba ve Etıyopyalı bır anadan doğan sanatçı, bır süre Lubnan ve Yunanıstan'da yaşadıktan sonra Parıs'e yerleşmış önce kabarede çalışmış, 1960'larda sınemaya başlamış tlk fılmı "L'çurumlarLes Abysses", Jean Genet'nın "Hizmetçıler" adlı unlu oyununu da esınlemış olan gerçek bır cınayet olayından yola çıkan ılgınç b\r film Ve 1963'te Cannes Şenlığı'nde Fransa'yı temsıl eden tek film Papatakis, sonra aralıklarla 3 fılmı daha yonettı "Kargasamn ÇobanlanLes Pâtres du Desordre", "Gloria Mandi" ve en son, Smema Günlen'nde de buyük bır ılgıyle ızlenen "Fotoğraf 25 yılda yalnızca 4 film». Niye ba kadar az film çevınyorsunuz? PAPATAKİS Yapmaya çalışüğım sınema, olabıldığınce bağımsız bır sınemadır Konulara, ama özellıkle sermayeye kıyasla bağımsızlık. Bır proje hazırlamak, bunun ıçın yapımcı ve star oyuncular bulmak Bu geçerlı sıstemı reddedıyor ve bunun dışında fılm uretmeye çalışıyorum. Onun ıçın her filmımı sıstemın dışında, sermaye bağımlılığı dışında oluşturmak zorundayırr. Bu gerçı zaman alıyor, ama bağımsızlık buna değer Konulanmzı nasıl seciyorsunuz? PAPATAKİS İlk filmım gerçek bır olaydan alınmaydı Yakın dostu olduğum Jtan Genet'ye "Hizmetçıler" oyununu temel alarak bır senaryo yazmasını önerdım Ama çok ışı vardı, bu mümkün olmadı Bambaşka bır senaryo oluşturduk Dığer konular ıse benım kafamda canlanan özgfın konulardı Ancak tüm yapıtımda hep bellı, egemen temalar var Bunlardan başlıcaları, bellı toplumsal koşullar altında ıkı ınsan veya ınsanlar arasında oluşan kuçumseme, aşağılama, sömürme olayı Ikılı ıhşkılerde hep bır sömürensomurulen görunumü, hep bır cellatkurban ılışkısı vardır Paranın ve ıktıdann getırdığı yabancılaştırma, bır dığer gözde temam "Fotograr'ta, yanına sığınılan TARİHTE BUGUN m \n tz ı m n 8U6UN, UA/LU AME£f*c4Lf 8ASk£TgOt OYUMCU^^ SU KER.IK1 ABPUL. CABBAIS, *LEW /\LC(fJDOR nAO/YC/f " ^ " ^ POĞMUÇTU DAHA LlSE ylLL/)f?/KlPA P>X.fCA7T£&/ Ç.EK.BM $?t*tJ SPOR.CÜ, 1969'OA PROFeSYONEL OLPU 8lü YIL DA MUGUJMAAJLrĞt tzASUL EDlP, K£&M AgPUL eeeu ASDUL JASSAe) AP/AJI ~,lDE8lLı/£DI 1971'O£ MtLWAUIC£ 8UCI££ •(382., 198S, İ38J YtLLAR/AJDA LOS AA/SELES TAK/MLAI2lYLA'rN8A" ŞAMPIYOKjLUĞUtJU YAr . „ 6 K£Z,i«SrN £A1 DEĞE&C/ OYUNCUSU SEÇrtbl ^ \ UMLU "StCYHOOK' AriŞLAt?IYLAr4O I SEÇMrf YAŞ/AJ/l KAISŞlM 7~Ef/L/tc£Lf OLM4Y/ £tH£C>U/&£A/ \\ ~rı\*' ABDUL CABSAR YAŞAyAA/ g/# EFSAfJE SAYILABlLlR '»/ot Ver<j,§ı bılgı ıçın Saıfır Murah MuraHtgnojlu M fefekjgjrler ^ KERIM ABDUL CABBAR EFSANESL. 16 \isan 50 YIL ÖNCE Cumhuriyet 16 Msan 1938 uzerıne muzakerenm devamı ımkansız hale gelmıştır Şırketın ıkı seneden ben munakaşada olan vazıvetının ve ıhtılaflannın muzakere ıle hallı cıhetıne gıdıldığı şu sırada murahhaslann bu tarzı hareketlerı muzakere prensıplen ve selahıyetlerı ıle kabılı telıf göruımemış olduğu gıbı muzakere suretıle daht şırketın samımı hareket etmeyeceğını yenı bır delıl addedılmekiedır. Bu hal karşısında vekaletın ıcab eden daha esaslı tedbırlerı alacağı zannedılmektedır 19381988 Elektrik şirketile yapılan müzakereler dün durdu Ankara 15 (Telefonla) tstanbul Elektrik şırketı murahhaslarıle Nafıa Vekâletı arasında tstanbulun umumî hayatını tehdıd edecek derecede bozuk olan tesısatın ıslahı ve halktan fazla alınan paralarm tadesı etrafında müzakereler 25 YILDA 4 FİLM Sınema endustrısındekı geçer lı sıstemı reddeden Nikos Papatakis 25 yılda yalnız ca 4 fılm çevırdı cereyan etmekte olduğu malumdur Muzakerelenn başlangıanda ıkı taraf murahhaslan bır program tertıb etmışler ve muzakere edılen meselelen zabıt altma almayı ve zabtı ımzalamayı tesbıt ve kabul etmışlerdır Gunlerden ben devam elmekte olan muzakerelenn zabıtları bu suretle hazırlanmış ve ıkı larafçada ımza edılmıştır Ancak son gunlerde şırkel murahhaslan zabıtların ımzasmdan sebebsız olarak ıstınkâh etmışlerdır Bu vazıvet iŞLCMESIU KAIMDID.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle